Tüzmen BDP için 'şerefsiz' ifadesini kullandı

aybars24

New member
Katılım
27 May 2008
Mesajlar
433
Reaction score
0
Puanları
0
Tüzmen BDP için 'şerefsiz' ifadesini kullandı

Devlet eski Bakanı ve AKP Mersin Milletvekili Kürşad Tüzmen PKK Terör örgütünü ve BDP’yi işaret ederek, "Bu bayrağın altında yaşayıp bu ülkenin suyunu ekmeğini paylaşan insanların bu bayrağı kabul etmemesi gibi bir şerefsizlik varsa, o zaman biz onlara diyoruz ki, onlar şerefsizdir. Bunların hangi kurum ve kuruluşlara uzantıları, kim nerede olursa olsun hangi mevkide olursa olsun onlarda şerefsizdir" dedi.



Devlet eski Bakanı ve AKP Mersin Milletvekili Kürşad Tüzmen PKK Terör örgütünü ve BDP’yi işaret ederek, "Bu bayrağın altında yaşayıp bu ülkenin suyunu ekmeğini paylaşan insanların bu bayrağı kabul etmemesi gibi bir şerefsizlik varsa, o zaman biz onlara diyoruz ki, onlar şerefsizdir. Bunların hangi kurum ve kuruluşlara uzantıları, kim nerede olursa olsun hangi mevkide olursa olsun onlarda şerefsizdir" dedi.

Kırıkkale Milletvekili Vahit Erdem’in Kürtler her şeyi ellerine geçiriyorlar yakında Türkler azınlıkta kalacak açıklamasına yönelik değerlendirmede bulunan Tüzmen, bu açıklamada bir ayrımcılık olmadığını Anayasa’daki Türk Milleti kavramının Türk bayrağı altında yaşan herkesi kapsadığını söyledi. Tüzmen, Türk bayrağı altında yaşan herkesin Türk olarak adlandırıldığını söyledi.

Tüzmen, PKK Terör örgütünü ve BDP’yi işaret ederek, "şerefsizler" ifadesini kullandı. 3 kez "şerefsiz" diyen Tüzmen, şöyle konuştu: "Bu bayrağın altında yaşayıp bu ülkenin suyunu ekmeğini paylaşan insanların bu bayrağı kabul etmemesi gibi bir şerefsizlik varsa, o zaman biz onlara diyoruz ki, onlar şerefsizdir. Bunların hangi kurum ve kuruluşlara uzantıları, kim nerede olursa olsun hangi mevkide olursa olsun onlarda şerefsizdir" dedi.

kaynak:Tüzmen BDP için 'şerefsiz' ifadesini kullandı - Milliyet.com.tr
 
"Bu bayrağın altında yaşayıp bu ülkenin suyunu ekmeğini paylaşan insanların bu bayrağı kabul etmemesi gibi bir şerefsizlik varsa, o zaman biz onlara diyoruz ki, onlar şerefsizdir. Bunların hangi kurum ve kuruluşlara uzantıları, kim nerede olursa olsun hangi mevkide olursa olsun onlarda şerefsizdir"

Bu bayrağın altında yaşayan insanların da hepsine Türk milleti denir. Kürt kökenli Türk olabilir, Laz kökenli, Çerkez kökenli Türk olabilir. Bunların hepsi Türk milletidir. Biz bu bayrak altında bir milletiz. Bu bayrak altında tek vatanız, tek milletiz.

HABER: Ak Partili Tüzmen'den Şerefsiz Çıkışı haberi

digerleri örnek alsin :sneaky2:
 
Bende Diyorum ki , Tüzmenin şerefsiz diye nitelendirdikleri Referandum da EVET verilmemesi için uğraşıyor. Hatta sağduyulu kürt vatandaşlarında sandığa giderse EVET vereceği korkusu ile Referandumu boykot ederek , Halkın vereceği Evet oyununda önüne geçmiş oluyorlar.

..... Şimdi soruyorum . Bunların safında yer alıp Boykot yada Hayır mı vermek hayırlı . Yoksa bunların alayına karşı durup Aslanlar gibi EVET mi basmak hayırlı .?
 
Bende Diyorum ki , Tüzmenin şerefsiz diye nitelendirdikleri Referandum da EVET verilmemesi için uğraşıyor. Hatta sağduyulu kürt vatandaşlarında sandığa giderse EVET vereceği korkusu ile Referandumu boykot ederek , Halkın vereceği Evet oyununda önüne geçmiş oluyorlar.

..... Şimdi soruyorum . Bunların safında yer alıp Boykot yada Hayır mı vermek hayırlı . Yoksa bunların alayına karşı durup Aslanlar gibi EVET mi basmak hayırlı .?

kimsenin kimsenin yanında yer aldığı yok. akıl mantık ne derse odur. yanında yer alma derken sanki "hayır" diyenler dağa çıkıp pkk ile birlik olacakmış gibi bir algılama yaratılmak isteniyor. elmayla armutu birbirine karıştırmayın.
 
kimsenin kimsenin yanında yer aldığı yok. akıl mantık ne derse odur. yanında yer alma derken sanki "hayır" diyenler dağa çıkıp pkk ile birlik olacakmış gibi bir algılama yaratılmak isteniyor. elmayla armutu birbirine karıştırmayın.

