ßLu£
Banned
- Katılım
- 16 Eki 2007
- Mesajlar
- 6,839
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Taraf Gazetesi'nin bugün manşetten verdiği haberde, 17 Ağustos'ta dört askerin ölümüyle sonuçlanan patlamanın, nöbette uyuyakalan bir erin komutanı tarafından cezalandırılmak istenmesi sonucu yaşandığı iddia edildi. Bu haberi okuyan şehit aileleri ise ikinci kez yıkıldıklarını söylerken, dava açacaklarını belirtti.
Elazığ'da dört askerin ölümüyle sonuçlanan patlamanın, nöbette uyuyakalan bir erin komutanı tarafından cezalandırılmak istenmesi sonucu yaşandığı yönündeki iddia, Gaziantepli Şehit Er Mesut Bulut'un ailesini ikinci kez yıktı. Haberi duyunca ikinci kez yıkıldıklarını söyleyen Mesut Er'in amcası Bedir Bulut, "Olayda bir ihmal ya da suçlu varsa bunların cezalandırılmasını bekliyoruz." dedi.
Taraf Gazetesi'ndeki haberde olayın, bir kaza sonucu değil, nöbette uyuyakalan Er İbrahim Öztürk'ün, komutanı Teğmen Mehmet Tümer tarafından cezalandırılmak istenmesi nedeniyle yaşandığı öne sürüldü. İddiaya göre, Teğmen Mehmet Tümer, pimini çektiği el bombasını Er Öztürk'e verdikten sonra, "Mandalı bırakırsan ölürsün, bırakmazsan yaşarsın." dedi. Pimi almak için çok uğraşan Öztürk, saatler sonra bomba patlayınca üç arkadaşıyla birlikte hayatını kaybetti. Haberde, görgü tanığı erler, teğmen Mehmet Tümer ve rütbeli personelin ifadeleri olduğu iddia edilen görüşlerde ayrıntılı bir şekilde yer aldı.
Vatani görevini yaparken şehit düşen erlerin yakınları, haberle adeta ikinci kez yıkıldı. Elazığ'da şehit düşen askerlerden biri de Gaziantep'in Araban ilçesi Körhacıobası'ndan Er Mesut Bulut idi. Haberi gazetecilerden öğrenen Şehit Er Mesut Bulut'un yakınları, iddiayı ilk duyduklarında adeta ikinci bir şok yaşadıklarını anlattılar. Şehit Er'in amcası Bedir Bulut, haberin yalan olmasını istedi. Devletten ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nden iddiaların ciddiyetle araştırılmasını, ihmal ve suçu bulunanların cezalandırılmasını beklediklerini söyleyen Bulut, şehidin evinin balkon duvarında asılı Türk Bayrağı önünde şu açıklamayı yaptı: "Yaklaşık on gündür acımızı dindirmeye çalışıyoruz. Haberi gazetecilerden duyduk ve bu iddiayla ikinci kez yıkıldık. Devletimize, askerimize güveniyoruz. Olayda bir ihmal ve suçlu varsa bunu araştıracaktır. Birilerinin ihmal ve suçu varsa bunun gereğini yapacaktır. Bunu bekliyoruz da. Haberi duyduğumuzda ikinci kez yıkıldık. İnşallah bu haber yalandır. Öyle olmasını umuyoruz."
Devlete güveninin sonsuz olduğunu vurgulayan baba Sinan Bulut ise "Ordumuz, Genelkurmay'ımız gereken soruşturmayı yapacak, hakikati bulacaktır. Ordumuza, askerimize güvenmezsek kime güveneceğiz? Niye teslim ettik çocuğumuzu? Ordumuzdan olayda suçu ya da ihmali olanlar varsa bunu bulmasını istiyoruz. Bulunacağına da inanıyorum." diye konuştu.
