Vampir Klanlarının Tarihi

GeHeNNa

New member
Katılım
27 Haz 2005
Mesajlar
1,567
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
36
Vampir Klanlarının Tarihi

Vampir klanları, dünyanın dört bir yanına dağılmaya başlar. Ancak, oluşan
her yeni vampir jenerasyonu, bir öncekine göre daha güçsüz olur. Zaman
içinde, klanlar arasında güç rekabeti ve savaşlar başgösterir; ve
günümüzde hala devam eden bir vampir cihadı başlamış olur.

Ortaçağın ilk yıllarında kendilerini iyiden iyiye açığa vuran vampirlerin
nüfusu tedirgin edici boyutlara ulaşır. Halkın bu konudaki fısıltıları
kiliseye kadar ulaşır. Oluşturulan gizli örgütler vampirlere karşı büyük
bir savaş açar. Vampirlerin en zayıfı dahi insanların en güçlüsünden kat
kat daha güçlü olmasına rağmen sayıca üstün olan ve gündüzleri de
savaşabilen insanlar, birçok vampiri ortadan kaldırır.

Yaşlı vampirler tarafından "kurban edilecek koyun" gözüyle bakılan genç
vampirler, büyük bir ayaklanma çıkarırlar. Doğu Almanya'da bir grup genç
vampir, yaşlı vampirlerin kendilerini kontrol etmesini sağlayan büyüyü
kırmanın bir yolunu keşfeder. İnsanlar ve iç çatışmalar sebebiyle darbe
üzerine darbe yiyen vampir ırkının soyu tehlikeye girer.

Bunun üzerine 15. yüzyılda, tüm klanların tesilcilerinin katılacağı bir
toplantı düzenlenir. 13 klanın 7'sinin katıldığı bu toplantıda, Camarilla
adı verilen bir birlik kurulur. Sayısal üstünlüğe sahip olan Camarilla
birliği içsel ayaklanmaları kolaylıkla bastırır. Camarilla, 6 temel kanunu
kabul eder:
The First Tradition: The Masquerade Thou shall not reveal thy nature to
those not of the Blood. Doing so shall renounce thy claims of Blood.

The Second Tradition: The Domain Thy domain is thine own concern. All
others owe thee respect while in it. None may challenge thy word while
in thy domain.

The Third Tradition: The Progeny Thou shall sire another only with the
permission of thine elder. If thou createst another without thine
elder's leave, both thee and thy progeny shall be slain.

The Fourth Tradition: The Accounting Those thou create are thine own
childer. Until thy progeny shall be released, thou shall command them in
all things. Their sins are thine to endure.

The Fifth Tradition: Hospitality Honor one another's domain. When thou
comest to a foreign city, thou shall present thyself to the one who
ruleth there. Without the word of acceptance, thou art nothing.

The Sixth Tradition: Destruction Thou art forbidden to destroy another
of thy kind. The right of destruction belongeth only to thine elder.
Only the eldest among thee shall call the blood hunt.
Gerçek yüzlerini saklayarak insanlar arasında yaşama kararı alan
Camarilla, insanların birkaç kuşak sonrasında vampirlerin sadece efsane
olduklarına inanmalarını ummaktaydı. Camarilla'ya katılmayan vampir
klanları ise yeraltına sürülmüştür (bu klanlar, daha sonra Sabbath
adındaki bir diğer birliği oluşturacaktır).

Alınan kararlardan sonra cihad devam etmiş, ancak mücadeleler meydan
savaşı olmaktan çıkıp gece baskınlarına dönüşmüştür. Bu ölümcül cihad,
zaman değiştikçe form ve method değişikliklerine uğramış olmakla birlikte,
günümüzde hala sürmektedir.

