'Anayasada Atatürk ilke ve inkılaplarına gerek yok'

yehovan

Banned
Bahsettiği anayasayı kim destekledi bu güne kadar...
DTP(Amaçları belli)
Azınlıklar....

AKP kime nasıl hizmet ettiğini yada nasıl hizmet edeceğini bir kez daha düşünmeli ....
 

LaNgHaWiL

New member
İstesenizde istemesenizde Sivil anayasaya geçiş yapılacak.
Bırakın artık bu dayatmacı zihniyetin peşinden koşmayı.
Msj larınız buram buram faşizm kokuyor.
 

yehovan

Banned
Korkuyorum artık bu adamlar Atatürk'ü ve onun devrimlerinide faşizmin eseri olarak görecek....

Sivil anayasa dediğiniz şeyden 3 5 ay sonra Zana Kaltağının dediği gibi eyalet sistemi kürdistana zemin olacaktır. Yok öyle sivil renksiz anayasa. Bizim rengimizde belli üstümüzdeki kıyafette. Öyle renksizliğide sivilliğede gerek yok.

Bunu isteyenler hangi amaç doğrultusunda istiyor bunu araştırmak gerek.
 

cemmaster

New member
LaNgHaWiL' Alıntı:
İstesenizde istemesenizde Sivil anayasaya geçiş yapılacak.
Bırakın artık bu dayatmacı zihniyetin peşinden koşmayı.
Msj larınız buram buram faşizm kokuyor.

yehovan' Alıntı:
Korkuyorum artık bu adamlar Atatürk'ü ve onun devrimlerinide faşizmin eseri olarak görecek....

Sivil anayasa dediğiniz şeyden 3 5 ay sonra Zana ******nın dediği gibi eyalet sistemi kürdistana zemin olacaktır.
Zaten LaNgHaWiL de o yüzden istiyor sivil anayasayı....Değil mi LaNgHaWiL?



yehovan' Alıntı:
Yok öyle sivil renksiz anayasa. Bizim rengimizde belli üstümüzdeki kıyafette. Öyle renksizliğide sivilliğede gerek yok.

Bunu isteyenler hangi amaç doğrultusunda istiyor bunu araştırmak gerek.
Amaç belli değil mi doğudan ve pkkdan aldıkları desteği nasıl ödeyecekler tekrar?Tabiiki topraklarımızı vererek!

Keşke küfür etmemiş olsaydın....Yinede teşekkürler yorumun için...
 

AbraKadbra

New member
Halk kendi istekleri dogrultusunda yonetilmedikce kanunlarin,
anayasanin, zorlama dayatmalarin ne anlami var. Demokrasi
ile yonetildigimizi, insanlarin kendileri icin karar verdiklerini
unutmasin kimse. Eger bu ulkenin 47%si anayasada bazi
degisikliklere gidilmesi gerekiyor diyorsa, o zaman 48%lik
bir kesim bir olup baska fikri savunmasi gerek. Sen kalk
ulkenin yarisinin oyunu al, onlarin isteklerini yerine getir sonra
bir avuc insanin istegine gore yonetimini sekillendir. Hadi oradan..


 

TuRKuM__

Banned
Rastlantımı ?

Amerikanın Irağı parçalaması
Irağın kuzeyinde olanlar
Irakta gerçekleşecek olan referandum
eski dep lilerin cezaevinden çıkmaları
pkk'nın aktif eylemleri yeniden başlatması
Eski cumhurbaşkanın eyalet sisteminden söz etmesi
zana(şerefsizin önde gideni) van mitinginde Türkiyeyi eyaletlere böl Kürdistanı kur sözü
AKP'nin dtp nin kaleleri olarak nitelendirilen illerden yüksek oranda oy alması
Bilmem kaç dtplinin meclise girmesi(biri hapisten çıktı)


Ve bunların arkasından üskülün söylediği Anayasa değşikliği. Hemde en sivil olanından.
Atatürk ilkeleri ve milliyetçiliğinin olmadığı bir anayasa....

