Bilgisayar öğrencisi olmanıza rağmen ne GNU/Linux'tan, ne GNU felsefesinden, ne de GNU/Linux'un çalışma prensibinden anladığınızı sanmıyorum.
Bilgisayar Mühendisliği'nde Linux kullanmanın ne kadar sıkıcı olduğunu anlamanız için proje boyunca yazdığınız 1000 satırın üstüne - Linuxta kullanılmayan birkaç kütüphane için - ilaveten bir 300 satır kod daha yazmanız gerekiyor,derlemesi ve çalışması da cabası. GNU Felsefesini bilmez olur muyum, tamamen beleşiyat üzerine kurulu bir sistem. Gelmiş bir de öğrenciliğime laf atıyorsunuz. Ayrıca Bilgisayar Mühendisi olmam Linux mantığını sevme zorunluluğu getirmez.
Anlamamanızı tam da buraya bağlıyorum. Dediğimiz şu ki, GNU/Linux katı yönetici kuralları ile yönetilir ve Windows'taki gibi her önüne gelen yönetici(admin) değildir. Yani öyle internette tıklayacağınız bir yerden virüs bulaşmaz, bulaşamaz. Ancak olur olmadık yerlerden program kurmak; işletim sisteminin değil, kullanıcının sorunudur ve bunların sonunda ortaya çıkacak sorunlar hiç bir işletim sistemini bağlamaz.
Windowsta her önüne gelenin admin olmasını nerden çıkardınız şaşırdım doğrusu. Virüs bulaşma olayına gelince, dediğim gibi Linux popüler bir işletim sistemi değil, dolayısıyla yazılan virüslerin ona zarar vermemesi de normaldir. Windows 3-4 ayda bir Service Packleri hayrına çıkartmıyor, bir popülerliği var ki hackerlar - daha doğrusu crackerlar - buna sevk ediyor Windows'u.
-Bir gün arkadaşın kardeşi bilgisayarda Winamp açıkken oyun oynuyormuş. Bir yerde takılma mı, ne olmuş; oyun donmuş. Neyse Görev Yöneticisi ile oyundan çıkmış. Winamp'a tıklamış, Winamp da donmuş ve hata vermiş. Çıkan pencerede "Hata raporunu gönder" demiş. Gelen cevabı görünce neredeyse gülmekten yarılacaktım. Cevap: "Bu çok tehlikeli bir programdır. Lütfen varsayılan programları kullanınız." -
Burda anlatmak istediğim, üçüncü parti yazılımlar işletim sistemini bağlamaz. Ama açık kaynak ise böyle problemler olmaz. Çünkü kodlar açıktır ve ne yaptığı gözükür. Açık kaynak dünyasının bir başka güvenli yanı da budur.
Winamp'ın bir açığından dolayı tehlikeli olduğunu ve varsayılan program olarak WMP'yi kullanmanızı öneren bir uyarı. Nesi komik pek belli olmuyor. Ayrıca kodların açık olması
güvenliğin üst seviyede olmasını yanında getirmez. Ufak bir güvenlik güncelleştirmesiyle Ubuntu'mun çökmesinden biliyorum. Açık kaynağın azizliği desek daha doğru.
O zaman siz de kıytırık, saçma sapan markalı donanımlar almayın. Sağlam markaların sürücüleri var ve çoğunun sürücüleri çekirdeğe gömülü.
Kıytırık saçma sapan marka mı? Sony'ye de bunu dediniz ya helal olsun. Tabii üst düzey bir kamera üreticisiyseniz kıytırık lafını kabul edebilirim.
Ayrıca bir işletim sistemi bana kullanma konforu vs. vs vaad ediyorsa - ki bunu sitedeki yazılarından anlayabiliyorum - o zaman işletim sisteminin bana her türlü desteği sağlamasını beklerim. Ne yani, iyi bir kullanıcı olmak için Logitech webcame, Nvidia ekran kartına, Hp yazıcıya mı sahip olmam lazım?
Nvidia örneğini şunun için vedim. Kullandığım ekran kartı ATI nin X serisinden , yani ATI'nin bundan sonra destek vermeyeceğini duyurduğu ekran kartı serisinden. Bu durumda benim, bundan sonraki Linux'ları yüklemem için ya ekran kartımı laptoptan söküp Nvidia kart takmam, ya da Nvidia kart içeren bir laptop satın almam lazım.
Standartları kırın diyorsunuz, kendiniz standart koyuyorsunuz. Ama şimdi siz buna da bir kulp bulursunuz. ATI kötü, açık kaynağa desteği yok falan. Dünyada yüzlerce işletim sistemi var ve ATI de doğal olarak popüler olan için yazacak driverını. Ötesini düşünmek gereksiz.
Burası bizim başımızdaki bazı kişiler yüzünden oluyor. Aklıma geldiğinde şunu sorgularım: "Bu adamlar; Google'nin, IBM'in, Yahoo'nun, Amazon'un veya benzer büyük şirketlerin bilmediği neyi biliyor da Windows kullanıyor?"
Yine kulp takma olayına geldik. Açık kaynağa desteği yok mu, saldırın o zaman. Yav adam işini görecek, bunun için açık kaynak işletim sistemi kullanmak zorunda değil ki. Windows zamanında bir script yazmış ve bu yüzden - kodun gizli olması lazım di mi sonuça tercih söz konusu - durum böyle. Ayrıca Google'ın IBM'in bildiği şey Windows'un işletim sistemi bazındaki yaygınlığı ve bunun için Windows karşıtı her şeyi desteklemeleridir. Bilgielr CIA e gidiyor, her şeyi Amerika biliyor falan.
DRM'den bahsediyorsunuz galiba... DRM'i hiç sevmem. Microsoft çakalı bu yolla sanatçılardan bile çok para kazanıyor. Onun için DRM'li müzik yerine radyodan veya lisans izni alınmış bazı sitelerden dinlemek daha mantıklı geliyor.
Sanatçıların emeğini korumak için başka bir yol söylerseniz açıklayıcı olur. Zırt pırt sitelerde dolaşmak ya da radyoda istenen şarkının çalınmasını beklemek yerine böyle bir yolun hem de yasal bir şekilde açılması gayet hoş bir durum. Açıkça söylemek gerekirse bunun Linux dünyası'nda önce çıkmasını arzu ederdim, o zaman gerçekten bir anlam ifade ederdi.Sevmemeniz normal, zira bu yolla yasal yönden sanatçıyı desteklemek gereksiz.
Son bir not: Eğer çok seviyorsanız Linux'unuzu, bu sevginizi harddiskinizdeki Windows'u tamamen silerek kanıtlayabilirsiniz. Bu durumda elinizdeki çoğu donanımı çöpe atmayı kabul etmeniz de gerekiyor, zira size göre kıytırık ve açık kaynağa desteği yok.