Alın size Kemal Kılıçdaroğlu!

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Göstermelik yapılan siyaset siyaset değildir..Sen onunla taraftar toplayacağına benim gibi insanları kendine düşman edersin ve sizin gibi adları solcu olan şahıslar ölmedikçe sol kökenli bir partiye oy vermememe neden oluyorsunuz
 
haberi varmış.....



Ülke TV'de gazeteci Turgay Güler'in hazırlayıp sunduğu 'Sıradışı' programında, hakkıda şok iddialar gündeme gelen CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu cevap hakkını kullanmak istediğini söyledi.

Dün akşam Araştırmacı Gazeteci Talip Doğan Karlıbel'in, Almanya'daki ilginç bağlantılarını ileri sürdüğü Kılıçdaroğlu bugün Ülke TV'ye arayarak Karlıbel'e cevap vereceğini söyledi.

Karlıbel, dün akşam Almanya'da Deniz Feneri e.V davasını izlemek için Almanya'ya giden CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP'li Ali Kılıç'ın burada beraberlerindeki 2 kişi ile genelev tarzı bir sauna kulübe gittiğini, buradan çıkışta yapılan polis kontrolünde Kılıçdaroğlıu ve Kılıç'ın yanındaki kişilerin PKK'lı olduğunun ortaya çıktığını ileri sürmüş ve bunu belgeleri ile ispatlayabileceğini söylemişti.

CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu ve Gazeteci Talip Doğan Karlıbel'in konuk olacağı Sıradışı Programı bu akşam 22.00'da Ülke TV ve aynı zamanda canlı olarak Haber7.com'da...
 
talabanin yanında diz çökmüş adama oy verenlere bakın kılıçdaroğlunun geneleve gitmesini yadırgıyolar pehhhhh.........
 
kılıctaroğlunu suçlamak istiyosanız adamın dediği gibi kaldırsın AKP dokunulmazlıkları,
kılıçtaroğluda, tayyibde, baykalda suçluysa çeksin cezasını, ama chp bunu diyo
belgelerle mahkemeye gidelim dokunulmazlıklar kalksın diyo, AKP tarafında çıt yok,
neden acaba diye insan düşünmüyo değil.... yemiyo heralde......!!!!!:durdurun
 
el insaf kardeşim asıl sen elini vicdanına koy 18 saat in hesabını soruyorsun ona bakarsan Zekeriya ÖZ'ÜN ÇİNE dosyasına hala tekzip gelmedi neredeyse 1 ay geçti ayrıca ÜLKE tv deki adam diyor ki elmizde belgeler var göster kardeşim belgeleri orada Cumhuriyet Savcısıda suç duyurusunda bulunsun eğer suçluysa 300 ü aşkın milletvekiliniz var dokunulmazlığınıda kaldırır sınız olur biter almanyada resmi tutanaklara geçti diyor çok mu zordu o tutanakların bir kopyasını almak

BANA ÖYLE GELYOR Kİ BU ÜLKE TV TARAF GAZETESİNİN TELEVİZYON HALİ SİZİ YARIYOLDA BIRAKACAK GİBİ GELİYOR BANA AMA TABİ BELLİDE OLMAZ BU İŞLER

ZAMAN TÜM İDDİALARI REDDETTİ

Zaman'a göre, Aydınlık Dergisi'nin kullandığı tek belge, Resmî Gazete'de yayımlanan atama kararları. Öncelikle, Zekeriya Öz'ün görev süresi dolmuştu. Doğu vazifesini ifa etmesi için Mutki'de görevlendirilmişti. Ortada bir sürgün yoktu.

