Arap Tapınıcılığı ve Yobazlık! (eşek anırdığında euzü çekin)

Kara Kartal

Banned
Katılım
4 Nis 2007
Mesajlar
1,531
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
Yaşasın Yobazlar ve Kahpeler için İstiklal Mahkeme
Arap Tapınıcılığı ve Yobazlık!

9789758622559.jpg


Kitapdan bazı pasajlar:

"Arapları sev! Peygamberimiz buyuruyor ki, Arap’ı üç şeyden dolayı sev, ben Arap olduğum için Kur’an Arapça olduğu için ahirette Arapça konuşulacağı için! Kim Arap’ı severse bana olan sevgisinden dolayı sevmiş, kim de Arap’ı sevmezse bana olan kininden dolayı sevmemiştir.”

“Müzik dinliyorsan, çalgılı düğünlere gidiyorsan, Allah senden razı değildir. Çalgı dinlemek haramdır. Çalgı çaldığında iki şeytan gelir, dinleyenin omuzlarına biner ve hoplamaya başlar. Çalgı müzik dinlemek kişiyi zinaya götürür."

“Kur’an okurken ağlayın, ağlayamıyorsanız, ağlar gibi yapın. Kur’an’ı güzel oku, lakin güzel okuyacağım diye ağzını sağa sola yamultarak kıratı, nazmı ve mahreci bozma!

"Peygamber efendimiz hayatı boyunca bir defa olsun masa üzerinde yemek yememiş, bir defa olsun inceltilmiş buğday unundan ekmek yememiştir."

"Masa üzerinde yemek hem sağlığa hem de sünnete aykırıdır. Yemeğe oturmanın iki şekli vardır, ya iki dizin üzerine oturulur ya da sağ dizi dikip sol ayak üzerine oturulur, lakin yemeğe nasıl başlanılmışsa sonuna kadar o şekil değiştirilmemelidir."

"Yemek duasına Hıristiyanlar gibi başta, Yahudiler gibi sonda değil de yemeğin ortasında yap!

"Eğer ellerine yemek bulaşmışsa yıkamadan önce parmaklarını dilinle yala çünkü Rasulallah böyle yapardı."

"Dişlerin arasında kalan artıkları süpürge çöpü, kibrit çöpü gibi şeylerle değil kürdanla çıkarıp yut. Çünkü bunlar hem fakirliğe hem de hastalığa sebeptir. Bilinmeyen hastalıkların ekser olan sebebi, ekmek ve yemek kırıntılarının mutfak suyuyla lağıma karışmasıdır."

"Kediyi sev, çünkü Rasulallah çok severdi."

"Eşek anırdığında euzü çekin, Allah’a sığının, zira eşek muhakkak şeytan görmüş de anırmıştır."

"Kadınlarla birlikte oturma! Çünkü göz rahat durmaz, Efendimiz 'elaynani tezniyani; iki göz zina eder' buyurmaktadır."

"Melekler peruk takana ve taktırana, saçında kahkül bırakana, dişlerini seyreltene lanet eder!"

"Kadınların cenazeyi takip etmesi harama yakın mekruhtur."

"Yolculuğa Pazartesi veya Perşembe günü çık."

..............................................................................

Sinoplu Hoca'nın fetvası: Eşek anırırsa ne yapmalı?

