Erdoğan:"Başörtüsü siyasal simge olsa takmak suç mu?"

Bugün Türbana özgürlük kılık kıyafete özgürlük diye bağıranlar Diğer dini ve siyasi semboller üniversitelerde kamu kuruluşlarında kullanılmasına özgürlük diyecekler mi ?

Karşısına Kippa ile yada Haç ile bir memur, öğrenci gördüklerinde Türbanlı kişiye gösterdikleri saygıyı gösterecekler mi

Özgürlük tek yönlü isteyince onun adına özgürlük denemez. Bunun düpe düz açıklaması şudur : İşime gelene EVET

Birincisi: Zaten haçla okula giriliyor gireni görüyorum kimse çıkarttırmıyor, che tişrötüyle giriliyor igireni görüyorum kimse çıkarttırmıyor.

Yani sadece başörtü yasak...

İkinicisi : Karşısına Kippa ile yada Haç ile bir memur, öğrenci gördüklerinde Türbanlı kişiye gösterdikleri saygıyı gösterecekler mi

Gibi bir absürtane soru sormuşsun... Zaten herkes diyorki hepsi serbest olsun. Bu soruna cevabım evet göstereceğiz ki zaten gösteriyoruz. Aynı saygıyı bekliyoruz sadece!
Şimdi bu mesajın düpedüz açıklaması da : Kapak... :goz:

bağlama stilinden normal başını örtebilirsin ninelerimiz gibi normal fiyong ama belirli bağlanış stili göze çarpıyo o da bir simgedir alışılanın dışında olan yani

yok ya :durdurun Sen istiyorsun diye istersen siyah yerine beyaz giyeyim, ben de pantolonun iskoçyalılara baskı yaptığını düşünüyorum etek giyer misin? :clap İsteidğim biçimde takarım, ayrıca okulda senin deidğin fiyonk da yasak, serbest olsa okulda öyle takardık heralde ama her şekli yasak, şapka da yasak. Araştırmak lazım biraz, konuşmadan önce.
 
Özdemir İNCE


Başbakanlığın sökmediği yer


BAŞBAKAN giderek "demokratör"leşiyor. 15 ve 18 Ocak tarihli yazılarımda, demokrasi ile diktatörlük çorbası yönetim tarzı için "Demokratur" sözcüğünü kullanmıştım. Bu türden bir yönetimin başındaki kimseye "Demokratör" diyebileceğimiz gibi onu "Demodiktatör" sözcüğüyle de tanımlayabiliriz.

Başbakan, "müstebit bir hükümdar" üslubuna uygun jest ve mimiklerle konuşuyor:

"İslamcı ifadesini anlamak mümkün değil. Biz din kökenli bir parti değiliz. O zaman İslam üzerinden siyasi rant sağlamaya çalışırsınız. Bu, tüccarlığa, esnaflığa benzer; ayakkabıcı, şucu bucu, bu çirkin bir şey. Bizde İslamcı olmaz." (Milliyet, 15.01.08)

Olur, Sayın Başbakan, olur! Üniversitelerdeki mütercim-tercümanlık bölümlerine bir sorun bakalım, "islamiste" sözcüğünü nasıl çevirecekler Türkçe’ye. Zaten Fransızlar "Islamiste" sözcüğünü türetmeden Türkçe’de "İslamcı" sözcüğü yoktu.

Fransızca’da "-ISTE" ve "-ISME" sonekleri, meslek ve ideolojiyle ilgili yeni sözcükler türetir. Kapitalist ve kapitalizm; komünist ve komünizm gibi.

Türkçe’de günümüzde "İslamcı"nın iki anlamı var:

1. İslamı bir ideoloji ve siyaset olarak benimsemiş, İslami devlet kurmak isteyen kimse.

2. İslamı yozlaştırarak onu siyasal bezirgánlık aracı olarak kullanan kimse.

AKP’nin bütün kademelerinde ve saflarında bu iki türden insana bol bol rastlayabiliriz. Görüldüğü gibi Başbakanlık dil (lisan) ve kültür işlerinde sökmüyor.

SONUNDA DEDİLER

Başbakan, türban totemi (putu) konusunda sonunda bizim istediğimiz yere geldi ve beklediğimiz itirafı yaptı: "Velev ki bir siyasi simge olarak taktığını düşünün. Bir siyasi simge olarak takmayı suç kabul edebilir misiniz? Simgelere yasak getirebilir misiniz? Özgürlükler noktasında dünyanın neresinde böyle bir yasak var?" (Cumhuriyet, 15.01.08)

Türbanperestler, dinsel inançları gereği zorunluluk olarak türban taktıklarını iddia ediyorlardı. Biz ise İslami açıdan böyle bir zorunluluk olmadığını, örtünmeyle ilgili ayetlerin yanlış yorumlandığını, yanlış tercüme edildiğini ileri sürüyorduk. Din bilginlerinin ve Kuran çevirmenlerinin değişik çeviri ve yorum yaptıklarını örnek göstererek kanıtlıyorduk.

Ve bu nedenle, türban putunun siyasal İslamcı bir simge olduğunu ileri sürüyorduk. Türban toteminin dinsel simge olduğunu kanıtlayamaz duruma düştükleri için, sonunda "Ee n’olmuş yani siyasal simge olmuşsa" anlamına gelecek biçimde "Velev ki bir siyasi simge olarak taktığını düşünün" demek zorunda kaldılar.

KALP PARA GİBİ!

Türban putu (totemi), laik ve demokratik cumhuriyete karşı olan ve onu bir İslam devletine çevirmek isteyenlerin simgesidir. Bunun bir suç olup olmadığına hukuk karar verir. Ancak, Anayasa Mahkemesi türban putunu üniversitede yasaklamış ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de bu kararın Türkiye Cumhuriyeti mevzuatına aykırı olmadığına karar vermiş durumda. Refah Partisi’ni kapatan davadan söz bile etmiyorum.

