K
Kutay Alp
Guest
Kim mi verdi
tabiki ben
ben kimmiyim
GKA(göbeğini kaşıyan adam )
tabiki ben
ben kimmiyim
GKA(göbeğini kaşıyan adam )
Kim Veriyor Bu Kadar Oyu AKP'ye
- Konbuyu başlatan ghost031
- Başlangıç tarihi
derinlerde
New member
Güzel güzel tartışıp orta yolu bulmak yerine,her zamanki gibi birbinize salça olmuşsunuz.Bizim insanımız birbirini yemekten başka ne yapıyo bakın bakalım son 20 yıla(hatırladıgım kadarıyla) ne muhalefet adam ne iktidar adam.Bi birlik olsak gerçekten bulunduğumuz çoğrafyanın en güçlü devleti olacaz ama işte bi türlü bunu yapamıyoruz türban bitti kürt başladı kürt bitecek başka bişey başlayacak sürekli sorunlar bitmeyecek.
akp ye oy veren insanları arıyorsanuız eğer sokağa çıkın her 2 kişiden 1 si oy vermiştir.
akp ye oy veren insanları arıyorsanuız eğer sokağa çıkın her 2 kişiden 1 si oy vermiştir.
slymnbrs1
New member
Demokrasiyi gerçekten içselleştirmiş toplumlarda herkes istediği partiye oy verebilir.
Fakat orta ve doğu illerimizde tablo öyle değil. Çeşitli yöntemlerle insanlar bir partiye oy vermeye zorlanır. Burada Teba yapılanması vardır. Birey, kişi olma bilinci azdır. Kısacası baskı ve yönlendirme vardır.
Yaşananlar Aziz Nesinin sözlerini doğrulayan acıklı-sosyolojik bir tablodur.
Okumayı, düşünmeyi, mantık yürütmeyi sevmeyen toplumların acıklı tablosu.
Her zaman akıl, bilimsellik ve doğruluk kazanacak değilya. Birazda ortaçağ kazansın.
Fakat orta ve doğu illerimizde tablo öyle değil. Çeşitli yöntemlerle insanlar bir partiye oy vermeye zorlanır. Burada Teba yapılanması vardır. Birey, kişi olma bilinci azdır. Kısacası baskı ve yönlendirme vardır.
Yaşananlar Aziz Nesinin sözlerini doğrulayan acıklı-sosyolojik bir tablodur.
Okumayı, düşünmeyi, mantık yürütmeyi sevmeyen toplumların acıklı tablosu.
Her zaman akıl, bilimsellik ve doğruluk kazanacak değilya. Birazda ortaçağ kazansın.
izmirkuzey
New member
ben vermedım vermemde
NeCcko
Altın Üye
Aziz Nesinin söylediği ahmakça söze doğru diyenler %100 aptaldır.
Cumhuriyet tarihinde belki bir daha yakalanamayacak bir başarıya imza atan bir parti ve sadece bu ülkenin değil birçok ülkenin insanları tarafından takdir edilen ve keşke bizimde böyle bir liderimiz olsa dedirten bir başbakan.
Bende oy verdim neden mi hani sloganları var ya "Hayaldi gerçek oldu" diye. Bizim için hayal bile olamayacak birşeyi yaptılar. Siyasi nedenleri boş ver eğer ben bu partiye oy vermeseydim en az Nesin doğru söylüyor diyenler kadar aptal olacaktım.
Neyse demokrasi naraları atıp sandıkta Osmanlı tokadını yiyenler sizin istediğiniz sizin desteklediğiniz partiyi iktidar yapan demokrasi.
Cumhuriyet tarihinde belki bir daha yakalanamayacak bir başarıya imza atan bir parti ve sadece bu ülkenin değil birçok ülkenin insanları tarafından takdir edilen ve keşke bizimde böyle bir liderimiz olsa dedirten bir başbakan.
Bende oy verdim neden mi hani sloganları var ya "Hayaldi gerçek oldu" diye. Bizim için hayal bile olamayacak birşeyi yaptılar. Siyasi nedenleri boş ver eğer ben bu partiye oy vermeseydim en az Nesin doğru söylüyor diyenler kadar aptal olacaktım.
