SevencLoves
Altın Üye
Sana "Nasılsın?" diye sormayacağım...
Başkaları sorduğunda onlara ne kadar harika, ne kadar muhteşem, ne kadar olağan
üstü olduğuna dair verecek onlarca cevabın var biliyorum. Bir kez daha aynı
sözleri duyacağımı bildiğim için sormayacağım sana o soruyu...
Sormayacağım; çünkü, hayatında yaşadığın bitmez tükenmez sorunları yüreğinin
kanayışını, hayatının eksilişini, içinin daralışını, yaşama sevincinin
tükenişini biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, yaşadığın yada yaşamak zorunda olduğun çevreyle, seviyorum
dediğin kişilerle ve hatta tüm insanlarla ortak paydalarının ne kadar az
olduğunu ve buna rağmen hala umudunu yeşil tutmaya çalıştığını biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, hayatında yakın geçmişe kadar, tüm çevrendekilerin gıpta
ile baktığı bir çok şey başarıp meyvelerini toplamak için çok çalıştığını, ancak
bu topraklarda senin gibi insanların önüne ne derece devasa engeller dikildiğini
ve senin bu engelleri aşabilme gücünün tükenme aşamasında olduğunu biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, umduğun, istediğin hayatı bir türlü yakalayamayan ama yine
de bulduğunla yetinmen gerektiğini hissettiren insanların alaycı tavırlarının
seni nasıl kahrettiğini, nasıl yorduğunu biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, bu topraklarda yeteneklerine göre değil kimin yanında
durduğuna göre değer kazandığını bildiğini ve bunun sana acı verdiğini, dirensen
de kendini artık buralara ait hissetmediğini biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, geleceğe ait bir çok beklentin olduğu ve bunun için ölesiye
çabalamana rağmen, sevdiğin ve en yakınım dediğin insanların hayata bakışını
anlamamaktaki ısrarının seni çok üzdüğünü biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, insanların özgürlüğün ne olduğunu bilmediği, bilenlere ise
bir kaç gömlek bol geldiği ve o özgürlüklerin sadece kendine ait bir hak olarak
görülmesinin sana acı verdiğini biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, "serde erkeklik var" diyemeyip, saklamadan, gizlemeden,
utanmadan ağlayabildiğini, "ağlamak ne zamandan beri hak oldu, alındı, satıldı,
verildi, lütfedildi?" diye isyan ettiğini biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, bazen avazın çıktığı kadar bağırarak, bazense sadece
susarak, bazen sayfalar dolusu yazarak, bazen de ağız dolusu konuşarak sevdanı
anlatmak istediğini, ama yine de beceremediğini görüp hayata küstüğünü de
biliyorum...
Evet sana "nasılsın?" diye sormayacağım... Bu bir Bayram Günü sabahı da olsa
sormayacağım... Şimdi yıka elini yüzünü, gülümse aynalara, kendine çeki düzen
ver ve her zaman senden bekledikleri maskeyi tak yüzüne... Gülümseyerek
"harikayım, nasıl iyi olmam ki" de yine...
Başkaları sorduğunda onlara ne kadar harika, ne kadar muhteşem, ne kadar olağan
üstü olduğuna dair verecek onlarca cevabın var biliyorum. Bir kez daha aynı
sözleri duyacağımı bildiğim için sormayacağım sana o soruyu...
Sormayacağım; çünkü, hayatında yaşadığın bitmez tükenmez sorunları yüreğinin
kanayışını, hayatının eksilişini, içinin daralışını, yaşama sevincinin
tükenişini biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, yaşadığın yada yaşamak zorunda olduğun çevreyle, seviyorum
dediğin kişilerle ve hatta tüm insanlarla ortak paydalarının ne kadar az
olduğunu ve buna rağmen hala umudunu yeşil tutmaya çalıştığını biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, hayatında yakın geçmişe kadar, tüm çevrendekilerin gıpta
ile baktığı bir çok şey başarıp meyvelerini toplamak için çok çalıştığını, ancak
bu topraklarda senin gibi insanların önüne ne derece devasa engeller dikildiğini
ve senin bu engelleri aşabilme gücünün tükenme aşamasında olduğunu biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, umduğun, istediğin hayatı bir türlü yakalayamayan ama yine
de bulduğunla yetinmen gerektiğini hissettiren insanların alaycı tavırlarının
seni nasıl kahrettiğini, nasıl yorduğunu biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, bu topraklarda yeteneklerine göre değil kimin yanında
durduğuna göre değer kazandığını bildiğini ve bunun sana acı verdiğini, dirensen
de kendini artık buralara ait hissetmediğini biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, geleceğe ait bir çok beklentin olduğu ve bunun için ölesiye
çabalamana rağmen, sevdiğin ve en yakınım dediğin insanların hayata bakışını
anlamamaktaki ısrarının seni çok üzdüğünü biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, insanların özgürlüğün ne olduğunu bilmediği, bilenlere ise
bir kaç gömlek bol geldiği ve o özgürlüklerin sadece kendine ait bir hak olarak
görülmesinin sana acı verdiğini biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, "serde erkeklik var" diyemeyip, saklamadan, gizlemeden,
utanmadan ağlayabildiğini, "ağlamak ne zamandan beri hak oldu, alındı, satıldı,
verildi, lütfedildi?" diye isyan ettiğini biliyorum...
Sormayacağım; çünkü, bazen avazın çıktığı kadar bağırarak, bazense sadece
susarak, bazen sayfalar dolusu yazarak, bazen de ağız dolusu konuşarak sevdanı
anlatmak istediğini, ama yine de beceremediğini görüp hayata küstüğünü de
biliyorum...
Evet sana "nasılsın?" diye sormayacağım... Bu bir Bayram Günü sabahı da olsa
sormayacağım... Şimdi yıka elini yüzünü, gülümse aynalara, kendine çeki düzen
ver ve her zaman senden bekledikleri maskeyi tak yüzüne... Gülümseyerek
"harikayım, nasıl iyi olmam ki" de yine...