Siyasi & Politik Cafe

Adamların Gazete İsminin Yanında MHP Var Zaten Mhp Gazetesi Neden Çıldırsınlar :lol:
 
Sevgili MARCUSX konunuzu aşağıdaki kurala istinaden { Siyasi & Politik Cafe } başlığı altına taşıdım..

Bu haberle ilgili bir makale paylaşımızı görmek isteriz.

Bölümümüz için daha uygun ve anlaşılır olacaktır.

İyi forumlar dilerim..



22. Hergün onlarca konu açılan bölümümüzde birde bir kaç cümleden olusan konuların açılması bizi köklü
bir kural koymaya itti bundan sonra hiç bir üye kendi fikirlerini belirten herhangi bir dayanağı olmayan konu açamaz.
Bu kural çercevesinde paylaşım yapılan konuların kaynağı linkleriyle birlikte verilecek kurala uymayanların konuları
1 saat içinde kaynak linkinin eklenmemesi halinde kapatılacak , üye uyarılacak tekrarında ceza alıcaktır
 
şıracının şahidi bozacı

Vakit Gazetesi’nin misyonuna hizmet etsin diye kendisine köşe verilen ve o köşesini aldığı günden bu yana her fırsatta MHP düşmanlığı yapan Abdurrahim Karakoç isminde bir yazar var… Eskiden MHP’li olan ve Başbuğ Türkeş zamanında ayrılarak sonradan MHP-Ülkücü düşmanlığına geçiş yapan bu zavallı, MHP düşmanlığını gösterebilmek için her şeyi fırsata dönüştürmeye çalışmaktadır.

Bu zavallı adamı geçmişte yazdığımız bir yazı içerisinde Reha Muhtar’a ait olan “Dönekler” başlıklı yazının “Dönekler, döndükleri şeylere karşı çok sinirlidirler... Dönekler döndükleri şeylere herkesin tepkisinden daha fazla tepki duyarlar... Dönekler, döndükleri davadan kendi küçük çıkarları için dönmediklerini anlatmak için, döndükleri şeylere sürekli küfrederler...” bölümleri ile tarif etmiştik… Bu tariflere uygun bir şekilde aynı tekrarları yaparak, MHP düşmanlığını sürdürüyor.

Bu zavallı geçen gün de, 3 dönem MHP’den Bozüyük Belediye Başkanlığı yapan Ahmet Berberoğlu’nun AKP’ye geçişini kaleme aldı.

Bu durumdan bile MHP düşmanlığını tatmin etmeye çalışan ve AKP’yi kutsamaya çalışan bu zavallı aynen şu cümleleri yazdı:

Uzun yıllardır Bozüyük Belediye Başkanlığını yapmaktaydı...
Partisi MHP'den istifa ettiğini öğrendim...
Aslında geç bile kalmıştı...
Ahmet Berberoğlu inançlı-itikadlı halis bir Ülkücü idi...
Kendisiyle dostluğumuz AKP kurulmadan önceye dayanır... Dost canlı,
vefalı bir kişidir...
MHP'den istifa ederek hürriyetine kavuşmasını can-ü gönülden tebrik ediyorum...
Arkasından "hain" veya "AKP'ye satılmış" iftiraları gelecektir...
Allah biliyor ki A. Berberoğlu kimseye satılacak basitlikte bir adam
değildir...”

Bak bak zavallıya “Aslında geç kalmış, hürriyetine kavuşmuş” diyerek kendi gibi dönekliğe geçiş yapanları meşrulaştırmaya çalışıyor.
Dönekleri en iyi kim anlar? kendi gibi dönekler değil mi?

Ahmet Berberoğlu’nun dönekliğine kılavuzluk yapan MHP düşmanı bu zavallı, biliyorsunuz geçmişte de Gerçek Hayat isimli bir dergide “Recep Tayyip Erdoğan’ın üstündeki tazyikleri de tasvip etmem mümkün değil” diyerek safını ve düşünce rengini göstermişti.

Oğlu Türk İslam Karakoç da önce AKP’den Elbistan Belediye Başkan aday adayı, sonra da Kahramanmaraş’tan milletvekili aday adayı olarak ailenin düşünce rengine renk katmıştı. Hala ailece renk kata kata AKP’ye hizmete devam ediyorlar…

Baba köşesinden kalemi ile oğlu da her alanda AKP’den aday adayı olarak ampul parlatıyorlar…

Bir belediye başkanı MHP’den istifa edip AKP’ye geçiyor, bu durumu bile köşesinde MHP’ye düşmanlığını yansıtmak için kullanan bu adama MHP ne yapmış çok merak ediyorum.

Abdurrahim Karakoç’un dediği gibi Bozüyük Belediye Başkanı Ahmet Berberoğlu’nun arkasından "hain" veya "AKP'ye satılmış" demiyoruz. Sadece Allah akıl fikir versin diyoruz.

MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye yönelik MHP içinde başlatılan imza operasyonlarında yer alıp MHP Liderini “MHP’yi iyi yönetmediğine ve Türk milliyetçiliğine tam hizmet edemediğine” dair akıl almaz suçlamalarda bulunacaksın ama MHP’den istifa edip Türk milliyetçiliğine düşmanlığı temel misyon kabul eden AKP’ye katılacaksın… Böyle bir kişiye akıl sağlığı dilenmez de, ne dilenir?

Abdurrahim Karakoç tarafından “inançlı-itikadlı halis bir Ülkücü idi...” şeklinde tarif edilen Ahmet Berberoğlu AKP’ye katılarak sadece “idi” haliyle kalmıştır.

Türklüğe her daim saldıran, İslam dünyasına yapılan saldırılarda taşeronluk yapan AKP’ye katılmak, zaten inançları, itikatları ortadan kaldırmak demektir. ABD’nin Müslüman katliamı yapan projelerinde Eşbaşkanlık yapan, Barzani ve Talabani’nin kadim dostu, PKK’ya ait kavramları siyasetinde kullanmakta bir sakınca görmeyen, katile “Sayın Öcalan” diyecek kadar saygılı(!) ve siyasetini Türk milliyetçiliği düşmanlığı ile şekillendirmiş Recep Tayyip Erdoğan tarafından rozeti takılarak AKP’ye kabul edilen Ahmet Berberoğlu’nun neye inancı kalmıştır sizce?

Abdurrahim Karakoç’un övgülerine mazhar olan Ahmet Berberoğlu’nun durumu olsa olsa “Şıracının şahidi Bozacı” halidir.

Yazımızı Abdurrahim’in Karakoç olduğu yani MHP’li-Ülkücü olduğu dönemlerde yazdığı şiirlerinden birinin dörtlüğü ile noktalayalım da belki şıracı ile bozacı utanır:

“Bu ülkü candadır, sokakta yatmaz
Güneştir.. bir doğdu, bir daha batmaz
Menfaat uğruna kimseyi satmaz
Bir güzel ülküdür gönül verdiğim.”



YILDIRAY ÇİÇEK
 
Kaynağınızı kurallara uygun değil... Konunuz Cafe siyaset başlığında..
 
Sayın başbakan recep tayyip erdoğan'a hitaben


SAYIN BAŞBAKAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN'A HİTABEN

Hemen konuya geliyorum gördüğünüz gibi sözü hiç uzatmıyorum ;

Sayın Başbakan siz şimdi Anayasa'nın değiştirilmesi teklif dahi edilemez olan yani II kısım II maddesinde ;

II. Cumhuriyetin nitelikleri

MADDE 2. – Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

Kırmızı ile yazdığım hukuk devletidir ilkesini "yargı reformu" ve Anayasa değişikliği teklifi adını verdiğiniz ve gerçekleştirmeyi çok arzu ettiğiniz bir yeniden yapılanma paketi ile sağından , arkasından dolaşarak yürütme devletidir şekline dönüştürmeye çalışıcaksınız sonrada bu yapmak istediğiniz Anayasa değişikliğine olması gerektiği gibi karşı çıkan hukuka ve üst pragrafta belirttiğim Cumhuriyetin temel niteliklerine uygun olmadığını belirten kişi veya kurumlara örnek olarak şimdi forumda gözüme çarpan bir konuda söylemiş olduğunuz ifadelerinizle "Cübbeni çıkar git CHP'de siyaset yap" gibi oldukça basit , mantıktan uzak , akılcı düşünmeyi reddeden yaklaşımlar ile tepkinizi ortaya koyacaksınız , sinirleniceksiniz ama durun lütfen sinirlenmeyin böyle ifadeler yakışmıyor size çünkü gülünmesi gereken bir teklif ile gündeme geliyorsunuz sonrada size olması gerektiği gibi tepkisini ortaya koyan akılcı ve mantıklı düşünene kişi , kurumlara sinirleniyorsunuz.

Şaka gibisiniz gerçekten diyeceğim gerçi bu sözümde sinirlenilecek bir şey yok ama gelin görün ki ben diyemiyorum ! nedenmi ?
Çünkü şaka yapmadığınızı biliyorum ve daha da çok üzülüyorum bir Türk genci olarak ondan inanın ki ;

Evet şimdi bir bakalım şöyle kısaca yasalaştırmak istediğiniz Anayasa teklifinize ;

Şimdi teklife göre, Meclis Başkanı, Genelkurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları ve Jandarma Genel Komutanı görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan'da yargılanacak. Askeri mahkemeler, asker kişilerin sadece askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri askeri suçlara ait davalara bakmakla görevli olacak.
"Devletin güvenliğine, anayasal düzene ve düzenin işleyişine karşı suçlara ait davalar, her durumda adliye mahkemelerinde görülecek."
Peki nerede kaldı yüce mahkeme yok etmişsiniz elinden tüm yetkileri alınmış üzülerek devam edelim ;

