fatih pala
Banned
- Katılım
- 1 Şub 2009
- Mesajlar
- 240
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Dünkü sayfamızda siyasi arenayı "at gözlüğü"yle değerlendirmeye çalışan medyanın Saadet Partisi'ne karşı uyguladığı çifte standarta dikkat çekmiştik. Bugün Vatan gazetesi yazarı Mehmet Tezkan'dan bu konuyla ilgili bir itiraf geldi. Tezkan; "Seçimin bir de görünmeyen yüzü var. Medyaya pek yansımayan. Ekranlarda yer almayan yanı. Saadet Partisi cephesinden söz ediyorum..." ifadelerini kullanıyor ve Saadet Partisi ile ilgili görüşlerini şu şekilde ifade ediyor:
Seçim tartışmalarının görünen yüzünü izliyorsunuz.. Başbakan her gün Baykal ve Bahçeli'ye yükleniyor.. Onlar da cevap veriyor..
Seçimin bir de görünmeyen yüzü var.. Medyaya pek yansımayan.. Ekranlarda yer almayan yanı.. Saadet Partisi cephesinden söz ediyorum..
Başbakan'a yönelik en sert eleştiriler, yenilip yutulması mümkün olmayan sözler o cepheden geliyor..
Saadet'in iki ağır topu; Genel Başkan Kurtulmuş ile İstanbul adayı Bekâroğlu vurdukça vuruyor..
Hem de bam teline basarak.. Başbakan bugüne kadar yanıt vermedi.. Adını anmayarak Saadet'i yok sayıyor.. Farklı bir taktik izliyor..
Ama..
Saadet Partililer, mahalle mahalle, sokak sokak, ev ev dolaşarak çalışıyor..
Başbakan'ın elinde müthiş bir iktidar gücü, her istediğini yapabilme kudreti var ama Saadet de boş durmuyor..
Peki Erdoğan ile Kurtulmuş aynı tabandan çıkmadı mı? İkisi de Milli Görüş okulunda yetişmedi mi?
Evet, zaten mesele de buradan kaynaklanıyor..
Tabanın bir bölümü aşırı zenginleşti, diğer kesimi aynı kaldı.. Dün neyseler bugün de o..
Saadet'in en büyük silahı bu.. Ayrı bir Müslüman sınıf yaratılması!.. Otobüse binen, giderek yoksullaşan türbanlıyla, cipe binen, beş yıldızlı otellerden çıkmayan türbanlı farkı..
Tabandaki kırılma noktası..
Veya Saadetli, AKP'li farkı..
Yeni slogan da şu; AKP, ANAP'laştı.. Yolsuzluğa talana bulaştı..
Çok sert eleştiriler dedim.. Bekâroğlu'nun ağzından iki örnek vereyim..
Diyor ki; "Dindar olmaları; umreye, hacca gitmeleri, haksızlık yapmalarına, 'ücretleri piyasa belirler' deyip insanları ezmelerine, emeklerini sömürmelerine engel olmuyor." (Dünkü Vatan, Mine Şenocaklı'nın söyleşisi.)
Yani Saadet'e göre AKP yoldan çıktı..
İkincisi..
Bildiğimiz hikâye, ucuza arsa kapatıp sonra imar değişikliği yapıyorlar ya.. Beş liralık arsa bir günde 100 lira oluyor..
Bekâroğlu yine çok sert; "Bu nasıl bir Müslümanlık, bu nasıl bir hukuk anlayışı? Ne Allah'tan korkuyorlar ne kuldan utanıyorlar."
Tabanda kavga büyük...
kaynak=http://www.milligazete.com.tr/haber/saadet-vuruyor-basbakan-susuyor-115970.htm
Seçim tartışmalarının görünen yüzünü izliyorsunuz.. Başbakan her gün Baykal ve Bahçeli'ye yükleniyor.. Onlar da cevap veriyor..
Seçimin bir de görünmeyen yüzü var.. Medyaya pek yansımayan.. Ekranlarda yer almayan yanı.. Saadet Partisi cephesinden söz ediyorum..
Başbakan'a yönelik en sert eleştiriler, yenilip yutulması mümkün olmayan sözler o cepheden geliyor..
Saadet'in iki ağır topu; Genel Başkan Kurtulmuş ile İstanbul adayı Bekâroğlu vurdukça vuruyor..
Hem de bam teline basarak.. Başbakan bugüne kadar yanıt vermedi.. Adını anmayarak Saadet'i yok sayıyor.. Farklı bir taktik izliyor..
Ama..
Saadet Partililer, mahalle mahalle, sokak sokak, ev ev dolaşarak çalışıyor..
Başbakan'ın elinde müthiş bir iktidar gücü, her istediğini yapabilme kudreti var ama Saadet de boş durmuyor..
Peki Erdoğan ile Kurtulmuş aynı tabandan çıkmadı mı? İkisi de Milli Görüş okulunda yetişmedi mi?
Evet, zaten mesele de buradan kaynaklanıyor..
Tabanın bir bölümü aşırı zenginleşti, diğer kesimi aynı kaldı.. Dün neyseler bugün de o..
Saadet'in en büyük silahı bu.. Ayrı bir Müslüman sınıf yaratılması!.. Otobüse binen, giderek yoksullaşan türbanlıyla, cipe binen, beş yıldızlı otellerden çıkmayan türbanlı farkı..
Tabandaki kırılma noktası..
Veya Saadetli, AKP'li farkı..
Yeni slogan da şu; AKP, ANAP'laştı.. Yolsuzluğa talana bulaştı..
Çok sert eleştiriler dedim.. Bekâroğlu'nun ağzından iki örnek vereyim..
Diyor ki; "Dindar olmaları; umreye, hacca gitmeleri, haksızlık yapmalarına, 'ücretleri piyasa belirler' deyip insanları ezmelerine, emeklerini sömürmelerine engel olmuyor." (Dünkü Vatan, Mine Şenocaklı'nın söyleşisi.)
Yani Saadet'e göre AKP yoldan çıktı..
İkincisi..
Bildiğimiz hikâye, ucuza arsa kapatıp sonra imar değişikliği yapıyorlar ya.. Beş liralık arsa bir günde 100 lira oluyor..
Bekâroğlu yine çok sert; "Bu nasıl bir Müslümanlık, bu nasıl bir hukuk anlayışı? Ne Allah'tan korkuyorlar ne kuldan utanıyorlar."
Tabanda kavga büyük...
kaynak=http://www.milligazete.com.tr/haber/saadet-vuruyor-basbakan-susuyor-115970.htm