Vampirler arasında anlatılan efsaneler, Gehenna adındaki bir geceden
bahseder. Bu gecede, Antediluvians adıyla anılan ve Caine'in ilk torunları
olan ve inanılmaz derecede büyük cüçlere sahip 13 vampir gizli
barınaklarından dışarı çıkacak ve kendilerinden daha genç olan bütün
vampirleri ortadan kaldıracaktır. Bu gece, aynı zamanda bilinen dünyanın
sonu olacaktır. Gehenna'yı durdurmaya çalışan vampirler olduğu gibi, onu
fanatik derecede destekleyen vampirler de mevcuttur.

-------

AHANDA GEHENNA GELDİ :) :)
 
Vampir Die Bişi Olduğunu SanmıyOrum Ama KazıkLı Voyvada Ve Kan İçen Bir Sadistti..!

Nick' inin Anlamı GüzeLmiş..!

Korktum Şimdi..!:)
Gehenna Geri Döndü..!
 
Tarihinin Başlangıcı Caine

ILK VAMPİR CAİNE

Tarihin ilk zamanlarında, Adem ve Havva evlendi ve 3 tane oğulları oldu. Caine,Abel ve Seth.İlk doğan Caine, bitkileri yetiştirdi.Onları suladı ve büyüttü, hayat verdi.İkinci doğan Abel hayvanlara baktı.Onları besledi ve büyüttü.
Bir gün Adem iki oğluna şöyle dedi."Caine,Abel; Yukardaki için birer kurban gerekli..."
Caine,Yukardaki için en tatlı meyvalarını, en olgun bitkilerini getirdi.
Abel,Yukardaki için en genç,en güçlü hayvanını getirdi.
İki kardeşte kurbanlarını Adem'in altar'ına koydular ve ateşe verdiler. Duman onları yavaşça yukarı doğru götürdü. Abel'in kurbanı tatlı bir koku yaydı ve kabul edildi.Caine'inki ise kabul edilmedi ve Caine sert bir şekilde azarlandı.
İlk doğan ağlamaya başladı, gece gündüz Yukarıdaki'ne dua etti.
Adem kurban vaktinin yeniden geldiğini söyledi. Abel yine en güçlü ve genç hayvanlarından birini öldürdü. Caine ise eli boş geldi, çünkü kurbanının istenmeyeceğini biliyordu.
Abel şöyle dedi: "Caine, neden bir kurban getirmedin?"
İlk doğan gözleri yaşlı bir şekilde kardeşinin kalbine mızrak saplayarak onu kurban etti, hayatta en çok sevdiği şeyi...
Yukardaki onu cennetten attı, ve Nod denilen bir yere sürgün etti.Caine karanlıkta yanlız kalmıştı.Açtı, üşüyordu ve ağlıyordu...Karanlığın içinden tatlı bir ses geldi.Siyahlar içinde bir kadın Caine'e doğru yaklaştı:
"Hikaye'ni biliyorum, Nod'lu Caine. Açsın,bende yemek var.Üşüyorsun, bende kıyafetler var.Üzgünsün,bende rahatlık var."
"Benim gibi lanetli birini niye rahatlatasın? Neden giydiresin? Neden besleyesin?"
"Ben senin babanın ilk karısıyım. Yukardakine karşı geldim ve özgürlüğü karanlıklarda buldum.Ben Lilith'im.
Bir zamanlar bende üşüyordum.Benim için sıcaklık yoktu.Bir zamanlar bende açtım,benim için yemek yoktu.Bir zamanlar bende üzgündüm, benim için rahatlık yoktu..."
Lilith Caine'i ağırladı ve onu besledi,rahatlattı.Caine onun evinde bir süre kaldı ve birgün ona sordu:
"Sadece karanlıktan, bu evi nasıl yaptın? Nası kıyafetler yarattın? Nası yiyeceklerini yetiştirdin?"
Lilith gülümsedi ve cevap verdi:
"Ben uyandım. Bu sayede istediğim gücü yaratıyorum."