"Siyasi partiler hakkında kapatma davası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın talebi üzerine, TBMM'de grubu bulunan her siyasi partinin 5'er üye ile temsil edildiği ve Meclis Başkanı'nın Başkanlığında oluşturulacak komisyonun üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ve gizli oyla vereceği izin üzerine açılacak dava sonucunda Anayasa Mahkemesince karara bağlanacak. Yüksek Askeri Şura kararlarına yargı denetimi getiriliyor. ''Ekonomik ve Sosyal Konsey'', Anayasa kapsamına alınırken, genel grev yasağı kaldırılıyor.

Yüce Türk Ordusunu'nun yüksek askeri şura toplantıları sonucunda kendi bünyesi için vermiş olduğu kararlardan dolayı yapacağı haraketleri örneğin ;

İrticayi faaliyetlerde bulunan kişilerin ordudan uzaklaştırılmasını ancak yargı ve sivil yargı kararıyla mümkün kılan bir girişim ! peki yüksek askeri şura kararları yargı denetimine tabi olacaksa Yüksek Askeri Şura ve aldığı kararlarda lav edilmiş olmuyor mu ? bir anlamda ?

Şöyle ifade ediyim ki şimdi Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na getirilmeyen X bir genaralimiz komutanlık benim hakkımdı gidip bir dava açıp yargı kararıyla koltuğu belki geri alabilirim yada bunun bir adım daha ötesinde aynı şekilde Genelkurmay Başkanlığı benim hakkımdı diyen bir genaralimiz gidip bir dava açıp şansımı bir deniyim bakalım nasılsa tüm Yas kararları yargı denetimine tabi olacak demelimi sizce ?

Peki nerede kaldı emir komuta zinciri ve onlarca genaralin verdiği raporlar ordumuzun üst yönetiminin kendi bünyesi için vereceği kararları hiçe sayarak bunun da ötesinde bir birlerine düşürmenin bile önünü açabilicek bir girişimizden söz ediyoruz Sayın Başbakan.
Yüksek Askeri Şura kararları yargı denetimine tabi olacaksa yakında yüksek askeri şura mahkemesinin de bir sivil mahkeme olarak ! kurulması gündeme gelicek sanırım bu anayasa teklifi paketi onu gösteriyor !

Ve şimdi asıl önemli olan noktaya geliyoruz işte tüm mesele bu olmak yada olmamak dedirten nokta ve gerçekten de vahim içler acısı toplumu dikta rejiminin de bir adım ötesine taşımak isteyen bir nokta özellikle bu aşağıda okuyacaklarınız çok yazık bu sefer çok daha fazla üzülerek devam ediyoruz ;

Ne demek "Siyasi partiler hakkında kapatma davası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın talebi üzerine, TBMM'de grubu bulunan her siyasi partinin 5'er üye ile temsil edildiği ve Meclis Başkanı'nın Başkanlığında oluşturulacak komisyonun üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ve gizli oyla vereceği izin üzerine açılacak dava sonucunda Anayasa Mahkemesince karara bağlanacak."

Şimdi soruyorum size hangi siyasi parti kendi hakkında açılıcak olan kapatma davasını kabul eder yada söyle bir örnekl vererek sorayım size ;

Cinayet işleyerek bir kişiyi öldürdüğü deliller ile sabit olan bir katile ;

Savcı - İşlemiş olduğun suçtan dolayı seni yargılamak için senin hakkında iddaname düzenledim ama bu iddanameyi işleme koyabilmem ve sonrasında da yargılanabilmeni sağlamam için öncelikle buna katil olarak senin izin vermen gerekli eğer ki sen izin vermezsen seni yargılayamayız bu senin elinde , elini kolunu sallaya , sallaya toplum içerisinde gezmeye devam etmek mi istersin ? yoksa seni yargılamamıza izin verip yargılama sonucunda burada hakim devreye girerek söze devam ediyor ;

Hakim - Ortalama bir 20 yıl kadar cezaevinde yatmak mı istersin ? seçim senin çünkü bu yeni Anayasa ile artık bu yargılama izini pek tabiyki senin elinde ! demesinden hiç bir farkı yok ne yazık ki Sayın Başbakan sizin yapmak istediğinizde bunun siyasi partilere uyarlanmış bir formudur !

Hukuk devleti ilkesini nasılda ayaklar altına almaya yönelik bir girişim bu böyle Sayın Başbakan ?