Sinoplu Hoca, 30 yaşında olduğunu, imam-hatip ve şer’i ilimler tahsil ettiğini söylüyor. Adı Ramazan Özsarı. Kutlu Doğum Haftası için “Seni seviyorum ya Rasulallah, Ya Sen?” adlı bir kitap bastırmış. Kitap, İstanbul Bahçelievler’deki birkaç cami hocası tarafından ve hediyesi bir liradan cemaate dağıtılıyor.
Söz Sinoplu Hoca’nın:
“Müzik dinliyorsan, çalgılı düğünlere gidiyorsan, Allah senden razı değildir. Çalgı dinlemek haramdır. Çalgı çaldığında iki şeytan gelir, dinleyenin omuzlarına biner ve hoplamaya başlar. Çalgı müzik dinlemek kişiyi zinaya götürür.
Arapları sev! Peygamberimiz buyuruyor ki, Arap’ı üç şeyden dolayı sev, ben Arap olduğum için Kur’an Arapça olduğu için ahirette Arapça konuşulacağı için! Kim Arap’ı severse bana olan sevgisinden dolayı sevmiş, kim de Arap’a buğzederse bana olan kininden dolayı buğzetmiştir.”
Ahirette öbür dinlere mensup insanlar hangi dille konuşacak diye sormayın, siz Sinoplu Hoca’dan iyi mi biliyorsunuz? Araplara da kem gözle bakmayın! Yoksa adamı, “Allah’a küfretti” diyen bir tanıkla idama mahkûm ederler!
***
Oflu Hoca’nın adı çıkmış! Nihat Genç’e dua etsin!
Bakın daha ne bilgiler veriyor Sinoplu Hoca:
“Kur’an okurken ağlayın, ağlayamıyorsanız, ağlar gibi yapın.
Kur’an’ı güzel oku, lakin güzel okuyacağım diye ağzını sağa sola yamultarak kıratı, nazmı ve mahreci bozma!
Camiye giderken aheste aheste gidiniz. Zira, namaza gitmeye niyet ettiğiniz andan itibaren namazdasınız.
Peygamber efendimiz hayatı boyunca bir defa olsun masa üzerinde yemek yememiş, bir defa olsun inceltilmiş buğday unundan ekmek yememiştir. Masa üzerinde yemek hem sağlığa hem de sünnete aykırıdır.
Yemeğe oturmanın iki şekli vardır, ya iki dizin üzerine oturulur ya da sağ dizi dikip sol ayak üzerine oturulur, lakin yemeğe nasıl başlanılmışsa sonuna kadar o şekil değiştirilmemelidir.
Yemek duasına Hıristiyanlar gibi başla, Yahudiler gibi sonda değil de yemeğin ortasında yap!
Eğer ellerine yemek bulaşmışsa yıkamadan önce parmaklarını dilinle sünnetle, çünkü Rasulallah böyle yapardı.
Dişlerin arasında kalan artıkları süpürge çöpü, kibrit çöpü gibi şeylerle değil kürdanla çıkarıp yut. Çünkü bunlar hem fakirliğe hem de hastalığa sebeptir.
Bilinmeyen hastalıkların ekser olan sebebi, ekmek ve yemek kırıntılarının mutfak suyuyla lağıma karışmasıdır.
Kediyi sev, çünkü Rasulallah çok severdi.
Horoz öttüğünde Allah’tan isteyin.
Eşek anırdığında euzü çekin, Allah’a sığının, zira eşek muhakkak şeytan görmüş de anırmıştır.
Çocuklarınızı şu fitne zamanında bir medreseye vermek tercihlerin en şayanıdır.
Dilenen fakirlerden parça ekmek satın alma.
Kadınlarla birlikte oturma! Çünkü göz rahat durmaz, Efendimiz ” el’aynani tezniyani; iki göz zina eder “ buyurmaktadır.
Melekler peruk takana ve taktırana, saçında kahkül bırakana, dişlerini seyreltene lanet eder!
Kadınların cenazeyi takip etmesi harama yakın mekruhtur.
Yolculuğa Pazartesi veya Perşembe günü çık.
Yolculukta bir çocuğun çişi geldiğinde duruluyor da namaz için durulmuyor. İnsaf nazarıyla düşünerekten hareket edilmelidir.”
***
“Sinoplu Hoca’nın algıladığı veya bildiği İslâm” böyle bir şey! Fakat kitabını basan yayınevi var, dağıtan imamı var, okuru var!
Sinoplu Hoca’nın bu işte bir kusuru var mı?
Fakat Sinoplu Hoca, o kadar da masum değil galiba! Çünkü temyiz kudreti var!
Kitabın sonunda, “Canım Peygamberim. Sensiz yaşamak güzel değil, inşallah seneye seni ziyarete geleceğiz. Seni çok özledim, seni görmek istiyorum” diye bir çocuk mektubuna yer vermiş!
Bu tür ifadeler çocuklar arasında yayılıp, çocuk intiharları artar da kısa yoldan genç nüfus azaltılırsa Başbakanımız öfkelenir mi acaba!
Allah aşkına hangi İslâmcılıktan bahsediyoruz biz; hangi İslâm’dan?

yazan:Arslan BULUT
_________________________________________________________________

din üzerinden yapılan siyasi propagandanın arap izdüşümü ne bir örnek umarım beğenirsiniz:D

