Atatürk ilke ve inkılaplarına sahip çıktığınıza inanıyor musunuz?

Atatürk ilke ve inkılaplarına sahip çıktığınıza inanıyor musunuz?


  • Kullanılan toplam oy
    7
direk atatürke put de rahat et.niye kasıyorsun.anlamadın şu.biz atatürkü ilahlaştırmış falan değiliz.onu dine haşa allah yada hz.muhammedde alternatif göstern sizsiniz.neyse.sen öldüğünde de bu kafa olacalsın ben öldüğümde de.ne güzel işte sen cennette olursun ben cehennem ateşinde.
 
vay bee Atatürk'ün kurduğu büyük Türkiye de Atatürk'ün düşüncelerine inanıyomuyuz inanmıyomuyuz diye tartışıyoruz bu kadar düşmüşüz demek ki ayrıca muhafazakar geçinen arkadaşlar bugün yüce kur-an da ne yazdığını Atatürk'ün kur-an ı türkçeleştirmesi sayesinde anlıyoruz ve anayasa ya T.C. nin resmi dini islamdır ibaresini de kendi emriyle koydurmuştur. Gerçi siz bunada birşey bulursunuz dersiniz şimdi kur-an ı türkçeleştirceğine tamamen arapça öğrenip konuşsaydık öyle anlasaydık dersiniz şimdi =)
 
İlk yorumum da Şapka Kanunu ;Atatürkçüyüm diye gezinen sahtekarların maskesini düşüren kanundur demiştim. Der demez beni haklı çıkaran maskeciler kendini hemen belli etti etmeye başladı. çünkü yaraları vardı gocundular. Gocundukları için de zırvaladılar.

Soru gayet açık ve net: Şapka Kanunu bir inkılap kanunudur ve siz Atatürk ilke ve inkılaplarına sahip çıktığını söyleyen maskeci slogancılar neden şapka takmıyorsunuz kafanıza süsünüz mü bozulur yoksa alay ederler diye mi korkuyorsunuz
 
1934 tarihli ve 2590 sayılı Efendi, Bey, Paşa Gibi Lakap ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun;

Bu kanun da bir inkılap kanunudur ama gel gör ki Atatürkçü olmakla övünen TSK nın general rütbesindeki komutanlarına Paşa diye hitap ediliyor onlarda bundan çok memnun oluyor.

Eeeee hani nerde Atatürk ilke ve ınkılapları tabiki hikaye
 
ilk önce şunu söylemek isterim ki 1934 anayasası 2012 yılında yaşayan insanların kafasıyla yorumlanamaz bu bir gerçek soruya gelince de
1 Şapka kanunu ile ilgili - ''İnkılap kanunları diye adlandırılan ve değiştirilmez olarak kabul edilen kanunlardan biri de, 25 Teşrinisani 1341 tarihli ve 671 sayılı Şapka İktisası Hakkındaki kanundur. (Resmi Gazetede yayın tarihi: 28.11.1925/230).
Bu Kanuna göre Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri dahil, bütün kamu görevlilerinin, bütün memur ve müstahdemlerin "şapka giymek mecburiyeti" vardır. Kanun, kamu görevlileri açısından "şapka giymek mecburiyeti"ni getirmekle beraber; vatandaşlar açısından bir yükümlülük ihdas etmemektedir. Halen yürürlükte olan bu Kanunun icrası görevi, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Bakanlar Kurulu'na verilmiştir. Ancak bugün, başta Milletvekilleri ve Bakanlar Kurulu Üyeleri olmak üzere, kamu görevlileri artık bu "mecburiyet"e riayet etmemektedir. Bu itibarla bir "İnkılap kanunu" olan bu Kanun, artık metrukiyetle maluldür. Yani hukuken varlığını devam ettirmekte ise de günlük hayatta uygulaması artık mevcut değildir. Öyle ki, 16.7.1982 tarih ve 8/5 105 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kabul edilen "Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık-kıyafetine Dair Yönetmelik" (RG.: 25.10.1982/17849) dahi artık şapka giyilmesinden bahsetmemektedir. Sadece kamu görevlileri açısından "şapka giymek mecburiyeti" getiren bu Kanun, artık "kadük" kanun mahiyetindedir. '' (Alıntıdır.)
gerekli cevap olmuştur umarım.
2- Lakaplar ile ilgili- 26 Teşrinisani 1934 tarihli ve 2590 sayılı Efendi, Bey, Paşa Gibi Lakap ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun;
Madde 1: Ağa, hacı, hoca, molla, efendi, bey, bayan, bay, hanım,hazretleri gibi unvanlar kaldırılmıştır. Erkek ve kadın vatandaşlar kanun karşısında ve belgelerde yanlız adları ile anılırlar.

Yanlız gerçekçi olmak gerekirse 2. maddedeki kanun da artık kadük kanun mahiyetindedir çünkü mahkemelerde, okullarda, resmi kuruluşlarda bey hanım gibi ifadeler kullanılmakta. Yazının başında söylediğim sözü tekrarlıyorum 1934 kanununu 2012 yılında sorgulamak doğru değildir dönemdeki kargaşa ve yeni modernleşmeye çalışan bir devlet için gereken neyse o yapılmaya çalışılmıştır ancak pek de uygulanmamıştır.

