İnanca Saldırın

Herkes Ayrı Telden çalıo Ama Konuyu Açan Arkadaş Hala Kabullenmio Inanca Saldırın Mış Ne Amaçla Yazıldığı Ve Konunun Nerde Açıldığı Belli Sen Kendini Kandırırsın
Bence Herkes Dinine Saygı Duyuyo, Memlekkette Duymayan Bi Grup Var Oda Tepemizde Bizi Yönetmeye Ve Dinini Yönetmeye çalışıor Ama Allahın Sopası Yok Elbet Hak Yolunu Bulur Hiç Içimizi Sıkmayalım Allah Herşeyi Görür Ve Bilir, Bu Dünyanın ötekiside Var Orda Görüşücez Işte, 5 Vakit Namaz Kılıp Karıya Kıza Gitmekle Olmuo Müslümanlık Hem Milletin Inancı Sizemi Kaldı

Insanın Imanıyla Parası Sorulmazmış

Paylaşım Için Teşekkürler çok Güzel Yazılar
 
İslam'a en çok saldırı bu dönemde geldiği için parti ismi verdim. Yani, bir konunun araç olarak kullanılarak amaç, sislendiği için parti ismi verdim. Yoksa, İslam'a her devirde saldırı olmuştur. En büyük saldırılarda içerden olmuştur. Bunlara alet olmayalım diye yorum yaptım. Bizim dinimiz büyük düşünenleri yüceltir, küçük hesapları ise alçaltır. Hoşçakal
 
medalt47 kardeşim açtığın konuda yazdıkların düşündürücü...ama ilk yazdıklarına katılıyorum...
 
bu konu çok işlendi ama Türban ,başörtü üzerinden siyaset yapanlar,birtürlü bu sevdalarından vazgeçemiyor.Nasıl geçsinler ki?Din prim yapıyor.toplumun büyük kesimide din sömürücülerine prim veriyor.Türban,Baş örtüsü adı her ne olursa olsun.Kitabımızda yoruma açıktır.Kimi ilahiyatçılar bunların gerekmediğini ve kitabımızda başın örtülmesinin kastedilmediğini yorumlamaktadırlar.Hal böyleyken ve bu işi herkesin kendi seçimine bırakmak gerekirken hala toplum üzerinde Kuran böyle emrediyor deyip kesinleştirmeye, baskı kurmaya kalkmak ki harlimugü'nün dediği gibi dinimizi sadece bunlardan ibaret görüp siyaset yapmak,İktaidarın dinimizin emirleri dışındaki icraatlarını görmeden gelip Türbanı ve Başörtüsünü sancaklaştırmaya kalkmak ve putlaştırmak,yaradanımızı basite indirgeyip şirke sokmaktır.Lütfen ufacıcıkdar anlayışınızla büyük işlere soyunup,yaradan ile kul arasındaki özel alana tecavüz etmeye kalkmayın.Yaradan üzerinden siyaset yapmayın.Çarpılırsınız.

evet çok güzel bir yaklaşım olmuşbaş örtüsünü siyasete alet etmeyin diyorsun.peki baş öertüsünü siyasete alet edenler sadece baş öertüsü özgürlüğünü savunanlarmı?sizlerde baş örtüsünü siyasete alet ediyorsunuz.başını örtmeyi ALLAH korkusundan yapanların,başı açmaya zorlamakla ALLAH ile kul arasındakiözel alana tecavüz olarak nitelendirmiyorsun?benim ve ailemin siyasetle hiç işi olmaz fakat baş örtüsünü takmamaya zorlanır.nerde kaldı bunun özgürlüğü yani sizler bir siyasi partiye kızarak suçsuz olan insanların özgürlüklerini kısıtlamış olmuyormusunuz.yani baş örtüsünü savunan dini siyasete alet ediyorda baş örtüsüne karşı olan dini siyasete alet etmiyor derseniz ne kadar inandırıcı olacaksınız?sizleri vicdanınızla baş başa bırakıyorum...
en azından dürüst davranarak cevap verelim SAYGILAR
 
evet çok güzel bir yaklaşım olmuşbaş örtüsünü siyasete alet etmeyin diyorsun.peki baş öertüsünü siyasete alet edenler sadece baş öertüsü özgürlüğünü savunanlarmı?sizlerde baş örtüsünü siyasete alet ediyorsunuz.başını örtmeyi ALLAH korkusundan yapanların,başı açmaya zorlamakla ALLAH ile kul arasındakiözel alana tecavüz olarak nitelendirmiyorsun?benim ve ailemin siyasetle hiç işi olmaz fakat baş örtüsünü takmamaya zorlanır.nerde kaldı bunun özgürlüğü yani sizler bir siyasi partiye kızarak suçsuz olan insanların özgürlüklerini kısıtlamış olmuyormusunuz.yani baş örtüsünü savunan dini siyasete alet ediyorda baş örtüsüne karşı olan dini siyasete alet etmiyor derseniz ne kadar inandırıcı olacaksınız?sizleri vicdanınızla baş başa bırakıyorum...
en azından dürüst davranarak cevap verelim SAYGILAR

Arkadaşım Türban ve başörtüsü nü bayrak yapıp Cumhuriyeti al aşağı edeceğini söyleyenlerin yanında olmazsan ve onlara prim vermezsen inan ki özgürce istediğin gibi yaşarsın.Demokrasi istiyorsan önce başkalarının haklarına ve laikliğe de saygı duymak zorundasın.Duymam diyorsan sen bilirsin yık gitsin CUMHURİYETİ VER PRİMİ EMPERYALİST UŞAKLARINA.
 
doğru İnanca saldırı var özellikle chp li bir belediye istanbuldaki bir semte site sakinleri ezandan rahatsız oldukları için camii mühürletiyorlar.
 