HAAA unutmadan arapları sevin çünkii dinimiz arapları sevmemizi teşvik ediyor...

hatta bir deyişimiz var ''İç şarabı zikret arabı '' diye
 
Töbe Töööbee
bune sacmalikmis böyle

en sonuna ama cok güldüm ya

ye kebabi, ic sarabi, ... arabi
 
bunların ben alayının taa ..... ........m. ulan adam akıllı yaşanılacak bi islamiyet bile bırakmadılar(haşa).
 
bunların ben alayının taa ..... ........m. ulan adam akıllı yaşanılacak bi islamiyet bile bırakmadılar(haşa).

islamiyet siyasi oyuncak olunca böyle oluyor...

islamı kullanıp arapları sevmemiz arapçayı sevmemiz yönünde siyaset yapanlara gerekli tepkiyi göstermeyince böyle meydan boş kalıyor...

hayatımızın her alanında LAİKLİ Ğİ çiğneyerek propaganda yapanlara tepkisiz kalmamalıyız

dinimiz ilahi bir dindir siyasi bir din değildir .
kul ile yaratan arasına giren çıkarcıları (münafıkları) hoşgörmek dinimizin oyuncağa dönmesine göz yummakla aynı anlama gelmektedir

.........................................
"Bizi yanlış yola sevkeden soysuzlar bilirsiniz ki, çok kere din perdesine bürünmüşler, sâf ve temiz halkımızı hep din kuralları sözleriyle aldata gelmişlerdir. Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz... Görürsünüz ki milleti mahveden, esir eden, harabeden fenalıklar hep din örtüsü altındaki küfür ve kötülükten gelmiştir."

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK (Ankara, 1923)
 
Bu ve bunun gibiler yüzünden dinimiz yanlış anlaşılıyor ve yorumlanıyor.Buna bağlı olarak itici geliyor insanlara.
 
islamiyet siyasi oyuncak olunca böyle oluyor...

islamı kullanıp arapları sevmemiz arapçayı sevmemiz yönünde siyaset yapanlara gerekli tepkiyi göstermeyince böyle meydan boş kalıyor...

hayatımızın her alanında LAİKLİ Ğİ çiğneyerek propaganda yapanlara tepkisiz kalmamalıyız

dinimiz ilahi bir dindir siyasi bir din değildir .
kul ile yaratan arasına giren çıkarcıları (münafıkları) hoşgörmek dinimizin oyuncağa dönmesine göz yummakla aynı anlama gelmektedir

.........................................
"Bizi yanlış yola sevkeden soysuzlar bilirsiniz ki, çok kere din perdesine bürünmüşler, sâf ve temiz halkımızı hep din kuralları sözleriyle aldata gelmişlerdir. Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz... Görürsünüz ki milleti mahveden, esir eden, harabeden fenalıklar hep din örtüsü altındaki küfür ve kötülükten gelmiştir."

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK (Ankara, 1923)

özellikle büyüttüğüm yeri en iyi sen yapıyorsun karqta boşuna Atamızın sözlerinin arkasına sığınma.ona bakarsan Atatürk'ün dinsiz milletlerin devamına imkan yoktur diye de sözü var:goz:
Hayatımızın her alanın ve laikliği çiğneyenler demişsin (?)
Sen gerçekten laikliği din gibi görüyorsun ki hayatımızın her alanı demişsin.
Allah seni ıslah etsin ne diyelim ama bu gidişle o da zor çünkü sevdiği kulları kendine yakınlaştırırmış =)
 
Bu ve bunun gibiler yüzünden dinimiz yanlış anlaşılıyor ve yorumlanıyor.Buna bağlı olarak itici geliyor insanlara.


sanki bir umut ışığı gördüm ...

bizde zaten dinimizin yanlış anlaşıldığını yanlış yorumlandığını anlatmaya çalışıyoruz bu yüzden dinimizin itici geldiğini anlatmaya çalışıyoruz....

dinimize zarar veren insanlar dinimizi kullanarak menfeat peşinde koşan gericilerdir..


bu gün dinimiz siyasi kimlik kazanmıştır

sokağa çıkarsan chp ye dinsiz kominis dendiğine şahit olursun akp ye müslüman dendiğine şahit olursun

din üzerinden yapılan kazançlar bizi ileri götürmez...

dinimiz siyasi bir din değil ilahi bir dindir

din üzerinden menfeat peşinde koşan namussuzlara destek olanlar -dur demiyenler- seyirci kalanlarda en az onlar kadar vebal taşımaktadırlar...