Yine Zaman'a göre Öz'ün kafasına silah dayanması gibi bir olay hiç olmamıştı. Haberde Savcı'ya silah dayayan adam olarak adı geçen Mehmet Ocak, derginin haberine ateş püskürdü. İddiaların tamamının uydurma olduğunu anlatan Ocak, şunları söyledi: "Benden asla haraç istemedi. Başkasından istediğine ne şahit oldum ne duydum. Benzin istasyonumdan akaryakıtı her zaman kredi kartı ile alırdı. Hesap dökümlerine bakarsanız bunu görürsünüz. Devletin savcısının kafasına silah dayadığım iddiaları da tamamen yalandır. Hakkımda asılsız haber yapan bu medya kuruluşlarından hem şikâyetçi oldum hem de ihtarname gönderdim. Amaçları savcıyı yıpratmak. Yalan haberlerle memleketi karıştırmak istiyorlar."

Yolsuzluk yapan Zekeriya Öz değildi

Zaman'a göre, Öz'ün Çine'de Adalet Güçlendirme Vakfı'nda bulunan paranın bir bölümünü paylaşmak istediği iddiası da yalan. Olayın tanıklarından olan eski bir adliye çalışanı şunları söyledi: "Zekeriya Bey gelmeden önce kıdemli savcı Ayhan U., Adalet ve Güçlendirme Vakfı bünyesinde toplanan paraların bir kısmını alıyordu. Zekeriya Öz geldiğinde bu durumu görünce paraların savcılar için harcanmaması gerektiğini, biriken paranın cumhuriyet savcılığı biriminde kullanılan kırtasiye ve büro malzemeleri için kullanılması gerektiğini söyledi ve bugüne kadar aldığı paraları teslim etmesini istedi. Öz, o dönemde rutin denetlemelerini yapmak için adliyeye gelen müfettişe de durumu anlattı. Bu konu üzerine Ayhan U. istifa etmek zorunda kaldı. Savcı kesinlikle sürülmedi. Görev süresini tamamladıktan sonra tayin edildi."

Zerekiya Öz'ün eşi çarşaflı değil

1994 ile 1998 yılları arasında Çine'de görev yapan Zekeriya Öz'ün eşinin çarşaflı olduğu iddiasını ise ev sahibi ve komşusu yalanlıyor. Öz, Çine'de kaldığı 4 yıl süresince kirada oturmuş. Ev sahibi ve komşusu olan Ali Kandemir o yılları şöyle anlatıyor: "Savcı Bey işe yürüyerek gider gelirdi. Makam arabasını işe giderken kullanmazdı. Çok efendi ve saygılı bir insandı. Çevresinde sevilen ve takdir gören biriydi. Eşi de çarşaflı değildi. Sade giyinen mütevazı bir insandı. Her zaman kapıdan girerken selam vermeden, hal hatır sormadan geçmezdi. Evinde haremlik selamlık diye bir şey hiç görmedim."


http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?tarih=13.10.2008&Newsid=203360&Categoryid=11


belge diyordun al sana belge...çine savcısı şimdinin ergenekon savcısı öz'ün konu olan kişi tarafından kendi ağzından belge gibi kapak yanıtları...yetermi kardeşş..
 
konuşmayayım diyorum ama günah benden gitti..
diyolar ki genelevden çıkmış.sorarım bunlara aranızda gençken milli olma hevesiyle oralara gideniniz yok mu(fetocu çok arkadaşım var.parada gani olduu için ayda 1yada 2 kez kız getiriyorlar..)
diyolarki pkk lı.soruyorum kanıt nerde???fotoğraf çıksın ortayaistifa etmezse şerefsizdir.
diyolarki ne oldu bak kim neymiş..
elbetteki bunlar ayak oyunları.eeeen kısa zamanda her şey sonuçlanacak bakalım o zaman bu adamlar kimin kucağına oturacak??
 
konuşmayayım diyorum ama günah benden gitti..
diyolar ki genelevden çıkmış.sorarım bunlara aranızda gençken milli olma hevesiyle oralara gideniniz yok mu(fetocu çok arkadaşım var.parada gani olduu için ayda 1yada 2 kez kız getiriyorlar..)
diyolarki pkk lı.soruyorum kanıt nerde???fotoğraf çıksın ortayaistifa etmezse şerefsizdir.
diyolarki ne oldu bak kim neymiş..
elbetteki bunlar ayak oyunları.eeeen kısa zamanda her şey sonuçlanacak bakalım o zaman bu adamlar kimin kucağına oturacak??

yadıklarından bişey anladıysam ...türkçe biraz kıt galiba !! konular hertelden..bişey anlayan varsa beri gelsin..
 
