'Türkiye'nin de, kabul etseler de etmeseler de, bir Kürdistan'ı var'
BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız:
"Eminim buradaki basın mensupları halkımızın bir kısmı bu Kürdistan kavramına epey yabancıdır. Ülkemizin güneyinde bir Kürdistan var. Ülkemizin batısında bizi idam etmesine rağmen İran'ın da bir Kürdistan'ı var. Selçuklularda Sultan Sencer'in bir Kürdistan'ı vardı. Osmanlıların bir Kürdistan'ı vardı"
"Mustafa Kemal'in bir Kürdistan'ı vardı. Ama o Kürdistan resmi tarihte Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan, okuyan insanlarda yok. Dolayısıyla arkadaşlarımızın attığı bu slogan boşluğa salınmış bir hoş seda gibi kalmış olsa da, Türkiye'nin de, kabul etseler de etmeseler de, bir Kürdistan'ı var"
"AKP geçmişle hesaplaşabilir mi? Hesaplaşamaz. Çünkü o, kirliliğin içindedir, onun ortağıdır ve bu cinayetleri işlemeye devam ediyor"
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) üyeleri Bitlis'in Mutki ilçesinde 5 Ocak 2011 tarihinde ortaya çıkan 12 kişilik toplu mezara ilişkin basın açıklaması yaptı. BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız'ın da aralarında bulunduğu yaklaşık 150 kişilik bir grup, Ak Parti İstanbul İl binası önünde biraraya geldi. Buarada Ak Parti il binasının bulunduğu bölgeye itfaiye, ambulans ve çevik kuvvet ekiplerinin de sevk edildiği görüldü.
YILDIZ'A EMNİYETTEN SLOGAN UYARISI
BDP İstanbul Eş Başkanı Mustafa Avcı, emniyet yetkilileriyle konuşarak, basın açıklamasını Ak Parti il binasının bahçesinde yapmak istediklerini aktardı. Emniyet görevlilerinden, "Bahçe içerisi özel bir alan" cevabını alan grup, bunun üzerine "Toplu mezar açmak yetmez; faillerini yargılayın" pankartını açan grup, bahçe girişinin bulunduğu yola doğru yürümeye başladı. Bir kez daha devreye giren emniyet görevlileri, bu kez Batman Milletvekili Bengi Yıldız'a, "Örgütlü slogan atıyorlar. Attırmayın. Bu suç. İkaz edin. Bunu tartışmayalım. Tartışmaya uygun bir konu değil" uyarısında bulununca, BDP İstanbul Eş Başkanı Mustafa Avcı da uyarıyı kalabalığa Kürtçe seslenerek, aktardı. Öte yandan çevredeki restoranların, olay çıkma ihtimaline karşı kaldırımdaki masa ve sandalyelerini topladıkları görüldü.
"TOPLU MEZARLARIN TÜMÜNÜN AÇILMASI GEREKİR"
Grup adına açıklamayı okuyan BDP İstanbul Eş Başkanı Mustafa Avcı, "Toplu mezarlar savaşın karanlık ve çirkef yüzüdür. Son çeyrek yüzyılda toplum ve halk olarak savaşın bu karanlık ve çirkef yüzüyle sürekli karşı karşıya kalarak yaşadık. Bunlar savaşın çirkef ve karanlık yüzünün emekçilere, halka, topluma biçilen faturalardan bir kısmıydı. Bin operasyona imza atanların marifetiydi. 'Millet için, vatan için kurşun atan da, kurşun yiyen de kahramandır' diyen Başbakanların planlı eylemleriydi. Bugün AKP'nin sembolik de olsa toplu mezarlar açmaya yönelmesi, elbette ki önemlidir, önemsiyoruz. Ancak yetmiyor. Toplu mezarların tümünün açılması gerekir. İlgili kurumlarca yapılan araştırmalar sonucunda 800 civarında toplu mezardan söz ediliyor. Hepsinin açılması lazım. Geldiğimiz aşamada artık yaşanmış bunca vahşeti toplumsal dikkatlerden uzak tutmak ve karanlıkta bırakmak imkansızdır" diye konuştu.
