Kader BelİrlenmİŞe DÜNYAYA GELME AMACIMIZ NE???

mssukas

New member
ARKADAŞLAR KADER BELİRLİRLİ MİDİR YOQ SA İNSANIN KENDİ KADERİNİ BELİRLEMESİNİN İMKANI VARMIDIR??EĞER 10 YIL SONRA NE OLACAMIZ BELLİYSE BU DÜNYA NASIL İMTAHAN DÜNYASI OLUR.İNSAN KENDİ SEÇİMİNİ YAPAMIACAKSA NEYE GÖRE DEĞERLENDİRİLİR?KİMİN CENNETE KİMİN CEHENNEME GİDECEĞİ NASIL BELLİ OLUR?

SİZCE KADER NEDİR ??

KADERİNİZ SİZE Mİ BAĞLI YOQSA BELİRLENMİŞ OLAN ÇİZGİNİZDE SONA ULAŞMAK İÇİN Mİ YAŞIYORSUNUZ??

:melek :melek :melek :melek
 

fatihozel

New member
arkadaşım kader belli değildir.Yüce Rabbimiz bizi tabiki imtihan için yollamıştır bizi bu dünyaya.Rabbimiz bize kendi kaderimizi değiştirebilicek kadar imkan tanımıştır.Eğer kaderimiz belli nasıl olsa deyip hareket ediyorsak bu bağnazlıktan başka bir sey olmaz
 

cerrahh

New member
dostum bu konuda ne kadar yazsak uzar gider ve sonunu baglamak biraz zahmetli.
iyisi mi sen bi kaynaga bak. bence de said nursinin kader risalesi adındaki kitapçıgına bakman yeterli... kitapcılarda sorarsan bulabilirsin
 

cerrahh

New member
dostum bu konuda ne kadar yazsak uzar gider ve sonunu baglamak biraz zahmetli.
iyisi mi sen bi kaynaga bak. bence de said nursinin kader risalesi adındaki kitapçıgına bakman yeterli... kitapcılarda sorarsan bulabilirsin
 

DayWalkerr

ABDUSSABUR
bak kardeşim...kader elbet bellidir..ve asla değişmez...şöyle düşün...Bi sınavda doğru ve yanlış seçenekler mevcuttur....kişi bu seçeneklerden seçim yapma hakkına sahiptir ve yanlışı ve doğruyu kendi seçmeli yani kendi belirlemelidir....Sınav soruları değişmez ama senin seçimlerin sana bağlı olarak değişir...sonuş olarak sınav sorularının dışına çıkamazsın ama seçme hakkın elindedir...kader de bunun gibidir...Kader insanlar yaratılmadan çok önce yazılmıştır...


Kader insanlar üzerinde bir etkidir ve insan ona tabi yaşar....kaderin dışına çıkamaz...Ancak nasıl kader insan üzerinde nüfuz sahibi ise Allah da kader üzerinde nüfuz sahibidir...kısacası Allah yolunda gidenin kaderi de Allah'ın hoşnutluğunda değişebilir yahut şekillenebilir...Kader Allah istediği vakit değişir ancar Allah herşeyi bilendir ve bu değişiklikden de çok önceden haberdar olucaktır...

biraz üstün körü bir açıklama oldu...kusura kalma..
 

fatihozel

New member
daywallekr kardeşim senin dediğine göre insanın hiç yasamasına gerek yok bence insan kaderini olumlu yönde değiştirme şansına sahip
 

mssukas

New member
hiç olurmu

sınav belli sonucuda belli ise bu sınavın ne anlamı kalır.o zaman kimse eşit yaratılmamıştır.hemde herkesin aynı sına va tabii olduğu kesin değilki.
beni gideceğim yol belli aklım bana bir üstünlük sağllamayıp benim yönümü değiştirmemem yardımcı olamayacaksa hayvanlardan ned farkımız kalıyo onların sonu ve nereye gidecekleri zaten belli.

yaratıcının sonunu bilmesi farklı , senin hayatına yön vermen farklı

sen hangi seçimi yaparsan yap sonunda oluşacak alternnatifi yaratıcı biliyor fakat senin daha onceden hangisi seçeceğin kesin değil.

ince ayrım burda başllıyor.allahın bilmesi kader mi??
yoksa kader başka şey mi önce bunun ayrımının yapılması gerekir diye düşünüyorum.
 

