( Fethullah Gülen İle İlgili Konular 1 )

Nakşî Cumhuriyeti..

Eski kuşak karşısındakine bağlılığını vurgulamak için ne derdi:

- Bendeniz...

"Kulunuz, köleniz, hâk-i payiniz" anlamına gelen bir deyişti bu...

"Nakşibend" sözcüğünün sonundaki "bend" bağlılıktan kökenleniyor...

"Nakşî" nakışçı demek...

Nakşibendilik, Orta Asya'da 14'üncü yüzyılda ortaya çıkmış bir tarikattır; ama, Osmanlı'ya nakşedildiği zaman gözünü siyasal iktidara dikti...

İkinci Mahmut döneminde tehlikeli sayılıp dışlandı...

Cumhuriyet döneminde ise amacına ulaşıp iktidarı ele geçirdi...

*

Ne var ki kolay olmadı bu iş...

1923'te Cumhuriyet ilan edildi, 1924'te hilafet kaldırıldı...

1925'te Şeyh Sait isyanı yaşandı...

Şeyh Sait , Nakşibendi idi...

1930'da Menemen isyanı patlak verdi... Başkaldırının başındaki Derviş Mehmet , Nakşibendi idi...

31 Mart'ta adı ortaya çıkan Said-i Nursi de Nakşibendi idi...

Said-i Nursi'den sonra Nakşî bayrağını Şeyh Mehmet Zahid Kotku eline aldı; Erbakan 'ı ve Özal kardeşleri yetiştirdi...

Erbakan'ın Recep Tayyip, Abdullah Gül vb. üzerinde emeği çok büyük...

Ya Fethullah Gülen?..

Bildiğiniz gibi boynuz kulağı geçer, Nakşî Fethullah'a diyecek yoktur...

Amerika'da yaşayan Nakşi Fethullah Gülen, Said-i Nursi okulunun gazetesi Zaman'da 22 Temmuz seçiminden sonra tam sayfa reklamla AKP'nin zaferini kutladı...

*

22 Temmuz seçimleri için tarihçi Murat Bardakçı ne diyordu:

"Osmanlı'nın yanı sıra Cumhuriyet döneminde de devletle çatışmaya giren dini grupların hemen tamamı Nakşi doktrinden kaynaklanan görüşlere mensuptu.

22 Temmuz, Türkiye'de imparatorluk döneminden başlayarak son iki yüzyıldan bu yana iktidar mücadelesi sürdüren bir hareketin, Nakşibendiliğin, bu mücadeleyi kazanarak devlete -ordu dışında- resmen hâkim olmasıdır." (Cumhuriyet, 31.8.2007)

*

Türkiye'de Nakşî oligarşi iktidarı ele geçirdi, AKP kisvesi altında hükümetini kurdu, Çankaya'ya tırmandı, medyayı kuşattı, Amerika'nın ve Arap şeriatçılarının desteğiyle ekonomiyi denetimine aldı, şimdi yeni çıkarılan yasayla binlerce Nakşî savcı ve yargıç adayını kadrolara yerleştirmeye hazırlanıyor...

Ya toplum ne âlemde?..

Devleti ele geçiren Nakşibendinin karşısında iki büklüm olanların ağzındaki laf:

- Bendeniz...

Nakşibendi olmadan "bendeniz" olana söylenecek laf yok...


Kaynak




şimdi bu arkadaşlar

KULA KULLUK mu yapıyorlar?