ѕσηυη¢υ;3710475' Alıntı:
Eğer Akp nin tekerine çomak sokan birine b.k atıyorsan ilk önce o vekilin yargılanmasının önünü açacaksın.Kaldır dokunulmazlıkları sonra ne diyorsan de...:goz:



yanlıs cvp...:D kılıçdaroğlunun yaptığını dağıtmana yetmez.. RECEP TAYYİP ERDOĞANA b.k at belki unutur bu millet kemosun yaptığını...:D
 
Asıl Akepeliler başbakanın baş danışmanı Cüneyit Zapsu hakkında ne diyecekler? Burun bakalım...

Cüneyt ZAPSU;

* Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın Danışmanı,

* BİM marketlerin sahibi,

* Kürt Teali Cemiyeti'nin Kurucu Üyesi,

* Kürt Hevi Cemiyeti'nin Kurucusu,

* 'Kürdistan'da Kürtten başka hiçbir millet yoktur' diyen Abdurrahim

ZAPSU'nun torunudur.

Alman vatandaşı olduğu için milletvekilli adayı olmadığı belirtilen Cüneyt ZAPSU AKP'nin kurucu üyesi ve

* Türkiye yalnızca Türklerin değildir..

* Bu düzenin koruyucusu olmamız mümkün değil..

* Ata'ya saygı duruşunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok..

* Bu hukuku hazırlayanlar bu düzenin kaldırılmasının maşası olacak...' diyen

Tayyip'in danışmanıdır.

Yaşadığı sürede Türklere her fırsatta kin kusan babaannesi Hidayet Zapsu, Kürt isyanlarının baş aktörü olan Bedirhan aşiretine mensuptu.

BİM'in de sahibi olan Cüneyt ZAPSU' nun halası PKK'nın ve Apo'nun akıl hocası Musa ANTER'in karısıdır.

ZAPSU'nun şirketlerinde, Kürt Teali Cemiyeti'nin başkan ve mensuplarının torunları yönetici olarak görev yapıyorlar.

* Şeyh Sait'in öcünü alıyorum, aldım...

* Şeyh Sait ve taraftarları gerçek şehittirler' diyen, Şeyh Sait'in dava

arkadaşı Abdurrahman ZAPSU'nun torunu Cüneyt ZAPSU icraatlarıyla da görülüyor ki, dedesinin kin ve intikam duygularını başarıyla devam ettiriyor.

AKP Genel Başkan Yarımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat ise Şeyh Sait'in torunudur.

BİM'den alınan her ürün hainlerin gücüne güç katmaktadır.
 
Asıl Akepeliler başbakanın baş danışmanı Cüneyit Zapsu hakkında ne diyecekler? Burun bakalım...

Cüneyt ZAPSU;

* Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın Danışmanı,

* BİM marketlerin sahibi,

* Kürt Teali Cemiyeti'nin Kurucu Üyesi,

* Kürt Hevi Cemiyeti'nin Kurucusu,

* 'Kürdistan'da Kürtten başka hiçbir millet yoktur' diyen Abdurrahim

ZAPSU'nun torunudur.

Alman vatandaşı olduğu için milletvekilli adayı olmadığı belirtilen Cüneyt ZAPSU AKP'nin kurucu üyesi ve

* Türkiye yalnızca Türklerin değildir..

* Bu düzenin koruyucusu olmamız mümkün değil..

* Ata'ya saygı duruşunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok..

* Bu hukuku hazırlayanlar bu düzenin kaldırılmasının maşası olacak...' diyen

Tayyip'in danışmanıdır.