"Beni de uyandır Lilith, benim de güce ihtiyacım var.Bende kendi evimi, giysilerimi,yiyeceklerimi yaratmalıyım."
"Uyanmanın sana ne yapacağını bilmiyorum. Sen baban tarafından lanetlendin. Ölebilirsin, sonsuza kadar değişebilirsin."
"Güç olmayan bir yaşamın ne önemi var? Sen olmadan ben ölürüm,ama senin kölen olarak yaşayamam."
Lilith Caine'i seviyordu.Bunun olmasını istemesede Caine'in istediğini yaptı ve Caine'i uyandırdı. Bileğinden gelen kanı bir kaba koydu ve Caine'e içirdi.Caine Abyss'e düştü, o kadar uzun süre düştüki bu ona sonsuzluk gibi geldi. Gözlerini açtığında karanlık bir yerdeydi.
Karanlığın içinde Caine parlak bir ışık gördü. Gecede parlayan ateş, Michael, Kutsal Ateşin koruyucusu ona gelmişti, ve şöyle dedi:
"Adem ve Havvanın oğlu,suçun büyük ama babamın bağışlıyıcılığı da çok büyük. O seni affetti."
Caine cevap verdi;
"Yukardaki'nin acımasıyla değil ancak kendi vicdanımla gurur içinde yaşayabilirim!." ve reddetti.
Ve Michael ona ilk lanetini verdi:
"Bu diyarlarda gezdiğin sürece, sen ve senin çocukların ateşten korkacak. Ateşim sizin derinizi yakacak ve sizi mahvedecek."
O gecenin sabahında,ufuktan Raphael göründü.Güneşin koruyucusu.Caine'e şöyle dedi :
"Adem'in oğlu,Havva'nın oğlu, kardeşin Abel cennetten senin günahlarını affetti.Tanrının bağışlamasını kabul etmeyecek misin?"
Caine cevap verdi:
"Abel'ın bağışlaması bir şey ifade etmez.Ancak ben kendimi affedebilirsem gerçekten affolmuş sayılırım!." ve reddetti.
Ve Raphael ona ikinci lanetini verdi:
"Bu diyarda gezdiğin sürece sen ve senin çocukların gün doğuşundan korkacak.Güneşin ışınları sizi ateş gibi yakacak.Şimdi git ve karanlık bir yere saklan,güneşin gazabını hissetmemek için."
Caine kaçtı ve karanlık bir mağraya saklandı ve orda uyudu.Uyandığında ölüm meleği Uriel onu kanatlarının arasında tutuyordu. Caine'e şöyle dedi:
"Adem'in oğlu,Havva'nın oğlu,Tanrı senin bütün günahlarını bağışladı, kabul et ve bütün lanetlerinden kurtul."
Caine cevap verdi :
"Tanrının bağışlamasıyla değil,kendi bağışlamamla yaşayacağım.Ben benim. Yaptıklarımı yaptım.Bu asla değişmeyecek!"
Ve Tanrının kendisi,Uriel'ın ağzından Caine'a son lanetini verdi:
"Sen ve senin çocukların, bu diyarda gezdiği sürece karanlığa tutunacaklar. Sadece kan içecekler.Sadece kül yiyecekler.Ölümde olacakları gibi olacaklar,ama ölmeyecekler ve hep yaşayacaklar.Son günlere kadar dokunduğunuz her şey yok olacak."
Bu lanetle Caine acı bir çığlık attı. Gözlerinden kan geldi. Bu gelen kanı bir kabın içine doldurdu ve içti.
Kafasını kaldırdığında Gabriel karşısında duruyordu, ve ona şöyle dedi:
"Adem'in oğlu, Havva'nın oğlu. Babamın bağışlayıcılığı bildiğinden çok daha büyük.Şimdi bile affedilmeye bir yol açıldı Bu yola "Golconda" diyeceksin. Çocuklarına ondan bahset,çünkü sadece bu yolla yeniden ışıkta yürüyebileceksiniz."