Öyle ya kardeş , İsmine kürt açılımı dediğiniz bir demokratik açılımın sadece isminde " Kürt" kelimesi geçti diye imralıdaki it ile birlikte hazırlanmış bir proje olduğu iftiraları beni bir yıldır geriyor. elleme şurada iki ay daha tadını çıkarayım. Hemfikirsiniz yada değilsiniz ama Aynı safta durmuyormusunuz.
 
Öyle ya kardeş , İsmine kürt açılımı dediğiniz bir demokratik açılımın sadece isminde " Kürt" kelimesi geçti diye imralıdaki it ile birlikte hazırlanmış bir proje olduğu iftiraları beni bir yıldır geriyor. elleme şurada iki ay daha tadını çıkarayım. Hemfikirsiniz yada değilsiniz ama Aynı safta durmuyormusunuz.

lütfen gerceklerı carpıtmadan konusalım kürt acılımı dıyen kımdı. sonradan sadece kürtlere ozel acılımmı olur baskısından dolayı ismi demokratık acılıma döndü.

madem demokratik acılım denıyor kürtlere kendı dılıyle eğitim veya baska ayrıcalıklar verirsen dıger etnik gruplara da vermen gerekecek o adamların suçu ne askere kurşun sıkmamakmı? onlarada verdın dıyelım sonra olusacak kargasayı da böyle konusarakmı çözeceksınız
 
yani bi devlet adamının siyasetin göbeğinde iken böle laflar kullanmaması gerek.

tamam bizde sevmiyoruz bölücülük yapanları ama ne olursa olsun bi devlet adamının böle sölememesi gerek.

anca kendisinin aşağılamış olur öle sölemekle.

herkes istediği şekilde oy verebilir.madem bdp lilere hayır için çalıştığından şerefsiz diyorsa ozaman

mhp,chp ve diğer partilere de şerefsiz demiş olur.

ozaman hem demokrasi için uğraşıyorsunuz hem hayır oy vereceklere şerefsiz diyorsunuz hem dokunulmazlıklar kaldırmıyorsunuz.sıkıysa kaldırsın =)

tayyip ve yandaşları ile ilgili dosyalar birikti de ondan =)

akp nin amacı demokrasi falan değil zaten bunu kendi verdikleri fire lerde çok belli ediyolar.

akp ve onun sözde demokrasisine,onun oyunlarına koca bir HAYIR...
 
lütfen gerceklerı carpıtmadan konusalım kürt acılımı dıyen kımdı. sonradan sadece kürtlere ozel acılımmı olur baskısından dolayı ismi demokratık acılıma döndü.

demokratik acılım denıyor kürtlere kendı dılıyle eğitim veya baska ayrıcalıklar verirsen dıger etnik gruplara da vermen gerekecek o adamların suçu ne askere kurşun sıkmamakmı? onlarada verdın dıyelım sonra olusacak kargasayı da böyle konusarakmı çözeceksınız

Dostum Bu proje milli birlik ve beraberlik projesi . Fakat kısaca Demokratik açılım adı veriliyor. Bu projenin alt başlıkları var. Bu başlıklardan biri idi Kürt Açılımı. Fakat Bu büyük projeye sadece Kürt Açılımı adını veren taraflı medya gündemi hep tersine işletmeye çalışmıştır. Öyle ki hergün farklı bir tema yada kesim ele alınmasına rağmen Medyada hep Kürt Açılımı denmesi insanlar üzerinde sanki Kürtlere ayrıcalıklar veriliyormuş havası oluşturuldu. Oysa ki ; Bu proje kapsamında Romanlara, Alevilere , sporculara, sanatçılara, kadınlara, çocuklara.... bir çok kesime bazı demokratik kazanımlar sağlanması amaçlanıyor.

Ama bazı şer mihrakları Bu açılımın içinin boş olduğunu bu boşluğuda imralı itinin dolduracağını , diğer kimi mihraklar ise zaten bu açılımın mimarının imralı iti olduğunu iddia edecek kadar aşağılık iddialarda bulundular. Eğer daha detaylı bilgi edinmek istersen aşağıdaki linkte kitap haline getirilmiş soru cevap tarzında Demokratik açılım anlatılmaktadır.

Demokratik Açılım Kitabı



herkes istediği şekilde oy verebilir.madem bdp lilere hayır için çalıştığından şerefsiz diyorsa ozaman
mhp,chp ve diğer partilere de şerefsiz demiş olur.
ozaman hem demokrasi için uğraşıyorsunuz hem hayır oy vereceklere şerefsiz diyorsunuz hem dokunulmazlıklar kaldırmıyorsunuz.sıkıysa kaldırsın =)
tayyip ve yandaşları ile ilgili dosyalar birikti de ondan =)
akp nin amacı demokrasi falan değil zaten bunu kendi verdikleri fire lerde çok belli ediyolar.
akp ve onun sözde demokrasisine,onun oyunlarına koca bir HAYIR...

Kardeş birkere Kürşat Tüzmen'in kime şerefsiz dediğine iyice bak. Referandumda evet yada hayır dedi diye bir ifadesi yok. Sadece bu bayrağın altında yaşayıp ta bu bayrağı kabul etmeyenlere şerefsiz diyor. Bu konuda durumdan vazife çıkararak MHp , CHp ve diğer partilere şerefsiz dendiğine dair bir balon uçurmanın gereği yok.

