senin bacına kimse başını tamamen aç demiyor kardeşim... okulda kamuda açıcaksın diyor... olayı daha başka yerlere çekmeyelim lütfen...
sen gördünmü her insanın kullanım alanlarında başörtüsü yasağı? ben görmedim duymadım...
yasa senin yaşaman için şekillenmiş en azından düzenli yaşaman için... sen utanmadan yasanındaa diyorsun...
bu hale getiren kim? sen dersen ki 'velevki siyasi simge olarak kullanılır' olacağı bu
tartışılana bak hey Allahım türkiye bu gidişatla biyere gelemez...
Laiklik ilkesini biliyorsun herhalde, ne anlama geldiğini yazmama gerek yoktur sanırım. Laik aile de, büyüklerinin; yani anne ve babanın laik, Kemalist düşünceli olup, çocuğunu da o şekilde yetiştirmiş ailedir. Başka özel soru??
MUSTAFAKEMEL ATATÜRK ne demiş
Zamanın değişmesiyle hükümlerin değişmesi inkâr olunamaz.» Kuralı adlî politikamızın temelidir.
1922.
«Hiç bir millet yoktur ki, ahlâk esaslarına dayanmadan ilerlesin …»
24. 12. 1919., Kırşehir Gençler Derneğindeki Hitabe.
«Tehdit esasına dayanan ahlâk, bir fazilet olmadıktan başka güvene de lâyık değildir.…»
25. 08. 1924, Muallimler Birliği Kongresi Üyelerine.
AİLE HAYATI
«…Medeniyetin esası, gelişme ve gücün temeli aile hayatındadır. Bu hayatta fenalık, muhakkak sosyal, ekonomik, siyasal güçsüzlüğe sebep olur. Aileyi teşkil eden kadın ve erkek unsurların doğal haklarına sahip olmaları, aile görevlerini başaracak güçte olmaları gereklidir.»
30. 08. 1924, Dumlupınar’da Konuşma.
« Efendiler, sosyal hayatın kökeni, aile hayatıdır. Aile, açıklamaya gerek yoktur ki, kadın ve erkekten oluşur…»
«… Aydın sınıfı ile halkın anlayış ve hedefi arasında doğal bir uygunluk olması lazımdır. Yani aydın sınıfın halka telkin edeceği fikirler, halkın ruh ve vicdanından alınmış olmalıdır…»
20.03.1923, Konya Gençleriyle Konuşma.
28. 08. 1925, İnebolu’da Bir Konuşma.
«… Aydınlarımız içinde çok iyi düşünenler vardır. Fakat genellikle şu hatamız vardır ki, araştırma ve çalışmamıza zemin olarak çok vakit kendi memleketimizi, kendi tarihimizi, kendi geleneklerimizi, kendi özelliklerimizi ve ihtiyaçlarımızı almalıyız. Aydınlarımız belki bütün dünyayı, bütün diğer milletleri tanır, ama kendimizi bilmeyiz.»
20.03.1923, Konya Gençleriyle Konuşma.
Biz cahil dediğimiz vakit, mutlaka mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğim ilim, hakikatı bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okuma bilmeyenlerden de hakikatı gören hakiki âlimler çıkar.»
18. 03. 1923, Tarsus’ta Çiftçilerle Konuşması.
atatürk dilinden sana cvp verdim din dilinden anlamadığınız içindi bu cvplar isterseniz dini olarakta verebilirim siz isteyin yeter
Baş örtüsü yasağı ile ilgilenenler,yasağın herhangi bir kurumun uygulaması olarak ortaya çıktığı kamaatini taşımaktadırlar.
Tarihin derinliklerine inildiğinde gerçek ortaya çıkmaktadır.Başörtüsü düşmanlığının temeli Asr-ı
Saadet'e kadar uzanmaktadır.
Hz.Peygamber (SAV),Hicret ten sonra Medine yerlileri ile bir anlaşma yapmış ve dünya hukuk tarihinde Medine Vesikası olarak bilinen belgeyi imzalamıştır.
Medine Vesikası çerçevesinde,Hz Peygamber (SAV),müşrik araplarla savaşı tercih ederek onları
yola getirmiş,yahudilerle ise barışı tercih etmiştir.