Simgelerin dünyada yasak olup olmadığına gelince: Başbakan aksini ilan etse de iddiası kalp para gibi geçersizdir!
 
LAİKLİK NEDİR: DİN KAİDELERİNİN DEVLET İŞLERİNE KARIŞTIRLMAMASIDIR.Yani Devlet Her alanda
Sade olmalıdır.Laiklik ilkeside anayasada Değiştirilemez ve Teklif bile edilemez kanundur.T.C nin Temel Taşlarından dır.Sokaktaki yada evinde ki vatandaşa Kim zorla başını açtırmış.Dikkat ederseniz Bu Hükümetle Baş bağlama Modeli değiti.Sıkma KAFA oldu Hükümet yanlıları...Oyuna Gelen kadınlardır.Şimdi Sıkma Baş Takanlar Acaba Giyindiği elbiselerde islamda Serbest mi.ATATÜRK kadına Toplumdaki yerini eşit vermiştir , Kadınlar kendi Hakkını kendileri savunacaklardır.yoksa 2.sınıf olmaktan kurtulmayacaklar...Sakallı ve Takkeliler sakallarını kesip takkelerini cıkarıp TBMM sine girdiler onların ki GÜNAH değilmi......ARTIK TÜRK KADINI MEDENİ MEMLEKETLERDEKİ KADINLAR GİBİ TOPLUMDAKİ YERİNE SAHİP CIKACAK VE ONU SAVUNACAKTIR.HİÇBİR ZAMAN 2.SINIF OLMAYACAKTIR...
 
Türbanın Arkasına Saklanan Mandacılar

Yılmaz Dikbaş - Kalinka


10, Downing Street, London SW1

Yukarıdaki adres, Londra'da İngiltere Başbakanlık konutunun adresidir.

Bu konut, İngiltere Kraliçesi'nin Hükümeti'nin karagâhıdır. Bakanlar Kurulu Salonu, bu konuttadır.

On yıl süren başbakanlığı döneminde Tony Blair, başbakanlık konutunda hemen her Pazar günü, Katolik papaz Timothy Russ'u kabul etti.

Blair ailesi papazın vaazını dinledi, sonra hep beraber dua ettiler. İngiltere'de ne medya, ne muhalefet, ne sivil toplum örgütleri, ne aydınlar, ne de sade vatandaşlar başbakanın bu davranışını eleştirdi.

'Laiklik elden gidiyor, Birleşik Krallık yıkılıyor!'

diyen çıkmadı.

Ama hem medyanın çok büyük bir bölümü, hem muhalefet partileri, hem sivil toplum örgütleri, hem aydınlar hem de sade vatandaşlar;

ABD Başkanı George W. Bush'un buyruğuna girdiği için "Bush'un kucak köpeği" adını takdıkları başbakanları Tony Blair'e karşı, İngiltere'yi ABD'nin kuyruğunda Irak savaşına bulaştırması nedeniyle ayaklandılar.

İngiltere'yi Irak savaşına sokarken ulusa sunduğu gerekçelerin yalan olduğu ortaya çıkınca da, başbakanlarına "Yalancı!" damgasını vurdular.

Savunmada kalan Tony Blair,

"Irak'a asker göndemekle doğru yapıp yapmadığıma Tanrı karar verecek"

diyerek dindar rolünü oynamaya kalkıştıysa da, siyasete dini karıştırmasından iyicene öfkelenen İngiliz halkı başbakanlarına karşı muhalefeti giderek yoğunlaştırdılar.

Artık partisi de Tony Blair'i savunamaz oldu, açktan açığa istifa etmesini, başbakanlığı devretmesini istediler. Toplumun tüm kesimlerinden gelen ağır baskıya dayanamayan Tony Blair, başbakanlık süresi dolmadan hem başbakanlıktan hem de İşçi Partisi genel başkanlığından istifa etmek zorunda kaldı.

Şimdi gelelim Türkiye'ye.

Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığına karşı çıkan medyanın sözde aydın en ünlü yazarları bakın neler diyorlar:

· İlhan Selçuk

"Gül, karısını tesettüre mahkûm etmiş…Başını bağlamış..Türban takmış…" [1]

· Emin Çölaşan

"Abdullah Gül, cumhurbaşkanı seçildiği takdirde türbanlılar ve türban destekçileri 2-1 öne geçecek" [2]

· Erol Manisalı

"Türbanlılar teröristtir." [3]

· Bekir Coşkun

"Artık 235'inin eşi türbanlı bir parlamentomuz var. O parlamentonun oyları ile laik cumhuriyetin sembolü Çankaya'ya, siyasi İslam'ın sembolü türban çıkıyor." [4]

· E. Orgeneral Hilmi Özkök

"Eşi türbanlı birinin Çankaya'ya çıkması yanlış olur" [5]

· Yılmaz Özdil

"…Türban da böyle bir şeydir. Sokağa baktığında 'kim devrimden yana kim değil' ilk bakışta görüyorsun…Şak diye." [6]

· Hikmet Çetinkaya

"Sıkmabaş, Başbakanlık koltuğunda; sıkmabaş şimdi Atatürk'ün oturduğu Çankaya'ya çıkacaktır." [7]

"Peki Çankaya'ya Gül harekâtının yani çıkarmanın galibi kim? Bence Fethullah Gülen!" [8]

· Bedri Baykam

"Çankaya yolları, Şeriata kapalı!" [9]

· Mehmet. Y. Yılmaz

"Türbanın, devletin en tepesine yerleşmesi hiç kuşku yok ki kadınların daha çoğunun sokağa çıkabilmek için örtünmeleri sonucun yaratacaktır." [10]

