karizma_5
karizmatik
SEVİYORUM SENİ
Sana daha önce hiç
Seni seviyorum demiş miydim?
Yeşil çimlerin üstüne uzanıp
Gökyüzünü seyrederken
Üstümüzden rengarenk kanatları ile
Bahar kelebekleri geçerken
Bir yanımızdan şırıl şırıl akan
Nehrin sesini dinlerken
Bir yandan da gökyüzündeki
Bulutlara şekil verirken
Elini tutup
Kulağına fısıldadım mı hiç
Seni seviyorum dedim mi?
O ipek saçlarını
Omzumda hissettiğimde
Gözlerin hep yaptığı gibi
Kalbimi titrettiğinde
O yüzündeki tebessüm
Ruhumun her köşesine değdiğinde
Sana seni seviyorum demiş miydim hiç?
Güneş ufuktan
Gökyüzüne kızıl küller saçarken
Söylemiş miydim sana
Seni seviyorum diye
Ay doğup da seni selamlarken demiş miydim?
Yıldızlar seni aydınlatırken?
Gecenin karanlığı iyice üstümüze çökerken?
Gecenin en katran zamanında
Demiş miydim seni seviyorum diye?
Sen gözlerini yumarken bana
En masum rüyalarına dalarken
Son bir öpücük kondururken dudağına
Seni seviyorum demiş miydim?
Gün doğdu
Sabah oldu
Artık uyan
Şimdi aç gözlerini bana
Diyorum işte
Seni seviyorum...
alıntıdır,
yazanı bilmiyorum maalesef
(<<] AŞIK İNCİ [>>)
Kaldırım kenarında kalmış
Bir küçük taştım senin için
Önce tebeşirden bir hayat çizdin bana
Bir ileri bir geri...
Bazen attın ayağınla beni hüzünlere
Bazen eline alıp savurdun.
Mutluydum ben yine de
Ne savrulduğumda aktı gözlerimden yaşlar
Ne de ellerinden gökyüzüne yükselip,
Soğuk zemine çarptığımda...
Sen beni hep oyun olarak gördün belki
Canın sıkılana kadar oynadığın seksek gibi.
Ben ise boynunda kolye olmayı düşledim hep
Bir basit zincirle
İnce boynundan sallanan basit bir kolye.
Son kez eline değdiğimde
Daha da inanmıştım buna halbuki
İki elinle birden tutuyordun beni çünkü
Avuçlarının içinde...
Tam da yaklaştırmışken göğsüne,
Hızla savurdun beni
Sensiz yaşadığım, geldiğim yere.
Aslında öyle inanmıştım ki
Beni gerçekten sevdiğine.
Hayatım bir oyunmuş.
Tüm o eğlenceli gülüşmeler,
Yeri göğü inleterek atan kalpler.
Hepsi oyunun bir parçası
Ben ise senin için
Bir değersiz taş parçası.
Bakmayı bilmek gerek bazen.
Bir küçük çakıl taşı diye
Kenara atılan mıdır değersiz olan?
Yoksa engin denizlerin derinliklerinden
Sadece aşkı hissettiği için
Gün yüzüne çıkmış
Hayatın saf incisini görmeyen Gözler mi?
alıntıdır
yazarını bilmiyorum maalesef
Sana daha önce hiç
Seni seviyorum demiş miydim?
Yeşil çimlerin üstüne uzanıp
Gökyüzünü seyrederken
Üstümüzden rengarenk kanatları ile
Bahar kelebekleri geçerken
Bir yanımızdan şırıl şırıl akan
Nehrin sesini dinlerken
Bir yandan da gökyüzündeki
Bulutlara şekil verirken
Elini tutup
Kulağına fısıldadım mı hiç
Seni seviyorum dedim mi?
O ipek saçlarını
Omzumda hissettiğimde
Gözlerin hep yaptığı gibi
Kalbimi titrettiğinde
O yüzündeki tebessüm
Ruhumun her köşesine değdiğinde
Sana seni seviyorum demiş miydim hiç?
Güneş ufuktan
Gökyüzüne kızıl küller saçarken
Söylemiş miydim sana
Seni seviyorum diye
Ay doğup da seni selamlarken demiş miydim?
Yıldızlar seni aydınlatırken?
Gecenin karanlığı iyice üstümüze çökerken?
Gecenin en katran zamanında
Demiş miydim seni seviyorum diye?
Sen gözlerini yumarken bana
En masum rüyalarına dalarken
Son bir öpücük kondururken dudağına
Seni seviyorum demiş miydim?
Gün doğdu
Sabah oldu
Artık uyan
Şimdi aç gözlerini bana
Diyorum işte
Seni seviyorum...
alıntıdır,
yazanı bilmiyorum maalesef
(<<] AŞIK İNCİ [>>)
Kaldırım kenarında kalmış
Bir küçük taştım senin için
Önce tebeşirden bir hayat çizdin bana
Bir ileri bir geri...
Bazen attın ayağınla beni hüzünlere
Bazen eline alıp savurdun.
Mutluydum ben yine de
Ne savrulduğumda aktı gözlerimden yaşlar
Ne de ellerinden gökyüzüne yükselip,
Soğuk zemine çarptığımda...
Sen beni hep oyun olarak gördün belki
Canın sıkılana kadar oynadığın seksek gibi.
Ben ise boynunda kolye olmayı düşledim hep
Bir basit zincirle
İnce boynundan sallanan basit bir kolye.
Son kez eline değdiğimde
Daha da inanmıştım buna halbuki
İki elinle birden tutuyordun beni çünkü
Avuçlarının içinde...
Tam da yaklaştırmışken göğsüne,
Hızla savurdun beni
Sensiz yaşadığım, geldiğim yere.
Aslında öyle inanmıştım ki
Beni gerçekten sevdiğine.
Hayatım bir oyunmuş.
Tüm o eğlenceli gülüşmeler,
Yeri göğü inleterek atan kalpler.
Hepsi oyunun bir parçası
Ben ise senin için
Bir değersiz taş parçası.
Bakmayı bilmek gerek bazen.
Bir küçük çakıl taşı diye
Kenara atılan mıdır değersiz olan?
Yoksa engin denizlerin derinliklerinden
Sadece aşkı hissettiği için
Gün yüzüne çıkmış
Hayatın saf incisini görmeyen Gözler mi?
alıntıdır
yazarını bilmiyorum maalesef