Skandal açıklama: Ölüm madencinin kaderi

kaza her meslekte olabiliyor..ölüm ise her canlının mutlak sonu ..el insaf biri dogru söylemiş ama galiba her dogrunun her yerde söylenmemesi gerektiğini bilmiyormuş...hem çarpıtıp hem abartmayın

Kimse sıfır kaza demiyor.Hani şu hükümetimizin sonsuz bel bağladığı, direktifleri ile kanunlarımızı bile değiştirdiği, hamaset nutukları ile seviyelerine ulaştığımız yalanlarını söylediği avrupa ve amerika ülkeleri ile kıyaslamamızı, onlar gibi en aza indirgememizi....

denetimleri....kontrolleri...imkanları....maaşları....
sorguluyor!!!

anlıyabildin mi?
 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Zonguldak'ta protesto edilmesinin ardından yaptığı açıklamada madencilik mesleğinin kaderinde ölümün olduğunu söyleyerek yeni bir skandala imza attı.



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Zonguldak ziyareti sırasında madencilerin yakınları tarafından protesto edildi. Yaşanan gerilimin ardından açıklama yapan Erdoğan, "400 kişilik bir ekiple çalışmalar yoğun şekilde devam ediyor. Günle bağlı bir olay değil. Devlet olarak çalışmalarımızı iç ve dış desteklerle yürütüyoruz. Amacımız bir an önce 30 işçiye ulaşmak. Bu mesleğin kaderinde bu var" ifadelerini kullandı.

Madenciliğin kaderinde ölüm olduğunu savunan Erdoğan, kendisini protesto edenlerin de Zonguldaklı olmadığını iddia etti. Erdoğan, "Burada bir kişi, biraz önce ağır hakaret ve küfürler etti. Araştırdık ki buranın insanı değil. Tahriklere kapılmayın. Bakan ve milletvekileri arkadaşlarım netice alınıncaya kadar bölgeden ayrılmayacak" dedi.
(soL - Haber Merkezi)


Skandal açıklama: Ölüm madencinin kaderi | soL Haber Portalı



malesef insanları bile bile ölüme gönderenlerin serbest kalmasını sağlayan kanunlarımız olduğu sürece, gazetelere verdiği tam sayfa ilanlarla serbest kalmasında rol oynayan banalara teşekkür eden maden sahipleri olduğu sürece, madenleri daha güvenli yerler haline getirmek yerine olay yerine gidip "dua edin" siyasilerimiz olduğu sürece ölüm madencinin kaderi olacaktır.



Açıklama yapan Başbakan olunca şaşırmıyorum ....
 
Madenciler ölmeden önce bu haberleri yapan medya neredeydi acaba? Madem araştırmacı gazetecisin madenlerdeki durumları önceden haber yap tedbiri alınsın..

11 aralık 2009 fazla geç bir tarih olmasa gerek.

bursanın kemalpaşa ilçesinde 19 madencimiz göçük altında kalarak hayatını kaybetti.



23 Şubat 2010 da geç bir tarih değil.

balıkesirin dursun bey ilçesinde madendeki göçük nedeniyle 13 işçi hayatını kaybetti.



son zamanalrda olan 2 felaket.

peki bu olaylardan sonra gazeteciler, bilim adamalrı, madenciler hiç mi açıklama yapmadı?
peki bu olaylardan sonra alınamsı gereken önlemleri kimse hatırlatmadı mı?
...


peki siz neden hala suçluları korumaya devam ediyorsunuz?

bu ilk maden kazası değildir, son da olmayacaktır. ama bir kazadan sonra böyle talihsiz bir açıklama ilk defa yapılmıştır. ve bu açıklamayı yapan başbakandır. yani bu lafları söyleyebilecek son insan. ama ilk o dillendiriyor. sonrada insanların kadere bakış açılarını kullanarak oladan sıyrılmaya çalışıyor.

o kadar kolay değil.

