WaTcHFuL
EVERYWHERE
- Katılım
- 10 Kas 2005
- Mesajlar
- 10,456
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Senin geçmişini de biliyoruz GEÇMİŞİNİ SATARAK YENİ SAHİPLERİNE YALTAKLANMA
Türkiye'de aylardır tartışmalara neden olan demokratik açılım Meclis'te tartışmalara sahne oluyor...
AKP'li Avni Doğan'ın konuşması sırasında milletvekilleri ayaklandı. "Darbecileri alkışlıyorsunuz" diyen Doğan'a CHP ve MHP sıralarından tepki yükseldi. TBMM Başkanı Şahin, milletvekillerini güçlükle sakinleştirdi.
MHP'NİN ERTELEME TALEBİ REDDEDİLDİ
MECLİS SAYGI DURUŞUNDA
TBMM Genel Kurulu'nda, "Demokratik Açılım" konusunda genel görüşme önergesinin öngörüşmeleri yapılıyor. TBMM Genel Kurulu, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in başkanlığında toplandı. Şahin, saat 15.00'de birleşimi açtı. Mehmet Ali Şahin, toplantı yeter sayısı olduğunu bildirdikten sonra, bugünün, Atatürk'ün ölümünün 71. yılı olduğunu belirtti ve Genel Kurulu 2 dakikalık saygı duruşuna davet etti. Saygı duruşunun ardından Şahin, Atatürk'ün ölüm yıldönümü nedeniyle bir konuşma yaptı.
MECLİS'TE DARBECİ KAVGASI
Konuşmalar devam ederken MHP’nin önerisine aleyhte oy vereceğini belirten ve söz alan AKP milletvekili Avni Doğan, bu öneriyle ilgili açıklamalar yaparken, TBMM Genel Kurulu’nda tartışmalar yaşandı.
CHP grubuna dönerek DARBECİLERİ ALKIŞLADINIZ dedi. CHP grup başkan vekili Kemal Anadol Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin'e dönerek Avni Doğan'ı şikayet etti. Ardından olaya MHP grup başkan vekili Mehmet Şandır girdi. protestolar üzerine Şahin söz Avni Doğan'a söz verdi.. Söz alan Avni Doğan'ın "Bu ülkede 28 Şubatları alkışlayanlar var, muhtıraları alkışlayanlar." var deyince Meclis iyice gerildi..
BİZ SENİN GEÇMİŞİNİ DE BİLİYORUZ
Söz alan MHP'li Şandır Avni Doğan'a sert çıktı. "Biz senin geçmişini de biliyoruz GEÇMİŞİNİ SATARAK YENİ SAHİPLERİNE YALTAKLANMA"
CHP GRUP BAŞKAN VEKİLİ HAKKI SÜHA OKAY:
Aslında gergin ortama baktığımızda, meclis’in varlığına zarar vermeyecek görüşme önerdiğini ifade etmişti.
Ama sayın başkan meclisi yönetirken, yönetimi nedeniyle buna sebep verdi. Sayın başkan eğer biraz önce konuşan AKP grup sözcüsüne zamanında müdahale etseydiniz, sizin sözcünüz de çıkacak deseydiniz, bu tartışmalara neden olmazdınız. Bu parlamentoda sizin de tutumunuz eleştirilir. Ama siz her eleştiriye karşı kendinizi savunmuşçasına bunlara da cevap vermek zorunda değilsiniz. Siz bu meclis2i tarafsız olan yönetmek mecburiyetindesiniz, danışma kurulu’nda da aynı tarafsızlığı göstermeniz lazım.
Siz meclis başkanı olarak bu gündemi öylesine önemsiyorsunuz yönetimde bulunuyorsunuz, ama siyasal iktidarla da irtibata geçebilir bu görüşmeyi 11 Kasım’da yapalım diyebilirdiniz. Tartıştığımız konumuz şu, senenin 365 içinden bir gün 10 Kasım günü. Bu açılıma ilişkin genel görüşmenin ön görüşmesinin yapılma tarihi olarak belirlendi ve bu tarih belirlenirken, birileri sıradan bir gün dedi, birileri herhangi bir gün dedi, birileri özel bir önemi yok dedi.