Neyse demokrasi naraları atıp sandıkta Osmanlı tokadını yiyenler sizin istediğiniz sizin desteklediğiniz partiyi iktidar yapan demokrasi.
jowood1
New member
Kim oy veriyor bu adamlara?..
Kim oy veriyor bu adamlara?" sorusu, bugünlerin en gözde esprisini teşkil ediyor. Araştırmacı gazeteci yazar olarak, neredeyse 75 seneden beri cevabını bulmamış bu önemli soruya bir karşılık olur ümidiyle, bir hafta önce aldığım iki mektubu dikkatinize sunuyorum.
Bakalım kim oy vermiş bu adamlara; o sokakta yürüyen her iki kişiden biri kimmiş anlayalım bakalım... İlk mektup, çok uzaklardan, Avustralya, Melbourne'den geliyor.
*
Gurbet saati gece 11:30'u gösteriyordu. Ailece salona doluşmuş, seçimleri izlemek için hazırlıklar yapıyorduk. Malum sabahlıyacaktık, çünkü bu gün bizim bayramımızdı, hissedebiliyorduk. Bayram telaşı ve hazırlıkları derken kapı çalındı ve kuzenim içeriye girdi. Annem onu görünce çok sevindi, 'Balam bizimle seçimleri izlemeye gelmiş' dedi Erzurum şivesiyle. Ama abim 'Şu televizyonu hele bir kapatın' dedi. Yüzünde ciddi bir ifade, tek eliyle bıyıklarının kenarını kıvırıyor, halımızın göbeğindeki desene iyice bir bakıyordu...
O an sanki zaman duruverdi ve herşey yavaşladı. Hepimizin yüz ifadesi değişti, soldu. Annem ellerini bağrına bastı. Babamın esmer teni kızardı. Ben odadan dışarı fırladım. İki gün sonra hukuk sınavım vardı, stresliydim, emindim ki bu habere bedenim dayanamazdı...
"Başımız sağolsun, anneannem Hakkın rahmetine kavuştu" dedi abim.
Annem derin bir 'ah' çekti. Ağlaması, bağırması gerekirken "Elhamdulillah" dedi. Tam bir Osmanlı kadını. O anda bizlere, çocuklarına örnek olması gerektiğini biliyordu; acısını bağrına basıp yutkundu. "Rabbim evlatlarımıza hayırlı uzun ömürler versin" diye dua etti, ama gözyaşlarını gizleyemedi...
Herkesin şok atlatma metodu farklıdır. Annem konuştukça rahatlayan, iş yaptıkça acısı hafifleyen birisi. Onu konuşturuyor, sessizliğe müsaade etmiyorduk. Gurbetin gözü kör ola! Annem istese bile annesinin cenazesine yetişemezdi ki. 20 bin kilometre az mesafe midir? Ve bu uzaklığın verdiği ayrı bir acı...
Nenem ölümden çok korkardı. Ne kadar ahirete inancı sonsuz olsa bile ölüm deyince ürperirdi. "Aman balalarım beni morga sakın koymayın' diye tembih ederdi, çünkü soğuğa hiç dayanamazdı. Erzurum'dan kalma birşeydi galiba, çabuk üşürdü...
Seçim arefesi nenem teyzemi yine tembihlemiş, "Bak ben ölür-mölürüm, sakın bağıra bağıra ağlamayın; günah, hanım hanım ağlayın" demiş. Teyzem de onu teselli etmiş "Yok ana sen iyisin maşallah". Sabah namazına 80 yaşındaki nenem teyzemi kaldırmış, beraber namaz kılmışlar. 'Ben hasta olduğum için beni kaldırmıyorsunuz' diye çok kızardı ve hasta hasta kendi kalkıyordu. 'Ana çok hastasın, sadece farzı kılsan yeter' diyene her zaman iki çift lâfı vardı. İbadet aşkı her yanını sarmıştı. Aynı hastalıkları gibi...