Yaşadığı sürede Türklere her fırsatta kin kusan babaannesi Hidayet Zapsu, Kürt isyanlarının baş aktörü olan Bedirhan aşiretine mensuptu.

BİM'in de sahibi olan Cüneyt ZAPSU' nun halası PKK'nın ve Apo'nun akıl hocası Musa ANTER'in karısıdır.

ZAPSU'nun şirketlerinde, Kürt Teali Cemiyeti'nin başkan ve mensuplarının torunları yönetici olarak görev yapıyorlar.

* Şeyh Sait'in öcünü alıyorum, aldım...

* Şeyh Sait ve taraftarları gerçek şehittirler' diyen, Şeyh Sait'in dava

arkadaşı Abdurrahman ZAPSU'nun torunu Cüneyt ZAPSU icraatlarıyla da görülüyor ki, dedesinin kin ve intikam duygularını başarıyla devam ettiriyor.

AKP Genel Başkan Yarımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat ise Şeyh Sait'in torunudur.

BİM'den alınan her ürün hainlerin gücüne güç katmaktadır.

kaynak nerde???sandığın gibi mir dengir fırat şeyh saitin torunuda değilidr iyi araştır..
 
biraz daha zorla. dağılacak konu :D

süpersiniz yaaaa... :D
 
biraz daha zorla. dağılacak konu :D

süpersiniz yaaaa... :D

vay remixtr bu forumda konuyu dağıtan senden iyi kvıran biri daha yok.....
tabi tahrik edip şikayet eden var mıdır bilemem de.....
kaynek göstermemiş ler atlıyon sende.....

OKADAR UĞRAŞIP HAZIRLADIĞIM ÜSTELİK KAYNAĞIDA OLAN Bİ KONUYU İNKAR EDİYON KAYNAKSIZ KONUYA VATAN MİLLET SAKARYA ONAYLIYON....

DESENE BEN AKP LEHİNE HERŞEYE VARIM AKP ALEYHİNE HERŞEY YALAN...

AMA TAHRİK EDEMİCEN BUNDAN SONRA ZATEN BÖYLE BASİT OYUNLARLA EN FAZLA 2 GÜN KURTULABİLİRSİN BENDEN 2 GÜN KENDİN ÇALIP OYNARSIN 2 GÜNDEN SONRASI İÇİN DE BİŞEY DÜŞÜNDÜN MÜ???
 
Kaynak isteyen vatandaşlar internette Cüneyit Zapsu diye arşatırsın, her kelimesinin doğru olduğunu görecekler. Hodri meydan.

eyvallah ben cüneyd zapsunun egemen bağışın mücahit arslanın tayyibin kısacası kimin ne olduğunu biliyorum kaynak muhabbeti senle alakalı değil O KENDİNİ BİLİYO......
 
malesef haber gerçek kılıçtaroğlunun gurup türbanlı fantezi olduğunu duymuştum demekki bu fanteziyi almanyada gerçekleştirdii eeee ne diyelim yarasın kılıçtaroğlu....
 
ne sitede ne kanalda meymenet var.
bide başlık atılmış kocaman.
o haberede 2 belge çıkarır kapatırır valla .
 
Daha önce, CHP'nin Alman Ebert Vakfı'ndan para aldığını belgeleriyle ortaya koyan Talip Doğan Karlıbel, bu defa da Kemal Kılıçdaroğlu hakkında şok suçlamalarda bulundu... Karlıbel'in iddiasına göre; Kılıçdaroğlu ve CHP PM üyesi Ali Kılıç; Almanya'da PKK'lılarla görüştü ve daha sonra da genelev işlevi gören saunadan çıkarken polis kontrolüne takıldı... Kılıçdaroğlu iddiaları yalanlarken, Karlıbel, "Belgelerim var" dedi.