Kur'an da böyle bir emir mi var?

ben kula kulluk yapmadığım için müslüman olamayacak mıyım?
 
fatullah hocanın tırna olamaz bu fetullah hocaya atıp tutanlar.. ya adam yurt dısına gitti şu saçma sapan eleştrilerden kurtlmak içn hala atıp tutuolar.. nasıl insan bunlar anlamıorm
 
Fethullah bilmem adam yurtdışında ne yaptığı belli değilde
AKP tam bir ABD işbirlikçisi ve yalakasıdır bunun aksini kimse ispat edemez
 
ılımlı islamdan kasıt islamın ılımlaştırılması değil buna güçleride yetmez zaten, ancak şunu yapabilirler islamın anlamını çarpıtabilip islamı siyasi malzeme olarak kullanabilirler.

dini argümanlar ile milli şuur uyuşturulabilir insanlar hödükleştirilip sömürüye karşı tepkisiz hale getirilebilir.

bu yöntem ilk değildir tarihte put perestler hz. alinin ordusuyla savaşmamak için ılıman bir yol bulmuşlar kuran sayfalarını mızraklara takarak hz.ali nin ordusunu durdurmuşlar hödükleştirmişlerdir bu yöntem sayesinde hz.alinin askerleri hödükleşmiş olduğu için savaş olmamış zorluk çıkmamış kan dökülmemiştir ....
 
ılımlı islamdan kasıt islamın ılımlaştırılması değil buna güçleride yetmez zaten, ancak şunu yapabilirler islamın anlamını çarpıtabilip islamı siyasi malzeme olarak kullanabilirler.

dini argümanlar ile milli şuur uyuşturulabilir insanlar hödükleştirilip sömürüye karşı tepkisiz hale getirilebilir.

bu yöntem ilk değildir tarihte put perestler hz. alinin ordusuyla savaşmamak için ılıman bir yol bulmuşlar kuran sayfalarını mızraklara takarak hz.ali nin ordusunu durdurmuşlar hödükleştirmişlerdir bu yöntem sayesinde hz.alinin askerleri hödükleşmiş olduğu için savaş olmamış zorluk çıkmamış kan dökülmemiştir ....

yaff bir yalnışım varsa düzelt ne dediğinin farkında değilsin yada ciddi cidi cahilsin Hz. Ali ile svaşan tarafda peygambverimizn kızı yokmuyudu yoksa benmi yalnış hatırlıyorum dikat et cevaplarına tarihde camel vakkası olarak geciyorr vede Hz. Ali nin baldızıdır kendiside valla ben yalnış biliyorum sanırım yada sen laf olsun diyee.......... put peres dediklerinin arasında peygamber efendimizn kızıda var...... muhalefet olayım diye yada yorum yapyım diye bilmeden konuşmasak yada valla ben yalnış biliyorum öyle söyledinki ben yalnışmıyım incelicem şimdii...
şimdi bakdım............. put peret dedigin kişilerin arasında Hz. aişede vardır bilmeden......... konuşma oku birazz nerde ne oldugunu bilmeden kulakdan duyam laflarla gemi yürütmeye çalışma...
 
doğru söylüyorsun kardeş islamın ılımlısı ortası şekerlisi olmaz islam islamdır fakat bu şerefsizin elinde öyle bir güç var ki aklın hayalin durur inan bana evlatlar ile anaları babları birbirne kırdırabilecek bir güç var öl dese ölürler o derece yani bilinç muhakeme yeteneği idrak kabiliyeti hak getire hepsi birer robota dönüşmüş ha senle oturur konuşurlar tartışırlar uslupları sade ve sakin dir fakat Fettullah GÜLEN söz konusu oldumu herifler sanki hipnotize edilmiş gibi birden değişiveriyorlar adamı ALLAH gibi görüyorlar(Haşa sümme Haşa ) o yüzden bu forumda biraz bunlara değinirsek iyi olur çünkü dindar ile dinci arasındaki fark en iyi bu şekilde ortaya çıkar Fettullah GÜLEN şimdiye kadar bizim bildiğimiz islama ters olan bir çok şey söylemiştir ve bunları cemaatine uygulatmıştır örneğin yıllardan beridir faiz haramdır faiz şöyledir böyledir diyen GÜLEN iş tersine dönünce faizin tillahını kullanıp Bank Asya yı borsaya sokmuştur bu ve buna benzer birçok örnek vardır Emperyalizmin en büyük taktiği İslamı İslam ile vurmaktır ve bunun en büyük aracıda günümüz de Fettulah GÜLEN dir



