( Fethullah Gülen İle İlgili Konular 1 )
- Konbuyu başlatan blackk_01
- Başlangıç tarihi
kürsat75
Banned
aponun ömrü dağlarda terörle mücadelede geçmedi yanlız dikkatini çekerim
apo teğmenlikten generalliğe kadar sırtında dağda çantayla terörle mücadele için gezmedi .
tamam senin o sölediğine kimse inanmaz ama alakasız mantıksız örnekler veriyorsun kardeş .
met22
New member
ben örnek verdim öylesine aslında sitelere ideolojik fikirleri insanlar arasına ayrılık getirecek şekilde düzenlemesek ne güzel olur...... herhaberi de koymasak bu ülkenin bütünlüğe ihtiyacı var ayrılığa değil, bu ülkede öyle bir yapılanma var fethullah hoca ne kalır yanında aklınıza gelmecek şeyler var....neysee ülkemiz hep böyle aşamalar geçirdi maalesef dikkatli olalım lütfen....site dostluk paylaşım sitesi olsun....ideolojik fikirlerimizi mümkün olduğu kadar yansıtmamız gerekir diyorum....
DÜZCELİ MEHMET
Kendini Arayan Adam
İsrail terörü ve tepkisiz ülkeler vehametini, ergenekon gündeminin seyrini ve ekonomik krizin an itibarı ile tahribatlarını ve de kendi iç skandallarımızı bastırsa bastırsa ancak bir Fethullah Gülen paranoyası bastırabilir, o haber de gecikmedi hızır gibi yetişti. Adamın tek derdi, ülkesi, insanı, dünya barışı, 4. sü yok. Nereden biliyorum, çok yakından biliyorum. Uğraşmayın şu adamla ya, uğraşmayın ayıptır. He bu arada, üyelerden biri nikini i.nebaykal almış diye anında banlandı. Son derece isabetli bir karar. Aşağılama var diye, %100 katılıyorum. Lakin, bir kişinin ağladığı bir resmin altına soğan doğrayan bir el ise aşağılama değil, mizah olarak görülüyor. Ben bunda mizah nerede bulamadım. Sahtekar insan, yalandan ağlıyor, hepimizi kandırıyor, bunlar timsah gözyaşları anlamı taşıyan fotoğraf Allah için ne kadar mizahtır, ne kadar hakarettir takdiri size kalsın. Koyduğunuz lakaplar olarak fettoş, feto, diye bitenler de sizin mizah yetenek seviyeniz olsun. Ben hala neden bu lakaplar konusunda yöneticilerin bu kadar müsamahakar davrandıklarını da bilemiyorum.
kürsat75
Banned
kendinin kurtulma şansı kalmadı galiba beni düşünüyorsun .benim gene en azından şansım var . sen kendini düşün kardeş beni düşünceğine .
kimseye çık git demiyorum zaten saçmalayanlara alakasız mesaj yazanlara diyorum
bu konu osuruktan konu değil ama yorumlayanlardan bazıları malesef osoruktan insan . sorun bundan kaynaklanıyor olabilir .
adil serdar saçanın terörist olduğunu senden başka kimse söylemiyor . çünkü dava sonuçlanmadı daha . bi sen bide yobaz basın söylüyor bunu .
osuruktan düşünce platformu olmaz kardeşim . önce insan gibi yorum yazmasını öğren gel . daha yorum yazarken üslübunu ve ahlakını koruyamıyorsun . kimin osoruktan insan olduğu belli oluyor .
.DepresyoN
Banned
Dinci Baskı
Dinci Baskı
Din pazarlamacıları, yobazlar, tarikat şeyhlerinin müritleri birden ayağa kalktılar... Bunca yıldır hoşgörü maskesiyle dolaşan Fethullahçı tosuncuklar topluca saldırıya geçtiler...
Bu kez hedefte Prof. Dr. Binnaz Toprak var...
Binnaz Hanım ve üç arkadaşının hazırladığı araştırma, Anadolu kentlerinde “dinci baskı”yı içeriyordu...
Oysa bu araştırma Soros destekliydi...
Eh, Soros da Fethullahçılara yakın değil miydi?