SSK Genel Müdürlüğü döneminde çok sayıda PKK’lıyı kurumda işe başlattığı iddia edilen CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP Parti Meclisi Üyesi Ali Kılıç’ın Deniz Feneri e.V. davası için gittikleri Almanya’da PKK’lılarla bir araya geldikleri, birlikte genelevden çıkarken polis kontrolüne takıldıkları iddia edildi. CHP’li Kılıçdaroğlu ile Kılıç Frankfurt’ta görülen Deniz Feneri e.V davası için Almanya’ya Eylül ayı içinde gitmişlerdi.

Bu şok iddiaların sahibi araştırmacı yazar Talip Doğan Karlıbel. Talip Doğan Karlıbel daha önce de CHP’nin Alman Ebert Vakfı’ndan para yardımı aldığını açıklamış, konuyla ilgili haberlerimiz üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, CHP hakkında inceleme başlatmak zorunda kalmıştı. Önceki gün bir televizyon kanalında canlı yayında yaptığı açıklamalarla ilgili olarak görüştüğümüz Karlıbel, CHP’li Kılıçdaroğlu ile Kılıç’ın Mustafa Güler ve Nevzat Rıdvan isimli PKK’lı ve uyuşturucu kaçakçıları ile birlikte aynı araçta Türkiye’de genelev olarak tabir edilen “sauna bar”dan çıkarken polis kontrolüne takıldıklarını belirterek, “Kılıçdaroğlu ve Ali Kılıç’ın görüştüğü Mustafa Güler ile Nevzat Rıdvan PKK’lıdır. Bunlar Hamburg'da ikamet ediyorlar. Uyuşturucu kaçakçılığı da yapıyorlar. Kılıçdaroğlu ile Kılıç, böyle iki isimle ilişkilerinin ne olduğunu açıklamalıdırlar” dedi.

‘ARACIN PLAKASINA KADAR AÇIKLARIM’
1986-1997 yılları arasında Alman Emniyeti’nde görev yapmış bir isim olan Karlıbel, CHP’li Kılıçdaroğlu ile Kılıç’a “hodri meydan” diyerek “Alman emniyetinden aldığım bilgiler bunlar. Türkiye’de genelev olarak tabir edilen sauna bardan çıkarken polis kontrolüne takılmışlar. Tutanak tutulmuş. Yanlarında PKK’lılar var. İddialarımın sonuna kadar arkasındayım. Kılıçdaroğlu ile Kılıç, ‘tüm bunlar iftira, yalan’ diyorlarsa, buyursunlar hakkımda dava açsınlar da görelim. Ama açamazlar, korkarlar, hepsi doğru çünkü. Gerektiğinde, PKK’lılarla birlikte sauna bardan çıkarken polis kontrolüne takıldıkları aracın plakasına kadar sunarım. İlgili belgeler Alman Emniyeti’nde var, gerektiğinde hepsini açıklarım” dedi.

KARLIBEL’İN ŞOK AÇIKLAMALARI
Karlıbel, CHP ile Alman vakıfları arasındaki para ilişkisiyle ilgili de dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Alman vakıfları tarafından CHP'ye yapılan yardımları belgeleriyle sunan Karlıbel, CHP'nin sadece Sosyal Demokrat Vakfı'ndan değil diğer vakıflardan da para aldığını söyledi.

PKK’LILARLA GÖRÜŞTÜLER
Karlıbel, Kılıçdaroğlu ve Kılıç’ın, Deniz Feneri e.V davasını izlemek için gittikleri Almanya'da, Mustafa Güler ve Nevzat Rıdvan'la aynı araçta polis kontrolüne takıldıklarını iddia etti. Karlıbel, bu iki ismin Almanya'da Hamburg'da ikamet ettiklerini, PKK'lı olduklarını ve uyuşturucu kaçakçılığı yaptıklarını ileri sürdü. Karlıbel, ancak Kılıçdaroğlu ve Kılıç'ın bu kişilerin bu işleri yaptıklarından haberdar olup olmadıklarını bilmediğini ifade etti. Karlıbel, “Kılıçdaroğlu ve Kılıç'la beraber bu iki ismin Almanya'nın çok ünlü bir sauna bardan yani Türkiye'de genelev diye tabir ettiğimiz mekandan çıkarken polis kontrolüne takıldılar. Kılıçdaroğlu'nun diplomat pasaportu olduğu için polis kontrolüne takılmadı ancak diğer iki isim polis kayıtlarına geçmiştir” dedi.