Oysa 10 Kasım günü özel önemi olan bir gündür ve 10 kasım günü cumhuriyetimizin kurucusu ve yurdu sadece işgalci düşmandan kurtaran kişi değil, onun da ötesinde yurdumuzu çağ dışı kafalardan, yoksulluktan yokluktan kurtaran bir kahramanın ölüm yıl dönümüdür.
Bugünün tatil günü değil, zaten meclis’te çalışıyor ve yahutta biz Salı günlerini sadece denetime açtığımız günler.
10 Kasım tarihine bakmamız lazım. Bu açılım söyleminin ilk başlangıcı 8 mayıs tarihi. Aradan 6 ayı aşkın süre geçmiş ve bu süreden sonra 15 gün kadar önce hükümet açıklıyor ve 10 Kasım’ı da takvim olarak veriyor. Sorun şu. Bu parlamentodaki gerginliğin arkasında da bu yatıyor. AKP grubunun dayatmacı anlayışı. 11 Kasım olsa ne olurdu? 12 Kasım olsa ne olurdu? 6 aydır konuşuyoruz bunu. 10 Kasım olursa, Atatürk’ün gününü gölgelersin.
Biraz evvel Atatürkçülük dağdan teröristi indirmektir diyor. Değerli arkadaşlarım, dağdan teröristleri indirmediniz, teröristleri devlet töreniyle karşıladınız. Bu mu Atatürkçülük.
Herhangi bir gün diyorsunuz. İçişleri Bakanlığı’nın teşkilat ve görevleriyle ilgili yasalara bakacaksınız. Mahalli kurtuluş günleri ve Atatürk’ü anma günüyle ilgili düzenlemeler var. Bugün özel günden belirleniyor. O özel programlarda Mustafa kemal anılıyor.
10 kasım günü sistemli getirilmiş bir tarihtir. Oysa bu parlamentonun 11 Kasım’da olmaması için hangi neden var. Nereye neyi yetiştirmek istiyorsunuz? Bir günde neyi kaybedersiniz? 10 Kasım günü yapıyorsanız meydan okumadır bu. Bunu hiç kimse tarih çatışması olduğunu söyleyemez.
CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ KEMAL ANADOL:
Söylediklerimizi dinlemiyor, sonra daha net konuşmaya davet ediyor. Niye 10 Kasım’da bu görüşme olmasın istiyoruz?
“Arkadaşlar Türkiye Cumhuriyeti’nin 70 yıllık tarihine baktığımızda rejimin yüz akıyla çıktığını söyleyemeyiz. Türkiye’nin 70 yıllık tarihi boşa harcanmış bir zamandır. Harf inkılabı vasıtasıyla bir ülkenin tamamının, bütün ülkenin bir anda okur yazarlığın sıfıra düşmüştür. Bu cümlelerin sahibi Türkiye Cumhuriyet’inin Başbakanı’dır.
Bu sabah kulaklarımla dinledim ve nereden nereye geldiğimizi gördüm. Radyoyu dinliyorum, TRT3’ün spikeri, hepinize keyifli bir sabah dilerim diyerek şarkı çalıyor.
İsteyen 10 Kasım keyifli sabahlar yaşayabilir, ama bu milletin bir çoğu 10 Kasım’da Mustafa Kemal Atatürk’ü hatırlıyor. Neden ayrıca 10 Kasım’da görüşülmesini istemiyoruz? Bu projeyi ulusal bir proje olarak görmüyoruz. Allayıp pullayıp süsleyip milletin önüne koyduğunuz bu projeyi gayri milli bir proje olarak görüyoruz. Bu sözlerimin kanıtı ve tanığı Sayın Cumhurbaşkanı’dır.
Sayın Cumhurbaşkanı 186 gün önce Çekoslovakya dönüşünde uçakta, Fehmi Koru yazıyor. Bir fırsat var kaçırılmamalı diyor. 6 ay 6 gün geçti, söyleyin o fırsat nedir dedik.? Bugün ön görüşmeler yapılıyor hala söylemiyorsunuz?
