Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
Lenovo'nun Formula 1'deki adresi belli oldu Lenovo'nun, 2009 Formula 1 sezonunda hangi takıma teknoloji desteği sağlayacağı açıklandı.
Dünyanın önde gelen bilgisayar üreticilerinden Lenovo, Vodafone McLaren Mercedes ile 2009 F1 Sezonunda işbirliği yapacağını duyurdu. Lenovo dizüstü ve masaüstü bilgisayarlar, hem yarış pistinde hem de yönetim merkezinde, takım için bilgisayar desteği sağlayacak.
Formula 1 takımları, araçların çalıştırılmasından yarış sırasında araçlardan pit noktalarına gönderilen sayısız verinin analizi gibi geniş bir görev yelpazesi içinde kullanılan yüksek hızda bilgisayar teknolojisinin öncüleri durumuna geldiler. Lenovo ve Vodafone McLaren Mercedes işbirliği ile İngiltere'deki istatistikçilere ve mühendislere, dünyanın neresinde olursa olsun eşzamanlı olarak yarış verilerini göndererek bir adım daha öteye gidecekler.
Bunun yanında Lenovo mühendisleri, pit-stop ve pit wall'da ihtiyaç duyulan kablosuz mobil bilgisayar teknolojisi üzerine çalışarak Vodafone McLaren Mercedes'in dahada hızlanmasını sağlayacak.
Vodafone McLaren Mercedes CEO'su Martin Whitmarsh ise yaptığı açıklamada: "Hem Vodafone McLaren Mercedes hem Lenovo, Lenovo'nun sıradışı mühendislik yaklaşımının sonucu olarak ortaya çıkan rekabetçi avantajlara sahiptir. Lenovo'nun dizüstü ve masaüstü bilgisayar çözümleri ile takıma sağlayacağı önemli katkısını heyecanla bekliyoruz." dedi.
Yılın otomobili Insignia Türkiye'de vitrine çıkıyor
Yılın otomobili seçilen Opel Insignia'nın Türkiye'de ön satışına başlandı. Insignia'nın satış fiyatı 48 bin 750 YTL'den başlıyor, 120 bin 331 YTL'ye kadar çıkıyor.
23 Avrupa ülkesinden, 59 jüri üyesinin yapmış olduğu değerlendirme sonucunda yılın otomobili seçilen Opel Insignia'nın Türkiye'de ön satışına başlandı. "Aktif - pasif güvenlik, konfor, geniş motor seçenekleri Insignia'nın dikkat çeken özellikleri. Ekipman olarak FlexRide süspansiyon ve dokuz farklı koşula uyarlanan Sürüşe Duyarlı Ön Farlar gibi değişik seçeneklere sahip Insignia segmentinin standartlarını yukarı taşıyor. Insignia'nın fiyatları 48 bin 750 ile 120 bin 331 YTL arasında değişiyor. Opel Insignia 2009 Şubat ayında Türkiye pazarına yedi farklı motor seçeneği ile sunulacak. Tüm bu motor seçenekleri Euro 5 emisyon standartları ile uyumlu ve 6 vitesli manuel ya da otomatik şanzımana sahip. Dört benzinli motor seçeneği dört silindir 115 bg ile 260 bg, bir V6 motor arasında sıralanıyor. Üç yeni doğrudan enjeksiyonlu turbo dizeller 2.0 litre hacimdeki özellikleri ile Insignia için özel olarak geliştirildi.
Otomobiller polikarbonat camlarla kilo kaybediyor
Daimler AG ve Bayer MaterialScience AG (BMS), polikarbonat (PC) otomotiv camlarının geliştirilmesi için gelecekte daha yoğun olarak işbirliği yapma kararı aldılar.
Buna göre PC camlar için diğer potansiyel uygulamalar araştırılacak ve bu teknolojinin gelecekte seri araç üretimine uygunluğunu değerlendirecek. PC camların ana avantajları arasında ağırlık tasarrufu ve bununla ilişkili olarak CO2 emisyonunun azaltılması bulunuyor. Diğer avantajlarıysa tasarım özgürlüğünü içeriyor.
Araca zarar vermeyen otomobil kokusu
Havalandırmaya takılan oto kokuları, internetteki şikâyet sitelerinin demirbaşı gibi olmuş gibi gözüküyor.
