Albayrak
Can Feda
- Katılım
- 23 May 2007
- Mesajlar
- 4,439
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
ŞIRNAK’ta 13 askerin şehit edilmesinden sonra Türkiye’de yaşanan gelişmeler üzerine Kuzey Irak’taki Bölgesel Kürt Hükümeti Başbakanı Bakanlar Kurulu Başbakan Neçirvan Barzani, bakanlarını, Mesut Barzani ise, ‘Siyasi Partiler Yüksek Kurulu’nu toplayarak durum değerlendirmesi yaptı. Barzani’ye bağlı Kürdistan TV’nin haberine göre yapılan toplantı sonunda hiç bir gücün ‘Kürdistan’ olarak nitelendirilen Kuzey Irak toprakları üzerinden komşu ülkelere karşı saldırılar düzenlemesine izin verilmeyeceği iddia edildi.
Barzani Başkanlığındaki bakanlar, daha fazla gerginliğe neden olan eylemlerin sona ermesi temennisinde bulunarak komşu ülkeler ile saygı ve karşılıklı çıkarların korunması temelinde dostluk ilişkilerinin devam ettirilmesinin zorunlu olduğunu vurguladı.
Bu arada ‘Kürdistan Siyasi Partiler Yüksek Kurulu da Mesut Barzani yönetiminde toplandı.
Barzani’nin Selahaddin kentindeki karargahında yapılan toplantıya Kürdistan İslam Birliği Genel başkanı Selahaddin Bahauddin, İslam Cemaati (Komala) Partisi lideri Ali Bapir ve diğer parti liderleri katıldı. Toplantıda son zamanlarda meydana gelen siyasi gelişmelerin değerlendirildiği belirtildi. Toplantı ile ilgili yapılan açıklamada bölgesel Kürt yönetiminin ABD senatosunun aldığı Irak’ın federal sistemde 3′e bölünmesi kararı karşısındaki tutumu ve Barzani’nin geniş katılımlı bir konferans düzenlenmesi çağrısı, Irak ile Türkiye arasında imzalanan anlaşma, anlaşmanın içeriği ve nasıl tutum izleneceği, Kürt bölgesindeki siyasi partilerin dış ülkelerle olan ilişkileri konularının tartışıldığı belirtildi.
Kürdistan TV, Pazar günkü hain saldırı ardından Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı topçu birliklerinin Dohuk’a bağlı Amadiye’ye yakın bazı köyleri şiddetli bir şekilde top ateşine tuttuğunu, bombalanan köylerde birinin Deraluk kasabasına sadece 1 kilometre uzunlukta olduğu belirtildi.
Sınırdaki peşmerge yetkililerinden Said Haci, Türk topçusunun Geli Tubız Ağa, Pışta Nızdur, Baluka ve Sarka Hırapı köylerinin bulunduğu bölgeyi şiddetli bombardımana tuttuğunu can kaybı olmadığını söyledi.
Barzani Başkanlığındaki bakanlar, daha fazla gerginliğe neden olan eylemlerin sona ermesi temennisinde bulunarak komşu ülkeler ile saygı ve karşılıklı çıkarların korunması temelinde dostluk ilişkilerinin devam ettirilmesinin zorunlu olduğunu vurguladı.
Bu arada ‘Kürdistan Siyasi Partiler Yüksek Kurulu da Mesut Barzani yönetiminde toplandı.
Barzani’nin Selahaddin kentindeki karargahında yapılan toplantıya Kürdistan İslam Birliği Genel başkanı Selahaddin Bahauddin, İslam Cemaati (Komala) Partisi lideri Ali Bapir ve diğer parti liderleri katıldı. Toplantıda son zamanlarda meydana gelen siyasi gelişmelerin değerlendirildiği belirtildi. Toplantı ile ilgili yapılan açıklamada bölgesel Kürt yönetiminin ABD senatosunun aldığı Irak’ın federal sistemde 3′e bölünmesi kararı karşısındaki tutumu ve Barzani’nin geniş katılımlı bir konferans düzenlenmesi çağrısı, Irak ile Türkiye arasında imzalanan anlaşma, anlaşmanın içeriği ve nasıl tutum izleneceği, Kürt bölgesindeki siyasi partilerin dış ülkelerle olan ilişkileri konularının tartışıldığı belirtildi.
Kürdistan TV, Pazar günkü hain saldırı ardından Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı topçu birliklerinin Dohuk’a bağlı Amadiye’ye yakın bazı köyleri şiddetli bir şekilde top ateşine tuttuğunu, bombalanan köylerde birinin Deraluk kasabasına sadece 1 kilometre uzunlukta olduğu belirtildi.
Sınırdaki peşmerge yetkililerinden Said Haci, Türk topçusunun Geli Tubız Ağa, Pışta Nızdur, Baluka ve Sarka Hırapı köylerinin bulunduğu bölgeyi şiddetli bombardımana tuttuğunu can kaybı olmadığını söyledi.
Atatürk'ün dedikleri yorumsamaya açık şeylerdir, Atatürk'ün "ülke kurtarmak" ile alakalı özdeyişlerini, kendi fikrin ile benim gibi düşünenlere cevap olarak vermen, kendine ait hiçbir düşüncen olmadığını gösteriyor. Adana sahilleri açıklarına bırakılan kimyasal atıklardan tut, yapılan tüm adaletsiz uygulamalara karşın nedense bu ülkede kimseden ses çıkmıyor. (Oysa bunlar Atatürk'ün tüm deyişelrinde açıkça vurgulanan en büyük tehlikedir.) Neden zira bunları yapanlar Almanya, ABD İsveç, İngiltere gibi bizim büyük gördüğümüz ülkeler, ama mesele Irak gibi güçsüz gördüğümüz bir ülkeye gelince herkes dimdik ayakta ve mevcudiyetini sonuna kadar savunacak bir ülkeyi kurtarma ya da kurma derdinde, açıkça söylüyorum bu "kana susamaktır" ben artık haberlerde şehit haberleri duymak istemiyorum, kimsenin kimseyi ateşe atma hakkı yoktur, savaş hakkında bilginizin olmadığı açık. "Ordumuz Irak'a girsin" diyenler, sanki TSK'yı Mars'tan bir ordu sanıyor, TSK biziz, canınızın bu vatan için değerini bilmiyorsanız, sadece Şırnak'ta şehit olanların canının değerinin pahasını söyleyin bana? Mesele delikanlılık değil, olmak istese herkes öyle, hatta bu konuda güzel bir anektot vermek isterim Bir Yunan kralı, bir sohbette danışmanları, "akıl mı önemlidir, yiğitlik mi" diye sorduklarında "Herkes akıllı olsaydı yiğitliğe ne gerek kalırdı" demişti. Biraz düşünün TC. mahalle çetesi değil, devlet! Siz girmek istiyosanız sevgili arkadaşlar, bir milis grup oluşturup girin Irak'a ama Türkiye devletini böylesine belirsiz bir savaşa sokma girişiminizi kınıyorum.
