emrah1607
Banned
Ekonomisi çok güçlü olmasa da, Allah korkusu olan, Türkiye sevdalısı, üretken, çalışıp; helal kazançla yaşamını idame ettiren, çoluğunun çocuğunun, kursağından ; yetim hakkı ve haram lokma geçirmeyen millettik.
Bir gün birileri, Avrupadaki sosyal düzene ayak uydurmak adına; bir fon kurdu, halk arasında bu fona kısaca, Fakir Fukara (fak-fuk) fonu denildi. Fonun amacı ; tüm gayretlerine rağmen,ekonomik bağımsızlığını sağlayamayan, yoksul vatandaşlara ekonomik katkıda bulunmaktı. (bilinmedi ki yıllar sonra koltuk fonu olacağı…)
Sonra birileri, daha sonra da başka birileri geldi ve bu fonu koltuk kapma sevdasına önüne gelene peşkeş çekmeye başladılar. Baktılar ki her defasında işe yarıyor, neredeyse halkın her kesimine ; daha da, daha da vermeye başladılar, kimsin? Ne iş yaparsın? Neyin var? Neyin yok? Kimin oğlu yada kimin kızısın demeden…3-5 yıl daha koltukta kalabilmek adına.
Ülkem insanının büyük bir kesimi, bırkatı; emek verme, helal kazanma,üretici olma zihniyetini, tam anlamıyla tüketici hatta hatta asalak olmaya başladı, 3-5 yılda bir oy veririm, sonra ! yan gel osman yatarım felsefesiyle.
Nitekim; verilenler yetmemiş olmalı ki, bazı aile reislerine, ilköğretimde eğitim görmekte olan çocuklara, aylık maaş bağlanmaya başlandı.
Ne alaa memleket…
Eee, neden üretmek için çalışacak ki? Neden emek verecek ki? Neden helal e tenezzül edecek ki? Verirdi 3-5 yılda bir oy, gerisi kolay canım,ekmek devletten,gıda devletten,kömür devletten, her nevi sağlık gereksinimi devletten, emeksiz aylık devletten…
Aslında; yoksul, tembel, tüketici bir millet değildik, koltuk sevdalıları yüzünden, bu hazırcılıkla yoksul, tembel ve tüketici toplum haline getirildik.
Birileri; başka birilerinin emeğinden kesilen vergilerle oluşan bu fonu, pervasızca peşkeş çekip, yıl be yıl koltuklarını garantilerken, bir yandan da peşkeş çekmeyi huy edinmişler..
Can çıkmayınca da huy çıkmazmış maalesef.
Sonra! vatan hainliği değildiyse eğer, edinilen bu huyla, başladılar; Güzel Vatanımın, kurum ve kuruluşlarını, yer altı ve yer üstü tüm zenginliklerini, limanlarını, milli ve dini değerlerini ve ardından da vatanımın topraklarını parsel parsel, can düşmanlarımıza peşkeş çekmeye….
Nereye kadar? Ne zamana kadar devam edecek? Daha neyimiz kaldı peşkeş çekilmedik?
Sanırım; bayrağımız, camilerimiz ve namusumuz kaldı peşkeş çekilmeyenler, böyle giderse; onlarında sırası yakındır….
( aslında başımıza gelen bütün belalar da basiretsiz, koltuk sevdalısı, yöneticilerin, avrupaya ayak uydurma telaşından ve avrupa dayatmalarından değilmi?)
Ne oldu bize?
Sirkelenip kendimize gelme zamanımız geldi, geçiyor...
Yüce Rabbim ! bize yeniden; senden korkmayı, ülkemizi sevmeyi, haramdan el çekmeyi…. ihsan eyle. Gerçek Allah korkusu, gerçek Vatan sevgisi olan yöneticilerle yönetilmek nasip et.
Mevlüt TİRYAKİ
ülkücühaber
Bir gün birileri, Avrupadaki sosyal düzene ayak uydurmak adına; bir fon kurdu, halk arasında bu fona kısaca, Fakir Fukara (fak-fuk) fonu denildi. Fonun amacı ; tüm gayretlerine rağmen,ekonomik bağımsızlığını sağlayamayan, yoksul vatandaşlara ekonomik katkıda bulunmaktı. (bilinmedi ki yıllar sonra koltuk fonu olacağı…)
Sonra birileri, daha sonra da başka birileri geldi ve bu fonu koltuk kapma sevdasına önüne gelene peşkeş çekmeye başladılar. Baktılar ki her defasında işe yarıyor, neredeyse halkın her kesimine ; daha da, daha da vermeye başladılar, kimsin? Ne iş yaparsın? Neyin var? Neyin yok? Kimin oğlu yada kimin kızısın demeden…3-5 yıl daha koltukta kalabilmek adına.
Ülkem insanının büyük bir kesimi, bırkatı; emek verme, helal kazanma,üretici olma zihniyetini, tam anlamıyla tüketici hatta hatta asalak olmaya başladı, 3-5 yılda bir oy veririm, sonra ! yan gel osman yatarım felsefesiyle.
Nitekim; verilenler yetmemiş olmalı ki, bazı aile reislerine, ilköğretimde eğitim görmekte olan çocuklara, aylık maaş bağlanmaya başlandı.
Ne alaa memleket…
Eee, neden üretmek için çalışacak ki? Neden emek verecek ki? Neden helal e tenezzül edecek ki? Verirdi 3-5 yılda bir oy, gerisi kolay canım,ekmek devletten,gıda devletten,kömür devletten, her nevi sağlık gereksinimi devletten, emeksiz aylık devletten…
Aslında; yoksul, tembel, tüketici bir millet değildik, koltuk sevdalıları yüzünden, bu hazırcılıkla yoksul, tembel ve tüketici toplum haline getirildik.
Birileri; başka birilerinin emeğinden kesilen vergilerle oluşan bu fonu, pervasızca peşkeş çekip, yıl be yıl koltuklarını garantilerken, bir yandan da peşkeş çekmeyi huy edinmişler..
Can çıkmayınca da huy çıkmazmış maalesef.
Sonra! vatan hainliği değildiyse eğer, edinilen bu huyla, başladılar; Güzel Vatanımın, kurum ve kuruluşlarını, yer altı ve yer üstü tüm zenginliklerini, limanlarını, milli ve dini değerlerini ve ardından da vatanımın topraklarını parsel parsel, can düşmanlarımıza peşkeş çekmeye….
Nereye kadar? Ne zamana kadar devam edecek? Daha neyimiz kaldı peşkeş çekilmedik?
Sanırım; bayrağımız, camilerimiz ve namusumuz kaldı peşkeş çekilmeyenler, böyle giderse; onlarında sırası yakındır….
( aslında başımıza gelen bütün belalar da basiretsiz, koltuk sevdalısı, yöneticilerin, avrupaya ayak uydurma telaşından ve avrupa dayatmalarından değilmi?)
Ne oldu bize?
Sirkelenip kendimize gelme zamanımız geldi, geçiyor...
Yüce Rabbim ! bize yeniden; senden korkmayı, ülkemizi sevmeyi, haramdan el çekmeyi…. ihsan eyle. Gerçek Allah korkusu, gerçek Vatan sevgisi olan yöneticilerle yönetilmek nasip et.
Mevlüt TİRYAKİ
ülkücühaber