Yerli üretici Sermo, sıvı araç kokularının açtığı bu probleme alternatif olarak "Caroma" adlı bir araç kokusu geliştirdi. Havalandırmaya takılan bu kokunun pazarda satılanlara göre en büyük avantajı ise sıvı içermediği için akma riski bulunmuyor ve aracınıza zarar vermiyor. Patentli olarak geliştirilen Caroma 45 gün performans verdiği gibi, 4 YTL'nin altındaki fiyatıyla tüketiciyle buluşmaya başladı.
Uykuya Mercedes çözümü !
Mercedes beyin okuyor: Yeni E serisi, uyuklayan sürücüleri işte böyle uyaracak.
Arabalar her geçen gün biraz daha akıllanıyor. Mercedes'in yeni modellerinde kullanılması planlan bir özellik ise bu durumu yepyeni bir boyuta taşıyor. Mercedes özel araştırmalar yaparak uykulu sürücülerin beyin dalgalarını inceledi ve hata yapması muhtemel bu sürücülerin o anda beyinlerinde neler olup bittiğini çözdü.
Direksiyona yerleştirilmiş olan akıllı alıcılar, sürücünün beyin fonksiyonlarını takip ediyor ve veriler deneylerle tespit edilmiş uyku düzeyine yaklaştığı anda bir alarm sesi ile sürücüyü uyandırıyor. Uyandırdıktan sonra da aracın göstergesinde sürücüye bir fincan kahve için ara vermesini tavsiye ediyor. Özellik yakında piyasaya sürülecek olan Mercedes E Sınıfı araçlarda kullanıma girecek.
Ford’un bir adım öteye götürdüğü sürüş asistanı, otomobilleri kendi kendilerine iki araba arasına otomatik olarak park edebilecek.
Ford Motor, daha önce farklı firmalar tarafından da denenen, kendi kendine park edebilen otomobilleri mümkün kılan teknolojiyi bir adım daha öteye götürdüğünü duyurdu.
Ford’un 17 Ocak’ta Detroit’te gerçekleştirilecek Detroit Auto Show’da tanıtacağı “Active Park Assist” (Aktif Park Asistanı), ultrasonik algılayıcıları ve elektrikle güçlendirilmiş direksiyon sistemi (Electric Power Assisted Steering) sayesinde paralel konumda duran otomobili otomatik olarak park ediyor. Sistem, daha önce Toyota’nın sahip olduğu Lexus marka otomobillerin lüks modellerinde kullanılan kameralı sisteme göre daha kolay kullanılıyor ve yokuş gibi zor koşullarda da park işlemini gerçekleştirebiliyor.
Sürücünün park edilebilecek bir noktada etkinleştirdiği sistem, otomatik olarak park edebileceği bir noktaya doğru yönlendiriyor. Otomobilin sığabileceği bir alan algılandığında, sistem aracı otomatik olarak park ediyor ve diğer iki otomobilin kolay bir şekilde park yerlerinden çıkabileceği kadar bir alan bırakarak park etme işlemini sonlandırıyor.
Yalnızca bir düğmeye dokunarak çalıştırılan sistem, 2010 yılında Lincoln MKS sedan ve Lincoln MKT modellerinde opsiyon olarak sunulacak.
Fiat’ın efsanevi modeli 500’ün dizel motorlu versiyonu, Ocak ayı itibariyle Türkiye'de de satışa sunuldu.
32 bin YTL’den başlayan anahtar teslim satış fiyatıyla bayiilerde yerini alan 1.3 litre 75 HP’lik Multijet teknolojili dizel motora sahip Fiat 500; Pop, Sport ve Lounge adı verilen 3 farklı donanım seçeneğiyle satın alınabiliyor.
Fiat 500’ün 75 beygir güç ve 145 Nm tork üreten Multijet teknolojili motorla donatılan versiyonu, 165 km/s’lik maksimum hıza erişirken, 0-100 km/s hızlanmasını 12.5 sn’de tamamlıyor. Fiat 500 1.3 Multijet'in 100 km’deki ortalama yakıt tüketimi ise 5.3 litre.
Sabah işe giderken ön camı buz tutmuş bir arabayla kimse karşılaşmak istemez.