ADD’DEN FENERİ e.V'YE YARDIM
Deniz Feneri e.V davasının CHP tertibi olduğunu ileri sürerken, aralarında Ali Kılıç ve Hürriyet gazetesinin Frankfurt temsilcisinin de olduğu Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi 5 kişinin Deniz Feneri e.V'ye bağışta bulunduklarını söyleyen Karlıbel, “Ali Kılıç ve beraberindekiler daha sonra dernek için Federal Savcılığa suç duyurusunda bulundular ve Almanya'da bu operasyon sonrası dava açıldı” dedi.

ERGENEKON VE DENİZ FENERİ BAĞLANTISI
Karlıbel, Almanya'da bu davanın açılmasından önce ve sonraki süreçte Ergenekon sanıkları ADD Genel Başkanı Şener Eruygur, Veli Küçük ve Tuncay Özkan'ın bu ülkede davayı açtıran kişilerin de olduğu gruplarla paneller ve konferanslarda bir araya geldiklerini söyledi. Alman derin devletinin uzun bir zamandan beri Türkiye'de mezhep çatışması çıkarmak için dolaylı yollardan tetikçilik yaptığı iddiasını da ortaya atan Karlıbel, bunları en ince ayrıntılarına kadar yeni çıkacak kitabında ele aldığını söyledi.

KILIÇ YALANLAYAMADI
Ali Kılıç’ın, Talip Doğan Karlıbel’in bu iddiaları karşısında sessiz kalması dikkat çekti. “İddialar doğru mu?” diye sorduğumuz Ali Kılıç, “Olayı biliyorum. Bu konuda konuşmak istemiyorum” dedi. Sorularımızın muhatabının avukatı olduğunu söyleyerek konuşmaktan kaçınan Ali Kılıç, iddiaların sahibi Talip Doğan Karlıbel hakkında dava açmayı düşünüp düşünmedikleri konusunda da “Avukatım gerek görürse açıklama yapacaktır” dedi. Kılıç’a, sauna bardan çıkarken yanlarında PKK’lı ve uyuşturucu kaçakçısı oldukları ileri sürülen Mustafa Güler ile Nevzat Rıdvan’ın da bulunduğu yönündeki iddiayı da hatırlatarak, “Mustafa Güler’i, Nevzat Rıdvan’ı tanıyor musunuz?” diye de sorduk. Kılıç bu sorumuz karşısında da “İddiaların muhatabı avukatımdır. Başka bir şey söylemiyorum. İyi günler diliyorum size” demekle yetindi. Kemal Kılıçdaroğlu ise; "İddia yalan, dâvâ açacağım" dedi.
 
bunların bini bir para. Hiçbirinin bir farkı yok. iktidarındakilerde muhalefettekilerde diğer geri kalanlarda.,

Hepsinin taaaaaaaaaaaaaaaaaaa................... gerisini anladınız

bunların bini bir para. Hiçbirinin bir farkı yok. iktidarındakilerde muhalefettekilerde diğer geri kalanlarda.,

Hepsinin taaaaaaaaaaaaaaaaaaa................... gerisini anladınız
 
'Kılıçdaroğlu'nun plakasını açıklarım'

Daha önce, CHP'nin Alman Ebert Vakfı'ndan para aldığını belgeleriyle ortaya koyan Talip Doğan Karlıbel, bu defa da Kemal Kılıçdaroğlu hakkında şok suçlamalarda bulundu... Karlıbel'in iddiasına göre; Kılıçdaroğlu ve CHP PM üyesi Ali Kılıç; Almanya'da PKK'lılarla görüştü ve daha sonra da genelev işlevi gören saunadan çıkarken polis kontrolüne takıldı... Kılıçdaroğlu iddiaları yalanlarken, Karlıbel, "Belgelerim var" dedi.

