Türk Ailesi 3 Çocuk Yapmalı mı? Yapmama lımı?

Øguz

Altın Üye
Katılım
20 Ağu 2007
Mesajlar
4,147
Reaction score
0
Puanları
0

Sayın Başbakan fırsat buldukça sürekli olarak 3 çocuktan bahsetmekte. En az 3 çocuk yapın demekte Türk Ailesine. Peki nüfus oranı neye göre artmalı veya neye göre azalmalı.

Bir ülkedeki nüfus artış hızının fazla olmasının sorun haline gelmesindeki temel etken, o ülkenin ekonomik kaynaklarının ülkede yaşayan nüfusun beslenme, barınma, eğitim, sağlık ve iş gibi temel gereksinimlerini karşılayamamasıdır. Bu duruma aşırı nüfuslanma denir.

A. Nüfus artışının olumlu sonuçları

1- Üretim artar.

2- Vergi gelirleri artar.

3- Mal ve hizmetlere talep artar.

4- Yeni endüstri dalları doğar.( Piyasa genişler, yeni yatırım sahaları açılır.)

5- İşçi ücretleri ucuzlar.

6- İhracatta rekabet kolaylaşır.

7- Askeri savunmada önemlidir kısa süre de güçlü ordular kurulabilir.

8- Nüfus dinamik bir yapı kazanır.

B. Nüfus artışının olumsuz sonuçları

1- İşsizlik artar.

2- Kişi başına düşen milli gelir azalır.

3- Tüketim artar, (Tüketici durumda olan çocuk yaştaki nüfusu ve tüketimi artırır.)

4- Tasarruflar azalır.

5- Ekonomik bağımlılık oranı yükselir.

6- İç ve dış göçler artar.

7- İnsanların temel ihtiyaçlarının karşılanması zorlaşır, Yetersiz beslenme sorunu ortaya çıkar.

8- İhracat azalır.

9- Demografik (nüfusa bağlı) yatırımlar artar.

10- Çevre kirlenmesi artar.

11- Çarpık kentleşme görülür, belediye hizmetleri zorlaşır.

12- Kalkınma hızı düşer.( Ulusal gelirin büyük bölümünün artan nüfus tarafından tüketilmesine bağlı olarak ekonomik kalkınma hızı yavaşlar.)

13- Artan nüfusu beslemek için toprağın aşırı kullanılması toprak erozyonunu hızlandırır.

Konu ile ilgili tavsiyeler:

Sevgili gençler bu konu ile ilgili olarak temel bilmeniz gereken husus nüfus artışı ile gelişmişlik arasında ters orantı vardır.Nüfusun yoğun olması kalabalık olması başka bir olay nüfus artışının fazla olması başka bir olaydır.Gelişmiş ülkeler çeşitli sebeblerden dolayı yoğun nüfuslanmış olabilir ancak eğitim seviyesinin yüksek olması aile planlaması ve kadının iş hayatına katılımı ve benzeri sebeblerden dolayı nüfus artış hızı düşük doğum oranları azdır.Geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde ise doğum oranları çok yüksektir,yeteri kadar eğitim aile planlaması erken yaşta evlilik kadının iş hayatından uzak olması vb sebeblerden dolayı doğurganlık oranı çoktur.

Bu noktadan yola çıkarak bu tür sorularda dikkat edin ki şıklarda hep gelişmiş yada geri kalmış ülkeler olur içlerine bir tane gelişmiş yada geri kalmış ülke verilir.Bu ülkelerin gelişmişliklerini yada geri kalmışlıklarını nerden bilebiliriz derseniz o zaman biraz gündemi takip etmeniz dünya koşullarını bilmeniz gerekir.Avrupa genel olarak gelişmiş ülkeler özellikle kuzey ,batı ve güneyi Geri kalmış ve gelişmekte olan ülke olarak da Afrika,Güney Amerika belirli bölgeleri,Ortadoğu,Orta Asya kıtasındaki ülkeleri tercih edebilirsiniz.


Sonuç Kişisel Yorumum :

Yorum yapacaklar sağcılığı solculuğu (ideolojilerini) bir kenara bırakıp yukarıdaki yazının tümünü okuduktan sonra yorum yapsınlar lütfen.
 
Evet bence artmalı, başta almanya olmak üzere tüm avrupanın en önemli sorunu genç nüfusun giderek azalması.
 
Herşeyi bir kenara bırakarak bir ailenin ne kadar çocuk yapacağını kendi durumuna göre belirklemesi gerekmekte,
Aile ekonomik şartlarına bakarak, çocuklarına karşı yükümlülüklerini yerine getirip getiremeyeceği, yeteri kadar ilgi gösterip gösteremeyeceği gibi şeylere bakarak çocuk sayısına karar verlelidir.

