Kurtuluş Savaşı, HALK SAVAŞI DEĞİLDİ

Newwave

Newwave

Altın Üye
Altın Üye
Katılım
17 Kas 2007
Mesajlar
12,976
Reaction score
0
Puanları
0
Konum
World Of Hackhell

10mlekx.jpg


Kurtuluş Savaşı, HALK SAVAŞI DEĞİLDİ

Halk savaşa ZORLA SÜRÜLDÜ.

HALK SAVAŞI DEĞİLDİ

Her yıl milli bayramlarda, özelikle cumhuriyet bayramı yıldönümlerinde, Babıali'nin "cahil cüretine" sahip birtakım akıldaneleri ahkâm keserler, cumhuriyet olmasaydı şu şöyle, bu böyle olacaktı... Kendilerince "siyasi fiksiyon" yaparlar.

Bu yıl da, cumhuriyet olmasaydı Köksal Toptan'ın meclis başkanı, Kemal Unakıtan'ın maliye bakanı olamayacaklarına dair zırvalar okuduk. Bir bayrağımız ve nüfus kâğıdımız bile bulunmayacakmış, çünkü böyle şeyler ancak cumhuriyette olurmuş! (Çüş desem hemen küfürbaz yaftasını yapıştıracaksınız, değil mi?)

4kcw9l.jpg


O kadar bilgisiz ve fütursuz adamlar ki, Erkân-ı Harbiye-yi Umumiye Reisi olmak için "saraya yakın olmak gerektiğini" düşünüyorlar. Büyük savaş sırasında Enver'in "başkumandan vekili", yani fiilen başkomutan (cumhuriyette olduğu gibi imparatorlukta da asıl başkomutan devlet başkanıydı), oysa genelkurmay başkanımızın Bronsart von Schellendorf adında bir Alman generali olduğunu çok yazdık ama okumuyorlar.

"HALK SAVAŞI" DİYE BİR ŞEY YOKTUR
Belki bu yazıyı okurlar, kendilerini azıcık daha şaşırtayım:
Bunların "kurtuluş savaşımızın bir parçası" sandıkları Çanakkale muharebeleri bir "halk savaşı olmadığı" gibi, kurtuluş savaşımız da bir halk savaşı değildi.
Çünkü halk savaşı diye bir şey yoktur. Savaşı yürüten ve kazananlar, bunu öyle tanıtırlar. Öyle tanıtmak gereğini duyarlar. Tıpkı, halkla uzaktan yakından ilgisi olmayan Cumhuriyet Halk Partisi'nin adı gibi...

HALKI SAVAŞA SOKAN ORDUYDU
Kurtuluş savaşımız, bazı yörelerimizde halk savaşı, daha doğrusu "sporadik" silahlı direnişler şeklinde başlamıştır, doğrudur... Fakat halk kendiliğinden ayaklanmış da değildir, silahlı karşı koymayı yani "milis kuvvetlerini" örgütleyenler bazı Teşkilatı Mahsusa yöneticileridir. Fakat sonra, bildiğimiz "düzenli ordu" kurulmuştur. Halk, merkezi otorite tarafından askere alınmıştır. Şu farkla ki, yeni merkez artık Ankara'ydı. Kurulan ordu, Türkiye Büyük Millet Meclisi ordusuydu. Milis kuvvetleri, ordu içinde eritildiler. Boyun eğmemekte direnenler yokedildiler. Yani, bu iş "metazori" oldu. Halk da, ordu da, yıllardır savaşmaktan yorgundu. Resmi tarihçiler, bu gerçeğin hatırlanmasını istemezler. ( "Yorgun Savaşçı" dizisi cunta döneminde niçin yasaklanmıştır sanırsınız?)

İSTİKLAL MAHKEMELERİ NEDEN KURULDU
Asker kaçağı sayısı da endişe verici boyutlara ulaştı kurtuluş savaşımızda...
Öyle ki, anlı şanlı İstiklal Mahkemesi, bazı çemişlerin sandıkları gibi "Atatürk devrimlerine karşı koyanları cezalandırmak için" falan değil, asker kaçaklarını yargılamak üzere kuruldu. Sonradan, CHP'nin dikta döneminde amaç değiştirdi.