the_apprentice

New member
konu ilginç, umarım benim iki kelimem faydalı olur. Aynı soruyu bende kendime sormuştum. Çok kişiye de sordum ama aldığım cevaplar beni tatmin etmedi. Şimdi cevabı kendim buldum ( kendimce ikna oldum )...
Allah, ezeli ve ebedi bilendir. dolayısıyla bizim öncemizi ve sonramızı da bilen olarak "senin kaderin yazılıdır" dendiğinde buna şaşırmamak lazım. Aslında yazılı olması Allah tarafından zaten biliniyor olmasındandır. Peki zaten Allah biliyor, hayat denilen bu sınavda başarılı / başarısız olacağımı da biliyorsa ne diye yaşam denilen bir zamam tünelinde bizim varlığımıza izin veriyor, herkesi cennetlik/cehennemlik diye ayrıştırabilir.
Bunun da cevabı hazır ( kendimece tabi ) ;
daha evvel bu hayatı yaşamış olduğumuzu farz edelim. Gün gelip suallere ( hesap günü )maruz kalınca kötülüklerimizi inkar ettik, inkarlarımız iyiliklerimizi de sorgulamamızı gerektirdi ve unuttuk her şeyi; Allah, hadi bakalım sen git tekrar yaşa, yanlış ve doğru iki elinde kendinin nasıl bir insan olduğunu hatırla ve ona göre davran diye bizi kaderimizi yaşamamıza gönderdi... biz de yaşıyoruz, hakikaten yanlış ve doğru iki elimizde seçimlerimiz bizi biz yapan şeyler ve en sonunda tekrar inkar etme şansımız olmayacak.Bu kaderimiz olacak...
 

sah83

New member
KADER İLE İRÂDE BİRBİRİNE ZIT DEĞİLDİR

Esas itibariyle, insan irâdesiyle kader arasında bir zıddiyet ve münâfât yoktur. İnsan irâdesiyle kader, omuz omuzadır. İnsanlar işledikleri sevaplarla cennete, günahlarla da cehenneme gitmeleri bir vak’a ise, bunların kader dilinde, Cenâb-ı Hakk tarafından tasdik edilmesi, bir bakıma irâdelerinin te’yid edilmesidir. Demek insanda, onu hayra, sevaba ve cennete sevkeden veya tamamen tersine, kötüye, günaha ve cehenneme yuvarlanmasına sebep olan bir güç var ki, takdire esas teşkil ediyor. İşte bu güç irâdedir. Ve bu irâdenin var olması Allah’ın takdirine mâni değildir.

Esasen bütün fiillerimiz için de böyle düşünebiliriz. Meselâ, elimizi kaldırmak istediğimizde, fizikî bir ârıza söz konusu değilse, elimizi kaldırabilir; konuşmak istediğimizde de konuşabiliriz. Bu fiilleri işlemeye muktedir oluşumuz bize birşeyi, yani bizde bir irâdenin oluşunu isbat eder. İster buna irâde, ister cüz’-i ihtiyarî, isterse meşîet veya dileme deyin, netice değişmeyecektir. Mahiyetini bilmediğimiz bu şeyin varlığı her türlü isbat gayretinin üstünde, gün gibi ayândır.

İlâhî takdirin ma’nâsına gelince; sanki Cenâb-ı Hakk, insana şöyle demektedir: “Ben, şu zamanda, iradeni şu istikamette kullanacağını biliyorum. Onun için de senin hakkında bu işi o şekilde takdir buyuruyorum.” İşte bu, iradeyi te’yid etmek demektir.

Evet, eşyayı yaratan Allah’tır. Ancak insan iradesinin söz konusu olduğu yerde, yapılan takdirde, insan iradesinin hangi tarafa sarfedileceği Cenâb-ı Hakk tarafından bilinmekte ve takdir ona göre yapılmaktadır. Öyle ise kader, insan iradesini te’yid ediyor, ibtal etmiyor. Yani, bir bakıma kader, insan iradesini de içine alıp kuşatıyor, ihata ediyor. Bu ise iradeyi te’yid etmek demektir; ibtal etmek, nefyetmek değildir...
 

DaRK34

New member
elbetteki kader yaradanın insanlarının dogumundan ölümüne kadar ne yapacağını önceden bilmesidir
 

alierennet

New member
O zaman şöyle bir çelişki çıkmıyormu. Allah herşeyi biliyor. Bizlerin işleyeceği günahları ve sevapları biliyor. Madem herşeyi biliyor bize neden günah işlememize izin veriyor. Yani demek istediğim ey kulum sen yaşamında bolbol günah işleyeceksin sana mani olmayacam ama öldüğünde cehennemi boylayacaksın. Yani Allah bile bile kullarına eziyet etmiyormu.
Lütfen bu konuda bilgili arkadaşlar cevap yazsın. Aklımdaki bu soruları çözmem lazım.
 

yehovan

Banned
Kader Doğum Ve Ölümdür.