Durumu olmayan aileler 1-2 çocukla kalabilirken durumu olan 4-5 tane bile yapabilir bence. Herşey ekonomi ve para değil ancak çocuğuna kendine bir gelecek kurabilmesi için gereken asgari şartları sağlayamadıktan sonra o vebalin altına girmenin de bir anlamı yok. Baştan hayata 1-0 geriden başlamış bir birey yaratırsınız sadece...

Birde sürekli artan genç nüfusla birlikte artan işsizlik gibi bir problemimiz de var, birçok üniversite mezunu genç işsiz, istihdam edilemiyor.
Tabi iş beğenmeyen paşa torunlarını bu kitleden çıkarmak gerekir :)

Birde sokaklara bırakılan çocuklar var, kapkaç, hırsızlık gibi şeyler yapıp, bağımlılık yapan maddelerden kullanan başıboş cocuklar. maddi imkansızlıklar yüzünden eğitim göremeyen (doğuda ve batıda) çocuklarımız var. Genç nüfusumuz büyüyor ama yeterince eğitemiyoruz... Bir noktadan sonra ne kadar çocuk yaptığınız değil genç nüfusa ne verebildiğinize bakıyor olay...
Bir de herşeyi devletten bekleyen anlayışlar yüzünden iyice çıkmaza giriyor herşey, Bizim de birey olarak katkıda bulunmamız lazım, yetiştire yurtlarındaki çocuklardan birine koruyucu aile olsanız, ekonomik durumu kötü bir ailenin çocuklarını okutsanız biryeriniz eksilmez...
Yani olay dönüp dolaşıp yönlendirmeye, gerekli asgari fırsatları sunmaya bakıyor gençlere, yoksa kaç çocuk yapıldığının da çok bir önemi yok.

Genç nüfus artsa ne olur artmasa ne olur, sağlıklı bir jenerasyon yetişmedikten sonra...

Kaç çocuk yapacakları insanların kendi tercihi, kimseye şu kadar çocuk yapacaksın sonra yapmayacaksın veya zorla çocuk yapacaksın demeye hakkımız yok...
 
yapar tabi yapar canım tayyibi anasını çay bahçelerinde hırsızlık yaparak büyütsün ondan sonra 3 çocuk yapın.... 3 çocuk yapında bu hale dönsün değil mi... o gençlere yazık değil mi ha.. o gençler okul aş ev isterken neymiş 3 çocuk yapın bırak bu işleri bırakın..!!!!

http://www.izlesene.com/video/tinerci-tinerci-genclerin-drami/368563,
 
çocuklarına gemi alamayanlara devlet kaynak sağlayacakmı
 
bütün siyasi düşüncelerimi bir kenara bırakıp yazıyorum :)

düz mantıkla araştırmaya dayanılmadan, yazılmış bir yazı
yazının yorum kısmı dışındaki kısmı sana ait değil sanırım
yazı vahim yanlışlarla dolu

yanlışlardan en çok gözüme çarpan basit bir örnek:

nüfüs artışının olumlu sonuçları:
-İhracatta rekabet kolaylaşır(?!?)

ihracatta rekabet pek çok faktöre bağlıdır

Kabaca sayarsak:

Kod:
-ihracat yapan yurtiçindeki mal ve hizmet fiyatları,
-girdi maliyetleri, 
-ihracata ve ihracatçıya verilen mali teşvikler
-mevzubahis olan ihracat mallarının üretici sayısı,
-ihracat mallarının niteliği ve o mallara olan talep,
-yerli para birimi yabancı para birimleri paritesi,
-teknolojik olanaklar
-yurtiçindeki mevcut hammadde ve doğal kaynak ve maden miktarı
-nitelikli(yüksek eğitime sahip) işgücü
-yurtiçindeki hukuki düzenlemeler ve vergi sistemi
-siyasal istikrar
-ulaşım olanakları
-kota ve gümrük gibi kısıtlamalar


teorik olarak nüfüs artışının ihracat üzerindeki etkisi şudur:
-işçi maliyetleri düştüğü için üretim maliyetlerinde bir azalma olur bu da ihracatta rekabet etmeyi kolaylaştıran bir etken olur

ANCAK!!!
saydığım tüm bu diğer faktörleri hesaba katmadan, sadece nüfüs artışı, ihracatı arttırır demek açıkçası bilimsel gerçeklerle örtüşmeyen yüzeysel bir yaklaşımdır


basit bir örnek vermek gerekirse:

İhracat (2007) ve nüfus
Kod:
Norveç   $ 140,300,000,000        nüfusu: 4.8 milyon