Gelelim dokunulmazlıklara. Bu ülkede 87 yıldır seçimlerde en çok oyu alanlar işbaşına gelir ve seçilmişlerin bazı anayasal dokunulmazlıkları vardır. Bu dokunulmazlıklar siyasilerin hakkında haklı yada haksız bir takım iddialar sebebiyle durmadan dava açılmasını ve bu davalardan dolayı siyasilerin asıl işlerini yapmasına engel olunmaması içindir. 87 yıldır (yada benim hatırladığım 35-40 yıldır) her siyasi kendilerinin işbaşına geldiğinde dokulmazlıkları kaldıracağını iddia eder fakat hepside ağız birliği yapmışçasına verdiği sözleri unutur. ve mübalağasız son 30 yıldır kulaklarımla duyarım Hükümet partisine mensup olanlar hakkında hep kötü suçlar isnad edilir ve dokunulmazlıklarının kaldırılması istenir. sonrasındada suç dosyalarının kabarık olduğu için kaldıramadığını söylerler. Muhalefetin en sabit kozlarının başında yer alır. Oysaki her çamur atılan siyasi günün birinde seçilemez ve dokulmazlık zırhından uzak kalır. Bakarsınız ki hakkında isnad edilen suçlar konusunda kimsecikler ağzını açıp mahkemeye vermez. Bilmem anlatabildim mi.?
 
Dostum Bu proje milli birlik ve beraberlik projesi . Fakat kısaca Demokratik açılım adı veriliyor. Bu projenin alt başlıkları var. Bu başlıklardan biri idi Kürt Açılımı. Fakat Bu büyük projeye sadece Kürt Açılımı adını veren taraflı medya gündemi hep tersine işletmeye çalışmıştır. Öyle ki hergün farklı bir tema yada kesim ele alınmasına rağmen Medyada hep Kürt Açılımı denmesi insanlar üzerinde sanki Kürtlere ayrıcalıklar veriliyormuş havası oluşturuldu. Oysa ki ; Bu proje kapsamında Romanlara, Alevilere , sporculara, sanatçılara, kadınlara, çocuklara.... bir çok kesime bazı demokratik kazanımlar sağlanması amaçlanıyor.

Ama bazı şer mihrakları Bu açılımın içinin boş olduğunu bu boşluğuda imralı itinin dolduracağını , diğer kimi mihraklar ise zaten bu açılımın mimarının imralı iti olduğunu iddia edecek kadar aşağılık iddialarda bulundular. Eğer daha detaylı bilgi edinmek istersen aşağıdaki linkte kitap haline getirilmiş soru cevap tarzında Demokratik açılım anlatılmaktadır.

Demokratik Açılım Kitabı

peki bana kürtlerin sorunlarını soylermısın ve hukumet hangı soruna nasıl bir çözüm üretecek.

madem ''demokratik'' acılım ozamn nıye alevi vatandaslarımızın ısteklerını kulak ardı edıyor, niye suana kadar kürtlerden baskasına bir hak vermedı bumu sızın demokrası anlayısınız.

ben bunu hep avrupa baskısıyla yapılan ıslahatlara benzıtıyorum 2-3 ıslahat sonrası aznlıklar TÜRK lerden üstün ve ayrıcalıklı olmuştu tarıh tekerrurden ıbarettır gıdısat gene bunu gosterıyor.

sızınkı kendınızı kandırmaktan baska bısey deıl

Gelelim dokunulmazlıklara. Bu ülkede 87 yıldır seçimlerde en çok oyu alanlar işbaşına gelir ve seçilmişlerin bazı anayasal dokunulmazlıkları vardır. Bu dokunulmazlıklar siyasilerin hakkında haklı yada haksız bir takım iddialar sebebiyle durmadan dava açılmasını ve bu davalardan dolayı siyasilerin asıl işlerini yapmasına engel olunmaması içindir. 87 yıldır (yada benim hatırladığım 35-40 yıldır) her siyasi kendilerinin işbaşına geldiğinde dokulmazlıkları kaldıracağını iddia eder fakat hepside ağız birliği yapmışçasına verdiği sözleri unutur. ve mübalağasız son 30 yıldır kulaklarımla duyarım Hükümet partisine mensup olanlar hakkında hep kötü suçlar isnad edilir ve dokunulmazlıklarının kaldırılması istenir. sonrasındada suç dosyalarının kabarık olduğu için kaldıramadığını söylerler. Muhalefetin en sabit kozlarının başında yer alır. Oysaki her çamur atılan siyasi günün birinde seçilemez ve dokulmazlık zırhından uzak kalır. Bakarsınız ki hakkında isnad edilen suçlar konusunda kimsecikler ağzını açıp mahkemeye vermez. Bilmem anlatabildim mi.?

güzel hıkayede bu ıktıdar ve muhalefet denılen melet her avrupa ulkesınde var ozaman bu adamlar işi harbıden bılmıyor. zaten ıcınde bulundukları ekonomık kosullar teknolojık ve sıyası ustunlukler ıle bağımsız yargı anlayısı bunu gosterıyor.

kım ne yaptıysa ne yolsuzluk usulsuzluk yaptıysa ceksın cezasını bızım baska bır ıstegımız yok
 
Bende Diyorum ki , Tüzmenin şerefsiz diye nitelendirdikleri Referandum da EVET verilmemesi için uğraşıyor. Hatta sağduyulu kürt vatandaşlarında sandığa giderse EVET vereceği korkusu ile Referandumu boykot ederek , Halkın vereceği Evet oyununda önüne geçmiş oluyorlar.

..... Şimdi soruyorum . Bunların safında yer alıp Boykot yada Hayır mı vermek hayırlı . Yoksa bunların alayına karşı durup Aslanlar gibi EVET mi basmak hayırlı .?