Medine yahudilerinin tüm kışkırtmalarına rağmen diplamatik,barışçıl bir ilişki sürdürme yolunu seç
miştir.
Medine yahudileriyle Müslümanlar arasındaki barış ortamı ve ilişkiler ,Beni Kayyuka Muharebesi'ne
kadar sürmüştür.Beni Kayyuka,Medine'de yaşayan üç yahudi kabilesinden birisidir..Kayyuka yahudileri
özellikle ticaretle,kuyumculuk ve ziraatla uğraşıyorlardı.Ve Medinede bu adla anılan bir kuyumcu çarşısı vardı.
Hz.Peygamber'in Medine yahudileriyle ilişkileri Bedir Muharebesinden yaklaşık dokuz ay sonrasına kadar sürdü.Hadise hicri ikinci yılın Şevval ayında meydana geldi.İslam tarihinde Beni Kayyuka Muharebesi olarak anılan savaş,Bir Müslüman hanımın başörtüsünün Yahudi bir kuyumcu tarafından zorla açılması sebebi ile çıkmıştır .
Öğle namazından sonra,Mescid'de sahabeleri ile sohbet eden Hz.Peygambere Benı kayyuka çarşısında sipariş vermek isteyen bir Müslüman hanımın,yahudiler tarafından tacize uğradığı ve zorla başının açıldığı haberi gelince hemen savaş kararı alınmış ve uygulanmıştır.
Ve ilginçtir ki Hz Peygamber'in hayatında ilk defa ikindi namazı bu savaş nedeni ile kazaya kalmıştır.
Ayrıca
Hz.Peygamber,öteki muharebelerde istişare ile karar verdiği halde bu savaşta istişareye gerek görmemiştir.
Beni Kayyuka Savaşı sonrasında yahudiler Medine'den çıkarılarak küzeye sürülmüşlerdir.
Bugün Başörtüsüne karşı sürdürülen kin,husumet ve dayatmanın temelinde Beni Kayyukanın
intikamı yahut rövanşımı yatıyor.
Başörtüsü yasağı ile öğrenim hakları ellerinden alınan ve hayatları karartılan,cehaletin kör karanlığında hücre hapsine mahküm yüzlerce genç kızımızın durumlarının başka izahı varmı?
İslam da başörtüsü varmı yokmu gibi saçmalıklara en güzel cevap Beni Kayyuka Muharebesi'dir.
Başörtüsü ise uğrunda mücadele verilecek kadar önemli,değerli ve kutsaldır.
Başörtülülere izin çıktığında bundan kimseye zarar gelmez tezine katılmıyorum. Başörtüsü bir sadece bir dinin sembolü değil bir ayrımın da sembolüdür.
Başörtülü kızları okula aldığında başını örtmeyen kızları baskı altına almış olursun.
Çünkü o başını örtmeyen kızların da %99 u müslüman.
Başını örten iyi müslüman örtmeyen kötü müslüman ayrımını yaptığınız sürece, başı örtülü olanları üniversitelere sokmak için siyasi karşı devriminize devam ettiğiniz sürece yasak devam eder.
30 senede kafasını anadolu şekli ile örtmeyi terkedip türban denilen zımbırtıyı islamın emri olarak sayanlarla da sonuna kadar mücadele ederiz.
Kitapta örtünün yazar.
Türbana girin, çarşafa girin yazmaz.
Bu ülkenin kızları başlarını bir Türk kızı gibi değil de arap kızı gibi bağlamaya devam ettiği sürece, ve sünni milliyetçi arap emperyalizmi din ümmet diye dayatıldığı sürece türban yasak kalacaktır.
Zaten türban ve başörtüsü arasındaki fark budur.
Benim anneannem babaannemin başında baş örtüsü var,
Üniversite önünde eylem yapanların, başbakanın karısının ve cumhurbaşkanının karısının başında TÜRBAN var.
Ama hala islamiyet kapan demiş isteyen istediği gibi kapanır diyenleriniz çıkacaktır.
