M.kemal'İn Gİzlİ Vasİyetİnde Ne Var?

neb34

Banned
Katılım
20 Nis 2007
Mesajlar
1,110
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
KİM ALLAH'IN İNDİRDİĞİ İLE HÜKMETMEZSE İŞTE ONLAR
Ölümünden iki ay önce Dolmabahçe’ye Beyoğlu Altıncı Noteri’ni çağırttı. Bir vasiyet yazdırdı. 50 yıl sonra açıklansın dedi. Ama hep gizli kaldı.”

İşte bu iddia şimdi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde dava konusu oldu


Atatürk’ün ölümünden bugüne tartışılan ve varlığı gerek Genelkurmay Başkanlığı gerekse en yetkili ağızlardan yalanlanan ’Atatürk’ün gizli vasiyeti’ artık AİHM’de. Uzun süredir kendisini bu konuya adayan, kurduğu www.ataturkungizlivasiyeti.com adlı internet sitesiyle tartışmayı sıcak tutan vatandaş Meriç Tumluer, konuyu AİHM’e taşımayı başardı.


Bu gizemli tartışmanın fitilini ateşleyen Meriç Tumluer iddialarını şöyle ete kemiğe büründürüyor: “Atatürk, 6 Eylül 1938’de Dolmabahçe Sarayı’nda, Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Hasan Rıza Soyak, Ordinaryüs Prof. Neşet Ömer İrdelp’in de olduğu sırada, İstanbul Beyoğlu 6’ncı Noteri İsmail Kunter’i makamına davet ederek, el yazısı ile yazmış olduğu vasiyetlerinin olduğu zarfı kapalı bir şekilde 3 yerinden kırmızı bal mumu dökülüp, mühürletti ve notere ’Bu kapalı zarfta vasiyetlerim var. İcap ettiği vakit gerekeni yaparsınız’ diyerek teslim etti. Mühürlü büyük zarf Ankara 3. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından, 28 Kasım 1938’de bir heyet huzurunda açıldı.”


“Ziraat Bankası’nın gizli kasalarındaydı”


İddialara göre ise Atatürk’ün vasiyetnamesi eksik açıklanmıştı. Çünkü Ata’nın mühürlettiği zarf içinde bir zarf daha çıkmış, bu zarf da Ankara 3. Sulh Hukuk Hakimi Osman Selçuk ve görevli bir heyet tarafından 5 Ocak 1939 ‘da Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü Merkez Şubedeki özel bir kasaya konmuştu. Tumluer, “Bu zarf mahkeme kayıt altına alınmıştı. Kasaların gününden önce açılmasını engellemek maksadı ile 50 yıllık süreç için kasaların kapısı özellikle bir kaynakla tutturulmuştu. Vasiyetin açıklanma zamanı geldiğinde dönemin yetkilisi 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren bu konuda kamuoyuna hiçbir bilgi vermedi.”


Atatürk’ün gizli vasiyetinin açıklanması için beklenen süre dolup da kimseden ses çıkmayınca bu kez konu mahkemeye taşındı. Meriç Tumluer’in 2005’te Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne verdiği dilekçe Atatürk’ün gizli vasiyeti iddiasını mahkeme gündemine getirdi. Aralarında 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in yanı sıra eski miletvekili Emin Şirin ve Araştırmacı-Yazar Aytunç Altındal’ın da bulunduğu isimler tanık olarak gösterilmişti. Hakim 2005’te “Davacıların iddia ettiği gibi bir vasiyetnamenin varlığı sübuta ermediği” gerekçesiyle davacıların talep ve davasının reddine karar verdi.


AİHM başvuruyu kabul etti


Türkiye’deki iç hukuk yolları tükenince bu kez gözler AİHM’e çevrildi. Tumluer son çare olarak Strasburg’daki AİHM’e 19 Nisan 2007’de, 40 sayfadan oluşan dilekçeyle başvurdu. 31 Mayıs’ta ise Strasburg’dan yanıt geldi. 17820/07 dosya numaralı başvuruyla ilgili şöyle denildi: “Başvurunuz alınmıştır. Mahkemenin kararı hakkında ileride size bilgi verilecektir.”