ORDUYA YARDIM ETMEYEN ASILDI
Ankara'da oturan bazı emekli memurların oyalanmak ve azıcık da para kazanmak için yazdıkları bazı "hamasi" kitaplarda ve bunlardan yapılan kötü TRT dizilerinde anlatıldığı gibi halk varını yoğunu kendiliğinden getirip vermedi, top mermisini sırtına kendiliğinden vurup taşımadı, kağnısını cepheye keyfinden sürmedi...

Çünkü Tekâlif-i Milliye Kanunu çıkarılmıştı ve bu katkılarda bulunmayan sivil soluğu İstiklal Mahkemesi'nde alacaktı! Bu mahkemeden ya idam ya beraat olmak üzere yalnızca iki çeşit karar çıkıyordu ve temyizi de yoktu.
Haddim olmayarak Mustafa Kemal Paşa'nın yerinde olsaydım ben de tastamam böyle yapardım! Çünkü savaşı başka türlü kazanamazdık.
Bütün bu gerçekler, bu gerçeklerin öğretilmesi, hatırlatılması kurtuluş savaşımızın da, cumhuriyetimizin de parlak başarısını, onurunu, kıvancını ne zedelerler ne de küçültürler. Fakat bu konuların "echel-i cühela takımının" elinden kurtarılmasını sağlarlar ki, bu da bizim hem görevimiz hem şerefimizdir.

Engin ARDIÇ/Sabah



Kaynak​
 
Demek hata etmiş Mustafa Kemal.
Demek halk özgürlük istememiş bağımsızlık mücadelesi Mustafa Kemal in kişisel hırsı oyuncağıymış.

Aslında Ardıç Kuşu Atatürkçülere giydireyim derken islamcı arkadaşlara giydirmiş.
Onlar hep halkın ordunun imanı ile kazandık bu savaşı derler ya...
Hep Atatürk olmasa da kurtuluş savaşı kazanılırdı derler ya...
Buyrun Ardıçkuşu Beyinli Liboş destekçiniz kendi ağzı ile söylüyor Mustafa Kemal olmasaydı halkın ne yapacağını ya da ne yapamayacağını...

Ardıç Kuşu da ifade etmiş. Bazılarının dediği gibi malum gölge insanının koşa koşa kurtuluş savaşın gönülden katılmadığı, birilerinin gururu Osmanlı sayesinde kul olmuş, benliğini yitirmiş anadolu insanının Atatürk sayesinde ayağa kalktığını anlatmış.

Eksik anlattığı husus ise Kurtulul savaşına önülden destek verenleri Anadoludaki Türk ve Türkmenler olduğu diğer malum bugünde sorun çıkaran etnik kökene sahipler ile arap, tarikatçılar ve kalan azınlıkların silah ve tehdit zoru ile kurtuluş savaşına eklendiğini söylemeyi unutmuş.
Kurtuluş savaşının başladığı yer Ankara Türk ve Türkmen şehridir. Anadolunun kurtuluğu Türk hareketidir.

Atatürk için mahud kişi diye bahseden Engin Ardıçkuşu zekalılara duyurulur.
 
hiçbir tarihi belgeye dayanmıyor.
Turgut Özakman 55 yıl boyunca Anadoluda bilgi ve belgeleri derlemiş ve Şu Çılgın Türkler isimli her kelimesi belgelere dayanan bir roman yazmıştır.
ancak beyni zamanında yıkanmış, benliğini kaybetmiş, artık yaştanmıdır bilinmez işi zevzekliğe vurmuş bu şahıs, yazmayı biliyor ama okumayı bilmiyor sanırsam.
istiklal mahkemeleri bunun gibi insanların asılması için kurulmuştu, keşke şimdide olsalar...
 
