AntidepresaN
New member
O Tetikte Hükümetinde Payı Var…
Utanç verici günler… Hepimiz için…
Bir gazi dayayıp şakağına silahı, gidiyor aramızdan. Belli ki “ben kimin için terörle mücadele ettim” diye sordu kendine. O da ihaneti gördü, acısını hissetti iliklerinde. Kim için, ne için tekerlekli sandalyeye mahkum olmuştu?
Hepimiz suçluyuz, affetme bizi komutanım. Haklısın, değmezdi bizler için. Biz ki; bebek katilinin vergilerimizle beslenmesini ve avukatları vasıtası ile küresel şebekelerin tetikçisi kanlı örgütünü yönetmesini seyrettik. Sivil tepkilerimizi vermekten acizdik.
Sandalyelere mahkum oldunuz, sizleri o sandalyelerde unuttuk. Şehit cenazelerinde “şehitler ölmez, vatan bölünmez” diye sloganlar attık ama, yarı felçli sakat kalanları bin defa öldürdük.
PKK içinde kendine yer bulan ASALA artıklarını ifşa etmeyenlerin yakasına yapışmadık, sıra sıra gelen tabutlara ağlayıp-dövündük.
PKK ve ASALA yandaşı gazete ve yazarları okumaya devam ettik. Oysa bu paçavralara ödediğimiz her kuruş bu vatana ve sizlere ihanetti.
Affetme bizleri komutanım…
Bu hükümetin ve RTÜK’ün eli var kurşunu sıkan tetikte.
Azmettiricidirler… Şikayetim var !
Bu kadar rezil yayınlara seyirci kalan RTÜK değil mi? Üst kurullar ballı-kaymaklı yerler. Ne iş yaparlar? Bu kepaze yayınlar onları ilgilendirmiyor mu? Yoksa bizzat bu yayının destekçisi mi?
İnternet sitelerinin bile muhalif yayınlarına tahammül edemeyen hükümet, çoktan basın-yayın ahlakını aşmış, linç kampanyasına dönüşmüş bu SOROS beslemesi tetikçi matbuatın neresinde?
Eeey Türk Halkı, kalk ve diril artık.
Bu çıkan mermiyi biz tetikledik, çünkü seyrettik. Görmüyor musunuz? ASALA+PKK soysuzları intikam alıyor, dışarıdan emir alanlar bu tezgaha omuz veriyor.
Hatırlayın, Van 100.Yıl Üniversitesi Rektörü’de basının linç kampanyası ile içeri alındı. Büyük tarihi eser kaçakçılığı (!)… Sonra ne oldu? Beraat… Mahkeme sonuçlanmadan, daha doğrusu sonuçlanamadan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı Enver Arpalı, dört aydır mahkemeye çıkarılmadan tutuklu bulunduğu cezaevinde intihar etti(!)...
Hele hele YÖK Başkanı Prof. Teziç`in tırnaklarına kadar arandığı cezaevinde `intihar ipinin` her koğuşa özel olarak mı verildiği de meçhul olarak hükümetin karnesine not düştü!
Bu ölümün sorumlusu da bu hükümettir! Basında oluşturulan linç kampanyası ve 6 ayda hazırlanamayan bir iddianame sonunda Sayın Arpalı intihar etti…
Sonra Kasa denilen rahmetli Kuddisi Okkır resmen ölüme yollandı.
Asuman Özdemir siroz oldu.
Şener Eruygur Paşa nasıl oldu ise ranzadan düşüp boynunu 3 yerinden kırdı (!) Ölse idi büyük ihtimal koğuş arkadaşı Tolon Paşa suçlanacaktı. Zaten bir takım soysuzlar bunu ima ettiler.
Tolon Paşa 10 kilo birden vermiş. Fatma Sibel Yüksek’in yazısına göre GATA’ya gönderilecekken “jandarmaya teslim edilmeyecek” diye sevkini sağlayan müdür tehdit edilmiş.
Teslim edilmeyecek olan Jandarma kim? Rus Jandarması mı? Yoksa tahlillerde yamuk bir şey çıkabilir endişesi mi var? Bu konuya da acilen el konulmalıdır!
Biz bunları seyrettik. Hepimiz suçluyuz. O çekilen tetikte hükümet edenlerin 1. derecede sorumluluğu vardır!
Biz, bu ülkenin çocukları… Görün artık!… ASALA+PKK+ABD ve bilumum emperyal ajanlar işbirliği yapmış intikam alıyor ve biz seyrediyoruz.
Uyanın ve kalkın artık!
İlgili Bakanlık ve kuruluşlara faks yağdırın. Bunu da yapmaktan aciz isen eğer… Başına geleni hakikaten hak ediyorsun !
Bizi affetme Komutanım!
Affedilmeyi asla hak etmiyoruz!
Son söz:
Eeeey hükümet edenler, bu tabutlar hükümetinizi takip edecek!
Zahide Uçar
Kahramanları hain olarak gösteren;satılık kalemlerden,yobazlardan,kürtçülerden bir gün hesap sorulacağına inanıyorum .