.....alıntıdır
 
Vampİrlerİn 6 Esas Lonca Prensİbİ

Vampirler 6 esas prensip sayesinde asırlardır varlıklarını devam ettirdiler.Bu prensiplerden herhangi birisinin ihlali o vampirin yok oluşuyla son buldu.Vampirlerin bu 6 temel prensibi şunlardır:

1.The Legacy : Unutma, taşıdığın kan Tanrı tarafından lanetlenmiş ve Lilith tarafından kutsanmıştır. Vampir olduktan sonra ölümlü hayatının bir anlamı yoktur. Ölümlü yaşamın senin yaratıcına karşı, ölümsüz yaşamın ise Tanrıya karşı işlenmiş bir günahtır.
2.Destruction : Kendi soyundan birini yok etmen yasaklanmıştır. Yalnızca Elder`ların yok etme hakları vardır.
3.Progeny : Elder`ının izni olmadan kendin vampir yaratamazsın. Yoksa sen ve senin soyun yok edilir.
4.Accounting : Yarattığın çocukların özgürlüklerini kazanana kadar senin kontrolün altındadır. Unutma, çocukların özgür olana dek onların günahlarından sen sorumlusun.
5.Domain : Her efendinin kendi bölgesi ve kendi kuralları vardır. Bunlara saygı göster.
6.Masquerade : Asla kendi kimliğini, doğanı başkalarına( özellikle insanlara) açıklama, belli etme. Yoksa kaderin yok edilmek olur.

LONCANIN KONUSU:

Vampirler asırlar boyu karanlıkların efendileri olarak yaşadılar.Bir kısmı etkisinde oldukları lanetleri güce çevirmeyi başardı,bir kısmı ise bunu başaramayarak yok oldu.Asırlar sonra vampir Antediluvianları bir araya geldiler ve Yüce Yaratıcıyı uyandırmak için gereken beş seçilmiş kişinin kanını bir Altar'ın ortasında birleştirdiler.O'nun uyanmasıyla birlikte tüm topraklar yavaş yavaş karanlığa gömülmeye başladı. Antediluvianları yanına alan Yüce Yaratıcı ilk olarak "Rahn" Topraklarına yerleşti ve oraya görkemli bir şato inşa etti...
Burada kısa bir süre içinde gücünü topladı ve Karanlığın Efendileri'ni biraraya getirmek için Antediluvianlara emir verdi.Yaklaşık bir asır süren çalışmalar sonucunda tüm Vampirler inşa edilen görkemli şatoda bir araya geldiler.
Güçlerini tamamen birleştirmek için bekledikleri bu süre içerisinde de kana susuyorlardı ve beslenmek için karanlığı bekliyorlardı.İnsanların içine karıştıklarında bir "vampir" olduklarını hissettirmemek için onların kılığına büründüler.
Rahn'da kurulan şato güçlerini tamamen birleştirene kadar kalacakları geçici bir yerdi sadece.Tek bir amaçları vardı.Tüm Sosaria'yı karanlığa gömebilmek.Bunun için de güçlerini birleştirmeleriydi gerekli olan...
Bir asır...
Bir vampir için pek birşey ifade etmese de bir çok insan doğdu ve öldü bu hazırlıklar esnasında.Bir çok ırk için uzun bir süre idi.
Herşey hazırdı artık."Rahn" Topraklarından ayrılacaklar ve ilk büyük şehirlerini kuracaklardı.Bu şehir gizli kalmalıydı kimse bilmemeliydi.Bu yüzden Yüce Yaratıcı sadece kendisini uyandıran Antediluvianlar ile yola çıktı ve ilk büyük Vampir şehrini kurmak için Sosaria'nın en becerikli marangozlarını bir araya toplattı. Onlara sadece yemek ve su verdi. Durmaksızın çalışmalarını emretti. Korkudan ne yapacaklarını bile bilemeyen insanlar kısa bir süre içinde şehri inşa ettiler(First City).
Onları serbest bırakabilirdi. Onlara güvenebilirdi.Fakat bunu yapmamalıydı, sonuçta onlar birer insandı ve yaşadıkları eziyet kine dönüşebilir, inşa ettikleri şehri tüm dünyaya duyurabilirdi.Bu sebeple şehrin inşa edilmesinden sonra hepsi katledildi.
First City'nin kurulması Vampirlerin daha rahat avlanabilmelerini, ihtiyaçlarını daha rahat karşılayabilmelerini sağladı.Artık onları görenler büyük bir korkuya kapılıyor,bazen korkudan hareket dahi edemiyorlardı.Kana her zamankinden fazla susamaya başladı vampirler,ayrım yapmaksızın herkesi katlediyorlardı.
Karanlığın Efendileri avlarına devam ediyorlar.Amaçları "Golconda" ya ulaşabilmek.Bunu başaracaklarına inanarak savaşıyor hepsi ve savaşmaya devam edecek...