özellikle büyüttüğüm yeri en iyi sen yapıyorsun karqta boşuna

-Atamızın sözlerinin arkasına sığınma.ona bakarsan Atatürk'ün dinsiz milletlerin devamına imkan yoktur diye de sözü var:goz:

-Hayatımızın her alanın ve laikliği çiğneyenler demişsin (?)
-Sen gerçekten laikliği din gibi görüyorsun ki hayatımızın her alanı demişsin.

Allah seni ıslah etsin ne diyelim ama bu gidişle o da zor çünkü sevdiği kulları kendine yakınlaştırırmış =)

-ben dinsizmi olalım diyorumki ?:D:D dinsiz milletlerin devamına imkanı yoktur sözünü taşıyorsun

-evet hayatımızın her alanında laikliğin çiğnenmesi ne karşıyım çünkü bana göre islam laik bir dindir..

sen tuvalete gittiğinde euzü çekip fatiha okuyorsan büyük hata ediyorsun

küfür ettiğinde besmele edip küfür ediyorsan büyük hata ediyorsun

ibadet ettiğini reklam ediyor şov yapıyorsan büyük hata

katillik yapıp sapıklık yapıp Allah Allah diyorsan tekbir getirerek çapulculuk yapıyorsan
büyük hata ediyorsun

Allah için oy atıyorsan büyük hata ediyorsun ,eşek anırdığında euzu çekip hatim indiriyorsan vaykii vayy

kendi kendini tatmin ederken besmele çekip ezan okuyorsan yada tekbir getiriyorsan vaykii vayyy

dinin ibadetin dışına taştığı an, Yaratanla kul arasının dışına çıktığı an sapıklığın-yobazlığın başladığı andır
 
tüm hocalarımız böyle değildir
ancak bizler bunları daha değerli görüyoruz
Yaşar Nuri YILMAZ gibi insanları dikkatlice dinlemeyiz
bu yobazlardan din öğrnemek isteriz
sevab kazanacağımızı sanırız
bu adamlara YALANCI
YOBAZ diye camide bağıramayız korkarız
ama dini tam bilen
onu tam yaşatan
bunun için ömrünü veren
halka ulaşmak için kitap yazan
gazetede yazan
tv ye çıkıp anlatan insana kulak tıkarız

sonrada hiç bir şey öğrenmeden
yalanı yanlışı herkese anlatırız

kabahat bizde
bu yobazları toplum içinde deşifre etme cesareti gösteremediğimiz sürece

onlar kazanacak

siz onlaraın bu yalanlarını duyup camide sen yalancısın diyebilirmisiniz

HAYIR

o zaman dinimizin gereğini yapmıyorsunuz demektir
sizde ortaksınız bu adamlara,sizde yobazsnız demektir,
 
Ulan Bunlar Adamı Dinden Eder Be Yuh Lan Bunu Yazan Terbiyesize ...
Resmen Kıçından Uydurmuş şerefli Aile çocuğu

Bizim Dinimiz En Güzel Dindir Insana Her Konuda Yardımcı Bir Yol Var... Bunlar Sonradan Bir şeyler Eklemeye çalışmakla Ellerine Ne Geçecek Ki ... Başaramayacaksınız ...
 
Tebrikler Karqta güzel ve faydalı bir konu ve güzel derslerde vermişsiniz segmen3 le birlikte.
 
Kargta aklıma bir ayet geldi nedense.

Her canlı ölümü tadacaktır. Ve ancak kıyamet günnü yaptıklarınızın karşılığı size tastamam verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete konursa o, gerçekten kurtuluşa ermiştir. Bu dünya hayatı ise aldatma metâından başka bir şey değildir.

al-i imran 185
 
Kargta aklıma bir ayet geldi nedense.