Bir siyasi parti Anayasa'nın değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddelerini değiştirmeye çalışıcak örneğin sizin partinizin daha önce laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline geldiği gibi bir hal alıcak ama bu yeni Anayasanızla birlikte yargılanabilmesi tamamen kendi elinde olacak yine aynı cümleyi kuracağım kusura bakmayın artık istersenizde bakın ama şaka gibisiniz gerçekten diyeceğim ama diyemiyorum yine çünkü şaka yapmadığınızı biliyorum ve inanki daha da çok üzülmeye başladım bir Türk genci olarak ve bu sefer bu endişlerimi tüm samimiyetle söylüyorum ;

Peki şimdi bu çerçevede Sayın Başbakan yani gelmesini istediğiniz bu noktada çok önemli olan iki tane faktör var öncelikle sizin yapmak istediğiniz bu Anayasa değişikliği % 92 hukuka yani Anayasa'ya uygun değil ve aynı zamanda bu çerçeve içerisinde erkler ayrılığı ilkesine de tamamen zıt yürütmeyi kat be kat yargının üzerine çıkartmaya çalışıyorsunuz yargıyı ise askerin üzerine oturtuyorsunuz peki buradan hareketle önümüzdeki günlerde ;

Mecliste gizli oylama yapılıp kabul edilmeyecek olan bir Anayasa değişikliği paketini refaranduma götürerek refarandum sonucun da büyük ihtimalle yasalaştırdığınız anda Chp soluğu her zaman olduğu ve bu aşamadan sonra kesinlikle olması gerektiği gibi Anayasa mahkemesinde aldıktan sonra Anayasa mahkemesinin Anayasanın 2. madddesine aykırı bularak iptal edeceği bir Anayasa değişikliği paketi için yarın başlayacağınız maratona değer mi ? ve ayrıca ülkeyi bu kadar germek sizce doğrumu Sayın Başbakan ?

Türban'da Anayasa mahkemesi tarafından yediğiniz sol kureşenin aynısını yada aynı filmi / veya maçı bu sefer farklı bir senaryo / final maçı anlayışı içerisinde uygulamaya çalışmak ! ringe tekrar sağ gözünde önceki almış olduğu yumrukların morumsu izleri derisinin altında belli , belirsiz kalmış bir profilde ama yinede ben yaparım edasıyla çıkmak ve bu maçı / filmi ya ben bu filmi daha önce izlemiştim dedirterek tekrar , tekrar yerli diziler formatında seyirciye yani bu ülkeye izlettirmeye çalışmak ! doğrumu sizce Sayın Başbakan ? size geçen gün özelden de yazdım büyük ihtimalle iletmişlerdir ve bir kısmını belki bir ihtimal okumuşsunuz dur yazdıklarımın ama pek tabiyki cevap vermediniz bende bir vekilinize ilettim ayrıntılarıyla birlikte altını çize , çize bu durumu "Ben bu açıdan hiç değerlendirmemiştim" cevabını aldım bu az da olsa sevindirdi beni bir vekil bir vekil dir unutmayın önümüzdeki günlerde gizli oylama yapılıcak !

Siz de bu dediklerimi tekrar bir değerlendirin ülkeyi sonucu belli olan bu tip çıkmazlar içerisine götürmeyin Anayasa'nın değiştirilmesi teklif dahi edilemez ilkelerini sağından , arkasından dolaşarak değiştirmeye yeltenmekten artık vaz geçin aymazları oynamanın size bir şey kazandırmadığını bilin ! sonrada kendi tabanınıza bakın işte biz elimizden geleni yaptık görüyorsunuz ama olmadı yine yargı izin vermedi edebiyatı yaparak bir sonraki seçim için acıtasyon nameleri ile oy avcılığı yapmak banelliğine soyunmayın.

Asıl işsizliğe , ekonomik sorunlara , sağlığa çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğine büyük Türkiye için çalışmaya istihdamı geliştirmeye sosyal devlet ilkesinin şartlarını yerine getirmeye yönelik girişimlerde bulunun sözlerimi dinleyin ! gözlerinizden öperim Sayın Başbakan !



NOT : Özlemişim yahu bu arada yazmayı bir solukta yine yazdım bir şeyler nasıl gidiyor hayat hackhell ailesi iyimisiniz , keyiftemisiniz ? umarım herkes gönlünce dilediği gibi yaşamına devam ediyordur hoşçakalın sonra yine yazarım hihi > )
 
hukuktan çokça bahsedenler aslında hukuka en fazla tecavüz edenlerdir.

dünyada hukuksal demokratik cumhuriyetlerinin hepsinde bir kavram vardır.

"hukukun üstünlüğü"

bu ne demektir.

hukuk ve hukuku temsil eden kurumlar ülkedeki tüm kurumların üstündedir.

peki neden?