Blow Cobani :
Bir zamanlar Yorkshire'da bulunan blow kasabasinda yasayan bir coban nedeni bilinmeyen sekilde olur ve gomulur.Gomulmesinden bir sure sonra,geceleri ortaya cikmaya ve herkese saldirmaya baslar;saldirdigi herkes 8 gun icerisinde olur.Gece baskinlari iyice artinca,halk cobanin mezarini acar ve kalbine kazik saplar,o gece coban daha ofkeli ve saldirgan bi sekilde ortaya cikar.. artik cok korkmus olan halk ertesi gun cesedi mezarindan tekrar cikarir ve atese verir

Arnold Paul :
1700 yilinda Medvegia'da dogmustur. 1727 yilinda genc asker olan Arnold Paul,Belgrad civarindaki kasabasina geri doner ve askerligi boyunca biriktirdigi parayla evlenir.Arnold'un asla uzerinden atamadigi melankolinin sebebini uzun sure boyunca merak eden karisina aciklar ve askerligi sirasinda uzak bir sehirde onu isiran ve boynunundan kan emmeye calisan bir vampir'le mucadele etmek zorunda kaldigini anlatir. Vampiri mezarina kadar takip edip onu oldurmeyi basardigini ve bir vampire donusmemek icin soylentilerden ogrendigi gibi vampirin mezar topragindan yedigini ve kanini ictigini ve yaralarini vampirin kaniyla yikadigini itiraf eder..bu itiraftan bir ay sonra Arnold yuksek bi saman yigininin ustunden duser ve can verir. gomulmesinden bir kac hafta sonra Arnold geceleri kasabada yurudugu soylentisi ortaya cikar onunla direk temas ettigini soyleyenler 2 gun icerisinde olur bir kac saldiridan sonra halk konuyu yetkililere anlatir ve yardim ister Arnold'un mezari acilir ve bulunanlar hayrete duser Arnold'un vucudu nerdeyse hic bozulmamisti ve dudaklarinda taze kan kalintilari vardi Arnold'un kalbine kazik saplanir ve Arnold yuksek sesle haykirir bunun uzerine bedeni yakilir ve ayni islem Arnold tarafindan oldurulenlerede yapilir..

Elizabeth Bathory :
1560-1614 yillari arasinda yasamis, vampir olarak tanimlanan yaratik..
kocası oldukten sonra buyuculukle ugrasmaya baslamistir.hatta at ve diger hayvanlarin kurban edildigi ayinlere katildigi dusunulmektedir.
40 yaşına geldiginde yaslanmaya basladigini dusunup güzelligini kaybedecegi telasina duser.birgun, genç bir hizmetçi kız, sacini tararken yanlislykla biraz ceker ve oda oyle bir tokat atarki kizin eline, kanar. bu kan elizabeth'in elinin ustune duser ve oda kizin guzelligini ve tazeligini aldıgını dusunur.daha sonra bas usagina emir vererek kizin butun kanini bir tekneye akittirir ve orda "kan banyosu" yapar.
daha sonra isi iyce abartır ve 612 genc kızı kaçırarak bunlarin olumune sebep olur.kızlar, tepeye asılı bir kafeste iskence gorur ve elizabeth de bu kafeslerden akan kanla dus alir..
en sonunda bu yaptiklari anla?ilir ve iskence-odasyna kapatilir..yalniz yemeginin verilebilmesi icin kucuk bir delik bulunan bir oda..ve burda 1614 yılında olu olarak bulunur..
 
