MHP toplantısında olay çıktı_____

LOOPUSED

Altın Üye
Altın Üye
Katılım
6 Haz 2008
Mesajlar
12,048
Reaction score
0
Puanları
0
Yaş
54
Konum
€z€Ld€n €b€d€
MHP toplantısında olay çıktı



Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanlığı'na adaylığını açıklayan Hakkı Şafak Ses'in İzmir'deki bölge toplantısında arbede yaşandı.




Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) genel başkan adaylığını açıklayan Hakkı Şafak Ses'in İzmir'deki bölge toplantısını partililer bastı.

Çalışmaları ve hedeflerini anlatmak üzere Balçova Termal Tesisleri'nde bir toplantı düzenleyen Ses, kürsüde konuşurken bir grup MHP'li, bozkurt işareti yapıp oturdukları yerden kalkarak 'Hareketin lideri Devlet Bahçeli' sloganı attı.

Kürsüye doğru yürüyen MHP'lileri şaşkınlıkla seyreden Ses'in etrafı, taraftarlarınca korumaya alındı. Ses'in üzerine yürüyen MHP'lilerle polis ve taraftarlar arasında arbede yaşandı.

Kürsüden uzaklaştırılan Hakkı Şafak Ses, bir alt kata indirildi. Bu sırada kürsü yere düştü, üzerindeki su bardağı kırıldı. Salondaki kalabalık da Ses'i protesto ederek ülkücü yemini etti. Dağılmamakta ısrar eden grup, Çevik Kuvvet'in müdahalesiyle bina dışına çıkarıldı. Eylemlere bir süre de bina dışında devam edildi.

Daha sonra içeride kalan az sayıda kişiye tekrar hitap eden Hakkı Şafak Ses, "Uzaktan gelen arkadaşlardan, bu olaydan dolayı özür diliyorum. Demek ki eksik bıraktığımız hususlar var. Bundan sonra bu konulara daha fazla dikkat edeceğiz. Maalesef Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli'nin, 'Ülkücüleri sokaktan uzak tuttum' sözünün İzmir'e kadar gelmediğini gördük. Bu yol bir, iki veya üç yılın yolu değil. Önümüzdeki zorlukları ve sıkıntıları bilerek çıktık. Buradan ülkenin içinde bulunduğu durumu ve bundan Türk milliyetçilerinin iktidarıyla nasıl çıkılacağını anlatmaya geldik." dedi.

MHP genel başkanlığına adaylığını açıkladıktan sonra internet sitesinden ülkücülere seslendiğini hatırlatan Ses, "Adaylığımı koyduğum zaman sitemdeki ilk açıklamamda bütün milliyetçi arkadaşlarıma dedim ki 'Partilerin, kongrelerin, kurultayların Türk milletinin önüne çıkardıkları sancaktır, bayraktır. Türk milleti, kongre süresince sizleri, bizleri izleyecek ve sonunda bu kadroların Türkiyeyi yönetme azim ve kararlılığında, bilgi birikimli olup olmadığına bakacak. Gelecek seçimlerde ona göre hareketimizin iktidar olup olmayacağının işaretini verecek.' Ancak bu bilinç ve şuur ancak Milliyetçi Hareket'i iktidara taşıyabilir. Biz bu olayı unutuyoruz, anlatmamız gerekenleri anlatmaya başlıyoruz." şeklinde konuştu.

Önce olay çıkabileceği ihbarı yapılması sebebiyle toplantı salonun ve çevresinde Çevik Kuvvet, Terörle Mücadele ve güvenlik şubeleri ekipleri tedbir almasına rağmen bu olayın yaşanması ise dikkat çekti. (CİHAN)




MHP toplantısında olay çıktı
 
Haince, Alçakca, çirkefçe...

İşte bu partinin asla iktidar yüzü göremeyeceğinin, iktidar olsa bile muktedir olamayacağının ispatı- belgesi...

Bunların yüzünden Muhsin Başkan terketti baba ocağını, bunların yüzünden ülkücüler dağıldı horlandı dışlandı. Ümit Özdağı, Edip Özbaşı, Alişan Satılmışı, Yusufiyelileri, Ali güngörü, Ozan Arifi ve en son İstanbul kongresinde Suat Başaran ve Atilla Kayayı bu kendine sözde ülkücü(!) diyen zibidi-serseri-ayakçı köpek takımı kendilerine emredileni yerine getirip mukaddes dava uğruna beşbin şehid vermiş bir hareketin ruhuna tükürdüler.