çok doğru söylemişsin :clap



ne hikmetse fethullahı savunan insanlar islamın ılımlısı olmaz diyebiliyor yada diyene katılabiliyor tşk edebiliyor .madem diyorsunuz kıllık olsun diyemi fethullahcılık yapıyorsunuz anlamış değilim
 
çok doğru söylemişsin :clap



ne hikmetse fethullahı savunan insanlar islamın ılımlısı olmaz diyebiliyor yada diyene katılabiliyor tşk edebiliyor .madem diyorsunuz kıllık olsun diyemi fethullahcılık yapıyorsunuz anlamış değilim

Peki sen kıllık olsun diyemi hiç tanımadığın ya da yanlıs tanıdığın biri hakkında burda laf atıosun?
 
akarme

Lütfen kişileri küçük düşürecek şekillerde yorumlardan

kaçınalım sizi bu konuda uyarıyorum iyi forumlar..
 
Peki sen kıllık olsun diyemi hiç tanımadığın ya da yanlıs tanıdığın biri hakkında burda laf atıosun?

nerden biliyorsun tanımadığım yada yanlıs tanıdığımı . müneccimmisin sen ...

zaten herseyi siz bilin baskası size göre bisey bilmiyor değilmi sayın çok bilmişler ...

ben o fethullahın ve adamlarının ciğerini bilirim sen rahat ol bak işine
 
Peki Crack man adlı arkadaş sen anlat ozaman bize fethullah gülen in nemenem bir melaike olduğunu bizde bilelim bizim bildiklerimizn hepsi yalan bir sizinkiler doğru öylemi yani bu adam1998 yılında Zaman gazetesinin 30 kupona verdiği Türkçe Meal in içine incilden ayetler sokuşturmadımı bu insan Milli Görüş vakfını bile kıskaca alıp 2003 yada 2004 te Kelimei Tevhid ten Muhammeden Resullullah kısmını çıkartmadımı Vatikan a gidip Papa nın elini sıkıp kendini adeta müslüman aleminin halifesi gibi göstermedimi Dinlerarası diyalog saçmalıklarına yıllarca abantta devam etmedimi hala dahada devam etmiyormu yahu birşeyi çok merak ediyorum bu adam sizler kadar yani onu savunanların onda biri kadar müslümanmı acaba kendinize haksızlık ediyorsunuz arkadaşlar yapmayın akıl var mantık var
bu adamı çok büyütüyorsunuz gözünüzde
 
versavdis

Sizi kişilere ve kurumlara karşı daha seviyeli davranmaya (şerefsiz) gibi ifadeler

kullanmamaya davet ediyorum bu sizede son uyarım lütfen dikkate alınız iyi forumlar.
 
şimdi konu o kadar sacma ki yada bu görüşteki insanlar çelişkiler zinrinde yasıyor

tayyibi fetullah gülen yönetiyor bütün parti onun hegamonyasında diyolar tayyibin ılımlı islam olmaz amerikada bu konuda konusmaları var üstüne basa basa da bu tartısmalar alevliyken söyledi her defasındada söylüyor

ee o halde ya fetullah gülen akp yi yönetmiyor yada fetullah gülen ılımlı islamdan yana degil bu yazıda bir iftira

islama saldırı olunca yada belirli bir kesim üstünden rant saglamak olunca işler degişiyor

işlerine geldimi herseyi arastırıp detayına kadar takip bu yazar arkadaslar bunları neden unutur anlamıs degilim=)
 
tayyibin ılımlı islam olmaz amerikada bu konuda konusmaları var üstüne basa basa da bu tartısmalar alevliyken söyledi her defasındada söylüyor


tayyibin ılımlı islam olmaz dediğine dair bir video varmı izleyebilceğimiz .ben görmedim de

ayrıca bu olmaz diyorsa bile bir yandan da yapılanlara göz yummak iki yüzlülük olmazmı