Kimi Atatürkçü(!) emekli generalleri, bilim insanlarını “Samanyolu TV”ye çıkarıp konuşturmak; “Mehtap TV”de numaracı cumhuriyetçilerle laikliği “öcü” gibi gösterip, “Kemalistler derin devlettir” tezini ortaya atmak kimin planıdır?
Binnaz Hanım ve arkadaşlarının daha önceleri yaptıkları araştırmaları “işlerine geldiği için” ayakta alkışlamışlardı, şimdi ise saldırıyorlar:
“...Bu araştırma bilimsel değildir. Özellikle dindarlardan baskı gördüğünü söyleyen, kin ve öfkeyle dolu insanlar seçilerek böyle hükümler çıkarılabilir mi?”
Binnaz Hanım ve arkadaşları ağır bir biçimde suçlanıyor!
Denilmek istenen şu:
“Anadolu’da dinci baskı vardır diyenler, din düşmanıdırlar... Binnaz Hanım ve arkadaşları bu kişileri bulup konuşmuşlardır...”
Yapılan araştırma işlerine gelmeyince, bizim Fethullahçı tosuncuklar aynı yönteme başvuruyorlar yine:
“Fethullah Gülen cemaatine kin ve öfke duyan 401 kişi seçilmiş, onlar da yalan dolanla cemaati karalamışlardır.”
***
Masamın üzerinde Kayseri Erciyes Üniversitesi’nden gelen bir mektup duruyor, araştırdım; yazılanların tümü de doğru...
Mektup şöyle:
“Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nde inanılması güç ama laboratuvar dersliklerinin bulunduğu zemin katında mescit açıldı. Rektöre sorarsanız ‘yok’ diyebilir. Burası bir oda. Bu odada öğrenciler namaz kılıyor. Böylece namaz kılanlar ve kılmayanlar ortaya çıkıyor. Bir ayrımcılık söz konusu. Çağdaş bir toplumda böyle bir şey olmaz. Lütfen bu çarpık oluşumun gözler önüne serilmesinde bize tüm ‘ötekiler’ adına yardımcı olur musunuz?”
Bugün özel öğrenci yurtları Milli Eğitim Bakanlığı’nca denetlenirken Fethullah’ın “Işıkevleri” denetleniyor mu?
Denetlenmiyor, daha doğrusu denetlenemez!
Sıkıysa bir denetçi gitsin, bakalım başına neler gelecek!
Fethullah’ın “Işıkevleri” on beş yıl önce de denetlenemezdi. Milli Eğitim Bakanlığı bu evleri denetlemek istese bile bunu gerçekleştiremezdi.
Acaba Fethullahçı okullar Özbekistan’da, Rusya’da neden devletleştirildi, müritler niçin sınır dışı edildi?
Bunları hem yazılarımda hem de kitaplarımda uzun uzun anlattım.
Trabzon’dan Konya’ya; İstanbul’dan Erzurum’a; Kayseri’den Elazığ’a; Şanlıurfa’dan Gaziantep’e dek yurtlar, Işıkevleri ve Fethullahçı okullar...
Dünyanın 110 ülkesinde 500’ün üzerinde okul...
Türkiye’deki dincileri, yobazları “dindar” diye göstermek, bir aymazlığın fotoğrafıdır. Bunun anlamı, din bezirgânlarını ve yobazları korumaktır!
Yaşadığımız coğrafyada okuldan çok cami var... Dindar namazını da kılıyor, orucunu da tutuyor, hacca ve umreye de gidiyor...
Engelleyen, karşı çıkan var mı?
***
Bugün Anadolu’da Fethullahçı olmayan işadamları birer birer iflas ediyor, benzin istasyonlarını satıyor...
Eğer tarikat müridiyseniz Anadolu’da ayakta kalabilir, ihalelerle köşeyi dönebilirsiniz!
Gelelim dershanelere, okullara, yurtlara ve Işıkevlerine...
Türkiye’yi görmek için Anadolu’nun gerçek yüzüne bakmanız gerekiyor....
Erzurum otuz yıl önce de muhafazakârdı, biliyorum... Erzurum bugün Fethullahçıların kuşatması altındadır ve yobazlık almış başını yürümektedir...
Kayserili kadınların “sıkmabaş”la parklarda spor yaptıklarını yazıp, “kadın evde mantı yapmıyor, çocuk bezi yıkamıyor” çıkışını yapanlara gelince...