· Ali Sirmen

"…laiklik ile kavgalı olduğu kendi beyanlarıyla sabit, eşi Türkiye Cumhuriyeti Devletini'ni laiklik uygulaması yüzünden dava etmiş bir kişi olan Gül'ün adaylığında direnilmiş, türbanın Çankaya'ya çıkması sağlanmıştır." [11]

· Cüneyt Arcayürek

"Çankaya Köşkü, başını sıkanın kişisel yaşam alanı olamaz." [12]

· Orhan Bursalı

"Türbanlı demokrasi ve laikliğiniz kutlu olsun!" [13]

· Emre Kongar

"Türbanı, sıkmabaşı bir siyasal simge olarak kullanan, inançları siyasal alanda istismar eden bu siyasal görüşün lideri olan Recep Tayyip Erdoğan'nın işaret edeceği bir kişinin Çankaya'ya çıkması, Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olma niteliğini zedeleyecektir." [14]

Hiç kuşkusuz, Abdullah Gül cumhurbaşkanı olamamalıdır.

Ancak karısının başı türbanlı olduğu için değil!

Peki, niçin Abdullah Gül cumhurbaşkanı olamamalıdır?

· Kayıtsız şartsız Türk Milletine ait olan Ulusal Egemenliğimizi Brüksel'e teslime hazır bir AB Mandacısı olduğu için, Abdullah Gül cumhurbaşkanı olamamalıdır.

· ABD Dışişleri Bakanı ile gizli görüşmeler, gizli anlaşmalar yapan bir ABD işbirlikçisi olduğu için, Abdullah Gül cumhurbaşkanı olamamalıdır.

· Türk Milletinin parasını ve ekonomisini, bir yabancı kuruluş olan IMF'ye teslim etmiş olduğu için, Abdullah Gül cumhurbaşkanı olamamalıdır.

· Özelleştirme adı altında, Türk Milletinin yeraltı ve yer üstü madenlerini, fabrikalarını, işletmelerini, limanlarını yabancılara yağmalattığı için, Abdullah Gül cumhurbaşkanı olamamalıdır.

· Vatan topraklarını yabancılara sattırdığı için, Abdullah Gül cumhurbaşkanı olamamalıdır.

Peki, adlarını ve yazdıklarını yukarıda sıraladığımız medyanın sözde aydın o ünlü köşe yazarları niçin bunları dile getirmiyorlar da ısrarla sadece 'türban da türban' diye tutturuyorlar?

Yanıt çok açıktır:

Kendileri de tıpkı Abdullah Gül gibi ABD yanlısı, IMF'ci, Özelleştirmeci ve AB Mandacısı olduklarından!

Bu ülkenin aydınlık insanlarına soruyorum; Ulusal Egemenliğini kaybetmiş, ulusal devleti yıkılmış, bağımsızlığını yitirip bölünüp parçalanmış bir Türkiye'de kimilerinin başında türban kimilerinin başında fes bulunmuş ne yazar?

'Temel ilke, Türk Ulusu'nun onurlu ve şerefli yaşamasıdır. Bu, ancak tam bağımsız olmakla sağlanabilir."

Türbanın arkasına saklanarak bu temel ilkeyi halkımıza unutturmaya çalışan mandacılar; adları, unvanları, makamları ve rütbeleri ne olursa olsun, vatana ve millete ihanet içerisindedirler!

Yılmaz Dikbaş

18 Ağustos 2007, Antalya




--------------------------------------------------------------------------------

[1] Cumhuriyet, 9 Ağustos 2007

[2] Hürriyet, 12 Ağustos 2007

[3] Erkan Acar, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin (ÇYDD) davetlisi olarak 27 Ekim 2006'da Bodrum Oasis Kültür Merkezi'nde Erol Manisalı'nın yaptığı konuşma, Zaman, 5 Kasım 2006

[4] Hürriyet, 18 Ağustos 2007

[5] Fatih Çekirge, Hürriyet, 13 Ağustos 2007

[6] Hürriyet, 17 Ağustos 2007

[7] Cumhuriyet, 16 Ağustos 2007

[8] Cumhuriyet, 15 Ağustos 2007

[9] Yurtsever Hareket Yürütme Kurulu Sözcüsü, 16 Ağustos 2007, [email protected]

[10] Hürriyet, 18 Ağustos 2007

[11] Cumhuriyet, 18 Ağustos 2007

[12] Cumhuriyet, 16 Ağustos 2007

[13] Cumhuriyet, 16 Ağustos 2007

[14] Cumhuriyet, 24 Aralık 2006
 
LAİKLİK NEDİR: DİN KAİDELERİNİN DEVLET İŞLERİNE KARIŞTIRLMAMASIDIR.Yani Devlet Her alanda
Sade olmalıdır.Laiklik ilkeside anayasada Değiştirilemez ve Teklif bile edilemez kanundur.T.C nin Temel Taşlarından dır.Sokaktaki yada evinde ki vatandaşa Kim zorla başını açtırmış.Dikkat ederseniz Bu Hükümetle Baş bağlama Modeli değiti.Sıkma KAFA oldu Hükümet yanlıları...Oyuna Gelen kadınlardır.Şimdi Sıkma Baş Takanlar Acaba Giyindiği elbiselerde islamda Serbest mi.ATATÜRK kadına Toplumdaki yerini eşit vermiştir , Kadınlar kendi Hakkını kendileri savunacaklardır.yoksa 2.sınıf olmaktan kurtulmayacaklar...Sakallı ve Takkeliler sakallarını kesip takkelerini cıkarıp TBMM sine girdiler onların ki GÜNAH değilmi......ARTIK TÜRK KADINI MEDENİ MEMLEKETLERDEKİ KADINLAR GİBİ TOPLUMDAKİ YERİNE SAHİP CIKACAK VE ONU SAVUNACAKTIR.HİÇBİR ZAMAN 2.SINIF OLMAYACAKTIR...