Sabah kahvaltısını yapıp tekrar dinlenmeye çekilmiş nenem. Bu arada teyzem seçimde oy kullanmaları için belgeleri hazırlıyor... İçinden 'Anam nasıl gidecek oy kullanmaya, ayakta duracak hali bile yok' diye düşünüp duruyor ama nenem oy kullanmada kararlı, hatta bütün çocuklarını oy kullanmaları için iyice tembihlemiş, 'AKP'ye oy vermeyene sütüm helâl değil' demiş...
Ölümden çok korkan nenem, seçim günü vefat etti. Ne bir çırpınma, ne bir bağırma, ne bir haykırış... Vasiyeti üzerine hemen ikindi ezanıyla defnedilmiş ve morga da koyulmamış. Nenemin sıkı tembihlemesi nedeniyle teyzem, aynı gün oy kullanmaya mecbur kalmış. Cenaze evinden çıkıp, önce sakinleştirici iğne vurulmuş, sonra anasına ve memleketine olan borcunu ödemeye gitmiş. Bizim burada gurbet ellerde kullanamadığımız oyu, o kullanabilmiş. Görevliler nenemin soyadını görüp 'Aynı soyadı taşıyan bu kişi de gelecek mi?' diye sorunca teyzemin dili tutulmuş, 'Çok istemişti, ama anam şu an musalla taşında yıkanıyor, gelemez' diyememiş...
*
İkinci mektup biraz daha yakınlardan, Kahraman Maraş'tan geliyor; okuyalım:
"Bizim akaryakıt istasyonumuz var. Şu saatlerde otururken istasyonumuza Arap plakalı bir otomobil girdi park etti. İçinden arkadaşım çıkınca şaşırdım tabi sordum.
Aracın sahibi kayınbiraderiymiş. İsmi A. H., Süleymaniye'de bir okulda müdürmüş. Okulun duvarı üzerine yıkılmış, ayağı kırılmış. Ayağının biri tamamen alçıda olduğu halde bir mezun öğrenci şoförlüğünü yapmış, çile ve sıkıntılarla yolculuk ederek K.Maraş'a oy vermek için gelmiş.
Oyunu kullandı, şimdi Maraş'ta bir hastanede tedavisi devam ediyor...
Benim kalbim rikkatli olmadığı için çok ağlayamadım..." diyor mektubun sahibi son satırda.
*
Daha gümrük destanlarına dokunmadık bile; o dosyada neler var neler var... Nereden baksanız adam başına bin Euro civarında para harcıyor, iki gününüzü telef ediyorsunuz. Niçin? Oy kullanmak için!
*
Kim oy veriyor bu adamlara sorusu yanlış soru; "Bu adamlara bu vazife hissini telkin eden muhabbet mercîi nedir?" diye sorarsanız, belki cevabını bulacaksınız efendiler.
kaynak
Kim oy veriyor bu adamlara?" sorusu, bugünlerin en gözde esprisini teşkil ediyor. Araştırmacı gazeteci yazar olarak, neredeyse 75 seneden beri cevabını bulmamış bu önemli soruya bir karşılık olur ümidiyle, bir hafta önce aldığım iki mektubu dikkatinize sunuyorum.
Bakalım kim oy vermiş bu adamlara; o sokakta yürüyen her iki kişiden biri kimmiş anlayalım bakalım... İlk mektup, çok uzaklardan, Avustralya, Melbourne'den geliyor.
*
Gurbet saati gece 11:30'u gösteriyordu. Ailece salona doluşmuş, seçimleri izlemek için hazırlıklar yapıyorduk. Malum sabahlıyacaktık, çünkü bu gün bizim bayramımızdı, hissedebiliyorduk. Bayram telaşı ve hazırlıkları derken kapı çalındı ve kuzenim içeriye girdi. Annem onu görünce çok sevindi, 'Balam bizimle seçimleri izlemeye gelmiş' dedi Erzurum şivesiyle. Ama abim 'Şu televizyonu hele bir kapatın' dedi. Yüzünde ciddi bir ifade, tek eliyle bıyıklarının kenarını kıvırıyor, halımızın göbeğindeki desene iyice bir bakıyordu...
O an sanki zaman duruverdi ve herşey yavaşladı. Hepimizin yüz ifadesi değişti, soldu. Annem ellerini bağrına bastı. Babamın esmer teni kızardı. Ben odadan dışarı fırladım. İki gün sonra hukuk sınavım vardı, stresliydim, emindim ki bu habere bedenim dayanamazdı...