Doğman Yaradanın takdiridir kararıdır.
Ölümünde Yaradanın takdiri ve kararıdır.


Senin yaptığın şey doğum ve ölüm arasındaki kısmı yaşamak doldurmak. Burdaki kısım sana aittir. Hür iradenle ister imanlı yaşarsın ister imansız. İster inanırsın ister inanmazsın....

Sonra ölürsün.... İşte ozaman yapabileceğin tek bir şey bile yok. Ondan sonrası sorgu.... Ne yaptın Neden Yapmadınnnn !
 

rafoel

New member
İnsanın mertebesine(nefis mertebeleri) göre kaderin tanımı değişir diye biliyorum.Hepside doğru.
 

OzZzyzuzu

New member
Allah herşeyimizi nasıl secım yapacagımızı bılır .. neyı dogru neyı yanlıs nerede hata nerede dogru karar verecegımızı kısacası en ufak kalp atısımıza kadar bılır .. bu yuzden bılınen bır durumun kendı elımızde olduguna ınanasım gelmıyor.. (kendı dusuncem) ..
 

leonizm

New member
ARKADASLAR KADER DIYE BIRSEY VAR ANCAK TANRI BIZIM YOLUMUZU CIZMEMISTIR TABI KI DE AMA MUSLUMAN BIR ULKEDE YASAMAMIZA REGMEN BIZ YINE DE BUNU BILMIYORUZ TANRI BIZE BI HAYAT VERMISTIR VE BU HAYATIN BAZI YERLERI TASLIK BAZI YERLERI GUZELLIKLER ICINDEDIR TASLIK VE VIRAJLAR ŞER ... CICEKLI YOLLAR ISE HAYIR DIR... BU YUZDEN IMANIN SARTLARINDAN BIRISI HAYIR VE SERRIN ALLAHTAN OLDUGUNA INANMAKTIR AMA BIZ ONU KISALTMISIZ VE KADER DEMISIZ DOGRUSU BUDUR ISTERSENIZ ARASTIRABILIRSINIZ AMA SORMAYIN FAZLA KIMSELERE CUNKU ISLAMIYET BI BOZULMAYA UGRAMAMISTIR KITAPLAR OLARAK AMA INSANLAR ISINE GELDIGI GIBI ANLAMAK ISTEDIKLERINDEN ISLAMIYETI BAZI CIKMAZLARA SOKMUSLARDIR ZATEN MANTIKLI DUSUNURSEK TANRI BIZI YARATCAK KADERIMIZI BELIRLICEK SONRA KENDI CIZDIGI YOLA GORE BIZI CEZALANDIRCAK BU COK SACMA OLURDU HERALDE AMA TABI TANRI SADECE BIZI YARATMIS VE OZGUR BIRAKMIS SADECE SINAMA ICIN CICEKLER VE TASLAR KOYMUS BUNLAR DA BIZIM HAYATIMIZI YONLENDIRIYOR...


AMA SUNU DA UNUTMAYALIM NEYIN HAYIR NEYIN SER OLDUGUNU BILEMEYIZ...

ORNEGIN: BAYRAM DA EVE GITMEK ICIN OTOGARA GITTIK VE SON BILETI SABAH 8 E ALDIK ... AMA SABAH TELEFONUN ALARMI CALMADI BU BIR SER GIBI GORUNEBILIR AMA SAAT 12 OLUYO SOLE BI BAKIYORSUNUZ TV YE BINECEGINIZ OTOBUS KAZA YAPMIS... boyle bı olayda sabah hemen kufur ederız telefonu kırmak bıle gecer ıcımızden sabah sabah herkese catar kalbını kırarız veya herseyde bır hayır vardır allahım derız ama aynı zaman da olumden de kurtuluruz .... tabı her ıkısınde de olumden kurtuluyoruz ancak bırıncısınde hanemıze gunahlar ıslenmıs oluyo yanı bu yolla tanrı bızm secımımızı kendımıze bırakıyor...