Bu durumda eski yöntemle camı kazımak yerine Cordless Heated Car Screen Scaper ile son derece rahat bir şekilde camınızı ısıtarak buzlardan kurtarabilirsınız. Üzerindeki LED sayesinde gece de kullanılabilir.
Yeni Zelanda'da geliştirilen 3 tekerlekli konsept otomobil, radikal tasarımı ile geleceğin aracı olmaya aday.
Dünyada konsept otomobil tasarımı gün geçtikçe kendi içinde gelişim gösteriyor. Bunun son örneği Yeni Zelanda'da tasarlanan 'Hodge Hawk' adlı otomobil.
3 tekerlik olan bu konsept otomobil çarpıcı tasarımıyla geleceğin aracı olmaya aday. Hawk, sportif çizgileri ve güçlü motoruyla gençlerin gözdesi olacak gibi görünüyor.
120 BEYGİRLİK HONDA MOTOR
3 tekerlekli konsept otomobilin kaputunun altında 1000 cc'lik 120 beygirlik bir motor bulunuyor. Son hızı 233 km/s. olan 3 tekerlekli tasarımı kadar performansıyla da ön plana çıkıyor.
Aracın ön tekerleklerinde 19 inçlik geniş jantlar bulunuyor. Tek kişilik olan otomobilin dışında karbon fiber kullanılmış. İç tasarımda ise plastik malzemeler hüküm sürüyor.
Bir otomobilden çok 3 tekerlekli bir motosikleti andıran Hodge Hawk tam bir şehirli. Otomobilin boyutları kalabalık şehirlerde yaşanların park sorunu yaşamayacağını bir göstergesi.
İngilizlerin geçtiğimiz yıl Hintli Tata'ya sattıkları otomobil devi Jaguar, uyarı sistemlerindeki arızadan dolayı dünya genelindeki 3 bin 754 otomobili geri çağıracağını bildirdi.
Çin Kalite Kontrol ve Karantina İdaresi (GAQSIQ) tarafından yapılan açıklamada, Jaguar XF ünitelerinin operasyonu durdurduğu, otomobillerde dönme, emniyet kemeri gibi ses uyarılarının çalışmadığı kaydedildi.
Çin'de 2004'ten 2008'e kadar 54 yerli ve yabancı oto üreticisi, 1.84 milyondan fazla aracı geri çağırdı
İtalyan üretici Maserati’nin Quattroporte modelinin Sport GT S versiyonu, 2009 Detroit Otomobil Fuarı’nda görücüye çıkıyor.
4.7 litre motoru ile 440 beygir güç üreten Maserati Quattroporte Sport GT S, yüksek performanslı yapısının yanı sıra iç ve dış tasarımındaki ekstra sportif detaylarıyla da dikkatleri üstüne çekmeyi amaçlıyor.
Maserati, 11-25 Ocak tarihleri arasında düzenlecek olan ve 2009 yılının uluslararası anlamda ilk en büyük otomotiv fuarı olarak ön plana çıkan Detroit Otomobil Fuarı’nda Quattroporte modelinin Sport GT S versiyonunun dünya tanıtımını gerçekleştirecek.
Maserati, 2003 yılında dört kapılı yeni Quattroporte modeliyle lüks sınıfta yerini almıştı.Aradan geçen yaklaşık 6 yıl içinde global çapta 16 bin adeti aşan başarılı satış rakamlarına ulaşan yeni Maserati Quattroporte ailesi, artık S model versiyonun ardından şimdi de Sport GT S versiyonuyla başarısını taçlandırmayı amaçlıyor.
Artık SUV modelleriyle çalışmama kararı alan M Departmanı aslına dönmüş
hemen. Paparazzilere yakalananın uzun zamandır beklenen M7 serisi olduğu
düşünülüyor.
Ekonomik kriz Japonya'yı da olumsuz etkilemesine rağmen ülkede lüks tüketimden taviz verilmiyor.
Değeri 500 bin dolardan fazla olan Mercedes için krize rağmen sıraya giren alıcılar,
değerli taşlarla kaplı otomobilin satılık değil de seyirlik olduğunu öğrenince hayal kırıklığına uğradı.
