zaferceza Fıkraları

!!!sizce fıkra nasıldı???


  • Kullanılan toplam oy
    57
araştırmacı

Temel hayvanları araştırma konusuna oldukça ilgi duymaktaymış. Bir gün bu merakını gidermek için laboratuarını kurarak çalışmalara başlamış. Örnek hayvan olarak bir PİRE almış. Çok hassas aletler ile bu işe başlayan Temel, eline çok hassas bir neşter alarak pirenin ayaklarının ucundan biraz kesmiş ve masanın üzerine bırakmış ve pireye ZIPLA BAKAYIM diye seslenmiş, doğal olarak zıplayarak dolaşan bir hayvan olan pire yarım yamalak da olsa zıplamış, o sırada Temel hemen yakalayarak ayaklarının tamamını yontmuş ve masanın üzerine tekrar bırakarak seslenmeye başlamış. ZIPLA BAKAYIM, ULA ZIPLASANA, ZIPLA BE HAYVAN. Fakat ayakları kesilen pireden hiçbir hareket yok..... Temel hemen kalem kağıdı alarak raporu yazmaya başlamış. PİRE incelendi. SONUÇ: "PİRE'nin ayakları kesilince kulakları duymamaktadır."

yorumlarınızı beklerim
 
temel balık avında

Bir gün Temel balığa çıkar.İyi bir avdan sonra bir tekne balık tutar.Birden hava patlar ve çok büyük bir fırtına çıkar.Temel duva etmeye başlar. Tanrım beni bu fırtınadan kurtarırsan bütün bu balıkları fakirlere dağıtacağım der içinden. Hava bir zaman sonra düzelir. Temel evine dönmeye başlar. Birtaraftanda balıklara bakar ve içinden bu balıklar fazla, yarısını dağıtsam olur der.Biraz daha sonra balıklara tekrar bakar ve bu balıkların yarısıda çok fazla ben bunların çeyreğini dağıtsam olur der.Biraz daha zaman geçer Temel tekrar balıklara bakar. Tam o sırada hava tekrar bozulur.Temel kafasını gök yüzüne diker ve şöyle der."Haçen sen de şakadan hiç anlamiyusun."
 
ALLAHIN hikmeti

Nasrettin hoca bir gün köyden şehre giderken yorulmuş tarlanın kenarındaki Ceviz ağacının altında dinleneyim demiş.Şöyle bir etrafına bakınıp ağacın altına uzanmış. Ve şöyle düşünmüş.Ey Allah'ım gücüne sual olmaz amma,incecik kabak sapında kocaman kabak var, koskocaman ağaçta küçücük ceviz var, bu nasıl iş deyip uykuya dalmış.Ağaçtan bir ceviz hocanın kafasına düşüvermiş.Ve kafada ceviz büyüklüğünde bir şiş olmuş. Hoca hiddetle uyanmış ve Yarabbi sen en iyisini bilirsin demiş. Simdi o kabak ağaçta olsaydı benim halim ne olurdu.
 
şakadan hoşlanmam

Nasrettin hoca pazarda dalgın yürüyormuş.etrafındaki esnafları seyrediyor.bu sırada ensesine bir tokat geliyor. Hoca tökezlemiş bir kaç adım sendelemiş neyse toparlanıp sinirli bir şekilde arkasını dönmüş. Bir bakmış ki hocanın 2 katı hayvan gibi bir adam. Hoca durmuş bir yutkunmuş önce,sonra:
- bana senmi vurdun? demiş adama. Adam:
- ben vurdum lan ne olacak demiş. Hoca:
- sakadan mı vurdun ciddiden mi? demiş Adam:
- ciddi vurdum napacan?! Hoca:
- Aman aman, öyle olsun... Cunku şakadan hiç hoşlanmam da .
 