Bu yazı o kurtuluş savaşında mücadele eden kahramanlara (bu insanlar bizlerin dedeleri, nineleriydi) yapılan çok büyük bir saygısızlıktır. Masum bir kisveye bürünüp insanların aklını çelmeye çalışmaktadır.
"Haddim olmayarak Mustafa Kemal Paşa'nın yerinde olsaydım ben de tastamam böyle yapardım! Çünkü savaşı başka türlü kazanamazdık.
Bütün bu gerçekler, bu gerçeklerin öğretilmesi, hatırlatılması kurtuluş savaşımızın da, cumhuriyetimizin de parlak başarısını, onurunu, kıvancını ne zedelerler ne de küçültürler. Fakat bu konuların "echel-i cühela takımının" elinden kurtarılmasını sağlarlar ki, bu da bizim hem görevimiz hem şerefimizdir. "
Bunlara ancak gülüp geçerim. Bugün yarın bu ülkede Allah (c.c.) göstermesin böyle bir durum olsa; bu düşüncedeki insanlar ülkeden ilk olarak kaçacaklardır.
 
Burada yapılmak istenen tarihi karalamaya çalışmaktan başka bir şey değildir hepimiz kurtuluş
savaşının nasıl kazanıldığını ne şekilde halkımızın savaşa katıldığını istiklal mahkemelerinin ne amaçla ve kimler için kurulduğunu tarihi belgeleri ile açık ve net olarak biliyoruz buradan hareketle yeni nesillerin kafasını çelmeye yönelik kime hizmet ettiği bile açıkça belli olmayan engin ardıçı bu yazısından dolayı kınıyorum.
 
Konyu okurken bir yandanda kafamda yorumlar oluşturmaya çalışıyordum.
Yorumları okuyunca yazmaya gerek duymadım.Herkesin eline sağlık güzel
yorumlardı özelliklede digilkan arkadaşın yorumu...Böyle adama (E.Ardıç)
böyle yorum.Keşke engin efendide okusa bu yorumu...
 
ya arkadaşlar
son günlerde bu köşe yazarlarına bir şey oldu
mevsim değişikliğimi çarptı ne

birisi sübyancı çıktı hoş zorla saldılar ipsiz-donsuz herifi
birisi asker düşmanı çıktı adi-şerefsiz herif
neymiş operasyonda ölen pkk itlerinin içinde tanıdık isim varmıymış diye içi titreyerek bakıyormuş isimlere
senin içinide dışınıda diycem şimdi forumu okuyanların gözzevkini bozmayalım
şimdide bu ardıç kuşu çıktı
dur bakalım
yarın birgün hangisi ne yazacak

hadi ordan ardıç...alkalemini gazeteni bildiğin yere git dicem
birisinin söylediği lafı anımsatacak

Saygılarımla...
 
tam da engin ardıça yakışan bir uslup okuyucuyu salak yerine koymak,kendini çok akıllı sanmak ,sinsi ve ikiyüzlü bir şekilde sanki eleştiriyormuş havalarına yatmak , şimdi adını hatırlaymadığım ünlü bir düşünür şöyle demiş hainler korkak ve aptal olurlar buda vatanseverlerin en büyük sermayesi olur
 
Bak engin ardıç seni severim sama bu olmadı şimdi

çabuk tövbe et

böyle saçmalık olmaz
 
bence yazarın akrabalarındn birisi istiklal mahkemelerinde yargılandıgından dolayı yazarda bir kuyruk acısı olmuştur,ondandır havlaması arkadaşın.
 
engin ardıç işin gözüken yüzü o sadece bi maşa bakalım kimlerin uşaklığını yapıyo
 
bu en gin ardıç denen yaratığın solcualrla ve atatürkle bu akdar uğraşmasının nedeinni biliyormusunuz?

bir gün bu engin ardıç ecevit başbakanken (dsp zamanı değil chp genel başkanı olduğu dönemlerde) ecevitin yunanistan gezisine katılır. gezi sırasında cüzdanını çaldırır. ve ecevite der ki ben burda cüzdanımı çaldırdım bende türkiyeye sizinle döneyim. ecevitte sen bir gazetecisin gazetene telefon et durumuunu bildir sana para yolalsınlar. ben seni devletin parası ve imkanlarıyla türkiyeye götürermm der. ve bu yaratık bu oalydan sonra solcualra ve atatürke ve chp ye düşman olur
 
Kurtuluş savaşı bir milletinin topyekün başkaldırısının adıdır. Kurtuluş savaşında sergilenen topyekün direnişin oluşum aşaması irdelendiğinde bütün yerel bölgelerde Türk bireyleri tarafından oluşturulan direniş kıvılcımlarının bütünleşerek bir volkana dönüşmesini andırır.

