Özhan Canaydın´ın veda açıklamasını, FANATİK´in 4 usta kalemi değerlendirdi...
24.2.2008
Oğuz Dizer: Başkan, camianın ‘Bizi bırakma’ çağrısı yapmasını istemiş olabilir...
Hamit Turhan: Dedikoduların aksine, Aziz Yıldırım gibi geri döneceğini sanmıyorum
Ayhan Yılmaz: Seçime girmese de, birini işaret edip sonucu doğrudan etkileyecektir
Yalçın Dümer: Hayalleri tek tek gerçekleşirken, şimdi ayrılmasının zamanı değildi
Erken teşhis!
Canaydın’ın açıklamasına erken teşhis zor. Beklemek ve doğru analiz etmek gerek. Ama tahminde bulunabiliriz. Başkan, Galatasaray camiasının birlik olmasını ve ‘Bizi bırakma’ çağrısının yapılmasını, yani ‘güven belgesi tescilini’ arzulamış olabilir.
Kriterlerini başarıya değil, Galatasaray değerlerine göre belirleyen kongre üyeleri de ‘Başkanımızı bırakmayız’ diyebilir. Canaydın’ın oy hesabı yapmadan, sakin bir ortamda belirleyeceği yönetim de, yılların sıkıntısına çözüm üretebilir.
Mali Kongre’de gündeme gelen şu cümleler ne anlam ifade eder sizce? “Sıhhatim yerinde ve her görevi yürütebilirim. Tam yetki verdiğim futbol şubesi ve Futbol A.Ş. adına, Avrupa’da yaşadığımız üzüntülü neticeden dolayı özür diliyorum. Genel kurul haricinde hiçbir kuvvete teslim olmadım ve olmayacağım.”
Galatasaray camiasında, özellikle böylesi durumlarda, neyin ne olacağı hiiiiç ama hiç belli olmaz. Bekleyelim görelim.
Oğuz DİZER
Canaydın farkı!Canaydın göreve başladığı günden itibaren herkesi şaşırttı, şaşırtmaya da devam ediyor. Duruşuyla, insanlığıyla, centilmenliğiyle değişik bir başkan profili çizen Canaydın’ın her davranışı, her sözü, her icraatı bazı sürprizleri barındırmıştır. Son kararı da aynen böyle oldu. Bizim kültürümüzde koltuklar genellikle terk edilmez. Ama Canaydın burada da farklı bir duruş sergileyerek ders vermiştir. Başarılı olup olmadığına tarih karar verir. Ancak şu bir gerçek ki, kulüpte sağladığı mali disiplinle, hayata geçirdiği stat projesiyle geleceği teminat altına almıştır. Dedikoduların aksine Canaydın’ın Aziz Yıldırım gibi, baskılara dayanamayıp döneceğini sanmıyorum. Bırakmasının ani bir karar olduğunu da düşünmüyorum. Bu karar, uzun uzun düşünüldükten sonra verilmiştir. Canaydın seçimde yine olacaktır; ama bir duayen olarak. İstikrardan yana olan Canaydın aday olması halinde bence Polat’ı destekleyecektir. Doğrusu da budur.
Hamit TURHAN
Fener’in kurbanı!Canaydın’ın görev yaptığı 6 yıllık süre içinde en büyük handikapı yapamadıkları değil, Aziz Yıldırım’ın Fenerbahçe adına başardıklarıdır! Olaylara popülist yaklaşmama adına büyük uğraş verdi. Borç batağında hareket yeteneği oldukça kısıtlıydı ve verdiği sözlerin pek çoğunu bu nedenden ötürü tutamadı. Saracoğlu’nda ezeli rakibini (bazılarına göre yanlışlıkla da olsa!) alkışlaması, taraftarların gözünde kendini bitirdi. Tribün desteği zaten yoktu, sıcak para girdisi de... Yönetim içinde birlik deseniz, hak getire. Camianın etkili isimleri bazen gizliden, bazen açıktan altını sürekli oydu. Tüm bu sonuçlarda istemeyerek de olsa payı vardı. Her şeye karşın çok sevdiği Galatasaray için olumlu sayılabilecek işlere de imza attı. Lise kökenlilerden büyük bir oy potansiyeli olduğu kesin. Seçime girmese de, sonucu doğrudan etkileyeceğini ve birini işaret edeceğini düşünüyorum. Galatasaray için en hayırlısı, yıpranmamış, genç ve yeni bir yüzün koltuğa oturması olur.
Ayhan YILMAZ
Başkanların başkanı!Ne yaptın Özhan Abi!.. Bizleri bırakıp gitmenin sırası mıydı? Oysa hayallerin tek tek gerçekleşiyordu. Erozyona uğrayan Galatasaray terbiyesi ve kültürünü tekrar canlandırdın. Kavgaları bitirdin. Ama yaranamadın. Mağlup olduğun rakibinin elini sıktın, yine yaranamadın. Mucizevi şampiyonluklara imza attın, ıslıklandın. Sizden önceki harcamalara baktın, sustun, deşifre etmedin. Kan kustun, ‘Kızılcık şurubu’ dedin. Oysa için yanıyordu. Kimseye kızmadın. Gönlünde kara kaplı deftere yer yoktu. Anadolu kulüplerinin baştacı oldun, kendi menfaatlerini hiçe sayarak. Şimdi gidiyorsun. Önce gazeteci, daha sonra bir kongre üyesi olarak, bana sorarsan, vazgeç. Sizi 12 yaşımdayken Hasnun Galip Sokağı’nda görmüştüm, antrenmanı, daha doğrusu bizi izliyordunuz. O gün ne kadar heyecanlıysam, bugün o kadar üzgünüm. Ne yazık ki, bırakma nedenini bilmeme rağmen, kalemim burada iflas etti. Ne yaptın Özhan Abi!
Yalçın DÜMER