arkadaslar benı sakın yanlıs anlamayın ancak 3 yıl boyunca kuran okudum ozellıkle turkcesını ve cok dındardım ama amacım sevap kazanıp ıyı bı kul olmak degıl dını ogrenmektı sonra dın dındır anlaısıyla ızmırde bı kılıseye 1 yıl uye oldum onu da ogrendım su an ıse musevılık uzerıne arastırma yapıyorum.... ısın ılgınc yanı ıse ateıstım ama ınanmasak bıle okumak lazım cunku onunuzde bır meyve tabagı var ben o meyvelerı once tatmalıyım kı meyve guzel veya cırkın dıyım veya sadece bırını seveyım ben tattım hıcbırı hosuma gıtmedı veya tatmın etmedı belkı de agzımın tadı bozuktu :D ama bence
SECTIGINIZ MEYVENIN TADINI EZBERLEYIN VE KAYNAGINI NASIL YENCEGINI VE NE ILE NE ZAMAN YENCEGINI KISACASI HIC OLMASA YANI IMANIN SARTLARI GIBI KONULARI OKUYUN KI MEYVENIZ TAT VERSIN...
 

TriNeo

New member
Bu konunun öncesi aslında insanın neden yaratıldığıdır. Allah sonsuz güç sahibi.. Bu gücüne şahit olan melekler var ve bu melekler Allah için sürekli ibadet ediyorlar, onun varlığına secde ediyorlar. Ancak Allah bilinmek ve varlığına şahitlik edecek ÖZGÜR İRADEye sahip bir varlık yaratmak istiyor. Ve insanı yaratıyor. Sonsuz kudrete sahip Allah, yarattığı insanların nasıl yaşayacaklarını, neler yapacaklarını, cennete mi cehenneme mi gideceklerini önceden biliyor. İşte bu noktada cüzi iradeye sahip insanın kafası karışıyor. İnsan hayatını sorguluyor, çünkü Allah onu özgür yaratmış ve düşünebilmesine kesinlikle karışmamıştır. İnsan kendisine şu soruyu soruyor; ''Madem Allah sevap ya da günah işleyeceğimizi biliyor, o halde dünyada yaşamamızın anlamı ne? Neden burada imtihandayız?''

Ne kadar açıklarsak açıklayalım bu sorunun kesin bir cevabı yoktur. Aslında var ama 'sınırlı irade'yle yaratılan insan her şeyi kavrayabilecek yetiye sahip değildir. Bilim adamları bile insanın aklının % 2'sini 3'ünü kullandığını ispatlamışlardır. Yani biz bu dünyadayken anlayamayacağımız şeyler vardır ki aslında en başında aklımıza gelmesi gereken soru Allah'ın varlığıdır. Biz Allah'ın varlığını ispatlayamayız, ancak yinede inanırız.

Bütün bunlara rağmen bu konuyu aklımın yettiği ölçüde (!) anlatmaya çalışayım; Allah insanı yarattıktan sonra, kimin cehennemlik, kimin cennetlik olduğunu biliyor. Ve buna göre bazılarımızı cennete, bazılarımızı cehenneme koydu diyelim. Ancak burada düşünebilme yetisine sahip olan insan itiraz eder. Cehenneme girmiş olan biri diyelim örneğin. Allah'a zekaya sahip olduğunu ve yaşamamış olduğu bir hayattan sorumlu tutulamayacağını söyleyebilir. Öyle değil midir ki? İnsan her şeyin farkına deneme yanılma yoluyla varabilir? Bu dünyada yaşamadan cehenneme gitmek haksızlık olur. Bu sebeple bu dünyada yaşıyoruz ve verdiğimiz her kararımızda tamamen özgürüz. Yani yapacağımız her şeyi biz belirliyoruz, çünkü özgür iradeye sahibiz. Ancak yine de Allah sonsz bilen olduğu için hangi kararı vereceğimizi önceden biliyor. O halde kaderin tanımı şu oluyor; bizim özgür irademizle verdiğimiz kararları Allahın önceden bilmesi. Burada ''biliyorsa neden yaşıyoruz?'' sorusu tekrar akla gelebilir. O zaman size bu sorunun cevabının bu paragrafın başında olduğunu söylerim. Yani bu soru cevabıyla birlikte bir kısırdöngüdür aslında. soruyu sorarız, cevaplarız; ancak cevapladığımız zaman aynı soru tekrar ortaya çıkar.

Birde Matrix Reloaded filminde geçen bir diyalogla konuya örnek vereyim:

Kahin: - Şeker ister misin?

Neo: - Seçimimin ne olacağını biliyor musun?

Kahin: - Elbette. Bilmesem kahin olmazdım değil mi?