tercuman

Turistler birgun bir tercuman armaya baslamislar ve temeli bulurlar temele yalvarirlar temel bunlari kiramaz ve kabul eder bunlar karadenizi görmek isteyince temel ve turistler ucakla trabzona yola cikarlar bir sure sonra ucak arzalanir kaptan ucagin agirliktan arzalandigini söyleyip esya atmalarini söyler tam esyalari atmak isterlerken ucak yaridan kopar herkes biyere tutunur turistler temleyakinirlarken temel ben sizi kurtaririm ama bir sartla butun varliginizi aileme birakcaniz ve ben atlarken beni alkislicaniz tamammi deyip saymaya baslar 1...2..ve 3 deyince bunlar alkislar ve ucaktan duser temel:dedelerim dedelerinizi buraya dökmustu simdi bende sizi dökuyorum KARADENIZE
 
Tüp Geçit

Misir hükümeti kizil denizin altina tüp geçit yapmak için ihale açar. ihaleye ingiltereden, amerikadan, japonyadan ve türkiyeden de temelin firmasi olmak üzere birer firma katilir. firmalari teker teker mülakata çagirirlar ve teknik bilgi isterler.
ingiliz firmasi: - biz iki taraftanda eszamanli olarak tüneli kazmaya baslariz ve denizin altinda tam ortada bulusuruz. tüneller arasinda maksimum 1 Metre fark olur. 30 metrelik enindeki tüneldede 1 metreyi rahatlikla düzeltiriz der.
amerikan firmasi: -bizde ikitaraftan kazmaya baslariz ve tam ortada bulusuruz maksimum 50cm farkolur der.
japon firmasi: - biz iki taraftan kazmaya baslariz ve tam ortada bulusuruz. Maksimum 20cm farkolur der.
sira bizim temele gelir. temel der ki : -valla biz de iki taraftan kazmaya
baslariz. ortada bulustuk bulustuk bulusamadik iki tüneliniz olur
:biggrin
 
Hızlı İnek

Hızlı İnek

Adamın biri otomobiliyle şehirler arası yolda gidiyormuş yol kenarında bir köylünün otostop yaptığını görmüş, yanında bir inek olan köylü geçen araçlara durmaları için el ediyormuş. Durumu merak eden adam köylünün yanında durmuş;

-Hayırdır hemşerim,ne tarafa gideceksin?

-ilerdeki kasabaya kadar beyim,

-iyi ama bu inek ne olacak?

-o önemli değil beyim arka tampona bağlarız o gelir.

Bu duruma pek aklı yatmayan adam köylünün durumuna acıyarak onu arabaya almış. İneği ise köylünün dediği gibi arka tampona bağlamışlar. Araba yavaş yavaş ilerlemiş. Adamın hızlanmaya çekindiğini anlayan köylü;

-Sen yürü beyim o gelir. demiş

Bunun üzerine adam hızlanmaya başlamış. 20,30,40 bakmış inek gerçekten geliyor. Adam şaşırmış, 50, 60, 70 bakmış hala geliyor ve inekde hiçbir yorgunluk belirtisi yok. Artık şaşkınlığı iyice artmış ve sinirlenmeye de başlamış. Öyleya sonuçta bir inek ne kadar hızlı koşabilirki.
Derken adam iyice hızlanmış. Kilometre 120 yi gösteriyor. Dikiz aynasından ineğe bir
bakmış ve gülümseyerek köylüye dönüp;

-Senin inek yoruldu herhalde baksana dili dışarda.

-Ne tarafa çıkarmış dilini.

Buna dikkat etmeyen adam tekrar bakar ve sol tarafa der. Bunun üzerine köylü kendinden emin bir tavırla;

-O yorgunluktan değil, seni sollayacak da sinyal veriyor...
 