Bunlar rastlantı mı ki ?

Yoksa Amerikanın BOP projesinin izlerimi ?

Bu anayasada Kürtlere ve azınlıklara genel çerçecevede değinileceğide söz edilmekte....


Bunlar bir rastlantı değil ise. Bu sözler neden sarf edildi. Neden Ülkemizin esaslarının tutulduğu yazıldığı kurallar bütünü değiştirmek isteniyor...

Şu 2 3 aylık dönemde anayasa hakınnda konuşulması oldukça gereksiz üstelik... Bu meclisin bundan önce çözmesi gereken bir ton şey var.... ilk başta Cumhurbaşkanını seçicek... Böyle krize gebe bir dönemde neden bu taş kuyuya atılır ?


Peki delinin kuyaya attığı taşı kaç akıllı çıkartabilir ?






Sadece bir hatırlatma. Üskülün atıfta bulunduğu kast ettiği şey Anayasamızda nerde ?

BAŞLANGIÇ (Değişik: 23.7.1995-4121/1 md.)

Türk Vatanı ve Milletinin ebedî varlığını ve Yüce Türk Devletinin bölünmez bütünlüğünü belirleyen bu Anayasa, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu, ölümsüz önder ve eşsiz kahraman Atatürk’ün belirlediği milliyetçilik anlayışı ve O’nun inkılâp ve ilkeleri doğrultusunda;

Dünya milletleri ailesinin eşit haklara sahip şerefli bir üyesi olarak, Türkiye Cumhuriyetinin ebedî varlığı, refahı, maddî ve manevî mutluluğu ile çağdaş medeniyet düzeyine ulaşma azmi yönünde;

Millet iradesinin mutlak üstünlüğü, egemenliğin kayıtsız şartsız Türk Milletine ait olduğu ve bunu millet adına kullanmaya yetkili kılınan hiçbir kişi ve kuruluşun, bu Anayasada gösterilen hürriyetçi demokrasi ve bunun icaplarıyla belirlenmiş hukuk düzeni dışına çıkamayacağı;

Kuvvetler ayrımının, Devlet organları arasında üstünlük sıralaması anlamına gelmeyip, belli Devlet yetki ve görevlerinin kullanılmasından ibaret ve bununla sınırlı medenî bir işbölümü ve işbirliği olduğu ve üstünlüğün ancak Anayasa ve kanunlarda bulunduğu;

(Değişik: 3.10.2001-4709/1 md.) Hiçbir faaliyetin Türk millî menfaatlerinin, Türk varlığının, Devleti ve ülkesiyle bölünmezliği esasının, Türklüğün tarihî ve manevî değerlerinin, Atatürk milliyetçiliği, ilke ve inkılâpları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği ve lâiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının, Devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı;

Her Türk vatandaşının bu Anayasadaki temel hak ve hürriyetlerden eşitlik ve sosyal adalet gereklerince yararlanarak millî kültür, medeniyet ve hukuk düzeni içinde onurlu bir hayat sürdürme ve maddî ve manevî varlığını bu yönde geliştirme hak ve yetkisine doğuştan sahip olduğu;

Topluca Türk vatandaşlarının millî gurur ve iftiharlarda, millî sevinç ve kederlerde, millî varlığa karşı hak ve ödevlerde, nimet ve külfetlerde ve millet hayatının her türlü tecellisinde ortak olduğu, birbirinin hak ve hürriyetlerine kesin saygı, karşılıklı içten sevgi ve kardeşlik duygularıyla ve “Yurtta sulh, cihanda sulh” arzu ve inancı içinde, huzurlu bir hayat talebine hakları bulunduğu;

FİKİR, İNANÇ VE KARARIYLA anlaşılmak, sözüne ve ruhuna bu yönde saygı ve mutlak sadakatle yorumlanıp uygulanmak üzere,

TÜRK MİLLETİ TARAFINDAN, demokrasiye âşık Türk evlatlarının vatan ve millet sevgisine emanet ve tevdi olunur.



