eL-İnsaf
Banned
- Katılım
- 8 Şub 2010
- Mesajlar
- 410
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Anayasa Mahkemesi CHP'nin çiftliği mi?
CHP lideri Baykal, Anayasa Reform Paketi için, “Anayasa Mahkemesi’nden döner”
buyuruyor.
Öyle ya, belli bir dönem kamuoyunda şu intiba meydana gelmiştir: CHP istemezse
bırakınız anayasa değişikliklerini, kanunları dahi Anayasa Mahkemesi’nden geçiremezsiniz.
Allah aşkına, lûften birileri bana anlatabilir mi: Bu Anayasa Mahkemesi CHP’nin çiftliği mi,
Baykal’ın
babasının malı mı?...
Keşke yeni Anayasa Mahkemesi binasını CHP Genel Merkezi’nin bitişiğinde yapsalardı da
yaşları
bir hayli geçkin olan CHP milletvekilleri koşuşturmaktan bîtap düşmeselerdi...
***
CHP lideri Baykal, Adalet Bakanı Ergin’in uzlaşma isteğini ‘ahlâksız teklif’ olarak
nitelendirmiş. Öyle
sansasyon meraklısı genel yayın yönetmenleri gibi manşet atarcasına lâf ederseniz, sonra
müşkül vaziyete düşersiniz. Meşhur filmdeki ahlâksız teklifi hatırlayınca, Bakan Ergin teklif
sahibiyse, CHP’nin ve Anayasa Mahkemesi’nin hâli nice olur dersiniz?...
Hem, Ergin’in teklifi neden ‘ahlâksız’ olsunmuş? Çok değil, daha yirmi gün önce Baykal
aynı teklifte bulunmadı mı?... Baykal da önce Cumhurbaşkanı’na, sonra AK Parti
Grubu’na, ‘Üç maddeyi (üç konu demek istiyor) çıkarıp ayrı referanduma sunun da
uzlaşalım’ dememiş miydi? Ancak, hemen sonra ‘Üç madde sonra görüşülsün’ diye fikir
değiştirince, Başbakan da haklı olarak bu ‘kıvırmalı’ teklifi kabul etmemişti.
Bir taraftan uzlaşma yapacaksınız, diğer taraftan da mahkemeye gideceksiniz. Hiç
böylesine mantıksız bir uzlaşma gördünüz mü?...
***
TBMM Genel Kurulu’nda kesif bir şekilde gece gündüz devam eden müzakerelerde
muhalefet tek kelimeyle çökmüştür . BDP’nin maksadı herkesçe malûmdur. MHP
ise, ‘muhalefet için muhalefet’ ile meşgûl bulunmaktadır. Lâkin, bünyesinde birçok
tecrübeli hukukçunun bulunduğu ve yandaş yargıdaki hukuk illüzyonistlerinden de
yararlanan CHP’nin, özellikle yargı ile ilgili üç konuda içine düştüğü aczi görmemek
mümkün değildir.
CHP, 1982 Darbe Anayasası’nın antidemokratik maddelerini savunurken çok zorlanmış;
özellikle paketteki eleştirdiği maddelerin yerine alternatif hiçbir teklif getiremeyişi dikkati
çekmiştir.
***
Anayasa Paketi’nin 2. turda da en az 1. tur kadar oy alarak sonuçta referanduma
sunulacak hâle geleceği anlaşılıyor. Üzerlerindeki yoğun baskı ve kulisler ile şahsî
sıkıntılarına rağmen çok büyük bir grup olan AK Parti Grubu’nun birkaç açıklanabilir fireyle
oylamada 330’un üzerinde kalmayı başarması, parlamento tarihimizde sık rastlanmayan
bir manzaradır.
Lâkin, CHP’nin -bu saatten sonra herhangi bir uzlaşma yapılmadığı takdirde ki bu da çok
zor görünmektedir- Anayasa Mahkemesi’ne gideceği anlaşılmaktadır.
Bugüne kadar defaatle yazdığımız gibi, Anayasa’nın 148. maddesine göre, AYM anayasa
değişikliklerini sadece
şekil bakımından inceler ve denetler.
Şekil bakımından denetleme ise, sadece teklif ve oylama çoğunluğu ile ivedilikle
görüşülemeyeceği şartına uyup
uyulmadığı hususları ile sınırlıdır. Bu durumda, CHP’nin iptal müracaatının kabul
edilmemesi gerekir.
Anayasa paketinin, değiştirilemeyecek hükümlere aykırı olduğu iddiası ise zorlama bir
talepten öteye değer taşımayacaktır.
Kısaca, AYM’nin CHP’nin iptal teklifini reddetmesi gerekir.
***
Anayasa Mahkemesi, daha önce de 2007 Temmuzu’nda, Cumhurbaşkanı’nın halk
tarafından seçilmesinin referanduma sunulması için yapılan anayasa değişikliğinin iptali
konusundaki Sezer’in ve CHP’nin başvurusunu reddetmişti.
Bu defa da Anayasa Mahkemesi’nin gene âdil karar vermesini ve Anayasa Reform
Paketi’nin halk oyuna sunulmasını engellememesini bekliyoruz. Mevcut Anayasa hükümleri
muvacehesinde, AYM’nin esasen başka bir alternatifi de yoktur. Aksi takdirde, Anayasa’nın
açık hükümleri ihlâl edilmiş olacaktır.
Diğer taraftan, buna rağmen AYM reform paketini iptal ederse, AK Parti İktidarı’nın ‘Yeni
Anayasa’ sloganıyla erken seçime gitmesi ve milletin iradesine sığınması, 2007 Genel
Seçimleri’nde olduğu gibi kendi lehine ve rakiplerinin aleyhine bir siyasî tablonun meydana
gelmesini sağlayacaktır.
Hasan Celal Güzel /Radikal