Alman markanın 1974 yılında başlayıp 1988 yılında üretimden kaldırdığı Scirocco'nun 3. nesli 20 yıllık aradan sonra geçtiğimiz mart ayında Cenevre'de ilk kez gün yüzüne çıktı. VW'nin peşi sıra Golf'te yola çıkardığı tasarım öğelerini ilk temsil eden de Scirocco oldu.
Efsunlu duran farlar ve ızgara dizaynı yere yakın (Golf 6'dan 10 cm alçak) ve geniş tasarlanan (1.81 m.) otomobile etkileyici bir kimlik kazandırmış. Model başka bir modelden türeme değil bağımsız tasarlanan spor otomobillerden biri olarak öne çıkıyor.
Adını Afrika'da sahradan Akdeniz'e doğru esen rüzgardan alan Scirocco yeni çizgisiyle bir rüzgâr esintisi izlenimi veriyor. Gün içerisinde rahatsız olmadan kullanabileceğiniz bir spor otomobil olması önemli bir avantaj. İç mekânın dış tasarım kadar sıradışı olmadığını özellikle VW EOS'u bir hayli andırdığını söylemek mümkün. Ancak genel olarak zengin donanımı ortaya koyabilen bir çizgi ön planda. Kokpitte dokunmatik ekran başta olmak üzere sürücüyü memnun edecek bazı yenilikler dikkat çekici. Bu tarz bir otomobili en az tasarımı kadar etkili kılan özellik yol performansı. Bu noktada motor ve şanzımanın yanı sıra kullanılan süspansiyon ve elektronik destek sistemleri etkili oluyor. Scirocco'nun yol tutuş performansında kalite vurgusu ve sportifliğin iyi bir karışımla sunulduğunu görüyoruz.
Scirocco 122 ve 160 beygir gücünde 1.4 litrelik, 200 beygir gücünde 2 litrelik TSI teknolojisine sahip benzinli motorlarla alınabiliyor. Direksiyon arkasındaki kulakçıklarla da kullanılabilen DSG otomatik şanzıman sadece 2 litrelik versiyonda alternatif olarak bulunuyor. Serinin en güçlü motoruyla birlikte bu şık otomobil 0'dan 100 km/saat hıza 7,1 saniyede ulaşabiliyor. 100 km'de ortalama 7,6 litrelik benzin tüketimi gerçekleştiren ve bir km yol aldığında atmosfere 179 gram karbondioksit üreten otomobilin son hızı ise 233 km/saat oluyor.
Kendine özel müşteri kitlesi olan bu sınıfta fiyatlar hayli yukarıda seyrediyor. Scirocco'nun 27 bin Euro yani 58 bin TL'den başlayan fiyat etiketinde düşük hacimli motorların payı büyük. Modelin en yakın rakipleri arasında Alfa Romeo GT, Volvo C30, BMW1 Coupe gibi modeller yer alıyor.
Zengin işadamlarının markası olarak tanınan Bentley, yeni modelleriyle genç müşterileri de tavladı. Bentley, gençlerin otomobili oldu.
Ağır oturaklı işadamlarının otomobili olarak bilinen Bentley, yeni modelleriyle gençlerin de tercih ettiği bir marka oldu. İlk kez 2006 yılında satışa sunulan Continental GTC modeli, 50'yi aşkın ülkede satış başarısı elde ederek genç alıcıları da Bentley markasına çekti. Yenilenen GTC, teknik ve donanımdaki geliştirmelerle dikkat çekiyor. GTC, yeni 600 bg gücündeki GTC Speed'in model gamına eklenmesiyle daha da kuvvetlendi. Bu model, Bentley'in şimdiye kadar ürettiği en güçlü konvertible olup, Bentley'in 1920'lerden gelen efsanevi 'Speed' modellerinden ilham aldı. Yeni GTC modelleri yepyeni bir ön görünümü paylaşıyor. Radyatör ızgarası daha belirgin kare kenarlarıyla Bentley profilini vurguluyor. Bu son modeller, krom far çerçeveleri, iki yeni dış boya rengi ve yeni renkli deri seçeneği ile ayrıca ayrıştırılmış. 2007 yılında pazara çıkan GT Speed coupe, tüm dünyada en çok satan GT modeli oldu. Onu, 2008 yazında 4-kapılı Continental Flying Spur Speed takip etti. Şimdi Speed ailesi, üretildiği ilk yılda, dünya çapındaki GTC satışlarının üçte ikisine denk gelmesi beklenen GTC Speed'in sunulmasıyla tamamlanıyor.