"Başımız sağolsun, anneannem Hakkın rahmetine kavuştu" dedi abim.
Annem derin bir 'ah' çekti. Ağlaması, bağırması gerekirken "Elhamdulillah" dedi. Tam bir Osmanlı kadını. O anda bizlere, çocuklarına örnek olması gerektiğini biliyordu; acısını bağrına basıp yutkundu. "Rabbim evlatlarımıza hayırlı uzun ömürler versin" diye dua etti, ama gözyaşlarını gizleyemedi...
Herkesin şok atlatma metodu farklıdır. Annem konuştukça rahatlayan, iş yaptıkça acısı hafifleyen birisi. Onu konuşturuyor, sessizliğe müsaade etmiyorduk. Gurbetin gözü kör ola! Annem istese bile annesinin cenazesine yetişemezdi ki. 20 bin kilometre az mesafe midir? Ve bu uzaklığın verdiği ayrı bir acı...
Nenem ölümden çok korkardı. Ne kadar ahirete inancı sonsuz olsa bile ölüm deyince ürperirdi. "Aman balalarım beni morga sakın koymayın' diye tembih ederdi, çünkü soğuğa hiç dayanamazdı. Erzurum'dan kalma birşeydi galiba, çabuk üşürdü...
Seçim arefesi nenem teyzemi yine tembihlemiş, "Bak ben ölür-mölürüm, sakın bağıra bağıra ağlamayın; günah, hanım hanım ağlayın" demiş. Teyzem de onu teselli etmiş "Yok ana sen iyisin maşallah". Sabah namazına 80 yaşındaki nenem teyzemi kaldırmış, beraber namaz kılmışlar. 'Ben hasta olduğum için beni kaldırmıyorsunuz' diye çok kızardı ve hasta hasta kendi kalkıyordu. 'Ana çok hastasın, sadece farzı kılsan yeter' diyene her zaman iki çift lâfı vardı. İbadet aşkı her yanını sarmıştı. Aynı hastalıkları gibi...
Sabah kahvaltısını yapıp tekrar dinlenmeye çekilmiş nenem. Bu arada teyzem seçimde oy kullanmaları için belgeleri hazırlıyor... İçinden 'Anam nasıl gidecek oy kullanmaya, ayakta duracak hali bile yok' diye düşünüp duruyor ama nenem oy kullanmada kararlı, hatta bütün çocuklarını oy kullanmaları için iyice tembihlemiş, 'AKP'ye oy vermeyene sütüm helâl değil' demiş...
Ölümden çok korkan nenem, seçim günü vefat etti. Ne bir çırpınma, ne bir bağırma, ne bir haykırış... Vasiyeti üzerine hemen ikindi ezanıyla defnedilmiş ve morga da koyulmamış. Nenemin sıkı tembihlemesi nedeniyle teyzem, aynı gün oy kullanmaya mecbur kalmış. Cenaze evinden çıkıp, önce sakinleştirici iğne vurulmuş, sonra anasına ve memleketine olan borcunu ödemeye gitmiş. Bizim burada gurbet ellerde kullanamadığımız oyu, o kullanabilmiş. Görevliler nenemin soyadını görüp 'Aynı soyadı taşıyan bu kişi de gelecek mi?' diye sorunca teyzemin dili tutulmuş, 'Çok istemişti, ama anam şu an musalla taşında yıkanıyor, gelemez' diyememiş...
*
İkinci mektup biraz daha yakınlardan, Kahraman Maraş'tan geliyor; okuyalım:
"Bizim akaryakıt istasyonumuz var. Şu saatlerde otururken istasyonumuza Arap plakalı bir otomobil girdi park etti. İçinden arkadaşım çıkınca şaşırdım tabi sordum.
Aracın sahibi kayınbiraderiymiş. İsmi A. H., Süleymaniye'de bir okulda müdürmüş. Okulun duvarı üzerine yıkılmış, ayağı kırılmış. Ayağının biri tamamen alçıda olduğu halde bir mezun öğrenci şoförlüğünü yapmış, çile ve sıkıntılarla yolculuk ederek K.Maraş'a oy vermek için gelmiş.