Her canlı ölümü tadacaktır. Ve ancak kıyamet günnü yaptıklarınızın karşılığı size tastamam verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete konursa o, gerçekten kurtuluşa ermiştir. Bu dünya hayatı ise aldatma metâından başka bir şey değildir.

al-i imran 185

Güzel bi cevap yazmışsın tabi anlıyana, ben burda bazılarına cevap verirken ölümü hatırlatıyom, Konuyu açan vatandaş o yazıyı her nereden bulduysa aslı yok. Hz Muhammed ( sav ) Sadece araplara değil tüm insanlığa gönderilmiş bi peygamber o herkesi sevmeyi emretmiş, Hatta bi yahudinin cenazesine bile gösterdiği saygıyı bilmiyen yok. ama Hz muhammedi sevmeyi yobazlık olarak belirliyen kendilerine atatürkçü diyen kuklalar var :) zaten böyle konuların sonlarını ya Bediüzzaman said nursiye,ya akp ye yada fethullah gülen e getirirler konuyu açan vatandaşda böyle kukların yazıp çizdiğini araştırıp taraştırmadan kopyala yapıştır mantığı göstermiş :) Hz peygamberin sadece arapları sevin araplarla alış veriş edin diğer insanlarla muhattap olmayın gibi söylenilen şeyler hiç kusura bakmayın ama kıçdan uydurulmuş element misali hikayedir :)
 
Konuyu açan arkadaş bizzat kitabın kapagını ugraşmış yazısının başına koymuş.yazıda gayet güzel açıklamış bazı şeyleri biri çıkar ölümle korkutmaya kalkar.Digeri alıntı yapılan şeylere kıçtan uydurma kabul ettiği halde kitabı eleştirmez yazna kukla der.Sonra da buranın adı serbest kürsü olur.Birileri konu açanlara saldırırlar ve onlara dokunulmaz.
 
Kimsenin açdığı şeye saldırdığımız yok. :) sanki burda kıyak üyeymişimde adminler benim açılan konulara saldırdığımı görüyoda ben banlanmıyorum gibisinden yazmışsın :) Peygamberimizin arapları sevin dediğini yazmış hani kaynağı nerde ? ben peygamberimizin bütün insanlığa gönderildiğini ve bütün insanları sevmemizi emrettiğini kanıtlarım Kur'an ve hadislerle. ee sen daha orda arapları sevin diye geçen yazının kaynağını göstermekden aciz kalmışken yorumu neden saldırı olarak algılıyosun onu anlamazdım :) hadi arkadaşım bana savunduğun şeyin kaynağını göster bunu yapamıyosanda konu kirliliği yapma burda birilerini banlatmak için ortalığa gaz verme :)
 
Kimsenin açdığı şeye saldırdığımız yok. :) sanki burda kıyak üyeymişimde adminler benim açılan konulara saldırdığımı görüyoda ben banlanmıyorum gibisinden yazmışsın :) Peygamberimizin arapları sevin dediğini yazmış hani kaynağı nerde ? ben peygamberimizin bütün insanlığa gönderildiğini ve bütün insanları sevmemizi emrettiğini kanıtlarım Kur'an ve hadislerle. ee sen daha orda arapları sevin diye geçen yazının kaynağını göstermekden aciz kalmışken yorumu neden saldırı olarak algılıyosun onu anlamazdım :) hadi arkadaşım bana savunduğun şeyin kaynağını göster bunu yapamıyosanda konu kirliliği yapma burda birilerini banlatmak için ortalığa gaz verme :)

Burası forum ve konuyu açan arkadaş ofline görmüyormusun?Hiç kimse sana anında cevap vermek zorunda da değil.Sorunu sorar beklersin ve cevabını alırsın.
 
peygamberimiz tüm insanlığın peygamberidir.
arapları da herkes sevmek zorunda değildir.
afrikadaki insanlar aç ve susuzken sen 8 silindirli jeeple gezip bilmem kaç yıldızlı oteller yaparsan ben seni sevmek zorunda değilim önce insan olmak gerekiyor.
dinimiz bunu emrediyor.
 
ARAP MİLLİYETÇİLİĞİ VE TÜRKLER HAKKINDAKİ UYDURMALAR
--------------------------------------------------------------------------------