önce görevini yerine getireceksin sonra konuşacaksın.


kendisini başka bir konuda görev yapmaya çağıranalra ben sizin memurunuz muyum diyen başbakan asıl memur olduğu halka hizmet ve çalışma koşullarında neden memuriyet görevini yerine getirmiyor?



sizin gibi gözü kapalı destekçileri olduğu sürece memuriyetten çooooookkkk kaytarır...
 
Kötü bişey oldumu kader
İyi bişey oldumu biz yaptık
 
maden cikar ama madenci cikmaz taseron firmalarin guvenlik eksigi yillardir ayni sahne hicbir zaman ders alinamayan tekerrur isterseniz buna kader deyin ben bunun adina ihmalkarlik diyorum
2.jpg
 
Allah zalim değildir

Allah zalim değildir

Zonguldak'ta yerin yedi kat altında gaz patlaması sonucunda can veren işçilerin ölümünü; Başbakan Erdoğan; kader olarak gösterdi. Hatta bu ölümleri sorgulayanları da 'Kadere inanmıyorlar; yani dine aykırı düşünüyorlar!' diye suçladı. Sayın Başbakan böylece; işin içine ilahiyat bilimindeki 'kaza ve kader' maddesini soktu.

İslam tarihinde, Emeviler döneminin başlangıcından itibaren bu konular çok şiddetle tartışılmıştır. Çünkü; İslam'ın halkçı yapısını saltana çeviren Emevi yönetimi; kendi yaptıkları zulümleri, kırımları; kaza ve kader örtüsü altına süpürerek aklama yoluna gittiler. Örneğin; Kerbela'da Hz. Muhammet'in torunlarını kılıçtan geçirtenler; bu işin Allah'ın kazası olduğunu iddia ettiler ve çevrelerindeki Müslümanları da bu yolla uyutabildiler.

Tarih içinde çok etkili olan bu zihniyete, ilk teorisyeni Ebul Musa Eşari'ye bağlantılayarak Eşarilik denildi. Eşariler; doğrudan söylemeseler de bu yorumlarıyla; yapılan zulmü, haksızlığı; Allah'ın bir takdiri gibi göstererek Allah'ı zalim birisi gibi tarif etmiş oluyorlardı. Bunların Allah'ı ile o dönemin sultanları arasında fark kalmıyordu.

Bir de Allah'ın olumsuz eylemlerin kaynağı olmayacağına yani adil olduğuna inanan Müslümanlar vardı. Adliye grubu denilen bu bölümdekilere göre insanın aklı; şeriatın açıklaması olmaksızın; içeriğini anladığı eylemin ve varlığın çirkin veya güzel olduğunu algılayabilir. Dolayısıyla da akıl sahibi her varlık; iyi ve güzel olan işi yapmayı; kötü ve çirkin işten uzak durmayı tercih etmek zorundadır. Örneğin; insan aklı; devlet hazinesinin tarafgir biçimde harcanmasını yasaklar; bunun için Allah emrine gerek bile yoktur. İnsan aklı; zulmü önlemeyi; iyilikleri ödüllendirmeyi gerektirir.

Eşariler'e göre, insan aklı tek başına iyi ve çirkini, doğru ve yanlışı algılayamaz. Şu alemde ne oluyor ise Allah onu istemiş demektir. O yüzden; eğer bir maden ocağında grizu patlamış, ocak çökmüş; oradaki işçiler can vermiş ise bu durum; Allah'ın istediği bir sonuçtur. İşte Eşariler ve onların yolundan gidenler; bilmeden de olsa; Allah'ı zalim olarak gösterecek bir yorumu halka dayattılar ve kabul ettirdiler.


MADEN KAZASI KADER DEĞİLDİR
Eşari anlayışa göre; maden ocağındaki patlama; Allah'ın planladığı bir gelişmenin doğal sonucudur. Bu yüzden onu sorgulamak; tanrısal düzeni sorgulamak demektir ki bu da Allah'a karşı gelmek sayılmalıdır. Şimdi siz buradaki Allah yerine Emevi Padişahı'nı koyarsanız; manzara hemen anlaşılır.

Eşari inanışı diyor ki: Yöneticilerin yaptıkları kötü işler; aslında kötü işler değildir; bunu Allah istemiştir ki öyle ortaya çıkmıştır.