Laiklik din kaidelerinin devlet işlerine karıştırılmaması demek değildir. Bu kadar sığ bir tanımı olmadığı gibi, okula gitmek devlet işi değildir, devlet görevlisinin dini inancını yerine getirmesi de devlet işlerine dini karıştırmaz, o zaman devlet çalışanları ramazanda oruç da tutamazlar senin bu mantıksız yorumuna göre.

Şimdi "başörtü" takanlar tercihlerinde serbest mi sorusunun cevabı= serbest, ama okulda açarken serbest değil... Kaldı ki serbest olmayanlar varsa dahi, okulda serbest tercih yapanlara kısıtlama getirilmesi de daha az serbest olacağından senin tezin yanlış oluyor.

Ayrıca 2. sınıf insan tanımlaman bu kadar sığ olduğuna göre senin sınıfını çok merak ediyorum, insanlar sınıflandırılıyormuş bunu da ilk senden duyuyorum demek insanlar başörtü ve içine bone takınca 2. sınıf oluyor. Sen "elit"sin değil mi :D Evet Türk kadını başörtü yasağı kalkınca başörtülü başörtüsüz ayrımından kurtulup genel bir serbestlik ve eşitliğe kavulşacaktır biz de o günü bekliyoruz "elit" arkadaşım. AMa işte senin kadar yüksek sınıflara çıkamadık ondan bekleyişimiz senin kadar asalet(!) kokmuyor...

Sıkmabaş, 2. sınıf... Seviyeni belli ediyorsun zaten... Ne denebilir ki sana :D

Ayrıca bu hükümetten önce de aynı şekilde bağlıyordu benim arkadaşlarım başlarını... Sen biraz halkın arasına in elit bey...
 
DİN KÖKENLİ PARTİ DEĞİLİZ” Çarpılcan valla
 
Başbakan siyasi simge demedi velevki dedi.ama bizim gardrop atatürkçüleri mal bulmuş mağribli gibi bu lafın üzerine balıklam atladılr..Çünkü yasakçı ve zorba fikirlerini savunmak için ellerine bir koz geçtiğini düşndüler.

ama nafile bu iş çözülecek
 
şayet akp yönetimi bu kafayla giderse bu sorunu çözmek yerine bu sorundan nemalanacaktır
ne zaman ki ekonomi kötüye gider ortaya bir türban tartışması atılır!
ne zaman ki bir sorun çıkar hemen türban tartışması alevlendirilir!
türban değilde, türban tartışması sihirli örtü gibi adeta

hala bazı insanlar akpnin sorunu çözeceğini fln sanıyor :D
kimse ekmek yediği kapıyı bırakmaz
Erdoğan da bize çözdürmediler gibi laflar ettikten sonra
bir dahaki seçimle çözeceğiz diyerek oy isteyecektir
illaki bu nedenle oy verenler olacaktır

sevgili tiyatroseverler, aynı oyunu izlemeye ve bilet almaya devam edin derim
çünkü oyuncuların performansı gayet iyi :)
 
Ŧ ℓ ε ŧ ¢ ħ;2559669' Alıntı:
şayet akp yönetimi bu kafayla giderse bu sorunu çözmek yerine bu sorundan nemalanacaktır
ne zaman ki ekonomi kötüye gider ortaya bir türban tartışması atılır!
ne zaman ki bir sorun çıkar hemen türban tartışması alevlendirilir!
türban değilde, türban tartışması sihirli örtü gibi adeta

hala bazı insanlar akpnin sorunu çözeceğini fln sanıyor :D
kimse ekmek yediği kapıyı bırakmaz
Erdoğan da bize çözdürmediler gibi laflar ettikten sonra
bir dahaki seçimle çözeceğiz diyerek oy isteyecektir
illaki bu nedenle oy verenler olacaktır

sevgili tiyatroseverler, aynı oyunu izlemeye ve bilet almaya devam edin derim
çünkü oyuncuların performansı gayet iyi :)

Aynen katıLıyorum...
 
Ŧ ℓ ε ŧ ¢ ħ;2559669' Alıntı:
şayet akp yönetimi bu kafayla giderse bu sorunu çözmek yerine bu sorundan nemalanacaktır
ne zaman ki ekonomi kötüye gider ortaya bir türban tartışması atılır!
ne zaman ki bir sorun çıkar hemen türban tartışması alevlendirilir!
türban değilde, türban tartışması sihirli örtü gibi adeta

hala bazı insanlar akpnin sorunu çözeceğini fln sanıyor :D
kimse ekmek yediği kapıyı bırakmaz
Erdoğan da bize çözdürmediler gibi laflar ettikten sonra
bir dahaki seçimle çözeceğiz diyerek oy isteyecektir
illaki bu nedenle oy verenler olacaktır

sevgili tiyatroseverler, aynı oyunu izlemeye ve bilet almaya devam edin derim
çünkü oyuncuların performansı gayet iyi :)

-aslında çok doğru söölüyosunn vede türban çözümü çok basit ...insanlara Anayasaya , kanunlara-kurallara saygı göstermesini öğreterek bu sorun rahatlıkla aşılırr..