İsteyen istediği gibi kapansın, Ama Kamusal alanda kendi islami siyasetinin propogandasını yaparak değil.
saygılar
İNSAN NASIL DİNDEN ÇIKAR
1- Allahın varlığı hakkında insanda meydana gelecek en ufak bir şüphe ve tereddüt.
2- Allahın cisim olduğunu düşünmek ve hayalinde canlandırmak.
3- Cenab’ı Hakkın sıfatlarından herhangi birini insanların sıfatlarına benzetmek. (Mesela Cenabı Hakk’a dil ve ağız gibi mahlukatın hassalarından olan azalar hayal etmek)
4- Allah’ı bir şeye hulûl etmiş olarak kabul etmek.
5- Cenab’ı Hakka analık, babalık veya oğulluk isnad etmek. Haşa "Allah Baba" demek veya "Her şeyi yaratan Allah ama Allah’ı yaratan kim" (!) gibi sözler söylemek veya bunları kalbinden geçirmek. (Cenabı Hak Yaratan varlıktır. Yaratılan varlık değildir)
6- Peygamberlere yalancılık isnadında bulunmak
7- Peygamberlerden herhangi birini inkar etmek.
8- Peygamberlere günah isnadında bulunmak
9- Peygamberlerin yüksek terbiye ve ilimlerini Allah’ın yetiştirmesiyle değil de, bir insanın yetiştirmesiyle olduğunu sanmak.
10- Meleklerden her hangi birini inkar etmek.
11- Meleklere erkeklik dişilik isnadında bulunmak.
12- Hakkında ayet olan herhangi bir mücizeyi inkar etmek
13- Tevatur yoluyla sabit olan ayın yarılması ve mirac hadisesi gibi mücizeleri inkar etmek.
14- Kur’an-ı Kerim’in bir ayet veya bir cümlesini inkar etmek.
15- Kur’an-ı Kerim’de en ufak bir noksanlık düşünmek ve "kifayetsizdir" diye bir fikre sahip olmak.
16- Kur’an-ı Kerim’in hükümlerinden ve kanunlarından daha üstün kanun ve hükümler olduğunu iddia etmek veya düşünmek, veya hutta ileri bir zamanda böyle bir fikre sahip olabilirim diye düşünmek.
17- Kabir sualini ve azabını, öldükten sonra dirilmeyi inkar etmek veya şüphe ile karşılamak.
18- Hesap gününü, sıratı, mizanı, cennet ve cehennemi inkar etmek.
19- Cennet nimetleri veya Cehennemin azabı hakkında şüphede bulunmak, inkar etmek "Allah hiçbir kuluna azap etmez" demek.
20- mü’minlerin ebediyyen Cehennemde kalacağını söylemek.
21- Her hangi bir farzın bir cüz’ünü veya tamamını inkar etmek, Mesela: "5 vakit namazdan öğle veya ikindi namazları bu devirde kılınmaz, farz olamaz" demek veya düşünmek.
22- Faizi, insan öldürmeyi, günah ve haram kabul etmemek.
23- İslam dinini mühimsememek ve hor görmek.
24- Herhangi bir kâfiri mü’minden üstün görmek.
25- Haramlardan birini helâl adetmek veya ayetle sabit bir haramı inkar etmek.
26- Sahabelerden her hangi biri hakkında münafık, mürai (iki yüzlü), kâfir diye düşünmek.
27- Bir mü’mini imanından dolayı hakir görmek veya bir kâfiri küfründen dolayı üstün görmek.
28- İslamiyetin dünya saadetine engel olan bir din olduğunu söylemek veya düşünmek.
29- Bir mü’mini küfürle suçlamak.
30- Küfrü icap ettiren her hangi bir şeyi kendi isteğiyle hatırından geçirmek.
31- Üzerinde ayet yazılı her hangi bir şeyi kasten kirletmek veya pisliğe tutmak.
32- "Müzik aletlerinden birini çalarak Kur’an okumak"
33- "O adam peygamber olsa gene inanmam"demek.
34- "Peygamber gelse gene kabul etmem" demek.
35- "Allah olsan ne yapabilirsin sen bana" demek.
36- "Allah’ ımı inkar edeyim bu böyle" demek.
37- "Ne olur şu güzelim şarap haram olmasaydı" demek.
