Mehdi (a.s) ile ilgili konular [tek başlık altından lütfen]

Al-i İmran Suresi 78. Ayet

Kitap ehlinden bir grup vardır ki, Kur'an'da olmadığı halde, siz onu Kur'an'dan zannedersiniz diye dillerini kitapla eğip bükerek: "Bu Allah katındandır" derler.Halbuki okudukları Allah katından değildir.Onlar bildikleri halde Allah'a karşı yalan söylerler.
 
yaa arkadaşlar mehdi şüphesiz ki gelecek ve şüphesiz ki kıyamet te kopacak.. nasrettin hoca ya sormuşlar kıyamet nezaman kopacak diye, soemuş küçük kıyamet mi büyük kıyamet mi, demişler ikisini de söyle. hanımın ölmesi küçük kıyamet, benim ölmem büyük kıyamet.. konuyu şuna bağlayacağım şu an için önemli olan bizlerin kendi üzerimize düşen ibadetlerimizi yapması.. yoksa şu kişi mehdi bu kişi mehdi demenin bize bi katkısı yok şu an için. zamanı gelir mehdi ortaya çıkar ozaman peşinden gidilir inşallah... oyüzden bizlerin şu an yapabileceği en iyi şey kendi kıyametimiz olan ölümümüze en iyi şekilde hazırlanmak...
 
yaa arkadaşlar mehdi şüphesiz ki gelecek ve şüphesiz ki kıyamet te kopacak.. nasrettin hoca ya sormuşlar kıyamet nezaman kopacak diye, soemuş küçük kıyamet mi büyük kıyamet mi, demişler ikisini de söyle. hanımın ölmesi küçük kıyamet, benim ölmem büyük kıyamet.. konuyu şuna bağlayacağım şu an için önemli olan bizlerin kendi üzerimize düşen ibadetlerimizi yapması.. yoksa şu kişi mehdi bu kişi mehdi demenin bize bi katkısı yok şu an için. zamanı gelir mehdi ortaya çıkar ozaman peşinden gidilir inşallah... oyüzden bizlerin şu an yapabileceği en iyi şey kendi kıyametimiz olan ölümümüze en iyi şekilde hazırlanmak...

Keşke bunu her müslüman kardeşimiz anlayabilse.
İnsanlar inançlarını kuvvetlendirmek ve hakiki imanı elde edebilmek adına mücadele vermeleri gerekirken bir mehdi ve kıyamet merakı tutturumuş gidiyor.:glare:
Allah bana ve diğer mümin kardeşlerime kendi kıyametine hazırlanma şuuru nasip etsin.
 
Keşke bunu her müslüman kardeşimiz anlayabilse.
İnsanlar inançlarını kuvvetlendirmek ve hakiki imanı elde edebilmek adına mücadele vermeleri gerekirken bir mehdi ve kıyamet merakı tutturumuş gidiyor.:glare:
Allah bana ve diğer mümin kardeşlerime kendi kıyametine hazırlanma şuuru nasip etsin.

Aynen sana katılmaktayım. İnsanlar mehdide mehdi.. Yahu bırak mehdiyi.. Mehdiden medet umma.. Sen üzerine düşen farzları eksiksiz yap, sünnetleri gerçekleştir.. Bırak mehdi gelirse nereye geleceğini senden daha iyi bilir. Yada kime yardım edeceğini daha iyi bilir. Ama bizde Allah ile araya birilerini sokma adeti yüzyılalrdır devam ediyor. Yoksa insanlar ramazanda evlerinde oturup ibadetlerini yapmak yerine türbelerden medet ummazdı...
 
Mehdilik inancı veya anlayışının, ehli sünnet nazarında ezelden beri pek muteber kabul edildiğini söyleyemeyiz. Müslümanların mehdi gelecek nasıl olsu gibi bir miskinliğe fırsat verilmemesi açısından böyle bir düşünceye gidilmiş olabilir. Günümüzde yaşadığına inanmıyorum. Mehdi sıradan bir lider değildir elbette, tüm dünyanın işte budur diye işaretleyebileceği kapasitede donanımda bir emir olması gerekir ki günümüzde malesef İslam Alemi içerisinde böyle bir zattan bahsetmek mümkün değildir.