çünkü hukuk ülkedeki yaşayan, yaşamış ve henüz doğmamaış olan tüm vatandaşların haklarını birbirlerine karşı ve kurumlara karşı ve ülkedeki tüm kurumların diğer kurumalra ve kişilere karaşı haklarını korumak ve kolamakl üzere kurulmuş bir merci- makamdır. yani hukuk bir ülkedeki gerçek ve tüzel kişilerin tamamını temsil eder. anayasa mahkemesi mecliste çıkan bir yasayı iptal ettiğinde "11 kişi milletin kararını bozuyor" diyorlardı ya, aslında öyle değil. mecliste bir liderin isteyip emrindeki milletvekillerinin el kaldırmasıyla -yani bir kişini isteğini- anayasa mahkemesi - yanibu ülkenin bütün insanlarını temsil eden bir kurum- iptal ediyordu.

yani burda ters bir durum yok. ters olan siyasi iktidar sahibi kişinin halkı mahkemelere karşı tepki göstermeye sevketmesidir. çünkü o mahkeme o sözlerin sahibini de temsil etmektedir.

"biz bu adalete güvenimyoruz" diyenelr işlerine geldiğinde aynı adalete herkesin saygı duymasını söylerken iki saat sonra aynı adaletin başka bir kararına karşı böyle adalet olmaz diyebiliyorlardı. bu sadece benim işime yaramayan adalet adalet değildir demenin başka bir şeklidir.

hukuk yürülükteki kanunları uyguladığı müddetçe ülkenin bütün gerçek ve tüzel kişileri o hukuğa ve o hukuğun yürümesini sağlaya adalet teşkilatına saygı duymak zorundadır.

bir mahkeme kararını beğenmiyor olabilirsiniz. her mahkeme kararı sizin istediğiniz gibi çıkacak değildir. eğer o mahkeme kararını beğnemiyorsanız bir üst mahkemeye başvurursunuz. hukuk size o hakkı verir. eğer o üst mahkemeden de istediğiniz sonucu alamasssanız uluslararası hukuk kurumlarına başvurusunuz. hukuk o hakkı da size verir. ama adalet sistemi sizin lehinize karar çıkarmadı diye o adalet sistemine ve hukuğa ağzınıza geleni söyleyemessiniz. çünkü o hukuk bir gün size de lazım olacaktır.

ve son bir not. mahkemeler kararlarını verirken nasıl verir biliyor musunuz?

"yüce türk milleti adına"

anlayana başkaca bir açıklama gerekmez.





bu arada new tekrar hoşgeldin. bu kadar özletme kendinini.
 
Serbest bölümün en serbest yeri burası galiba...
 
Uyan Memleketim Uyan!!!

Yeni seçim yasasına göre kürtçe propaganda serbet oldu hayırlı olsun zamanında kürtçe konuşanlara hapis cezası varken şimdi bangır bangır bağıracaklar olsun nası olsa sayın başbakanımız(boynu altında kalsın) demokratiklik çerçevesinde bunların olabileceği sinyallerini vermişti. Bunları duyunca belki sinirleniyoruz ama elden bişey gelmiyor vakti zamanında AKPye oy verenler her ne kadar şuanda nefret etsede ben yine oy vereceklerini biliyorum neden devletin belli yerlerine gelenler kendi çıkarları için devletin makamlarından yararlananlar bunu AKP'nin denetimsizlik politikasından yararlanarak yaptı şimdi gidipde başka partiye oy verirmi kendi makamında saltanat kurmuş bi kere sen şuan ondan canını istiosun olurmu??? Olmaz!!! geçipte AKP'nin ardından sövenler sandığa gelince nedense zarfın içinden AKP çıkıyor. UYAN MİLLETİM. Başka Atatürk gelmez boşuna bekleme tüm dünyada birtek milletin başına böyle bir komutan böyle bir siyaset adamı gelmiş daha gelmez. Al işte reklamda söylüyor amcam biz yedi düvellen harp ettik memlekiti yeniden kurduk diye bunları yaptın devletin başındaki 3-5 çapulcıya niye papuç bırakıyosun. Bu memlekitin başına geçen herkes kim olursa olsun bu memleketten az buçuk kırptı her geçen yedi yedi ama bitiremedi sözde memleketim daha gelişme evresinde değil işte sen zannedermisinki bugüne kadar alınan krediler satılan fabrikalar özelleştirmeler bu memlekiti ayakta tutuyor kimsenin dili varmıyor söylemeye ama biz okadar zenginizki kimse farkında değil bu kadar şey olsun sen hala sokakta yürüyebil al kırgızistan sokaklarda seninde sözde bakanlarına süikast düzenlenecekti darbe olacaktı hani niye isyan olmdı uyan memlektim uyan durde bu gidişe

Sahip Olduğun Kudret Damarlarındaki Asil Kanda Mevcuttur.
M.Kemal ATATÜRK
 
Bölüm kurallarımızı okuyun lütfen...
 
iyide okudum kurallarım ben burda kurallara aykırı bişey göremedim açıklarsanız sevinirim. bi hata yaptıysakta düzeltiriz sorun değil.
 
iyide okudum kurallarım ben burda kurallara aykırı bişey göremedim açıklarsanız sevinirim. bi hata yaptıysakta düzeltiriz sorun değil.