Duruma daha geniş bakabilseydin keşke. Şu durumu da referandumunuza alet etmeyin bir kere de. Bir kere olsun Evet'i Hayır'ı unutup da " iyi laf etmiş adam " diye destek verin. Muhalefet için muhalefet olsaydık , yine bu adama bişeyler derdik , ama demiyoruz. Aksine ayakta alkışlıyoruz. Keşke Dışişleri Bakanı'nda da böyle yürek olsa da konuşsa.
 
Öyle ya kardeş , İsmine kürt açılımı dediğiniz bir demokratik açılımın sadece isminde " Kürt" kelimesi geçti diye imralıdaki it ile birlikte hazırlanmış bir proje olduğu iftiraları beni bir yıldır geriyor. elleme şurada iki ay daha tadını çıkarayım. Hemfikirsiniz yada değilsiniz ama Aynı safta durmuyormusunuz.

ben o acilimda yani sozde demokratik acilimda turku cerkezi gurcuyu yahudiyi ermeniyi vs yi ilgilendiren tek bir madde goremedim... sadece pkk lilari ilgilendiren maddeler gordum.. abdullah ocalan ne istediyse murat karayilan ne istediyse o acilimda mevcut... peki sen hangi akla mantiga gore o acilima demokratik acilim diyebiliyorsun ? o acilim kurt acilimida degildir... o acilim PKK acilimidir...
 
Dostum Bu proje milli birlik ve beraberlik projesi . Fakat kısaca Demokratik açılım adı veriliyor. Bu projenin alt başlıkları var. Bu başlıklardan biri idi Kürt Açılımı. Fakat Bu büyük projeye sadece Kürt Açılımı adını veren taraflı medya gündemi hep tersine işletmeye çalışmıştır. Öyle ki hergün farklı bir tema yada kesim ele alınmasına rağmen Medyada hep Kürt Açılımı denmesi insanlar üzerinde sanki Kürtlere ayrıcalıklar veriliyormuş havası oluşturuldu. Oysa ki ; Bu proje kapsamında Romanlara, Alevilere , sporculara, sanatçılara, kadınlara, çocuklara.... bir çok kesime bazı demokratik kazanımlar sağlanması amaçlanıyor.

Ama bazı şer mihrakları Bu açılımın içinin boş olduğunu bu boşluğuda imralı itinin dolduracağını , diğer kimi mihraklar ise zaten bu açılımın mimarının imralı iti olduğunu iddia edecek kadar aşağılık iddialarda bulundular. Eğer daha detaylı bilgi edinmek istersen aşağıdaki linkte kitap haline getirilmiş soru cevap tarzında Demokratik açılım anlatılmaktadır.

Demokratik Açılım Kitabı



Kardeş birkere Kürşat Tüzmen'in kime şerefsiz dediğine iyice bak. Referandumda evet yada hayır dedi diye bir ifadesi yok. Sadece bu bayrağın altında yaşayıp ta bu bayrağı kabul etmeyenlere şerefsiz diyor. Bu konuda durumdan vazife çıkararak MHp , CHp ve diğer partilere şerefsiz dendiğine dair bir balon uçurmanın gereği yok.

Gelelim dokunulmazlıklara. Bu ülkede 87 yıldır seçimlerde en çok oyu alanlar işbaşına gelir ve seçilmişlerin bazı anayasal dokunulmazlıkları vardır. Bu dokunulmazlıklar siyasilerin hakkında haklı yada haksız bir takım iddialar sebebiyle durmadan dava açılmasını ve bu davalardan dolayı siyasilerin asıl işlerini yapmasına engel olunmaması içindir. 87 yıldır (yada benim hatırladığım 35-40 yıldır) her siyasi kendilerinin işbaşına geldiğinde dokulmazlıkları kaldıracağını iddia eder fakat hepside ağız birliği yapmışçasına verdiği sözleri unutur. ve mübalağasız son 30 yıldır kulaklarımla duyarım Hükümet partisine mensup olanlar hakkında hep kötü suçlar isnad edilir ve dokunulmazlıklarının kaldırılması istenir. sonrasındada suç dosyalarının kabarık olduğu için kaldıramadığını söylerler. Muhalefetin en sabit kozlarının başında yer alır. Oysaki her çamur atılan siyasi günün birinde seçilemez ve dokulmazlık zırhından uzak kalır. Bakarsınız ki hakkında isnad edilen suçlar konusunda kimsecikler ağzını açıp mahkemeye vermez. Bilmem anlatabildim mi.?

neyse amacım tartışma yaratmak değil sadece senin dediklerinden yola çıktım.

ABD’de kongre üyeleri hukuk davalarında dokunulmazlığa sahip ancak ceza hukuku kapsamındaki suçlarda dokunulmazlıkları yok.

yani neymiş diğer ülkelerde abd de bile bizimki gibi dokunulmazlığı yokmuş.

yani ben hukukçu değilim elbette hukukçular daha ii yorumlarlar.

peki madem akp dokunulmazlığa karşı değil neden kaldırılsın fikrine yanaşmıyor?

işine gelmiyor tabi =)

sadece akp de değil zamanında kaldırılıcaktı dokunulmazlıklar elbette bu konuda iktidara gelmiş partilerin de suçu var ama tarih geride kaldı artık.

şimdi iktidarda kim var? akp.

ozaman sıkıysa kaldırsın dokunulmazlıklarıda diğer partilerden farklı olduğunu görelim.
 