750 bin Euro'luk hız canavarı
Çevreci modellerin ağırlıklı olarak tanıtıldığı Detroit'de, tüm otomobilseverlerin hayallerini süsleyen rüya otomobillerde yerini aldı.
Bunlar arasında McLaren ve Mercedes ortaklığının son ürünü süper lüks otomobil SLR Stirling Moss da bulunuyor. 750 bin euroluk fiyatıyla dikkat çeken SLR Stirling Moos'tan sadece 75 adet üretilecek. Üretim, SLR Roadster üretiminin sona ermesinden sonra Haziran 2009'da başlayacak. 1955 Mercedes 300 SLR ve efsanevi sürücüsü Stirling Moss anısına üretilen bu otomobil hıza odaklanmış. Araç, 650 beygir gücünde 8 silindirli bir motora sahip. 3.7 saniyede 0'dan 100 km/s hıza ulaşan otomobilin maksimum hızı ise 347 km/s.
Mercedes otomobillerinin üreticisi Daimler'in Başkanı Dieter Zetsche, bütün dünyayı etkileyen krizden Mercedes'in etkilenmemesinin mümkün olmadığını söyledi. Zetsche, "Ancak, bunu doğru bir şekilde algılayıp ona göre önlemlerimizi alıyoruz.
Şirketin geleceği için uygun stratejiler geliştirerek bu süreci atlatacağımıza inanıyorum. Blue Zero teknolojisi de bunlardan biri." dedi. Dünyadan 600 medya mensubunun katılımıyla Detroit'te yapılan yeni E serisinin dünya prömiyerinde görüştüğümüz Zetsche, yaşanan global krizin tüm üreticileri yeniden düşünmeye sevk ettiğini dile getirdi. Bu sürecin otomotiv devlerini değişime zorladığını belirten Zetsche, herkesin kendine göre yeni stratejiler geliştirmeye ihtiyacı olduğunu kaydetti. Dünyanın üç büyük pazarından biri olan Amerika'nın yeni E serisinin ilk tanıtım yeri olarak seçilmesinin doğru bir karar olduğunu anlatan Daimler Başkanı, "Ancak, bu modelin ilk fuar deneyimi Detroit değil mart ayında yapılacak Cenevre fuarı olacak." diye konuştu. İstanbul doğumlu Zetsche, Türkiye otomotiv pazarının önemli bir hamle içinde olduğunu ve daha da gelişeceğini sözlerine ekledi. Mercedes Benz Otomobil Başkan Yardımcısı Leopold Mikulic ise 2020 yılında Mercedes otomobillerinin yüzde 20'sinin elektrikli modellerden oluşacağını aktardı. Gelecek yıldan itibaren daha düşük yakıt tüketimi ve emisyonun üreticiler açısından çok daha önemli hale geleceğini belirten Mikulic, "Rekabette var olmak için daha çevreci ve tasarruflu modeller yapmak zorundalar. Tabii ki petrole dayalı motorlar da devam edecek, onlar üzerinde geliştirilebilecek daha çok şey var. Özellikle büyük otomobilleri elektrikli motorlarla taşımak kolay değil." şeklinde konuştu. Mikulic, global krizin müşteriyi daha ekonomik düşünmeye sevk ettiğini ve otomotiv üreticilerini çevreci modelleri hızlandırma konusunda tetiklediğini dile getirdi.
Hyundai'nin dünyada ilk kez ürettiği aracının bir özelliği var ki tam Türkler'e göre.
Hyundai, dünyada ilk kez geliştirilen yepyeni teknolojiye sahip çevre dostu otomobilini, 2009 yılında satışa sunmaya hazırlanıyor. Hyundai’nin hazırladığı Elantra LPI HEV hibrid araçta, hem LPG ile çalışan motor hem de elektrikli motor kullanılarak yakıt tüketimi ve zararlı gazların salınımı düşürülüyor.