ılımlı islam adı altında yapılan dinler bahçelerini , türkiyede onarılmadık klise kalmamasını ve misyonerlik faaliyetlerinin olağanca hızla sürmesini nasıl değerlendiriyorsun . bunlara engel olması gereken ahmedinejatmı . tayyip ve hükümeti zamanında olmadımı bunlar . sen istediğin kadar ılımlı islam doğru değil de ne önemi var herseye göz yumuyorsan .

ayrıca tayyibin o sözleriyle ilgili video görüntüsünü eklersen bahtiyar oluciimm.
 
tayyibin ılımlı islam olmaz dediğine dair bir video varmı izleyebilceğimiz .ben görmedim de

ayrıca bu olmaz diyorsa bile bir yandan da yapılanlara göz yummak iki yüzlülük olmazmı

ılımlı islam adı altında yapılan dinler bahçelerini , türkiyede onarılmadık klise kalmamasını ve misyonerlik faaliyetlerinin olağanca hızla sürmesini nasıl değerlendiriyorsun . bunlara engel olması gereken ahmedinejatmı . tayyip ve hükümeti zamanında olmadımı bunlar . sen istediğin kadar ılımlı islam doğru değil de ne önemi var herseye göz yumuyorsan .

ayrıca tayyibin o sözleriyle ilgili video görüntüsünü eklersen bahtiyar oluciimm.


tayyip vaktiyle ılımlı islam olmaz inançların özgürce yaşanmasının temel dayanağı laikliktir felan diyordu.

bu sözlere bakıp tayyipin laikliği savunup ılımlı islama karşı olduğuna inanmak isterdim .

laikliğin karşıtı irticanın odağı olduğu mahkemelerce tescil edilmiş bir partinin başkanının laikliği savunduğuna ılımlı islama karşı olduğuna inanmak için su katılmamış süzme hödük olmak lazım.

haaa unutmadan bop projesinin uygulanabilirliği için milli duyguları tahrif edilerek sulandırmak için en iyi plan Din üzerinden yapılacak planlardır.dini söylevler ile milli duyguları tahrif edilerek hödükleştirilen insanların önüne ne konursa şükür eder iki torba kömürle bayram eder vatan satılsa ruhu duymaz.hödükler için vatan değil ahıret önemlidir semavi ülkelere uçmak isterler akılları bir karış havada dolaşıp ayakları yere basmadığı halde bir şeylere takıldıklarını sanıp küskün bir hayat yaşarlar kendi hatalarına suçlarına bakmaz hep bir suçlu arayarak şizofrenik hezeyanlar içinde bocalarlar.
 
"Fethullah Hoca İle Neden Uğraşıyorsun?"

Ortak Nokta PKK’ya Karşı Mücadelede Bulunmak

Yüzlerce arkadaşını çatışmalarda şehit vermiş, yanında mayına basmış arkadaşının bacağını kesmek zorunda kalan madalyalı askerler cezaevine konuluyor…

Gazete yazar Vedat Yenerer Ergenekon soruşturması kapsamında 11 ay tutuklu bulunduğu süreci Saygı Öztürk’le Manşet programında anlattı.

İşte Yenerer’in inanılmaz anekdotlarla dolu cezaevi süreci ve yaşadıkları:

Sabahın 05:30’unda 22 Polis Kapımdaydı

-Evimin zili sabahın 05:30’unda çalındığında sıranın bana da geldiğini anladım. Mevcut siyasi iktidara karşı tepki gösterip, eleştiride bulunanlar sırayla alınıyorlardı. Eşime merak etme 3-4 gün gözaltında tutar sonra bırakırlar dedim.


Arabamın Olup Olmadığını Bilmiyorlardı

-Evimi didik didik aradılar, ancak yatak odasında bulunan kasayı görmediler. Bana sordular evde kasa var mı diye. Evet var dedim ve içini açarak gösterdim. Evime gelen polisler arabamın olup olmadığını dahi bilmiyorlardı. Belli ki birilerinden direktif alınmış, herhangi bir hazırlık yapılmamış.


-Arabamı elleri eldivenli polisler sanki eroin operasyonu yapıyorlarmış gibi aradılar.