Evladını vatan uğrunda şehit veren anne Mevlide Bulut, çocuğunun acısını ilk günkü gibi yaşıyor. Evinin balkonunda taziyeleri kabul eden Bulut, bir taraftan da sessiz bir şekilde ağlıyor. Acılı annenin sıcak gözyaşları, yanaklarından süzülürken, "Acım çok büyük. Hiçbir şey beni teselli etmiyor." dedi.
SAMSUNLU ER İBRAHİM YAMAN'IN AİLESİ, OLAYDA İHMALİ OLANLAR HAKKINDA DAVA AÇACAKLARINI SÖYLEDİ.
Elazığ'da dört askerin şehit olduğu el bombası patlaması olayının kaza sonucu değil, nöbette uyuyan askere ceza verildiği sırada olduğu iddiası şehit aileleri tarafından tepkiyle karşılandı.
Samsunlu er İbrahim Yaman'ın ailesi, olayda ihmali olanlar hakkında dava açacaklarını söyledi.
Baba Adem Yaman, "Ben de nöbette uyudum. Ama böyle bir ceza verildiğini ilk defa görüyorum." dedi.
Şehit erin kardeşi Recep Yaman ise tepkisini daha şiddetli dile getirerek, "Aslında o el bombasını, pimini çekip askerin eline veren subayın ağzına vermek lazım." ifadesini kullandı.
Şehit çocuklarının acısını yaşayan Yaman ailesi, bugün ikinci bir acıyla daha karşılaştı. Bir gazetede ortaya atılan iddia ile acıları artan Yaman ailesi, yetkililerden olayı iyi araştırarak kendilerine tatmin edici cevap vermesini beklediklerini dile getirdi.
Adem Yaman, oğlu İbrahim'in kazara bomba patlaması nedeniyle ölmediğine inandığını dile getirdi.
"Çünkü oğlumun yüz kısmında her hangi bir şarapnel parçası yoktu. Başka bir şey olabileceğini düşünüyorduk." diyen Yaman, "Haberi sabahleyin okuduktan sonra düşüncemizin doğru olduğun gördük. Otopsi Raporunun gelmesini bekliyoruz." şeklinde konuştu.
Rapor geldikten sonra ilgili kişi ve kurum hakkında dava açacaklarını ifade eden Yaman, "Ben de askerlik yaptım ama askerde böyle bir ceza verildiğini görmedim duymadım böyle bir ceza olmaz. Nöbette ben de uyudum ama böyle bir ceza görmedim. Ben oğlumu vatanı koruması için gönderdim. Bu olay bizi çok yıprattı." diye konuştu.
Şehit erin kardeşi Recep Yaman ve annesi Nuriye Yaman ise tepkilerini daha sert bir şekilde dile getirdi. Recep Yaman, "Sabah haberi okuduktan sonra büyük üzüntü duydum. Onun hakkını sonuna kadar arayacağız. Böyle bir şey olamaz. İmkânsız dört şehidin toptan kanına giriyorsun. Orada diğer askerler de şehit olabilirdi. Kesinlikle ona bir ceza verilmesi lazım." açıklamasını yaptı.
Recep Yaman, "O bombanın pimini çekip Mehmet Demir'in ağzına atacaksın fazla diyecek bir şey yok. Okumuş teğmen olmuş ama yaptığı işe bak." şeklinde tepkisini dile getirdi.
Şehit erin annesi Nuriye Yaman da olay karşısında şaşkınlığını dile getirirken şunları söyledi: "Zaten inanmıyorduk. Şu an beynim uyuşuk durumda. Bize gelen ilk bilgide bombanın kazaen patladığı şeklindeydi. Buna inanmadık. Bu olay kasten veya teröristler tarafından yapıldı diye düşünüyorduk. Benim yavrum el bombası eline almaz dedim. Ama adi köpek şerefsiz onların eline kendi bombalarını vermiş. Allah da onu o şekilde patlatsın. Onun ailesi ile birlikte parçalanmasını istiyorum. Oğlumun hakkını her zaman arayacağım. Dava açmayı düşünüyoruz."