Neo: - Peki sen zaten biliyorsan ben nasıl seçim yapıcam?

Kahin: - Çünkü buraya seçim yapmak için gelmedin. Sen seçimini çoktan yaptın. Buraya neden bu seçimi yaptığını anlamaya geldin.

Neo: - Neden burdasın?

Kahin: - Aynı nedenden. Şekeri çok seviyorum.

Neo: - Neden yardım ediyorsun?

Kahin: - Çünkü hepimiz yapmamız gerekeni yapmak için buradayız.


Bu diyaloğu konuyla alakalandırabilirsek büyük bir açığı kapatmş oluruz aslında. Hepimiz yapmamız gerekeni yapmak için buradayız. Allah'a ibadet etmek için, onun varlığını özgür irademizle kabul etmek için buradayız. Bizim bu hayatı yaşama sebebimiz nasıl seçimler verdiğimizi ve neden bu seçimleri yaptığımızı anlamaya çalışmaktır. Yaşamadığmız bir dünyadan sorumlu tutalamayacağımızdan dolayı yaşıyoruz. Allah'ın varlığını, istediğimiz gibi düşünebilme yetisne sahip olduğumuz halde, kabul etmemiz için buradayız. O'nun bizim geçmişimizi de geleceğimizi de bildiğini bilmek için buradayız.

İstediğimiz kararları verebiliriz. Bu konuda gayet özgürüz. Ancak özgür irademizi Allah yarattığına göre, aslında O'na karşı -karar verebilme konusunda özgür olsak bile- sorumluyuz. Yani özgür olduğumuz için burda değiliz, özgür olmadığımız için burdayız.

Kusura bakmayın arkadaşlar kendimi kaptırdım. :D Aklıma yeni şeyler gelirse devam ederim.
 

estapo

New member
öncelikle gusel bi konu acmıssın tesekkur ederim bana gore düşün önünde sonsuz yol var se her yaptıgın hareketle bu yollardan birini seciyorsun ve her yol seni bambaşka bir sona goturuyor sen bu yolları kendin seciyorsun ve kendin belirlemiş oluyorsun hayatını ama yaradan senin hangi yolardan gececiğini biliyor ben kendimi buna inandırdım belki de dogrudur kim bilebilir_?
 

TriNeo

New member
Bütün fiillerimizi Allah yarattığına göre, bizim suçumuz ne?

--------------------------------------------------------------------------------

Bir apartmanın üst katının lütuflarla bodrum katının ise işkence aletleriyle dolu olduğunu ve bir şahsın bu apartmanın asansörü içerisinde bulunduğunu farz ediniz. Kendisine, apartmanın bu keyfiyeti daha önce anlatılmış bulunan bu zat, üst katın düğmesine bastığında lütfa mazhar olacak, alt katın düğmesine bastığında ise azaba uğrayacaktır.

Burada iradenin yaptığı tek şey, sadece hangi düğmeye basılacağına karar vermesi ve teşebbüse geçmesidir. Asansör ise, o zatın kudret ve iradesiyle değil, belirli fizik ve mekanik kanunlarla hareket etmektedir. Yani, insan üst kata kendi iktidarıyla çıkmadığı gibi, alt kata da kendi iktidarıyla inmemektedir. Bununla beraber asansörün nereye gideceğinin tayini, içindeki şahsın iradesine bırakılmıştır.

İnsanın kendi iradesiyle yaptığı bütün işler, bu ölçüyle değerlendirilebilir. Mesela; Cenab-ı Hak, meyhaneye gitmenin haram, camiye gitmenin ise faziletli olduğunu insanlara bildirmiş bulunmaktadır. İnsan bedeni ise kendi iradesiyle, misaldeki asansör gibi her iki yere de gitmeye müsait bir yapıdadır.

Kainattaki faaliyetlerde olduğu gibi, beden içindeki faaliyetlerde de insanın iradesi söz konusu olmamakta ve insan bedeni, kanun-u külli adı verilen ilahi kanunlarla hareket etmektedir. Fakat onun nereye gideceğinin tayini, insanın irade ve tercihine bırakılmıştır. O hangi düğmeye basarsa, yani nereye gitmek isterse, beden oraya doğru hareket etmekte, dolayısıyla da gideceği yerin mükafatı veya cezası o insana ait olmaktadır.
 

ahbap01

New member
konu cok derin ve inanın bunu kendine soran ilk insanlar da biz değiliz o yüzden hayatın an'ı nı yaşamak en güzeli derim kanımca
 

HTML

Üst