Gizli Belgeler Nerede?


-Kayda değer bir şey bulamadıklarını anlayınca iki amir beni kızımın odasına çekip ‘otur’ diye sert bir tavırla “gizli belgeler nerede? Nereye sakladın” şeklinde sorular sormaya başladılar. Bende herhangi bir belge yok. Bana gelen belgeyi ben ya köşemde yazarım yada televizyon programlarımda, kitaplarımda yayınlarım.


Fethullah Hocayla Neden Uğraşıyorsun?


-Emniyet’te bodrum katta bulunan bir hücreye konuldum. Bir odadan diğerine ellerim kelepçeli götürüyorlardı. 4 gün gözaltında kaldım, 2 saat sorgulandım. Sorgu medya konulu sorgularla geçti. Hangi gazeteci kaç para alır. Ali Kırca transfer ücreti olarak ne kadar aldı? Gibi sorular soruldu. Bazı polisler Fethullah hocayla neden uğraşıyorsun? Diye inanılmaz sorular yönelttiler.


1873 Avusturya-Macaristan Yapımı Av Tüfeği Vahim Silah Oldu


Savcılıkta televizyon programımda gösterdiğim antika tüfeği sordular. Annemin evinde dedim. Tüfeğin maket olduğunu yada elimden çıkardığımı söyleyebilirdim. Ama gayet açık hiçbir gizli saklım olmadığı gibi annemin evine gidip alabileceğimizi söyledim. Gecenin bir yarısı annemin evine tüfeği almaya gidildi ve arama izni olmamasına karşın annemin evini bile aradılar. Emniyet Kriminoloji 1873 yapımı antika tüfek için denenmek üzere fişeği dahi bulunamayan tüfeğe yivli-setli vahim tüfek raporu verdi. Savcı bu tüfeği görmesine karşın beni tutuklanmam üzere mahkemeye sevk etti. Hakimde vahim raporunu görünce haliyle tutuklanmama karar verdi. Daha sonra Adalet Bakanlığı'na başvurduk. Gelen raporda tüfek yivsiz-setsiz av tüfeği olarak yer alıyordu. Bu durumda mahkeme heyetininde kafası karıştı haliyle. Askerlik yapmış herkes tüfeği gördüğünde anlar ne olduğunu. Mahkemede tüfeği incelemek üzere getirilmesi talebinde bulundu. Tüfeği görüp karar verecekler.


Dünya’yı Dolaştım Böyle Rezillik Görmedim


-İlk olarak Bayrampaşa cezaevine konuldum. Konulduğum hücre pislik içerisindeydi. İşim gereği dünyanın hemen her bölgesine gittim. Ama ben bu kadar rezil bir yer görmedim. Leş gibi kokan bir hücre. Ceketimi çıkarıp yastığa sarmak zorunda kaldım. Oradan Kandıra cezaevine sevkedildim.


Böbrek Bitiren Kandıra


-Kandıra F tipi bir cezaevi. İlk gün 3 arkadaş karantina koğuşuna konulduk. Şubat ayı olduğundan çok soğuktu cezaevi. Daha sonra 3 arkadaş 15 metre karelik bir hücreye konulduk. İçeride buraya tabutluk deniliyor. Sebebi de tavanının tabut şeklinde olması. Bir süre sonra insanın psikolojisini bozuyor. Kandıra inanılmaz rutubetli bir cezaevi. Kaloriferleri akşam birkaç saat yakıp söndürüyorlar. Rutubetten duvarlardan sular akıyor. Konumu gereği zaten soğuk olan Kandıra iyice yaşanılmaz hal alıyor. Yatarken eliniz battaniyenin altından dışarı çıktığında resmen donuyor. Sadece yüzümüzün bir kesimini nefes almak üzere dışarıda bırakabiliyoruz. Her kişiye 2 battaniye veriyorlar. Ama boyum uzun olduğundan battaniyeler yetersiz kalıyor ve üşüyorum. Defalarca dilekçe yazmama karşın aylar sonra cevap geldi cezaevi yönetiminden. Bir kişiye yönetmelik gereği 2 battaniyeden fazla veremeyiz diye. Kantinden al dediler. Peki alalım dedim. Ama kantinde battaniye kalmadığını söylediler. Peki depoda yok mu? Orada varsa alalım dedim. Deponun anahtarı şu an yok dediler. Böyle bir şey olamaz.
Gazeteci olduğumuzdan soru sorma alışkanlığımız var haliyle. Bir gün doktora çıktım. Doktora hastaların en çok şikayetinin ne olduğunu sordum. Doktor böbrek dedi. Burada herkes böbrek hastasıdır, rutubet burada yatanların böbreklerini adeta bitirir. 5 yıl burada kalanın böbreği biter dedi. Gerisini siz düşünün.