İddiaya göre, er İbrahim Öztürk'ün nöbette uyuması üzerine, tim komutanı tarafından pimi çekilerek eline verilen bombanın patlaması üzerine Öztürk'le birlikte İbrahim Yaman, Ali Osman Altın ve Mesut Bulut şehit oldu.

Elazığ'da dört askerin ölümüyle sonuçlanan patlamanın, nöbette uyuyakalan bir erin komutanı tarafından cezalandırılmak istenmesi sonucu yaşandığı yönündeki iddia, Gaziantepli Şehit Er Mesut Bulut'un ailesini ikinci kez yıktı. Haberi duyunca ikinci kez yıkıldıklarını söyleyen Mesut Er'in amcası Bedir Bulut, "Olayda bir ihmal ya da suçlu varsa bunların cezalandırılmasını bekliyoruz." dedi.
Taraf Gazetesi'ndeki haberde olayın, bir kaza sonucu değil, nöbette uyuyakalan Er İbrahim Öztürk'ün, komutanı Teğmen Mehmet Tümer tarafından cezalandırılmak istenmesi nedeniyle yaşandığı öne sürüldü. İddiaya göre, Teğmen Mehmet Tümer, pimini çektiği el bombasını Er Öztürk'e verdikten sonra, "Mandalı bırakırsan ölürsün, bırakmazsan yaşarsın." dedi. Pimi almak için çok uğraşan Öztürk, saatler sonra bomba patlayınca üç arkadaşıyla birlikte hayatını kaybetti. Haberde, görgü tanığı erler, teğmen Mehmet Tümer ve rütbeli personelin ifadeleri olduğu iddia edilen görüşlerde ayrıntılı bir şekilde yer aldı.
Vatani görevini yaparken şehit düşen erlerin yakınları, haberle adeta ikinci kez yıkıldı. Elazığ'da şehit düşen askerlerden biri de Gaziantep'in Araban ilçesi Körhacıobası'ndan Er Mesut Bulut idi. Haberi gazetecilerden öğrenen Şehit Er Mesut Bulut'un yakınları, iddiayı ilk duyduklarında adeta ikinci bir şok yaşadıklarını anlattılar. Şehit Er'in amcası Bedir Bulut, haberin yalan olmasını istedi. Devletten ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nden iddiaların ciddiyetle araştırılmasını, ihmal ve suçu bulunanların cezalandırılmasını beklediklerini söyleyen Bulut, şehidin evinin balkon duvarında asılı Türk Bayrağı önünde şu açıklamayı yaptı: "Yaklaşık on gündür acımızı dindirmeye çalışıyoruz. Haberi gazetecilerden duyduk ve bu iddiayla ikinci kez yıkıldık. Devletimize, askerimize güveniyoruz. Olayda bir ihmal ve suçlu varsa bunu araştıracaktır. Birilerinin ihmal ve suçu varsa bunun gereğini yapacaktır. Bunu bekliyoruz da. Haberi duyduğumuzda ikinci kez yıkıldık. İnşallah bu haber yalandır. Öyle olmasını umuyoruz."
Devlete güveninin sonsuz olduğunu vurgulayan baba Sinan Bulut ise "Ordumuz, Genelkurmay'ımız gereken soruşturmayı yapacak, hakikati bulacaktır. Ordumuza, askerimize güvenmezsek kime güveneceğiz? Niye teslim ettik çocuğumuzu? Ordumuzdan olayda suçu ya da ihmali olanlar varsa bunu bulmasını istiyoruz. Bulunacağına da inanıyorum." diye konuştu.
Evladını vatan uğrunda şehit veren anne Mevlide Bulut, çocuğunun acısını ilk günkü gibi yaşıyor. Evinin balkonunda taziyeleri kabul eden Bulut, bir taraftan da sessiz bir şekilde ağlıyor. Acılı annenin sıcak gözyaşları, yanaklarından süzülürken, "Acım çok büyük. Hiçbir şey beni teselli etmiyor." dedi.