38- "Namaz kılmam, kılmayacağım" demek.
39- Allahın emir ve yasaklarından ve kanunlarından biriyle alay etmek, (mesela alaylı alaylı : Hırsızlık mı yaptın uzat kolunu, adam mı öldürdün uzat boynunu" diyerek istihza etmek veya istihza edenin gülmesine gülerek mukabelede bulunmak.
40- Küfrü icabettiren bir söz söylendiğinde onu gülerek karşılamak.
41- "İslam dini efsane ve hurafeden ibarettir" demek.
42- Ruhların kalıptan kalıba geçtiklerine inanmak.
43- Peygamberimizden sonraki hiristiyan ve yahudileri mü’min kabul etme, onların da dini haktır diye itikat etmek.
44- Kur’anın kanunlarını Allahın kelamı diye değil de akla, mantığa, ilme ve felsefeye uygundur diye kabul etmek.
45- Bir kâfire karşı muhabbet etmek. (Bu hususa bilhassa taassup derecesinde her hangi bir fıkraya fikren angaje olan kimseler dikkat etmelidir. Hele hele her şeyin sahtesinin çıkktığı günümüzde pek öyle zahire ve elfaza kapılarak hemen. "iyidir, aradığımız ve beklediğimiz olsa olsa budur" diye körü körüne birine sevgi beslememek lazımdır. Çünkü dış memleketlerden konmuş casuslar bir memleketin en yüksek idari mevkilerini işgal edebiliyorlar ve yükselebiliyorlar. Bu türlü bir sevgi dahi kişinin imanını götürür.)
46- Uzun müddet küfre hizmet etmiş ve müslümanlığa zararı dokunmuş birisini sevmek, onu desteklemek ve hakkında Allah razı olsun diye dua etmek.
47- Ölmüş bir kâfire veya İslam dinine kötülüğü dokunmuş birine "Allah rahmet eylesin" demek.
48- Kafirlerin öteden beri kendilerini müslümanlardan ayırmak için kullandıkları Haç, zünnar (v.s) gibi alameti küfür olan şeyleri takmak veya giymek.
49- Allah’ın ve dininin düşmanlarını taklit etmek, onların hallerini, tavırlarını kendisine örnek ittihaz etmek.
50- İbadetlerinde Cenabı Hakkın rızasından başkalarının hoşnutluğunu gözetmek ve başkalarının görmeleri için kulluk etmek.
51- Kendisi veli olmadığı halde velilik iddiasında bulunmak.
52- "Bu gün Kur’an-ı Kerimle dünya idare edilemez" demek veya diyen birine "doğru söylüyor" demek.
53- Allah’a (cc) peygemberimize ve peygamberlerden herhangi birine, dine veya kitaba sövmek, hakaret etmek veya söven, hakaret eden birine sevgi beslemek o anda onun yüzüne gülmek.
54- Ağıza veya göze sövmek, küfretmek.
55- Nazar değmesin diye bir şeye boncuk takmak (Allah’tan gayri bir şeyden ümit beklemek)
56- Allah dostlarından her hangi bir veli’ye düşmanlık etmek, çalışmalarını baltalamak.
57- Şeriat, dini aykırılıkları bulunmayan ve Allah’ın dinini yaymağa çalışan bir topluluğa, Kur’an’ın şeriatın öğretildiği bir müesseseye düşmanlık etmek ve onların çalışmalarını baltalamak.
58- Bir kâfirin dünyalık bir iyiliğinden dolayı cennete gireceğine kail olmak ve mesela "insanlığa bu kadar iyiliği dokunup da cennete giremiyecek olursa ben de cennet’e girmem" demek.
59- Her hangi bir sünneti ittihaz etmiş bir mü’mine "sana hiç yakışmamış" demek. (Mesela sakal ve bıyık)
60- Hakkında nas (Ayet-Hadis) olduğu açıkça bilinen, ayrıca icma ve selefi salihiyn efendilerimizin, Şah’ı Nakşi Bendi Abdulhaliki Gucduvani, İmamı Rabbani ve daha binlerce İslam büyüklerinin kail oldukları, kabul ettikleri Rabıta hakkında ileri geri laf etmek ve küfürdür, demek.