Boş işlerle uğraşıyorsunuz eğer herşeyin kurtuluşu din ve kuranla olsa idi bu güzelimülkede bu günlere gelmezdi.Ne acıdırki ülkeyi yönetenlerin hepside müslüman geçinen vede rehberlerinin kuran olduğunu söyleyenler değilmi?.Ülkeyi soyup soğana çevirenlerin hepside dini imanı olduğunu söyleyen zatlar değilmi?.Güzel ahlak insanın genetiğinde olmalı yoksa dinle imanla elde edilmez.Kuranla hiç edilmez bunun öyle olduğunu söyleyenler sadece akıl fukaralarıdır.
MONTANO " doğru İnanca saldırı var özellikle chp li bir belediye istanbuldaki bir semte site sakinleri ezandan rahatsız oldukları için camii mühürletiyorlar."
demişsiniz.Peki camilerde ezanı çıkıp minareden okuyacaklarına hoparlörlerden bas bas bağırırken beni rahatsız ederken hele birde bed sesli birisi çıkıp oradan kulağımızı tırmalıyorsa buda benim kişisel haklarıma bir saldırı değilmi?.CHP veya başka bir parti veya kimse kim adam gibi çıkıpta ibadethane olmaktan çıkmış ticarethane olan bütün camileri mühürleseler çok daha doğru olur vede islam adına en saygın iş yapılmış olur.Camiler ibadet yerleridir kutsal mekanlardır altında nalbur,bakkal,kahvehane olamaz olmamalıdırda,bunu yapanların hepsi dine ihanet etmiş din düşmanlarıdır.Gökler yükselen minareler yapıyorsunuz sonrada bilmem kaç watt lık ses sistemi ile ezan okuyorsunuz yuh sizin gibi müslümanlara.
 
Her platformda birileri çıkıp inanca ha bire saldırıyor. diye başlayan yazında ben bunların olmasını normal karşılıyorum. Çünkü herşey ailede bitiyor. Tüm bu kişilerin ailesine bakın ve sizde benim gibi normal karşılarsırsınız. Ailesinden görmediği şeyleri din, türban vs. gibi şeylere öcü gibi bakması gayet normal.
 
Arkadaşım Türban ve başörtüsü nü bayrak yapıp Cumhuriyeti al aşağı edeceğini söyleyenlerin yanında olmazsan ve onlara prim vermezsen inan ki özgürce istediğin gibi yaşarsın.Demokrasi istiyorsan önce başkalarının haklarına ve laikliğe de saygı duymak zorundasın.Duymam diyorsan sen bilirsin yık gitsin CUMHURİYETİ VER PRİMİ EMPERYALİST UŞAKLARINA.

ben özgürce dinimi yaşayamıyorum ben kimsenin yanındada olmuyorum ben bir tek beni yaradan ALLAHA kulluk yaparım,kula kulluk yapmam.ama benim inançlarım gereği ailemdeki bayanların başlarının örtülmesini yasaklayan bir CUMHURİYET te istemiyorum.adı üzerinde ama sadece üzerinde CUMHURİYET.cumhuriyet=yasaklar .demokrasi istiyorum başkalarının haklarına saygı gösteriyorum isteyen istediği gibi giyinir ama ahlak çerçevesinde,ama benim haklarım nolucak şimdi, ben ALLAHA inandığım için yasaklarla yaşayacağım.laikliğe saygılıyım ama laiklik bana saygılımı.ben devlet değilimki benim dinimle uğraşıyorlar.demokrasi,laiklik=yasaklarsa,ben istemem öyle yasakları...
demokrasiden bahsediyorsun,özgürlükten bahsediyorsun bunun bir tek çözümü var bence yaparsın referandumu halkı,halka yönettirirsin olur biter siyasilerinde bir hükmü kalmaz,ne dini siyasete kullandırırız,nede dini din düşmanlarına bırakırız...ama referandum olursa devlet elden gider vatan elden gider gibi saçmalıklardanda bahsetmesin kimse,bu ülke din düşmanı 3-5 çapulcunun eline bıarkılmamalı,dini siyasilere alet ettirilmemeli referanduma gidilmeli....BU ÜLKEDE KİM EMPERYALİST UŞAKLARI ÇÖZMÜŞ DEĞİLİZ ARTIK...