Zaten şu dokunulmazlıklar bir kalksa... O zaman ak , kara belli olacak.
 
ben o acilimda yani sozde demokratik acilimda turku cerkezi gurcuyu yahudiyi ermeniyi vs yi ilgilendiren tek bir madde goremedim... sadece pkk lilari ilgilendiren maddeler gordum.. abdullah ocalan ne istediyse murat karayilan ne istediyse o acilimda mevcut... peki sen hangi akla mantiga gore o acilima demokratik acilim diyebiliyorsun ? o acilim kurt acilimida degildir... o acilim PKK acilimidir...

Terör, son yaklaşık 30 yılda ülkemizde 40 binin üzerinde insanımızın kaybedilmesi sonucunu doğurmuştur. Gencecik fidanlar, hayatlarının baharında toprağa düşmüştür. Annelerin gözyaşları sel olmuş. Babalar, evlatsız; çocuklar babasız kalmıştır.. .

Yine bu süreçte binlerce insanımız yaralanmış. Kolunu bacağını kaybetmiş tekerlekli sandalyeye mahkûm olmuştur.

Elbette evlatlarımızın canını alan, kaynaklarımızı heba eden enerjimizi tüketen bu terörden kurtulmamız gerekiyor.

1984'ten bu yana terörle mücadele için harcanan doğrudan kaynağın 300 milyar dolar olduğu değerlendirilmektedir. Bu kaynak çiftçimize köylümüze esnafımıza işçi ve memurumuza aktarılmış, Türkiye'nin kalkınmasına, ilerlemesine, imarına harcanmış olsaydı, Türkiye bugün çok farklı bir yerde olacaktı.

Yıllardır terörle mücadele eden güvenlik güçleri ve işin uzmanları, sadece askeri ve polisiye tedbirlerle terörün üstesinden gelinemeyeceğini ifade etmişlerdir.. Dünyadaki tecrübeler de bunu göstermektedir.

Terör ve terörizmle mücadele etmenin ekonomik, sosyal, kültürel, psikolojik ve sosyolojik boyutları vardır. Maalesef geçmiş hükümetler, çoğunlukla meseleyi sadece bir güvenlik sorunu olarak görmüşlerdir.

Terörü besleyen, ona meşruiyet kazandıran ortamın yok edilmesi terör örgütünün istismar ettiği sorun alanlarını çözüme kavuşturmak, terörizmle mücadele etmenin de olmazsa olmaz gereklerinden biridir.

Sayın Başbakanımız, 20 Ekim 2008 tarihinde Dicle Üniversitesi'nin Akademik Yılı Açılış töreninde yaptığı konuşmada Doğu ve Güneydoğu'daki halkımızın problemlerinin terör örgütüne endekslenemeyeceğini ve terör örgütünün Kürt vatandaşlarımızın temsilcisi olamayacağını çok net bir biçimde ortaya koymuştur:

"Ne zaman bölgede demokratik irade güçlense, sivil toplum gelişse, insanlarımız hür iradeleriyle varlıklarını göstermeye çalışsa terör örgütü paniğe kapılıyor, terör atmosferi üreterek toplumda yılgınlık üretmeye çalışıyor.

Terör örgütünün son dönemde eylemlerini sıklaştırmasının altında yatan en temel etken budur.

Eğer bugün Diyarbakırımız'ın bazı bölgelerinde dükkânlar kapalıysa, kepenkler indirildiyse bunlar neden olmuş? Tehditle. Şimdi bir taraftan demokrasiden yana olduğunu söyleyeceksin, bir taraftan demokratik hukuk devletinden yana olduğunu söyleyeceksin, öbür tarafta vatandaşın, esnafın, tüccarın ticaret yapma hakkını tehditle ortadan kaldıracaksın...

Ekonomi ile demokrasi atbaşıdır. Birisi ileri, birisi geri olmaz. Her ikisini de birlikte götüreceksiniz. Eş zamanlı ve eşit olarak götüreceksiniz ki başarıyı yakalayalım"

"Türkiye özgürleştikçe, demokrasi, insan hakları ve ifade özgürlüğü noktasında çağdaş standartları yakaladıkça terör örgütünün paniği artıyor. Esasen ülkemin polisine, askerine, huzuruna, istikrarına, güvenliğine tehdit oluşturan, aynı zamanda altını çizerek ifade ediyorum, uyuşturucu kaçakçılığı, insan kaçakçılığı, terör taşeronluğu yapan bir örgütün benim Kürt kökenli vatandaşlarımın, kardeşlerimin sözcüsü, temsilcisi olması asla söz konusu değildir"

Yanlış politikalar sonucu, bir şekilde kendisini "ötekileşmiş" olarak hisseden tüm vatandaşlarımızın sorunlarıyla ilgilenmek, onların, bu ülkenin vatandaşları oldukları için gurur duymalarını sağlamak zaten siyasi iradenin vazifesidir.

AK PARTî hükümeti, gayrimüslim vatandaşlarımızla ilgili demokratik açılımlar yaptı ve yapmaya devam ediyor; Alevi vatandaşlarımızla ilgili birçok adım atıldı ve atılmaya devam ediyor.

Elbette, tüm bunlar yapılırken yapılması gerektiği için, muhataplarımız insan olduğu için, vatandaşlarımız olduğu için hukuk, demokrasi, vicdani değerlerimiz bunun böyle olmasını gerektirdiği İçin yapıyoruz.