Bundan önceki bölümde de gördüğümüz gibi dürüstlük, din adına mücadele, üstün ahlak, ibadetlerde titizlik, Allah’ı çok anma gibi Kuran’daki sünnetler bizleri bağlayan yegane sünnetlerdir. Oysa Emeviler ve Abbasiler sarık, cübbe, sakal, yerde elle yemek, kadınların haklarını kısıtlayan uygulamalar gibi Kuran’da yer almayan birçok konuyu Peygamber sünneti diye ibadet gibi halka yutturmuşlardır. Bu yutturmacanın en önemli sebeplerinden biri Araplar’ın örf, adet, kadına bakış açılarını dinselleştirerek Arap olmayan Müslümanlar’ı da Araplaştırmaktı. Eğer ki bu örf ve adetler dinsel kisveye sokulup kitlelere sunulmuş olmasaydı kimse Arapların örf ve adetlerini benimsemeyecekti. Fakat kitlelere Arap örf ve adeti başlığında değil de Peygamber sünneti, sevap kazanmanın yolu, İslam’ın şartı tipi başlıklarla sunulan bu örfler Arap olmayan milletlerin Araplaştırılmasını sağlamıştır. Bugün Türkiye’deki birçok cemaatin hatta milliyetçi geçinen çevrelerin bu örf ve adetleri Araplar’dan bile daha şiddetle savunması Arap milliyetçiliğinin bu taktiklerinde ne kadar başarılı olduğunu göstermektedir. Abbasi döneminde kaleme alınan Buhari, Müslim gibi Ehli-Sünnetin benimsediği hadis kitapları, yine aynı dönemde kurulup, yayılan Hanefi, Şafi , Maliki, Hanbeli gibi mezhepler Arap milliyetçiliğini kitlelere sünnet ve sevap nitelendirmeleriyle yutturmuşlardır. Emevi ve Abbasi döneminin bu eserlerinde ve mezheplerinde dinin nasıl Araplaştırıldığının, Kuran’ın önüne nasıl ciltlerle eserler konduğunun izahlarını bundan önceki bölümlerde yaptık. Ne yazık ki kitleler, mezheplerin Kuran’da geçmeyen binlerce izahı, nasıl din diye yutturduklarının ve bu yutturmaların büyük bir kısmının nasıl Arap örf ve adetlerinin dinselleşmesi olduğunun farkında değillerdir.

ARAPÇANIN KUTSALLAŞTIRILMASI
Halkların yıllarca cahil kalmasının ve bu oyunların farkedilmemesinin en önemli sebeplerinden biri Kuran’ın Türkçe’ye ve diğer dillere tercüme edilmesinin yasaklanmasıdır. Böylece din Araplar’ın ve Arapça bilen küçük bir azınlığın tekelinde kalmıştır. Halka Kuran yerine ilmihal kitaplarındaki din öğretilmiş, halk da ilmihal kitaplarında okuduğu bilgilerin birçoğunun Kuran’da yer almadığını tespit edemediğinden, gerekli çıkarım ve eleştirileri yapamamıştır. Ayrıca mezhepten ayrılanlara da despotça ceza uygulamaları konmuş, böylece tahrif edilmiş ve Araplaştırılmış İslam korumaya alınmıştır. Hıristiyanlığın Ortaçağ’da İncil’in Latince’den başka dile çevrilemeyeceğini savunan, dinini mezhepçi papazların ellerine teslim eden zihniyetiyle, Kuran’ı Türkçe’ye ve diğer dillere çevirttirmeyen, böylece dini mezhep imamlarının tekelinde tutan zihniyet tamamen aynıdır. Kuran’da namazın ve diğer hiçbir ibadetin Arapça yapılması şeklinde bir emir verilmemişken, kişilerin anladıkları dilde Allah’a yönelip daha fazla yakınlaşmasını engelleyen hep Arap milliyetçiliğinin etkisiyle türemiş, mezhepçi Ehli Sünnet anlayışıdır. Bunlar Arapça’nın cennet dili olduğu ve kutsal olduğu şeklinde uydurma hadislerle diğer milletleri sömürüde en önemli unsur olan dil hakimiyetini kurmaya çalışmış ve büyük oranda başarılı olmuşlardır. Kuran’da her Peygamber’in kendi milletinin dilinde onlara din getirdiği ve hitap ettiği söylenir. Yani Kuran’da adı geçen ve geçmeyen (Kuran’ın kendisi birçok Peygamber’den bahsetmediğini söylüyor.) birçok Peygamber vardır. Bunların herbiri kendi kavminin diliyle din getirmiştir. Bu dillerden hiçbirinin diğerine göre kutsallığı yoktur. Kuran böyle bir üstünlüğe onay vermez. Arapça’nın Cennet’in yazı ve konuşma dili olduğu Kuran’ın değil, uydurma hadislerin bir izahıdır.

