Bir Yudum Edebiyat

Bir nihânîce tebessüm de mi sığmaz cânâ
Söyle billâh dehenün o kadar teng midür

(NEDÎM)

Ey Sevgili! Söyle, dudağın o kadar mı küçüktür? Gizli bir tebessüm de mi sığmaz...
 
Bir koca hiçliğimin eseridir, yüreğinin künhündeki sevgin.
Bir kara elmas, bir zümrüt, bir kaf dağı , aman vermez bir zigana geçidi...
Bir koca hiçliğimin eseridir, bu susturduğum sözlerim.

MeDiD
 
Gözyaşı encümünü reh-ber edinmezse eğer
Şeb-i gamda eremez âşık-ı güm-râh sana


Necâti

Yolunu şaşırmış aşık, eğer gözyaşı kılavuzunu rehber edinmezse gam gecesinde sana ulaşamaz
 
Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem, bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervane olan,kendini gizler mi alevden?
Sen istedin,ondan bu gönül zorla tutuştu..







ZAAFLAR

Senin hiç yoktu
Benimse vardı bir tane,
Seviyordum...

BERTOLT BRECHT
 
Mecnun değilim dost; lakin çağırırsan çöllere gelirim.
Kapıyı çaldığında "kim o" dersen;
ben olmam kapında sen olur gelirim.
Sen gel de yeter ki, yola yük olmam,
yol olur gelirim.

"Mevlana" Divan-ı Kebir'den.
 
Teşekkürler , çok güzeldi...Devamını beklerız :smile:
 
Okumayı öğrendim.
Kendime yazıyı öğrettim sonra
ve bir süre sonra yazı,
kendimi öğretti bana.

Mevlana
 
Gözlerini getir, yarı umutsuzluğumun
yaprak gibi döküleyim önüne
solayım beter olayım
gözlerini getir, öleyim…
kimsesizim, ilk kez bu kadar suskunum
yıldızlara uzanmışım her akşam
ve bağlanmış, ve kınanmış
ve hep karşında yitirilmişim
ne olur, gözlerini getir
ustam; getir gözlerini, öleyim…

ben yine kaybettim, görmüyor musun?
şafak yangınından yaralı çıktım
ve ben ustam;
gözlerinle yakılası bir şiire başladım
kaçtıkça sana döndüm
ve artık gülü bıraktım,
menekşe yaprağını, kitaplarımı,suskun maceramı
bu şiir bitsin…
bana peşini bıraktığım bir hayatı değil,
gözlerini getir
 
Kendi ölümümün şeklini seçmem
özgürlüğümse susarak ölmeyi değil,
söyleyerek ölmeyi seçtim
Tortulanarak ve bulanarak değil,
taşarak ve coşarak ölmeyi istedim
 
Önce, büyük büyük düşündüm;
Sonra büyük büyük yaşadım.
Ne varsa, onlar aldı.
Şimdi bana küçük bir ölüm kaldı.

Özdemir Asaf..

 
Mecnun Namaz kılan bir faninin önünden geçer.. Fani Namazını birden bozar;

Ey Mecnun!! beni görmüyor musun da Namaz kılarken önümden geçiyorsun!!

Mecnun: Ey fani , ben Leyla'yı düşünürken Seni görmedim, Sen Mevla'yı düşünürken beni nasıl gördün..!

---

edebiyatla ilgisi var mı bilmem ama güzeldi
 
Teşekkürler , yüreğinize saglık , güzeldi :smile:
 
Geceleri ucuz bir kırmızı şarap alıp yanında sigarasını yakarak bir şeyler karalıyordu kağıtlara.. Kimi zaman şiir, kimi zaman hikaye.. Kimi zaman bir resim çiziyordu..

O, kağıda yazıp çizdikten sonra; kağıtlar yalnızlık kokmaya başlıyordu.. “Yalnızlığın da kokusu olur mu?” demeyin.. Olur.. Herkes alamaz bu kokuyu.. Ard...
...ıç ağacı kokusunun üstüne çok hafif bir kadın parfümü sinmiş gibi kokar yalnızlık..

Hem huzur hem de acı verir..
 
Halkı rencide eden alemde
Kendi rencide olur son demde
 
Bir safa bahşedelim gel şu dil-i nâşâde
Gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd'e
İşte üç çifte kayık iskelede amade
Gidelim serv-i revanım yürü Sadabâd'e.


NEDİM
 
NERDESİN

Geceleyin bir ses bölere uykumu
İçim ürpermeyle dolar
NERDESİN !!!
Arıyorum yıllar var ki ben onu
Aşığıyım beni çağıran bu sesin

Gün olur beni sürüyüp derbeder
Bu ses rüzgarlara karışır gider
Gün olur peşimden yürür beraber
Ansızın haykırır bana
NERDESİN !!!

Bütün sevgileri atıp içimden
Varlığımı yalnız ona verdim ben
El verir ki birgün bana derinden
Taaa derinden birgün bana gel desin.


Demin bir bayanada yazdım o görmesin (=
 
Çok güzel , teşekkurler :)
 
[ı]boğazlanan bir çocuktan akan kan gibi geçti zaman.
Iki şey vardır,yalnız ölümle unutulur.
Biri şehrimizin yüzüyle,diğeri anamızın yüzü
nabzını boşlukta sayan bir gece
nazım hikmet ran[/ı]
 
Süper arkadaslar , sağolun :)
 
Zamanın iki boyutu vardır.Biri uzunluğu diğeri genişliği.
Uzunluğunu güneş belirler.
Genişliğini ise tutkularımız.
Hayyam
 
Geri
Üst