- Katılım
- 6 Mar 2007
- Mesajlar
- 5,674
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
AKP'li milletvekili ve bakanların Başbakan RTE'ye yaranmak telaşı ile MHP'lilerin üzerine saldırması linç geleneğinden gelenlere yakışacak bir davranıştı.
Zorbalığın ilk örneği değil!
14.12.2009 günü yapılan 2010 mali yılı bütçe kanunu görüşmeleri sırasında yaşanan sataşma ve gürültülere tahammülü olmayan Başbakan RTE, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'e dönerek "Sayın Başkan, siz mi susturacaksınız, ben mi susturayım?" demişti.
Gerçi RTE nasıl susturacağını hala açıklamadı ama 02.02.2010 günü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer hakkında verilen gensoru önergesinin görüşmeleri sırasında yaşanalar RTE ve grubunun rakiplerini nasıl susturacağını gösterdi.
AKP'lilerin MHP'lilere saldırdığı oturumu yöneten TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu, tansiyonun artması üzerine birleşime 10 dakika ara vererek Genel Kurul salonunun arkasındaki Başkanlık odasına geçip dinlenirken, Odayı basarcasına Mumcu'nun hemen arkasından odaya giren Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Mumcu'yu Meclis'i iyi yönetememekle suçladı. Bu durum, Yürütme'nin Yasama'ya açık bir müdahalesiydi.
Yaptığı basın toplantısıyla da "Oda Basmanın" nasıl olduğunu iyi bildiğini gösteren Bülent Arınç oda öyle basılmaz dedi.
Acz içinde olan Baykal'mı? RTE'mi?
22 Temmuz 2007 Milletvekili Genel Seçimleri sürecinde her fırsatta MHP'yi karalamak için meclise girerlerse kavga eksik olmaz diyen, AKP'li milletvekili ve bakanların yaranmak telaşı ile yaptıkları saldırıyı izleyen, herhangi bir müdahalede bulunmayan RTE bütçe görüşmeleri sırasında yaşanan sataşmalar sırasında CHP Lideri Deniz Baykal'a ne demişti? "Grubuna hâkim ol! Grubuna hâkim ol! Acziyet içerisinde olma." Bunu diyen RTE Salı günü yaşananları kürsüden ayrılmadan, hiçbir müdahalede bulunmadan sadece izledi. Acz içinde olan Baykal'mı? yoksa saldırının sonuçlandırılmasını linç'in gerçekleştirilmesini bekleyen RTE mi?
Ürkek kim? Erkek Kim?
AK Parti Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ, AKP Van Milletvekili Gülşen Orhan'ı unutarak, önceki gece Meclis kürsüsünde, "Erkek, ürkek deyip Meclis'in kapısında Nesrin Ünal'ın başını açtıran anlayışı da biz biliyoruz." demişti.
21. dönem MHP Antalya Milletvekili Sayın Nesrin Ünal'ın, Başörtüsü ve eski Bakan Osman Durmuş'un sözleri ile ilgili açıklamaları ise şöyle; "GATA'ya ben daha önce başörtülü olarak Sökmenoğlu'nu ziyarete gittim. Ve böyle bir olayla karşılaşmadım." Osman Durmuş, "İl başkanının söylediğini tekrar etti. Bir il başkanı söylese bile aynı şey AKP'liler içinde geçerli, dini hiçbir şey siyasete alet edilmemeli."
Salı günü uğradıkları linç girişimine MHP'li Milletvekillerinin gösterdikleri direnç "Ürkeğin ve Erkeğin" kim olduğunu AKP'lilere göstermiştir.
Salondan kaçırılan mı? Erkek! Yoksa koçlar gibi oturan Genel Kurulu terk etmeyen mi? Erkek, tüm Türkiye gördü.
Uçan Bakan Aşıcı Recep Akdağ
02.02.2010 günü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer hakkında verilen gensoru önergesinin görüşmeleri sırasında yaşananlarda en dikkat çekici olan konulardan bir tanesi de, "Uçan Bakan Aşıcı Recep Akdağ" görüntüsü idi.
"Uçan Bakan Aşıcı Recep Akdağ" Domuz gribi meselesinde yediği golün intikamını almak istercesine saldırgan bir tutum içerisindeydi.
Domuz Gribi meselesini kısaca hatırlarsak; hergün binlerce insan ölecekti? herkes hemen aşı olmalıydı? reklamlar, kampanyalar...
Peki, ne oldu?
Eski Sağlık Bakanı Osman Durmuş bu konunun abartıldığını arkasında başka hesaplar olduğunu bunun bir rant kapısı olduğunu iddia etti.
Osman Durmuş'un ardından RTE, Aşıcı Recep Akdağ'a rağmen ben aşı olmayacağım dedi. Bütün dünyada Domuz Gribi'nin abartıldığı yönünde haberler çıkmaya başladı.
Osman Durmuş'tan sonra, Harvard Üniversitesi uzmanlarının araştırması, domuz gribinin mevsimsel gripten farkının bulunmadığını, öldürme riskinin daha düşük olduğunu ve aşılama kampanyalarının gereksiz olduğunu ortaya çıkardı.
En son olarak ta Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) hastalıkların sıklık ve yayılma düzenini inceleyen epidemioloji birimi direktörü Profesör Ulrich Keil, "Domuz gribi salgını ilaç üreticilerinin kârlarını artırmak için bu şirketlerle ortak olarak üretilen bir korku kampanyasıydı" diye konuştu.
"Uçan Bakan Aşıcı Recep Akdağ"ın nefretinin altında MHP'li eski Bakan Osman Durmuş'un tezlerinin doğru çıkması olabilir mi?