Boş işlerle uğraşıyorsunuz eğer herşeyin kurtuluşu din ve kuranla olsa idi bu güzelimülkede bu günlere gelmezdi.Ne acıdırki ülkeyi yönetenlerin hepside müslüman geçinen vede rehberlerinin kuran olduğunu söyleyenler değilmi?.Ülkeyi soyup soğana çevirenlerin hepside dini imanı olduğunu söyleyen zatlar değilmi?.Güzel ahlak insanın genetiğinde olmalı yoksa dinle imanla elde edilmez.Kuranla hiç edilmez bunun öyle olduğunu söyleyenler sadece akıl fukaralarıdır.
MONTANO " doğru İnanca saldırı var özellikle chp li bir belediye istanbuldaki bir semte site sakinleri ezandan rahatsız oldukları için camii mühürletiyorlar."
demişsiniz.Peki camilerde ezanı çıkıp minareden okuyacaklarına hoparlörlerden bas bas bağırırken beni rahatsız ederken hele birde bed sesli birisi çıkıp oradan kulağımızı tırmalıyorsa buda benim kişisel haklarıma bir saldırı değilmi?.CHP veya başka bir parti veya kimse kim adam gibi çıkıpta ibadethane olmaktan çıkmış ticarethane olan bütün camileri mühürleseler çok daha doğru olur vede islam adına en saygın iş yapılmış olur.Camiler ibadet yerleridir kutsal mekanlardır altında nalbur,bakkal,kahvehane olamaz olmamalıdırda,bunu yapanların hepsi dine ihanet etmiş din düşmanlarıdır.Gökler yükselen minareler yapıyorsunuz sonrada bilmem kaç watt lık ses sistemi ile ezan okuyorsunuz yuh sizin gibi müslümanlara.

*yanlış araştırmadan iftira niteliği taşıyan,sözler sarf ediyorsun yapılan yanlışlarıda islama mal ediyorsun.ülkeyi soyanlar sadece dini ve imanı oldunu söyleyen insanlarmı.bir araştır istersen.
*sen ezandan rahatsız oluyosun müslüman bir ülkede yaşadığını unutuyorsun galiba avrupadaki müslümanlarda çan sesinden rahatsız oluyorlar ama yapacak bir şey yok orası müslüman ülke değil beğenmezlerse dönsünler ülkelerine,bu ülke müslüman bir ülkedir beğenmezsen git avrupaya çan sesleriyle yaşa istediğin çan sesi değilmi ki senin.
*camileri mühürlesinler diyorsun ne demek istiyosun camiler mühürlensin yerlerine kiliseler kurulsun değilmi hoşuna gider senin ozaman
*o kaç watt lık ses sistemiyle okunan ezanlar ne zaman susacak biliyormusun?kıyamet kopacak ezan sesi susacak.bu ülke müslümandır müslüman kalacak ezanlar hep okunacak
YA SEV,YA TERK ET....
 
bu ülke din düşmanlarına bırakılmayacak kadar güzel bir ülkedir ve müslümandır,ezandan rahatsız olanlar özgürdür ülkeden gidebilirler.bizlerde memnun oluruz,ülkede gerçek sahiplerine kalır bu sayede.
 
Kamusal alan dediğin Allah'tan münezzeh değildir. Allah'ın hükümleri zaman ve mekan gözetmez. Dinsiz bir kamusal alan istemiyoruz olay bundan ibarettir.

o zaman ya bütün dindarlar din tacirlerine destek olmıcak .

atatürkten beridir bu millet din tacirlerini ayırt edemedi.destekledi .ve destekledikleri de bizden hep bişeyler kopardı geç anladılar.farklı bir isimde aynı zihniyet geri dönüyor.anlıyan bunların kim olduğunu anlıyor.kime hi,zmet ettiklerinide...

bu ülkedeki müslümanlar bizler aklımızı başımıza almadıkça bize bu az bile.

dinsiz bir kamusal alan istemiyorsan topla pılını pırtını irana defollllllllllllllllllllllllllll
 
yazının sahibi Harun Yahya (Adnan Oktar) işte her kim olarak biliyorsanız

alıntı yapıyorsanız yazarların adlarını belirtin
 
ben özgürce dinimi yaşayamıyorum ben kimsenin yanındada olmuyorum ben bir tek beni yaradan ALLAHA kulluk yaparım,kula kulluk yapmam.ama benim inançlarım gereği ailemdeki bayanların başlarının örtülmesini yasaklayan bir CUMHURİYET te istemiyorum.adı üzerinde ama sadece üzerinde CUMHURİYET.cumhuriyet=yasaklar .demokrasi istiyorum başkalarının haklarına saygı gösteriyorum isteyen istediği gibi giyinir ama ahlak çerçevesinde,ama benim haklarım nolucak şimdi, ben ALLAHA inandığım için yasaklarla yaşayacağım.laikliğe saygılıyım ama laiklik bana saygılımı.ben devlet değilimki benim dinimle uğraşıyorlar.demokrasi,laiklik=yasaklarsa,ben istemem öyle yasakları...
demokrasiden bahsediyorsun,özgürlükten bahsediyorsun bunun bir tek çözümü var bence yaparsın referandumu halkı,halka yönettirirsin olur biter siyasilerinde bir hükmü kalmaz,ne dini siyasete kullandırırız,nede dini din düşmanlarına bırakırız...ama referandum olursa devlet elden gider vatan elden gider gibi saçmalıklardanda bahsetmesin kimse,bu ülke din düşmanı 3-5 çapulcunun eline bıarkılmamalı,dini siyasilere alet ettirilmemeli referanduma gidilmeli....BU ÜLKEDE KİM EMPERYALİST UŞAKLARI ÇÖZMÜŞ DEĞİLİZ ARTIK..