SSK Genel Müdürlüğü döneminde çok sayıda PKK’lıyı kurumda işe başlattığı iddia edilen CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP Parti Meclisi Üyesi Ali Kılıç’ın Deniz Feneri e.V. davası için gittikleri Almanya’da PKK’lılarla bir araya geldikleri, birlikte genelevden çıkarken polis kontrolüne takıldıkları iddia edildi. CHP’li Kılıçdaroğlu ile Kılıç Frankfurt’ta görülen Deniz Feneri e.V davası için Almanya’ya Eylül ayı içinde gitmişlerdi.

Bu şok iddiaların sahibi araştırmacı yazar Talip Doğan Karlıbel. Talip Doğan Karlıbel daha önce de CHP’nin Alman Ebert Vakfı’ndan para yardımı aldığını açıklamış, konuyla ilgili haberlerimiz üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, CHP hakkında inceleme başlatmak zorunda kalmıştı.
Önceki gün bir televizyon kanalında canlı yayında yaptığı açıklamalarla ilgili olarak görüştüğümüz Karlıbel, CHP’li Kılıçdaroğlu ile Kılıç’ın Mustafa Güler ve Nevzat Rıdvan isimli PKK’lı ve uyuşturucu kaçakçıları ile birlikte aynı araçta Türkiye’de genelev olarak tabir edilen “sauna bar”dan çıkarken polis kontrolüne takıldıklarını belirterek, “Kılıçdaroğlu ve Ali Kılıç’ın görüştüğü Mustafa Güler ile Nevzat Rıdvan PKK’lıdır. Bunlar Hamburg'da ikamet ediyorlar. Uyuşturucu kaçakçılığı da yapıyorlar. Kılıçdaroğlu ile Kılıç, böyle iki isimle ilişkilerinin ne olduğunu açıklamalıdırlar” dedi.

‘ARACIN PLAKASINA KADAR AÇIKLARIM’
1986-1997 yılları arasında Alman Emniyeti’nde görev yapmış bir isim olan Karlıbel, CHP’li Kılıçdaroğlu ile Kılıç’a “hodri meydan” diyerek “Alman emniyetinden aldığım bilgiler bunlar. Türkiye’de genelev olarak tabir edilen sauna bardan çıkarken polis kontrolüne takılmışlar. Tutanak tutulmuş. Yanlarında PKK’lılar var. İddialarımın sonuna kadar arkasındayım. Kılıçdaroğlu ile Kılıç, ‘tüm bunlar iftira, yalan’ diyorlarsa, buyursunlar hakkımda dava açsınlar da görelim. Ama açamazlar, korkarlar, hepsi doğru çünkü. Gerektiğinde, PKK’lılarla birlikte sauna bardan çıkarken polis kontrolüne takıldıkları aracın plakasına kadar sunarım. İlgili belgeler Alman Emniyeti’nde var, gerektiğinde hepsini açıklarım” dedi.

KARLIBEL’İN ŞOK AÇIKLAMALARI
Karlıbel, CHP ile Alman vakıfları arasındaki para ilişkisiyle ilgili de dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Alman vakıfları tarafından CHP'ye yapılan yardımları belgeleriyle sunan Karlıbel, CHP'nin sadece Sosyal Demokrat Vakfı'ndan değil diğer vakıflardan da para aldığını söyledi.

