Leke
Altın Üye
- Katılım
- 25 Haz 2005
- Mesajlar
- 9,652
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 40
Başbakanın TevHiDe' LERi
Türbanlı olduğu için ödül alamayıp kürsüden indirilen İmam Hatipli Tevhide Kütük, bir haftadır gündemde. Hatta Başbakan Erdoğan, Tevhide’yi telefonla arayıp ‘Sakın üzülmeyin, bu haksızlıklar mutlaka bitecek’ diye moral verdi... Gururu kırılan bir lise öğrencisinin gönlünü alması, hoş bir jest olabilir. Ama insan şunu düşünmeden edemiyor: Madem Erdoğan, bir genç kızın onurunun zedelenmesi konusunda bu kadar duyarlı... O zaman çok daha vahim boyutlarda eşitsizliklere, haksızlıklara uğrayan kızlara sahip çıkmasını beklemek doğal değil mi?
Başbakan’ın şimdiye kadar şiddet mağduru bir kadını arayıp teselli ettiğini hatırlamıyorum. Mesela, geçen ay Patnos’ta töreden kaçıp polise sığınan 12 yaşındaki kız çocuğuna kol kanat gerseydi, ne kadar önemli bir mesaj vereceğini biliyor mu? Marifet, sadece ‘bizden olan’ı desteklemekte mi? Öyleyse bu, düpedüz ayrımcılık değil mi? Değilse de ‘Türkiye’yi kucaklama’ mesajlarının samimiyetinden şüphe duymaz mı insan?
KÜLTÜR BASKISI
Oysa ‘Tevhide’lere yönelik ayrımcılık’ meselesi Türkiye’nin ‘kadına yönelik şiddet’ sicilinin yanında fındık fıstık kalıyor... Geçen hafta İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde düzenlenen ‘Kadına Yönelik Şiddetin Özrü Yok’ toplantısında konuşan Profesör Fatmagül Berktay, net bir şekilde ifade etti: ‘Kadınların insan haklarını yeterince koruyamayan bir devlet, aile içi şiddet ve kültürel ve/veya dini gerekçelerle meşru gösterilen şiddetten sorumludur’.
BM raportörü Prof. Yakın Ertürk ise, kültürel farklılıklara dayalı kimlik politikalarının, kültürü bir ‘çekişme alanı’ haline getirdiğini söylüyor: ‘Günümüzde kültür kavramı, ister Doğu ister Batı kisvesi altında olsun, yeni baskı biçimlerinin bir aracı haline getirildi ve devletler tarafından, kadın hakları ihlâllerini mazur göstermek için kullanılıyor. Kadınlara yönelik şiddet, “başkaları”nı ilgilendiren bir sorun mertebesine indiriliyor.’
Konuşmacılardan Farida Shaheed’e göre Müslüman toplumlarında kadınların gördüğü zulmün belirleyici faktörü dinin kendisi değil, ‘aslında Müslüman toplumlarında her yerdekinden farklı olmayan, fakat bir “Müslümanlık” havası altında ifade bulan, aile ve akrabalık yapıları, devlet inşa etme projeleri ve karar verme süreçleri gibi ataerkil sistemler ve yapılar.’
İslam Hukukuna Bağlı Yaşayan Kadınlar Ağı (WLUML) örgütü, İstanbul’da yapılan bu toplantıda ‘Kadınların Taşlanmasını ve Öldürülmesini Durdurun’ adlı küresel bir kampanya başlattı. Nijerya ve İran’daki recm olaylarıyla birlikte Türk usulü ‘recm’, yani töre cinayetleri de ele alındı. Laik Endonezya’da, son üç yılda İslami hareketin hukuk sistemine nasıl girdiğine dair ilginç örnekler verildi.
Şüphesiz bu kanayan ‘sosyal yara’lar, ne medya, ne de devlet için Tevhide’nin gözyaşları kadar ilgi çekici değil...
Mehveş Evin 02 AraLık 2007
Bir başlıktada dediğim gibi . Diğer kadınlar neden Tayyip'i ilgilendirmiyorda SADECE BİZDEN DEDİĞİ TÜRBANLI'LARLA ilgileniyor .
Diğer sosyal yaralar demekki umrunda dedğil tayyip'in .
KADINLAr bu ülkede 2. sınıf İNSAN muamelesi GÖRECEK sesi ÇIKMAYACAK ama PROVOKASYON için çıkartılmış Bir LİSE öğrencisine kol kanat gerecek .
İŞTE tayyip'in politika anlayışı .
Ne diyelim İRAN gibi olmak için KADININ 2. SINIF İNSAN MUAMELESİ görmesini isteyenler bu ülkede yaşadığı sürece bu AJİTASYON hikayelerini daha çok duyar ve okuruz .