Silivri Cezaevine Gelen Saraya Gelmiş Gibi Oluyor


Silivri cezaevi diğer cezaevi şartlarına göre daha iyi durumda. Başka cezaevinden gelenler saraya gelmiş gibi oluyorlar. Burada yemekler güzel ve bol. Ancak o kadar para harcanmasına karşın işçilik ve kalite çok kötü. Kalorifer petekleri eski petekler. Gardiyanlar isyanda. Servisi kaçıran yanıyor. Şehre çok uzak başka bir ulaşım aracı yok. Gardiyanlar benden rica ettiler bu durumu dile getirmemi.


Sürekli İsyan, Uykusuz Geceler


Cezaevinde sürekli isyan var. Günün belirli saatlerinde DHKP-C, PKK, El-Kaide militanları bir şeyleri protesto ediyorlar. Bir bakıyorsunuz dumanlar tütüyor. Ne olduğunu sorduğumuzda Sakka bir şeye sinirlenmiş odasını ateşe vermiş diyorlar. Ama ilk olarak Sakka kurtarılıyor. ABD önem veriyormuş Sakka’ya. Ona bir şey olmamlıymış. Sürekli bir ses gürültü, uyumak imkansız. Günde en fazla 3,4 saat uyku uyuyabiliyorsunuz. Gardiyanlar ellerindeki demir çubukları sürekli kapılara demirlere sürtüyorlar. İnsanın ciğerleri yerinden oynuyor. Defalarca rica etmemize rağmen buna son vermediler. İnsanların psikolojilerini bozuyorlar. Cezaevlerinde rahabilite denen olay yok kesinlikle.



Diğer Mahkumlar Sürekli Haberleşiyor


F tipi hücreler olduğundan hepsi yan yana. Özellikle terör suçu işlemiş PKK, DHKP-C ve El Kaide militanlarının hücreleri yan yana. Sürekli olarak haberleşiyorlar. Avlular yan yana olduğundan pet şişeler içerisinde birbirlerine sürekli bir şeyler gönderiyorlar. Bu bazen gazeteden bir haber ya da bir not olabiliyor. Bazen bir ses duyuyorsunuz Hüseyin geliyor diye. Pat bir şey düşüyor bizim avluya, üzerinde 51 nolu hücre yazıyor örneğin bizde diğer bir avluya atıyoruz bu pet şişeyi.



Yaşadıklarımızı Ailelerimizden Gizlemek Zorunda Kaldık


Silivri’ye ulaşım zaten çok güç. Ailem sağolsun her hafta ziyaretime geldi. Ama ziyaret saatinden en az 3 saat öncesinde burada olması gerekiyordu. Birde düşünün İstanbul’dan Silivri’ye gelmek ne kadar sürüyor. Sabahın 5’inde yollara dökülüyorlardı. Birde burada yapılan uygulamalar. 4 yaşındaki kızımın ayakkabısını hatta çorabını bile çıkarıp arıyorlar. Her hafta bunca eziyete maruz kalan ailemizden içeride yaşadıklarımızı gizliyorduk haliyle. Zaten hakkımızda bir kısım medyada ortaya atılan iftiralar onları yeterince yıpratıyordu.