Vasiyette hilafet mi vardı?


AraŞtIrmacI-Yazar Aytunç Altındal’a göre, Atatürk, bazı notlarının ölümünden 50 yıl sonra açıklanmasını vasiyet etmişti. Altındal, “Kenan Evren ve dönemin başbakanı Turgut Özal, bunları okudular. Ancak bu görüşlere, bu fikirlere ’toplumun henüz hazır olmadığını’ öne sürerek bunların açıklanmasını engellediler” dedi. 1988’de Atatürk’ün vasiyetinin üstüne 25 yıllık yeni bir yasak konulduğunu da iddia eden Altındal, “Atatürk, hilafetin kişi bazında değil, bütün İslam ülkeleri arasında rotasyonla değişecek bir kurum olarak canlandırılabileceğini düşünüyordu. Bu vasiyeti 1958’de Adnan Menderes de öğrendi ve ’Siz isterseniz hilafeti bile geri getirebilirsiniz’ cümlesini bu nedenle söyledi.”


KIRMIZI MÜHÜRLÜ VASİYET


6 Eylül 1938’deki vasiyet mektubunda bir gizli zarf daha vardı. Tartışılan zarf, şimdi AİHM’in de gündemine geldi.


PEŞİNİ BIRAKMIYOR


Meriç Tumluer, yıllardır araştırdığı “gizli vasiyet”i AİHM’e kadar götürmeyi başardı. Bundan sonra ne olacağını kendisi de merak ediyor.

http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=315443
 
Merak ettim acaba neyi vasiyet etmiş..

Devletin gizli belegelerini ne zaman açacaklar onuda bi ara halka açsalar fena olmaz tarihi belgeleriyle imzasıyla tuğrasıyla mühürüyle görmek isteriz..
 
Tevbe Estağfirullahhhhh.......Yokkkk daha neler vasiyeette kurduğu Cumhuriyeti yıkın yerine Şeriatı getirin birde halife bulup uydurunmu yazıyor ....

Millet ölmüş kimselerden medet umar hale gelmişse çok yazıkkkk
 
Aslında gizli vasiyetini Meriç Tumluer MPL tv de Hazır kıta programında anlatıyor.İsteyenler youtube dan bu videoları seyredebilirler.

Orada MT diyor ki M.Kemal hilafeti benden sonra tekrar kurun diye bir vasiyet bırakmış.Türkiye Osmanlı Cumhuriyetleri Devleti altında Osmanlı coğrafyasındaki ülkeleri tek bir şemsiye altında toplanmasını istemiş.
Hatta bu vasiyetten K.Evrenin ,Özal'ın ve Menderesin de haberi olduğuna ama bunları çeşitli sebeplerle halka anlatmadığını yazmış.

Gerçekten ilginç bir durum.

Hilafeti ilga eden bir şahıs bunu yeniden tesis edilmesini vasiyet etsin.
 
Tevbe Estağfirullahhhhh.......Yokkkk daha neler vasiyeette kurduğu Cumhuriyeti yıkın yerine Şeriatı getirin birde halife bulup uydurunmu yazıyor ....

Millet ölmüş kimselerden medet umar hale gelmişse çok yazıkkkk

Biz öyle bişey dedik mi Allah aşkına nerden çıkardın onu ima etmedik bile garipsin ya arkadaş.

Ölmüş kimseden medet ummayız onu bize mi söylüyon

Pardon editliyorum öyle bi durum varmış alt kısım tarayıcıda atlamış görmedim.
 
Olabilir niye olmasın tüm İslam ülkelerini yanına almak fena bi düşünce değil
 
Böyle bir şey olamaz bu KOMPLODAN başka bir şey değildir.

medet ummuyorsanız Boşverin vasiyeti Cumhuriyete sarılın ozaman

Arkadaşım nein komplosu Allah aşkına ya?

Eğer doğruysa bu M.Kemal değerini değiştirecek mi senin gözünde?