Çağdaş Sünni inanışta; Maturudi çizgi; (Ki, Türk tipi Sünni yorumdur) Eşari yorumunu kabul etmez. Lakin; Arabi sünnilik; Eşariliği olduğu gibi yaşatır.

Hani şu 'Alın yazısı, zalim felek' gibi kavramlar var ya; işte bunlar Eşari zihniyetin uyutucu, çürütücü yansımalarıdır.


Eğer insanoğlu; kötü olayları, yıkımları, kırımları, salgın hastalıkları 'Bu, kaderdir!' diyerek Allah'ın karşı konulmaması gereken bir işi gibi görse; aklını kullanarak önlem almasa idi; belki de yeryüzünde insan ırkı çoktan yok olmuş olurdu.

Eğer; bugün Almanya'da 1 kömür işçisi ölürken bizden 10 işçi ölüyorsa; bu durum; Allah'ın Alman işçileri bizim işçilerden daha fazla sevmesinden olmuyor. Alman kömür işletmecileri; işi kaderin sırtına yıkmayıp aklı devreye soktular ve önlem aldılar. Böylece; kaza sayısını da kaza da ölenlerin sayısını da çok düşürdüler.
Ne yani; Allah; Hıristiyan Alman işçileri Türk Müslüman işçiden daha mı çok seviyor?

HAYRETTİN KARAMAN NEDEN SUSUYOR
Artık, Sünni ilahiyatçılar da Başbakan Erdoğan'ın tarif ettiği biçimde bir 'kader' kavramının İslam ruhuna ters düştüğünü biliyorlar. Bunlardan birisi Prof. Hayrettin Karaman'dır. Hatta Diyanet İşleri Reisi de Başbakan'ın yanlış kader tanımlaması yaptığını biliyor. Lakin; bu alimler; saltanat baskısı yüzünden konuşamıyorlar.

Eğer İslam'ı yüceltecek isek; İslam'ın saltanata hizmet biçiminde kullanılmasına karşı çıkmak zorundayız.

Şimdi sorum şudur: Peygamberimiz Muhammet, 610 yılında ortaya çıkarken; kadere isyan etmedi mi? Hz. Muhammet neden; 'Bu sömürü, bu kölelik sistemi Allah'ın takdiridir; insanlığın kaderinde vardır. sakın sesinizi çıkarmayın!' demedi?

Muhammet'e ümmet olmak; öncelikle onun gibi davranmaktır. Sadece camide değil, hayatın her alanında.
Ülkemizdeki iş cinayetlerini kaderin sırtına yıkmak; depremi de yeraltındaki sarı öküzün deprenmesine bağlamak kadar saçmadır.
Rıza Zelyut | Allah zalim değildir

__________________________________________________
__________________________________________________


Olmadı Rıza Zelyut olmadı son ettiğin laflar hiç olmadı.......
 
ben daha skandal vari bir şey söyliyem bakalım haber olacakmı ölümü bir gün her kez tadacak yeni ögrendiniz madem :durdurun :durdurun :durdurun
 
sen niye kızıyonki ben dogruları söylüyom burda
hem dedigim yanlış diyenler aynı zihniyette olan kişiler hep
burada bir din kardeşim bak haksever sen yanlış sölüyon dese tamam haksızmısım decem
yanlışsın diyenler senin fikride olan kisiler
onun için kızma darılma allaha yaklaş duaet namaz kılki allahda sana dogru düsünmeyi nasp etsin

Allah yazılırken 'A' büyük olur. öğren öyle yaklaş üstelik özel isimlerde 'da eki ayrıdır. konuşma dili farklı olabilir ama yazarken tek üslup vardır. eğitimsizlerin halide başka oluyomuş. emin ol senden daha yakınızdır biz Allah'a
 