o zaman ya bütün dindarlar din tacirlerine destek olmıcak .

atatürkten beridir bu millet din tacirlerini ayırt edemedi.destekledi .ve destekledikleri de bizden hep bişeyler kopardı geç anladılar.farklı bir isimde aynı zihniyet geri dönüyor.anlıyan bunların kim olduğunu anlıyor.kime hi,zmet ettiklerinide...

bu ülkedeki müslümanlar bizler aklımızı başımıza almadıkça bize bu az bile.

dinsiz bir kamusal alan istemiyorsan topla pılını pırtını irana defollllllllllllllllllllllllllll

Sende Hindistan'a git orda ineğe öküze taparsın. :durdurun

işte baş örtüsünü sorun yapan insanlar emrah peki bizler nolucağız bu ülkede bu ülkenin gerçek sahipleri hep yasaklarlamı yaşayacak,dinini inançlarına göre yaşamak isteyen müslümanları hep iranamı def etmeye çalışacaksınız.yukarıdaki alıntımı oku yapılır referandum çözülür mesele.ama o yürek yokki din düşmanlarında.sen böyle dinini inançlarına göre yaşamaya çalışanları irana defol git dersen,ezel gibi dinine saygı gösterilmesi için savaşanlarda bir gün seni hindistana def ederler.ellaerine sağlık ezel
 
sen şuanda cumhuriyetten ve demokrasiden rahatsız oluyorsan bu sahte atatürkçülerin bu tavırları gerçekte atatürk le alakası yok diyorsan ki öyle o zaman yapacağın tek şey var.atatürkü-cumhuriyeti ve demokrasiyi onlardan fazla tanıyacak ve seveceksin.diyeceksin ki hayır kardeşim gerçekte bunun doğrusu böyledir.eğer bir şeyden de mağdur edildiysen gideceksin davanı açacaksın ve bekleyeceksin kararı.karar ne çıkıyorsa ona uyacaksın.uymam kardeşim diyorsan da sen bilirsin ki o zaman da bi yerde daha büyük bir iş gelir başına




ezanlar kesinlikle ve kesinlikle susmaz bu ülkede bunada kimsenin gücü yetmez.
ezan dinmez bayrak inmez .burası müslüman türk milletinin ülkesi.yönetim şekli cumhuriyet

nokta



ben Alemlerin rabbi olan Allaha inanırım .yanlız ona sığınır ondan yardım isterim.din tacirlerin den ve abd uşağı tarikat ve cemaat liderlerinden değil.


eğer hindistana adam lazım sa babana haber verde o gitsin .ananıda alsın gitsin . sonra senide aldırırlar oraya .baksana konuda bu olaya yer veriyosan ilgileniyosun demekki.o zaman sende pılını pırtını topla sende hindistana defollllllllllllllllll

yada ananı babanı al humeyni amcanınızın mekanına gidin .yada demokrasi gelen ırağa gidin .amerikan askerlerin den bir kardeşin dünyaya gelince anlarsınız buranın kıymetini adi yobazlar sizi....defolun bu memleketten

ülkemizdeki mahkeme kararları belli amaçta belli,ülkemizdeki mahkeme kararlarından örnekler vermeyeceğim sana bunları zaten sende biliyorsun...
Başörtüsü Yasağı ve AİHM

Çelişkiler, Çifte Standartlar ve Naiflikler


Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Leyla Şahin’in üniversitelerdeki başörtüsü yasağından ötürü insan haklarına aykırı olarak mağdur edildiği iddiası ile Türkiye’yi dava etmesiyle ilgili toplandı ve kararını verdi. Bilindiği gibi bu konuda daha önce alt mahkeme Türkiye’yi özel şartlarından ötürü haklı bulmuştu ve Leyla Şahin temyize giderek en üst mahkemeye başvurmuştu. AİHM’nin kararları temyiz edilemeyen üst mahkemesi de aynı şekilde Türkiye’yi haklı buldu, üstelik 16’ya karşı 1’lik bir çoğunlukla. Yani mahkeme üyelerinden sadece BİR tanesi bunun bir İnsan Hakları ihlali olduğunu düşünüyor.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (http://www.belgenet.com/arsiv/sozlesme/aihs_01.html)’ndeki ilgili maddeler şunlardır:

Madde 9
Düşünce, vicdan ve din özgürlüğü
1. Herkes düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne sahiptir. Bu hak, din veya inanç değiştirme özgürlüğü ile tek başına veya topluca, açıkça veya özel tarzda ibadet, öğretim, uygulama ve ayin yapmak suretiyle dinini veya inancını açıklama özgürlüğünü de içerir.
2. Din veya inancını açıklama özgürlüğü, ancak kamu güvenliğinin, kamu düzenin, genel sağlığın veya ahlakın, ya da başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması için demokratik bir toplumda zorunlu tedbirlerle ve yasayla sınırlanabilir.