Değil Hz. Mehdinin sıfatlarını taşıyan bir Sultan Abdulhamit Han'ın onda biri kadar olabilecek bir liderden yoksundur İslam Alemi.

Sayın Adnan Oktarla alakalı menfi yorumların biraz haddini aştığını düşünüyorum. Bence itidalli davranıp Adnan Oktarı lider alarak gören kardeşlerimizi rencide etme yanlışına düşmeyelim. Adnan Oktarın mehdilik iddasında aleni olarak bulunduğuna şahit olmadım. Ancak mehdiliğe yakıştırılması saçma olmuş diyebilirim. Bu iş bu kadar basit olmamalı arkadaşlar.

Bugün kanayan İslam Alemini refah ve kurtuluşa çıkartacak bir hareketin liderinin çok daha meziyetli olması iktiza eder. Ancak Adnan Oktar hizmet ehli bir insandır. Faydalı eserler üretmekte daha güzeli dünyanın her köşesine ulaştırmaktadır. Ucuz ve kaliteli bir hizmet anlayışı vardır. Eserlerinde her hangi bir sapıklık veya şirke rastlamadım. Öyleyse İslam için hayırda yarışa iştirak etmiş "harun yahya "ekolüne düşman kesilmek veya aşağılamak yanlış bir harekettir diye düşünüyorum.

İttihadi İslama, ümmetin birlik ve beraberliğine zarar vermeden farklı kulvarlarda farklı hizmetler sergileyen cemaatlere karşı hoşgörülü olmakta fayda var. Eleştiri kapısı açık ama aşağılamak haddi aşmak olur. En doğrusunu elbette Rabbim bilir.
 
her yerde verilen seyler bunlar, kopyala yapıstır. Allah bilir konuyu acan arkadas bile okumamıstır
 
Hz. Isa, hz. Mehdi (a.s), ve deccal'in çıkışı güvenilir hadislerle bildirilmiştir

Hz. İsa'nın ikinci kez yeryüzüne gelişi, Hz. Mehdi (a.s.)'nin ve Deccal'in ortaya çıkışı, kıyametin en büyük alametlerindendir. Birçok İslam alimi eserlerinde bu konuları detaylı olarak ele almışlardır. Konuyla ilgili hadislerde bildirilen haberler, İslam alimleri tarafından "tevatür" (kuvvetli haber) derecesinde kabul edilmektedir. Bu hadisler ise "mütevatir hadis" olarak adlandırılmaktadır. Tevatür kelimesinin tanımı Büyük Lugat'ta şöyle yapılmaktadır:

Tevatür: Kuvvetli haber, içinde yalan ihtimali olmayan ve bir cemaate dayanan kuvvetli haber.1

Mütevatir hadis ise, yalan üzerine birleşmeleri düşünülemeyecek kadar kalabalık olan bir cemaat tarafından rivayet edilen hadislere denir. Hadis alimleri mütevatir kabul edilen hadislerin ravilerinin (hadisi nakleden kişiler) incelemeye dahi alınmayacağı, mütevatir hadise hiçbir sorgulama yapılmayacağı konusunda hemfikirdirler. İslam alimi Seyyid Şerif Cürcani, mütevatir hadis kavramını şöyle açıklamaktadır:

Haber-i mütevatir, ravileri çoklukta o dereceye ulaşan bir haberdir ki, adete göre, o kadar çok rivayetçinin yalan üzerine birleşmeleri imkansız olur. Bu durumda rivayet edilen haber hakkında lafız (söz) ve mana tutuyorsa buna, "mütevatir-i lafzi" denir. Eğer hepsinin arasında müşterek manada ittifak olmakla beraber lafızlar (sözler) arasında ihtilaf bulunuyorsa buna, "mütevatir-i manevi" denir.2