İlk etapta Kore’de satışa sunulacak olan Elantra LPI HEV (Hybrid Electric Vehicle – Hibrid Elektrikli Araç), dünyanın ilk Likit Petrol Gazı (LPG) ile çalışan ve Lityum Polimer bataryalarını kullanan ilk hibrid otomobili olma özelliğini taşıyor. Araçta Likit Petrol Enjeksiyonlu (LPI) 1.6 litre hacimli Gamma serisi motor ile birlikte 15 kW gücünde elektrikli motor ve sürekli değişken şanzıman (CVT) bulunuyor. Bu sayede Elantra LPI HEV’nin yakıt tüketiminde oldukça düşük rakamlar elde ediliyor.
Şu an pazarda bulunan hibrid araçların kullanım maliyetleri hesaplandığında, Hyundai Elantra LPI HEV’in tüm araçlar arasında en düşük kullanım maliyetine sahip hibrid araç olduğu ortaya çıkıyor. Pazardaki rakiplerine göre yüzde 40 gibi ciddi bir oranda maliyet düşüren Elantra HPI HEV, benzinli motora sahip olan Elantra modeline göre de maliyetleri tam yüzde 50 oranında düşürüyor. Elantra LPI HEV, düşük yakıt tüketiminin yanı sıra 103 g/km’lik CO2 salınımı ve benzinli Elantra’ya göre sağladığı yüzde 90 oranında azaltılmış emisyon değerleriyle tam bir SULEV (Super Ultra Low Emission Vehicle – Süper Ultra Düşük Emisyonlu Araç) olarak kabul ediliyor.
Elantra LPI, satışa sunulacağı Temmuz 2009 tarihinde, kullandığı Lityum Polimer batarya, elektrikli motor ve kontrol sistemi gibi yüksek maliyetli ekipmanlar nedeniyle güncel Elantra modeline göre biraz daha fazla bir fiyata sahip olacak. Ancak elde edilecek yakıt tasarrufu sayesinde ödenen fark sadece iki yıl içinde kendini amorti etmiş olacak.
Hyundai’nin çevre dostu teknolojilerini geliştiren özel Ar&Ge Departmanı Başkanı Hyun-Soon Lee, “Elantra LPI HEV, Hyundai’nin yenilikçi yaklaşımının en iyi örneklerinden biri. Bu son derece ekonomik olan hibrid otomobil, Hyundai’nin LPG’li araçlarda dünya çapındaki liderliğini daha da pekiştirdi”.
Otomobilde benzinli ve dizel motorlu dönem kapanmak üzere. Dünyada enerji konusunda dinamikler yerinden oynayınca otomobil üreticileri elektrikli araç üretimi konusunda kıyasıya bir yarışın içinde girdi.
Dünyada 2008'in ikinci yarısında patlak veren enerji fiyatları enflasyonu tüm dengeleri alt üst ederken otomobil dünyasında da devrim yaratacak bir gelişmeye neden oldu.
Üreticiler, hem çevre için, hem de yüksek maliyetli yakıt giderlerini bitirmek için geliştirdikleri elektrikli araçlarını artık bir bir sergilemeye başladı.
Uluslararası Detroit Otomobil Fuarı'nda sergilenen otomobillerin çoğu artık eskisi gibi benzinli motorlu değil.
GM ve Ford gibi büyük üreticiler kıyasıya yarışın içinde önemli aktörlerden. Büyük üreticilerin yanı sıra kişisel olarak geliştirilen ancak uzman çevrelerce son derece başarılı bulunan üyeler var. Fisker Karma ve Tesla bunlardan bazıları.
Uzmanlara göre bir kaç yı sonra otomotiv dünyası devrimini tamamlayacak ve elektrikle çalışan arabalar artık iyiden iyiye hayatımıza girecek. Peki yarışı kim önde bitirecek?
Otomotiv analisti Aaron Bragman,"Elektrik otomobiller için artık gelecek demek. Bunu, Detroit'te açıkça görebiliyoruz. Etrafımızdaki çoğu araç elektrikle şarj olabiliyor. Elektrikli araçlar her yolda rahatça seyredebilecek" dedi.