AKP grubu 20 Ekim Salı. Habur sınır kapısında yaşanan manzara karşısında umutlanmamak mümkün mü? Türkiye’de umut verici gelişmeler oluyor.
Daha bir gün geçmedi. Milletin tepkisi dışarıdan gelince geri adım attınız. Sizin taktiğiniz bu, iki adım ileri bir adım geri.
KİME MEYDAN OKUYORSUNUZ
MHP, 'Açılım'ın danışma kuruluna sevk edilmesi için önerge verdi. MHP'li Şandır, 'Kime meydan okuyorsunuz? neden 10 Kasım' diye sordu.
ÜSLUBA İTİRAZ
Öneri lehinde İzmir Milletvekili Kamil Erdem Sipahi söz aldı. Meclis Başkanı Şahin, Sipahi'nin konuşma üslubuna itiraz etti. Salonda tepkiler büyüyor.
TAYFUN İÇLİ:
Kürsüde söz alabilmek için çaba sarf ettik. Sanki Milli Piyango ile büyük ikramiye çekmişiz gibi sevindik. Bugün birçok konuşmacı arkadaşın söylediği gibi 10 Kasım. Atatürk, devrim şehitlerini rahmetle ve minnetle anıyorum. Aslında bugün açılım meselesinin konuşulmasına tepki gösterenlerle aynı düşüncedeyim. Benim öfkem farklı yönden. 70 yıldır her 10 Kasım'da Atatürk'e minnet duymuyoruz, silah arkadaşlarına, çalışma arkadaşlarına minnet duyuyoruz. 70 yıldır her 10 Kasım'da bunlar konuşuldu. Bu yıl ilki yaşanıyor. 10 Kasım'da yırtılıp atılan o Sevr anlaşmasının bazı hükümleri konuşulacak. Eğer büyük kahraman ve silah arkadaşları olmasaydı vatandaşlarımızın ibadethaneleri olmayacaktı, isimlerimiz Tayfun, Ahmet olmayacaktı. Bugün sadece Kurtuluş Savaşı'ndaki şehitlerimizin değil, Kıbrıs'taki; Güneydoğu'daki şehitlerimizin kemikleri sızlıyor. Sadece Başbakan ve İçişleri Bakanı biliyor sanırım açılımla ilgili, diğerleri bilmiyor.
AKP GRUP BAŞKANVEKİLİ BEKİR BOZDAĞ:
Benim istediğim sadece memleket işlerinin TBMM’de açıkça münakaşa edilmesidir. TBMM’de Türk milletinin gözü önünde açıkça konuşulmayacak hiçbir iş yoktur. TBMM bu memleketin düzeni için, iç ve dış güvenliği için teminattır. İmza Gazi Mustafa Kemal Atatürk.
Bu Meclis gazi Meclis. Düşman ülkemizi dört bir yandan işgal ettiği dönemde, Ankara’nın yanı başına geldiğinde bu Meclis çalışıyordu. O gün birileri yine dediler, Meclis’i başka yere taşıyalım. Dediler onlara kulak asıldaydı bugün Türkiye nerede olurdu?
Savaş döneminde, o gün Meclis’tekiler, alın elinize silahı gidin dememişler, oturmuşlar burada, derdin dermanı daha erken bulunabilir denmiş. Sonuçta düşman hem Türkiye’den atılmış, hem cumhuriyet kurulmuştur. Hiç kimse bugünlerde bunlar tartışılmaz dememiş.
10 Kasım 1938 o da önemli bir tarih. Ama bakın 11 Kasım’da TBMM ne yapıyor? TBMM’nin ikinci Cumhurbaşkanı’nı 11.11.1938’de rahmetli İnönü seçiliyor. Ama o gün kimseler şunu dememiş. Ulu önderimizin naşı ortada, kalkıpta nasıl cumhurbaşkanı seçersiniz?
Yapılanın doğru olduğuna inanıldı ve o saygıyı gösterdi.
TBMM’nin çalışmaları içinde 10 Kasımlara baktığımız zaman. 10 Kasım 92, 10 Kasım 93, 10 Kasım 94, 95, 10 Kasım 98, 10 Kasım 99, 10 Kasım 2004, 2005,2006. 10 Kasım’larda TBMM çalışmış.