Mahkeme Salonu

Bir mahkeme salonu düsünün...Bir davada taniklik etmesi için kürsüye yasli bir teyzeyi çagirirlar.. Kadin yerine oturur ve davalinin avukati kadina yaklasir...
- Bayan Jones.. Beni taniyor musunuz?
Yasli teyze cevap verir:
- Ah evet Bay Williams sizi çocuklugunuzdan beri taniyorum..siz taa o zamanlar bile aileniz için tam bir bas belasiydiniz..sürekli yalan söylüyorsunuz, karinizi komsunuzla aldatiyorsunuz, en yakinim dediginiz insanlarin arkasindan konusuyorsunuz, 2 dolar fazla kazanmak için herkesi satarsiniz... Davalinin avukati basta olmak üzere bütün salon soke olur.. Adam ne yapacagini bilemez bir halde kadina tekrar sorar:
- Peki Bayan Williams,ya karsi tarafin avukatini taniyor musunuz?
Kadin yine cevaplar:
- Elbette taniyorum.. çocuklugunda ona dadilik yapmistim.. Tembel,ödlek ve alkolik adamin tekidir..etrafinda bir tek dostu yoktur ve herkes onun hala geceleri altina kaçirdigini söylüyor..
Yine herkes sokta.. bütün salonu bir ugultu kaplar..
Hakim kürsüye tak tak tak vurup herkesi susturur ve her iki tarafin avukatini da kürsüye cagirir..Ve ikisine de egilmelerini söylerek kulaklarina sunu fisildar...
- Eger bu kadina beni taniyip tanimadigini sorarsaniz ikinizi de harcarim.
 
Kadınları Anlamak

Adamin biri California'da bir kumsalda yururken ayagi eski bir lambaya takilmis, adam lambayi kumlarin icinden cikarmis. Dalgasina "Belki cin cikar" deyip ovalamis lambayi, harbi harbi cin cikmis. adam cok sasirmis, cin baslamis konusmaya "Tamam, tamam.Beni lambadan kurtardin vs..." "Bu, bu ay icinde dorduncu cikarilisim ve bu isten sikilmaya basladim bu yuzden 3 dilegi unut. Sadece 1 dilek hakkin var!" Adam oturmus ve bir
sure dusunmus ve "Her zaman Hawaii'ye gitmek istedim ama ucaktan korkarim ve deniz beni cok tutar.Benim icin Hawaii'ye bir kopru yap boylece arabayla oraya gidebileyim" demis. Cin gulmus ve "Bu imkansiz. Bu isin lojistigini dusun! Koprunun ayaklari nasil Pasifik'in dibine ulasabilir? Ne kadar beton gerektigini, ne kadar celik gerektigini dusun. Hayir,baska bir dilek dusun" demis. Adam tamam demis ve gercekten guzel bir dilek dusunmeye baslamis. En sonunda, Dort kere evlendim ve bosandim.Butun karilarim her zaman duyarsiz oldugumu ve onunla ilgilenmedigimi soylerdi. Bu yuzden, kadinlari
anlayabilmeyi diliyorum...Nasil hissettiklerini ve neden agladiklarini,bir sey soylemedikleri zaman gercekten ne istediklerini... onlari nasil gercekten mutlu edebilecegimi bilmek istiyorum..."
Cin cevap vermis: "Köpru iki şeritli mi olsun dört şeritli mi...???
 
süper dostum emeğine sağlık
 
Kör Adam

Gözleri görmeyen, bekar ve fakir Kayseriliye bir cin çıkagelmiş. Benden bir şey dile yerine getireceğim demiş. Kayserili düşünmüş, gözlerini mi istesin, zenginlik mi istesin, evlenmek mi stesin. Sonunda cin'e 'oğlumu altınlarımı sayarken görmek istiyorum' demiş.
 
Hitler

Hitler üç esir yakalamış... Ingiliz, Fransyz ve Yahudi.
"Size soru soracağım, bilirseniz sizi bırakacağım" demis.
Ingilize sormus,
"Titanik kac yılında battı ? Ingiliz hemen cevap vermiş "1912" diye
Hitler gondermis Ingilizi
Fransyza sormus bu kez,
"Titanik'te kaç kisi öldü?" Fransız cevap vermis "1050". Tamam, sen de gidebilirsin" diye özgür birakmis.
Ve Yahudi'ye dönmüs; "Say lan isimlerini!"
 