I. Devletin şekli

MADDE 1. – Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.

II. Cumhuriyetin nitelikleri

MADDE 2. – Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.
III. Devletin bütünlüğü, resmî dili, bayrağı, millî marşı ve başkenti

MADDE 3. – Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.

Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır.

Millî marşı “İstiklal Marşı”dır.

Başkenti Ankara’dır.

IV. Değiştirilemeyecek hükümler

MADDE 4. – Anayasanın 1 inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.



Söz edilen şeyler bu ülkenin kurulduğu temel dayanaklarıdır.

Bir söz var;

Bayram değil seyran değil, Eniştem beni neden öptü ?


[Yehovan.]
 

Tu_Man_Kha

Banned
başka söze gerek yok sanırım. Sivilciler de bunları okuduktan sonra susmalılar yoksa gerçekten durum kötüye gidecek...
 

türk ocağı

serdengeçti
AntidepresaN' Alıntı:
Devletin temel nitelikleri bir siyasi partiye indirgenecek ideolojik düşüncelerin yansıması değil, hukuk sisteminin özüdür. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, işgal altındaki bir ülkenin savaş meclisi tarafından kurulmuştur. Kuruluş ilkeleri milletin başkomutanının adı ile özdeşleşmiştir ve bunlar ideoloji değil hukuk normlarıdır .!
Devletin temel nitelikleri 19. yüzyılın sonunda daha farklıydı. Üstelik insanların yazdığı değil Allah'ın indirdiğiydi.
Hukuk normları dediğin anayasa isviçreden devşirmedir. Bu sebeple hiç bir kudsiyet taşımaz değişmez veya değişemeyecek normlar değildir.
Hilafet kaldırılırken, Kuran hükümleri yok sayılırken kurtuluş savaşında babasını, eşini şehit vermiş kahraman Türk milletine soruldumu?
Mehmet Akifin, Kazım Karabekirin, Saidi Nursinin feryatları kale alındımı? Dikkatini çekerim saydığım isimler istiklal sevdalılarıydı, mason devşirme tayfasının erbabları değil.
Müslüman Milletin inançları ve töresine tamamen karşı olan ideolojiler ve dayatmalar er geç çökecektir bu köhne dözenin savunuculuğunu yapmak ise külliyen zaman kaybı ve israf.
Şİmdi feryat figan kopuyor kemalizm ölüyor diye.. Geçmiş olsun kemalizm aslında 1947de başlayan abd bağımlılığından itibaren ölmüştü zaten.
Bizi biz yapan hayatımıza şekil veren bir dinin mensubuyuz kalıbımıza oturmayan elbiseleri giymeye çalışıp duruyoruz kemalizm öldü yaşasın liberalizm nereye kadar belki 50 sene sonra oda ölecek.
Sivil anayasadan kasıt, avrupa birliği uyum süreci ve globalleşen dünya normlarına göre dizayn edilecekse eksik olsun çünkü o kalıpta müslüman- Türk milletine uymayacaktır.
Bu tür anayasaların, ideolojilerin devamlılığı için çabalamanın ve kudsiyet yüklemenin aslında fuzuli olduğunu anlayamadığımız müddetçe bir adım ilerleyebilmemiz mümkün değildir.
 

AntidepresaN

New member
Türk_ocağı benim hukuk normu dediğim Atatürkçü düşünce sistemidir.İsviçreden alınanlardan bahsetmedim.’’Müslüman milletin inançları ve töresine aykırı ideolojiler ve dayatmalar demişin’’ ne demek istiyorsun burada?Konu Atatürk ilke ve inkilapları , ozaman sen bu düşünceye karşı çıkmış oluyorsun!

Mehmet Akif ve Kazım Karabekir gibi kişilerin yanına eklediğin said-i kürdi isminide talihsizlik olarak görüyorum!