KAYNAK

Türkiye'de aylardır tartışmalara neden olan demokratik açılım Meclis'te tartışmalara sahne oluyor...
AKP'li Avni Doğan'ın konuşması sırasında milletvekilleri ayaklandı. "Darbecileri alkışlıyorsunuz" diyen Doğan'a CHP ve MHP sıralarından tepki yükseldi. TBMM Başkanı Şahin, milletvekillerini güçlükle sakinleştirdi.
MHP'NİN ERTELEME TALEBİ REDDEDİLDİ
MECLİS SAYGI DURUŞUNDA
TBMM Genel Kurulu'nda, "Demokratik Açılım" konusunda genel görüşme önergesinin öngörüşmeleri yapılıyor. TBMM Genel Kurulu, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in başkanlığında toplandı. Şahin, saat 15.00'de birleşimi açtı. Mehmet Ali Şahin, toplantı yeter sayısı olduğunu bildirdikten sonra, bugünün, Atatürk'ün ölümünün 71. yılı olduğunu belirtti ve Genel Kurulu 2 dakikalık saygı duruşuna davet etti. Saygı duruşunun ardından Şahin, Atatürk'ün ölüm yıldönümü nedeniyle bir konuşma yaptı.
MECLİS'TE DARBECİ KAVGASI
Konuşmalar devam ederken MHP’nin önerisine aleyhte oy vereceğini belirten ve söz alan AKP milletvekili Avni Doğan, bu öneriyle ilgili açıklamalar yaparken, TBMM Genel Kurulu’nda tartışmalar yaşandı.
CHP grubuna dönerek DARBECİLERİ ALKIŞLADINIZ dedi. CHP grup başkan vekili Kemal Anadol Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin'e dönerek Avni Doğan'ı şikayet etti. Ardından olaya MHP grup başkan vekili Mehmet Şandır girdi. protestolar üzerine Şahin söz Avni Doğan'a söz verdi.. Söz alan Avni Doğan'ın "Bu ülkede 28 Şubatları alkışlayanlar var, muhtıraları alkışlayanlar." var deyince Meclis iyice gerildi..
BİZ SENİN GEÇMİŞİNİ DE BİLİYORUZ
Söz alan MHP'li Şandır Avni Doğan'a sert çıktı. "Biz senin geçmişini de biliyoruz GEÇMİŞİNİ SATARAK YENİ SAHİPLERİNE YALTAKLANMA"
CHP GRUP BAŞKAN VEKİLİ HAKKI SÜHA OKAY:
Aslında gergin ortama baktığımızda, meclis’in varlığına zarar vermeyecek görüşme önerdiğini ifade etmişti.
Ama sayın başkan meclisi yönetirken, yönetimi nedeniyle buna sebep verdi. Sayın başkan eğer biraz önce konuşan AKP grup sözcüsüne zamanında müdahale etseydiniz, sizin sözcünüz de çıkacak deseydiniz, bu tartışmalara neden olmazdınız. Bu parlamentoda sizin de tutumunuz eleştirilir. Ama siz her eleştiriye karşı kendinizi savunmuşçasına bunlara da cevap vermek zorunda değilsiniz. Siz bu meclis2i tarafsız olan yönetmek mecburiyetindesiniz, danışma kurulu’nda da aynı tarafsızlığı göstermeniz lazım.
Siz meclis başkanı olarak bu gündemi öylesine önemsiyorsunuz yönetimde bulunuyorsunuz, ama siyasal iktidarla da irtibata geçebilir bu görüşmeyi 11 Kasım’da yapalım diyebilirdiniz. Tartıştığımız konumuz şu, senenin 365 içinden bir gün 10 Kasım günü. Bu açılıma ilişkin genel görüşmenin ön görüşmesinin yapılma tarihi olarak belirlendi ve bu tarih belirlenirken, birileri sıradan bir gün dedi, birileri herhangi bir gün dedi, birileri özel bir önemi yok dedi.