Anadolu’dan fışkıran bu volkanın farkına varan Ulu Başbuğ Atatürk bu volkanı üstün dehasıyla doğru yöne kanalize ederek, yol güzergahını bir süreliğine elinde bulunduran emperyalist güçleri düzenli ordu’ya geçişten sonra bozguna uğratmıştır.

Yüzlerce, binlerce yerel Türk direnişçilerinin kendi imkanlarıyla vatan müdafaası için giriştikleri kutsal hareketi ‘zorla direnişe sürülmüş’ kitleler olarak tanımlayan Engin Ardıç gibi emperyalist güçlerin yerli kalemşörlüğüne soyunan çapulcular yenilgiye uğramış zihniyetin son kalıntılarıdır.

Kim bilir o sözünü ettiği istiklal mahkemesinde kendi gibi soy özürlü bir yakını veya dedesi idam cezası alarak asılmışta olabilir.

Engin Ardıç çapulcusu, Cumhuriyet olmasaydı deden yorgo, amcan papandireo, ananda nataşa olarak İngilizlerin içki masasına meze olurdu. Gerçi senin gibi kanı bozuklar için şeref ve haysiyetin hiç önemi yoktur, çünkü asil Türk kanını damarlarında taşımamaktasın. Taşısan Bağımsızlığımızı Cumhuriyetle taçlandırdığımızın idrakına varır, Cumhuriyet’in kuruluş sürecine ağzındaki salyaları akıtmazdın.

Kurtuluş savaşı sürecinde başlayan yerel direnişler kendiliğinden ırmak misali akarak gölleşmiş, taşan göl denize dönüşmüştür. Sonraki ilerleyen süreçlerde kısa zamanda büyük kitleler halini alan milli güç unsurlarının yek vücud hareket etmesi için doğal olarak Teşkilatı Mahsusa’ya bağlı kadrolar harekete geçmiş düzenli ordu’nun bir anlamda alt yapısını oluşturacak omurgayı oluşturmaya başlamıştır.

Bu süreçlerin yaşandığı dönemlerde hiçbir şekilde toplum üzerinde bir zorlama ve baskı oluşturulmamıştır.

İstiklal Mahkemeleri’nin kuruluş amacını asker kaçaklarının cezalandırılmasına bağlayanlar at gözlüğü takmış, tarihi kasıtlı çarpıtmaya çalışan ve Türklüğün yararına oluşturulan kurumların gelecekte yeniden kurulmaması için gayret sarf eden soy özürlü Türk düşmanlarıdır.

Kurtuluş savaşında oluşturulan istiklal mahkemeleri, kurulduğu zamanın şartlarına göre Türk Irkı’nın karşı karşıya kaldığı ve bırakıldığı sorunlara ivedilikle çözüm bulmak ve savaş şartlarının gerektirdiği ağırlıkta cezaların uygulanmasını sağlayan yargı organımızdır.

Bu yargı organımız kimi zaman asker kaçaklarını yargılamış, kimi zaman askeri ve siyasi casuslukta bulunan, kimi zaman milli güç unsurlarının başında bulunan Türk direnişçilerine suikast planlayıp saldırı ve benzeri suçlara karışanların cezalandırılması amaçlı kurulmuş bir mahkemedir.

Kurtuluş savaşı sonrası kurulan istiklal mahkemeleri ise devrim mahkemeleridir. Başbuğ Atatürk’ün başlattığı Türk devrimini baltalamaya çalışan, vurgunculuk, rüşvet alan memurların, kurulan kutsal Türk devletine isyana kalkan, ihanet edenlerin hak ettiği cezayı alması için kurulmuş olan mahkemelerdir.

Engin Ardıç gibi bir soysuzun devrim mahkemeleri ve kurtuluş savaşında yaşanılan süreçleri çarpıtmaya kalkması o bozuk kanının gereğini yerine getirerek Türk’e kin ve nefret kusması bizim açımızdan hiçte şaşırtıcı bir durum değildir.