MECLİSTE HAKİKATLERİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU OLUŞTURULMALI
Bundan sonra yapılması gerekenlerin belli olduğunu dile getiren Avcı, "İlk adım olarak TBMM kararıyla Hakikatleri Araştırma Komisyonu oluşturulmalıdır. Komisyon zaman geçirmeden, savaşın tüm aktörleri ve taraflarıyla mağdurlarla, toplumun vicdanı olan aydınlar ve akademisyenlerle, sosyologlarla, görüşmelidir. Hazırlanacak rapor, öncelikle kamuoyuyla paylaşılmalı; hükümet yetkililerine verilmeli ve yargı göreve çağrılmalıdır" dedi. Avcı, hükümete de seslenerek, "Hükümet bütünü veya esas bırakıp parça peşinde koşmaktan halkı da birşeyler yapıyormuş gibi medya marifetiyle sürekli yanlış bir şekilde enforme etmekten vazgeçerse, inanıyoruz ki, 24 saat içinde, yaşanmış tüm karanlıkların korku prensleri gün yüzüne çıkacaktır" diye konuştu.
Barbarlık ve vahşet olarak nitelendirilen toplu mezarların faillerinin insanlıkla ilgili olmadığını söyleyen Avcı, "Bu insan müsveddelerinden ne vatansever olur ne de güvenlik gücü. Olsa olsa çağımıza kazayla intikal etmiş, maymunumsu insanın prototipleri olur" dedi. Yıldız, hükümetin, yaşananları ortaya çıkarmaması durumunda aynı durumla kendisinin de karşılaşacağını söyleyen Avcı, eylemsizlik süresinin de azaldığına dikkat çekti. Avcı, hükümetten umutlarını kestklerini dile getirerek, "Aktif ve örgütlü mücadele bugüne kadar nasıl başarmışsa, bundan sonraki süreçte de aynı şekilde başaracaktır" diye konuştu.
"TÜRKİYE'NİN DE KABUL ETSELER DE ETMESELER DE BİR KÜRDİSTAN'I VAR"
Açıklamanın ardından konuşan BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız da, BDP'lilerin "Kürdistan" sloganı atmasına değinerek, "Eminim buradaki basın mensupları, halkımızın bir kısmı bu Kürdistan kavramına epey yabancıdır. Ülkemizin güneyinde bir Kürdistan var. Ülkemizin batısında bizi idam etmesine rağmen İran'ın da bir Kürdistan'ı var. Selçuklularda Sultan Sencer'in bir Kürdistan'ı vardı. Osmanlıların bir Kürdistan'ı vardı. Mustafa Kemal'in bir Kürdistan'ı vardı. Ama o Kürdistan resmi tarihte Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan, okuyan insanlarda yok. Dolayısıyla arkadaşlarımızın attığı bu slogan boşluğa salınmış bir hoş seda gibi kalmış olsa da, Türkiye'nin de kabul etseler de, etmeseler de bir Kürdistan'ı var" diye konuştu.
TANSU ÇİLLER, MEHMET AĞAR, ABDÜLKADİR AKSU NEREDE?
"Türkiye Cumhuriyeti tarihi bir katliamlar, faili meçhuller tarihidir" diyen Yıldız, TBMM'de faili meçhul cinayetlerin araştırılması için önerge verdiklerini söyledi. Yıldız, "Şeyh Said'in mezarı nerededir?" diye sorduklarını, hükümetten cevap alamadıklarını kaydederek, Türkiye'nin faili meçhuller tarihinden kurtulması gerektiğini söyledi. Yıldız, "Bu parlamentonun, AKP hükümetinin yapması gereken ilk şey, geçmişle yüzleşmek, geçmişle hesaplaşmak, faillerini bulmaktır" dedi. Eski Başbakan Tansu Çiller, eski Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, Ak Parti milletvekili Abdülkadir Aksu'nun cinayetler işlenirken nerede olduklarını soran Yıldız, "Şimdi neredeler? AKP'nin merkezindedirler. AKP geçmişle hesaplaşabilir mi? Hesaplaşamaz. Çünkü o kirliliğin içindedir, onun ortağıdır ve bu cinayetleri işlemeye devam ediyor" diye konuştu.
BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız:
"Eminim buradaki basın mensupları halkımızın bir kısmı bu Kürdistan kavramına epey yabancıdır. Ülkemizin güneyinde bir Kürdistan var. Ülkemizin batısında bizi idam etmesine rağmen İran'ın da bir Kürdistan'ı var. Selçuklularda Sultan Sencer'in bir Kürdistan'ı vardı. Osmanlıların bir Kürdistan'ı vardı"
"Mustafa Kemal'in bir Kürdistan'ı vardı. Ama o Kürdistan resmi tarihte Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan, okuyan insanlarda yok. Dolayısıyla arkadaşlarımızın attığı bu slogan boşluğa salınmış bir hoş seda gibi kalmış olsa da, Türkiye'nin de, kabul etseler de etmeseler de, bir Kürdistan'ı var"
"AKP geçmişle hesaplaşabilir mi? Hesaplaşamaz. Çünkü o, kirliliğin içindedir, onun ortağıdır ve bu cinayetleri işlemeye devam ediyor"
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) üyeleri Bitlis'in Mutki ilçesinde 5 Ocak 2011 tarihinde ortaya çıkan 12 kişilik toplu mezara ilişkin basın açıklaması yaptı. BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız'ın da aralarında bulunduğu yaklaşık 150 kişilik bir grup, Ak Parti İstanbul İl binası önünde biraraya geldi. Buarada Ak Parti il binasının bulunduğu bölgeye itfaiye, ambulans ve çevik kuvvet ekiplerinin de sevk edildiği görüldü.
YILDIZ'A EMNİYETTEN SLOGAN UYARISI
BDP İstanbul Eş Başkanı Mustafa Avcı, emniyet yetkilileriyle konuşarak, basın açıklamasını Ak Parti il binasının bahçesinde yapmak istediklerini aktardı. Emniyet görevlilerinden, "Bahçe içerisi özel bir alan" cevabını alan grup, bunun üzerine "Toplu mezar açmak yetmez; faillerini yargılayın" pankartını açan grup, bahçe girişinin bulunduğu yola doğru yürümeye başladı. Bir kez daha devreye giren emniyet görevlileri, bu kez Batman Milletvekili Bengi Yıldız'a, "Örgütlü slogan atıyorlar. Attırmayın. Bu suç. İkaz edin. Bunu tartışmayalım. Tartışmaya uygun bir konu değil" uyarısında bulununca, BDP İstanbul Eş Başkanı Mustafa Avcı da uyarıyı kalabalığa Kürtçe seslenerek, aktardı. Öte yandan çevredeki restoranların, olay çıkma ihtimaline karşı kaldırımdaki masa ve sandalyelerini topladıkları görüldü.
"TOPLU MEZARLARIN TÜMÜNÜN AÇILMASI GEREKİR"
Grup adına açıklamayı okuyan BDP İstanbul Eş Başkanı Mustafa Avcı, "Toplu mezarlar savaşın karanlık ve çirkef yüzüdür. Son çeyrek yüzyılda toplum ve halk olarak savaşın bu karanlık ve çirkef yüzüyle sürekli karşı karşıya kalarak yaşadık. Bunlar savaşın çirkef ve karanlık yüzünün emekçilere, halka, topluma biçilen faturalardan bir kısmıydı. Bin operasyona imza atanların marifetiydi. 'Millet için, vatan için kurşun atan da, kurşun yiyen de kahramandır' diyen Başbakanların planlı eylemleriydi. Bugün AKP'nin sembolik de olsa toplu mezarlar açmaya yönelmesi, elbette ki önemlidir, önemsiyoruz. Ancak yetmiyor. Toplu mezarların tümünün açılması gerekir. İlgili kurumlarca yapılan araştırmalar sonucunda 800 civarında toplu mezardan söz ediliyor. Hepsinin açılması lazım. Geldiğimiz aşamada artık yaşanmış bunca vahşeti toplumsal dikkatlerden uzak tutmak ve karanlıkta bırakmak imkansızdır" diye konuştu.