Oyunu kullandı, şimdi Maraş'ta bir hastanede tedavisi devam ediyor...
Benim kalbim rikkatli olmadığı için çok ağlayamadım..." diyor mektubun sahibi son satırda.
*
Daha gümrük destanlarına dokunmadık bile; o dosyada neler var neler var... Nereden baksanız adam başına bin Euro civarında para harcıyor, iki gününüzü telef ediyorsunuz. Niçin? Oy kullanmak için!
*
Kim oy veriyor bu adamlara sorusu yanlış soru; "Bu adamlara bu vazife hissini telkin eden muhabbet mercîi nedir?" diye sorarsanız, belki cevabını bulacaksınız efendiler.
kaynak
serserix
New member
Türkiye, kendisine din olarak Kemalizmi almış, başka hiçbir dine hayat hakkı tanımayarak kitlelere zorla dikte ettirmiştir. Oysa en üst belirleyici İslam'ın ilkeleridir. Her şey ona göre belirlenir."
Tutturmuşlar laiklik elden gidiyor diye. Yahu millet istedikten sonra laiklik tabii elden gidecek
Hem laik, hem Müslüman olunmaz. Ya Müslüman olacaksın, ya laik. İkisi bir arada olunca ters mıknatıslanma yapar. Mümkün değil, ikisi bir arada olamaz.
Hayırsever bir işadamıdır, kendisine kefilim. (Yasin El Kadı hakkında konuşurken-İnterpolün kırmızı bültenle aradığı bir terörist
Sayın Ö..... (Ben imralıdaki şerefsizin adını anmak istemiyorum.) düşüncelerinin değil, almış olduğu kellelerin (bu ülke için şehit düşenler) hesabını veriyor.(14.01.2000 - Avustralya SBS Radyosu'na yaptığı konuşmadan))
Lan artistlik yapma! (10.2.2006'da Mersin'de "Anamızı ağlattınız" diyen protestocu çiftçiyi kovarken.)
Büyük Ortadoğu Projesi'nin eş başkanıyım.
Bu sözler kime mi ait? %50 oy ile iktidar olan Sayın Erdoğana..
Ey benim güzel milletim... Bu kadar mı balık hafızalısın?
Tutturmuşlar laiklik elden gidiyor diye. Yahu millet istedikten sonra laiklik tabii elden gidecek
Hem laik, hem Müslüman olunmaz. Ya Müslüman olacaksın, ya laik. İkisi bir arada olunca ters mıknatıslanma yapar. Mümkün değil, ikisi bir arada olamaz.
Hayırsever bir işadamıdır, kendisine kefilim. (Yasin El Kadı hakkında konuşurken-İnterpolün kırmızı bültenle aradığı bir terörist
Sayın Ö..... (Ben imralıdaki şerefsizin adını anmak istemiyorum.) düşüncelerinin değil, almış olduğu kellelerin (bu ülke için şehit düşenler) hesabını veriyor.(14.01.2000 - Avustralya SBS Radyosu'na yaptığı konuşmadan))
Lan artistlik yapma! (10.2.2006'da Mersin'de "Anamızı ağlattınız" diyen protestocu çiftçiyi kovarken.)
Büyük Ortadoğu Projesi'nin eş başkanıyım.
Bu sözler kime mi ait? %50 oy ile iktidar olan Sayın Erdoğana..
Ey benim güzel milletim... Bu kadar mı balık hafızalısın?
K
Kutay Alp
Guest
iitiraf ediyorum
göbeğimi kaşıya kaşıya AK Partiye oy attım
göbeğimi kaşıya kaşıya AK Partiye oy attım
MaLum-kişi
Hbeşer-i KamilH
%50 ile geliyor adamlar sen versende bir şey değişmez
slymnbrs1
New member
Sevgili arkadaşlar merhabalar. Öncelikle bilmenizi isterimki uzunca bir yazı ve düşünce ve değerlendirmeler tamamen bana ait. Sabır ve hoşgörü değerleriniz yeterli ise uzun olmasına rağmen konuyu sonuna dek okumanızı rica ederim. Şididen teşekkürler.
