emrah1607
Banned
Soğan soyarken yaşarıyor da gözler!..
Bir soğan soyarken
yaşarır da gözler,
Hazine soyulurken
aldırmıyor öküzler.
--------------------------------------------------------------------------------
Kim yazmıştı bu etkili şiiri; Neyzen Tevfik mi, yoksa Şair Eşref mi? Bir kaynak bulamadım. Ne zaman soğan soyulduğunu görsem ve ne zaman; "devlet malının-mülkünün-parasının hortumlandığını" işitsem bu şiir aklıma gelir.
Derler ki!
Bu şiiri Neyzen yazmadı.
Şair Eşref de yazmadı.
Beyefendi, kibar, karınca incitmez, anasına sövsen karşılık vermez, kem söz söylemez bir kişi olan eski Antalya Defterdarı Abdullah Çağlayan, dayanamayıp bu şiiri yazdı.
Şiir şöyle:
"Bir soğan soyarken
yaşarır da gözler,
Hazine soyulurken
aldırmıyor öküzler.
Hayâdan eser yoktur,
nafile bütün sözler.
Beyhude inat etme
salla hemen başını,
Gerdan kır belini bük,
al gitsin maaşını."
Dün sabah erkenden gazete haberleri arasında MHP'li milletvekili Oktay Vural'ın, bir yanına Ankara Belediyesi'nin fakir halka seçim öncesi dağıttığı "soğan, kömür çuvalı, makarna paketleri" diğer yanına da "villa maketleri" koyarak basın toplantısı yaptığını ve "Ey benim Ankaralı vatandaşım, Belediye Başkanı Melih Gökçek size soğan, yandaşlara villa dağıtıyor" diyerek halka seslenişini okuyunca bu şiir aklıma yine düştü.
"Soğan soyarken
Yaşarır da gözler.
Hazine soyulurken
aldırmıyor öküzler."
MHP Grup Başkanvekili, milletvekili Oktay Vural'ın, belgelerini de göstererek sergilediğine göre, Ankara Belediye Meclisi'nin AKP'li Başkanvekili Seyfi Saltoğlu ve ASKİ'nin (Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi) eski Genel Müdürü İhsan Fincan'ın servetleri, "değil tek bir baş soğanın, 8 kamyon dolusu soğanın soyulmasına bile zerre damla gözyaşı akıtmadan katlanabilecek umursamaz gözler" gerektiriyor!
İhsan Fincan'ın serveti:
38 müstakil konut.
28 daire. 36 arsa.
19 iş yeri. 2 villa.
Seyfi Saltoğlu'nun serveti:
17 gayrimenkul.
Oğlunun serveti:
5 gayrimenkul.
Ankara Milletvekili Oktay Vural, "Ankara halkı uyansın, soğan soyulurken nemlenen gözlerin belediye soyulurken de en azından açılması mümkün olsun" diye elindeki belgeleri savcılığa verdi ve adaletin harekete geçmesini, AKP'li bu iki belediye bürokratının ballı servetlerinin kaynağının araştırılmasını istedi.
Milletvekili Oktay Vural, "halkın gözünü açıcı iddialarına" Ankara Belediye Başkanı ve AKP'nin de 29 Mart'ta yeniden seçilsin diye aday gösterdiği Melih Gökçek'in 2 Mart'ta Suudi Arabistan'a "umreye kimin uçağıyla ve kimlerle beraber" gittiğini de soruyor. Bir bildiği var ki soruyor.
Melih Gökçek açıklamalı:
Kimin uçağına bindi?
Kimlerle umreye gitti?
"Bana umre arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim" misali çok büyük bir iddia daha var. Cumhurbaşkanlarının oturduğu Çankaya Köşkü karşısında çok değerli 40 dönümlük arsanın sahiplerinden "imar değişikliği için" vekalet toplayan işadamı Osman Şahin, imar değişikliğini yaptıramadı.
Uğraştı. Çabaladı.
Uzun zaman geçti.
Ankara Belediye Meclisi'nden bu 40 dönümlük "ballı şehir arazisine" imar değişikliği çıkmadı.
Tahmin edin!
Bir gün ne oldu?
Ballı arazinin sahibi işadamı Osman Şahin, villasını 895 bin liraya (yani eski parayla 895 milyar liraya) Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve şimdi de AKP'nin adayı Melih Gökçek'e sattı.
Ve yine tahmin edin!
Ne oldu?
İşadamı Osman Şahin'in ballı arsasına imar değişkiliği 3 ay sonra gerçekleşti. 250 milyon dolarlık şehir rantı doğdu ve akıllara hemen İstanbul'daki "arsa dişleme" olayları geldi. Milletvekili Oktay Vural, şimdi sayın Melih Gökçek'e soruyor: "Siz satın aldığınız bu villanın parası olan 895 milyar lirayı nasıl ödediniz, banka havalesiyle mi, çanta içinde mi, elden mi, nasıl?" Benim aklıma; "Soğan soyulurken yaşarıyor da gözler... Hazine soyulurken..." diyen şiir hep düşüyor!
