- Katılım
- 6 Mar 2007
- Mesajlar
- 5,674
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
BASK modeliymiş...
Belçika formülüymüş...
Yok IRA çözümüymüş...
Hala anlamadılar kardeşim; “Biz o ülkelerden değiliz...”
Farklıyız biz...
Anlayın artık bunu...
Çanakkale’de koyun koyuna yatıyor; Trakyalı Cemil ile Diyarbakır’lı Hasan...
Sarıkamış’ta aynı beyaza büründü Antalyalı Mehmet ile Artvin’li Recep...
Onlarca yıl geçti ama hala aynıyız biz, aramayın ayrılık...
Sokmayın başkalarına bakıp bakıp da nifak tohumlarını aramıza...
Evlerimizin kapısı aynı sokağa açılıyor bizim...
Aynı tarhana çorbasına kaşık atarız...
Aynı pilavı kaşıklarız biz...
Aynı balkonlara bakar evlerimiz...
Birbirimize kız alır verir, düğün yaparız halayla, horonla, zeybekle...
Aynı şeylere sevinir, aynı şeylere üzülürüz...
Bakmayız; “Sen Kürt müsün”, “Sen Çerkez misin”, “Sen Sünni misin”, “Sen Alevi misin” diye...
Türkiye’yi sahipleniriz hepimiz, Türk’üz...
Öfkemiz teröredir; lanet yağdırırız kundaktaki o bebeğe kurşun sıkan teröristlere...
Hala gururlanırız; kınalı kuzular otobüslerle kışlalara uğurlanırken...
Aynı bayrak örter şehitlerimizin üstünü; Hakkari’den Tekirdağ’a, Aydın’dan Ardahan’a...
İşte bu duruşu sergilemeli siyasetçisi de, diplomatı da...
Ülkenin hassasiyetleri kurban edilmemeli siyasi çıkarlara...
Oynatılmamalı toplumumuzun genleri, yurt dışında hazırlanan sinsi planlarla...
Kulak asılmamalı, 40 bine yakın insanın ölümünden sorumlu teröristbaşının yol haritalarına...
Yolu da belli onun, haritası da...
Bahçeli’nin mesajları iyi okunmalı
Günlerdir aynı tartışmalara şahit oluyor, aynı sözleri işitiyoruz hepimiz...
Birileri “tarihi fırsat” diyor, birileri “yol haritası”...
Kimi “demokratik açılım”dan dem vuruyor, kimi “Kürt açılımı”ndan...
Belli ki artık zamanı geldi.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin dediği gibi, herkes tavrını belirlemeli.
Kıvırmadan, net duruş sergilemeli...
Ortak payda Türkiye, Türk Milleti ve Türk Bayrağı olmalı.
Açılımı fırsat bilip, terör örgütünün talepleri dillendirilmemeli.
Bir parti, bir grup, bir kulüp meselesi değil bu.
Artık ülkenin “beka” meselesi...
Tartışmalı süreç içinde Dr. Devlet Bahçeli’nin altını çizdiği şu cümleleri gerçekten çok önemsiyorum:
“Açılım adı verilen yıkımın küresel bir projenin dayatmaları olduğunun hala görülememiş olması, işbirlikçi mihrakları saymazsak aydınların ve toplumun tam bir akıl tutulmasına, vizyon körlüğüne, vicdan kararmasına maruz kaldıklarını işaret etmektedir... Resmileşmiş ayrı diller üzerinden, uyanmış alt kimlikleri bir arada tutacak bir milletleşme modeli ve üniter devlet yapılanmasını insanlık henüz icat edememiştir. Bir kez bile olsa, millet kimliğinden geri dönüş yapacak asırlık sosyolojik süreçleri, devlet kurumlarının tavsiye kararları, hükümetlerin siyasi yorumları ve sözde coğrafi kimlik tanımlarıyla durdurmak da henüz mümkün olmamıştır. Bu konuda, başka yerlere bakarak şablon arayanların kendi milletimizin var oluş sürecinin tarihi şartlarını ve zeminini bir kez daha gözden geçirmeleri gerekmektedir. Türk milleti, aynı vasıta içinde tesadüfen ve kısa süre için bir araya gelerek ineceği istasyonu gözleyen alakasız yolcular topluluğu değildir."
