Mahalle baskısına dayanamayacağım artık. Gerçekleri açıklamanın vakti geldi.
Fenerbahçe çeyrek finale tamamen şansıyla, tesadüfen çıkmıştır.
Tüm maçlar dikkate alındığında rakip kaleye 109 şut atmış(Avrupa'da 4.), bu şutların 56'sı kaleyi bulmuş(Avrupa'da 4.) ve bu şutlardan toplam 15 gol çıkarmıştır(Avrupa'da 6.).
Rakiplere ise 89 şut attırmış ve bunların 34'ü kaleyi bulmuştur. Bu alanda da Barcelona, Chelsea, Liverpool ve Arsenal ile birlikte rakibe en az şut attıran takımdır.
Peki rakibe bu kadar az şut attıran bir takım nasıl 12 gol yedi?
1-Edu'nun muhteşem asisti ile CSKA'nın attığı gol.
2-Edu'nun yaptırdığı penaltı ve CSKA'nın penaltıdan attığı gol.
3-Inter maçında soldan yapılan orta Edu'dan seker, Cruz'un herhangi bir vücut uzvuna çarpar ve gol olur.
4-CSKA maçında yine soldan bir top gelir, Edu yine iş başındadır ve topu kendi kalesine yollar.
5-Bu sefer sağdan yapılan bir orta ve Edu'nun son vuruşlarını daha da geliştirdiğini gördüğümüz aşırtma golü.
6-Dani Alves 30 metreden sert vurur ve Volkan topu içeri yumruklar, o kadar dedim pusula taşı yanında diye.
7-Keita yine 30 metreden vurur ve Volkan bu sefer yumruklamaya dahi ihtiyaç duymaz nasılsa her gelen gol oluyor diye.
8-Kanoute topa vurur ve Volkan tam kurtarmaya hazırlanırken ordan Gökhan'ın ayağı çıkar ve Volkan'ı ters köşeye yatırır.
9-Bu sefer de Malouda soldan ortalar ve ender görülen güzellikte bir bitirici vuruş, Deivid.
Peki Fenerbahçe'nin şansıyla attığı gollere ne demeli?
1-Alex Maxwell'in belini kırar ve kafasını kaldırıp ortasını yapar, Deivid denen herif öyle bir zımbalar ki topu sanarsınız ağları delecek. Bu kadar şanslı bir gol olmaz.
2-PSV maçında atılan ikinci golde yapılan pasların sayısı 10. Son 3 pasta Alex ve Semih rakibi dağıtıyor ve son vuruşu Semih yapıyor. Hep böyle karambole gol atıyoruz olmaz ki.
3-Ceza sahasına orta yapılıyor ve dönen top Alex'te kalıyor. Topa bodozlama vuran Alex şans eseri topu 90'a yolluyor. 100 kere vursa anca böyle vurabilirdi.
4-Çocuklar döndürmeyin, eyvah, Alex rakibini döndürdü, bir duvar pası, sonra bir ara pas ve Uğur Boral'ın golü. Her maçta olur böyle goller.
5-Aurelio sağ çizgiden ortalıyor, Uğur Boral yükselip vuruyor ve gol. Her maç olur bu da zaten.
6-Uğur sol kanatta rakibinden sıyrılıp orta pozisyonu buluyor, sağ ayağıyla kesiyor ve Kezman kafayla topu ağlara yolluyor. Golden başka her şeye benziyor daha organize olması lazım.
7-Bir korner, Lugano yükseliyor ve topu yine ağlara yolluyor. Baydı bu goller artık.
8-Korner kullanılıyor, Aurelio arkaya gönderiyor ve Deivid yine zımbalıyor topu. Lugano da topun üzerinden atlıyor ki kaleye gitsin. Yapma bunu Lugano yapma.
9-Yine bir duran top ve Deivid kendini unutturuyor, önce direkten dönüyor sonra gol oluyor. Hem direk hem gol.
10-Aurelio ortasaha çizgisinin oralardan öyle bir pas atıyor ki bütün Chelsea savunması apışıp kalıyor. Kazım karşı karşıya affetmiyor. Chelsea sahası resmen apış arası kokuyor.
11-Deivid'den kendisine ayrılan 1 metrekarelik alandan fizik kurallarını alt-üst edecek bir şut çıkarıyor. Kıçında jeneratör mü var be Deivid durduğun yerden nasıl vuruyon öyle. Tabii apış arası kokmuyor artık oralar o golden sonra.
Lucescu'nun bir lafı vardı ama burada söylemek istemiyorum. Hatırlayanlar anlar.
İşte Fenerbahçe bu kadar şanslı, bu kadar tesadüfi bir şekilde çeyrek finale geldi. Rakiplerin umut kapısı bu sefer Chelsea. E ağustostan beri bekliyor rakipler, Chelsea bizi elerse sokaklara bile dökülebilirler mazallah