Bundan dolayı da bu süreç politik bir proje olmanın ötesinde ahlaki bir gerekliliktir. Demokratik açılım Kürt açılımından ibaret değildir, demokratik açılım temel insan hak ve özgürlüklerinin düzenlemesi sürecidir.

Kürt vatandaşlarımız için yapılan tüm iyileştirme ve demokratikleşme çabalarını da bu kapsamda değerlendirmek gerekir. Halkımızın makul, masum, meşru ve mantıklı taleplerini görmezden gelmek, duymazdan gelmek, sorumlu bir iktidarın tavrı olamaz. Bir sorunu yok saymak, onu yok etmiyor. Gündüz ortasında gözünü kapatan sadece kendisine gece yapar.
 
Terör, son yaklaşık 30 yılda ülkemizde 40 binin üzerinde insanımızın kaybedilmesi sonucunu doğurmuştur. Gencecik fidanlar, hayatlarının baharında toprağa düşmüştür. Annelerin gözyaşları sel olmuş. Babalar, evlatsız; çocuklar babasız kalmıştır.. .

Yine bu süreçte binlerce insanımız yaralanmış. Kolunu bacağını kaybetmiş tekerlekli sandalyeye mahkûm olmuştur.

Elbette evlatlarımızın canını alan, kaynaklarımızı heba eden enerjimizi tüketen bu terörden kurtulmamız gerekiyor.

1984'ten bu yana terörle mücadele için harcanan doğrudan kaynağın 300 milyar dolar olduğu değerlendirilmektedir. Bu kaynak çiftçimize köylümüze esnafımıza işçi ve memurumuza aktarılmış, Türkiye'nin kalkınmasına, ilerlemesine, imarına harcanmış olsaydı, Türkiye bugün çok farklı bir yerde olacaktı.

Yıllardır terörle mücadele eden güvenlik güçleri ve işin uzmanları, sadece askeri ve polisiye tedbirlerle terörün üstesinden gelinemeyeceğini ifade etmişlerdir.. Dünyadaki tecrübeler de bunu göstermektedir.

Terör ve terörizmle mücadele etmenin ekonomik, sosyal, kültürel, psikolojik ve sosyolojik boyutları vardır. Maalesef geçmiş hükümetler, çoğunlukla meseleyi sadece bir güvenlik sorunu olarak görmüşlerdir.

Terörü besleyen, ona meşruiyet kazandıran ortamın yok edilmesi terör örgütünün istismar ettiği sorun alanlarını çözüme kavuşturmak, terörizmle mücadele etmenin de olmazsa olmaz gereklerinden biridir.

Sayın Başbakanımız, 20 Ekim 2008 tarihinde Dicle Üniversitesi'nin Akademik Yılı Açılış töreninde yaptığı konuşmada Doğu ve Güneydoğu'daki halkımızın problemlerinin terör örgütüne endekslenemeyeceğini ve terör örgütünün Kürt vatandaşlarımızın temsilcisi olamayacağını çok net bir biçimde ortaya koymuştur:

"Ne zaman bölgede demokratik irade güçlense, sivil toplum gelişse, insanlarımız hür iradeleriyle varlıklarını göstermeye çalışsa terör örgütü paniğe kapılıyor, terör atmosferi üreterek toplumda yılgınlık üretmeye çalışıyor.

Terör örgütünün son dönemde eylemlerini sıklaştırmasının altında yatan en temel etken budur.

Eğer bugün Diyarbakırımız'ın bazı bölgelerinde dükkânlar kapalıysa, kepenkler indirildiyse bunlar neden olmuş? Tehditle. Şimdi bir taraftan demokrasiden yana olduğunu söyleyeceksin, bir taraftan demokratik hukuk devletinden yana olduğunu söyleyeceksin, öbür tarafta vatandaşın, esnafın, tüccarın ticaret yapma hakkını tehditle ortadan kaldıracaksın...

Ekonomi ile demokrasi atbaşıdır. Birisi ileri, birisi geri olmaz. Her ikisini de birlikte götüreceksiniz. Eş zamanlı ve eşit olarak götüreceksiniz ki başarıyı yakalayalım"

"Türkiye özgürleştikçe, demokrasi, insan hakları ve ifade özgürlüğü noktasında çağdaş standartları yakaladıkça terör örgütünün paniği artıyor. Esasen ülkemin polisine, askerine, huzuruna, istikrarına, güvenliğine tehdit oluşturan, aynı zamanda altını çizerek ifade ediyorum, uyuşturucu kaçakçılığı, insan kaçakçılığı, terör taşeronluğu yapan bir örgütün benim Kürt kökenli vatandaşlarımın, kardeşlerimin sözcüsü, temsilcisi olması asla söz konusu değildir"

Yanlış politikalar sonucu, bir şekilde kendisini "ötekileşmiş" olarak hisseden tüm vatandaşlarımızın sorunlarıyla ilgilenmek, onların, bu ülkenin vatandaşları oldukları için gurur duymalarını sağlamak zaten siyasi iradenin vazifesidir.

AK PARTî hükümeti, gayrimüslim vatandaşlarımızla ilgili demokratik açılımlar yaptı ve yapmaya devam ediyor; Alevi vatandaşlarımızla ilgili birçok adım atıldı ve atılmaya devam ediyor.

Elbette, tüm bunlar yapılırken yapılması gerektiği için, muhataplarımız insan olduğu için, vatandaşlarımız olduğu için hukuk, demokrasi, vicdani değerlerimiz bunun böyle olmasını gerektirdiği İçin yapıyoruz.