Oysa 10 Kasım günü özel önemi olan bir gündür ve 10 kasım günü cumhuriyetimizin kurucusu ve yurdu sadece işgalci düşmandan kurtaran kişi değil, onun da ötesinde yurdumuzu çağ dışı kafalardan, yoksulluktan yokluktan kurtaran bir kahramanın ölüm yıl dönümüdür.
Bugünün tatil günü değil, zaten meclis’te çalışıyor ve yahutta biz Salı günlerini sadece denetime açtığımız günler.
10 Kasım tarihine bakmamız lazım. Bu açılım söyleminin ilk başlangıcı 8 mayıs tarihi. Aradan 6 ayı aşkın süre geçmiş ve bu süreden sonra 15 gün kadar önce hükümet açıklıyor ve 10 Kasım’ı da takvim olarak veriyor. Sorun şu. Bu parlamentodaki gerginliğin arkasında da bu yatıyor. AKP grubunun dayatmacı anlayışı. 11 Kasım olsa ne olurdu? 12 Kasım olsa ne olurdu? 6 aydır konuşuyoruz bunu. 10 Kasım olursa, Atatürk’ün gününü gölgelersin.
Biraz evvel Atatürkçülük dağdan teröristi indirmektir diyor. Değerli arkadaşlarım, dağdan teröristleri indirmediniz, teröristleri devlet töreniyle karşıladınız. Bu mu Atatürkçülük.
Herhangi bir gün diyorsunuz. İçişleri Bakanlığı’nın teşkilat ve görevleriyle ilgili yasalara bakacaksınız. Mahalli kurtuluş günleri ve Atatürk’ü anma günüyle ilgili düzenlemeler var. Bugün özel günden belirleniyor. O özel programlarda Mustafa kemal anılıyor.
10 kasım günü sistemli getirilmiş bir tarihtir. Oysa bu parlamentonun 11 Kasım’da olmaması için hangi neden var. Nereye neyi yetiştirmek istiyorsunuz? Bir günde neyi kaybedersiniz? 10 Kasım günü yapıyorsanız meydan okumadır bu. Bunu hiç kimse tarih çatışması olduğunu söyleyemez.
CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ KEMAL ANADOL:
Söylediklerimizi dinlemiyor, sonra daha net konuşmaya davet ediyor. Niye 10 Kasım’da bu görüşme olmasın istiyoruz?
“Arkadaşlar Türkiye Cumhuriyeti’nin 70 yıllık tarihine baktığımızda rejimin yüz akıyla çıktığını söyleyemeyiz. Türkiye’nin 70 yıllık tarihi boşa harcanmış bir zamandır. Harf inkılabı vasıtasıyla bir ülkenin tamamının, bütün ülkenin bir anda okur yazarlığın sıfıra düşmüştür. Bu cümlelerin sahibi Türkiye Cumhuriyet’inin Başbakanı’dır.
Bu sabah kulaklarımla dinledim ve nereden nereye geldiğimizi gördüm. Radyoyu dinliyorum, TRT3’ün spikeri, hepinize keyifli bir sabah dilerim diyerek şarkı çalıyor.
İsteyen 10 Kasım keyifli sabahlar yaşayabilir, ama bu milletin bir çoğu 10 Kasım’da Mustafa Kemal Atatürk’ü hatırlıyor. Neden ayrıca 10 Kasım’da görüşülmesini istemiyoruz? Bu projeyi ulusal bir proje olarak görmüyoruz. Allayıp pullayıp süsleyip milletin önüne koyduğunuz bu projeyi gayri milli bir proje olarak görüyoruz. Bu sözlerimin kanıtı ve tanığı Sayın Cumhurbaşkanı’dır.
Sayın Cumhurbaşkanı 186 gün önce Çekoslovakya dönüşünde uçakta, Fehmi Koru yazıyor. Bir fırsat var kaçırılmamalı diyor. 6 ay 6 gün geçti, söyleyin o fırsat nedir dedik.? Bugün ön görüşmeler yapılıyor hala söylemiyorsunuz?
AKP grubu 20 Ekim Salı. Habur sınır kapısında yaşanan manzara karşısında umutlanmamak mümkün mü? Türkiye’de umut verici gelişmeler oluyor.
