Günün sözü!!

Sadece birkaç saniye Seni seviyorum demek alır ama o beni ne kadar göstermek için bütün bir ömür boyu sürer.
 
Bu günlerde aklıma gelen başıma geliyor nedense Bir de gönlümden geçen yanıma gelse keşke. . .
 
Bazen bir tek söz insanı uyandırır. Kimi sözler var ki, tek başlarına bir kitap gibidirler. Hepsinin ortak özelliği, "düşünen" insanlar tarafından söylenmiş olması...
 
VarLığımdan özür diLiyorum!
HaLa yokLuğuna can çekiştiği için..!!.
 

Koşturabilene At'ta Koşar Eşşek'te Koşar ( At Sahibine Göre Kişner ) ...
 
İnsanı herhangi biri kırabilir; ama bir tek sevdiği acıtabilirmiş..
 
Tomurcuk derdinde olmayan ağaç, odundur. (N. F. Kısakürek)
 
Âriflerden biri
çamurlu kaygan bir yolda eteklerini toplayarak dikkatli adımlarla yürüyordu.
Fakat bütün çabasına rağmen düştü.
Her tarafı çamur olduğu için artık serbestçe yürümeye başladı.
Bir taraftan ağlıyor ve:
“İşte günaha düşmeden önce günahlardan sakınan adamın hali budur. Bir defa iki defa… Günaha düştükten… sonra artık aldırış etmeden onun ortasında yürümeye başlar!”
diyordu.
 
insan sevdiğine doyamadığı kadar aşıktır..
 
Sevgili dediğin güzelliğiyle seni kendine aşık eden değil, Sana kendin olabilme şansını verendir..
 
“Daha yüksek binalarımız, ama daha kısa sabrımız var;
Daha geniş oto yollarımız, ama daha dar bakış açılarımız var.
Daha çok harcıyoruz, ama daha az şeye sahibiz;
Daha fazla satın alıyoruz, ama daha az hoşnut kalıyoruz.
Daha büyük evlerimiz, ama daha küçük ailelerimiz;
Daha çok ev gereçleri, ama daha az zamanımız var.
Daha çok eğitimimiz, ama daha az sağduyumuz;
Daha fazla bilgimiz, ama daha az bilgeliğimiz var.
Daha çok uzmanımız, ama yine de daha çok sorunumuz;
Daha çok ilacımız, ama daha az sağlığımız var.
Çok fazla alkol ve sigara tüketiyoruz, çok savurganca para harcıyoruz,
Çok az gülüyoruz, çok hızlı araba kullanıyor, çok çabuk kızıyoruz,
Çok geç saatlere kadar oturuyor, çok yorgun kalkıyoruz,
Çok az okuyor çok fazla TV izliyoruz ve çok ender şükrediyoruz.
Mal varlıklarımızı çoğalttık, ama değerlerimizi azalttık.
Çok konuşuyoruz, çok az seviyoruz ve çok sık nefret ediyoruz.
Geçimimizi sağlamayı öğrendik, ama yaşam kurmayı öğrenemedik.
Yaşamımıza yıllar kattık, ama yıllara yaşam katamadık.
Dış Uzayı fethettik, ama iç dünyamızı edemedik.
Daha büyük işler yaptık, ama daha iyi işler yapamadık.
Havayı temizledik, ama ruhumuzu kirlettik.
Atoma hükmettik, ama önyargılarımıza edemedik.”
 
İnsanlar yumuşak ve esnek doğarlar...Ölürken sert ve katıdırlar....Bitkiler narin ve eğilip bükülebilir yumuşaklıktadırlar...Ölürken gevrek ve kurudurlar...Bu yüzden her kim sert ve esneklikten uzaksa..O yaşamdan o kadar uzaktır...Her kim ki yumuşak ve uysalsa....O yaşama o kadar yakınıdır....
 
Nedir bu gençlerdeki lens meraki gozlerde sahte olduktan sonra insan neye bakip inanmali.
 
Denize bakmayı bilmeyenler... Bir gün mutlaka boğulur. İşte bundandır gözlerinden kaçışlarım...
 
Özür Dilemek; Sizin haksız olduğunuz, karşı tarafın haklı olduğu manasına gelmez. "Karşınızdaki insana verdiğiniz değerin, egonuzdan yüksek olduğunu ifade eder...​
 
...............Bir şey olmuyorsa ya daha iyisi olacağı için ya da gerçekten de olmaması gerektiği için olmuyordur.
 
Nimettir ya ekmek,yerde gördüğümüzde hemen kaldırıp üç kere dudağımıza ve alnımıza süreriz.Ben de senin nimetin olsam her düştüğümde üç değil bir'e bile razıyım öpüp alnına koysan ...
B.B
 
Geri
Üst