Lafa gelince Bahçeli mutedil, kavgadan hoşlanmayan, serseriliğe fırsat vermeyen ciddi, olgun bir lider imajı çizdi yıllarca. Bizde ısrarla bu imajın ekran koruyucu olduğu söyledik durduk, işte bir kez daha ispat edildi. Ülkücü Hareketin başını yakan LİDER SULTASI bütün ihtişamıyla devam ederken Türkiye'yi daha uzun yıllar Tayyip Erdoğan'lı günlerin beklediğinide müjdelemiş oldu. Hayırlı uğurlu olsun, eserinizle iftihar edebilirsiniz sayın Devlet Bahçeli liderliğindeki yönetim ve sırf amblemi ve ismi yüzünden mhp ye oy veren mağrur ve mağlup ülküdaşlarım...
 
Bunlar MHP için sıradan ve olağan şeyler.MHP nin bu ülkeye verebileceği hiç bir şey yoktur. Kavga kültüründen başka
 
anlayamadığım hem bahçeli gitsin deniniliyor.hem de vazgeçilmiyor.adaylar dövülüyor.bahçeli partiyi düzeltmek için kendince bazı açılımlar yaptı.
beyaz çorabı yasakladı,mahallelerdeki ocakları kapadı.
peki bu adamları dövenler kimin adamı?
 
anlayamadığım hem bahçeli gitsin deniniliyor.hem de vazgeçilmiyor.adaylar dövülüyor.bahçeli partiyi düzeltmek için kendince bazı açılımlar yaptı.
beyaz çorabı yasakladı,mahallelerdeki ocakları kapadı.
peki bu adamları dövenler kimin adamı?

sonuna kadar katılıyorum... aynı şeyler chp içinde geçerli..=)) hem baykal istenmiyor hemde baykal'dan vazgeçilmiyor :S
 
Haince, Alçakca, çirkefçe...

İşte bu partinin asla iktidar yüzü göremeyeceğinin, iktidar olsa bile muktedir olamayacağının ispatı- belgesi...

Bunların yüzünden Muhsin Başkan terketti baba ocağını, bunların yüzünden ülkücüler dağıldı horlandı dışlandı. Ümit Özdağı, Edip Özbaşı, Alişan Satılmışı, Yusufiyelileri, Ali güngörü, Ozan Arifi ve en son İstanbul kongresinde Suat Başaran ve Atilla Kayayı bu kendine sözde ülkücü(!) diyen zibidi-serseri-ayakçı köpek takımı kendilerine emredileni yerine getirip mukaddes dava uğruna beşbin şehid vermiş bir hareketin ruhuna tükürdüler.

Lafa gelince Bahçeli mutedil, kavgadan hoşlanmayan, serseriliğe fırsat vermeyen ciddi, olgun bir lider imajı çizdi yıllarca. Bizde ısrarla bu imajın ekran koruyucu olduğu söyledik durduk, işte bir kez daha ispat edildi. Ülkücü Hareketin başını yakan LİDER SULTASI bütün ihtişamıyla devam ederken Türkiye'yi daha uzun yıllar Tayyip Erdoğan'lı günlerin beklediğinide müjdelemiş oldu. Hayırlı uğurlu olsun, eserinizle iftihar edebilirsiniz sayın Devlet Bahçeli liderliğindeki yönetim ve sırf amblemi ve ismi yüzünden mhp ye oy veren mağrur ve mağlup ülküdaşlarım...

Allah razı olsun kardeşim, ağzına sağlık.. şu eleştiri bile sayılmaz tam bir teşhis sırrını hangi mhp ortamında dile getirsek potansiyel ayrılıkçı-hain, satılmış isnatlarıyla geldiğimiz nokta işte bugün tam bir sulta ve tek adamlık siyasetiyle çözümsüz türkiye meselelerine bağıran çığıran bir lider egosunun tatmin sürecini yaşamak oldu..

hadi hayırlısı olsun diyecez ve kongrede sandalye savaşının galibini yine bol sloganlı yozkurt (bozkurtlar alınmasın) haykırışları arasında ülkücü davanın içine ve ruhuna tükürülmüş ve şehitlerin kemiğini sızlatmış bir yönetimle nice iktidarsız iktidarlara kapı arayacaz... Ülkücü hareket engellenemez--- engellersede bizden başka kimse engeleyemez -tavır bu... partiye köstek ve takoz olanların sayesinde çok tayyip devri görür mhp..
 
Mhp yi içten temizlicek birileri lazım ki o zaman gizlide duran ülkücüler cıksın ortaya yok arkadasım yok.
 
Bu adamlar daha kendi içinde karşıt fikirlere saygı duymazken,ülkede nasıl birliği tesis edecekler?