20. Hergün onlarca konu açılan bölümümüzde birde bir kaç cümleden olusan konuların açılması bizi köklü bir kural koymaya itti bundan sonra hiç bir üye kendi fikirlerini belirten herhangi bir dayanağı olmayan konu açamaz.

Bu kural çercevesinde paylaşım yapılan konuların kaynağı linkleriyle birlikte verilecek kurala uymayanların konuları 1 saat içinde kaynak linkinin eklenmemesi halinde kapatılacak , üye uyarılacak tekrarında ceza alıcaktır.


Bu tür konularınız va şahsi görüşleriniz için (Siyasi & Politik Cafe)Siyasi & Politik Cafe başlığımızı kullanınız.
 
son dakika gelen bir haberi sunuyoruz.

bu gün öğle saatlerinde cumhurbaşkanlığını, başbakanlığı ve bakanlıkları basan "ergenekoncu balyozlu çocuklar" yönetimi bir süreliğine de olsa ele geçirdi. devletin üst kademesindeki koltuklara yerleşen çocuklar dünya ve ülke barışı barışı, çevrenin korunması, eşitlik, adalet gibi yıkıcı ve bölücü sözler söyledi. güvenlik güçleri çocuklara çizgi film ve patates cipsiyle müdahale etti. çocuklar etkisiz hale getirilerek çocuk bahçesine kondu. ve devletin zirvesi bu zorlu durumdan yara almadan kurtuldu. başbakan yaptığı açıklamada bu darbeyle ülkenin en azından 5 yıl 3 ay 21 gün geriye gittiğini ve bu darbenin demokrasiye çok büyük zararlar verdiğini kaydetti. buna rağmen olayda can ve mal kaybı yaşanmaması en büyük kazanç olarak değerlendirildi...


23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramınız kutlu olsun.
 
Ucuz atlatmışız....;)
 
merak ettiğim bişi var acaba o koltuklara oturacak çocukları kim belirliyo ...
 
Kahpeliğe Dağlar Dayanmaz !! Sayın Baykal


Deniz Baykala hitaben ;

Öncelikle Geçmiş Olsun Dileklerimi Lütfen Kabul Ediniz..

Beysukent te oturan bir komşunuz olarak sizin için bir kaç paragraf karalamak istedim uyku tutmadı bu arada bende yazıyım dedim.

Eve kapanmışsınız , çıkmıyorsunuz bende bu nedenle netten yazıyım dedim belki okursunuz diye > ) malumunuz her şey artık internetten icra edilmeye başladı sanal alem , siyasi alem , reel alem komplo alemi hepsi internette > ) bende bıktım yoruldum ara vermiştim nete ama sizin için dönüş yaptım kısa bir kaç saatliğine > )

Hemen Söze giriyorum ama önce bir kaç sorum olacak Sayın Baykal ;

Sizin için kahpece ve adice yerinden edilmiştir diyen bazı yazarlar var ..

Hatta yerinize , koltuğunuza oturmak isteyen kişiyi şimdiden lanetleyenler , Anıtkabire girişinin yasaklanmasını isteyenler bile var malumunuz sizde medyayı ve interneti yakından takip ediyorsunuz peki bunlar normal bir sürecin parçasımı acaba sizce ?

Bu noktaya nasıl gelindi ? süreç nasıl işledi ? birilerimi klasik aşırı banel tabirle düğmeye mi bastı ?

Siz birilerinin bahsettiği gibi hain bir komploya mı kurban gittiniz Sayın Baykal ?

Gerçekten üzülerek ifade ediyorum ki ;

Siz Deniz Baykal olarak evlilik dışı evli bir kadınla ilişkiye girerek (bu ifade mi günlerdir yalanlamadığınız için ) devamını yazıyorum kendi kendinize , siyasi hayatınıza kurşunu sıktınız önce bunu iyi anlamamız , kavramamız gerekiyor ! ve size ait olduğu idda edilen o görüntülerin montajlanmamış halinin yani tamamının size gönderildiği ve elinizde olduğu ve bunun da istifanızda önemli bir rol oynadığı söyleniyor acaba doğrumu ? sanırım bu konu içinde bir açıklama yapıcaksınız diye düşünüyorum.