PKK’LILARLA GÖRÜŞTÜLER
Karlıbel, Kılıçdaroğlu ve Kılıç’ın, Deniz Feneri e.V davasını izlemek için gittikleri Almanya'da, Mustafa Güler ve Nevzat Rıdvan'la aynı araçta polis kontrolüne takıldıklarını iddia etti. Karlıbel, bu iki ismin Almanya'da Hamburg'da ikamet ettiklerini, PKK'lı olduklarını ve uyuşturucu kaçakçılığı yaptıklarını ileri sürdü. Karlıbel, ancak Kılıçdaroğlu ve Kılıç'ın bu kişilerin bu işleri yaptıklarından haberdar olup olmadıklarını bilmediğini ifade etti. Karlıbel, “Kılıçdaroğlu ve Kılıç'la beraber bu iki ismin Almanya'nın çok ünlü bir sauna bardan yani Türkiye'de genelev diye tabir ettiğimiz mekandan çıkarken polis kontrolüne takıldılar. Kılıçdaroğlu'nun diplomat pasaportu olduğu için polis kontrolüne takılmadı ancak diğer iki isim polis kayıtlarına geçmiştir” dedi.

ADD’DEN FENERİ e.V'YE YARDIM
Deniz Feneri e.V davasının CHP tertibi olduğunu ileri sürerken, aralarında Ali Kılıç ve Hürriyet gazetesinin Frankfurt temsilcisinin de olduğu Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi 5 kişinin Deniz Feneri e.V'ye bağışta bulunduklarını söyleyen Karlıbel, “Ali Kılıç ve beraberindekiler daha sonra dernek için Federal Savcılığa suç duyurusunda bulundular ve Almanya'da bu operasyon sonrası dava açıldı” dedi.

ERGENEKON VE DENİZ FENERİ BAĞLANTISI
Karlıbel, Almanya'da bu davanın açılmasından önce ve sonraki süreçte Ergenekon sanıkları ADD Genel Başkanı Şener Eruygur, Veli Küçük ve Tuncay Özkan'ın bu ülkede davayı açtıran kişilerin de olduğu gruplarla paneller ve konferanslarda bir araya geldiklerini söyledi. Alman derin devletinin uzun bir zamandan beri Türkiye'de mezhep çatışması çıkarmak için dolaylı yollardan tetikçilik yaptığı iddiasını da ortaya atan Karlıbel, bunları en ince ayrıntılarına kadar yeni çıkacak kitabında ele aldığını söyledi.

KILIÇ YALANLAYAMADI
Ali Kılıç’ın, Talip Doğan Karlıbel’in bu iddiaları karşısında sessiz kalması dikkat çekti. “İddialar doğru mu?” diye sorduğumuz Ali Kılıç, “Olayı biliyorum. Bu konuda konuşmak istemiyorum” dedi. Sorularımızın muhatabının avukatı olduğunu söyleyerek konuşmaktan kaçınan Ali Kılıç, iddiaların sahibi Talip Doğan Karlıbel hakkında dava açmayı düşünüp düşünmedikleri konusunda da “Avukatım gerek görürse açıklama yapacaktır” dedi. Kılıç’a, sauna bardan çıkarken yanlarında PKK’lı ve uyuşturucu kaçakçısı oldukları ileri sürülen Mustafa Güler ile Nevzat Rıdvan’ın da bulunduğu yönündeki iddiayı da hatırlatarak, “Mustafa Güler’i, Nevzat Rıdvan’ı tanıyor musunuz?” diye de sorduk. Kılıç bu sorumuz karşısında da “İddiaların muhatabı avukatımdır. Başka bir şey söylemiyorum. İyi günler diliyorum size” demekle yetindi. Kemal Kılıçdaroğlu ise; "İddia yalan, dâvâ açacağım" dedi.


KAYNAK
 
Kemal Kılçdaroğlu önce canlı yayına çıkacıp cevap hakkını kullanacağını açıklamıştı ama

sanırım yüreği canlı yayına çıkmaya yetmedi.

Açıkcası kaçtı

Ne anlatacak ki

PKK lı terörsitlerle genelevlerde yaptıkları almleri mi anlatacak
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Geri
Üst