ARAP OLMAYANLARLA EVLENMEK
Mezhepçi Arap’lar Arap olmayanlara “mevali” adını takmışlardır. İkinci sınıf gözüken bu sınıfın Arap’larla evlenmemesi gerektiği şeklinde izahlar yapanlar, bu şekilde hadis uyduranlar bile olmuştur:

Arap’lar Arap’ların eşitidir. Mevali de Mevali’nin. Ey Mevali, içinizde Arap’lar ile evlenmiş olanlar suç işlemiş olurlar, kötü yapmış olurlar.

Muttaki 8/24-28- Lewis Çevirisi

Ey Arap kendinden olanla ve kendi denginle evlen ve yapacağın çocukların safiyeti bakımından dikkatli ol ve asla zenci ile evlenme. Çünkü zenciler çarpık yaratık olduklarından onlarla evlenenlerin çocukları sakat ve çarpık doğar.

Muttaki 8/24-28- Lewis Çevirisi

Bizim asıl göstermek istediğimiz hadislerin ve mezheplerin kısacası Kuran dışı tüm dini kaynak ve izahların güvenilir olmadıklarıdır. Kuran Allah kelamıdır ve biz onun her kelimesini, her hükmünü savunur ve uygulamaya çalışırız. Eğer hadisler dinin kaynağı olsalardı onların da her kelimesine, her hükmüne sahip çıkmak gerekirdi. Kişilerin keyfince beğenip aldığı, keyfince beğenmeyip attığı bir kaynak nasıl dinin kaynağı olabilir? Arapçı anlayışın dine soktuğu bu uydurmalardan kurtulmanın yolu da kitabın başından beri anlatmaya çalıştığımız şekilde sadece Kuran’dan dini öğrenip, Kuran’ı din konusunda yeterli ve eksiksiz bilmektir. Bunun aksine hareket dinimizin ırkçı, Türk’ü kötüleyen bir din olarak görülmesine sebep olacaktır. Bu uydurmaların kökenindeki uydurma hadislerden ikisi şöyledir:

TÜRKLER HAKKINDA UYDURULAN HADİSLER
Dünyadaki dört şehir cehennem şehridir: İstanbul, Antakya, Tabarriye ve Sana.

Suyuti-Lealil Masnua 1/458

Size ilişmedikçe siz de Türkler’e ilişmeyiniz. Çünkü severlerse sizi soyarlar. Sevmezlerse sizi gebertirler.

Suyuti-Lealil Masnua 1/440

Yıllarca aynı dinin mensubu olmalarına rağmen Türkler ve Araplar bu tarz uydurmalar ve gereksiz kışkırtmalar yüzünden birbirlerine düşman olmuşlardır. Bu düşmanlıktan her iki taraf zarar görmüş, fakat Fransızlar ve İngilizler gibi İslam topraklarında menfaat arayanlar bu durumdan istifade etmişlerdir. Napolyon Arap milliyetçiliğini kullanarak, hatta kendini İslam dostu, Türkler’i İslam düşmanı göstererek, İslam topraklarına girmiş, Mısır gibi topraklarda bu planıyla ayakta kalabilmiştir. İngilizler de yıllarca Arap-Türk düşmanlığını, Osmanlı’yı bölmek ve petrol gibi stratejik kaynaklara hükmedebilmek için kullanmışlardır. Türklerin içinde de bu manasız düşmanlığı “Arap köpek” , “Ne Şam’ın şekeri, ne Arabın yüzü” tarzında deyimlerle kışkırtanlar elbette olmuştur. Fakat işin korkunç yanı şudur ki, Araplardaki Türk karşıtı sözler, Peygamber’e fatura edilerek hadis başlığı altında dinselleştirilmiştir. Aslında cahil fakat etiketi alim olan birçok Türk din adamıysa tüm bu hadislerle beraber Arapçı İslam anlayışına Araplar’dan bile daha şiddetle sahip çıkmışlardır. Arapçı İslam anlayışının Türkler hakkında uydurduğu en meşhur hadislerse Türkler’i felaket kaynağı sayan Yecuc-Mecuc olarak gösteren hadislerdir.

“Küçük gözlü, kırmızı yüzlü ve suratları kalın deriden yapılmış kalkanlara benzer Türkler’e (Yecuc- Mecuc’e) karşı savaşlar yapmadıkça hüküm günü gelmiş olmayacaktır.”

