Papandreu Türk ordusuna taş attı!..

[WaTcHFuL]

Papandreu ABD'den Türk ordusuna taş attı!..

Ülkesinin çöken ekonomisi için destek arayışlarını sürdüren Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu gittiği ABD'de Kıbrıs meselesine de değindi. Papandreu, "Türk ordusu, Türk hükümetine göre adada daha fazla müdahil durumda. Ancak ben Kıbrıs meselesinde Türk ordusundan ziyade, Türk hükümetinin daha fazla müdahil olmasını tercih ederim" dedi.

Papandreu, ABD'nin başkenti Washington'da yaptığı temaslar çerçevesinde, ABD'deki düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü'nde düzenlenen bir konferansa katıldı.

Papandreu, moderatörlüğünü Brookings Enstitüsü'nün Başkan Yardımcısı Kemal Dervişoğlu'nun yaptığı konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Kıbrıs'ta bulunan 30 bin askerine atıfta bulundu.

Kıbrıs meselesinin çözümü için güçlü siyasi iradeye ihtiyaç bulunduğunu vurgulayan Papandreu, Yunanistan olarak sürece doğrudan müdahil olmak istemediklerini, çünkü Güney Kıbrıs'ı, kendi kararlarını alma hakkına sahip egemen bir devlet olarak gördüklerini ifade etti.

"Bizim yapabileceğimiz, bu süreci desteklemek ve Türkiye'den de olumlu karşılık gelmesi halinde, Türkiye ile ilişkilerimizde bu sürece katkı sağlayacak biçimde gerekli atmosferi yaratmak" diye konuşan Papandreu, "Türk ordusu, Türk hükümetine göre adada daha fazla müdahil durumda. Ancak ben Kıbrıs meselesinde Türk ordusundan ziyade, Türk hükümetinin daha fazla müdahil olmasını tercih ederim. Bu noktada ilerleme sağlamak için Türkiye'nin gerçek anlamda siyasi iradesine ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 2004 yılında bu iradeyi çok güzel şekilde göstermişti, bunu yine yapabileceğine inanıyorum" dedi.

Ada'daki iki toplumun alınan her kararda birbirini veto etmediği, hem AB hem de kendi bünyesinde düzgün işleyen bir yönetim türüne sahip bir "Kıbrıs Cumhuriyeti"nin yaratılması gerektiğini söyleyen Papandreu, Kıbrıs meselesine ilişkin bir çözümün AB müktesebatıyla "renklendirilmesi" ve olası bir çözümde, hem bu çözüme hem de adaya AB müktesebatının uygulandığından emin olunması gerektiğini kaydetti.

KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın iyi birer dost olduğunu belirten Papandreu, "(Talat ve Hristofyas'ın) ileri gitmelerine, özellikle de Talat'a izin verilirse, mümkün olan en erken zamanda bir çözümün sağlanabileceğini umuyorum" dedi.

"Türkiye'nin AB üyeliği dünyaya önemli mesaj" Papandreu, bir başka soru üzerineyse, Kopenhag kriterlerinin yanı sıra Kıbrıs, Yunanistan ile ilişkileri gibi iyi komşuluk ilişkileriyle alakalı bir dizi konudaki kriteri yerine getirmesi durumunda Türkiye'nin AB üyeliğini güçlü biçimde desteklediğini söyledi.

"Yunanistan'ın Türkiye'nin AB üyeliği konusunda 10 yıl önce önemli bir politika değişikliğine giderek, 'Türkiye'yi aday yapalım ve AB üyeliği yolunda tam kapasiteye sahip olan bir ülke haline getirelim' söylemini geliştirdiğine" işaret eden Papandreu, bunun bölgede bir istikrar faktörü olacağını, ayrıca Avrupa'nın, nüfusunun çoğunluğunu Müslümanların oluşturduğu bir ülkeyi üye kabul etmesi ve paylaştığı değerlerin dinle alakalı olmadığını göstermesi bakımından dünyaya da önemli bir mesaj vermiş olacağını belirtti.

Papandreu, "Ayrıca bunu yaparak, sadece Kıbrıs meselesini değil, Türkiye ve Yunanistan arasındaki ikili ilişkileri ilgilendiren sorunları da çözebileceğiz" dedi Başbakan Erdoğan'ın gelecek dönemde Atina'yı ziyaret edeceğine işaret eden Papandreu, "Erdoğan ile görüşmemizde, son on yıllarda canımızı sıkan ve bizi geriye götüren konularda daha fazla ilerleme sağlayacağımızı umuyorum" diye konuştu. Yunanistan dışişleri bakanı olduğu dönemde 10 yıl önce Türk-Yunan yakınlaşmasını başlattığında, herkesin bu çabanın başarısızlığa mahkum olduğunu söylediğini hatırlatan Papandreu, ancak şimdi iki ülke olarak yüzyıllardır olmadığı kadar yakın ilişkiler içinde olduklarını kaydetti.