İran’da da kadın dağda kayak yapmıyor mu?
İran’daki kadın Türkiye’deki sözde liberal kadınların tam tersi, tesettürü ne demokrasi ne de özgürlük olarak görüyor!
Bizim “sıkmabaşlı” tarikatçı kadınlarımız Victor Hugo’nun “Sefiller”ini okuyunca kendilerini entelektüel ve aydın sanıyorlar, işte o kadar!
Cumhuriyet http://www.haberinyeri.net/yazarlar.php?id=16&yazi=2754
Dinci Baskı
Din pazarlamacıları, yobazlar, tarikat şeyhlerinin müritleri birden ayağa kalktılar... Bunca yıldır hoşgörü maskesiyle dolaşan Fethullahçı tosuncuklar topluca saldırıya geçtiler...
Bu kez hedefte Prof. Dr. Binnaz Toprak var...
Binnaz Hanım ve üç arkadaşının hazırladığı araştırma, Anadolu kentlerinde “dinci baskı”yı içeriyordu...
Oysa bu araştırma Soros destekliydi...
Eh, Soros da Fethullahçılara yakın değil miydi?
Kimi Atatürkçü(!) emekli generalleri, bilim insanlarını “Samanyolu TV”ye çıkarıp konuşturmak; “Mehtap TV”de numaracı cumhuriyetçilerle laikliği “öcü” gibi gösterip, “Kemalistler derin devlettir” tezini ortaya atmak kimin planıdır?
Binnaz Hanım ve arkadaşlarının daha önceleri yaptıkları araştırmaları “işlerine geldiği için” ayakta alkışlamışlardı, şimdi ise saldırıyorlar:
“...Bu araştırma bilimsel değildir. Özellikle dindarlardan baskı gördüğünü söyleyen, kin ve öfkeyle dolu insanlar seçilerek böyle hükümler çıkarılabilir mi?”
Binnaz Hanım ve arkadaşları ağır bir biçimde suçlanıyor!
Denilmek istenen şu:
“Anadolu’da dinci baskı vardır diyenler, din düşmanıdırlar... Binnaz Hanım ve arkadaşları bu kişileri bulup konuşmuşlardır...”
Yapılan araştırma işlerine gelmeyince, bizim Fethullahçı tosuncuklar aynı yönteme başvuruyorlar yine:
“Fethullah Gülen cemaatine kin ve öfke duyan 401 kişi seçilmiş, onlar da yalan dolanla cemaati karalamışlardır.”
***
Masamın üzerinde Kayseri Erciyes Üniversitesi’nden gelen bir mektup duruyor, araştırdım; yazılanların tümü de doğru...
Mektup şöyle:
“Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nde inanılması güç ama laboratuvar dersliklerinin bulunduğu zemin katında mescit açıldı. Rektöre sorarsanız ‘yok’ diyebilir. Burası bir oda. Bu odada öğrenciler namaz kılıyor. Böylece namaz kılanlar ve kılmayanlar ortaya çıkıyor. Bir ayrımcılık söz konusu. Çağdaş bir toplumda böyle bir şey olmaz. Lütfen bu çarpık oluşumun gözler önüne serilmesinde bize tüm ‘ötekiler’ adına yardımcı olur musunuz?”
Bugün özel öğrenci yurtları Milli Eğitim Bakanlığı’nca denetlenirken Fethullah’ın “Işıkevleri” denetleniyor mu?
Denetlenmiyor, daha doğrusu denetlenemez!
Sıkıysa bir denetçi gitsin, bakalım başına neler gelecek!
Fethullah’ın “Işıkevleri” on beş yıl önce de denetlenemezdi. Milli Eğitim Bakanlığı bu evleri denetlemek istese bile bunu gerçekleştiremezdi.
Acaba Fethullahçı okullar Özbekistan’da, Rusya’da neden devletleştirildi, müritler niçin sınır dışı edildi?
Bunları hem yazılarımda hem de kitaplarımda uzun uzun anlattım.
Trabzon’dan Konya’ya; İstanbul’dan Erzurum’a; Kayseri’den Elazığ’a; Şanlıurfa’dan Gaziantep’e dek yurtlar, Işıkevleri ve Fethullahçı okullar...