Her devletin bir kuruluş felsefesi ve temel ilkeleri vardır ve bunlar anayasalarında yer almaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluşu Atatürk milliyetçiliğine, devrim ve ilkelerine dayanmakta ve bu nedenle Anayasa'nın değişmez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddeleri arasında bulunmaktadır.


Atatürkçü Düşünce Sistemi Türkiye varolduğu sürece devam edecektir.! Anayasanın başlangıç hükümlerinden Atatürk milliyetçiliği ile Atatürk ilke ve inkılâplarının çıkartılması türünden görüşler arkasında Sevr amacı olan görüşlerdir. Zira Anayasalar ülkelerin mutabakat metinleridir. Türkiye Cumhuriyeti anayasası da Türk milletinin mutabakatıdır. Atatürk ise Türkiye Cumhuriyeti devletinin bağımsızlık iradesinin adıdır. Atatürk, ülkenin en büyük mutabakatları arasındadır.

Demokratik olmanın Türk ve Atatürkçülükten kurtulmaktan geçtiğine fena halde inanmış olanlara sesleniyorum.Yani gündeme gelmiş olan anayasadaki bu değişikliği savunanlara, Atatürk ilke ve inkilaplarıyla sorun yaşayanlara sesleniyorum. Bugünlerde devlet fiilen Türk'ten, Türklükten ve Atatürk'ten fena halde tard edilmiş durumdadır. Sıra ülkeyi, birlik içinde tutan diğer yasal bağlardan kurtarmaya gelmiştir. Ardından da coğrafyayı Türk, Atatürk ve Türkçeden soyutlama gayretleri hız kazanacaktır. Bu menfur emellere sahip olanların bu topraklardan istedikleri sonuçları almaları, hiçbir zaman mümkün olmayacaktır. Birilerinin Türk'ü, Türkçeyi ve Atatürk'ü hafife almalarının bedelini ağır biçimde ödeyecekleri zaman uzak değildir!
 

T

Banned
türk ocağı' Alıntı:
Devletin temel nitelikleri 19. yüzyılın sonunda daha farklıydı. Üstelik insanların yazdığı değil Allah'ın indirdiğiydi.
Hukuk normları dediğin anayasa isviçreden devşirmedir. Bu sebeple hiç bir kudsiyet taşımaz değişmez veya değişemeyecek normlar değildir.
Hilafet kaldırılırken, Kuran hükümleri yok sayılırken kurtuluş savaşında babasını, eşini şehit vermiş kahraman Türk milletine soruldumu?
Mehmet Akifin, Kazım Karabekirin, Saidi Nursinin feryatları kale alındımı? Dikkatini çekerim saydığım isimler istiklal sevdalılarıydı, mason devşirme tayfasının erbabları değil.
Müslüman Milletin inançları ve töresine tamamen karşı olan ideolojiler ve dayatmalar er geç çökecektir bu köhne dözenin savunuculuğunu yapmak ise külliyen zaman kaybı ve israf.
Şİmdi feryat figan kopuyor kemalizm ölüyor diye.. Geçmiş olsun kemalizm aslında 1947de başlayan abd bağımlılığından itibaren ölmüştü zaten.
Bizi biz yapan hayatımıza şekil veren bir dinin mensubuyuz kalıbımıza oturmayan elbiseleri giymeye çalışıp duruyoruz kemalizm öldü yaşasın liberalizm nereye kadar belki 50 sene sonra oda ölecek.
Sivil anayasadan kasıt, avrupa birliği uyum süreci ve globalleşen dünya normlarına göre dizayn edilecekse eksik olsun çünkü o kalıpta müslüman- Türk milletine uymayacaktır.
Bu tür anayasaların, ideolojilerin devamlılığı için çabalamanın ve kudsiyet yüklemenin aslında fuzuli olduğunu anlayamadığımız müddetçe bir adım ilerleyebilmemiz mümkün değildir.
Çok kişinin canını yakacak görmezden gelerek değişeceğini zannettiğimiz gerçekler bu kadar kısa bu kadar özünde bi anlatım kolay kolay bulunmaz :vur :clap :clap
 