TESLA BİR ADIM ÖNDE
Uzmanlara göre elektrikli motorda Tesla diğer üreticilere göre bir adım önde. California menşeli firmanın 109 bin dolarlık sportif roadsterı Detoit'te görücüye çıktı. Araç aynı zamanda galerilerdeki yerini de aldı.
Firma aynı zamanda Smart'ın iki kişilik modelleri için de batarya üretecek.
Bregman, elektriki yarışın sadece spor arabalarda değil, sedan segmentinde de kızışacağını ifade ederek," Böyle bir aile arabasını başarıyla yapabilen yarışta büyük mesafe kat edecek" dedi.
Büyük firmalar bu konuda ne denli iştahlı olduklarını Detroit'teki standlarında ortaya koyuyor.
General Motors (GM), elekttrikle çalışan otomobili Volt'u bir aksilik çıkmadığı taktirde 2010'da yollara çıkarmaya hazırlanıyor. Aracın fiyatının 30 - 40 bin dolar aralığında olması bekleniyor.
Bir başka Amerikan otomobil firması olan Ford da elektrikli yarışın önemli temsilcilerinden. Firma, İlk olarak Amerikan pazarına sunacağı sedan modelini 2011'de piyasaya sürmetyi hedefliyor.
Dünyanın en büyük üreticisi konumunda olan Toyota ise şu anda konsept araç konumunda olan 'FT - EV' adlı otomobili Japon, Amerikan ve Avrupa pazarına aynı anda 2012'de sunmayı planlıyor.
Şu anda seri araç üretimi yapmayan Çini BYD firması ise Amerikan pazarı için geliştirdiği elektrikli aracını 2011'de teslim etmeyi düşünüyor.
Alman lüks otomobil üreticisi Porsche 100 milyon euroya mal ettiği müzesini ay sonunda açıyor.
Alman lüks spor otomobil üreticisi Porsche 100 milyon euroya mal ettiği müzesini ay sonunda açmay hazırlanıyor.
Almanya'nın Stuttgart kentinde yer alan müzede 82 ayrı Porsche modeli sergilenecek. 56 ni metrekare alan üzerine kurulu olan müzede workshop alanları, tarihi belgelerin yer aldığı bölüm ve muhteşem Porsche'lerin yer aldığı sergi alanı bulunuyor.
Müzede bu üç alanın dışında restoranlar, kafeler ve bir konser salonu yer alacak.
Yetkililer, 100 milyon euroya mal olan müzenin neredeyse bir Porsche fabrikası fiyatına mal olduğunu ifade ediyor.
Porsche fanatikleri, müzede hem efsanevi modelleri inceleme imkanı bulacak, hem de markanın tarihini belgelerle inceleyecek. Müzede Porsche sahiplerini de bazı ayrıcalıklar bekliyor. Müze ayrıca 2010'daki Ferry Porsche kutlamalarına da ev sahipliği yapacak.
Porsche meraklıları ay sonundan itibaren 8 euro (yaklaşık 18 TL) karşılığında müzede vakit geçirebilecek.
Hayvanlar olmasa otomobil tasarımcıları işsiz kalacak
Kaplan, yengeç ya da salyangoz.
Sizin otomobiliniz doğadaki hangi canlıya benziyor.
Bugün birçok otomobilde doğanın etkilerini görmek mümkün. Bentley Continental GT modelinin ön yüzü avını yakalamaya hazır bir kaplana, Nissan Pivo konseptinin tasarımı ise yengece benziyor. Suzuki'nin konsept modeli Ionis, Müren balığına benzeyen ön yüzüyle dikkat çekiyor. Peugeot'nun Moovie konsepti de, salyangoza benzeyen tasarımıyla dikkat çekiyor. Mercedes'in konsept tasarımı Bionic-Car ise sandık balığından esinlenerek geliştirilmiş. Son olarak Audi'nin far tasarımlarında doğanın da etkileri görülüyor. Audi A1 Sportback konsepti için geliştirilen stoplar, Yusufçuk kanadının kafesli yapısından esinlenilmiş. Audi Shooting Brake Konsept çalışmasının farları da Audi tasarımına nüfuz eden doğanın bir başka örneği. Farlar açılmış bir çam kozalağını hatırlatıyor. Merak ediyorum. Gelecekte yollarda hangi hayvandan esinlenerek tasarlanmış otomobillerle karşılaşacağız?