Papandreu, "Yakın arkadaşım Kemal Derviş'in bu tartışmanın moderatörlüğünü yapması bunun en büyük işaretidir" diye konuştu. Papandreu, "Başbakan Erdoğan'ın Atina'yı ziyaretinde, ilişkilerimizde yeni atılımlar yapacağımıza ve Doğu Akdeniz ile Ortadoğu'da istikrarın sembolü olacağımıza inanıyorum" dedi.

kaynak

 

[illegal66]

sana mı kaldı lan yunan tohumu ???? sen önce memleketinin kıçını düzelt... dinime söven benden olsa gerek :closedeyes:

 

[banane]

Sende haklısın hükümet yönetse satar!! asker sahip çıkar merak etmeyin bir dönem daha başta kalırsa satılığa çıkartır rte

 

[xfles78]

komşu komşunun külüne muhtaçtır. onlarda bizim siyasetçiler gibi içeride biyerleri sıkışınca sataşacak yer hazır nasıl olsa. kaydırıver toplumu koyun gibi başka konulara.

 

[MG_eVİL]

Bir Sıkımlık Canınızı Var O Nefesi'de Aldırtma Yunanistan... :closedeyes::closedeyes::closedeyes:

 

[muammer-oz]

Neden kızıyoruzki bu şeytan bile farketmiş hükümetin Kıbrısı gözden çıkardığını Türkiyenin adadaki sorumluluğunun teminatının TÜRK ORDUSU olduğunu......Tabiiki elin keferesinin işlerine hükümet gelecek çünkü hükümetin kıbrısla ilgili bir iddiası yok ki...

 

[slymnbrs1]

Hariçten gazel.


Sevgili arkadaşlar merhabalar.

Birazcık dikkatli bakarsanız aslında şu an devletimizin var olmasını sağlayan ve bu uğurda en büyük mücadeleyi veren gücün Silahlı Kuvvetler olduğunu göreceksiniz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurulmadan önce, kurulması esnasında ve kurulduktan sonra ne tür tehlikelerle savaştığını hepimiz okuduk, görüyor ve biliyoruz. Eğer bizim şu anki kaderimiz sivil iradenin eline, insafına kalmış olsaydı biz olurmuyduk. Osmanlıdan sonra Türkiye Cumhuriyeti diye bir devlet istenmiyordu ki. Olmaması için ellerinden geleni ortaya koyan güçleri hepimiz bilmiyor muyuz. Durmadan dini ve etnik kökeni kullanarak o dönemlerde ayaklanmalar çıkarmadılar mı, 1980 öncesi dönemlerde aynı malzemelerle milleti bir birine düşürmediler mi, 1980 sonrasında zavallı kürt halkını kullanmaya devam etmiyorlar mı, son zamanlarda da Silahlı kuvvetleri zayıflatmak için cami bombalanacak, ezan susturulacak, orduda yeah, come on, yes sir dedirtiyorlar, oh my good dedirtiyorlar haberlerini yaymayacaklar mı.Her şey sivil iradeye kalsaydı
yandığımzın resmiydi. Önce ülkeyi kurdurmazlardı. diyelimki es kaza kuruldu. Gelişemeden mandaya dönüşürdü. Bu sivil irade yüzünden burnumuzun dibindeki Ege adaları nereye gitti.

Bu açıklamaları yapan beyinsiz avrupalı liderler şunu düşünmüyorlar mı? Ben taaa dünyanın öbür ucundan kalkıp geldim, bir devletin hemen dibindeki adalar hakkında zart zurt diye konuşup duruyorum. Adamlar yahu kardeşim!!! sen taaa cehennemin dibinden kalkıp buralara kadar neden geliyorsun, burnunu neden benim işlerime sokuyorsun, bana bir saatlik uzaklıktaki Kıbrıs adasında amerikanın, ingilizin, rumun ne işi var diye sormayacağımızı mı, bunları düşünmeyeceğimizi mi sanıyorlar. Böyle şeyleri sorsun, buna benzer diğer konularıda çözsün diye halk olarak adam sandığımız hükümetleri seçiyoruz. Başımıza gelen işlere bakın. Benim gözümde bu son hükümet çok yanlışlar yaptı. Ortalığı tümden boş bulsa ülkeyi Amerikalı ve İngiliz sahiplerine anında teslim eder. Özelleştirme ve atıl duruma gelmiş işletmeleri elden çıkartma maskesi adı altında yaptıklarını görmemek için insanlarda akıl tutlması dediğimiz durumun oluşması gerekir.

Ben 2005 - 2007 yıllarında Kıbrıstaydım. Birleşmiş milletler dünyada nerede hayırlı bir iş yaptıki Kınrısta da aynısını yapsın. Akp ye kalsa Kıbrısı ve Türkiyenin doğu ve güney doğusunu kısa ve çok hızlı bir sürede isteyen kimse onlara teslim eder. Ne yazık ki yaptıklarından ve söylediklerinden bu sonucu çıkartıyorum.

Akp ne yaptı?

Ülkenin kaynaklarını daha verimli kullanıp dünya pazarlarında söz sahibi oldu.
Toprakları işleyen çiftçi ilerleyen bilim ve teknolojinin katkılarıyla daha çok ve kaliteli ürünler elde etti.
Bulunduğumuz çağın en büyük nimeti olan bilgiyi kullanarak Sanayimizi dahada modernize etti.
Vatandaşların cebine giren paranın alım gücü arttı.
Ülkesini ve milletini seven bir başbakan ve parti lideri olarak görüldü.
Bu güçlü yapıyı gören dünya ülkelerinin bize olan saygınlığı arttı.
Bu saygınlığın ve gücün sonucunda dış ülkeler iç işlerimize karışamaz hale geldi.

Önceki ve şu anki sivil iradeler bunu mu yaptı??