Türkiyenin sorunu her fikrin kendisini nass yerine koymasıdır.La yusel olarak addedilmesi ve onun liderinin de masum(günahsız,hata işlemez) sayılmasıdır

Bu yılların siyasi geleneğidir.İttihad-Terakki ile başlamış hala devam eden.


İşte bu yapıyı,bu oyunu bozmağa çalışanlara selam olsun diyorum.
 
TARİH DE MİLLİYETÇİLER DE YARGILAR


Herkes üzerine düşeni yapıyor. Kimileri Ülkücü duruş sergileyerek Türkiye’nin ve partisinin kötü gidişine karşı bozkurt gibi tavır koyarken, kimileri de tilki gibi, çakal gibi salon basmaya yelteniyor.


Ateş çemberinden geçenler bilir. Mamak’ta işkence tezgahında direnenlerin de böylesi ucuz numaralara karnı toktur. Dünden bu yana gelen telefonlarda ilginç tespitlerle karşılaştım. “Biz bir eyleme giderken salona sinsice girip tilki kurnazlığı ile orada protestoya yeltenmezdik. Kapıdan aslanlar gibi girerdik ama bunu büyüklerimize karşı değil Türk düşmanlarına karşı gerçekleştirirdik.


İzmir’de Hakkı Şafak Ses’in kürsüsünü yıkanlar Ülkücü ise biz değiliz” diyenlerden tutun da, bugüne kadar yapılan alçaklıkları hatırlatanlar bundan sonra kurulabilecek pusulara kadar yüzlerce konuyu anlattılar.


Dedik ya herkes üzerine düşeni yapıyor. Bu talimatı verenler de her zamanki gibi kulağının üzerine yatarak herhangi bir kınama açıklaması bile yapmayacak.


Ahmet Necdet Sezer yerine Türk Milliyetçileri’nin de Cumhurbaşkanı adayı olması gerektiğine inanarak kendisine yakışanı yapıp adaylığını açıklayan Sadi Somuncuoğlu’na saldırının adını “Töre” koymamışlar mıydı?


Binlerce yıllık Türk Kurultay geleneğinin yaşatıldığı Erciyes’te Ramiz Ongun’a reva görülen alçak saldırı da unutulmuş değil.


Sapına kadar Ülkücü olan gazetemizin yazarı İsrafil Kumbasar’ı kancıkça pusuya yatırıp dövdürenler de kendisine yakışanı yapmadı mı? Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın toplantı salonlarını basan, konvoyunu taşlayıp oteline saldıran tosunlar da vazifelerini yapmış, kendilerine görev verenlerce taltif edilmişti.


Ömrünü verdiği partisinin yönetimini kendi iradesi ile değiştirmek için Olağanüstü Kongre talebinde bulunan delegelerin evleri de gece yarısı basıldığında Balgat paşalarının sesi çıkmamıştı. Tehditle, şantajla imzasını geri almayanlar dövülüp öldü diye sokağa atıldığında birileri avuçlarını ovuşturdu.


İzmir’de Hakkı Şafak Ses’in toplantısını basıp onu konuşturmamaya kalkışanlar onun sesini kesemediler. Televizyon kameraları önünde yapılan şerefsiz saldırılarda maksat ülkücülerin kanını dökmek ise bunun hesabını verecek merci bellidir. Çanakkale’deki seçim çalışmaları sırasında heyecanla slogan atan üniversiteli Ülkücü genci “provokatör ajan” ilan eden Devlet Bahçeli’nin, parti bayrağının gölgesindeki salonlarda yapılan saldırılarda suskun kalışı da kendisine yakışan davranış mıdır?


Bugüne kadar oğlu yaşındaki cahil çocukların taşkınlığına sebep olmamak için bazı konularda sessiz kalan, ateşin de, feleğin de çemberinden geçenler öyle kuru gürültüye pabuç bırakmazlar. İdam sehpalarından dönenlere mafyavari tutumlar sökmez.


Onlar inandıkları ve yaşadıkları davaya zarar gelmesin diye basında bir takım polemiklere girmiyorlarsa bu korkularından değil, kararlılıklarındandır. Tahrikleri devamında zararlı çıkacak olan bireyler değil kurumlardır. Kurumların sorumluları gereğini yerine getirmediği takdirde bumerang gibi kendilerine dönecektir.