* * * * * * * * * * * * * *
Toplumun büyük bir kesimi ağırlıklı olarak tv den besleniyor. Eh birazda gazetelerden.
Biyolojik olarak uyanık, düşünsel olarak tarif edilemeyen bir kalabalığa haber edinme ve bu haberler üzerinden fikir yürütme şansı verilmiş ise ancak yazılı ve görsel kaynaklar, samantv, tv7 ve benzeri çizgideki yapılanma üzerine yürüyorsa ve hatta ulusal kanallar bile neredeyse bu çizginin seviyesinde yayınlar yapıyorsa.....
Birde buna seçim çalışmalarında yapılan sahtekarlıklar, tehditler, üçkağatlar, mağduriyet gözyaşları, büyük parasal kaynakların ve ayrıca devlet imkanlarının kullanıldığı, fitne-fücür ve iftiraları eklerseniz.....
Devlet imkanlarıyla yapılan yardımların akp tarafından, akp nin kendi kasasından yardım yaptığına inandırdığınız bir teba oluşturursanız.....
Yanına örgüt veya dernekten bozma, gerçekte etkin veya güçlü olamayacak, adı sanı duyulmamış, çoğu kişinin programlarını bilmediği siyasi partiler tablosu oluşturursanız.....
Ki bu partiler yaklaşık olarak 50 kadardır.
Alternatif Parti ALPARTİ
Ayyıldız Partisi
Aydınlık Türkiye Partisi ATP
Bağımsız Cumhuriyet Partisi BCP
Bağımsız Türkiye Partisi BTP
Bizim Parti
Büyük Adalet Partisi BAP
Çağdaş Türkiye Partisi ÇTP
Demokrat Halk Partisi DHP
Devrimci İşçi Partisi DİP
Devrimci Sosyalist İşçi Partisi DSİP
Güçlü Türkiye Partisi GTP
Gönül Birliği Yeşiller Partisi
Ebedi Nizam Partisi ENPA
Emekçi Hareket Partisi EHP
EMEP
Eşitlik Partisi EP
Hak ve Eşitlik Partisi HEPAR
Hak ve Özgürlükler Partisi HAK-PAR
Hak ve Hakikat Partisi HAKPARTİ
Halkın Yükselişi Partisi HYP
Halkın Kurtuluş Partisi HKP
İşçi Kardeşliği Partisi İKP
Katılımcı Demokrasi Partisi KADEP
Liberal Demokrat Parti LDP
Lider Türkiye Partisi LTP
Milli Demokrat Halkın Partisi MDHP
Milli Egemenlik Partisi MEP
Millet Partisi
Müdafaai Hukuk Hareketi Partisi MHHP
Sağduyu Partisi SADP
Sevgi ve Dayanışma Partisi SEDAP
Sosyal Demokrat Parti SODEM
Sosyalist Demokrasi Partisi SDP
Türkiye Müdafaa-i Hukuk Partisi TMHP
Türkiye Özürlüler Partisi TÖP
Türkiye Partisi
Türkiye Sosyalist İşçi Partisi TSİP
Vatanseverler Partisi VP
Yeni Parti YP
Yeşiller Partisi
Yurt Partisi
Yüce Diriliş Partisi
Seçimlere 18 partiyle gidiyorsanız ki bence bu sayı bile yüksek.....
18 parti katıldı.
Adalet ve Kalkınma Partisi, Demokrat Parti, Cumhuriyet Halk Partisi, Emek Partisi, Millet Partisi, Liberal Demokrat Parti, Saadet Partisi, Hak ve Eşitlik Partisi, Halkın Sesi Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Özgürlük ve Dayanışma Partisi, Yurt Parti, Doğru Yol Partisi, Hak ve Özgürlükler Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Milliyetçi Muhafazakar Parti, Büyük Birlik Partisi, Demokratik Sol Parti.
Ve kabaca partilerin aldığı oy sayısı
AK PARTİ - 19,654,724
CHP - 9,955,777
MHP - 5,132,959
SP - 477,419
HAS - 285,399
BBP - 274,795
DP - 241,483
HEPAR - 105,163
DSP - 90,363
DYP - 53,641
Görüldüğü gibi 50 milyon seçmenin yaklaşık 20 milyonu akp ye oy vermiş gibi görünüyor. 30 milyon seçmen akp dememiş. Katılmayanlar, oyunu küçük partilere kullananlar, hesaplamaya katılmamış oylar derken karşımıza bu tablo çıkıyor.
