degazor35
TÜRK oğlu TÜRK
- Katılım
- 6 Mar 2007
- Mesajlar
- 5,674
- Reaction score
- 0
- Puanları
- 0
Van depreminden sonra bölgeye giden İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in sözleri tam bir ciddiyet abidesi. Depremzedelerin çadırlarını ziyaretinde “Biz de mi buraya çadır kursak” diyen daha sonra “Koskaca sarayda oturuyorsunuz” diye de ilave eden bakanı soğuktan tir tir titreyen depremzedeler şaşkınlıkla izledi.
Depremzedelerden biri “Sayın bakan buyrun siz bu çadır köşklerde oturun, biz de sizin Ankra’daki köşkünüzde oturalım” demediğine şükretsin Bakan bey.
Hakkari’de polis noktasına katıra yükledikleri bomba ile saldırmak isteyen ve katırın üzerindeki düzeneği infilak ettirerek katırın da ölümüne yol açan teröristlere de hayli öfkelenmiş Bakan bey.
Diyor ki: “Katırın üzerinde uzaktan kumanda düzeneği vardı, ama istihbaratını almışlardı. Onu 150 metre mesafede etkisiz hale getirdiler. Terör o kadar acımasız ki, kadın çocuk, hayvan, insan hakkı diyorlar. Ama bugün katır üzerinde bombayla bir hareket gerçekleştiriyorlar. O katırın hesabını nasıl verecekler, ben merak ediyorum. Bir gün verecekler. Katırın hakkını korumakta bize ait. Bütün canlıların... Bunlar ne ağaç ne insan, ne doğa sevgisi taşımayan apayrı bir yeryüzü varlıklar.”
Dolayısıyla Sayın Bakan bombadan parçalanan katırın akan kanının hesabını da soracak.
Katırı öldürenlere de hesap soracak.
Bence ölen katırların hesabını sormak yerine ölen insanların hesabını sorsa daha iyi olur.
Çukurca’da 24 şehit verdik. Çukurca’dan bir gün önce 4 polis şehit oldu. Osmaniye’de polise saldırdılar 2 şehit. Bingöl’de canlı bomba patladı: 3 ölü.
Sayın Bakan, katırın, ağacın hesabını sormayı bıraksın ölen insanların hesabını sorsun.
Türk askerinin neden Kuzey Irak’a girer girmez geri çekildiğini, tanklarımızın neden sınır ötesi PKK kamplarına operasyon yapacakken vazgeçtiğini açıklasın. Kazan Vadisi’ne PKK’yı bitirinceye kadar devam edeceği söylenen operasyonun neden 3 günde sonlandırıldığını açıklasın. Amanos’larda gezen PKK’lılara karşı neden hiç bir şey yapılmadığını, neden bu dağlardaki PKK’lıların Hatay’da, Osmaniye’de ellerini kollarını sallayarak eylem yaptıklarını açıklasın.
Yoksa katırın hesabını soracağım diyerek halkı kandırmanın anlamı yok.
Yoksa adamı o “Saray gibi çadırlara zorunlu ikamete gönderirler.
KAYNAK
Depremzedelerden biri “Sayın bakan buyrun siz bu çadır köşklerde oturun, biz de sizin Ankra’daki köşkünüzde oturalım” demediğine şükretsin Bakan bey.
Hakkari’de polis noktasına katıra yükledikleri bomba ile saldırmak isteyen ve katırın üzerindeki düzeneği infilak ettirerek katırın da ölümüne yol açan teröristlere de hayli öfkelenmiş Bakan bey.
Diyor ki: “Katırın üzerinde uzaktan kumanda düzeneği vardı, ama istihbaratını almışlardı. Onu 150 metre mesafede etkisiz hale getirdiler. Terör o kadar acımasız ki, kadın çocuk, hayvan, insan hakkı diyorlar. Ama bugün katır üzerinde bombayla bir hareket gerçekleştiriyorlar. O katırın hesabını nasıl verecekler, ben merak ediyorum. Bir gün verecekler. Katırın hakkını korumakta bize ait. Bütün canlıların... Bunlar ne ağaç ne insan, ne doğa sevgisi taşımayan apayrı bir yeryüzü varlıklar.”
Dolayısıyla Sayın Bakan bombadan parçalanan katırın akan kanının hesabını da soracak.
Katırı öldürenlere de hesap soracak.
Bence ölen katırların hesabını sormak yerine ölen insanların hesabını sorsa daha iyi olur.
Çukurca’da 24 şehit verdik. Çukurca’dan bir gün önce 4 polis şehit oldu. Osmaniye’de polise saldırdılar 2 şehit. Bingöl’de canlı bomba patladı: 3 ölü.
Sayın Bakan, katırın, ağacın hesabını sormayı bıraksın ölen insanların hesabını sorsun.
Türk askerinin neden Kuzey Irak’a girer girmez geri çekildiğini, tanklarımızın neden sınır ötesi PKK kamplarına operasyon yapacakken vazgeçtiğini açıklasın. Kazan Vadisi’ne PKK’yı bitirinceye kadar devam edeceği söylenen operasyonun neden 3 günde sonlandırıldığını açıklasın. Amanos’larda gezen PKK’lılara karşı neden hiç bir şey yapılmadığını, neden bu dağlardaki PKK’lıların Hatay’da, Osmaniye’de ellerini kollarını sallayarak eylem yaptıklarını açıklasın.
Yoksa katırın hesabını soracağım diyerek halkı kandırmanın anlamı yok.
Yoksa adamı o “Saray gibi çadırlara zorunlu ikamete gönderirler.
KAYNAK
