TraFoo
Banned
- Katılım
- 3 Ağu 2009
- Mesajlar
- 2,032
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
İmanları yayınları gibi sahte olmalı
Müslüman yalan söyler mi?
Müslüman iftira atar mı?
Müslüman; devlet malını zimmetine geçirir mi?
Müslüman yalan adres vererek mahkeme takibinden kaçar mı?
Müslüman; yetim için topladığı para ile saraylar kurup adamlar tutar, onları besler mi? Müslüman fakir fukara için topladığı parayı; bir parti adına dağıtarak yoksul üstünden siyaset yapar mı?
Müslüman, 'Size Hazreti Muhammed'i gösteren makine yaptık!' diyerek gurbetçileri dolandırır mı? Böyle toplanan para ile televizyonlar kurup on binlerce insanı mağdur eder mi?
Müslüman; gazetecilik yaparken açık açık yalan belge yayımlayıp yolsuzluk yapanları susturmaya kalkışır mı?
Günümüzün en aşırı Müslümanları bunları yapmakta hiçbir sakınca görmüyor. Alın şu Vakit denilen gazeteyi...
Bunlar; 'bizim adamamız rüşvetçi de olsa, milletin parasını da yese, biz onu eleştirmeyiz. Benim adamım hırsızlık yaparsa ben onu korurum!' diyen Müslüman takımından.
Geçenlerde; CHP'yi kötü göstermek için bir belge yayımladılar. Güya Alman Ebert Vakfı, 2005 yılında CHP'ye 85 bin Euro yardım yapmış. Bu da yasalara aykırı imiş.
Doğrudur, bir parti dışarıdan yardım alamaz.
Ama bunlar dindar ya; yalan belge uydurur. Bunların anladığı İslam'a göre, belge uydurmak, yalan haber yapmak, iftira atmak, dinin 5 şartının yanına 6. şart olarak eklenebilir.
Yapıyorlar... Belge uyduruyorlar.
Lakin Alman Dışişleri Bakanlığı kesin bir açıklama yapıyor. Vakit'in yayımladığı belgenin sahte olduğunu ortaya koyuyor.
Bunların imanı da belgeleri gibi... Çıkar uğruna her renge boyanan bu adamlar; iftirayı, sahteciliği sürdürüyorlar. Güya bu belge ile Yargıtay Başsavcılığı da CHP hakkında inceleme başlatmış imiş.
Bu iddia da bu adamların imanları gibi çıkıyor...
Dindar insanları kandıracak yalanlar, sahtelikler veryansın ediliyor.
Kimse de bu sahtekarlığa ses çıkaramıyor.
Çünkü Vakitçiler hırsızları, yolsuzluk yapanları korumayı meslek ilkesi edinmişler. Daha doğrusu imanlarının bir parçası olmuş hırsızları korumak... Hırsızlara karşı mücadele edenleri de bu yüzden kötülüyorlar. CHP, vurguncuların ipliğini pazara çıkartıyor ya sahteci Vakit de bu yüzden CHP'ye hücum ediyor. Bu bozguncu, iftiracı, çıkarcı Vakit; Almanya'da yasaklanıyor; Türkiye'de ise Başbakan Erdoğan bunları 'birinci sınıf gazetecim' sınıfına sokuyor.
Bundan cesaret alan iftiracı Vakit; Ergenekon çetesinden diye tutuklanan mağdur insanların hastalanmasını da 'Hapisten çıkmak için uydurulmuş bir oyun' gibi gösteriyor ve seviyesini de ortaya koyuyor.
İşte bunların davranışları ne ise imanları da aynen odur.
İŞTE FETHULLAHÇI BUDUR
Zaman Gazetesi, Fethullah tarikatinin yayın organıdır. Bunlar; bütün dünyaya hoşgörü, diyalog çağrıları yaparlar; demokrat ve iyiniyetli bir görüntü verirler.
Dün Zaman Gazetesi'nde CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu ile bir yorum yazısı vardı. Kılıçdaroğlu, AKP'yi yolsuzluk belgeleri ile vuruyor ya; 'hoşgörü' gazetesi Zaman da ne kadar hoşgörülü (!) olduğunu ortaya döküyordu bu olayla ilgili olarak. Kılıçdaroğlu'nu tanıtırken 'Dersim isyanı ile meşhur Tunceli'de doğan' diye bir sıfat kullanılıyordu. Daha sonra da o SSK Genel Müdürü iken kuruma Alevileri ve Kürtleri doldudrmakla suçlanıyordu. Görüldüğü üzere Yahudilere, Hıristiyanlara, Ermenilere, Rumlara hoşgörü numarası yapan Fethullahçılar; Türkiye'de Alevi ve Kürt düşmanlığı ile prim toplamaya uğraşıyorlar.
Yani, bunların hoşgörüsü de diyaloğu da sahte... Hayatları sahte olan bu zatların imanları da hoşgörüleri gibi...
Şimdi ben buradan sahteci Vakit ile sahte hoşgörücü Zamancılara soruyorum. Kemal Kılıçdaroğlu, trilyonlara hükmeden bir genel müdür idi. Onun döneminde trilyonluk ihaleler yapıldı. Haydi, araştırın. Belgeler sizin adamlarınızın elinde. Bakalım, Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir kuruşluk suiistimalini bulabilecek misiniz?
Kemal Kılıçdaroğlu acaba yetim hakkını üçkağıtçılık yaparak cebine veya yandaşlarına aktarmış mı? Onun hayatı ne ise imanı da öyledir ve lekesizdir.
Varın gidin hem bu dünyada hem öbür dünyada rezil olduğunuza yanın.