MECLİSTE HAKİKATLERİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU OLUŞTURULMALI
Bundan sonra yapılması gerekenlerin belli olduğunu dile getiren Avcı, "İlk adım olarak TBMM kararıyla Hakikatleri Araştırma Komisyonu oluşturulmalıdır. Komisyon zaman geçirmeden, savaşın tüm aktörleri ve taraflarıyla mağdurlarla, toplumun vicdanı olan aydınlar ve akademisyenlerle, sosyologlarla, görüşmelidir. Hazırlanacak rapor, öncelikle kamuoyuyla paylaşılmalı; hükümet yetkililerine verilmeli ve yargı göreve çağrılmalıdır" dedi. Avcı, hükümete de seslenerek, "Hükümet bütünü veya esas bırakıp parça peşinde koşmaktan halkı da birşeyler yapıyormuş gibi medya marifetiyle sürekli yanlış bir şekilde enforme etmekten vazgeçerse, inanıyoruz ki, 24 saat içinde, yaşanmış tüm karanlıkların korku prensleri gün yüzüne çıkacaktır" diye konuştu.
Barbarlık ve vahşet olarak nitelendirilen toplu mezarların faillerinin insanlıkla ilgili olmadığını söyleyen Avcı, "Bu insan müsveddelerinden ne vatansever olur ne de güvenlik gücü. Olsa olsa çağımıza kazayla intikal etmiş, maymunumsu insanın prototipleri olur" dedi. Yıldız, hükümetin, yaşananları ortaya çıkarmaması durumunda aynı durumla kendisinin de karşılaşacağını söyleyen Avcı, eylemsizlik süresinin de azaldığına dikkat çekti. Avcı, hükümetten umutlarını kestklerini dile getirerek, "Aktif ve örgütlü mücadele bugüne kadar nasıl başarmışsa, bundan sonraki süreçte de aynı şekilde başaracaktır" diye konuştu.
"TÜRKİYE'NİN DE KABUL ETSELER DE ETMESELER DE BİR KÜRDİSTAN'I VAR"
Açıklamanın ardından konuşan BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız da, BDP'lilerin "Kürdistan" sloganı atmasına değinerek, "Eminim buradaki basın mensupları, halkımızın bir kısmı bu Kürdistan kavramına epey yabancıdır. Ülkemizin güneyinde bir Kürdistan var. Ülkemizin batısında bizi idam etmesine rağmen İran'ın da bir Kürdistan'ı var. Selçuklularda Sultan Sencer'in bir Kürdistan'ı vardı. Osmanlıların bir Kürdistan'ı vardı. Mustafa Kemal'in bir Kürdistan'ı vardı. Ama o Kürdistan resmi tarihte Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan, okuyan insanlarda yok. Dolayısıyla arkadaşlarımızın attığı bu slogan boşluğa salınmış bir hoş seda gibi kalmış olsa da, Türkiye'nin de kabul etseler de, etmeseler de bir Kürdistan'ı var" diye konuştu.
TANSU ÇİLLER, MEHMET AĞAR, ABDÜLKADİR AKSU NEREDE?
"Türkiye Cumhuriyeti tarihi bir katliamlar, faili meçhuller tarihidir" diyen Yıldız, TBMM'de faili meçhul cinayetlerin araştırılması için önerge verdiklerini söyledi. Yıldız, "Şeyh Said'in mezarı nerededir?" diye sorduklarını, hükümetten cevap alamadıklarını kaydederek, Türkiye'nin faili meçhuller tarihinden kurtulması gerektiğini söyledi. Yıldız, "Bu parlamentonun, AKP hükümetinin yapması gereken ilk şey, geçmişle yüzleşmek, geçmişle hesaplaşmak, faillerini bulmaktır" dedi. Eski Başbakan Tansu Çiller, eski Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, Ak Parti milletvekili Abdülkadir Aksu'nun cinayetler işlenirken nerede olduklarını soran Yıldız, "Şimdi neredeler? AKP'nin merkezindedirler. AKP geçmişle hesaplaşabilir mi? Hesaplaşamaz. Çünkü o kirliliğin içindedir, onun ortağıdır ve bu cinayetleri işlemeye devam ediyor" diye konuştu.
Pınar ÇITAK KOYGUN - Zafer KARAKOÇ / İSTANBUL - DHA