Sen M.Kemali laik olduğu için mi sevdin?
 
Arkadaşım nein komplosu Allah aşkına ya?

Eğer doğruysa bu M.Kemal değerini değiştirecek mi senin gözünde?

Sen M.Kemali laik olduğu için mi sevdin?

Tabikiiii her şey değişir.Atatürke duyduğum sevgi Fatihe duyduğum sevgi kadar olabilir

Şerratı halifeliği osmanlıyı isteyen biri bana önder olamaz.....
 
Arkadaşım Osmanlı bizim babamızdır.

Bir babanın iyiliği veya kötülüğü tartışılabilir ama babalığı asla tartışılamaz.

Aslını inkar etmek anca veledi zinaların yapacağı iştir.Sözüm sana değil lütfen üzerine alınma.

Aslını inkar eden bizden değildir.(hadisi şerif)

Ve Müslüman Türk Türktür,Müslüman olmayan Türk tükürüktür.

aslını inkar eden kimmiş bak öğren peygambermi değilmi veledi zinamı iyi araştır sonra laf et.

Arap bendendir Ben araptan değilim.

Osmanlı bendendir Ben Osmanlı değilim.
 
komik vesselam,

Tarih bilmiyorsunuz ne yazıkki, yok gizli vasiyetmişmiş te yok şeriatmışmışta.

mişli mışlı tarih olmaz, anca çakma haber olur...
 
Ve Müslüman Türk Türktür,Müslüman olmayan Türk tükürüktür.

Mismis musmus falanmis filanmis misli gecmis zamandan ne zaman cikacaksiniz. Bu forumda her baslikta selanikli diye asagiladigin Atatürk'ten mi medet umar oldun.

Ve ayrica ne demek müslüman olmayan Türk tükürüktür demek. Bir insan kendi tarihine nasil böyle hakaret eder. Bilge Kagan'a, Tonyukuk'a, Kürsat'a, Atilla'ya, Mete Han'a ve daha bir coklarina nasil tükürük der. Bazilarinin titreyip kendisine gelmesi lazim.
 
Tabikiiii her şey değişir.Atatürke duyduğum sevgi Fatihe duyduğum sevgi kadar olabilir

Şerratı halifeliği osmanlıyı isteyen biri bana önder olamaz.....

Vay canına

Demekki atatürkün ülkeyi kurtarmış olması edebiyatıyla laf ebeliği yapmanız sadece şahsi müdafaydı..

Demek atatürkün kurtarıcılığı hikayeydi

Vay canına
 
bence gençliğe hitabe de bahsettiği şartlar oluşmuşsa istiklal mahkemelerini tekrar kurmaktan çekinmeyin diye yazıyordu
yani bugünlerden bahsediyordur
...
hala halifelik hayalleri kurmuyormusunuz
bunu birde kendi saadeti için ülkeyi terkedip kaçan vahdettin sevdalıları yapmıyormu
gerçekten komik oluyorsunuz
çakma vahdettinciler sizi
 

hilafet geri gelsin demişmiş
tabi kaldırırken de öyle düşünmüştür zaten
yalan söylerken yüzünüz kızarsın biraz!!!
bununla ilgili olarak büyük eseri Nutuk'ta aynen şöyle anlatmıştır
-bu eseri merak edip okumak yerine ne idüğü belirsiz zırtapozları okumayı tercih edenlere ithafen sizlerle paylaşıyorum-

HİLAFET MAKAMININ KORUNMASINDA DİNİ VE SİYASİ MENFAAT VE ZARURET BULUNDUĞUNU ZANNEDENLERE VERDİĞİM CEVAP

Efendiler, Hilâfet makamının korunmasında, dinî ve siyasî menfaat ve zaruret bulunduğu inancında olan bazı kimseler, arz ettiğim kararların alınmakta oldugu son dakikalarda, hilâfet görevini kendi üze rime almam teklifinde bulundular.