- ne yapıyorlar milli eğitim kurumlarından rejim düşmanı cumhuriyet düşmanı Atatürk düşmanı cumhuriyetin temel ilkelerine muhalefet eden milli olmayan benliği ni kaybetmiş çeşit çeşit model model nesil yetiştiriolar.milli eğitim kurumlarını siyasi arka bahçeye çevirenler bu gün bunun nimetleriyle at koşturuyorlar
- bu sorunu çözmek istemiyorlarr çünkii bundan nemalanıyorlarr dediğin gibi oy kaygısı var..
-bu tiatro bitmez bilet almanıza gerek yok bu Türkiye gerçeği her gün yaşamımızın her anında bu sorun zaten varrr...bunu izlemek için bi yere gitmene bilet almana üye olmaya gerek yok... duyarsız olmanın iyimser olmanın sonu kızağa oturmak olsa gerek nedense hep bıçak kemiğe dayandığında bişiler yapmaya çalışıyoruz tarihten hiç ders almıyoruz çok iyimseriz vesselammm....
 
Ŧ ℓ ε ŧ ¢ ħ;2559669' Alıntı:
şayet akp yönetimi bu kafayla giderse bu sorunu çözmek yerine bu sorundan nemalanacaktır
ne zaman ki ekonomi kötüye gider ortaya bir türban tartışması atılır!
ne zaman ki bir sorun çıkar hemen türban tartışması alevlendirilir!
türban değilde, türban tartışması sihirli örtü gibi adeta

hala bazı insanlar akpnin sorunu çözeceğini fln sanıyor :D
kimse ekmek yediği kapıyı bırakmaz
Erdoğan da bize çözdürmediler gibi laflar ettikten sonra
bir dahaki seçimle çözeceğiz diyerek oy isteyecektir
illaki bu nedenle oy verenler olacaktır

sevgili tiyatroseverler, aynı oyunu izlemeye ve bilet almaya devam edin derim
çünkü oyuncuların performansı gayet iyi :)

Bu zihniyet başörtüsü yasağının devamınından yana olanların en çok kullandıkları argümanların başında geliyor.Güya AKP aslında başörtüsü yasağını çözmek istemiyor ve bunu sürekli gündemem getirerek oy avcılığı yapıyormuş,

O yüzden mi başörtüsü yasağının ortdan kaldırılması için bir girişim başlatıldığında bir yandan ******,bir yandan darbeci çığırtkanlar,biryandan "yassah hemşerim "ciler bir yandan ise bak sizi kapatırız diyerek aba altından sopa gösterenler her fırsatta meydanlarda **********bağırışıp duruyorlar.
madem Ak parti bunu bir oy avcılığı olarak kullanıyor ozaman sen de********** onun elinden alırsın bu malzemeyi olur biter.

birileri işgüzarlık yapıp bu yasağı koyarken toplumda herhangi bir gerilim olacağı düşünülmüyorda yasağı kaldıralım denilince aboooooooo yeryerinden oynuyor.vay efendim laik cumhuriyet yıkılıyormuş yok şeriat geliyormuş yok irtica dört nala koşuyormuş gibi saçmalıklar alıp başını gidiyor.oysa Başörtüsü yasak olmadan önce cumhuriyet de vardı laiklikte vardı şeriatta yoktu.

kaldıki bu saçma yasağı dünyada bizden başka uygulayan ikinci bir ülke göremezsiniz.
 
Başkan ülke icin bir adım attıktan sonra kendi icin 10 adım atıyoo universite mahkeme iptalleri kendi davulunu dinletme...... ve nicesi

siyasi simge diye adlandırdıgı türbanla siyasileride okulda toplamaya baslatır zaten buna acık olan bir toplumun siyasi dusuncelerle dısa vurumu bu ülke icin 3. bir ağır bastırılmıs durum olur. dediğiniz gibi at gözlüklerinin yanında sırtında tasıdıklarının farkında degil Baskan. halkını bir susturup 1000 konusturuyoo...
 
Laiklik din kaidelerinin devlet işlerine karıştırılmaması demek değildir. Bu kadar sığ bir tanımı olmadığı gibi, okula gitmek devlet işi değildir, devlet görevlisinin dini inancını yerine getirmesi de devlet işlerine dini karıştırmaz, o zaman devlet çalışanları ramazanda oruç da tutamazlar senin bu mantıksız yorumuna göre.

Şimdi "başörtü" takanlar tercihlerinde serbest mi sorusunun cevabı= serbest, ama okulda açarken serbest değil... Kaldı ki serbest olmayanlar varsa dahi, okulda serbest tercih yapanlara kısıtlama getirilmesi de daha az serbest olacağından senin tezin yanlış oluyor.

Ayrıca 2. sınıf insan tanımlaman bu kadar sığ olduğuna göre senin sınıfını çok merak ediyorum, insanlar sınıflandırılıyormuş bunu da ilk senden duyuyorum demek insanlar başörtü ve içine bone takınca 2. sınıf oluyor. Sen "elit"sin değil mi :D Evet Türk kadını başörtü yasağı kalkınca başörtülü başörtüsüz ayrımından kurtulup genel bir serbestlik ve eşitliğe kavulşacaktır biz de o günü bekliyoruz "elit" arkadaşım. AMa işte senin kadar yüksek sınıflara çıkamadık ondan bekleyişimiz senin kadar asalet(!) kokmuyor...

Sıkmabaş, 2. sınıf... Seviyeni belli ediyorsun zaten... Ne denebilir ki sana :D

Ayrıca bu hükümetten önce de aynı şekilde bağlıyordu benim arkadaşlarım başlarını... Sen biraz halkın arasına in elit bey...