Dünyanın 110 ülkesinde 500’ün üzerinde okul...
Türkiye’deki dincileri, yobazları “dindar” diye göstermek, bir aymazlığın fotoğrafıdır. Bunun anlamı, din bezirgânlarını ve yobazları korumaktır!
Yaşadığımız coğrafyada okuldan çok cami var... Dindar namazını da kılıyor, orucunu da tutuyor, hacca ve umreye de gidiyor...
Engelleyen, karşı çıkan var mı?
***
Bugün Anadolu’da Fethullahçı olmayan işadamları birer birer iflas ediyor, benzin istasyonlarını satıyor...
Eğer tarikat müridiyseniz Anadolu’da ayakta kalabilir, ihalelerle köşeyi dönebilirsiniz!
Gelelim dershanelere, okullara, yurtlara ve Işıkevlerine...
Türkiye’yi görmek için Anadolu’nun gerçek yüzüne bakmanız gerekiyor....
Erzurum otuz yıl önce de muhafazakârdı, biliyorum... Erzurum bugün Fethullahçıların kuşatması altındadır ve yobazlık almış başını yürümektedir...
Kayserili kadınların “sıkmabaş”la parklarda spor yaptıklarını yazıp, “kadın evde mantı yapmıyor, çocuk bezi yıkamıyor” çıkışını yapanlara gelince...
İran’da da kadın dağda kayak yapmıyor mu?
İran’daki kadın Türkiye’deki sözde liberal kadınların tam tersi, tesettürü ne demokrasi ne de özgürlük olarak görüyor!
Bizim “sıkmabaşlı” tarikatçı kadınlarımız Victor Hugo’nun “Sefiller”ini okuyunca kendilerini entelektüel ve aydın sanıyorlar, işte o kadar!
Cumhuriyet http://www.haberinyeri.net/yazarlar.php?id=16&yazi=2754
zerkli
New member
seninde doğrularla zorun var herhalde
ozgozg
New member
Değişik zaman ve mekanlarda laik kesimdende İslami kesimdende baskılar olduğu doğrudur.
Bu konuya her iki açıdanda yaklaşmak gerekir. Yukarıda hanımefendi İslami kesimi anlatmış, ben laik kesimden örnek vereyim.
İzmit'teki bir fabrikada bir mescit açıldı. Önceleri mescite gelenlerin isimlerini alırlardı.
Fakat insanların çoğu yalan yanlış isimler veriyordu. Tabi durum anlaşılınca daha kalıcı bir çözüme başvuruldu. Mescit girişini gören kamera...
Kimlerin gelip gittiği(zaten böye ortamlarda insanlar cuma günlerine özen gösteriyor)oradan takip ediliyordu.
İşin enteresan yanı buraya gelen arkadaşlar çok başarılı olsada üst derece yönetici sınıfına asla geçemediler.
Fabrikada yönetici olarak bulunan hiç kimseninde İslamiyet ile yakından uzaktan bir alakası yokmuş.
Yani insan çuvaldızı başkasına batırırken iğneyide kendine batırsa fena olmaz. Bu örnekten başka örneklerde mevcut.
Bu konuya her iki açıdanda yaklaşmak gerekir. Yukarıda hanımefendi İslami kesimi anlatmış, ben laik kesimden örnek vereyim.
İzmit'teki bir fabrikada bir mescit açıldı. Önceleri mescite gelenlerin isimlerini alırlardı.
Fakat insanların çoğu yalan yanlış isimler veriyordu. Tabi durum anlaşılınca daha kalıcı bir çözüme başvuruldu. Mescit girişini gören kamera...
Kimlerin gelip gittiği(zaten böye ortamlarda insanlar cuma günlerine özen gösteriyor)oradan takip ediliyordu.
İşin enteresan yanı buraya gelen arkadaşlar çok başarılı olsada üst derece yönetici sınıfına asla geçemediler.
Fabrikada yönetici olarak bulunan hiç kimseninde İslamiyet ile yakından uzaktan bir alakası yokmuş.
Yani insan çuvaldızı başkasına batırırken iğneyide kendine batırsa fena olmaz. Bu örnekten başka örneklerde mevcut.