Türbanlı olduğu için ödül alamayıp kürsüden indirilen İmam Hatipli Tevhide Kütük, bir haftadır gündemde. Hatta Başbakan Erdoğan, Tevhide’yi telefonla arayıp ‘Sakın üzülmeyin, bu haksızlıklar mutlaka bitecek’ diye moral verdi... Gururu kırılan bir lise öğrencisinin gönlünü alması, hoş bir jest olabilir. Ama insan şunu düşünmeden edemiyor: Madem Erdoğan, bir genç kızın onurunun zedelenmesi konusunda bu kadar duyarlı... O zaman çok daha vahim boyutlarda eşitsizliklere, haksızlıklara uğrayan kızlara sahip çıkmasını beklemek doğal değil mi?
Başbakan’ın şimdiye kadar şiddet mağduru bir kadını arayıp teselli ettiğini hatırlamıyorum. Mesela, geçen ay Patnos’ta töreden kaçıp polise sığınan 12 yaşındaki kız çocuğuna kol kanat gerseydi, ne kadar önemli bir mesaj vereceğini biliyor mu? Marifet, sadece ‘bizden olan’ı desteklemekte mi? Öyleyse bu, düpedüz ayrımcılık değil mi? Değilse de ‘Türkiye’yi kucaklama’ mesajlarının samimiyetinden şüphe duymaz mı insan?
KÜLTÜR BASKISI
Oysa ‘Tevhide’lere yönelik ayrımcılık’ meselesi Türkiye’nin ‘kadına yönelik şiddet’ sicilinin yanında fındık fıstık kalıyor... Geçen hafta İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde düzenlenen ‘Kadına Yönelik Şiddetin Özrü Yok’ toplantısında konuşan Profesör Fatmagül Berktay, net bir şekilde ifade etti: ‘Kadınların insan haklarını yeterince koruyamayan bir devlet, aile içi şiddet ve kültürel ve/veya dini gerekçelerle meşru gösterilen şiddetten sorumludur’.
BM raportörü Prof. Yakın Ertürk ise, kültürel farklılıklara dayalı kimlik politikalarının, kültürü bir ‘çekişme alanı’ haline getirdiğini söylüyor: ‘Günümüzde kültür kavramı, ister Doğu ister Batı kisvesi altında olsun, yeni baskı biçimlerinin bir aracı haline getirildi ve devletler tarafından, kadın hakları ihlâllerini mazur göstermek için kullanılıyor. Kadınlara yönelik şiddet, “başkaları”nı ilgilendiren bir sorun mertebesine indiriliyor.’
Konuşmacılardan Farida Shaheed’e göre Müslüman toplumlarında kadınların gördüğü zulmün belirleyici faktörü dinin kendisi değil, ‘aslında Müslüman toplumlarında her yerdekinden farklı olmayan, fakat bir “Müslümanlık” havası altında ifade bulan, aile ve akrabalık yapıları, devlet inşa etme projeleri ve karar verme süreçleri gibi ataerkil sistemler ve yapılar.’
İslam Hukukuna Bağlı Yaşayan Kadınlar Ağı (WLUML) örgütü, İstanbul’da yapılan bu toplantıda ‘Kadınların Taşlanmasını ve Öldürülmesini Durdurun’ adlı küresel bir kampanya başlattı. Nijerya ve İran’daki recm olaylarıyla birlikte Türk usulü ‘recm’, yani töre cinayetleri de ele alındı. Laik Endonezya’da, son üç yılda İslami hareketin hukuk sistemine nasıl girdiğine dair ilginç örnekler verildi.
Şüphesiz bu kanayan ‘sosyal yara’lar, ne medya, ne de devlet için Tevhide’nin gözyaşları kadar ilgi çekici değil...
Mehveş Evin 02 AraLık 2007
Bir başlıktada dediğim gibi . Diğer kadınlar neden Tayyip'i ilgilendirmiyorda SADECE BİZDEN DEDİĞİ TÜRBANLI'LARLA ilgileniyor .
Diğer sosyal yaralar demekki umrunda dedğil tayyip'in .
KADINLAr bu ülkede 2. sınıf İNSAN muamelesi GÖRECEK sesi ÇIKMAYACAK ama PROVOKASYON için çıkartılmış Bir LİSE öğrencisine kol kanat gerecek .
İŞTE tayyip'in politika anlayışı .
Ne diyelim İRAN gibi olmak için KADININ 2. SINIF İNSAN MUAMELESİ görmesini isteyenler bu ülkede yaşadığı sürece bu AJİTASYON hikayelerini daha çok duyar ve okuruz .