Bu gibilere, hemen gereken red cevabını vermiştim. Yeri gelmişken başka bir noktayı da arz edeyim. Büyük Millet Meclisi hilâfet'i kaldırdığı zaman, din bilginlerinden Antalya Milletvekili Rasih Efendi, Kızılay adına, Hindistan da bulunan bir heyetin başkanlığını yapıyordu. Rasih Efendi Mısır'a ugravarak Ankara ya döndü. Benimle görüşmek isteyerek şunlan söyledi : "Gezdıgı ülkelerde Müslüman halk benim halife olmamı istiyormuş... Yetkili İslam heyetleri, bana bu dururumu bildirmek üzere Rasih Efendi 'yi vekil etmişler." Rasih Efendi'ye verdiğim cevapta, Müslümanların bana olan bağlılık ve sevgilerine teşekkür ettikten sonra dedim ki : "Zâtalîniz din bilginlerindensiniz. Halifenin devlet başkanı demek oldugunu bilirsiniz. Başlarında kralları, imparatorları bulunan halkın bana ulaştırdığınız dilek ve tekliflerini ben nasıl kabul edebilirim. Kabul ettim desem, buna o halkların başında bulunanlar razı olur mu? Halifenin emir ve yasaklan yerine getirilir. Beni halife yapmak isteyenler emirlerimi yerine getire bilecekler midir? Durum böyle olunca, anlamı ve fonksiyonu olmayan asılsız bir sıfatı takınmak gülünç olmaz mı?

Efendiler, açık ve kesin olarak söylemeliyim ki, Müslümanlan hâlâ bir halife korkuluğu ile uğraştırıp aldatmak gayretinde bulunanlar, yalnız ve ancak Müslümanların ve özellikle Türkiye'nin düşmanlarıdır. Böyle bir oyuna kapılıp hayal kurmak da ancak ve ancak cahillik ve gaflet eseri olabilir.


Rauf Bey'lerin, Vehip Paşa'ların, Çerkez Ethem ve Reşit'lerin, bütün yüzelliliklerin, kaldırılmış hilâfet ve saltanat hanedanı mensuplarının, bütün Türkiye düşmanlarının, elele vererek aleyhi mizde durmadan ateşli bir şekilde çalışıp uğraşmaları din gayretiyle midir? Sınırlarımıza bitişik merkezlerde yuvalanarak, hâlâ Türkiye'yi yoketmek için "Mukaddes İhtilâl" adı altında haydut çeteleri, suikast tertipleriyle çılgınca aleyhimizde çalışanların maksatları gerçekten mukaddes midir? Buna inanmak için gerçekten kara cahil ve koyu bir gafil olmak gerekir.

Müslümanlan ve Türk milletini bu kerteye düşmüş sanmak ve İslâm dünyasının vicdan temizliğinden, ahlâk ve karakterindeki incelikten, alçakça ve canîce maksatlar için yararlanma yolunu tutmak, artık o kadar kolay olmayacaktır. Küstahlığın da bir derecesi vardır.
kaynak:
http://www.ataturk.com/nutuk/buynutuk/bolum18/index03.htm
 
Mismis musmus falanmis filanmis misli gecmis zamandan ne zaman cikacaksiniz. Bu forumda her baslikta selanikli diye asagiladigin Atatürk'ten mi medet umar oldun.

Ve ayrica ne demek müslüman olmayan Türk tükürüktür demek. Bir insan kendi tarihine nasil böyle hakaret eder. Bilge Kagan'a, Tonyukuk'a, Kürsat'a, Atilla'ya, Mete Han'a ve daha bir coklarina nasil tükürük der. Bazilarinin titreyip kendisine gelmesi lazim.

Bu sözden maksad Bilge Kağan a Tonyukak a hakaret etmek değildir.Onların inancına bakacak olursan da İslam la örtüşecek pekçok nokta bulursun.Belkide Hz.Muhammed(s.a.v) zamanında yaşasalardı Müslüman olurlardı kim bilir.

Bu söz,İslam düşmanlarının Türklük Türkçülük'ün arkasına sığınmalarından dolayı Üstad N.Fazıl'ın Nazım ve onun gibi Moskof çıfıtlarına söylediği çok manidar bir sözdür.

