- Katılım
- 5 Haz 2006
- Mesajlar
- 10,687
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Sizin gibileri işte kandırıp böyle sunuyolar piyasaya.. Bari Bi tarafından korkmada kimlşiğini belli et... Ama sizde o yürek olsa... YAda o beyin....
siz Atatürk'ün tanrısallaştırılmasına karşıysanız bu yazının neresi yanlış?
cevap yok mu?
tek gazi atatürkmü ki atatürke hakaret olduğunu sanıyorsun
sorun ahmet mehmet değildir kişilere indirgemeye çalışmayın ben konu hakkımdaki düşüncelerimi söyledim atatürk hakkındaki düşüncelerimi değil.
konu ne peki? bir insanın kusurları saçmalıkları görmezden gelinerek tanrısallaştırılmasıdır konuda örnek olarakta atatürk betimlenmiş olması atatürke hakaret olduğu anlamına gelmez.
konuda atatürk betimlenmiş olmasına rağmen rağmen benim örneğimde gazi ve peygamber sıfatlarından bahsetmiş olmam bir takım kişiliklere yönelik hakaret olarak değerlendirilemez.
Sen de o taraf ve benzerlerinin yurtlarında büyümüş, beyin yoksunu zavallılardan birisin galiba.Ne dediğini ne yazdığını kulakların duymuyo yada gözlerin görmüyor.Nankörlük etmeyin.Hiç mi içiniz titremiyor bunları yazarken ya da 2-3 çapulcu ş..fsizin dediğinin savunmasını yaparken.Yazıklar olsun.
yazı ortada. ben filmi izlemedim. adam izlemiş yorumlamış. zorunuza giden ne? son cümle mi?
filmi çeken de biz değiliz. sizden birisi sayılır.
turkcell sponsor olmadı diye basbas bağırıyordunuz. bunlar Atatürk düşmanı diye..
film çıktı şimdi filme karşısınız. bu nasıl bir çelişki....
burası tartışma bölümü değil mi? hiç biriniz tartışmıyor hakaretler yağdırıyorsunuz...
Türk düşmanı ilan ettiniz....
yazı tartışılsın diye koydum buraya... buyrun hangi bölüme katılmıyorsanız tartışalım... hakaret etmeyecekseniz?
![]()
Köyün birinde zalim bir ağa varmış. Eşikten beşiğe ağanın zulmünü tatmayan kalmamış.
Her fani gibi onun da ölüm vakti gelmiş çatmış. Ölüm döşeğindeyken tüm halkı davet etmiş yanına.
-Ey köylüler bilirim beni sevmezsiniz, size çok zulüm ettim. Lakin ölüm vaktim gelip çatmıştır. Artık size zulüm de edemem.Ben bir çare düşündüm.Ben ölünce cesedimi bir ağaca asın.Birkaç gül öyle kalsın.Hepiniz toplanın isteyen sövsün,isteyen dövsün canınız ne isterseniz yapın.
“Demiş ve Zalim ağa ölmüş”
Aynen kendilerine söylendiği gibi yapmışlar, cesedi asmışlar başlamışlar ağanın cesedini dövmeğe
Bu arada Jandarma komutanı da gerilerden onları izlemekteymiş. Komutan gördüğü manzara karşısında irkilmiş:
-Alçak köylüler! Adamcağızı hem asmışsınız hem hakaret ediyorsunuz.Yürüyün karakola
"Demiş ve bütün köy ahalisini karakola götürüp dövmeye başlamış"
-Söyleyin ulan,bu adamı kim astı?Niye cesedi asmakla yetinmeyip cesede hakaret ediyordunuz?
"Diye bağırmaya başalamış"
Köy muhtarı şunu demiş:
-Bu astığımız adam,köyümüzün ağasıydı.Onu biz asarak öldürmedik.Eceliyle öldü,Lakin ruhu uçup gittikten sonra cesedini armut ağacına asıp böyle hakaretlerde bulunmamızı vasiyet etti.Bu adam o kadar zalim o kadar zalimdi ki;köyümüzde,zulmetmiş olmadığı tek insan mevcud değildir.Lakin demek ki;bunca zulma rağmen insanlara kötülük etme hususundaki hırsı bitmemiş.Şimdi anlıyorum ki:ölümünden sonra da onun yüzünden zulm görmemiz için bize bir hile ile böyle bir vaziyette bulunmuş.Bakın komutanım o öldüğü halde biz hala onun yüzünden burada dayak yiyor,zulm görüyoruz
Not:Elyak birisine ithaf olunur
neb34
delikanlı ol
açıkça
hikaye masal anlatmadan
açıkca yazsana
tabi yüreğin varsa
ağa kim köylüler kim jandarma komutanı kim
ve sen kimsin
Saygılarımla...
