Kırmızı Pazartesi
Yazarı : Gabriel Garcia MARQUEZ
Yayınevi : Can Yayınları
Çevirmen : Faik BAYSAL
Basım Yeri / Tarihi : İSTANBUL / 1998 - Ocak
Sayfa Sayısı : 111
KİTAP HAKKINDA
ŞİDDET, TARİHİMİZİN EN BÜYÜK DOĞURGANIDIR
Evet Marquez yukarıdaki gibi bahsediyor 1981 yılında yazdığı romanından. Aslında sıradan sayılabilecek polisiye bir olayı; akıcı, sürükleyici bir romana dönüştürerek ustalığını gösteriyor.
Kitaba başlarken olayı biliyorsunuz. 1951 yılında,Kolombiya’nın küçük bir kasabasında bir cinayet işlenmiş... Ölen belli, öldüren(ler) belli,sebep belli... Fakat daha o zamanlar sadece birkaç öyküsü yayımlanmış genç bir gazeteci ve olayların tanığı olan yazar bu cinayeti araştırıyor,annesine verdiği söz sebebiyle bazı röportajları yıllar sonra yapsa da her şeyi ilmek ilmek işleyerek önümüze harika kurgulanmış ve bize olayı hem mekanıyla, hem kişilerle, hem de kişilerin içinde oldukları ruhsal durumlarla birebir yaşattığı bu romanı ortaya çıkarıyor. Olay gerçek olmasına ve kayıtlara dayanmasına rağmen, yüksek olasılıkla özel sebeplerden, isimlerin büyük bir çoğunluğu(kendi ailesinden olanlar hariç) ve olayın olduğu yer değiştirilmiş. Sadece olayın yapısı aynı kalmış.
Kitap konusu itibarıyla da coğrafyamıza yabancı değil. Bir genç kızın düğün gecesi bakire çıkmaması ve kardeşlerinin bu olayın sorumlusu(!) olduğu düşünülen genci öldürerek, namuslarını(! ! !) temizlemeleri. Bu arada cinayetin olacağını neredeyse ölen genç de dahil bütün kasaba biliyor. Fakat cinayet yine de işleniyor.Ve biz okurlar, kimi zaman Marquez’le, kimi zaman başka tanıklarla olayın örgüsü içinde geziyor; kasabanın sokaklarında, evlerde, meydanlarda dolaşıyoruz.
Bu tip saçma cinayetlerin sadece bizde veya Ortadoğu’da yaşanmayıp dünyanın her tarafında olabileceğini de bize gösteren, kimi sosyal konulara (dinsel ve siyasi) ince göndermeleri bulunan harika bir kitap. İlginç bir nokta da kitabın başında yazarla röportajı yapan gazetecinin de bu tip olayların sadece kendi ülkelerinde yaşandığını sanıp, romanı “bu kadar Latin Amerika’ya özgü bir roman” diye tanımlaması.Okunmasını kesinlikle tavsiye ediyorum. Ve konusuna bakıp polisiye roman zannederek dudak bükecek olanlara da yanılacaklarını şimdiden söylemek istiyorum. Keyifli okumalar...
Kırmızı Pazartesi sıradan bir kitap değil..Toplumun masum bir insanı el birliğiyle öldürüşünü hayretle okuyacaksınız..
Şiddetle okunmasını tavsiye ediyorum....