M.Kemal'in vasiyeti neden bu kadar sizi rahastız etti?Hani atanızın izinden yürüyecektiniz?
 
Ve ayrica ne demek müslüman olmayan Türk tükürüktür demek. Bir insan kendi tarihine nasil böyle hakaret eder. Bilge Kagan'a, Tonyukuk'a, Kürsat'a, Atilla'ya, Mete Han'a ve daha bir coklarina nasil tükürük der. Bazilarinin titreyip kendisine gelmesi lazim.

Bunu vahdettine küfreden yerden yere vuran atasından saymayan biri mi söylüyor .Yoksa tarihin en zeki padişahı Abdulhamide şerefsiz vatan haini satılmış diyen biri mi söylüyor.
 
Arkadaşım Osmanlı bizim babamızdır.

Bir babanın iyiliği veya kötülüğü tartışılabilir ama babalığı asla tartışılamaz.

Aslını inkar etmek anca veledi zinaların yapacağı iştir.Sözüm sana değil lütfen üzerine alınma.

Aslını inkar eden bizden değildir.(hadisi şerif)

Ve Müslüman Türk Türktür,Müslüman olmayan Türk tükürüktür.

sen burda önceki atalarını inkar etmiş oluyorsun böylelikle. onlara tükürük diyecek kadar seviyesizleşiyorsun. çünkü İslam dan once de Türk vardı, İslamdan sonra da Türk var.
Atilla,Metehan,Bilge Kaan,Kürşat ve bir cok Türk büyügünü , tarihteki efsanevi Türk devletlerini hiçe sayıyor ve onlara tükürük diyorsun.

mesajında demişsin ki "Aslını inkar etmek anca veledi zinaların yapacağı iştir." ve sen Türklerin en büyük atalarını yani aslını inkar ediyorsun ve onlara tükürük diyorsun. ben sana birsey demiyorum sadece kendi mesajında yazdıklarınla aslını inkar ediyorsun ve üstte kendinin de belirttigi gibi aslını inkar edenlerin kimler oldugunu söylüyorsun.

Türk devletleri ve Türkler İslamdan once de vardı ve herkese korku salıyordu, çinlilere korkularından uzaydan bile gorunecek en büyük insan yapısını (çin seddi)yaptıran Türkler müslüman degildi, bunu unutma.

papayı dizlerinin üstüne çöktüren ve ayaklarını opturen Türkler müslüman degildi.

senin acilen tarihini okuman ve ogrenmen lazım.

Sen Yüce Türk milletine tükürük diyemezsin, haddini bil.
 
Bunu vahdettine küfreden yerden yere vuran atasından saymayan biri mi söylüyor .Yoksa tarihin en zeki padişahı Abdulhamide şerefsiz vatan haini satılmış diyen biri mi söylüyor.

Vahdetine küfreden mesajimi Abdülhamide serefsiz vatan haini satilmis diyen mesajimi buraya cikart bende bu forumu birakiyim. Ama cikartamazsan bu iftiralarinla sen cek git forumdan.

isiniz gücünüz camur.
 
Bu sözden maksad Bilge Kağan a Tonyukak a hakaret etmek değildir.Onların inancına bakacak olursan da İslam la örtüşecek pekçok nokta bulursun.Belkide Hz.Muhammed(s.a.v) zamanında yaşasalardı Müslüman olurlardı kim bilir.

Bu söz,İslam düşmanlarının Türklük Türkçülük'ün arkasına sığınmalarından dolayı Üstad N.Fazıl'ın Nazım ve onun gibi Moskof çıfıtlarına söylediği çok manidar bir sözdür.

M.Kemal'in vasiyeti neden bu kadar sizi rahastız etti?Hani atanızın izinden yürüyecektiniz?

hangi vasiyet arkadaşım????????

daha öncede belirttiğim gibi, mişli muşlu bi yazı yazmışlar, çakma vahidetticilerde ağızlarının suyu aka aka hilafeti bekliyo!!

allam ya akıl fikir isteyin yatarken Allah'tan...
 
Geri
Üst