Yazılarını okudukça güldüm...:durdurun...Sen benim ne demek istediğimi Anladın..! Devlet Dairesinde kişi Ramazanda mesai saatlerinde orucunu tutar tutmaz onun sorunu ; Ayrıca İslamın 5 Şartından biridir..Orucunu Tutanda Müslüman Tutmayan da Müslüman. Türban Takmaya gelince Takan müslümanda takmayan müslüman değilmi .İSLAMDA DİNDEN AFORAZ DİYE BİR KONU YOK..KİM İSLAMI 4/4 LÜK YAŞAMIŞ Kİ.. :).Allah Tea.Kadını kutsal saçla mı yarattı..Onu Kutsallaştıran hagi zihniyet belli...
Okullarda Türban serbest olamaz.Ülkemizde çeşitli dinlere ait insanlar var.Bu insanlaın Bircoğu T.Ç vatandaşı.Yarın Türban serbest olduğunda okullarda ki cocuklara başı açık eğitim verdiğinde , işinizi halletmek için giitiğiniz devlet dairesinde Haç takmış birisini karşında gördüğünde ne kadar Laik olursun.
.Sen ve senin gibiler bırak elit takımı gibi olmayı Alçak yerden Gökyüzüne bakmaya korkarsınız..Yükseklik ve İlerleme korkunuz bundan.
 
Erdoğan sanırım geçmişte okuduğu gazete yüzünden ölümüne dövülen gençleri hiç görmemiş

Kaldırımından sağından solundan yürüdü diye yine sopa yediğini görmemiş

Bıraktığı Bıyık tarzı ile Fişlenen Memurlar Hiç Görmemiş.

Bunların hepsini biz zamanında siyasi ismge olarak gördük ve bir darbeye kılıf hazırladık. Ondan öncede yüzlerce kişinin kanı aktı. Kardeş Kardeşi kırdı.

Şimdi Yep yeni bir siyasi simge ortaya çıkarılmak isteniyor. Şimdi Üniversitedeki baskıların şekli çok değişik ve daha öncekinden çok daha tehlikeli konuma gelecek. Çünkü bu simge siyasi görüş baskısı değil direk din baskısı üzerinden empoze edilen siyasi baskıya dönecek !

Şimdi yavaş yavaş herkes tarafının siperini kazıyor.

Başbakan Çok yanlış yapıyorsunuz. Üniversiteler bu gerginliği kaldıracak durumda değil.

Başbakan Üniversitelerde Türban yüzünden çıkacak bir sürtüşme bir zararın vebalini Üzerinize alıyormusunuz ?
 
AKP Ülkede gerginlik yaparak sümen altından Malı getiriyor.Fakir ve geçineyende yarın nerede kömür ve yiyecek yardımı var onun hesabını yapıyor.Bunların Amacı Dini İslamı yüceltmek değil.Öyle olsa Avrupada Camilerin sorunlarına çözüm üretim ..Ama maca yemiyor..
 
Şuan alev alev tartıştığınız konuyu yani Türkiye'nin şuanda bütün sorunları bitti de türban sorunu kaldı , millet bize güler be =) hatta gülüyolardır
2010 kültür başkenti İstanbul'da çağdışı kara çarşaf'lı hanım'lar =)
Gören'de Türk milletini abaza sanacak =)
 
Şuan alev alev tartıştığınız konuyu yani Türkiye'nin şuanda bütün sorunları bitti de türban sorunu kaldı , millet bize güler be =) hatta gülüyolardır
2010 kültür başkenti İstanbul'da çağdışı kara çarşaf'lı hanım'lar =)
Gören'de Türk milletini abaza sanacak =)

20 yıldır hep aynı nakarat.Efendim bütün sorunlar bittide sadece başörtüsü mü kaldıki onunla uğraşıyorsunuz.gibi laflarla bu sorun bu günlere geldi,20 yıl öncede aynı hikaye şimdide aynı hikaye enim olun eğer başörtüsü konusu 10 yıl hiç konuşaulmasada 10 yıl sonra tekrar tartışılamaya başlansa darbeci tarikatlar ,postal yalayıcıları yine aynı nakaratı söyleyecek.
 
Cumhuriyetin temellerine konan dinamitlerden birtanesi daha !
Bu dinamitin fitilini hızla ateşleyen Bahçeli röportajında Lise ve Orta okullarda da türbana karşı olmadığını açıkça belirtmiştir. Aslında merak ettiğim kamuda serbest niye bırakmıyorlar. Sonunda o da olmayacak mı?
Bizim hatamız aslında hoş görümüzden ötürüydü bence. Ne olacak dedik demokrasiye olan inancımızdan, fikre duyduğumuz,saygı ve özgürlükçü yaklaşımlarımızdan. Yanıbaşlarımızda oturttuk türbanlı arkadaşlarımızı, onlarla kimi zaman aynı ekmeği bölüştük. Saygı gösterdik, ama ne saygı göstermesi biz baskı yapmışız onların haklarını gasp etmişiz. Hatta bunlar mahallelerde baskı görmüşler. Türbanlı olmasa bile koskoca profesörümüz evinde mevlüt okutamamış mahalle baskısından.
Saygı göstermeyecektik, bu kadar hoşgörülü olmayıp savaşı zamanında vermeliydik. Gerçi kazanabilir miydik bilmiyorum? Zor ama en azından sert tepkiler verilebilirdi. Rahmetli Aziz Nesin Tansu Çiller'i seçmekte can atan hanımların çokça olduğu bir dönemde onlara seslenerek bir söyleşide, "Bakın bu hanım ve destekçileri siz başı açık bayanları da birgün saçlarından tutup sürükleyeceklerdir" diyerek sert uyarısını yapmıştır. Ama ne gam şimdi türbanı takan da memnun, satan da memnun, taktırıp simgeye karşı mı durulurmuş diyen ahmaklar da memnun elden ne gelir.
Artık sarık da gelir, fes de gelir, türban geçiş evresi ardından kara çarşaf da gelir. Bunların amacı Atatürk'ün yıktığı saltanatı fazlasıyla iade ederek yerine koymaktır. E hakları tabi nede olsa hep zulüm gördüler, baskı gördüler değil mi?