türk ocağı

serdengeçti
İnsanı yaratan elbette hukuk normunuda yaratmaya muktetirdir. Aldığımız nefesi bile muhtaç olduğumuz mutlak varlık, yaşam kanunlarımızı ve hukuk normlarımızı kendi başımıza buyruk olarak bizemi bırakacaktı?
Ben sadece atatürk ilke ve inkilaplarına değil kul icadı olan bütün beşeri sistemlere karşıyım şu an yapılmak istenen atatürkçülüğün yerine liberalizmi getirmektirki onada karşıyım.
Biri dini kısıtladı diğeri milli devleti yoketmeye çalışıyor. Atatürkçü olmamak Atatürke düşman olmak anlamına da gelmiyor tabi, söylememe gerek yok.
Saidi nursi konusuna girmeyeceğim, hemfikir olmamız mümkün değil diye düşünüyorum. Yalan söyleyen tarih bir gün utanacaktır elbet.
Her devletin kuruluş felsefesi vardır doğru, ancak sen Türk devletini Türkiye Cumhuriyetiyle kısıtlar, önceki kurulan devletlerimizi ve felsefelerini yok sayarsan Millete topyekün nüfuz etmen mümkün olmaz.
Anayasadan ve değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek maddelerine kudsiyet yüklüyorsun bayrağımız, ülkemiz, dilimiz, cumhuriyetimiz hepsine eyvallah ancak bu ülke daha ne kadar altı temel kural baz alınarak yönetilmeye devam edilecek?(kemalizm)
Sence zaman ve değişen dünya bu ideolojiyi yıpratmayacakmı? Atatürk ilkelerini
açıklarken bu ilkelerin tüm zamanlar için geçerli olduğunu deklare etmişmi veya etmiş ise ne derece doğrudur. Hitler almanyası, stalin rusyası, mussolini italyası ne kadar yıl devam edebildi? Zamana yenik düşmedilermi? O zaman bu savunma içgüdüsü ve sevr korkusu niye?
Türk Milletinin mutabakatı olarak mevcut anayasayı göstermişsin.. Değerli arkadaşım tarihin en eski milletlerinden biri olan türk milletine haksızlık etmiyormusun bunca sene milli mutabakatımız yoktuda seksen sene evvelmi yazıldı?
Türk Milleti İslamı kabul ettikten sonraki milli mutabakat metni şudur: “Allah’ın Birliği ve Yüce Peygamberin risaleti dışında hiçbir mutlak hakikat tanımıyoruz”
Değiştirilen mutabakat budur ancak resmiyette değiştirilip milletin gönlünde değiştirilemeyen ve değiştirilmesi mümkün olmayan ve dahi teklif dahi edilemeyecek olan mutabakat budur.
Son paragraftaki endişelerinin türk, türklük ve türkçeyle alakalı pasifize etme girişimleri asla başarıya ulaşamaz ancak bu değerlerin koruyucusu atatürkçülük değildir, " Üstte Gök Çökmedikçe, Altta Yer Delinmedikçe, Senin ilini ve Töreni Kim bozabilir." Bilge Kağan..anlayışıdırki o zamandan bu güne kadar süregelmiştir.
 

AntidepresaN

New member
Konumuz Türkiye Cumhuriyeti ve anayasa..Osmanlı yıkılmış ve yeni bir devlet kurulmuştur.Felsefe olarak da Osmanlıdan farklıdır..Bunu söyleyince Türk devletlerini yok saymış olmuyorum konu anayasa olduğu için Türkiye’den ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasasından bahsediyorum.