Şurası unutulmamalıdır ki, 18 Mayıs 1997 kongresinde yıkılan kürsü MHP’de tarihi bir değişime sebep olmuştur. İzmir’de yıkılan kürsü de değişimin kaçınılmaz işaretini vermiştir. Bu olayın müsebbipleri derhal bulunarak kamuoyuna açıklanmalı ve yönetimdekilerin MHP’deki kongre sürecinin demokratik koşullarda gerçekleşmesi için sorumluluğu yüklenmeleri şarttır. Aksi halde tarih önünde hesap vereceklerdir. Bu hesabın ağır faturasını da Devlet Bahçeli ve yönetimi ödeyecektir.

Yavuz Selim DEMİRAĞ (Yenicag)
 
Anlaşılan MHP Bozkurt duruşu sergilerken çakallara yem oluyor.
 
daha kendi içinde demokratik yönetimi beceremeyen partiye ülke yönettirmek hee *???

ama ne yazikki yönetmişlerde bu gün barbar bağıran bahçeli o günlerde dut yemiş bülbül gibi ağzından çıt çıkmazdı

ve daha -üzücü olan o adamı lideri olarak görenler var (sözüm bahçeliyedir mhp ye değil)
 
HAKKI ŞAFAK SES 'İN 25.10.2009 TARİHİLİ AÇIKLAMASI

Hakkı Şafak SES - Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Adayı -Emanetlerimize Sahip Çıkacağız

--------------------------------------------------------------------------------------
ÜLKÜCÜ HAREKET KADROLARI

Ülkücülük, duyar duymaz hepimize her şeyi anında unutturan kavram. En uzak anlamını anında zihnimize, kalbimize getiren mübarek kelime. Efradını cami, ağyarını mani, içini kanla, canla, gayretle, emekle, fikirle, zikirle doldurduğumuz ana sermayemiz. Çilesinin en azını çekenlerin dahi, göğsünü gere gere mensubu olmaktan tarifi imkansız gurur duyduğu, binlerce yılların içinden damıtılarak gelmiş, yaşayan Türk ruhu ülkücülük..

Kalplerimizdeki ulvi hallerin gözbebeklerinden yağmur olup boşanmasına engel olamadığımız, duygularımızın yağmuru ülkücülük. Her dile getirildiğinde kalbimizin titreyişine dudaklarımızın eşlik ettiği manevi zevk ülkücülük. Türk’ün mazisinden, haliyle istikbale yürüyüşünün dinamiklerini resimleştiren ülkücülük. Türkü Türk yapan her halenin, gayret ve hissiyatın üst başlığı ülkücülük.

Uğruna daha nice bedellerin ödenmeye kesintisiz devam etmesi gereken, onurlu yaşam sürmenin bekasının teminatı ülkücülük. Öyle ki; doğan her güneşin, doğan her Türk evladının o anın şartlarına ve gereklerine göre alması gereken payı olacak kadar zengin bir miras ülkücülük.

Türk’ün dünyaya yayılan şanı, bu millete bugün olduğu gibi bin yıl sonrada en çok yakışanı ülkücülük. Geçtiği her toprağa ölümsüzcesine serpilen ruh ülkücülük. Bir kere aşılanınca nesiller boyunca meyvesini veren, kurumayan aşı ülkücülük. Zamanın ve şartların, karşısındaki ittifakların ancak izafi olarak gerilebildiği, ama asla sindiremediği, milletin genlerinde tabi olarak harekete geçmeye hazır cevher ülkücülük.

İlhamını üç hilalden alan, Hazreti Peygamberin cihad sünnetini ila-i kelimetullah olarak terkib eden, bu azimle zulmün ve batılın üstüne yürüyen kutlular kervanı ülkücülük, ülkücüler. Söz buraya geldiğinde kelimelerin aciz kaldığı, yaşamadan anlatılamam özerk ve özelliğine sahip ülkücülük.

Bu necip milletin karakteri ve kaderi. Gençliğimizin deli kanlarının aradığı asil heyecan, faziletli örnek program. Yaşlısı ve gencini aynı kıvama getiren, aynı ruhta buluşturan iksir ülkücülük. Bitti dendiği anda dimdik ayağa kaldıran enerji ülkücülük. Kara bulutların arasından doğup hayat bahşeden güneş ülkücülük.

Bugün bu güneşe ne kadar muhtacız. Önce kendimiz, fert olarak. Sonra partimiz. Sonra ocaklarımız. Toprağımız. Devletimiz. Ve bizi bunca eşsiz sıfatlarla bağırından çıkaran milletimiz. Onlara borcumuz var, vebalimiz var. Ülkü meşalesinin fitilini ülkücülerden başka kim tutuşturabilir? Başka bir seçenek mümkün mü?