Ya Konuşursa

Kizilderinin teki bizonlarini otlatiyormus.Derken bir cow-boy gelmis sormus:
- Köpek senin kopegin mi?
- O kopek benim olmak!
- Onunla konusabilir miyim?
- Kopek konusamamak!
Cow-boy kopege yaklasir.
- Nasilsin?
- Fena degil! (Kizilderili saskin...)
- Bu kizilderili senin sahibin mi?
- Evet.
- Sana iyi davraniyor mu?
- Evet,cok iyi. Gunde iki kez tuvalet icin dolastiriyor, bana yemek veriyor ve benimle oynuyor.(Kizilderili bu arada kafayi yemektedir)
Cow-Boy kizilderiliye sorar.
- Bu at senin atin mi?
- O at benim olmak!
- Onunla konusabilir miyim?
- At konusamamak!
Cow-boy ata yaklasir.
- Nasilsin?
- Fena degil! (Kizilderili daha da saskin...)
- Bu kizilderili senin sahibin mi?
- Evet.
- Sana nasil davraniyor?
- Iyi. Bana hergun gerekli yurususleri yaptiriyor, fazla yuk bindirmiyor,gunde 2kere ve her terlememden sonra terimi siliyor, ve icinde yiyecek ve yataklik
olan ufak bir ahir insa ediyor.(Kizilderili ne gozlerine ne de kulaklarina inanmaktadir)
Cow-Boy tekrar kizilderilinin yanina gelir.
- Bu Disi Essek senin mi?
- Essek benim olmak,konusmak ama çok yalan soylemek
 
Reklam

Çok iyi giyimli bir iş adamı Vatikan'a gelir papayla görüşmek istediğini söyler. Kendisini bir Kardinal'e götürürler. Adam ısrar eder.
* Sizinle değil, doğrudan Papa ile ve yalnız görüşmek istiyorum.
Sonunda adamı Papa'nın huzuruna çıkarırlar. Ama adamın ne istediğini merak eden Kardinaller kapının dışında kulak kesilmiş içeriyi dinlemektedirler.
İçeride sesler yükselmiştir.
Adam :
* 1 milyar dolar.
Papa :
* Olmaz
* 2 milyar dolar.
* Hayır.
* 5 milyar dolar.
* Hayır.
Adam kapıyı çarpar, hışımla uzaklaşırken Kardinaller içeri koşuşur.
* Sayın Papa hazretleri, 5 milyar dolar muazzam bir para. Düşünün bu para ile kaç katedral, kaç kilise yapılır, dünya üzerine kaç misyoner gönderilirdi. Parayı niçin kabul etmediniz ?
* Ne yani ? Her duadan sonra Amin yerine Coca Cola mı deseydik ?
 
İtfaiye

Temel ile Dursun Amerika'da itfaiye teskilatina girerler, yangin ihbari alinir. Çok katli bir binada kreste yangin çikmistir. İtfaiyeci merdiveni çalismaz. Temel yukari çikar. Dursun aşağıda kalir. Temel aşağıda bekleyen Dursun'un kucağına çocukları atmaya
başlar. Temel atar, Dursun tutar, kaldırıma koyar. Bir çocuk, iki çocuk, üç çocuk, derken besinci zenci çocukdur. Temel birakir, Dursun yakalamak için kollarini açmaz.
Çocuk paat yerde. Tekrar at, tut kenara koy, tut at kenara koy. Temel yine zenci çocuk atar Dursun yine tutmaz. Çocuk paat gene yerde.
Dursun yukari bagirir:
"Yaniklari atarak vakit kaybetme.."
 
Geri
Üst