61- "Peygamber gelse kararımdan beni caydıramaz" demek.
62- "Bu işin inşAllahı maaşAllahı yok artık" demek.
63- "İşte küfrün adını günah koymuşlar. böylelerine küfür sevaptır" demek.
64- "Oruç tutup namaz kılmak neye yarar benim kalbim temiz" demek ve farzları hafife almak.
65- "İslam dini dünya işlerini geriletmiştir" demek.
66- Melaike-i kiramdan herhangi birine günah isnadında bulunmak (Harut ve Marut gibi)
67- Hastalanmıyan birisine: "Seni Allah unuttu" demek.
68- Gelecekten haber verdiğini iddia eden kimseyi tasdik etmek doğru söylüyor demek.
69- "Eğer bu işi ben yapmış isem kâfirim" demek.
70- Yalan olduğunu bildiği halde "Allah biliyor ki seni oğlumdan daha çok seviyorum" demek.
71- "Allahım! rahmetini bana vermekle cimrilik etme" demek.
72- "Allah’ın hiç işi kalmamışta bu gibi şeyleri mi yaratıyor" demek.
73- "Allah falan kuluna şu kadar veriyor bana ise şu kadar veriyor. Bu adalet midir" demek.
74- "Ben bu kadar iyilikte ve hayırda bulunuyorum bütün belalar yine bana geliyor. Falan kimse ise her çeşit kötülüğü yapıyor paşa gibi yaşıyor; bu nasıl adalet" demek.
75- "Cinleri olacakları biliyor" demek.
76- "Eğer ahirette Allah hakkı ile hükmederse senden hakkımı alırım" demek.
77- "Falan kimse peygamber olsa idi ben iman etmezdim" demek.
78- "Eğer Adem Aleyhisselam buğdaydan yemese idi biz eşkiya olmazdık" demek.
79- "Falan kimse peygamber olsa idi yine de yalan konuşurdu" demek.
80- Birisini döverken "dövme" denilse o da "Gökten dövme diye ses gelse yine bırakmam" demek.
81- Kur’anın Arapça olmayıp başka bir lisanla olduğunu iddia etmek.
82- Kur’anın bazı ayetlerini alaya almak ve mesela "Ben namazımı yalnız kılarım. Çünkü Allah ’İnnessalate tenhâ’ buyurur" demek.
83- Namaz kıl diyen kimseye: "Sabret Ramazan gelsin kılarız" demek.
84- Zikirlerle alay etmek.
85- Bir günahı işlerken besmele çekmek.
86- Abdestsiz olarak bilerek namaz kılmak.
87- "Eğer Allah Cenneti bana verse, sensiz girmem" demek.
88- "Falan adamla Cennete bile girmem" demek.
89- "Falan kimse kıble olsa o tarafa yüzümü çevirmem" demek.
90- Hırıstiyan veya Yahudi, yahut başka din üzere ölenlerin azab göreceklerine inanmamak.
91- "Ramazan bitti artık namazı rafa koydum" demek.
92- Alim kıyafetine bürünüp yüksek bir yere çıkarak alay tariki ile konuşma yapmak veya böyle yapan kimsenin hareketlerine gülmek.
93- Boşanma hakkında : "Ben talak malak bilmem" demek.
94- "Hırıstiyanlık Yahudilikten daha hayırlıdır" demek.
95- Yakını ölen kimsenin. "Ey Allahım! Biz şimdi ne yapacağız sen niçin böyle yaptın" diyerek sitemde bulunmak.
96- Meşru bir sebep olmadığı halde bir kimse için "Şu adamın kanı helaldir ve mübahtır" demek.
97- "Allahü Teâlâ falan kimseyi vaktinden evvel öldürdü ve vakitsiz gitti" demek.
98- Yabancı bir kadına bakıpta : "Güzele bakmak sevaptır" demek.
99- Ahiretten bahseden kimseye . "Ordan haber veren kim? Oraya gidip gelen var mı?" demek. Günah işleyen bir kimseye "Tövbe et" denildiğinde "Ben ne yaptımda tövbe edeyim" demek
ne diyeyim allah ıslah etsin sizleri