İşte şimdi, bu mukaddes vatanın neresinde olursa olsun, içinde bulunduğu ruh hali ne olursa olsun, gerekçesi ve mazereti ne kadar haklı olursa olsun, bütün ülkücüleri bu meşaleyi tutuşturma sorumluluğuna davet ediyorum. Bir ülkücüye bundan daha yakın, sıcak bir davet olamayacağına inanıyorum.

Bu vatanın bölünmezliği, milletin hür ve egemen yaşaması, devletin Türk milletinin ruhuyla muktedir olması ülkücülerin sahip çıktığı kadar olacaktır. Kaldı ki, ülkücülük mola verilebilen, tatile çıkan, birilerine havale edilebilen, birileri yapınca diğerlerinin üzerinden sorumluluğun düştüğü, farz-ı kifaye kabilinden bir sorumluluk değildir.

Ülkücülük, hayat devam ettiği sürece, nefesler alındığı sürece, bir karış Türk toprağı bulunduğu sürece, ezan semalarımızdan bizi arşa çağırdığı sürece, fasılasız devam etmesi olmazsa olmaz olan bir ihtiyaçtır.

Ülkücülük ubudiyettir.
Ülkücülük sevgidir.
Ülkücülük fedakarlıktır.

Bu memlekette ülkülerin solması, ülkücülerin durması, bedende kalbin durması gibidir. Hayat son bulur. Milletin yüreğine musallat olanlara dur deme vakti ve fırsatı doğmuştur. Ülkücü kadrolar, titremeye ve öze dönmeye sabırsızlanın…

HAKKI ŞAFAK SES
Milliyetçi Hareket Partisi
Genel Başkan Adayı

 
Goca Mhp Ne Hallerde . . .
Ne Ülkü Ocaklarımız Kaldı , Ne Eski Dava Abilerimiz Kaldı . . .
Hepsi Kapandı , Hepsi Kayboldu .
Sesleri , solukları kesildi . . .
Bu durumun tek sebebi : Devlet Bahçeli'dir . . .
Ama ümidimizi yitirmedik .
Genel Başkanımız Devlet Bahçeli'yi Sevmesekte Davamız Ölene Kadar Sürecektir .
Başbuğ Türkeş İçin . . .
Paylaşımınız için teşekkür ederim . . .
 
Milliyetçi Harekata sızmış olan ümmetçiler, çapulcular ve şuursuzlar temizlenecek, Milliyetçi Harekat esas kimliği olan MİLLİYETÇİLİĞE dönecektir.
 
Milliyetçi Harekata sızmış olan ümmetçiler, çapulcular ve şuursuzlar temizlenecek, Milliyetçi Harekat esas kimliği olan MİLLİYETÇİLİĞE dönecektir.


MHP li desem sana hiç sanmam,partinin ismini bile doğru yazamayan dostum; ''hareket'' i bile Harekat'' sayan birisinden olsa olsa cunta heveslisi bir sol ağız çıkar. harekat ; askeri bir terimdir.. mhp ile alakası nerde kardeş? yorum zor iştir.biraz dkkat...
 
mhp nin kürt acılımına neden soguk davrandıgı burdanda acıkca belli oluyor adamlar kendi içinde acılım yapamıyor ülkedeki ceşitli kökenlerden olan insanları nasıl yönetmeyi düşünürler acaba her halde oda böyle olur tekme tokat al sana yönetim :D :D
 
bi abimizin lafı vardı hala kulaklarımda çınlar ;

nizamcılar gitti , alemciler kaldı :clap
 
cıkar cıkar, olay da cıkar baska sey de
 
MHP li desem sana hiç sanmam,partinin ismini bile doğru yazamayan dostum; ''hareket'' i bile Harekat'' sayan birisinden olsa olsa cunta heveslisi bir sol ağız çıkar. harekat ; askeri bir terimdir.. mhp ile alakası nerde kardeş? yorum zor iştir.biraz dkkat...


Harflere sığınarak nerdeyse kominiks ilan edecen azıcık nefes al öyle mal bulmuş arap gibi sevinme, aaaa gene yanlış yazdım değilmi kominiks değil komunüzt olarak yazılıyordu değilmi .


Bir kere, a.k partizanı olduğunu forumu takip edenler biliyor hatta kendin kabullendin şimdi sen MHP li oldunda MHP li olanları beğenmiyorsun öylemi?


Tutarsızlıklardan yanardönerliklerden gına geldi artık, harflerdeki hatalara çok önem veriyorsanız, harf bir yana kelime bir yana bütün cümlesi hatalı olanlara bakın: Şehitlerime kelle apoya sayın diyenlerin peşinde koşupta burda MHP li ayağı yaparak insanlara cuntacı solcu çamuru atmaya kalkmayın komik oluyorsunuz.
 
Geri
Üst