Türkçü devrimi gerçekleştirdiğimizde, istiklal mahkemelerini yeniden kuracağız ve bu Engin gibi emperyalist güçlerin yerli kalemşörlerini ibretlik olarak, Atatürk meydanlarında dar ağaçlarında sallandıracağız!

Ya Türkçü Devrim, Ya Ölüm!

Savaşan Atsız

Türk İntikam Birliği Teşkilatı

Kaynak: www.ataturkcudirenishareketi.tr.cx

...ALINTIDIR…
 
bu sefer resmen saçmalamışsın kusura bakma ama engin ardıç
 
Peki soruyorum şimdi Engin Ardıç'a Irakla savaş çıksa,Güneydoğuda yaşayan kürtler Iraklılarla savaşsa bu halk savaşı olmuyor mu?Bu kadar düşünmeden yazı yazılmaz ya.Verdiğim örnekte çok yakın bir örnek değil ama o savaşılanlar arasında benzerlik var
 
bi yandan şeriatı kaldırcak yönetim diğer yandan yaptırım uygulucak....... Böyle çelişki olamıcana göre yazının saçma olduğu burdan belli
 
Bravo engin ardıç Kırk Yalan söylüyorsun bu sefer doğruları söyledin fakat bu senin yalancı kimliğini kolay kolay değiştirmez çok çalışman lazım kendini affettirmen için .bak ahmet hakana üzerine çöken gafletten kurtulmak için nasıl mücadele veriyor örnek al.

zaten biz biliyorduk halkın ne olduğunu .o günkü halk ile bugünkü arasında pek fazla fark yok
gerçekleri ise gören kesim gene çok az.

yok halkmış yok halkın imanıymış hepsi hikaye Kurtuluş Savaşı HALKIN DEĞİL GAZİ MUSTAFA KEMAL PAŞANIN ESERİDİR eğer SAVAŞ VERECEK BİR ORDU KURMASAYDI askerlikten kaçan hainleri gebertmeseydi, benliğini kaybederek ümmetleşmiş kaderci bir halktan bu savaşı vermesi düşünülemezdi zaten.

düşmanları içte ve dışta alt ettikten sonra baktıki halkın durumu çok berbat o zaman bu soysuzlaşmış ümmetleşmiş halkın bir an önce eğitilerek Benlikleri kazandırılmalıydı işte o benliği DEVRİMLERLE AŞILAMIŞTIR.

ATATÜRKTEN SONRA DEVRİMLERİN TAKİPÇİSİ OLUNMAMIŞ HATTA YAPILAN DEVRİMLERDENDE TAVİZLER VERİLMİŞTİR ŞİMDİ İSE HALK GENE BOZULMAYA BAŞLAMIŞTIR.

BRAVO ENGİN ARDIÇ SENDEN BÖYLE BİR YAZI BEKLEMİYORDUM

engin ardıç böyle yazmaya devam edersen yemin eksilir tedbirli ol derim,yada eskisi gibi takıl.
 
ne günlere kaldık
itleri saldılar
taşları bağladılar
şehitlerimizin kemikleri sızlıyor

ey ardıçkuşu
hakettiğin kelimeleri sana ve senin zihniyetindeki insanlara söylerdim ama burası yeri değil
senin ve senin gibi kaç tane babası olduğu belli olmayan zürriyeti bozuk itlere lafım
bu memleketin her karışı şehit kanıyla sulanmıştır
ne yaparsanız yapın
yedi düvelide toplayıp gelseniz nafile
bir tek çakıl taşı bile vermedik vermeyeceğiz

http://www.olaygazeteci.com/forum/index.php?topic=6967.0

sinirden linki koymayı unutmuşum düzelttim özür..

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE

Saygılarımla...

Aşağıdaki linkte atv de yayınlanan Kurtuluş Savaşımızda kadınlarımızın canları pahasına yaptığı fedakarlıkları anlatan kısa bir film var.Bu ülke böyle kuruldu bu vatan böyle kurtarıldı can pahasına...
 
Cevap yazmak için giriş yap yada kayıt ol.
Geri
Üst