Dayımı Kaybettiğimi Çıkınca Öğrendim


İçeride yaşadıklarımızı ailelerimizden gizlediğimiz gibi onlarda dışarıda yaşanan olumsuz olayları bizden gizlemek durumunda kaldılar. Örneğin ben tutuklandıktan sonra annemin büyük ve tehlikeli bir ameliyat geçirdiğini çıkınca öğrenebildim. Dayımın hakkımda ortaya atılan iddialara çok üzüldüğünü ve bu durumu bir arkadaşına anlattığı sırada kalp krizi geçirip hayatını kaybettiğini yine çıkınca öğrendim. Bunlar çok kötü şeyler. Ama inanıyorum ki Türk Adaleti doğru kararı verecektir. Tek güvencemiz Türk Milleti ve onun temsilcisi Yüce Türk mahkemeleri.


Albay Levent Göktaş’la Sarılıp Ağlaştık


Savaş muhabiri bir gazeteciyim. Görevim sırasında tanışmıştım Albay Levent Göktaş ile. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan bu yana TSK’dan 3 altın madalya almış ve yüzlerce ödül sahibi bir asker daha yok. Binlerce çatışmaya katılmış ve yüzlerce arkadaşını gözlerinin önünde şehit vermiş. Vücutları parçalanmış arkadaşlarının parçalarını kendi elleriyle toplamış. Yanında mayına basan arkadaşının ayağını kendi elleriyle kesmek zorunda kalmış bir askerdir emekli Albay Levent Göktaş. Cezaevine yeni getirilmişti koridorda tesadüfen karşılaştık. Birbirimize sarıldığımızda ikimiz de çocuk gibi ağlamaya başladık. Düşünün odasında benim kartvizitimi bulduklarında tamam işte bu demiş polisler. Yani insanlar birbirine kartvizitlerini yada telefon numaralarını veremez mi? Bu nasıl bir anlayış? Yıllarca hayatını terörle mücadelede ortaya koymuş bir kahramanı teröristlerle aynı çatı altına koymak. Terörist muamelesi yapmak ne acı bir durum.


Bunun Hesabını Kim Verecek?


Albay Levent Göktaş Abdullah Öcalan’ı Kenya’dan getiren birimin başında bulunuyordu. Aynı şekilde Öcalan’ı İmralı’ya sorgulayan ve Ergenekon davasında tutuklu bulunan emekli Albay Atilla Uğur. Gizli kalması gereken bu durumu kim nasıl açıklar kamuoyuna. Bu insanların hayatları söz konusu. Bunun hesabını kim verecek?


Saygı Öztürk: Albay Göktaş’ın gözaltına alındığı gün PKK’nın sitesinde ‘Vatanı’na hoş geldin Levent Göktaş’ başlıklı bir yazı yer alıyordu. Kendisi bana cezaevinden mektup yolladı. Bu mektupta yer alan bazı bölümleri son kitabımda yayınladım.


Vedat Yenerer: Evet sanırım Abdullah Öcalan’a uçakta “Vatanına hoş geldin Abdullah Öcalan” diyen sesin Albay Göktaş’a ait olduğu birileri tarafından onlara bildirilmiş. Ve bu nasıl bir organizasyondur ki terör örgütünü mutlu edebiliyor.


“Keşke Bende Şehit Olsaydım”


Albay Levent Göktaş, eşine ziyaretine geldiği sırada “keşke bende arkadaşlarım gibi şehit olsaydım da bu günleri görmeseydim” dediğini anlattı bana. Düşünün ömrünü terörle mücadeleye adamış bir kahraman ne halde.


Özkök’le Kavgalı Olduğu İçin General Yapılmadı


Emekli Albay Levent Göktaş bunca başarısı sonucunda Generallik makamına yükseltilmesi gereken bir komutandı. Ancak Hilmi Özkök’le arasının açık olması nedeniyle General rütbesine yükseltilmemiştir.