Ne yazık ki, siyasi körlüğe tutulmuş, bazı güçlerin piyonu olmuş, gözünü AB ve ABD fonları bürümüş kimi kişiler, bu sözleri bile tartışma konusu yaptılar, eleştirdiler.
Hatta Bahçeli’nin “Herkesi devletimizin kuruluş felsefesinde, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milleti ortak paydasında, Türk Bayrağı altında buluşmaya çağırıyorum” çağrısına da sırt çevirdiler. Oysa, Türkiye’deki her vatandaşın ortak tavrı olması gerekmiyor mu bu duruş?
Yazık ki, teröristlerin taleplerine bile vize verirken, MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır’ın, “Ülkenin birliğini sağlamak için gerekirse 50 yıl mücadele eder, dağa çıkarız, ülkemizi savunuruz” cümlelerini suçlama malzemesi yaptılar.
Hatırlıyorum da, Bahçeli açılım fikrine karşı çıktığı ilk gün, “Bugün bu açılımı yapanlar, bizi kuru milliyetçilik yapmakla suçluyorlar. Ama yarın göreceksiniz, bu işin olmazlarını görünce, bizden daha milliyetçi davranacaklar” demişti.
Son günlerde “tek vatan, tek millet, tek bayrak” söylemlerinin yeniden dillendirilmeye başlanması, galiba Bahçeli’nin ne demek istediğinin anlaşılmaya başlandığını gösteriyor.
Evet, tablo budur. Herkes, siyaset üstü bir anlayışla okumalı tüm bu mesajları. Herkes ama herkes MHP’nin uyarılarını anlamaya, çağrısına kulak vermeye çalışmalı... Çünkü çözüm oradan geçiyor...
Metin ÖZKAN
KAYNAK
Belçika formülüymüş...
Yok IRA çözümüymüş...
Hala anlamadılar kardeşim; “Biz o ülkelerden değiliz...”
Farklıyız biz...
Anlayın artık bunu...
Çanakkale’de koyun koyuna yatıyor; Trakyalı Cemil ile Diyarbakır’lı Hasan...
Sarıkamış’ta aynı beyaza büründü Antalyalı Mehmet ile Artvin’li Recep...
Onlarca yıl geçti ama hala aynıyız biz, aramayın ayrılık...
Sokmayın başkalarına bakıp bakıp da nifak tohumlarını aramıza...
Evlerimizin kapısı aynı sokağa açılıyor bizim...
Aynı tarhana çorbasına kaşık atarız...
Aynı pilavı kaşıklarız biz...
Aynı balkonlara bakar evlerimiz...
Birbirimize kız alır verir, düğün yaparız halayla, horonla, zeybekle...
Aynı şeylere sevinir, aynı şeylere üzülürüz...
Bakmayız; “Sen Kürt müsün”, “Sen Çerkez misin”, “Sen Sünni misin”, “Sen Alevi misin” diye...
Türkiye’yi sahipleniriz hepimiz, Türk’üz...
Öfkemiz teröredir; lanet yağdırırız kundaktaki o bebeğe kurşun sıkan teröristlere...
Hala gururlanırız; kınalı kuzular otobüslerle kışlalara uğurlanırken...
Aynı bayrak örter şehitlerimizin üstünü; Hakkari’den Tekirdağ’a, Aydın’dan Ardahan’a...
İşte bu duruşu sergilemeli siyasetçisi de, diplomatı da...
Ülkenin hassasiyetleri kurban edilmemeli siyasi çıkarlara...
Oynatılmamalı toplumumuzun genleri, yurt dışında hazırlanan sinsi planlarla...
Kulak asılmamalı, 40 bine yakın insanın ölümünden sorumlu teröristbaşının yol haritalarına...