Büyük hadis alimi İbn-i Mace ise, Hz. İsa'nın yeniden dünyaya gelişi, Hz. Mehdi (a.s.)'nin ortaya çıkışı ve Deccal'in çıkışıyla ilgili hadislerin mütevatir olduğunu şöyle açıklar

Şevkani de Hz. İsa'nın ineceğine dair hadislerin sayısının 29'a ulaştığını söyleyerek, bunları bir bir nakletmiş ve sonunda: "Bizim naklettiğimiz hadisler görüldüğü gibi tevatür haddine ulaştı. Bu beyanımızla şu sonuca varılıyor ki, beklenen Hz. Mehdi (a.s.) hakkındaki hadisler, Deccal hakkında hadisler ve Hz. İsa'nın inmesine dair hadisler mütevatirdir." demiştir.3


Hz. İsa'nın tekrar geleceğini ve Deccal'in ortaya çıkacağını nakleden alimlerin başında mezhep imamımız İmam-ı Azam Ebu Hanife gelmektedir. Ebu Hanife, Fıkh-ı Ekber adlı eserinin son bölümünde şunları bildirmektedir

Deccal'in, Ye'cüc ve Me'cüc'ün çıkması, Güneş'in batıdan doğması, Hz. İsa'nın gökten inmesi ve diğer kıyamet alametleri, sahih haberlerde aktarıldığı üzere, haktır, olacaktır.4

İmam Suyuti de, El Havi Lil Fetava adlı kitabı ve El İ'lam bi Hukmi İsa adlı risalesinde, konuyla ilgili tüm hadislere yer verdikten sonra, bu hadislerin mütevatir olduklarını bildirmiştir:

Hadis ilmine vakıf olanlara gizli kalmayacağı üzere, bu hususta zikrettiğimiz bütün hadisler mütevatir derecesine ulaşmıştır. Dolayısıyla Mehdi Muntazar (beklenen Hz. Mehdi (a.s.)) hakkındaki hadis-i şerifler mütevatir olduğu gibi, Deccal hakkındaki hadis-i şerifler de tevatür derecesine ulaşmış olup, Hz. İsa'nın inişiyle ilgili hadis-i şerifler de mütevatirdir.5

Konuyla ilgili hadisler güvenilir hadis kaynağı olan Kütüb-i Sitte'de ve İmam Malik'in Muvatta'sı, İbn Huzeyme ile İbn Hibban'ın Sahih'leri, İbn Hanbel ve Tayalisi'nin Müsned'leri gibi en muteber hadis kaynaklarında geniş bir şekilde yer almaktadır. Hz. İsa'nın yeryüzüne gelişiyle ilgili hadislerden bazıları şöyledir

Sizler on alameti görmedikçe hiçbir zaman kıyamet kopmaz... Biri de İsa'nın inmesi...6

Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, Meryem oğlu İsa'nın adalet sahibi olarak inmesi yakındır...7

Vallahi muhakkak ve muhakkak Meryem oğlu İsa inecek, hem adil bir hakem, adaletli bir hükümdar olarak inecek...8

İmamınız kendinizden olduğu halde, Meryem oğlu sizin içinize indiği zaman sizler nasıl olursunuz?9

14. asrın büyük müceddidi (Her asırda dini gerçekleri, dönemin ihtiyaçlarına göre öğretmek üzere gönderilen büyük alim ve Peygamberimiz (sav)'in varisi olan kişi) olan Hz. Mehdi (a.s.)'nin ortaya çıkışı ile ilgili olarak Peygamberimiz (sav)'den rivayet edilen hadislerden bazıları ise şu şekildedir:

Dünyanın ancak bir günlük ömrü kalmış olsa, onun (Hz. Mehdi (a.s.)'nin) başa geçmesi için Cenab-ı Allah o günü behemehal (nasıl olursa olsun, mutlaka) uzatır.10

Kıyametin kopması için zamanda sadece bir günden başka vakit kalmamış da olsa, Allah benim Ehl-i Beytimden (soyumdan) bir zatı gönderecek.11