Evet konuyu dağıtmayalım hımm şimdi diyebilir siniz ki özel hayatım eşinden başka kimseye karşı sorumlu değilim girebilirim sane ne komşuysan komşuluğunu bil > ) sorma böyle sorular cevap vermiyorum ayrıca senden ötede kime ne ! görüntüler var yok beni ve Cumhuriyet Savcılarını , ilgili Sulh Ceza Mahkemesini ve bu işi yapanları , muhataplarını ilgilendirir tekrar dan sane ne nereden çıktın ? gecenin bu saatin de derdim başımdan aşkın zaten diyebilirsiniz > )

Elbette bane ne lakin kime ne kısmına üzülerek katılmıyorum ;

Kime ne olduğu için gelmiş olduğunuz bu noktada bulunduğunuz
bu pozisyonda istifa etmek durumunda kalır ya insan da zaten.. > )

Çünkü Türk toplumunun aile yapısı sizin bu görüntülerinizi kaldırmaz ve toplumun üzerinizde oluşturucağı baskıya boyun eğmek durumunda kalırsınız şu anda yaşadığımız konjonktörde olduğu gibi ve ayrıca ;

Genel Başkanı olduğunuz Chp nin kurumsal kimliğinin zarar görmemesi de sizin şahsınızdan sonra pek tabiyki bunu gerektirecektir daha sonrasında yine kendinize dönüp saygın bir siyaset adamı olmak ! bunu gerektirecektir > ) kime ne !! sane ne !! ironiler , hataların neresinden dönersen karlar , gelecek hesapları , oy dengeleri , yansımalar , duygular , elem ve keder bir anlamda satılmışlık hissi , özel hayatınızın yerle bir edilmesi karmaşık bir beyin bunu gerektirecektir.

Daha sade ve basit yazıcak olursak eğer ;

Siz Cumhuriyet Halk Partisinin Genel Başkanısınız ve ( yalanlamadığınız aksine en mahrem görüntülerinizi alırlar kesip , biçip montajlarlar dediğiniz ) bir garsoniyer de bu tip Türk aile yapısına göre (çarpık sayılabilicek) 20 yaş mı var mış bu arada ilgili hanım efendi ile aranızda ? neyse yine konuyu dağıtmayalım birlikte olucaksınız ardından da komplo diyeceksiniz !

Elbetteki kumpas , komplo Sayın Baykal ! burada sizinle hem fikirim lakin ;

Komployu kendi kendinize kurdurtuyorsunuz sizin pozisyonunuzda ki bir siyaset adamı attığı adımı milimetrik hesap etmelidir elli yıllık bir siyasi deneyim , tecrübe bunu gerektirmelidir ! ama üzülerek ifade ediyorum ki siz bu tecrübe , deneyim sahipliğinin dışına çıkmışsınız kadın milleti değil mi efendim zaten başımıza her türlü derdi veren ?

Evet dediğnizi duyar gibiyim ve her zaman olduğu gibi dünyada işler böyle yürümüyor mu ? yine lanet olsun evet dediğinizi duyar gibi oldum belkide kulaklarım çınlıyordur evet , evet ne yazık ki bu şekilde yürüyor dünyanın en eski meslekleri fahişelik , hırsızlık , ve ajanlık değil mi efendim ?

Sizin bulunduğunuz durumda ve pozisyonda ki bir kişinin iç ve dış istihbarat örgütlerine böyle bir ilişki bilgisi gittiği anda son derece savunmasız ve kullanılmaya açık hale geliryorsunuz kendinizin de altını çizerek vurguladığı gibi !! ve siyasi rakipleriniz , onların iç ve dış uzantıları tarafından da böyle alçakça kullanılıyor.

Neden mi çünkü eşinizi aldatıyorsunuz !

Neden mi çünkü istihbarat örgütleri bu şekilde çalışıyorlar !

Medya ya malzame oluryorsunuz neden mi çünkü toplumu aldatıyorsunuz !

İnternete belden aşağı videolarınızı veriyorlar neden mi çünkü iki kişinin bildiğinin sır olmadığı bir bilişim çağında kendi kendinizi aldatıyorsunuz !

Sonra birileri çıkar kahpece der.. Kahpeliğe Dağlar Dayanmaz Sayın Baykal lakin önemli olan o kahpeliğe sebebiyet ( verdirmemektir ) !!

Not : Geçmiş Olsun Dileklerimi tekrar kabul etmeniz dileğiyle Düşmez , Kalkmaz bir Allah'tır insan olanın başına her şey gelir belki benimde sizden beter böyle kasetlerim istihbaratın elinde vardır erkek olarak içki ve kadın tutkusu ne yazık ki bende de var > )

Sayın Baykal yeni dünya konjoktörü bu şekilde işliyor ne yapalım hepimiz insanız zaaflarımız ve bu zaaflarımızı kötüye kullanmak isteyenler dün olduğu gibi bu günde , yarında elbette olacaktır onlara sebebiyet verdirmemek , gereken önlemleri almak yada en aza indirmeye çalışmak hayatımızda bu tip önemli olabilicek hataları yapmamak en doğru hareket olacaktır iyi geceler dilerim.