Madde 10
İfade özgürlüğü
1. Herkes görüşlerini açıklama ve anlatım özgürlüğüne sahiptir. Bu hak, kanaat özgürlüğü ile kamu otoritelerinin müdahalesi ve ülke sınırları söz konusu olmaksızın haber veya fikir almak ve vermek özgürlüğünü de içerir. Bu madde, devletlerin radyo, televizyon ve sinema işletmelerini bir izin rejimine bağlı tutmalarına engel değildir.
2. Kullanılması görev ve sorumluluk yükleyen bu özgürlükler, demokratik bir toplumda, zorunlu tedbirler niteliğinde olarak, ulusal güvenliğin, toprak bütünlüğünün veya kamu emniyetinin korunması, kamu düzeninin sağlanması ve suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın, başkalarının şöhret ve haklarının korunması, veya yargı gücünün otorite ve tarafsızlığının sağlanması için yasayla öngörülen bazı biçim koşullarına, sınırlamalara ve yaptırımlara bağlanabilir.

Bu maddelere bakıldığında hemen dikkati çekenin, bu hak ve özgürlüklerin sürekli yaşanılan ülkedeki kamu düzeni ve güvenliği ile ilgili kanun ve kurallara tabi olduğu görülür. Yani ülke kanunları üzerinde olması gereken bu sözleşme, kamu düzeni ve güvenliği söz konusu ise hemen ülke kanunlarını kendi üstünde kabul etmektedir. Bu durum aslında bu sözleşmenin tamamen duruma göre değerlendirmeler yapan bir mahkeme ortaya çıkaracağını göstermektedir. Yani aslında bu mahkemenin aldığı her karar siyasidir ve mahkemede üye bulunan yargıçların ideolojik duruşlarına ve kamu düzeni ve güvenliğini nasıl anlayıp nelere tercih edeceklerine bağlıdır.

Buna karşın Birleşmiş Milletler’de 10 Aralık 1948’de kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (http://www.belgenet.com/arsiv/sozlesme/iheb.html)’nin ilgili maddelerinin ise böyle istisnalara yer vermediğini görüyoruz. Ancak bu beyannamenin de son iki maddesindeki ifadelerin, yine bu hak ve özgürlüklerin kullanımının hukuki olup olmadığını tamamen keyfi belirlemelere mahal verebilecek şekilde düzenlendiğini görüyoruz. Konumuzla ilgili maddeleri ve son iki maddeyi okuyalım.

Dava ile ilgili maddeler:

Madde 1
Tüm insanlar özgür; onur ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdanla donatılmış olup birbirlerine karşı bir kardeşlik anlayışıyla davranır.

Madde 2
Herkes; ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka bir görüş, ulusal ve toplumsal köken, doğuş ya da benzeri başka bir statü gibi herhangi bir ayrım gözetilmeksizin bu Bildirgede ileri sürülen tüm hak ve özgürlüklere sahiptir.
Ayrıca ister bağımsız olsun, ister vesayet altında ya da kendi kendini yönetmeyen bir ülke olsun, ister başka bir egemenlik sınırlaması altında bulunsun, bir kimsenin uyruğunda bulunduğu ülke ya da alanın siyasal, hukuksal ya da uluslararası statüsüne dayanarak hiçbir ayrım gözetilemez.

Madde 18
Herkesin düşünce, vicdan ve din özgürlüğü vardır. Bu hak, din inancını değiştirme özgürlüğünü ve din ya da inancını, tek başına ya da topluca ve açık ya da özel olarak öğretme, uygulama, tören ve ibadet yoluyla açıklama özgürlüğünü içerir.

Madde 19
Herkesin görüş ve anlatım özgürlüğüne hakkı vardır. Bu hak, karışmasız görüş edinme ve herhangi bir yoldan ve hangi ülkede olursa olsun bilgi ve düşünceleri arama, alma ve yayma özgürlüğünü içerir.

Madde 26
1. Herkes, eğitim hakkına sahiptir. Eğitim, en azından ilk ve temel eğitim aşamasında parasızdır. İlköğretim zorunludur. Teknik ve mesleksel eğitim herkese açıktır. Yüksek öğrenim yeteneğe göre herkese eşit olarak sağlanır.
2. Eğitim, insan kişiliğini tam geliştirmeye ve insan haklarına ve temel özgürlüklere saygıyı güçlendirmeye yöneliktir. Eğitim, tüm uluslar, ırklar ve dinsel gruplar arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu özendirir ve Birleşmiş Milletlerin, barışın korunması yolundaki etkinliklerini daha da geliştirir.
3. Ana babalar, çocuklarına verilecek eğitimi seçmede öncelikle hak sahibidir.