2ptc4s3.jpg
 
-devlet işi nden ne anlıyoruz ecebaaa

-adı milli eğitim kurumu devletin ahçısı ,devletin hademesi ,devletin eğitim görevlisi,devletin emniyet görevlisi okula gitmeniz için maaş almıyormuu...okula gitmen devlet işi değilmi .
- insanların okula güvence içinde gidebilmesi ve dini -siyasi baskılardan uzak tutabilmesi bir devlet işi değilde ne pekii evcilik mii oynuyoruz sen güven içinden evinden korkusuz çıkman için dağlarda o soğukta kaç asker nöbet tutuyorrr okulda üşümeyesin diee kaçton kömür yakılıyorr mikrop kapmayasın diee tertemiz ediliyorr bun lar devlet işi değildee insanlar keyfindenmii hizmet ediyor ..
-devlet işi ne bi açıklarmısınn onca organizasyon kendi kendinemi oluyorr ...devlet hiç bir siyasi ve dini baskı altıda olmaması gerek eğer bu baskı olursa iç huzursuzluğa neden olurrrr...

-.bennn devlet hastanesine gittiğimde filanca parti rozeti takmışş bir doktor istememm benn okuluma gittiğimdee dini kullanan insanları istemem ben otobüsüme bindiğimde sakallı cüppeli şoför görmek istememm ben sarık lı polis görmek istememm ben çarşaflı -türbanlı -cılbaplı öğretmen görmek istememm mini eteklide görmek istememm yani uç olann marjinal olan ne varsa istemem
-ben okulumda ne mescit isterim nede kilise isterim.ibadet edeceksen camiler var kiliseler var okuyacaksan okullar varr siyaset yapıcaksan siyasi partiler var.
-kimse kimsenin inancının baskısında kalmamalı ister siyasi isterse dini
-askerin bi kıyafeti var
-yargıcın bi kıyafeti
-hoca efendininde bi kıyafeti varr
-milli eğitim kurumlarımızda okuyan öğrencilerimizinde bi kıyafeti var
-hiç dalgıç kıyafetli pilot olurmu
-hiç asker kıyafetli tüfekli doktor olurmu
-hiç yargıç kıyafeti ile askerlik olurmu
-hiç ruhban giysileriyle milli eğitim olurmuu
(milli eğitimi dejenere ederek milli olmayan çeşit çeşit model model Atatük düşmanı gençler üreten siyasilerimizi burdan saygıyla anıyorum)
- cumhuriyet Atatürkün emaneti laiklikte cumhuriyetin temelir ve buda anayasanın ilk dört maddesiyle sabit deiştirilemez maddesidirr.

-devlet demek kabile ,aşiret,ruhban okulu demek değildirr...benim vergilerimle gittiğin okulun kurallarına saygı göstereceksin .....kurallara saygı göstermek inançlarına uymuyorsa gitmeyeceksin kimse sana zorla oku demiyor yok illa okuyacağım diorsan kalleş arabın memlekinde oku o zamann kimse sana engel olmazz nerde istersen orda okuu ama burda okuyacaksan kurallara saygı göstereceksinki saygı göresin ..burası dini bi devlet değil laik bi devlettir...yüce Atatürk kadınlarımıza özgürlük vermiştir seçme seçilme hakkı vermiştirr hayvanlar gibi muammele görmesin diee Atatürk kadınlarımızı(eşimiz,anamız, bacımız) kara çarşaftan(cılbap) kurtarmıştır kılık kıyafet devrimiyle...
-

Bu kadar saçma ve bilgisiz bir mesaj olamaz. Devlet işi devlet dairesine yaklaşmaksa, o zaman devlet dairesi yakınında haç işareti takan hemen çıkarmalı, papazlar soyunmalı senin tuhaf mantığına göre...

Ayrıca başörtüsü bir rahibin kıyafeti değildir ki, başörtüsü din görevlisi olan olmayan herkesin giydiği kıyafet olabiliyor. yeterki başörtüye inansın. Yahudiler de başörtü takıyor bazen bir araştır istersen.

Ayrıca parti rozeti demişsin. Başörtüsü hangi partinin rozeti? AKP mi Mhp mi CHP'mi??? Hiçbir cevap veremeezsin...

Devlet işi yemekhanede çorba yapmaksa sana göre, ben buna yalnızca gülerim...

Ayrıca başörtü takmak da kimseye baskı yapmaz...

Bu kadar sığ bir yorum olamazdı yani...
İnsanlar ne kadar objektiflikten ve okumaktan yoksunlar... :vur
 
Laiklik din kaidelerinin devlet işlerine karıştırılmaması demek değildir. Bu kadar sığ bir tanımı olmadığı gibi, okula gitmek devlet işi değildir, devlet görevlisinin dini inancını yerine getirmesi de devlet işlerine dini karıştırmaz, o zaman devlet çalışanları ramazanda oruç da tutamazlar senin bu mantıksız yorumuna göre.

Şimdi "başörtü" takanlar tercihlerinde serbest mi sorusunun cevabı= serbest, ama okulda açarken serbest değil... Kaldı ki serbest olmayanlar varsa dahi, okulda serbest tercih yapanlara kısıtlama getirilmesi de daha az serbest olacağından senin tezin yanlış oluyor.

Ayrıca 2. sınıf insan tanımlaman bu kadar sığ olduğuna göre senin sınıfını çok merak ediyorum, insanlar sınıflandırılıyormuş bunu da ilk senden duyuyorum demek insanlar başörtü ve içine bone takınca 2. sınıf oluyor. Sen "elit"sin değil mi :D Evet Türk kadını başörtü yasağı kalkınca başörtülü başörtüsüz ayrımından kurtulup genel bir serbestlik ve eşitliğe kavulşacaktır biz de o günü bekliyoruz "elit" arkadaşım. AMa işte senin kadar yüksek sınıflara çıkamadık ondan bekleyişimiz senin kadar asalet(!) kokmuyor...