Buhari-K. Cihad 95,96; Müslim K. Fitan 63,64-66

ARAPÇI, KAVMİYETÇİ DİN ANLAYIŞI
Hayvani, vahşi, medeniyetsiz bir yaratık şeklinde tarif edilen Yecuc-Mecuc’un kim olduğu hakkında ayrılıklar çıkmıştır. Fakat gelenekçilerin tek hadisini inkar eden kafir olur dedikleri Buhari ayrıca Taberi, Bağdadi, Belhi, Beyzavi, NeseŞ, Nüveyri, İbni Kesir gibi gelenekçilerin itibar ettiği kişiler hatta Asım Efendi ve Ahteri Mustafa Efendi gibi gelenekçilerin alim ve muteber bildiği bazı Türkler Yecuc-Mecuc’un Türkler olduğunu savunanlardır. Hadislerde Yecuc-Mecuc’un Hz. Adem’in rüyasında gördükleri sonucu akan spermlerden oluştukları tipi saçma açıklamalara da yer verilir. Tüm bu anlattıklarımız Arap milliyetçiliğinin gelenek ve görenekleri dinselleştirme, Arapça’yı kutsallaştırma, Arap soyunu kutsallaştırıp ırkçılığa yol açmasının yanında, kendileri haricindeki milletlere ve örnekte gördüğümüz gibi Türkler’e ilişkin hadis uydurarak, Türkler hakkındaki olumsuz kanaatleri de dinselleştirme yoluna gittiklerini göstermektedir. İnsanların en hayırlısının Araplar olduğuna dair hadisler de uydurulmuştur.(Bakın İbni Arrak, Tenzihuz Şeria fil Merfua 2-36) Fakat unutulmamalıdır ki Peygamberimiz’e karşın, büyük din düşmanları Ebu Lehep, Ebu Cehil de Arap’tır. Kuran’da da Peygamber’in etrafındaki birçok kişinin savaştan kaçışı, ikiyüzlülüğü, iman etmeden iman ettik demeleri, küfür ve nifakta şiddetleri anlatılır ki bunlar da Arap’tır. Kuran’ın mesajına göre insanlar takvalarına, dindeki titizliklerine göre, Allah’a karşı sevgi ve saygılarına göre üstünlük kazanırlar. Irkçı ve politik kaygılarla uydurulan hadisler ve oluşturulan mezhepler Kuran’ın saf, arı mesajına ilaveler olarak dine sokulmuşlardır. Dini mantıksız, zor, ırkçı, Arapçı, çelişkili gösteren bu safsatalardan kurtulmanın yegane yöntemi Kuran dışındaki tüm dini kaynakları çöpe atıp, din konusundaki tekeli bir tek Kuran’a teslim etmektir.
http://www.kurandakidin.net/bolumler/17-arap-milliyetciligi-ve-turkler-hakkindaki-uydurmalar.asp
 
Kimsenin açdığı şeye saldırdığımız yok. :) sanki burda kıyak üyeymişimde adminler benim açılan konulara saldırdığımı görüyoda ben banlanmıyorum gibisinden yazmışsın :)

Peygamberimizin arapları sevin dediğini yazmış hani kaynağı nerde ?

ben peygamberimizin bütün insanlığa gönderildiğini ve bütün insanları sevmemizi emrettiğini kanıtlarım Kur'an ve hadislerle. ee sen daha orda arapları sevin diye geçen yazının kaynağını göstermekden aciz kalmışken yorumu neden saldırı olarak algılıyosun onu anlamazdım :) hadi arkadaşım bana savunduğun şeyin kaynağını göster bunu yapamıyosanda konu kirliliği yapma burda birilerini banlatmak için ortalığa gaz verme :)



Kitapdan bazı pasajlar:

"Arapları sev!
Peygamberimiz buyuruyor ki, Arap’ı üç şeyden dolayı sev,
ben Arap olduğum için
Kur’an Arapça olduğu için
ahirette Arapça konuşulacağı için!
Kim Arap’ı severse bana olan sevgisinden dolayı sevmiş, kim de Arap’ı sevmezse bana olan kininden dolayı sevmemiştir.”


RAMAZAN ÖZSARI :''Hedef 1 milyon kişi '' adlı kitabından bazı pasajlar

konudaki kaynaklar açık değilmi??
 
Geri
Üst