Daha bir gün geçmedi. Milletin tepkisi dışarıdan gelince geri adım attınız. Sizin taktiğiniz bu, iki adım ileri bir adım geri.
KİME MEYDAN OKUYORSUNUZ
MHP, 'Açılım'ın danışma kuruluna sevk edilmesi için önerge verdi. MHP'li Şandır, 'Kime meydan okuyorsunuz? neden 10 Kasım' diye sordu.
ÜSLUBA İTİRAZ
Öneri lehinde İzmir Milletvekili Kamil Erdem Sipahi söz aldı. Meclis Başkanı Şahin, Sipahi'nin konuşma üslubuna itiraz etti. Salonda tepkiler büyüyor.
TAYFUN İÇLİ:
Kürsüde söz alabilmek için çaba sarf ettik. Sanki Milli Piyango ile büyük ikramiye çekmişiz gibi sevindik. Bugün birçok konuşmacı arkadaşın söylediği gibi 10 Kasım. Atatürk, devrim şehitlerini rahmetle ve minnetle anıyorum. Aslında bugün açılım meselesinin konuşulmasına tepki gösterenlerle aynı düşüncedeyim. Benim öfkem farklı yönden. 70 yıldır her 10 Kasım'da Atatürk'e minnet duymuyoruz, silah arkadaşlarına, çalışma arkadaşlarına minnet duyuyoruz. 70 yıldır her 10 Kasım'da bunlar konuşuldu. Bu yıl ilki yaşanıyor. 10 Kasım'da yırtılıp atılan o Sevr anlaşmasının bazı hükümleri konuşulacak. Eğer büyük kahraman ve silah arkadaşları olmasaydı vatandaşlarımızın ibadethaneleri olmayacaktı, isimlerimiz Tayfun, Ahmet olmayacaktı. Bugün sadece Kurtuluş Savaşı'ndaki şehitlerimizin değil, Kıbrıs'taki; Güneydoğu'daki şehitlerimizin kemikleri sızlıyor. Sadece Başbakan ve İçişleri Bakanı biliyor sanırım açılımla ilgili, diğerleri bilmiyor.
AKP GRUP BAŞKANVEKİLİ BEKİR BOZDAĞ:
Benim istediğim sadece memleket işlerinin TBMM’de açıkça münakaşa edilmesidir. TBMM’de Türk milletinin gözü önünde açıkça konuşulmayacak hiçbir iş yoktur. TBMM bu memleketin düzeni için, iç ve dış güvenliği için teminattır. İmza Gazi Mustafa Kemal Atatürk.
Bu Meclis gazi Meclis. Düşman ülkemizi dört bir yandan işgal ettiği dönemde, Ankara’nın yanı başına geldiğinde bu Meclis çalışıyordu. O gün birileri yine dediler, Meclis’i başka yere taşıyalım. Dediler onlara kulak asıldaydı bugün Türkiye nerede olurdu?
Savaş döneminde, o gün Meclis’tekiler, alın elinize silahı gidin dememişler, oturmuşlar burada, derdin dermanı daha erken bulunabilir denmiş. Sonuçta düşman hem Türkiye’den atılmış, hem cumhuriyet kurulmuştur. Hiç kimse bugünlerde bunlar tartışılmaz dememiş.
10 Kasım 1938 o da önemli bir tarih. Ama bakın 11 Kasım’da TBMM ne yapıyor? TBMM’nin ikinci Cumhurbaşkanı’nı 11.11.1938’de rahmetli İnönü seçiliyor. Ama o gün kimseler şunu dememiş. Ulu önderimizin naşı ortada, kalkıpta nasıl cumhurbaşkanı seçersiniz?
Yapılanın doğru olduğuna inanıldı ve o saygıyı gösterdi.
TBMM’nin çalışmaları içinde 10 Kasımlara baktığımız zaman. 10 Kasım 92, 10 Kasım 93, 10 Kasım 94, 95, 10 Kasım 98, 10 Kasım 99, 10 Kasım 2004, 2005,2006. 10 Kasım’larda TBMM çalışmış.
KAYNAK