Hollanda $ 456,800,000,000        nüfusu: 16,4 milyon

Türkiye   $ 115,300,000,000        nüfusu: 70,5 milyon

Belçika   $ 322,200,000,000        nüfusu: 10,6 milyon


kaynaklar:
http://en.wikipedia.org/wiki/List_of_countries_by_exports
http://en.wikipedia.org/wiki/List_of_countries_by_population



ara sıra doğru yazılmış bilgilerle birlikte pek çok saçma önerme var yazıda ama sadece bu maddeyi detaylı olarak anlattım
konuya yorum yazmayacaktım ancak bilgileri aldığın kaynağın hiçte güvenilir bilgiler vermediğini belirtmek istedim
 
Ŧ ℓ ε ŧ ¢ ħ;3860112' Alıntı:
bütün siyasi düşüncelerimi bir kenara bırakıp yazıyorum :)

düz mantıkla araştırmaya dayanılmadan, yazılmış bir yazı
yazının yorum kısmı dışındaki kısmı sana ait değil sanırım
yazı vahim yanlışlarla dolu

yanlışlardan en çok gözüme çarpan basit bir örnek:

nüfüs artışının olumlu sonuçları:
-İhracatta rekabet kolaylaşır(?!?)

ihracatta rekabet pek çok faktöre bağlıdır

Kabaca sayarsak:

Kod:
-ihracat yapan yurtiçindeki mal ve hizmet fiyatları,
-girdi maliyetleri, 
-ihracata ve ihracatçıya verilen mali teşvikler
-mevzubahis olan ihracat mallarının üretici sayısı,
-ihracat mallarının niteliği ve o mallara olan talep,
-yerli para birimi yabancı para birimleri paritesi,
-teknolojik olanaklar
-yurtiçindeki mevcut hammadde ve doğal kaynak ve maden miktarı
-nitelikli(yüksek eğitime sahip) işgücü
-yurtiçindeki hukuki düzenlemeler ve vergi sistemi
-siyasal istikrar
-ulaşım olanakları
-kota ve gümrük gibi kısıtlamalar


teorik olarak nüfüs artışının ihracat üzerindeki etkisi şudur:
-işçi maliyetleri düştüğü için üretim maliyetlerinde bir azalma olur bu da ihracatta rekabet etmeyi kolaylaştıran bir etken olur

ANCAK!!!
saydığım tüm bu diğer faktörleri hesaba katmadan, sadece nüfüs artışı, ihracatı arttırır demek açıkçası bilimsel gerçeklerle örtüşmeyen yüzeysel bir yaklaşımdır


basit bir örnek vermek gerekirse:

İhracat (2007) ve nüfus
Kod:
Norveç   $ 140,300,000,000        nüfusu: 4.8 milyon

Hollanda $ 456,800,000,000        nüfusu: 16,4 milyon

Türkiye   $ 115,300,000,000        nüfusu: 70,5 milyon

Belçika   $ 322,200,000,000        nüfusu: 10,6 milyon


kaynaklar:
http://en.wikipedia.org/wiki/List_of_countries_by_exports
http://en.wikipedia.org/wiki/List_of_countries_by_population



ara sıra doğru yazılmış bilgilerle birlikte pek çok saçma önerme var yazıda ama sadece bu maddeyi detaylı olarak anlattım
konuya yorum yazmayacaktım ancak bilgileri aldığın kaynağın hiçte güvenilir bilgiler vermediğini belirtmek istedim

Evet yazının yorum kısmı dışında hiç bir kelime bana ait değil.

Yukarıdaki bilgiler bir e-dersaneye ait. Yani sınava girecek öğrenciler yukarıdaki bilgileri doğru olarak kabul etmek zorunda. Bencede yanlışlar var yorumuna katılıyorum.

Dikkat çekmek istediğim noktaları kalın punto ile belirttim.

Esas dikkat çekmek istediğim nokta Türkiyede nüfus artışı neden isteniyor. Bundan 30 sene önce memur işçi maaşı çok yüksekti. Bu durum bazı siyasilerin vede bazı zenginlerin işine gelmiyor. Ama tabi burjuva bunu açık açık söyleyemiyor. Tepki çekeceğinden dolayı.

(60lar-70ler) O zamanlar Türkiye Nüfusu az; Memur işçi Maaşı Yüksek
Şimdi Nüfus fazla fakat memur işçi maaşı düşük


e doğal olarak nüfus daha da artarsa İşçilik daha da ucuzlayacak. Zenginlerimiz çalışan işçisine verdiği 500 Milyon maaşın çok olduğunu düşünüyor. Daha az vermek istiyor. Sonuç olarak istedikleri daha fazla nüfus daha fazla işsiz insann ve daha az maaş.
 
Evet yazının yorum kısmı dışında hiç bir kelime bana ait değil.

Yukarıdaki bilgiler bir e-dersaneye ait. Yani sınava girecek öğrenciler yukarıdaki bilgileri doğru olarak kabul etmek zorunda. Bencede yanlışlar var yorumuna katılıyorum.