Gözaltına Alınanların Ortak Noktası PKK’ya Karşı Mücadele Vermiş Olmaları


Bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum. Bakın bu hayali terör örgütü Ergenekon davasında yargılanan isimlerin ortak bir noktası var. Yazılarıyla görüşleriyle yada eylemleriyle hep PKK’ya karşı mücadele vermiş kişiler. Türk Milleti’nin bölünmez bütünlüğünü savunmuş kişilere atılan iftiralara bir bakın. Bir poşet oluşturulmuş ve bu poşetin içerisine suça bulaşmış bir takım kişileri de bu poşetin içerisine atıyorlar. Ama inanıyorum yüce Türk Adaleti doğru kararı verecektir.



Duruşmalar Çok Düzeyli Geçiyor


Duruşmalar çok düzeyli geçiyor. İlk başlarda bir mezbelelik ortaya çıkmıştı kalabalık yüzünden. Ama artık çok daha düzeyli devam ediyor. Mahkeme Başkanı çok başarılı bir insan. Herkes tarafsızlığına inanıyor. Müvekkillerin avukatları bitmiş durumda. Sanık avukatları artık duruşmalara gelemez hale geldiler. Düşünün Silivri İstanbul arası 100 km. Her gün en az 150 TL benzin parası vermek bu insanları perişan etmiş durumda. Çoğu avukat bu hayali Ergenekon örgütü yüzünden diğer işlerini kaybetmiş durumda. Toplumda bir hava yaratıldı ve bu avukatlar diğer müvekkillerini kaybetmiş durumda.


Her Gün Değerlendirme Yapılıyor


Her duruşma sonrası sevk aracında günlük değerlendirme yapılıyor. Avukatların söylemlerine göre bazen mutlu bazen mutsuz olunur. Davanın gidişatına göre avukatlar günlük yorumda bulunuyorlar. Örneğin bir avukat bu haftadan sonra 15 kişiyi bırakabilirler diyor herkes sevinç içinde oluyor. Diğer Ergenekon tutuklusu arkadaşlarla mektuplaşmak suretiyle arada bir haberleşebiliyoruz.


Gönlümüz İçeride Kaldı


Tahliye haberini duyunca çok sevindim. Ama bir taraftan da üzüldüm. Çünkü suçsuz olduğuna inandığım diğer arkadaşlarımı içeride bırakmak zorunda kaldım. Orada adettir tahliye olanın ismi anons edilir cezaevi koridorlarında. ‘Vedat Yenerer tahliye’ sözü hayatımda hiç unutmayacağım bir andı. Diğer arkadaşlarla sarılıp kucaklaştık, içeride meşhur bir sözdür ‘Allah kurtarsın’ sözü. Allah kurtasın deyip ayrıldık. Ama hayatım boyunca unutamayacağım günler yaşadım. Tekrar yineliyorum: Yüce Türk Adaleti kim haklı? kim haksız?, kim suçlu? Kim suçsuz ortaya çıkaracaktır.


Kaynak
 
Saygı Öztürk: Albay Göktaş’ın gözaltına alındığı gün PKK’nın sitesinde ‘Vatanı’na hoş geldin Levent Göktaş’ başlıklı bir yazı yer alıyordu. Kendisi bana cezaevinden mektup yolladı. Bu mektupta yer alan bazı bölümleri son kitabımda yayınladım.


Vedat Yenerer: Evet sanırım Abdullah Öcalan’a uçakta “Vatanına hoş geldin Abdullah Öcalan” diyen sesin Albay Göktaş’a ait olduğu birileri tarafından onlara bildirilmiş. Ve bu nasıl bir organizasyondur ki terör örgütünü mutlu edebiliyor.

pkklı itlere bu vatanın ordunun kahramanlarını madara edenler
ne gemileriniz ne fenerleriniz nede kuyumcu dükkanlarınız kurtaramayacak sizleri
bop eşbaşkanlığı göreviniz abdnin uşaklığından başka birşey değildir
tarih yaptıklarınızı yazıyor ve gün gelecek hesabı sorulacak
birileri gibi denizaltılarla filanda kaçamayacaksınız
 
Geri
Üst