6 temel kural ne kadar daha devam edecek demişin..Ben önce 6 temel ilkeyi sayayım..Cumhuriyetcilik,Milliyetcilik,Halkcılık,Laiklik,Devletcilik,İncilapcılık.Atatürk’den sonra gelenlerin hiç biri bu ilkelere tam manasıyla uymadıklar.Bu ilkeler bir bütündür dolayısıyla bunların hiç biri yok sayılamaz..Türkiye şuan ki durumunu bu ilkelerden ödün vermesine borçludur!!

Tarih tekerrürden ibarettir diye hepimizin bildiği bir söz var.Osmalının son zamanlarıyla Türkiye’nin bu zamanı aynı.Örneğin ben iktisatcıyım ekonomik açıdan olaylara baktığımda maalesef Osmanlının son zamanlarını yaşıyoruz..Dolayısıyla bu ilkeler hala geçerliliğini korumaktadır..Ve dünya yok olana kadarda koruyacaktır. Yani hitlerle stalinle mussoliniyle Atatürk’ü asla bir tutamazsın.

Savunma iç güdümüz ulus devletten milli devletten ödün verilmesine karşı çıkmamızdandır.Sevr i dayatıp ülkemizi topla tüfekle işgal edenler,şimdi parayla pulla işgal etmiştir.Sevr haritasıyla Bop eş başkanı Tayip erdoğanın savunduğu harita aynıdırYani savunma içgüdümüz bunlara karşı milli devleti koruma isteğimizdendir.

Atatürkçü Düşünceye kimler karşı çıkıyor onlarla ilgilide ekleme yapayım.

1-Alman Şarkiyat Enstitüsü, “Sorun Kemalizm ve Kemalizm’in ulusçuluk ve laiklik ilkeleridir. Sorun, uyduruk, zorlama ve yapay Türk Milleti’dir. Böyle bir millet yoktur” diyor.

2-Şark siyasetinin duayeni İngiltere, “Kemalist geleneğin AB üyeliği için uygun olmadığı” görüşünde.

3-ABD Dışişleri ve Savunma çevreleri 2003’ten beri, her yerde Atatürk resminin bulunmasını eleştirip, “Türkiye Kemalizm’i bırakıp, kendine yeni bir yön çizmeli” diyor. ABD Dışişleri Bakanlığı internet sitesinde de, “AKP’nin geleneksel Kemalist kurallarda epey değişiklik yaptığı” vurgulanıyor.

4.AB’ye gelince, belgeleri malum. 2003’ten itibaren, “Temel meselelerimizin kaynağının Kemalizm olduğunu” yazıp duruyorlar. Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkan Yardımcısı Duff’ın, seçimlerden hemen önce, “AKP ve diğerleri. Seçimlerden sonra, klasik Kemalizm’e karşı nihai ve tarihi bir meydan okumaya tanık olacağız” demesi, Üskül’ün çıkışının hiç de tesadüf olmadığının en somut delili.

AB, Lozan’a, “daha geniş açıdan bakmamızı” istiyordu. İşte “Atatürkçülüğün silinmesi” üzerinden başlatılan budur.


Yani yapılmak istenenler sevr in hortlatılması ve emperyalistlerin oyunlarıdır. Seçimlerden iki gün sonra Lozan’ın 84. yıldönümünü kutladık (!). Ama Erdoğan ve Gül, bir mesaj bile yayınlamadı.

En son Başbuğ Bilge Kağan’dan örnek vermişin.Atatürk sayesinde bu anlayış töre tekrar ön plana çıkarılmıştır.
 

Kara Kartal

Banned
- ne günlere kaldıkk meydan boş sanıyolar galiba

-nasıl atamızın ilkeleri çıkarılıcak yoksa yerlerine peygamberimizin hadis leri mi konmalı
 

64general1

New member
L@c!v€rT;1976462' Alıntı:
SİVİL ANAYASA ÇIKACAK!