aMaN Ne ßiLGiLeR ßuNLAr :D

SaĞoLaSiN :D
 
sacmaca ama yinede guzel ben inanmıyorum vampire falan
 
Caine ve Antediluvian’lar



[Önce mantıklı girizgah: Vampir diye bir şey yoktur! Var sanıyorsan hemen bu pencereyi kapat ve silkinerek kendine gel. Burada sadece bir oyunun mitik yapısını inceliyoruz, HAYIR, Adem’in ilk oğlu bir vampir değildi, ve yine HAYIR, insanlarının kanını ememezsin, emsende sana güçler verecegini sanma, güzel bir “manyak” damgası yemek dışında. Olgun zihinler için oyunlar oynamayı göze alıyorsan, ve bunun bir oyun olduğundan kesinlikle haberdar isen, devam et okumaya.]
güzel bir oyun sayılabilir
insan beyninde bir elektrik akımı başlatıyor gerisi sana kalmış
 
vampir diye birşey yoktur kardeşim. vampir denilen şey bir isveçli adamın yapıtıdır.film de tabiki.böyle şeyleri nerden buluyosunuz anlamadım
 
sercan59' Alıntı:
vampir diye birşey yoktur kardeşim. vampir denilen şey bir isveçli adamın yapıtıdır.film de tabiki.böyle şeyleri nerden buluyosunuz anlamadım

sayın sercan59
mesajın sanki biraz tepki içeriyor
sen bu mesajı yayınlayanın yada okuyanların vampirlerin var olduğunu savunduğunu mu sanıyorsun
sanırım senden bir önceki (sen göndermeden önce son mesaj) mesajı okumadın
okusaydın vampir diye birşey olmadığını daha önce belirtildiğini görürdün


Caine ve Antediluvian’lar



[Önce mantıklı girizgah: Vampir diye bir şey yoktur! Var sanıyorsan hemen bu pencereyi kapat ve silkinerek kendine gel. Burada sadece bir oyunun mitik yapısını inceliyoruz, HAYIR, Adem’in ilk oğlu bir vampir değildi, ve yine HAYIR, insanlarının kanını ememezsin, emsende sana güçler verecegini sanma, güzel bir “manyak” damgası yemek dışında. Olgun zihinler için oyunlar oynamayı göze alıyorsan, ve bunun bir oyun olduğundan kesinlikle haberdar isen, devam et okumaya.]

saygılar
 
Çok saol mükemmel bi paylaşm olmuşşş eline sağlık uzun zamandır böle bi bilgi arıyodum ama 13 klan'dan bahsetmemişn :( Toreador benim klanım güzelliğe en düşkün :):):)



DARK SIDE IS MY MASTER ANN ANGELL IS MY LOVE
 
!!!!Dünya insannlar için başlangıçdı gehenna gelir we bitiş Hahahh!!!!!!!!
DeeRmişim tabi :p

wampirler uydurma ama güzel masallardır..
 
ortimm benimm harika ellerne sağlık ellern dert görmesin:):)
 
wampir bencede yok ama kan ıcen adamlar war orası ayrı ehueue....angel faworim ehueu..(:)
 
Gehenna eline sağlık güzel bir hikaye arkadaşalar hep bir ağız etmişcesine ben inanmıyorum vampire demişler olabilir kimse size inanıp inanmadığınız sormadı burda asıl sorulması gereken Gehenna sen inanıyormusun vampire olucaktı :)
 
GUZEL BIR YAZI SERISI ELINE SAqLIK
 
Geri
Üst