Maalesef akepeciler sayesinde de bu adam bizim kaderimiz
 
Allah yazılırken 'A' büyük olur. öğren öyle yaklaş üstelik özel isimlerde 'da eki ayrıdır. konuşma dili farklı olabilir ama yazarken tek üslup vardır. eğitimsizlerin halide başka oluyomuş. emin ol senden daha yakınızdır biz Allah'a[/QUOTE

fazla okuyamadık diemi sucluyosunuz ayıp sizin yaptınız dusuncemide sölimiim isterseniz ayıp yahu

bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıp lafını hiç duymadınmı ?

bırakın şimdi bu okuyamadık laflarını falan :thumbdown:

kimse sana düşünceni söleme demiyo.isteyen istediğini fazlası ile sölüyo zaten forumda...
 
sizin amacınız benlen ugrasmak muslumanlan ugrasmak
okuyamadık amma kuranı kerimi hocalaımızdan cok dinledik hem arapcasını hem turkcesini
yani sizin dediiniz gibi cahıl deilem
elbette yanlışlaı söylicem
ören dmek kolay paran vamı diye heç sormuyon ki

tamam birader hadi git yoluna Allah yazarken o 'A' yı büyük yaz yeter bana müslümanım diye geçinmeyin sonra bizde dinledik Kuran-ı Kerim'i (ayrıca Kuran yazılırken'de 'K' büyük) bizde okuduk. boş boş yorum yapma
 
sizin amacınız benlen ugrasmak muslumanlan ugrasmak
okuyamadık amma kuranı kerimi hocalaımızdan cok dinledik hem arapcasını hem turkcesini
yani sizin dediiniz gibi cahıl deilem
elbette yanlışlaı söylicem
ören dmek kolay paran vamı diye heç sormuyon ki

ya arkadaşım bırak bu para mara işlerini ya.eğer bu forumda şu an gezebiliyosan araştırırsın biraz türkçeyi dilbilgisini herşeyi öğrenirsin.bana param falan yok yalanı atma.

ben internet sayesinde ingilizcemi geliştirdim.

arkadaşım ben müslümanlar ile uğraşmıyorum.böle çarpıtarak yorumları konuyu istediğin yere sakın çekme.

sende her müslümanı temiz,dürüst sanma.öle müslümanlar artık geride kaldı.bu devirde kimseye güvenmiceksin.

azcık tarih okuda bilgilen.kurtuluş savaşında neler yaşanmış Atatürk neler yaşamış,kimlerle nasıl mücadele etmiş,savaş sonrasında diğer devletler nasıl karar almış.

bu içinde yaşadığımız durumdan nasıl kurtulacağımız belli.

tek yapmamız gereken bu abd uşağı hükümetten ve bu ikinci obamadan kurtulmak.

ondan sonra ABD ye rest çekmek.

bakın Rusyanın yakın tarihini okuyun biraz.ruslarla bizim yakın tarihimiz benzemektedir.

benim tek istediğim ABD den tamamen kurtulmak ve tüm saydamlığı ile çalışacak bi hükümetin olmasıdır.

bütün yorumlarım sırf akp ye yapılan bir tavır değildir.ABD ve onun uşaklarınadır...
 
bir şeyi bilmiyorsan salla gitsi ya tutarsa

başkanın sözü başka burda tartışma konusu olan şey başka

dedim ya salla tutarsa


-Ölüm madencinin kaderinde var (yada ölüm bu mesleğin kaderinde var)
-Ölüm madencinin kaderidir (yada ölüm bu mesleğin kaderidir)

2 açıklama arasında dağlar kadar fark var ama farkı görmezsek sallamaya devam demektir.

sizce başbakan hangisini dedi 1 mi 2 mi

tabiki 1

ısrarla 2 diye yırtmayın bi ...;)
 



tamam gardaşım birazcık haklısın derim sana ama neden sizbeni sucladınız yanlışsın diyenler sizin fikrinizde olan kişiler belki siz yanlış yönlendiriyonuz beni ne bilem
bana akpli veya tdhli biri bak gardaşım yanlış yapıyon dese oyurup aceba yanlısmıyım dicvem kendi kendime
ama yok öle bisi sadece siz sölüyonuz yanlıssın die niye bana bi acıklamısın guzel gardasım
saglıcakla kal emi allaha emanet ol


arkadaşım onlar hiç öle bişi diyebilirlermi sence ?