Bundan dolayı da bu süreç politik bir proje olmanın ötesinde ahlaki bir gerekliliktir. Demokratik açılım Kürt açılımından ibaret değildir, demokratik açılım temel insan hak ve özgürlüklerinin düzenlemesi sürecidir.

Kürt vatandaşlarımız için yapılan tüm iyileştirme ve demokratikleşme çabalarını da bu kapsamda değerlendirmek gerekir. Halkımızın makul, masum, meşru ve mantıklı taleplerini görmezden gelmek, duymazdan gelmek, sorumlu bir iktidarın tavrı olamaz. Bir sorunu yok saymak, onu yok etmiyor. Gündüz ortasında gözünü kapatan sadece kendisine gece yapar.


yazıyı nerden kopyala yapıstır yaptın bılmıyorum ama buram buram reklam kokuyor dıyorum ya sızde laf var ama icraat ne yazıkkı o kadar deıl

bensana gerceklerden bahsedeyımmı 52000 tane korucu var suan ve bu adamların gecım kaynagı teror,bır bolgede teror bıttıgı an korucular anında bır ıkı köy tarayıp sorunu hortlatıyor. bu adamlar terorun bıtmesını ıstermı

2.kımı ağalar devletten yana olup devletın kesesınden beslenıyor kımı ağalarda pkk yla işbirliği yapıp uyusturucu ve sılah tan parayı goturuyo bu adamlar teroro bıtırırmı?

3) dogudaki halk şımartılmıs çoçuktan farksız elektrıge para vermezler, cocuk basına para alırlar,altında araba cebınde yesıl kart gezerler, vergı en alt sevıyede verır mumkunse vermezler. devlette aman sussunlar aman pkk ya destek olmasınlar dıye ses cıkarmaz bunlara bu halk pkk nın bıtmesını ıstermı?

4)eskıden cocugu dağa cıkan aıleler cocugunu dağdan ındırmek ıcın elınden gelenı yaparmıs bır utanc sebebıymıs cunku. ama sımdı bdp lı beledıyeler cocugu dağda olan aılelerı besledıgı ve destek oldugu ıcın cocugu dağdan gelen aıle cocuklarını gene dağa gonderıyor

sımdı sen terorden beslenenlere cozum bulmadan hıc bır ıstegı olmayan garıban vatandasa acılım yaparsan hıc bır sonuc alamazsın bunu ben bılıyosam bastakıde bılmelı

tabı o ağalar meclıste nasıl engellıycen, o korucular seçmen nasıl kaldırıcan,o doğuda sırtını devlete veren halk seçmen onuda kaybedemessın. sen ıstedıgın kadar açılım yap hatta açabıldıgın kadar aç, bunları görmeden bunlara çözüm üretmeden sadece yenı sorunlar çıkartırsın
 
yazıyı nerden kopyala yapıstır yaptın bılmıyorum ama buram buram reklam kokuyor dıyorum ya sızde laf var ama icraat ne yazıkkı o kadar deıl

bensana gerceklerden bahsedeyımmı 52000 tane korucu var suan ve bu adamların gecım kaynagı teror,bır bolgede teror bıttıgı an korucular anında bır ıkı köy tarayıp sorunu hortlatıyor. bu adamlar terorun bıtmesını ıstermı

2.kımı ağalar devletten yana olup devletın kesesınden beslenıyor kımı ağalarda pkk yla işbirliği yapıp uyusturucu ve sılah tan parayı goturuyo bu adamlar teroro bıtırırmı?

3) dogudaki halk şımartılmıs çoçuktan farksız elektrıge para vermezler, cocuk basına para alırlar,altında araba cebınde yesıl kart gezerler, vergı en alt sevıyede verır mumkunse vermezler. devlette aman sussunlar aman pkk ya destek olmasınlar dıye ses cıkarmaz bunlara bu halk pkk nın bıtmesını ıstermı?

4)eskıden cocugu dağa cıkan aıleler cocugunu dağdan ındırmek ıcın elınden gelenı yaparmıs bır utanc sebebıymıs cunku. ama sımdı bdp lı beledıyeler cocugu dağda olan aılelerı besledıgı ve destek oldugu ıcın cocugu dağdan gelen aıle cocuklarını gene dağa gonderıyor

sımdı sen terorden beslenenlere cozum bulmadan hıc bır ıstegı olmayan garıban vatandasa acılım yaparsan hıc bır sonuc alamazsın bunu ben bılıyosam bastakıde bılmelı

tabı o ağalar meclıste nasıl engellıycen, o korucular seçmen nasıl kaldırıcan,o doğuda sırtını devlete veren halk seçmen onuda kaybedemessın. sen ıstedıgın kadar açılım yap hatta açabıldıgın kadar aç, bunları görmeden bunlara çözüm üretmeden sadece yenı sorunlar çıkartırsın

kardeş daha yukarılardaki bir mesajında demokratik açılım kitabı diye bir link vermiştim. Bu yazıyı sadece oradaki bir başlıktan kopyalayıp yapıştırdım.Reklam olsun diye değil belki okuyup anlamaya çalışan olur diye.