Sıkmabaş, 2. sınıf... Seviyeni belli ediyorsun zaten... Ne denebilir ki sana :D

Ayrıca bu hükümetten önce de aynı şekilde bağlıyordu benim arkadaşlarım başlarını... Sen biraz halkın arasına in elit bey...

Bu kadar saçma ve bilgisiz bir mesaj olamaz. Devlet işi devlet dairesine yaklaşmaksa, o zaman devlet dairesi yakınında haç işareti takan hemen çıkarmalı, papazlar soyunmalı senin tuhaf mantığına göre...

Ayrıca başörtüsü bir rahibin kıyafeti değildir ki, başörtüsü din görevlisi olan olmayan herkesin giydiği kıyafet olabiliyor. yeterki başörtüye inansın. Yahudiler de başörtü takıyor bazen bir araştır istersen.

Ayrıca parti rozeti demişsin. Başörtüsü hangi partinin rozeti? AKP mi Mhp mi CHP'mi??? Hiçbir cevap veremeezsin...

Devlet işi yemekhanede çorba yapmaksa sana göre, ben buna yalnızca gülerim...

Ayrıca başörtü takmak da kimseye baskı yapmaz...

Bu kadar sığ bir yorum olamazdı yani...
İnsanlar ne kadar objektiflikten ve okumaktan yoksunlar... :vur
.
.
.
.

-devlet işi nden ne anlıyoruz eceba ...benim mesajım saçma ve sen çok mantıklı açıklamalar yapıyorsun öylemiii
devlet işinden çay çorba yapmak olarak algılayıp bana yıkmaya çalışmışsın bu senin fantezin olsa gerek ben organizasyondan bahsediyorum sen çorbadan bahsedip benim üstüme atıyorsun ..laikliği devlet dairesinde soyunmak olarak anlamışsın eceba saçma olan ne mesajımı editliyerek daha anlaşılır bi hale getirdim devlet işini evcilik oynamak sanıyorsun galiba mesajından çıkan sonuç bu yada bize devlet işinin ne olduğunu anlat bizde öğrenelim
-senin okuluna-işine gitmen devlet işi değilmi..okula evinden çıkıp güven içinde nasıl gittiğini sanıyorsun gasp-hırsızlık-tecavüz e uğramadan okula gidebiliyorsan bu devlet işi değilmi..sana ilim öğretenler kendi başlarına Allah Rızası içinmi gelip seni eğitiyor meslek kazandırıyor dağdaki asker karda kışta 24 saat senin güvenliğin için nöbet tutmuyormu...bütün bu organizasyonlar kendi kendinemi oluyorr.açıklada öğrenelim devlet işi neymişşş

-adı milli eğitim kurumu devletin ahçısı ,devletin hademesi ,devletin eğitim görevlisi,devletin emniyet görevlisi okula gitmeniz için maaş almıyormuu...okula gitmen devlet işi değilmi .
- insanların okula güvence içinde gidebilmesi ve dini -siyasi baskılardan uzak tutabilmesi bir devlet işi değilde ne pekii evcilik mii oynuyoruz sen güven içinden evinden korkusuz çıkman için dağlarda o soğukta kaç asker nöbet tutuyorrr okulda üşümeyesin diee kaçton kömür yakılıyorr mikrop kapmayasın diee tertemiz ediliyorr bun lar devlet işi değildee insanlar keyfindenmii hizmet ediyor ..
-devlet işi ne bi açıklarmısınn onca organizasyon kendi kendinemi oluyorr ...devlet hiç bir siyasi ve dini baskı altıda olmaması gerek eğer bu baskı olursa iç huzursuzluğa neden olurrrr...

-.bennn devlet hastanesine gittiğimde filanca parti rozeti takmışş bir doktor istememm benn okuluma gittiğimdee dini kullanan insanları istemem ben otobüsüme bindiğimde sakallı cüppeli şoför görmek istememm ben sarık lı polis görmek istememm ben çarşaflı -türbanlı -cılbaplı öğretmen görmek istememm mini eteklide görmek istememm yani uç olann marjinal olan ne varsa istemem
-ben okulumda ne mescit isterim nede kilise isterim.ibadet edeceksen camiler var kiliseler var okuyacaksan okullar varr siyaset yapıcaksan siyasi partiler var.
-kimse kimsenin inancının baskısında kalmamalı ister siyasi isterse dini

(milli eğitimi dejenere ederek milli olmayan çeşit çeşit model model Atatük düşmanı gençler üretmesine neden olan siyasilerimizi burdan saygıyla anıyorum özellikle adnan menderese rahmet diliyorum)
- cumhuriyet Atatürkün emaneti laiklikte cumhuriyetin temelir ve buda anayasanın ilk dört maddesiyle sabit deiştirilemez maddesidirr.

-devlet demek kabile ,aşiret,ruhban okulu demek değildirr...benim vergilerimle gittiğin okulun kurallarına saygı göstereceksin .....kurallara saygı göstermek inançlarına uymuyorsa gitmeyeceksin kimse sana zorla oku demiyor yok illa okuyacağım diorsan kalleş arabın memlekinde oku o zamann kimse sana engel olmazz nerde istersen orda okuu ama burda okuyacaksan kurallara saygı göstereceksinki saygı göresin ..burası dini bi devlet değil laik bi devlettir...yüce Atatürk kadınlarımıza özgürlük vermiştir seçme seçilme hakkı vermiştirr hayvanlar gibi muammele görmesin diee Atatürk kadınlarımızı(eşimiz,anamız, bacımız) kara çarşaftan(cılbap) kurtarmıştır kılık kıyafet devrimiyle...
-
 
Geri
Üst