abd onların gözlerine öle bi perde indirdi ki,gözleri yapılan hiçbir kötülüğü,haksızlığı görmüyo.

dedim ya abd İslam kozunu kullanıyo.bunu kurtuluş savaşından sonra hayata geçirmişlerdir.

ve siz de hükümet dini bütün tayfalardan oluşuyo diye direk ona oy veriyorsunuz.

işte abd nin istediği de budur.

geçmişte de bir sürü ülkeye aynı taktiği uyguladılar.biz direnen bir millet olduğumuz için bize İslam kozunu kullanıyorlar.

ilk önce hükümete abd nin istediği biri getirilir,daha sonra özelleştirmeler ile ne var ne yok alınır.ekonomik açıdan çökertilmeye çalışılır,ordu yıpratılır,arada da darbeler yapılır yada akp yi devirmek için yapılacak saçma sapan darbe haberleri çıkar ki ülke kendini toparlayamasın,abd ye muhtaç olsun.

işte bu taktiği bir sürü ülkeye uygulamışlardır.geçmişte yapılan darbelerde abd nin oyunudur.bu ergenokon olayı da saçmalıktan başka bişi değildir.bu da abd nin ülkeyi oyalamak ve kaosa süreklemek için uyguladığı bi politikadır.

Ergenokon gibi Türk destanının ismini neyin adına verdiklerine bi bak...
 



sen iyi birine benzion volf ama seni kandırmadıkları ne malum senin dediklerinin bazıları dogru bazıları yanlıs gibi bende sana katılıyom abd çok kötü devlet ama zamanında ipi gaptırmısız ipi eline vermisiz kurtulamayızki bu ipten bu ipi basbaknda koparamaz çok kötü baglanmısız onunicin sana tam olarak haklısın diyemiom
ergenekon dion ama baksan askeryenin neredeyse tamamı darbeden haberdarmış azkalsın darbe yapcaklarmış cami neyin bombalayacaklarmış yunanla birlik olup ucağımızı düsürceklermis butun muslumanları içeri atceklermiş
her tarafa silah mermi gommuslar ya hergun bisiler cıkıyo acıga
onun için ben oyumu akpye vedim sen sakın darılma olurmu
allaha emanet ol salıcakla kal emi


hocam Allah aşkına hangi Türk evladı Allah'ın evi olan camileri bombalayabilir ya?

böle bişi mümkünmü sence?bu bombalama işini abd den başkası yapamaz.

hocam darbe yok.darbe diye bişi yok.abd akp nin iktidar koltuğundan düşebileceği endişesinden dolayı bu yalanları çıkardı.

bu darbe yalanlarını,akp yi devirme planları gibi yalanlar uydurdular.peki ne için?

türk halkının iyi niyetli olduğunu biliyolar.onun için bu politikayı uygulayarak akp nin iktidar olarak kalmasını istiyolar.Biz de bakıyoruz oo darbe falan akp yi devirecekler darbe olacak.hemen akp ye destek çıkıyoruz ama bilmiyoruz ki abd ye destek çıkıyoruz.

şu an türkiye yi bir hamura benzetebilirsin.bu hamuru yoğuran halktır,şekil veren ise abd dir...

sen istediğine oy verebilirysin ama dikkat et akp ye değil abd ye oy veriyorsun.
 
Kaza ve Kader

thumbnail.php

Kaza ve Kader

ZONGULDAK’taki feci maden kazasına dair sorgulamaya girişenlere karşı, Başbakan “kaza ve kadere imanı olmayanlarla tartışmam” demiş. Ne büyük laf! Ne ağır laf! Ne kibir!


İnananlara göre, kaderin nasıl tecelli ettiğini sadece yaratıcısı bilir. Müminlerden beklenen, kader tecelli ederken “hayra” vesile olanlardan olmaya çalışmaktır. Para hırsı ile yola çıkıp, insan canını hiçe saymanın kaderle ilgisi olsa olsa, kadere “şer” ile vesile olmak olabilir. Gerisini, gerekirse, Başbakanımızın dediği gibi, Diyanet İşleri Başkanımıza sorarız, ama bu kadarını bilmek için sıradan inançlı biri olmak yeter!