Sınırlayacı/Kısıtlayıcı Maddeler:

Madde 29
1. Herkesin, kişiliğinin özgürce ve tam gelişmesine olanak veren topluma karşı ödevleri vardır.
2. Herkes, hak ve özgürlüklerini kullanırken, ancak başkalarının hak ve özgürlüklerinin tanınması ve bunlara saygı gösterilmesinin sağlanması ve demokratik bir toplumda genel ahlak ve kamu düzeniyle genel refah gereklerinin karşılanması amacıyla yasayla belirlenmiş sınırlamalara bağlı olabilir.
3. Bu hak ve özgürlükler, hiçbir koşulda Birleşmiş Milletler’in amaç ve ilkelerine aykırı olarak kullanılamaz.

Madde 30
Bu Bildirgenin hiçbir hükmü, herhangi bir Devlet, grup ya da burada ileri sürülen hak ve özgürlüklerden herhangi birinin yokedilmesini amaçlayan herhangi bir etkinlikte ve eylemde bulunma hakkını verir biçimde yorumlanamaz.

Gelelim bu dava ile ilgili çelişki, çifte standart ve naifliklere.

Çelişki 1: Gerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, gerekse İnsan Hakları Evrensel Beyannameleri saydıkları o kadar güzel hak ve özgürlükten sonra kamu düzeni ve güvenliği gibi son derece tartışmaya açık, keyfi yorumlamalara her zaman tabi ve çifte standartlara mahal verecek istisnalar koyması bir çelişkidir. Böyle istisnalar tabiki gereklidir, ancak hangi kavramın sınırının ne olduğu iyice açıklanarak bu yapılmalıdır. Yoksa keyfi uygulamalar karşısında insanların mağdur olması ve dertlerini hiçbir yere açıklayamamaları sonucu doğar.

Çelişki 2: AİHM’nin Türkiye’nin aleyhinde verdiği tüm kararları (PKK militanları, Rumlar, DEHAP, Kürt vatandaşlar gibi) siyasi ve haksız olarak değerlendiren Kemalist, Ulusalcı ve Laik çevreler, AİHM’nin İslami yaşam veya düşüncelerinden ötürü mağdur edilen insanların aleyhinde verdiği kararları (Refah Partisi, Türban yasağı gibi) ise son derece adil, hukuki ve haklı görmektedirler. AİHM’yi bir taraftan Türkiye’yi sürekli bölmeye, parçalamaya çalışan bir kurum olarak görürken, diğer taraftan “Çağdaş, Laik ve Demokratik” Türkiye’nin ne kadar haklı olduğunu ispatlayan bir kurum olarak görmek büyük bir çelişkidir.

Çelişki 3: Batı’yı adaletsizliğin, zulümün ve zorbalığın kaynağı ve AİHM, Birleşmiş Milletler gibi kurumları bunun hukukileştirilmesinin bir aracı olarak gören, bununla ilgili beyanatlarda bulunanların, yine aynı Batı ve o aynı Batı’nın oluşturduğu bu kurumlara adalet ve hak talebiyle başvurması büyük bir çelişkidir.

Çifte Standart: AİHM’ye Doğu ve Güneydoğu’da yaşananlarla ilgili giden hemen hemen her dava Türkiye Aleyhine sonuçlanmaktadır. Bu kararların bir kısmı doğru olsa da, diğer bir kısmının ya siyasi olması gerekir, ya da siyasi değil de gerçekten hak ve özgürlükler bunu gerektiriyorsa, aynı kararların İslam sözkonusu olduğunda da verilmesi gerekir. Örneğin HADEP’in kapatılması ve yöneticileri ile ilgili kararlar hukuksuz bulunurken, bu Refah Partisi ve yöneticileri için söz konusu olmadı. Bu durumda AİHM çifte standart uygulamaktadır!

Naiflik: Batı’nın ve kurumlarının adalet, hak ve özgürlük anlayışlarının nasıl olduğu ortadayken (Irak, Afganistan, Filisten ve benzeri ülkelerde yaşananlara sessizlik hatta destek verme, Fransa’da okullardaki yasaklar v.b.), hala bunların adaleti sağlayabileceğini ve güvence altına alabileceğini düşünmek büyük bir naiflik, saflıktır!

Ancak bana göre en büyük çelişki ve saflık Allah’ın emri olan bir uygulamanın iznini ve bununla ilgili adaleti, hayatlarından sadece Allah’ı ve İslam’ı değil her türlü din ve dinsel varlığı uzaklaştırdıkları gibi, İslam'ı bir din olarak kabul etmekte zorlananlardan beklemektir!

İNTERNETTEN ALINTIDIR
 
işte baş örtüsünü sorun yapan insanlar emrah peki bizler nolucağız bu ülkede bu ülkenin gerçek sahipleri hep yasaklarlamı yaşayacak,dinini inançlarına göre yaşamak isteyen müslümanları hep iranamı def etmeye çalışacaksınız.yukarıdaki alıntımı oku yapılır referandum çözülür mesele.ama o yürek yokki din düşmanlarında.sen böyle dinini inançlarına göre yaşamaya çalışanları irana defol git dersen,ezel gibi dinine saygı gösterilmesi için savaşanlarda bir gün seni hindistana def ederler.ellaerine sağlık ezel


beni ve benim gibileri hindistana kimse def edemez .çünkü ben bu ülkede yaşayan bir müslüman olarak din tacirlerinin peşinden hiç koşmadım .benim isyanım milletin geneline .artık bıraksınlar yalancı hacının hocanın peşinden koşmayı.yargının türbana karşı çıkmasını bende kabullenemiyorum ama yargıya da hak veriyorum bi yandan .müstehak kardeşim bu millete . birileri din üzerinden örgüt kuracak devleti eline geçirip altın tepside yabancılara sunacak yargıda bakacak öylemi.çıkardığı yasalarla zaten memleketi peşkeş çektiler .bari en azından yasal yollardan önünü kesmeli birileri .

