degazor35
TÜRK oğlu TÜRK
- Katılım
- 6 Mar 2007
- Mesajlar
- 5,674
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Hani öyle zamanlar vardır insan hayatının içinde unutamaz,unutturmak istemez.Bayrağın göndere çekildeğinde,göğsünde duyduğun gurur ve kıvanç gözlerindeki nemi pompalarcasına yaşa dönüştürür.
Ama birde öyle zamanlar vardır ki;
hiç yaşanmasını istemez insan....Tıpkı....
Yıllar yılı İslam’ın sırtından geçinenler, o yüce ve son dini bir ekmek kapısı, bir yayılma aracı olarak kullananlar son yıllarda da güzel Türkçemizi istismar etmeye başladılar.
Nice on yıllardan beri yüce islam, onların dilinde, onların hayatlarında zekat toplama aracı, fitre toplama aracı, kurban derisi toplama vasıtası, barınma ücretini fazla fazla bizzat kendisinden aldıkları öğrenci başına burs toplama aracı...
Sayılar çoğalıp milyonlara ulaşınca bu kez iktidara aday partilerle, iktidar partileri ile pazarlıklara oturma aracı...
Her fırsatta da şeytandan ve siyasetten Allah’a sığındıklarını tekrarlayıp dururlar.
Halbuki her dönemde gırtlaklarına kadar siyasetin içindedirler.
Gayeleri ne ise, henüz net olarak açıklamış değiller, gayeye ulaşıncaya kadar her yolu mubah gören bu çevreler, maddi olarak belli bir seviyeye ulaşınca ve dünyanın jandarması durumundaki devletlere yaslanınca gizli-açık hükumetleri tehdit etmekten de çekinmemektedirler.
Belli makamlara eriştikten, belli köşe başlarını tuttuktan sonra sergiledikleri tutum ve davranışlarına bakarak, açık açık İslami hükümleri çiğnemelerini seyrederek bu gün daha rahat diyebiliyoruz ki, bu adamlar yıllar yılı İslam’ın sırtından geçinmişler.
İslam’da fitne, insan katlinden daha şedit bir günah olarak telekki edilmişken bunlar fitneyi meslek edindiler.
Fesat, yer yüzünde bozgunculuk, insanların mahrem hayatlarını araştırmak, ifşa etmek büyük günahlardan sayılmışken bunlar fesat şebekesi olarak çalışmayı “hizmetten” saydılar.
İslam’ı bunlarla tanıyanlar, bunlar vasıtası ile tanıyanlar gün geçtikçe bunların yüzünden yüce İslam’dan nefret etmeye başladılar.
Yıllarca islam’ın sırtından geçinmiş olmaları yetmezmiş gibi şimdi de güzel Türkçemizin sırtından vurgunlar vurmayı sürdürüyorlar.
Devleti temsil eden koca koca adamların da bu tiyatroya alet olmaları coğrafyamız açısından büyük bir talihsizliktir.
AZİZ KARACA
Ama birde öyle zamanlar vardır ki;
hiç yaşanmasını istemez insan....Tıpkı....
Yıllar yılı İslam’ın sırtından geçinenler, o yüce ve son dini bir ekmek kapısı, bir yayılma aracı olarak kullananlar son yıllarda da güzel Türkçemizi istismar etmeye başladılar.
Nice on yıllardan beri yüce islam, onların dilinde, onların hayatlarında zekat toplama aracı, fitre toplama aracı, kurban derisi toplama vasıtası, barınma ücretini fazla fazla bizzat kendisinden aldıkları öğrenci başına burs toplama aracı...
Sayılar çoğalıp milyonlara ulaşınca bu kez iktidara aday partilerle, iktidar partileri ile pazarlıklara oturma aracı...
Her fırsatta da şeytandan ve siyasetten Allah’a sığındıklarını tekrarlayıp dururlar.
Halbuki her dönemde gırtlaklarına kadar siyasetin içindedirler.
Gayeleri ne ise, henüz net olarak açıklamış değiller, gayeye ulaşıncaya kadar her yolu mubah gören bu çevreler, maddi olarak belli bir seviyeye ulaşınca ve dünyanın jandarması durumundaki devletlere yaslanınca gizli-açık hükumetleri tehdit etmekten de çekinmemektedirler.
Belli makamlara eriştikten, belli köşe başlarını tuttuktan sonra sergiledikleri tutum ve davranışlarına bakarak, açık açık İslami hükümleri çiğnemelerini seyrederek bu gün daha rahat diyebiliyoruz ki, bu adamlar yıllar yılı İslam’ın sırtından geçinmişler.
İslam’da fitne, insan katlinden daha şedit bir günah olarak telekki edilmişken bunlar fitneyi meslek edindiler.
Fesat, yer yüzünde bozgunculuk, insanların mahrem hayatlarını araştırmak, ifşa etmek büyük günahlardan sayılmışken bunlar fesat şebekesi olarak çalışmayı “hizmetten” saydılar.
İslam’ı bunlarla tanıyanlar, bunlar vasıtası ile tanıyanlar gün geçtikçe bunların yüzünden yüce İslam’dan nefret etmeye başladılar.
Yıllarca islam’ın sırtından geçinmiş olmaları yetmezmiş gibi şimdi de güzel Türkçemizin sırtından vurgunlar vurmayı sürdürüyorlar.
Devleti temsil eden koca koca adamların da bu tiyatroya alet olmaları coğrafyamız açısından büyük bir talihsizliktir.
AZİZ KARACA