AKİF’TEN
Öyle olmasaydı, Akif,
“Kenar-ı Dicle’de bir kurt kapsa bir koyunu
Tutar da adl-i ilahi sorar Ömer’den onu” demezdi.

Zonguldak’ta yeraltında can verenlerin, Dicle kenarındaki koyun kadar hukuku yok mu? Muhafazakar bir iktidarın, bırakın Hz. Ömer adaletini, onları kapan kurtların peşine düşmesini beklemekte yadırganacak ne var?

DERİN SORGU
Diğer taraftan, bu ülkede inanan var, inanmayan var, öyle inanan var, böyle inanan var. İnanmayan veya adalet ölçüsünü dünyevi çerçevede kuranlar, hiç olmazsa, “asgari adalet”le yetinenlerdir. Maden ocağının “güvenliği”ni, “tedbir”i, “ihmal”i sorar, sorumlusunu hesap vermeye çağırırlar. İnananın sorgusu daha da derin, sorumluluğu daha da ağırdır.

O hesaba girmeye hevesli olan, kolay kolay içinden çıkamaz.
Muhafazakârlar, iş paraya, pula, iktidara, hırsa gelince kul düzenine, kul terazisine talip, sorumluluğa, hesaba gelince kaza kadere sığınıyorlar. Kadere, kutsala sığınarak, asgari adaletten dahi, kaçmanın yolunu bulmaya çalışıyorlar. Laiklik tam da bu nedenle lüzumlu, önemli bir tedbir. Daha fazlasını başaramayan insanlığın asgari adalette, asgari sorumlulukta bir zemin oluşturması imkanı olarak icat edilmiş. Laiklik, kimse, kutsala sığınıp, iktidarını kutsallaştırmaya meyletmesin, “kaza ve kader” diye sorumluluklarından yan çizemesin diye önemli bir ilke olmuş.

İŞİMİZ VAR
Laik bir ülkede, herkesten beklenen asgari adalet, hakkaniyet dairesinde davranmak, sorumluluk üstlenmek, hesap vermek! İnanan bir siyasetçi, daha fazlasına talipse ne ala! Ama daha azını dayatmak için, işin içine dini, imanı, kazayı, kaderi sokuyorsa, işimiz var demektir.

Bu noktada, laikler, sonuna kadar, “dini siyasete karıştırmakla” eleştirme hakkına sahip olur. Öte taraftan, onlardan çok dindarların itiraz etmesi gerekir. Tabii meseleleri, ihaleye, iktidara ilişkin değil de, itikada ilişkinse! Kimin asıl derdinin ne olduğunu, işte tam da böyle olaylarla daha iyi görebiliyoruz.

Not: Biliyorum, bugünlerde en önemli siyasi gündemi CHP ve Kılıçdaroğlu olayı. Bunları daha çok konuşacağız, o nedenle, ben Başbakan’ın ve iktidar çevresinin, çok önemli bulduğum açıklamasını ve tutumunu söz konusu etmek istedim. Umarım anlayışla karşılarsınız.
Hakimiyet-i Milliye Gazetesi - Kaza ve Kader - Nuray MERT
 
Ölüm madencinin kaderidir şehadet askerin şerbetidir .Bunları konuşmanız bile tahrik unsuruyken siz tartışmaya açıyorsunuz sırf siyasi manevra olsun diye. Ateş düştüğü yeri yakar bu belli herkesin tuzu kuru elbet ama bilmezler ki her işe çıkan madenci helallik diler aile efradından.Yerin yüzlerce metre altındayken hiçbir şey yerin üstündeki gibi çalışmaz sadece kazmak vardır ve çıkacağın zamanı beklemek başka hiçbir önlem sizi ordan sağ çıkarmaya yetmicektir emin olun.Çünkü bu kazalar Rusya da Çin de bile oluyor halen.Bırakın mazlumların üzerinden siyaset yapmayı mühendislerden daha mı iyi bileceksiniz bu işi.
 
Geri
Üst