Yolu da belli onun, haritası da...
Bahçeli’nin mesajları iyi okunmalı
Günlerdir aynı tartışmalara şahit oluyor, aynı sözleri işitiyoruz hepimiz...
Birileri “tarihi fırsat” diyor, birileri “yol haritası”...
Kimi “demokratik açılım”dan dem vuruyor, kimi “Kürt açılımı”ndan...
Belli ki artık zamanı geldi.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin dediği gibi, herkes tavrını belirlemeli.
Kıvırmadan, net duruş sergilemeli...
Ortak payda Türkiye, Türk Milleti ve Türk Bayrağı olmalı.
Açılımı fırsat bilip, terör örgütünün talepleri dillendirilmemeli.
Bir parti, bir grup, bir kulüp meselesi değil bu.
Artık ülkenin “beka” meselesi...
Tartışmalı süreç içinde Dr. Devlet Bahçeli’nin altını çizdiği şu cümleleri gerçekten çok önemsiyorum:
“Açılım adı verilen yıkımın küresel bir projenin dayatmaları olduğunun hala görülememiş olması, işbirlikçi mihrakları saymazsak aydınların ve toplumun tam bir akıl tutulmasına, vizyon körlüğüne, vicdan kararmasına maruz kaldıklarını işaret etmektedir... Resmileşmiş ayrı diller üzerinden, uyanmış alt kimlikleri bir arada tutacak bir milletleşme modeli ve üniter devlet yapılanmasını insanlık henüz icat edememiştir. Bir kez bile olsa, millet kimliğinden geri dönüş yapacak asırlık sosyolojik süreçleri, devlet kurumlarının tavsiye kararları, hükümetlerin siyasi yorumları ve sözde coğrafi kimlik tanımlarıyla durdurmak da henüz mümkün olmamıştır. Bu konuda, başka yerlere bakarak şablon arayanların kendi milletimizin var oluş sürecinin tarihi şartlarını ve zeminini bir kez daha gözden geçirmeleri gerekmektedir. Türk milleti, aynı vasıta içinde tesadüfen ve kısa süre için bir araya gelerek ineceği istasyonu gözleyen alakasız yolcular topluluğu değildir."
Ne yazık ki, siyasi körlüğe tutulmuş, bazı güçlerin piyonu olmuş, gözünü AB ve ABD fonları bürümüş kimi kişiler, bu sözleri bile tartışma konusu yaptılar, eleştirdiler.
Hatta Bahçeli’nin “Herkesi devletimizin kuruluş felsefesinde, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milleti ortak paydasında, Türk Bayrağı altında buluşmaya çağırıyorum” çağrısına da sırt çevirdiler. Oysa, Türkiye’deki her vatandaşın ortak tavrı olması gerekmiyor mu bu duruş?
Yazık ki, teröristlerin taleplerine bile vize verirken, MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır’ın, “Ülkenin birliğini sağlamak için gerekirse 50 yıl mücadele eder, dağa çıkarız, ülkemizi savunuruz” cümlelerini suçlama malzemesi yaptılar.
Hatırlıyorum da, Bahçeli açılım fikrine karşı çıktığı ilk gün, “Bugün bu açılımı yapanlar, bizi kuru milliyetçilik yapmakla suçluyorlar. Ama yarın göreceksiniz, bu işin olmazlarını görünce, bizden daha milliyetçi davranacaklar” demişti.
Son günlerde “tek vatan, tek millet, tek bayrak” söylemlerinin yeniden dillendirilmeye başlanması, galiba Bahçeli’nin ne demek istediğinin anlaşılmaya başlandığını gösteriyor.
Evet, tablo budur. Herkes, siyaset üstü bir anlayışla okumalı tüm bu mesajları. Herkes ama herkes MHP’nin uyarılarını anlamaya, çağrısına kulak vermeye çalışmalı... Çünkü çözüm oradan geçiyor...
Metin ÖZKAN
KAYNAK