Halktan kaçış yok. Halk ne istediyse o olacak. Elitlerin istediği değil...
Gerçektenönceden bu tür söylemlerde bulunanlara kominist deniyor vedinsizlik etiketi üzerine hemen iliştiriliveriyordu.Şimdilerde ise çok farklı çok çabuk degişebilen toplum oluverdik.
 

bycimi

New member
iyicene milletin içine sokuyolar atatürk düşmanlıgını ama halkın uyanması lazım i
 

g.haneli

Banned
bu ülkede atatürk düşmanlarından çok ,atatürk üzerinden kendilerine koltuk ve rant sağlayan sahte atatürkçüler var.yani atatürk ü çıkarları için kullanannlar.Bunlar kendilerini çok iyi biliyor
 

64general1

New member
bu ülkede atatürk düşmanlarından çok ,atatürk üzerinden kendilerine koltuk ve rant sağlayan sahte atatürkçüler var.yani atatürk ü çıkarları için kullanannlar.Bunlar kendilerini çok iyi biliyor
Bu ülkede Atatürk üzerinden prim yapmaya çalışanlar gibi,beş para etmez insanlarında din üzerinden prim yapmaya çalıştıklarını da ne yazık ki sıkça görebiliyoruz.Özelliklede iktidarı dini söylemlerle ele geçirmiş dindar bir partinin de bu tür yobazlıklara prim verdigi bu zamanda.
 