Dikkat çekmek istediğim noktaları kalın punto ile belirttim.

Esas dikkat çekmek istediğim nokta Türkiyede nüfus artışı neden isteniyor. Bundan 30 sene önce memur işçi maaşı çok yüksekti. Bu durum bazı siyasilerin vede bazı zenginlerin işine gelmiyor. Ama tabi burjuva bunu açık açık söyleyemiyor. Tepki çekeceğinden dolayı.

(60lar-70ler) O zamanlar Türkiye Nüfusu az; Memur işçi Maaşı Yüksek
Şimdi Nüfus fazla fakat memur işçi maaşı düşük


e doğal olarak nüfus daha da artarsa İşçilik daha da ucuzlayacak. Zenginlerimiz çalışan işçisine verdiği 500 Milyon maaşın çok olduğunu düşünüyor. Daha az vermek istiyor. Sonuç olarak istedikleri daha fazla nüfus daha fazla işsiz insann ve daha az maaş.

bakış açına tam olarak katılmamakla beraber sorduğun soruyu aynen bende sormak istiyorum
neden nüfus artışı isteniyor?

aslına bakarsan işçi maaşları hem işçiler açısında kötü hemde işveren
neden?
bir sigortalı işçinin maliyeti işverene 1000 YTL
ama işçinin aldığı maaş net 500 YTL civarında o da asgari ücret
peki aradaki 500 YTL kime gidiyor?
devlete =)
baştan yanlış olan ilk şey sigorta sistemi
sigorta sistemimiz verimsiz çalışıyor ve yerine verimli çalışan bir sosyal sigortacılık sistemi kurulmadığı sürece de verimsiz çalışacak malesef
sigrota konusunda sosyal devlet olmamız kabul edilebilir,ama bir Norveç değiliz ki sosyal devlet olalım
ama ne gariptir ki, sosyal olduğu iddiasında olan devlet,iş maddi yükümlülüklere gelince faturayı önce işçinin sonra işverenin başına yıkıyor.Asgari ücretliden bile yüksek oranda vergi alınıyor var mı bunun ötesinde bir rezalet? asgari ücretten yüksek vergi alınmasının sebebi de kaçak çalıştırılan işçilerden alınamayan vergilerdir bir yerde
bu durumu güneydoğuda kaçak elektrik kullananların faturasını bizlerin ödemesi gibi düşünebiliriz
sonuçta işçiler 500 ytl kazanmaya mahkum, işveren 1000 ytl işçi maliyetine
sonrada çıkıp işsizlik rakamları niye düşmüyor diyoruz
yeterince açık aslında herşey

işverenin maaşları yükseltmesi durumunda işçilerden daha yüksek verim alabileceği pek çok bilimsel araştırmayla kanıtlanmış ancak bu durumda da üretilen mal ve hizmetlerin maliyeti artacak bu da rekabet gücünü düşürecektir.Düşünsenize 800 ytl işçi maaşları olsa Hindistanla, Çinle, Koreyle vb. ülkelerle nasıl rekabet ederiz?

hal böyle olunca devlet dahil herkes kendi dalgasına bakıyor
-ama sorarsanız işçi halinden memnun gözüküyor (ya işimi kaybedersem diye sesini çıkarmıyor)
-işveren durumundan hoşnut olmak için sigortasız işçi çalıştırıyor (1000 değil 600 vermiş oluyor)
bazı büyük sendikalarında siyasi partilerin özellikle de iktidarların etkisi altında kalması daha da üzücü
bu örgütler "politik baskı grupları" olmaları yani siyasetçilere baskı yapıp işçilerin ve de işverenlerin haklarını araması gerekirken onların emir eri oluyorlar
-yazık diyorum sadece-

iki durumda içinde bulunduğumuz cehalete net bir örnek aslında
ama hatanın büyüğü yanlış politikalarda ve bu yanlış politikaları çıkarları uğruna destekleyenlerde malesef

kısacası ben bunun sermaye sahiplerinin bir isteği olduğunu düşünmüyorum çünkü zaten ortada bir asgari ücret var bunu altında işçi çalıştıramıyacaklarına göre belki daha fazla insanın daha fazla talep yaratması olabilir ama bunu enine boyuna düşünmek lazım
zaten dikkat edilirse yazımın başında sorduğum soruya cevap bulmaktan çok mevcut durumu özetledim
 
Ben tek çocuğum benim karnım doymuyor, 3 tane olsak sokakta yatıp hırsızlık yapardık herhalde

bu ülkede çocuk yapmak bile akılsızlıktır, ben hayatta çocuk yapmam geleceği pamuk ipliğinde be
 
Geri
Üst