Birçok değerli İslam alimi de fikir birliği ile Hz. Mehdi (a.s.)'nin gelişinin kesin olduğu yönündeki kanaatlerini bildirmişlerdir:

İmam Rabbani: Aradan bin sene geçtikten sonra, Hz. Mehdi (a.s.)'nin gelişi de bunun içindir. Onun mübarek kudumünü (gelişini), Hatemü'r Rüsul (Peygamberlerin sonuncusu) Resulullah Efendimiz (sav) müjdelemiştir.12

Muhyiddin Arabi: Bilin ki, Hz. Mehdi (a.s.)mutlaka çıkacaktır. Ancak yeryüzü zulüm ve işkence ile dolmadıkça çıkmayacaktır. İşte o da böyle bir zamanda çıkacak, dünyayı doğruluk ve adalet ile dolduracaktır. Hatta dünyada tek bir gün kalsa, Allah o günü uzatacak, ta ki o halife gelsin. Bu, mutlaka Allah'ın Resulü'nün soyundan olacak Hz. Fatıma evladından gelecektir.13

İmam Şarani: Ümmetim içinde Hz. Mehdi (a.s.)bulunacaktır. Eğer kısa süre olursa yedi yıl, kısa olmazsa dokuz yıl hüküm sürecektir.14

Bediüzzaman Said Nursi: Ta ahir zamanda, hayatın geniş dairesinde asıl sahipleri, yani Hz. Mehdi (a.s.)ve şakirdleri (öğrencileri), Cenab-ı Hakk'ın izniyle gelir, o daireyi genişletir ve o tohumlar sümbüllenir.15


Tüm bu bilgiler bir kez daha göstermektedir ki büyük hadis alimleri, tefsir alimleri ve İslam düşünürleri, hadislerde yer alan bilgiler doğrultusunda, Hz. İsa'nın ikinci kez yeryüzüne gelişi, Hz. Mehdi (a.s.)'nin ahir zamanda ortaya çıkışı ve Deccal'in mücadelesi konusunda hemfikirdirler.

Dipnotlar:

1 Büyük Lugat-Tür-Dav, 3003
2 Çantay, Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim, I, 180; Bilmen, Kur'an-ı Kerim'in Türkçe Meal-i Alisi ve Tefsiri, II, 850; Sabuni, Safvetü't Tefsir, I, s. 375
3 Sünen-i İbn-i Mace, 10/338
4 Ebu Hanife, Nu'man b. Sabit (150/767), Fıkh-ı Ekber, Çeviren: H. Basri Çantay, Ankara, 1982
5 El Havi, 2/277
6 Müslim, Kitabü-l Fiten: 39
7 Ebu Hureyre r.a. / Buhari, Büyu 102, Mezalim 31, Enbiya 49; Müslim, İman 242 (155); Ebu Davud, Melahim 14 (4324); Tirmizi, Fiten 54 (2234)
8 Ebu Hureyre r.a. / Buhari, Büyu 102, Mezalim 31, Enbiya 49; Müslim, İman 242 (155); Ebu Davud, Melahim 14 (4324); Tirmizi, Fiten 54 (2234)
9 Ebu Hureyre, r.a./ Buhari, Enbiya 50, 3265, 3/1272; Müslim, İman 71,155,1/136; Beyhaki, Esma ve Sıfat 3265, 2/166
10 Sünen-i Tirmizi, 4/92
11 Sünen-i Ebu Davud, 5/92
12 İmam Rabbani, Mektubat, cilt 1, Mektup 209, s. 440
13 Muhyiddin Arabi, Futuhat-el mekkuye, bab 366, cilt 3, s. 327-328
14 İmam Şa'rani, Ölüm - Kıyamet - Ahiret ve Ahir zaman alametleri, Bedir Yayınevi, s. 432-448
15 Bediüzzaman Said Nursi, Sikke-i Tasdik-i Gaybi, s. 138, Kastamonu Lahikası, s. 72
 
Geri
Üst