Atatürk bir diktatördü.
Bunu kendisi bizzat Fethi Okyar’a da söylemişti.
Katı bir adamdı.
Muhaliflerine karşı çok sertti.
Çok ihtiraslıydı.
Bir asker olarak kendisini çok mutlu edecek kadar büyük başarılara sahip değildi ve yaşadığı dönemde onu en çok kızdıran eleştirilerden biri “bir meydan savaşını bizzat kazanmamış olduğunun” söylenmesiydi.
Buna karşılık olağanüstü iyi bir örgütçü, dengeleri her zaman çok iyi gözeten yetenekli bir politikacıydı.
Kendi ilkeleri yoktu, duruma göre görüşlerini değiştirirdi, pragmatikti.
Kendine ait bir kuramı, derinliğine kapsamlı bir fikir sistemi bulunmuyordu.
“Bu, Mustafa Kemal’in kendi fikriydi, daha önce hiç söylenmemişti” diyebileceğiniz tek bir fikir bile bulamazsınız zaten.
Batılı bir hayat tarzını Türkiye’ye getirmek isterdi.
Ve o Batılı ülkeyi de kendisinin yönetmesini isterdi.
Bir asker olduğu için “emirlere” inanırdı.
Klasik Batı müziğini bile Türk köylüsüne emirle sevdirebileceğini sanmıştı.
Denemişti.
Bunu “iyi niyetli” bir şekilde yapmıştı, çünkü Sofya’da, Selanik’te, Berin’de gördüğü hayatın Türkiye’de de yaşanmasını istiyordu.
Sadece o hayatın nasıl şekillendiğini, hangi aşamalardan geçilerek o noktaya gelindiğini bilmiyordu.
Zorla şapka giydirip, zorla müzik dinleterek Batılı bir toplum yaratabileceğini sanıyordu.
Yaratılamazdı, yaratamadı.
Ama Kurtuluş Savaşı’nı çok iyi örgütledi, cumhuriyeti kurdu.
Liderliği ile ülkenin önemli bir dönemeçten geçmesini sağladı.
Bu gerçek değişmez.
AHMET ALTAN-TARAF
KAYNAK
Köyün birinde zalim bir ağa varmış. Eşikten beşiğe ağanın zulmünü tatmayan kalmamış.
Her fani gibi onun da ölüm vakti gelmiş çatmış. Ölüm döşeğindeyken tüm halkı davet etmiş yanına.
-Ey köylüler bilirim beni sevmezsiniz, size çok zulüm ettim. Lakin ölüm vaktim gelip çatmıştır. Artık size zulüm de edemem.Ben bir çare düşündüm.Ben ölünce cesedimi bir ağaca asın.Birkaç gül öyle kalsın.Hepiniz toplanın isteyen sövsün,isteyen dövsün canınız ne isterseniz yapın.
“Demiş ve Zalim ağa ölmüş”
Aynen kendilerine söylendiği gibi yapmışlar, cesedi asmışlar başlamışlar ağanın cesedini dövmeğe
Bu arada Jandarma komutanı da gerilerden onları izlemekteymiş. Komutan gördüğü manzara karşısında irkilmiş:
-Alçak köylüler! Adamcağızı hem asmışsınız hem hakaret ediyorsunuz.Yürüyün karakola
"Demiş ve bütün köy ahalisini karakola götürüp dövmeye başlamış"
-Söyleyin ulan,bu adamı kim astı?Niye cesedi asmakla yetinmeyip cesede hakaret ediyordunuz?
"Diye bağırmaya başalamış"
Köy muhtarı şunu demiş:
-Bu astığımız adam,köyümüzün ağasıydı.Onu biz asarak öldürmedik.Eceliyle öldü,Lakin ruhu uçup gittikten sonra cesedini armut ağacına asıp böyle hakaretlerde bulunmamızı vasiyet etti.Bu adam o kadar zalim o kadar zalimdi ki;köyümüzde,zulmetmiş olmadığı tek insan mevcud değildir.Lakin demek ki;bunca zulma rağmen insanlara kötülük etme hususundaki hırsı bitmemiş.Şimdi anlıyorum ki:ölümünden sonra da onun yüzünden zulm görmemiz için bize bir hile ile böyle bir vaziyette bulunmuş.Bakın komutanım o öldüğü halde biz hala onun yüzünden burada dayak yiyor,zulm görüyoruz
Not:Elyak birisine ithaf olunur