Üşenmedim gecenin bu saatinde senin için araştırdım bunları ayrıca sayende inkılap yasalarının değiştirilemez olduğunu öğrendim araştırırken
 
Bunlar sadece karalamak için hazırlanmış sahte propagandalardır. 2 hikaye anlatıyım Atatürk ile ilgili
1.Atatürk ve arkadaşları yemek masasındalar ve Atatürk soruyor dünyanın en büyük insanı kimdir diye
herkez bir cevap veriyor biri İskender diyor biri başka birini filan en sonunda biri sizsiniz efendim diyor ve Atatürk adamı terslemek sureti ile susturuyor ve kendisi söylüyor en büyük insanı Hz. Muhammed dir diyor 2.ilk diyanet işleri başkanı kendisi anlatıyor bunu Atatürk ile her görüşmeye gittiğimde beni ayakta beklerdi kapıya kadar karşılamaya gelir ve yine kapıya kadar geçirir ve kendisine böyle yapark beni mahçup ediyorsunuz dediğimde ise din adamlarına saygımız herzaman sonsuz diyordu.
ve sizde kalkıp bu adama dinsiz diyorsunuz bu tür propagandalara inanıyorsunuz yada o meşhur abiler/ablalarınız inanmanızı istiyor sizden...
Ayrıca bunların hepsini geçtim Atatürk müslüman olmasa bile yada müslüman olup dindar bir insan olmasa bile -ki asla öyle birşey olamaz- bu benim onu sevmem açısında hiç bir şey değiştirmez o hala benim büyük önderimdir Yüce Türk milletinin kurtarıcısı Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve İstanbul'un ikinci fatihidir. Kimse sevmek zorunda değildir ancak bu ülkenin vatandaşı ise saygı duymak ZORUNDADIR.
 
bir pilavlı perşembe sohbetine çağırın beni. orda şapka meselesini aydınlatacağım.
 
1934 tarihli ve 2590 sayılı Efendi, Bey, Paşa Gibi Lakap ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun;

Bu kanun da bir inkılap kanunudur ama gel gör ki Atatürkçü olmakla övünen TSK nın general rütbesindeki komutanlarına Paşa diye hitap ediliyor onlarda bundan çok memnun oluyor.

Eeeee hani nerde Atatürk ilke ve ınkılapları tabiki hikaye

her kanunun dönemin şartları gereği mecburen çıkartılmıştır, biz o dönemde yaşamıyoruz bu dönemde yaşıyoruz, zaman değişiyor haliyle şartlarda değişiyor, hiç bir şey sabit kalmıyor, her şeyin değişirken değişime ayak uydur geride kalma, geride kalırsan yozlaşırsın....

hikaye mikaye önemli olan neticedir, neticeye bakalım inklaplar olmasaydı bu gün ne olurdu onu düşünelim. sonuçta dinimizi dilimize çevrilmiş dinimizi anlamaya başlamışız, kula kulluktan uşaklıktan çıkıp bireyler haline gelmişiz, kadınları insandan saymaya başlamışız hatta kadınlara eşit haklar vermişiz okula bile göndermişiz. ya inklaplar olmasaydı ne olurdu? kadınlara cinsel arzuları gideren hayvanlar olarak bakacak ve bu nedenle çarşafa çaputa boğacaktık, uyduruk sapık hadislere göre kadınlar içinde en iyi kadını kargalar içinde alaca karga gibi olanı sanacaktık, mümkünse evden çıkartmayacaktık kümese bağlayacaktık vs.... birde dinle yönetilen sapık ülkelerdeki insanların haline bakalım özelikle de kadınların haline bakalım: ehliyet bile alamıyorlar, spor yaparlarsa bekaretleri bozuluyormuş bu nedenle spor bile yasak, sapık islami ülkelerde kadınların hayvandan hiç bir farkları yok, müzik dinlemek oyun oynamak uyduruk sapık hadisler doğrultusunda kafirlik sayılıyor, kafire özentilik sayılıyor, daha geçende 17 kişinin kafası müzik dinlediği için kesildi.

sokaklarda sarıkla şalvarla dolaşan hayvanatları ne zaman görürsem şapkayıda o zaman giyerim bilakis nerde hayvanlığa rastlarsam hoşt diyorum zaten... sen galiba şekile göre göre atatürkçü olunur sanıyorsun şekile göre müslüman olunur sanıyorsun, zihniyetini değiştir çok bağnazca yaşarsın bu zihniyetle, yozlaştıkça yozlaşır insanlıktan çıkarsın.

hikayelerde acı gerçekler var, acı gerçekleri göremediğin için neticeyide anlıyamıyorsun, doğal olarak geri bir zihniyetle yaşamaya mahkum oluyorsun. anladığım kadarıyla zihniyetine göre; şapka giyince atatürkçü olunuyor, şalvar giyip takke sarıkla sakalla dolaşınca müslüman olunuyor, traş olunca kafir olunuyor :))

fikirler şekilde değil beyindedir, iman şekilde değil kalptedir kalplerde olanı hakkıyla yaratıcı bilir

geliştir kendini değiştir bu kafayı çok geridesin, 20. yüzyılda yaşıyoruz 14. yüzyılda değiliz malesef....

atatürkçü değilsen yani atatürkün fikirlerini benimsemiyor yaptıklarına karşıysan, bırak nasıl atatürkçü olunacağına atatürkçüler karar versin, elinin hamuruyla atatürkçülerin işine karışman abes olmuş...
 
atatürkçü değilsen yani atatürkün fikirlerini benimsemiyor yaptıklarına
karşıysan, bırak nasıl atatürkçü olunacağına atatürkçüler karar versin,
elinin hamuruyla atatürkçülerin işine karışma
hah bak ne güzel söylemiş.biz burada müslümanız diyen ama yaşayan bir peygambere inananlara şirk içindesiniz diyoruz ama islamiyet öğretmiyoruz değil mi?
 
Geri
Üst