Yapılan onca alavere - dalavere yerine şerefli, düzgün bir çalışmayla 20 milyon oy almış olsaydı akp yi taktir ederdim.
Bu tabloyu gören, değerlendirmeyi hakkaniyet ve akıl çerçevesinde yapan bir vatandaş düşünürken kafasını kaşır.
Bir kesimde göbekten düşünüyorsa göbeğini kaşıyarak, polemik içeren yorumlar yazarak, zafer kazandığı zannettirilerek, mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşar gider.
ghost031
New member
Şu yukarıdaki yorumu görende zannedecek ki , bugün'e kadar seçim sistemi çok adilmiş de Akparti gelince bozmuş..
Bir kerede sorgulamak yerine anlamayı deneseniz sorun kökünden hallolacak.
Velevki siz 20 milyon Akpartiye niye oy verdi diye sorguluyorsunuz , Başbakanımız ise 20 milyon harici neden vermedi diye sorguluyor.
Fark Burada saklı..
Bir kerede sorgulamak yerine anlamayı deneseniz sorun kökünden hallolacak.
Velevki siz 20 milyon Akpartiye niye oy verdi diye sorguluyorsunuz , Başbakanımız ise 20 milyon harici neden vermedi diye sorguluyor.
Fark Burada saklı..
b_clonel
New member
Bilmesek bu ülkeyi inanacam sana...Seçim yolsuzluğuymuş. Sanki ülkeye seçim yolsuzluğunu Ak Parti getirdi. Ondan önce yoktu. Siyasi tarihimizde "Açık oy- gizli sayım" diye bir şey vardı bir zmanlar. Bu sana bir şeyler ifade ediyor mu..? Böyle faşizan bir şeyi "sosyalist" partimiz CHP getirdi. Millet sağolsun bu Chp'den çok şey öğrendi çoook. Aslında o kadar geriye gitmeye de gerek yok. Tc kimlik noları gelmeden önceki seçim sistemini bilmiyorsun herhalde sen. Adam hem oturduğu şehirde hem de köyünde oy kullanıyordu, bazılar hiç kullanmıyordu.Hey yavrum heyy... Medya konusuna gelince; Ak Parti'den önce Doğan medyasının borusu ötüyordu, adamlar gündemi istediği gibi şekillendiriyorlardı.O zaman siz sosyalistlerin sesi soluğu çıkmıyordu.? Neden acaba..?(!)
Ayrıca Ak Parti'den için devletin verdiği yardımı sanki kendisininmiş gibi göstererek veriyor demişsin ya, keşke diğer partilerde adam olsa da onlarda versede kendileri vermiş gibi gösterse...Ama verse işte. Ona bile razı bu millet. Gerçi bazıları veriyor, hakkını yememek lazım ama bize oy çıkmadı burdan geri verin hülen diyerek geri alıyorlar verdiklerini. Her neyse...
Kaldı ki madem o kadar hakkaniyet ve akıl çerçevesinde düşünüyorsun Ysk'nın seçim öncesinde yaptığı değişiklikleri de "tablo" da göz önüne alsana...İşine mi gelmiyor..??? O değişikliklerin Chp ve bağımsızlara yaradığını bilmeyen yok! Her neyse uzatmayacağım. Adam gibi vatanını düşünerek eleştirsen amenna derim ama sorunun çok açık bir şekilde ideoloji kabızlığıdır. Eğer o kabızlık olmasa seçim mağlubiyetini bir yerlerde aramaya kalkmazdın, bi partiyi yüceltmek için başka birini yerin dibine sokmazdın. Medya tarafından bize servis edilen bütün partilerin farklı yollardan da olsa aynı yere hizmet ettiğini bilerek eleştirini yapardın. "Birazda ortaçağ kazansın" gibi seviyesi yerde bir cümle sarfetmez, Ak Parti ye karşı adamakıllı muhalefet partisi olmadığı için seçimleri kazandığını görürdün.