maddeler halinde yazdığın tesbitlerin çok doğru. Ve demokratik açılım kitabında senin fikirlerinin yanında daha yüzlerce binlerce fikir var. Dikkat edersen başbakan defalarca dile getirdi. Demokratik açılım henüz bir proje ve bu proje kapsamında toplumun her kesimi ile görüşülüyor. Mesela senin tespitlerindse demokratik açılım sürecinde çok önemsenecek fikirler. Aslında demokratik açılımın ilk sonuçları 12 eylül referandumunda ortaya çıkacak. Güneydoğudaki evet ve hayır oylarının oranı Demokratik açılımın sürdürülebilirliğini yada yanlışlığını ortaya koyacaktır. Göreceksin Eğer G.Doğu bölgesindeki sandıklarda çıkacak olan EVET oyları Demokratik açılımın hızlanmasını sağlayacaktır. Daha radikal adımlar korkusuzca atılacaktır.
 
kardeş daha yukarılardaki bir mesajında demokratik açılım kitabı diye bir link vermiştim. Bu yazıyı sadece oradaki bir başlıktan kopyalayıp yapıştırdım.Reklam olsun diye değil belki okuyup anlamaya çalışan olur diye.

maddeler halinde yazdığın tesbitlerin çok doğru. Ve demokratik açılım kitabında senin fikirlerinin yanında daha yüzlerce binlerce fikir var. Dikkat edersen başbakan defalarca dile getirdi. Demokratik açılım henüz bir proje ve bu proje kapsamında toplumun her kesimi ile görüşülüyor. Mesela senin tespitlerindse demokratik açılım sürecinde çok önemsenecek fikirler. Aslında demokratik açılımın ilk sonuçları 12 eylül referandumunda ortaya çıkacak. Güneydoğudaki evet ve hayır oylarının oranı Demokratik açılımın sürdürülebilirliğini yada yanlışlığını ortaya koyacaktır. Göreceksin Eğer G.Doğu bölgesindeki sandıklarda çıkacak olan EVET oyları Demokratik açılımın hızlanmasını sağlayacaktır. Daha radikal adımlar korkusuzca atılacaktır.

referanduma hıc gırmeyelım bu kadar savunuyosunuz ama tam olarak hakımmısın refarandumda oylanacak yasalara. goturusu getırısınden fazlaysa ozamn ne yapacaksınız?

dostum bu tespıtlerı herkes yapar cunku asıkar seyler. ama sorun şukı sorunu çözmede kullanacagın organlar ve şahıslar zaten bu sorundan beslenıyor oyuzden acılıma halktan deıl bürokrasıden ve ağalardan baslamak lazım.ama ılk once pkk ya destek veren ulkelere acık yaptırımlarda bulunulmalı yoksa hıcbırsey olmaz.ama en onemlısı bunları yapabılmek ıcın koltuk sevdalısı deıl vatan sevdalısı hukumete ıhtıyac var oyuzden bunların harcı deıl derım.
 
referanduma hıc gırmeyelım bu kadar savunuyosunuz ama tam olarak hakımmısın refarandumda oylanacak yasalara. goturusu getırısınden fazlaysa ozamn ne yapacaksınız?

dostum bu tespıtlerı herkes yapar cunku asıkar seyler. ama sorun şukı sorunu çözmede kullanacagın organlar ve şahıslar zaten bu sorundan beslenıyor oyuzden acılıma halktan deıl bürokrasıden ve ağalardan baslamak lazım.ama ılk once pkk ya destek veren ulkelere acık yaptırımlarda bulunulmalı yoksa hıcbırsey olmaz.ama en onemlısı bunları yapabılmek ıcın koltuk sevdalısı deıl vatan sevdalısı hukumete ıhtıyac var oyuzden bunların harcı deıl derım.

Elbette kardeş. Ben evet diyeceğim derken körükörüne evet diyeceğimi mi sandın. Elbette değişiklik maddelerine olabildiğince hakimim. Eğer kafana takılan bir şey varsa yaz. Dilimin döndüğünce ülke menfaatine olup olmadığını açıklamaya çalışayım. Koltuk ve vatan sevgisi konusunu istersen kapatalım. Çünkü bu konu senin ve benim bakışıma göre değişir.
 
Elbette kardeş. Ben evet diyeceğim derken körükörüne evet diyeceğimi mi sandın. Elbette değişiklik maddelerine olabildiğince hakimim. Eğer kafana takılan bir şey varsa yaz. Dilimin döndüğünce ülke menfaatine olup olmadığını açıklamaya çalışayım. Koltuk ve vatan sevgisi konusunu istersen kapatalım. Çünkü bu konu senin ve benim bakışıma göre değişir.

şu bir gercekkı akplılerın %60 ından cogu tayyıp dıyosa bır bıldıgı vardır mantıgında. hatta kımılerı onları ALLAH adamı ılan edıp bıyat etmıs durumda. yanı koru korune ınanc aklın önüne gecmıs. bu saglıklı bır durum deıl yarın öbürgün akpnınde foyası ortaya cıkacak ozamn napıcaklar cok merak edıyorum. gorduk bunların ağababası müslüman erbakan besmele cekip trilyonları iç ederken onada mücahit diyolardı. bunlardan bırıde sımdı cumhurbaskanı oldu gorevı bitsin bakalım kayıp trilyon davasında nasıl savunucak kendısını. demek ıstedıgım bunlardan ülkeye hayır gelmez cumhuriyet ve ordu düşmanı fetoş un ızınden gıdenler bu ülke çıkarına iş yapmaz. sadece ve sadece yapmıs gıbı görünür ve üç maymunu oynayanları kandırır.
 
Geri
Üst