MARCUSX
New member
Liman Von Sanders’e kafa atan Türk askeri
Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun...
Cumhuriyet’in 85’inci kuruluş yılını kutluyoruz ulusça. Türkiye’yi içine düştüğü “hasta adamlıktan” kurtaran, bir milletin dirilişini sağlayan Kurtuluş Savaşın’dan sonra Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in coşkusunu bir kere daha yaşayacağız.
Kim karşı çıkarsa çıksın, kim Cumhuriyet’in temel ilkelerini ve kuruluş felsefesini değiştirmek isterse istesin, yine herkes biliyor ki, Türk ulusu Atatürk devrimlerine ve cumhuriyet ilkelerine sonuna kadar bağlıdır.
Bugün sizlere Atatürk’ten bir anı aktarmak istiyorum. Bu anı öncelikle insanı güldüren, biraz düşündüren ve ibret veren bir öykü. Bizzat Atatürk anlatmış.
Ben yeni çıkan “Atatürk’ün Yanıbaşında” isimli kitaptan aldım. Kitabın yazarı Mustafa Kemal Ulusu. Onu herhalde daha çok Futbol Federasyonu Başkanlığı döneminden tanırsınız.
Ulusu’nun babası Nuri Ulusu tam 12 yıl boyunca Atatürk’ün yanında çalışmış. Atatürk’ün kütüphanecisi sıfatıyla Atatürk adına araştırmalar yapmış, onun maiyetinde neredeyse gününün tamamını geçirmiş.
Mustafa Kemal Ulusu babasının yıllar önce yazıp sakladığı anılarını şimdi bir kitapla gün ışığına çıkarıyor.
Kitapta Atatürk’le ilgili o kadar çok anı var ki ve bunların hiçbirini daha önce duymadım bile. İşte o kitaptan bir Atatürk anısı:
“Harpteyiz, Yıldırım Orduları Komutanlık görevindeyim. Liman Von Sanders’in bizim orduyu da teftişe geleceği haberi geldi. Gerekli hazırlıkları yaptık. Komutan birkaç gün sonra geldi. Teftiş sırasında, askerler arasında çok zayıf, naif bir askeri görünce yanına gitti ve böyle hastalıklı kişileri neden askere alırsınız, dal gibi adam dedi ve askeri itiverdi, bu ani darbeyle askercik de boş bulununca yere düşüverdi. Von Sanders, asker yere düşünce, ‘İşte görüyorsunuz, ayakta duracak hali dahi yok, bunlardan asker olmaz’ deyince, benim de o anda bu sözler kanıma çok dokundu. O uzaklaşınca hemen askerin yanına gittim ve ona ‘Neden yere yıkılıverdin, görmüyor musun yabancı bir komutan o, korkma ondan, tekrar yanına gelirse, hiç çekinme, çak kafayı indir yere, tamam mı?’ dedim. Teftiş bitmiş komutan tam giderken, yanına doğru giderek, ‘Sizin hasta dediğiniz er, size saygısızlık etmemek ve de boş bulunduğu için yere öylesine düşüvermiş, yoksa o adam beni asla yere yıkamaz diye bana dert yandı’ deyince komutanın hoşuna gitti ve tekrar askerin yanına geldi, şöylesine omuzuna dokunarak şakalaşmak isteyince bizim o cılız nefer, Von Sanders’e bir kafa! Adam yerde. O düşer düşmez öyle bir kahkaha attım ki komutan aceleyle yerden kalkarak, askere hitaben ‘Bu Türk askerini kızdırmaya gelmiyormuş’ diyerek, ona elini uzatıp, tokalaştı. Ben geri döndüm ve askeri alnından öperek ‘Aferin asker, işte böyle, Türk askeri olarak, her yerde siperde de, istirahatte de, teftişte de gücünüzü gösterecek ve de ispat edeceksiniz’ diyerek kutladım.”
Atatürk bu anısını “Ya beyler, işte benim askerim budur. Dünyanın hiçbir ülkesinin askeriyle onları ölçmem, değerlendirmem, tamam mı?” sözleriyle bitirmişti.
Atatürk o dönemin efsane komutanlarından Alman Liman Von Sanders’e Türk askerinin gücü konusunda ders verirken, bugün başlarına çuval geçiriliyor olması insanın yüreğini sızlatmıyor mu?
Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun...
Cumhuriyet’in 85’inci kuruluş yılını kutluyoruz ulusça. Türkiye’yi içine düştüğü “hasta adamlıktan” kurtaran, bir milletin dirilişini sağlayan Kurtuluş Savaşın’dan sonra Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in coşkusunu bir kere daha yaşayacağız.
Kim karşı çıkarsa çıksın, kim Cumhuriyet’in temel ilkelerini ve kuruluş felsefesini değiştirmek isterse istesin, yine herkes biliyor ki, Türk ulusu Atatürk devrimlerine ve cumhuriyet ilkelerine sonuna kadar bağlıdır.
Bugün sizlere Atatürk’ten bir anı aktarmak istiyorum. Bu anı öncelikle insanı güldüren, biraz düşündüren ve ibret veren bir öykü. Bizzat Atatürk anlatmış.
Ben yeni çıkan “Atatürk’ün Yanıbaşında” isimli kitaptan aldım. Kitabın yazarı Mustafa Kemal Ulusu. Onu herhalde daha çok Futbol Federasyonu Başkanlığı döneminden tanırsınız.
Ulusu’nun babası Nuri Ulusu tam 12 yıl boyunca Atatürk’ün yanında çalışmış. Atatürk’ün kütüphanecisi sıfatıyla Atatürk adına araştırmalar yapmış, onun maiyetinde neredeyse gününün tamamını geçirmiş.
Mustafa Kemal Ulusu babasının yıllar önce yazıp sakladığı anılarını şimdi bir kitapla gün ışığına çıkarıyor.
Kitapta Atatürk’le ilgili o kadar çok anı var ki ve bunların hiçbirini daha önce duymadım bile. İşte o kitaptan bir Atatürk anısı:
“Harpteyiz, Yıldırım Orduları Komutanlık görevindeyim. Liman Von Sanders’in bizim orduyu da teftişe geleceği haberi geldi. Gerekli hazırlıkları yaptık. Komutan birkaç gün sonra geldi. Teftiş sırasında, askerler arasında çok zayıf, naif bir askeri görünce yanına gitti ve böyle hastalıklı kişileri neden askere alırsınız, dal gibi adam dedi ve askeri itiverdi, bu ani darbeyle askercik de boş bulununca yere düşüverdi. Von Sanders, asker yere düşünce, ‘İşte görüyorsunuz, ayakta duracak hali dahi yok, bunlardan asker olmaz’ deyince, benim de o anda bu sözler kanıma çok dokundu. O uzaklaşınca hemen askerin yanına gittim ve ona ‘Neden yere yıkılıverdin, görmüyor musun yabancı bir komutan o, korkma ondan, tekrar yanına gelirse, hiç çekinme, çak kafayı indir yere, tamam mı?’ dedim. Teftiş bitmiş komutan tam giderken, yanına doğru giderek, ‘Sizin hasta dediğiniz er, size saygısızlık etmemek ve de boş bulunduğu için yere öylesine düşüvermiş, yoksa o adam beni asla yere yıkamaz diye bana dert yandı’ deyince komutanın hoşuna gitti ve tekrar askerin yanına geldi, şöylesine omuzuna dokunarak şakalaşmak isteyince bizim o cılız nefer, Von Sanders’e bir kafa! Adam yerde. O düşer düşmez öyle bir kahkaha attım ki komutan aceleyle yerden kalkarak, askere hitaben ‘Bu Türk askerini kızdırmaya gelmiyormuş’ diyerek, ona elini uzatıp, tokalaştı. Ben geri döndüm ve askeri alnından öperek ‘Aferin asker, işte böyle, Türk askeri olarak, her yerde siperde de, istirahatte de, teftişte de gücünüzü gösterecek ve de ispat edeceksiniz’ diyerek kutladım.”
Atatürk bu anısını “Ya beyler, işte benim askerim budur. Dünyanın hiçbir ülkesinin askeriyle onları ölçmem, değerlendirmem, tamam mı?” sözleriyle bitirmişti.
Atatürk o dönemin efsane komutanlarından Alman Liman Von Sanders’e Türk askerinin gücü konusunda ders verirken, bugün başlarına çuval geçiriliyor olması insanın yüreğini sızlatmıyor mu?