Necati Doğru/Vatan
kaynak
Bir soğan soyarken
yaşarır da gözler,
Hazine soyulurken
aldırmıyor öküzler.
--------------------------------------------------------------------------------
Kim yazmıştı bu etkili şiiri; Neyzen Tevfik mi, yoksa Şair Eşref mi? Bir kaynak bulamadım. Ne zaman soğan soyulduğunu görsem ve ne zaman; "devlet malının-mülkünün-parasının hortumlandığını" işitsem bu şiir aklıma gelir.
Derler ki!
Bu şiiri Neyzen yazmadı.
Şair Eşref de yazmadı.
Beyefendi, kibar, karınca incitmez, anasına sövsen karşılık vermez, kem söz söylemez bir kişi olan eski Antalya Defterdarı Abdullah Çağlayan, dayanamayıp bu şiiri yazdı.
Şiir şöyle:
"Bir soğan soyarken
yaşarır da gözler,
Hazine soyulurken
aldırmıyor öküzler.
Hayâdan eser yoktur,
nafile bütün sözler.
Beyhude inat etme
salla hemen başını,
Gerdan kır belini bük,
al gitsin maaşını."
Dün sabah erkenden gazete haberleri arasında MHP'li milletvekili Oktay Vural'ın, bir yanına Ankara Belediyesi'nin fakir halka seçim öncesi dağıttığı "soğan, kömür çuvalı, makarna paketleri" diğer yanına da "villa maketleri" koyarak basın toplantısı yaptığını ve "Ey benim Ankaralı vatandaşım, Belediye Başkanı Melih Gökçek size soğan, yandaşlara villa dağıtıyor" diyerek halka seslenişini okuyunca bu şiir aklıma yine düştü.
"Soğan soyarken
Yaşarır da gözler.
Hazine soyulurken
aldırmıyor öküzler."
MHP Grup Başkanvekili, milletvekili Oktay Vural'ın, belgelerini de göstererek sergilediğine göre, Ankara Belediye Meclisi'nin AKP'li Başkanvekili Seyfi Saltoğlu ve ASKİ'nin (Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi) eski Genel Müdürü İhsan Fincan'ın servetleri, "değil tek bir baş soğanın, 8 kamyon dolusu soğanın soyulmasına bile zerre damla gözyaşı akıtmadan katlanabilecek umursamaz gözler" gerektiriyor!
İhsan Fincan'ın serveti:
38 müstakil konut.
28 daire. 36 arsa.
19 iş yeri. 2 villa.
Seyfi Saltoğlu'nun serveti:
17 gayrimenkul.
Oğlunun serveti:
5 gayrimenkul.
Ankara Milletvekili Oktay Vural, "Ankara halkı uyansın, soğan soyulurken nemlenen gözlerin belediye soyulurken de en azından açılması mümkün olsun" diye elindeki belgeleri savcılığa verdi ve adaletin harekete geçmesini, AKP'li bu iki belediye bürokratının ballı servetlerinin kaynağının araştırılmasını istedi.
Milletvekili Oktay Vural, "halkın gözünü açıcı iddialarına" Ankara Belediye Başkanı ve AKP'nin de 29 Mart'ta yeniden seçilsin diye aday gösterdiği Melih Gökçek'in 2 Mart'ta Suudi Arabistan'a "umreye kimin uçağıyla ve kimlerle beraber" gittiğini de soruyor. Bir bildiği var ki soruyor.
Melih Gökçek açıklamalı:
Kimin uçağına bindi?
Kimlerle umreye gitti?
"Bana umre arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim" misali çok büyük bir iddia daha var. Cumhurbaşkanlarının oturduğu Çankaya Köşkü karşısında çok değerli 40 dönümlük arsanın sahiplerinden "imar değişikliği için" vekalet toplayan işadamı Osman Şahin, imar değişikliğini yaptıramadı.
Uğraştı. Çabaladı.
Uzun zaman geçti.
Ankara Belediye Meclisi'nden bu 40 dönümlük "ballı şehir arazisine" imar değişikliği çıkmadı.
Tahmin edin!
Bir gün ne oldu?
Ballı arazinin sahibi işadamı Osman Şahin, villasını 895 bin liraya (yani eski parayla 895 milyar liraya) Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve şimdi de AKP'nin adayı Melih Gökçek'e sattı.
Ve yine tahmin edin!
Ne oldu?
İşadamı Osman Şahin'in ballı arsasına imar değişkiliği 3 ay sonra gerçekleşti. 250 milyon dolarlık şehir rantı doğdu ve akıllara hemen İstanbul'daki "arsa dişleme" olayları geldi. Milletvekili Oktay Vural, şimdi sayın Melih Gökçek'e soruyor: "Siz satın aldığınız bu villanın parası olan 895 milyar lirayı nasıl ödediniz, banka havalesiyle mi, çanta içinde mi, elden mi, nasıl?" Benim aklıma; "Soğan soyulurken yaşarıyor da gözler... Hazine soyulurken..." diyen şiir hep düşüyor!
Necati Doğru/Vatan
kaynak