W
WoLF
Guest
arkadaşlar uzun mesajları alıntı yapmamaya çalışın çünkü sayfa kasıyor bildiğim kadarı ile.
akp ye halk oy verdi,ben akp den nefret eden biri olarak bunu söylüyorum.yani akp artık gücü elinde tutuyor ve daha önce dediğim gibi gücü elinde tutan a da halk oyunu veriyor.
yalnız şu da bi gerçek ki milletimiz sinsileşmeye başladı.ekranlarda bile kimse akp li olduğunu açıkça dile getiremezken,vatandaşlardan bahsediyorum,herkes yine akp ye oy verdi.
ama arkadaşların dediği artık milletin bundan sonra ülkemizin aleyhine olabilecek her türlü faliyet karşısında en ufak şikayet etmeye lüksü yoktur.çünkü bu hükümeti kendiniz toz kondurtmayarak iktidara getirdiniz.
ben demokrasiden yanayım,akp den nefret ediyorum ama başarısına şaşırmamak ve kabullenmek gerek.
yani adamlar kazanmış halkın %50 desteğini almış artık bunu tartışmanın bi anlamı yok.
akp ye halk oy verdi,ben akp den nefret eden biri olarak bunu söylüyorum.yani akp artık gücü elinde tutuyor ve daha önce dediğim gibi gücü elinde tutan a da halk oyunu veriyor.
yalnız şu da bi gerçek ki milletimiz sinsileşmeye başladı.ekranlarda bile kimse akp li olduğunu açıkça dile getiremezken,vatandaşlardan bahsediyorum,herkes yine akp ye oy verdi.
ama arkadaşların dediği artık milletin bundan sonra ülkemizin aleyhine olabilecek her türlü faliyet karşısında en ufak şikayet etmeye lüksü yoktur.çünkü bu hükümeti kendiniz toz kondurtmayarak iktidara getirdiniz.
ben demokrasiden yanayım,akp den nefret ediyorum ama başarısına şaşırmamak ve kabullenmek gerek.
yani adamlar kazanmış halkın %50 desteğini almış artık bunu tartışmanın bi anlamı yok.
astrositom
New member
Kurtuluş savaşındaki milli ruhu uygulanan politik oyunlarla 80- 90 yıl içinde kaybetmişiz. Bunun oyun olduğunu göremeyip hala AKP peşinden giden insanlar yaklaşık %50 oy ile aynı partiyi tekrar başımıza getirdi. ANAP dönemini hatırlayın. O zaman da Özal vardı. Oyun oynanıyor, biz figüranlar hala %50 tartışıyoruz. RTE'nin ve AKP'nin sürekli yalanlarla iş yaptığını nasıl görmüyorsunuz. Dinimizi sömürüp, temiz kalpli halkımızın oyunu nasıl kullandığını, ülkemizi nasıl iki paralık ettiklerini görmüyormusunuz. Benim bu iktidardan ötürü maddi bir kaybım yoktur. Hatta bunların başımızda kalması çıkarıma olacaktır diğer oy veren % 50 gibi. Objektif olmak gerek. İstemiyorum bi faydasını bunların. Geleceğimizi karanlık algılıyorum.
mirkelam68
New member
biri merdivenden inmesini beceremiyor diğeri konuşmasını bilmiyor
biri süt ile havadan 630 tl maaş verecem diyor birisi büskülüt verecem diyor
biraz gerçek vaadlere bulunsalar olacak ama onuda beceremiyorlar
şimdi sorarım chp li ve mhp li kardeşlerime
partinizden (TAYYİP ERDOĞAN) gibi temiz dürüst akıllı bir başkan çıkara bilirmisiniz????
biri süt ile havadan 630 tl maaş verecem diyor birisi büskülüt verecem diyor
biraz gerçek vaadlere bulunsalar olacak ama onuda beceremiyorlar
şimdi sorarım chp li ve mhp li kardeşlerime
partinizden (TAYYİP ERDOĞAN) gibi temiz dürüst akıllı bir başkan çıkara bilirmisiniz????
astrositom
New member
Temiz, dürüst, akıllı mı?