NOT:MHP'lilerin haklılığınının ispatlarından bir ise taltif edilen AKP Aydın eski İl Başkanı İsmail Hakkı Eser'in istifa ettirilmesidir.
SİNAN DEMİROK
Zorbalığın ilk örneği değil!
14.12.2009 günü yapılan 2010 mali yılı bütçe kanunu görüşmeleri sırasında yaşanan sataşma ve gürültülere tahammülü olmayan Başbakan RTE, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'e dönerek "Sayın Başkan, siz mi susturacaksınız, ben mi susturayım?" demişti.
Gerçi RTE nasıl susturacağını hala açıklamadı ama 02.02.2010 günü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer hakkında verilen gensoru önergesinin görüşmeleri sırasında yaşanalar RTE ve grubunun rakiplerini nasıl susturacağını gösterdi.
AKP'lilerin MHP'lilere saldırdığı oturumu yöneten TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu, tansiyonun artması üzerine birleşime 10 dakika ara vererek Genel Kurul salonunun arkasındaki Başkanlık odasına geçip dinlenirken, Odayı basarcasına Mumcu'nun hemen arkasından odaya giren Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Mumcu'yu Meclis'i iyi yönetememekle suçladı. Bu durum, Yürütme'nin Yasama'ya açık bir müdahalesiydi.
Yaptığı basın toplantısıyla da "Oda Basmanın" nasıl olduğunu iyi bildiğini gösteren Bülent Arınç oda öyle basılmaz dedi.
Acz içinde olan Baykal'mı? RTE'mi?
22 Temmuz 2007 Milletvekili Genel Seçimleri sürecinde her fırsatta MHP'yi karalamak için meclise girerlerse kavga eksik olmaz diyen, AKP'li milletvekili ve bakanların yaranmak telaşı ile yaptıkları saldırıyı izleyen, herhangi bir müdahalede bulunmayan RTE bütçe görüşmeleri sırasında yaşanan sataşmalar sırasında CHP Lideri Deniz Baykal'a ne demişti? "Grubuna hâkim ol! Grubuna hâkim ol! Acziyet içerisinde olma." Bunu diyen RTE Salı günü yaşananları kürsüden ayrılmadan, hiçbir müdahalede bulunmadan sadece izledi. Acz içinde olan Baykal'mı? yoksa saldırının sonuçlandırılmasını linç'in gerçekleştirilmesini bekleyen RTE mi?
Ürkek kim? Erkek Kim?
AK Parti Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ, AKP Van Milletvekili Gülşen Orhan'ı unutarak, önceki gece Meclis kürsüsünde, "Erkek, ürkek deyip Meclis'in kapısında Nesrin Ünal'ın başını açtıran anlayışı da biz biliyoruz." demişti.
21. dönem MHP Antalya Milletvekili Sayın Nesrin Ünal'ın, Başörtüsü ve eski Bakan Osman Durmuş'un sözleri ile ilgili açıklamaları ise şöyle; "GATA'ya ben daha önce başörtülü olarak Sökmenoğlu'nu ziyarete gittim. Ve böyle bir olayla karşılaşmadım." Osman Durmuş, "İl başkanının söylediğini tekrar etti. Bir il başkanı söylese bile aynı şey AKP'liler içinde geçerli, dini hiçbir şey siyasete alet edilmemeli."
Salı günü uğradıkları linç girişimine MHP'li Milletvekillerinin gösterdikleri direnç "Ürkeğin ve Erkeğin" kim olduğunu AKP'lilere göstermiştir.
Salondan kaçırılan mı? Erkek! Yoksa koçlar gibi oturan Genel Kurulu terk etmeyen mi? Erkek, tüm Türkiye gördü.
Uçan Bakan Aşıcı Recep Akdağ
02.02.2010 günü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer hakkında verilen gensoru önergesinin görüşmeleri sırasında yaşananlarda en dikkat çekici olan konulardan bir tanesi de, "Uçan Bakan Aşıcı Recep Akdağ" görüntüsü idi.
"Uçan Bakan Aşıcı Recep Akdağ" Domuz gribi meselesinde yediği golün intikamını almak istercesine saldırgan bir tutum içerisindeydi.
Domuz Gribi meselesini kısaca hatırlarsak; hergün binlerce insan ölecekti? herkes hemen aşı olmalıydı? reklamlar, kampanyalar...
Peki, ne oldu?
Eski Sağlık Bakanı Osman Durmuş bu konunun abartıldığını arkasında başka hesaplar olduğunu bunun bir rant kapısı olduğunu iddia etti.
Osman Durmuş'un ardından RTE, Aşıcı Recep Akdağ'a rağmen ben aşı olmayacağım dedi. Bütün dünyada Domuz Gribi'nin abartıldığı yönünde haberler çıkmaya başladı.
Osman Durmuş'tan sonra, Harvard Üniversitesi uzmanlarının araştırması, domuz gribinin mevsimsel gripten farkının bulunmadığını, öldürme riskinin daha düşük olduğunu ve aşılama kampanyalarının gereksiz olduğunu ortaya çıkardı.
En son olarak ta Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) hastalıkların sıklık ve yayılma düzenini inceleyen epidemioloji birimi direktörü Profesör Ulrich Keil, "Domuz gribi salgını ilaç üreticilerinin kârlarını artırmak için bu şirketlerle ortak olarak üretilen bir korku kampanyasıydı" diye konuştu.
"Uçan Bakan Aşıcı Recep Akdağ"ın nefretinin altında MHP'li eski Bakan Osman Durmuş'un tezlerinin doğru çıkması olabilir mi?
NOT:MHP'lilerin haklılığınının ispatlarından bir ise taltif edilen AKP Aydın eski İl Başkanı İsmail Hakkı Eser'in istifa ettirilmesidir.
SİNAN DEMİROK
maz ki insan.. 