 
S.a Millet

SEHIDINI iki günde unutan bir hükümet'ten ne bekLenir

her sey bekLenir

Sehitliklere bakabiLiyormusunuz
 
türkiye israil olayı

türk hükümeti neden israil hükümetiyle devamlı sürtüşme halindedir?

bu kadar sürtüşen iki hükümet nasıl olur da ortak tatbikat yapar, askeri alanda ortaklıklılara gider ve dahası türk telekom gibi ülkenin stratejik önem sahip kuruluşların başında gelen bir kuruluş israilli bir şirkete peşkeş çekilir ve dahası galataport ihalesi nasıl arka kapılardan israilli ve servertinin kaynağı karanlık olan bir işadamına peşkeşçekilmek istenir ve dahası mayınlı arazilerin 50 yıllık kullanım hakkı karşılığında israilli şirketlere temizletilmesi istenir?

mantıklı düşünen bir kişinin kafası bunalrı almaz. benim de almıyor.

bir yandan israille kan kardeş olmaya çalışıyoruz bir yuandan onun can düşmanı iranı her ortamda kolluyor koruyoruz.

peki neden yapılıyor bunca şey?


komplo teorileriyle açıklamak kadar kolay bişey yok. ama bu teorileri artık ahalle kahvesindeki çaycı bile biliyor. iş bu kadar basit olamaz.

peki nedir?


bunun altında yatan nedenlerden birinin erdoğanın "ümmetçilik" fikrini diriltmeye çalışması ve bu ümmetin başına geçme fikrinin yattığınıdüşünüyorum. osmanlı döneminde gereği gibi kullanılamayan islam coğrafyası gücünü kullanmak istemesi. bunun içindir ki müslüman kardeşlerden tanıştıkları kişilerin yaptıkalrı yanlışları ve ciddi hataları görmezden gelip üstünü örtmeye çalışmaktadırlar. örnek tüm dünyanın kabul ettiği darfur katliamları, tüm dünyanın terörist dedği haması devletin en üst makamlarıyla ağırlamak, örnek nükleer silah yapılacağını bile bile iranın nükleer çalışmalaırna destek vermek... liste uzatılabilir.

peki bu ümmet nasıl bir araya getirelecek?

bunun şifresini erdoğanın yol önderi olan adnan menderes vermiştir. " siz isterseniz halifeliği bile geri getirirsiniz"

işte şifre burdadır. erdoğanın şu anda attığı bütün adımlar bu yolu göstermektedir. devletin kendilerine karşı durabilecek bütün kurumlarını ele geçirmek, ele geçiremediklerini yıpratarak halkın gözünden düşürmekle başlayıp sonunda hilafetin ilanına gidecek olan yolda hızla ilerlemektedir.

şimdi birileri bana paranoyak gözüyle bakabilir ve hatta komplo teorilerinin babasını yaptığımı söyleyebilir.

fotoğrafa bütün olarak bakmaya çalışmaya davet ediyorum herkesi. bu güne kadar ki icraaatları ve smylenenleri bir araya getirin ve o fotoğrafaın bütüne bakın. gördüğünüz şey benimkinden farklı olmyacaktır. bazıalrı yolun sonunu özlemle beklerken bazıları bu harekete karşı direnmek gerektiğini söyleyecektir. o herkesin kendi bakış açısı.

son olarak israile giden bu gemilerin vurulacağı ,en azından operasyon yapılacağı, herkes tarafından bilnirken gemileri yola çıkarmak katliama davetiye çıkarmaktan başka bişey değildir. bir ülke başbakanı neden br gemi dolusu insanı snu kötü bitecek bir maceraya atar? neden kendi vatandaşlarının ölmesine göz yumar? neden suçlu en başından beri kendisiyken başkalarını bu işe ortak etmeye çalışır?

hepsi nihai hedef için...


kalın sağlıcakla...
 
Ben başkaları gibi içi boş nutuklar atmayacağım sadece nutuk sahiplerinden birisne bir soru soracağım.

arkadaş demiş ki "Türk telekom gibi ülkenin stratejik önem sahip kuruluşların başında gelen bir kuruluş israilli bir şirkete peşkeş çekilir ve dahası mayınlı arazilerin 50 yıllık kullanım hakkı karşılığında israilli şirketlere temizletilmesi istenir?"

Şimdi ben bu arkadaşa soruyorum Türk Telekom hangi Yahudi şirketine peşkeş çekilmiş merak ettim doğrusu.

yada mayınlı arazilerin hangi yahudi şirkete verileceğini biliyorsa bize de söylesin de bizde bilelim.

Şimdi ipe sapa gelmez iddialar ortaya atıp daha sonra bunlara kendilerini de inandıranlar

önce doğru dürüst bilgi sahibi olmalı ki attığı nutuklar komediye dönüşmesin. Hele hele

Türk Telekom un Yahudilere verildiği palavrası ise ayrı bir garabet ve bilgi kirliliği. Nutuk

atmanın bile bir adabı olmalı dimi yani


 
Geri
Üst