Utanç verici günler… Hepimiz için…
Bir gazi dayayıp şakağına silahı, gidiyor aramızdan. Belli ki “ben kimin için terörle mücadele ettim” diye sordu kendine. O da ihaneti gördü, acısını hissetti iliklerinde. Kim için, ne için tekerlekli sandalyeye mahkum olmuştu?
Hepimiz suçluyuz, affetme bizi komutanım. Haklısın, değmezdi bizler için. Biz ki; bebek katilinin vergilerimizle beslenmesini ve avukatları vasıtası ile küresel şebekelerin tetikçisi kanlı örgütünü yönetmesini seyrettik. Sivil tepkilerimizi vermekten acizdik.
Sandalyelere mahkum oldunuz, sizleri o sandalyelerde unuttuk. Şehit cenazelerinde “şehitler ölmez, vatan bölünmez” diye sloganlar attık ama, yarı felçli sakat kalanları bin defa öldürdük.
PKK içinde kendine yer bulan ASALA artıklarını ifşa etmeyenlerin yakasına yapışmadık, sıra sıra gelen tabutlara ağlayıp-dövündük.
PKK ve ASALA yandaşı gazete ve yazarları okumaya devam ettik. Oysa bu paçavralara ödediğimiz her kuruş bu vatana ve sizlere ihanetti.
Affetme bizleri komutanım…
Bu hükümetin ve RTÜK’ün eli var kurşunu sıkan tetikte.
Azmettiricidirler… Şikayetim var !
Bu kadar rezil yayınlara seyirci kalan RTÜK değil mi? Üst kurullar ballı-kaymaklı yerler. Ne iş yaparlar? Bu kepaze yayınlar onları ilgilendirmiyor mu? Yoksa bizzat bu yayının destekçisi mi?
İnternet sitelerinin bile muhalif yayınlarına tahammül edemeyen hükümet, çoktan basın-yayın ahlakını aşmış, linç kampanyasına dönüşmüş bu SOROS beslemesi tetikçi matbuatın neresinde?
Eeey Türk Halkı, kalk ve diril artık.
Bu çıkan mermiyi biz tetikledik, çünkü seyrettik. Görmüyor musunuz? ASALA+PKK soysuzları intikam alıyor, dışarıdan emir alanlar bu tezgaha omuz veriyor.
Hatırlayın, Van 100.Yıl Üniversitesi Rektörü’de basının linç kampanyası ile içeri alındı. Büyük tarihi eser kaçakçılığı (!)… Sonra ne oldu? Beraat… Mahkeme sonuçlanmadan, daha doğrusu sonuçlanamadan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı Enver Arpalı, dört aydır mahkemeye çıkarılmadan tutuklu bulunduğu cezaevinde intihar etti(!)...
Hele hele YÖK Başkanı Prof. Teziç`in tırnaklarına kadar arandığı cezaevinde `intihar ipinin` her koğuşa özel olarak mı verildiği de meçhul olarak hükümetin karnesine not düştü!
Bu ölümün sorumlusu da bu hükümettir! Basında oluşturulan linç kampanyası ve 6 ayda hazırlanamayan bir iddianame sonunda Sayın Arpalı intihar etti…
Sonra Kasa denilen rahmetli Kuddisi Okkır resmen ölüme yollandı.
Asuman Özdemir siroz oldu.
Şener Eruygur Paşa nasıl oldu ise ranzadan düşüp boynunu 3 yerinden kırdı (!) Ölse idi büyük ihtimal koğuş arkadaşı Tolon Paşa suçlanacaktı. Zaten bir takım soysuzlar bunu ima ettiler.
Tolon Paşa 10 kilo birden vermiş. Fatma Sibel Yüksek’in yazısına göre GATA’ya gönderilecekken “jandarmaya teslim edilmeyecek” diye sevkini sağlayan müdür tehdit edilmiş.
Teslim edilmeyecek olan Jandarma kim? Rus Jandarması mı? Yoksa tahlillerde yamuk bir şey çıkabilir endişesi mi var? Bu konuya da acilen el konulmalıdır!
Biz bunları seyrettik. Hepimiz suçluyuz. O çekilen tetikte hükümet edenlerin 1. derecede sorumluluğu vardır!
Biz, bu ülkenin çocukları… Görün artık!… ASALA+PKK+ABD ve bilumum emperyal ajanlar işbirliği yapmış intikam alıyor ve biz seyrediyoruz.
Uyanın ve kalkın artık!
İlgili Bakanlık ve kuruluşlara faks yağdırın. Bunu da yapmaktan aciz isen eğer… Başına geleni hakikaten hak ediyorsun !
Bizi affetme Komutanım!
Affedilmeyi asla hak etmiyoruz!
Son söz:
Eeeey hükümet edenler, bu tabutlar hükümetinizi takip edecek!
Zahide Uçar
Kahramanları hain olarak gösteren;satılık kalemlerden,yobazlardan,kürtçülerden bir gün hesap sorulacağına inanıyorum .