Rıza Zelyut | İmanları yayınları gibi sahte olmalı
Müslüman yalan söyler mi?
Müslüman iftira atar mı?
Müslüman; devlet malını zimmetine geçirir mi?
Müslüman yalan adres vererek mahkeme takibinden kaçar mı?
Müslüman; yetim için topladığı para ile saraylar kurup adamlar tutar, onları besler mi? Müslüman fakir fukara için topladığı parayı; bir parti adına dağıtarak yoksul üstünden siyaset yapar mı?
Müslüman, 'Size Hazreti Muhammed'i gösteren makine yaptık!' diyerek gurbetçileri dolandırır mı? Böyle toplanan para ile televizyonlar kurup on binlerce insanı mağdur eder mi?
Müslüman; gazetecilik yaparken açık açık yalan belge yayımlayıp yolsuzluk yapanları susturmaya kalkışır mı?
Günümüzün en aşırı Müslümanları bunları yapmakta hiçbir sakınca görmüyor. Alın şu Vakit denilen gazeteyi...
Bunlar; 'bizim adamamız rüşvetçi de olsa, milletin parasını da yese, biz onu eleştirmeyiz. Benim adamım hırsızlık yaparsa ben onu korurum!' diyen Müslüman takımından.
Geçenlerde; CHP'yi kötü göstermek için bir belge yayımladılar. Güya Alman Ebert Vakfı, 2005 yılında CHP'ye 85 bin Euro yardım yapmış. Bu da yasalara aykırı imiş.
Doğrudur, bir parti dışarıdan yardım alamaz.
Ama bunlar dindar ya; yalan belge uydurur. Bunların anladığı İslam'a göre, belge uydurmak, yalan haber yapmak, iftira atmak, dinin 5 şartının yanına 6. şart olarak eklenebilir.
Yapıyorlar... Belge uyduruyorlar.
Lakin Alman Dışişleri Bakanlığı kesin bir açıklama yapıyor. Vakit'in yayımladığı belgenin sahte olduğunu ortaya koyuyor.
Bunların imanı da belgeleri gibi... Çıkar uğruna her renge boyanan bu adamlar; iftirayı, sahteciliği sürdürüyorlar. Güya bu belge ile Yargıtay Başsavcılığı da CHP hakkında inceleme başlatmış imiş.
Bu iddia da bu adamların imanları gibi çıkıyor...
Dindar insanları kandıracak yalanlar, sahtelikler veryansın ediliyor.
Kimse de bu sahtekarlığa ses çıkaramıyor.
Çünkü Vakitçiler hırsızları, yolsuzluk yapanları korumayı meslek ilkesi edinmişler. Daha doğrusu imanlarının bir parçası olmuş hırsızları korumak... Hırsızlara karşı mücadele edenleri de bu yüzden kötülüyorlar. CHP, vurguncuların ipliğini pazara çıkartıyor ya sahteci Vakit de bu yüzden CHP'ye hücum ediyor. Bu bozguncu, iftiracı, çıkarcı Vakit; Almanya'da yasaklanıyor; Türkiye'de ise Başbakan Erdoğan bunları 'birinci sınıf gazetecim' sınıfına sokuyor.
Bundan cesaret alan iftiracı Vakit; Ergenekon çetesinden diye tutuklanan mağdur insanların hastalanmasını da 'Hapisten çıkmak için uydurulmuş bir oyun' gibi gösteriyor ve seviyesini de ortaya koyuyor.
İşte bunların davranışları ne ise imanları da aynen odur.
İŞTE FETHULLAHÇI BUDUR
Zaman Gazetesi, Fethullah tarikatinin yayın organıdır. Bunlar; bütün dünyaya hoşgörü, diyalog çağrıları yaparlar; demokrat ve iyiniyetli bir görüntü verirler.
Dün Zaman Gazetesi'nde CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu ile bir yorum yazısı vardı. Kılıçdaroğlu, AKP'yi yolsuzluk belgeleri ile vuruyor ya; 'hoşgörü' gazetesi Zaman da ne kadar hoşgörülü (!) olduğunu ortaya döküyordu bu olayla ilgili olarak. Kılıçdaroğlu'nu tanıtırken 'Dersim isyanı ile meşhur Tunceli'de doğan' diye bir sıfat kullanılıyordu. Daha sonra da o SSK Genel Müdürü iken kuruma Alevileri ve Kürtleri doldudrmakla suçlanıyordu. Görüldüğü üzere Yahudilere, Hıristiyanlara, Ermenilere, Rumlara hoşgörü numarası yapan Fethullahçılar; Türkiye'de Alevi ve Kürt düşmanlığı ile prim toplamaya uğraşıyorlar.
Yani, bunların hoşgörüsü de diyaloğu da sahte... Hayatları sahte olan bu zatların imanları da hoşgörüleri gibi...
Şimdi ben buradan sahteci Vakit ile sahte hoşgörücü Zamancılara soruyorum. Kemal Kılıçdaroğlu, trilyonlara hükmeden bir genel müdür idi. Onun döneminde trilyonluk ihaleler yapıldı. Haydi, araştırın. Belgeler sizin adamlarınızın elinde. Bakalım, Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir kuruşluk suiistimalini bulabilecek misiniz?
Kemal Kılıçdaroğlu acaba yetim hakkını üçkağıtçılık yaparak cebine veya yandaşlarına aktarmış mı? Onun hayatı ne ise imanı da öyledir ve lekesizdir.
Varın gidin hem bu dünyada hem öbür dünyada rezil olduğunuza yanın.
Rıza Zelyut | İmanları yayınları gibi sahte olmalı