sedapinar

New member
Emperyalist devletler, Kemalizmi neden "barutun icadından sonra en tehlikeli silah" olarak nitelendiriliyorlar; AB, yöneticilerimizden niçin "Kemalizmin tasfiyesini" istiyor ve Liberal Düşünce Topluluğu Başkanı Prof. Dr. Atilla Yayla "Kemalizm ilerlemeden çok gerilemeye tekabül eder demek gereğini niçin duydu?... Bu soruların cevabını bulmak, ülkemiz için yaşamsal önem taşıyor.
Kemalizme karşı bu düşmanca tavır alışların gerçek nedeni, iddia edildiği gibi "Düşünce özgürlüğünün önündeki engelleri kaldırmak" değildir.
İşte gerçek nedenler:
Çağımızın en önemli düşünürlerinden Prof. Dr. Maurice Duverger şu değerlendirmeyi yapmıştır:
"Mustafa Kemal'in eseri İkinci Dünya Savaşı'na kadar Türkiye çapında değerlendirildi. Eski bir ülkenin modern bir ulusa dönüştürülebilmesini tüm dünya takdirle karşılamıştı. İkinci Dünya Savaşı sonrasında ise Kemalizm uluslararası bir boyut kazanmış ve Moskova ile Pekin'in güdümüne girmeyen üçüncü dünya uluslarına örneklik yapmaya başlamıştır... Siyasal demokrasi ancak ekonomik alanda belirli bir gelişme düzeyinden sonra ciddi anlamda işlemeye başlar. Geri kalmış ülkeler, Batı'nın gelişmiş ülkeleri gibi liberalizmin ya da kapitalizmin yollarından giderek aynı düzeye gelemezler... Aşırı derecede planlı ve merkezi ekonominin yol açacağı zararlar aşırı derecede liberal ekonominin yaratacağı zarar ve hatalar kadar büyük olacaktır. Bu durumun farkına varan gelişmekte olan ülkeler, Kemalizmin karma ekonomi sistemine yönelmektedirler." (Le Monde/27 Mayıs 1961).
"Biz, hakkımızı savunmak ve bağımsızlığımızı güvencede bulundurabilmek için, bizi yok etmek isteyen emperyalizme ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı bütün ulus olarak savaşmayı yerinde gören bir öğretiyi izleyen insanlarız" diyen Mustafa Kemal; Kurtuluş Savaşı yıllarında Hakimiyeti Milliye gazetesine yazdığı bir başyazıda "En büyük düşman, düşmanların düşmanı, ne falan ne de filan Miletler; bilakis bu, adeta her tarafı kaplamış ve saltanat halinde bütün dünyaya hakim olan 'kapitalizm' afeti ve onun çocuğu olan emperyalizmdir" demiştir.
Osmanlı İmparatorluğu, İngiltere'nin baskılarına dayanamayarak imzaladığı Baltalimanı Antlaşması ile, Liberal Ekonomi (Serbest Ticaret) uygulamalarına başlayınca, Avusturya Başbakanı "İşte Osmanlı şimdi bitti!" demiş; öngörüsü kısa bir süre sonra gerçekleşmiştir (Kurtul Altuğ, Gözcü Gazetesi/26.10.2006).
Lozan Antlaşması'na bağlı 'Ticaret Sözleşmesi'nin 18inci maddesi dolayısıyla, Türkiye Cumhuriyeti beş yıl liberal ekonomik politikalar uygulamak zorunda kalmış; bu yüzden cari açık dayanılmaz boyutlara ulaştığı gibi, ülkemizde hiçbir ciddi yatırım yapılamamıştır.
Bu nedenle Mustafa Kemal, "Liberalizm, sömürgelerde uygulanmış bir sistemdir! Oysa biz sömürge değiliz ve olmayacağız. Liberalizmi düşünmek, devrimi inkâr etmektir" demiştir (Ahmet Hamdi Başar'dan aktaran, Hüsnü Merdanoğlu, Kemalizm ve Avrupa Birliği'nin Çelişkisi, s.49).
KUVVETLİYE HİZMETÇİ OLMAK
Mustafa Kemal ve çalışma arkadaşlarındaki bilinç sonraki yöneticilerimizde hiçbir zaman olmamıştır.
Mahmut Esat Bozkurt, "Liberalizmin Ölümü" başlıklı makalesinde şöyle diyordu: "Liberallik; sanayii, tarımı, ticareti çok kuvvetlenmiş ülkeler için hayırlı sonuçlar verebilir. Fakat gelişme ve yetkinleşme halindeki milletlerin ekonomisinde çok kötülüklere yol açar. O kadar ki, doğum halindeki yerleri kuvvetlilerin esiri haline getirir... Milletler birbiriyle eşit olmadıkça birleşmeden yarar görmezler. Şayet birleşecek olurlarsa, bu birlikten yalnız birisi yararlanır. Diğerleri kuvvetliye hizmetçi olur!"
"LİBERALİZM DIŞLANMALI, AKSİ DURUMDA CUMHURİYET DEĞERLERİ GİDER"
Mustafa Kemal'in İktisat Bakanı Mustafa Şeref, TBMM'nde şu açıklamalarda bulunmuştu:
"Ekonomide muayyen hâkim (belirli yüksek) noktalar vardır... O hâkim noktaları liberalizmin anarşik vaziyetine bırakacak olursak; on seneden beri elde edilmiş olan neticelerin hepsi de bir senede silinip süpürülmüş olacaktır... Ekonomide 'liberalizm'in dışlanması gerekmektedir... Dışlanmadığı takdirde, milli sermaye gelişmez. Gelişmediği gibi, elde etmiş olduklarını da yitirir. Cumhuriyet rejiminin aradığı ve oluşturmaya çalıştığı şeyler de elden gider (Bilsay Kuruç, Mustafa Kemal döneminde Ekonomi, s.46 ve devamı)."
Liberal politikalar uygulayarak kalkınmış bir azgelişmiş veya gelişmekte olan ülke, tarih sahnesinde hiçbir zaman yerini almamıştır ve almayacaktır.
Samir Amin'in değişiyle "emperyalizmin karşıtı değil, hizmetçisi olan" ılımlı İslamcılarla liberal aydınlar(!), el ele vererek ulus devletimizi çökertme ve parçalama operasyonunda faal görev yapmaktadırlar. Ulus devletimizi kurma ve yaşatma ideolojisi olan Kemalizm ve Kemalistler var oldukça amaçlarına hiçbir zaman erişemeyeceklerdir. Onların Kemalizme düşmanlıklarının gerçek nedeni de budur



Vural SAVAŞ
 

HTML

Üst