seçim olaylarından bir ilk söyliyeyim mi sana.
akp erzurumda caminin içinden bulunan çay ocağını seçim bürosu yapıyor.baş yer bulamıyormuda bunu yapıyor bu adamlar.al sana dini siyasete alet etme işte.en bariz örneği.ama ne oldu gitti akp yi seçti.neden dindar diye.

şimdi kime sorsan akp dindar der ama yahudilerden ödül alanlarda bunlar .bopun eş başkanı olanda bunlar .halk bu kadar cahil olursa abuk subuk işlerin ve kişilerin peşinden koşarsa daha çok çile çekeriz müslümanlar olarak bu ülkede ....


sonuç olarak ezel gibilerin gittiği yer kanada avrupa bilmem ne .bizim gibiler bu memlekette kalıp bunların kavgasını vermeye insanları bilinçlendirmeye çalışacağız.isterseniz sizde bunu yapın .tıpası yiyen varsa da gelsin birisi beni hindistana sürsün .hodri meydan ...





asmiray ikinci mesajına yanıt
2. Din veya inancını açıklama özgürlüğü, ancak kamu güvenliğinin, kamu düzenin, genel sağlığın veya ahlakın, ya da başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması için demokratik bir toplumda zorunlu tedbirlerle ve yasayla sınırlanabilir.


bu madde yeterli bir madde .zaten kamu güvenliği .yargınında en çok rahatsız olduğu şey bu .


ya neden anlamak istemiyorsun .mesajında çelişkilerden bahsederken çifte standartlarda yok şunlar böyle davranıyor bilmem ne dmişsin .ben o yasaya göre yazmadım az önce yazdıklarımı .ben onları direk kendi gördüğüm yaşadığım şeylere göre yazdım..

yani bu millet bi kere atatürkle,cumhuriyetle,onun ilkeleri ile ,yargıyla ve orduyla kısaca bu ülkenin en sağlam değerlerine düşman olan bunlarla problemli olan insanlardan uzak dursun onların peşinden gitmesin,onları desteklemesin o zaman zaten kamu güvenliği tehlikede olmıcak ve sevmediğiniz yargı da dolayısı ile bunu delil olarak gösteremicek ve aleyhte karar vermicektir .önce millet kendini düzeltsin derken bunu kastediyorum.evet bu uzun bir süreç ama bu duruma da 80 yılda geldik . toparlanmak eminim daha kısa sürer
 
Ahlaki Çöküntünün Kökeninde "Sapık Düşünceler ve İnançsızlık" Yatar


uzaylı mutafa topaloğlu bile daha gerçekçidir en azından dünyanında uzayın bir parçası olduğunu gözden kaçırmıyor..

kardeş hiç düşünmüyormusun hiç ibret almıyormusun illa birilerinin güdülemesimi lazım

sağına soluna önüne arkana bir bak

hangi düşünceler hangi inançsızlıklar hangi sapkın zihniyetler bu ülkeyi yönetiyor

ahlaki çöküntüye sebep olan zihniyet iktidarmı muhalefetmi? kim yönetiyor?

ülkemizi kaç yıldır hangi zihniyetler (düşünceler inançsızlıklar) yönetti hiç düşündünmü?

ahlaki çöküntü varsa insanlarımıza bir bak oyunu ne için atıyor

Allah için oy attığını sanan insanlar var ....

Allah için oy attığını sanan insanların sayesinde Allah hep iktidar değilmi?neden iğneyi kendine batırmıyorsun? şikayet etmek çok kolay değilmi?çamur atmak iftira etmek çok kolay değilmi?


ne yazıkki Laiklik sadece inançlar için sigorta vazifesi yapıyor..

keşke Atamızın ahlaksızlıklar içinde bir ilkesi olsaydı .o zaman inançlı görünen ahlaksızları etkisiz hale getirirdik
 
beni ve benim gibileri hindistana kimse def edemez .çünkü ben bu ülkede yaşayan bir müslüman olarak din tacirlerinin peşinden hiç koşmadım .benim isyanım milletin geneline .artık bıraksınlar yalancı hacının hocanın peşinden koşmayı.yargının türbana karşı çıkmasını bende kabullenemiyorum ama yargıya da hak veriyorum bi yandan .müstehak kardeşim bu millete . birileri din üzerinden örgüt kuracak devleti eline geçirip altın tepside yabancılara sunacak yargıda bakacak öylemi.çıkardığı yasalarla zaten memleketi peşkeş çektiler .bari en azından yasal yollardan önünü kesmeli birileri .

seçim olaylarından bir ilk söyliyeyim mi sana.
akp erzurumda caminin içinden bulunan çay ocağını seçim bürosu yapıyor.baş yer bulamıyormuda bunu yapıyor bu adamlar.al sana dini siyasete alet etme işte.en bariz örneği.ama ne oldu gitti akp yi seçti.neden dindar diye.