SAMSUNLU ER İBRAHİM YAMAN'IN AİLESİ, OLAYDA İHMALİ OLANLAR HAKKINDA DAVA AÇACAKLARINI SÖYLEDİ.
Elazığ'da dört askerin şehit olduğu el bombası patlaması olayının kaza sonucu değil, nöbette uyuyan askere ceza verildiği sırada olduğu iddiası şehit aileleri tarafından tepkiyle karşılandı.
Samsunlu er İbrahim Yaman'ın ailesi, olayda ihmali olanlar hakkında dava açacaklarını söyledi.
Baba Adem Yaman, "Ben de nöbette uyudum. Ama böyle bir ceza verildiğini ilk defa görüyorum." dedi.
Şehit erin kardeşi Recep Yaman ise tepkisini daha şiddetli dile getirerek, "Aslında o el bombasını, pimini çekip askerin eline veren subayın ağzına vermek lazım." ifadesini kullandı.
Şehit çocuklarının acısını yaşayan Yaman ailesi, bugün ikinci bir acıyla daha karşılaştı. Bir gazetede ortaya atılan iddia ile acıları artan Yaman ailesi, yetkililerden olayı iyi araştırarak kendilerine tatmin edici cevap vermesini beklediklerini dile getirdi.
Adem Yaman, oğlu İbrahim'in kazara bomba patlaması nedeniyle ölmediğine inandığını dile getirdi.
"Çünkü oğlumun yüz kısmında her hangi bir şarapnel parçası yoktu. Başka bir şey olabileceğini düşünüyorduk." diyen Yaman, "Haberi sabahleyin okuduktan sonra düşüncemizin doğru olduğun gördük. Otopsi Raporunun gelmesini bekliyoruz." şeklinde konuştu.
Rapor geldikten sonra ilgili kişi ve kurum hakkında dava açacaklarını ifade eden Yaman, "Ben de askerlik yaptım ama askerde böyle bir ceza verildiğini görmedim duymadım böyle bir ceza olmaz. Nöbette ben de uyudum ama böyle bir ceza görmedim. Ben oğlumu vatanı koruması için gönderdim. Bu olay bizi çok yıprattı." diye konuştu.
Şehit erin kardeşi Recep Yaman ve annesi Nuriye Yaman ise tepkilerini daha sert bir şekilde dile getirdi. Recep Yaman, "Sabah haberi okuduktan sonra büyük üzüntü duydum. Onun hakkını sonuna kadar arayacağız. Böyle bir şey olamaz. İmkânsız dört şehidin toptan kanına giriyorsun. Orada diğer askerler de şehit olabilirdi. Kesinlikle ona bir ceza verilmesi lazım." açıklamasını yaptı.
Recep Yaman, "O bombanın pimini çekip Mehmet Demir'in ağzına atacaksın fazla diyecek bir şey yok. Okumuş teğmen olmuş ama yaptığı işe bak." şeklinde tepkisini dile getirdi.
Şehit erin annesi Nuriye Yaman da olay karşısında şaşkınlığını dile getirirken şunları söyledi: "Zaten inanmıyorduk. Şu an beynim uyuşuk durumda. Bize gelen ilk bilgide bombanın kazaen patladığı şeklindeydi. Buna inanmadık. Bu olay kasten veya teröristler tarafından yapıldı diye düşünüyorduk. Benim yavrum el bombası eline almaz dedim. Ama adi köpek şerefsiz onların eline kendi bombalarını vermiş. Allah da onu o şekilde patlatsın. Onun ailesi ile birlikte parçalanmasını istiyorum. Oğlumun hakkını her zaman arayacağım. Dava açmayı düşünüyoruz."
İddiaya göre, er İbrahim Öztürk'ün nöbette uyuması üzerine, tim komutanı tarafından pimi çekilerek eline verilen bombanın patlaması üzerine Öztürk'le birlikte İbrahim Yaman, Ali Osman Altın ve Mesut Bulut şehit oldu.