Ve bunun gibi binlercesi yaşandı hala öyle başta dindar bi parti olmasına karşın hala bazı yerlerde despot baskıcı laikçi insanlar dediğim dedik giydiğim patik deyip halkı zorba yöntemlerle susturmaya alt etmeye çalışıyorlar..
zerkli
New member
bu örnek hangi fabrikada ve ne zaman yaşandı açıklarmısın. eğer açıklayamıyorsan nerenden uydurduğunu söylermisin???
zorba yöntem dediğin sakın türkiye cumhuriyeti anayasası olmasın??
Ben zaten 82 anayasasını kabul etmeyen birisiyim darbenin yasasından ne çıkar hemen değiştirilsin..
zerkli
New member
emrin olur paşam. ara sıcaklardan ne alırsınız.
yemek sonrası tatlı olarak kaymaklı ekmek kadayıfı var alırmısınız.
2002 den beri neden değiştirmiyorsunuz o anayasayı???
güç sizde meclis sizde değiştirsenize
peki o arkadaşın ya da fabrikada bu ayrıma maruz kalan insanlar neden savcılığa suç duyurusunda bulunmadılar. bu ülkede din dil renk ırk ayrımı yapmak yasaktır. bu yüzden işçilerin hakkını yemekte yasaktır. bu ayrımcılığı hem anayasa hem de iş kanunu düzenler. bence böyle bişey varsa acilen savcılığa başvursunlar. çok iyi tazminat alırlar.
Değişecek zaten böyle mi kalacak sanıyodun..sen bana bi künefe getir .
ozgozg
New member
Karşında koç varken mi?
"Minareyi çalan kılıfını uydurur" derler, doğruda derler.
Açıçası ben bu örnekleri çevremde her zaman görüyorum.
Üzerine basıyorum baskı her iki kesim içinde var.
zerkli
New member
karşısında değil koç feriştahı olsa farketmez
yasalar çok açıktır. ayrım yapılamaz.
sadece ve saece başvurmak lazım. emin ol çalışma bakanlığı böyle şeylere çok önem verir. ufak bir şikayette hemen inceleme başlatılır. bu olay fabrika kapatmaya kadar gider emin ol bundan
Hiç bi naneden haberin yok atıp tutuyon be eleman.Rahmi koç kendisi söylemişti çoğu ayrımcılıkları nasıl yaptığını röportaj vermişti.Neyi savunuyon hala?
Sen nerde yaşıyon burası türkiye ayrımcılar ayrılıkçılar ülkesi bu yüzden bilip bilmeden dalma boğulursun..
zerkli
New member
asıl hiç bir naneden haberi olmayan sensin. büyük ihtimalle oy verme ehliyetine bile sahip olmayan askerliğini bile yapmamaış ama kendini akp nini yılmaz savunucusu ilan etmiş bir "şey" olduğunu düşündüğüm için sana bu vereceğim son cevap olacak.
birine eleman demen için onun iş vereni olman lazım . sen bana iş verecek kabileyette yetide ve bilgide bir şey olamassın.
ha ayrıca bir naneden haberin olmasını istiyorsan az bilgisayarın başından kalta bişeyler oku. mesela türk iş kanunu mesela anayasa.
ama pardon sen okumamakla övünen bir başbakanın "şey"isin
hitaplarına dfikkat et
aynı şekilde hitap edilmek istemiyorsan şayet
Şey:
Madde, eşya, söz, olay, iş, durum vb.nin yerine kullanılan, belirsiz anlamda bir söz
http://tdk.org.tr/TR/SozBul.aspx?F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF05A79F75456518CA
Atış poligonu ağzına ne gelirse söyle bakalım oy kullanma ehliyetim yokmuş askerlik yokmuş ee daha ne tahminlerde bulunacaksın kahin antirte..
Eleman dememin sebebi kardeşim diyememem sabah sizin tayfadan birisi bana kardeşim deme diye azarladı beni ne dememi istiyon öyle hitap edeyim.
Kitap okumaya gelince boşver o konuda senle inatlaşacak seviyede değiliz zaten..Tartışma ortamında kurduğun cümlenin mantıksızlığına bakıp ne kadar okur yazar olduğunu anlamak hiçte zor değil..Kişisel saldırılar ifade yetersizliğinin bi sonucudur ..