şimdi kime sorsan akp dindar der ama yahudilerden ödül alanlarda bunlar .bopun eş başkanı olanda bunlar .halk bu kadar cahil olursa abuk subuk işlerin ve kişilerin peşinden koşarsa daha çok çile çekeriz müslümanlar olarak bu ülkede ....


sonuç olarak ezel gibilerin gittiği yer kanada avrupa bilmem ne .bizim gibiler bu memlekette kalıp bunların kavgasını vermeye insanları bilinçlendirmeye çalışacağız.isterseniz sizde bunu yapın .tıpası yiyen varsa da gelsin birisi beni hindistana sürsün .hodri meydan ...

bende bu işin çözümü var diyorumdini siyasilerin eline bırakmayalım dini siyasete alet etmeyelim,dini din düşmanlarının eline bırakmayalım diyorsan,bu işin tek çözümü halkın kendi kendisini yönetmesidir.bırakalım bu sorunu halk çözsün yapılsın bir referandum halk kendi kendini yönetsin ve kapansın bu konular ne siyasiler rant sağlasın bundan nede din düşmanları.....
 
silinen mesaj sahiplerini seviye konusunda tekrar uyarmayacağım!
ayrıca eline sağlık çok güzel olmuş, aynen katılıyorum gibi boş youmları siliyoruz
bunları yaparak mesaj sayınızı arttırabileceğinizi zannetmeyin
mesaj sayısını arttırmak isteyenler forum oyunları bölmününe gidebilirler,buarda fikirleri paylaşıyoruz ve de tartışıyoruz, eğer konuyla bir fikriniz yoksa paylaşacak bir fkriniz yoktur çok güzel olmuş demek için teşekkür butonunu kullanmak yeterlidir
 
bende bu işin çözümü var diyorumdini siyasilerin eline bırakmayalım dini siyasete alet etmeyelim,dini din düşmanlarının eline bırakmayalım diyorsan,bu işin tek çözümü halkın kendi kendisini yönetmesidir.bırakalım bu sorunu halk çözsün yapılsın bir referandum halk kendi kendini yönetsin ve kapansın bu konular ne siyasiler rant sağlasın bundan nede din düşmanları.....

referandum yapılsın benim için farketmez ama o zaman da abd ye çalışan cemaatler ve tarikatlar kazanır .çünkü şuanda bir şıhın bir şeyhin mesajı ile binlerce aptal insan koyun sürüsü gibi yanlış da olsa onun dediğini yaparlar.hiçbirisi düşünmez bu ülkenin hayrınamı değilmi yada müslümanlara faydalımı değilmi diye.direk şıhım ne derse doğru der diyip gider onu yapar.cahil insan çok.gel bunlara güvende referandum yap.bunlarla aynı cephede savaşmaktan bile korkarım ya bu kadar koyun olan bir insandan. ya anlıyacağın önce bizim insanımız kime hizmet ettiğini bilecek .iyi değerlendirecek olayları .bütün samimiyetimle söylüyorum sorun kalmaz bu ülkede .
 
vay vay konulara bak nerelere gelmiş her kez amerikan uşaklığından bahsediyor ama kimse tayip uşağı olduk demiyor elimize çikolata verip kandırıyor kimsenin gıgı çıkmıyor gerçek buysa evet gerçek ben ne arap'ım nede amerikan'ım ben sonuna kadar türk üm sakın aksi biri itta etmesin vede cahillik yapmasın geçmişlerine baksın ve osmanlı zamanın da kimlerden darbe yemişiz onları baksınlar sonra bana arapları savunsun daha türk lüğümüzü öne çıkaramamışken bi kaç kendini bilmez arap larla aynı kefeye koyuyo bunu herkezin anlaması ne kadar alcak bilinmez ama bizler türküz her kez kendi ırkına sahip çıksın aynı zamanda baş örtüsü olayıda diyanet başkanın kendi sölemleridir kuranda yeri yoktur ama adetimizdir diye kuranda zihniyetler örtülsü derken o yıllarda hengi zihniyet muamma ama beni kimse yanlış anlamassın burda taraf diye bişey yok fikir olarak türkiye ye bölmek istiyenler fiziksel olarakta başarmaya azkalmış ki buradan da belli her kez işi uyansa tayip te ki en önemlisi o bi yasa çıkarıyo arkadan malı götürüyo çok akıllıca bu şu anda başımızda olanlara has bişey değil değiştirelim başımaza baykalı koyalım ne fark etcek kim geçerse geçsin aynı fiyasko biz bunları toplumca yok edemezsek başımızdekilere ve diğer toplumlara daha çok malzeme veririz burda ben sadece türklüğün farkını sölemeye çalıştım yanlış anlaşılmasın önce türküm..sürçelise af olana
 
Geri
Üst