Kızlar Pc Alırsa Bakın Ne Olur ?

Cep Telefonu Geyikleri

1- pire itte, cep telefonu yigitte bulunur.
2- yigidin cep telefonu meydandadir.
3- alismadik cepte telefon durmaz.
3- anadan gecilir, cep telefonundan gecilmez.
4- ey cep telefonlu turk gencligi...
5- arsizin yuzune tukurmusler,"kapsama alani disindayim"demis.
6- ınsani dert, cep telefonunu kart oldurur.
7- bir cep telefonlu turk dunyaya bedeldir.
8- at olur meydan kalir, yigit olur cep telefonu kalir.
9- bosbogazi cehenneme atmislar,"cep telefonum nerede?"demis.
10- cingeneye beylik vermisler, once cep telefonu almis.
11- cep telefonlu coban, yoksul beyden yegdir. .
12- denize dusen cep telefonuna sarilir.
13- dilenciye cep telefonu vermisler, kartini begenmemis.
14- el elin esegini cep telefonuyla arar.
15-erkegin kalbine giden yol cep telefonundan gecer.
16- haydan gelen cep telefonu faturasina gider. .
17-ben sporcunun zeki, cevik, cep telefonlu ve ahlaklisini severim.
18- ayrani yok icmeye, cep telefonu ile gider ... .
19- gormemisin cep telefonu olmus, tutmus antenini koparmis
 
Tepkiler :)

Klasik tepki: "sıraya geç kardeşim."
Neoklasik tepki: "şeker kardeşiim sıraya geçiver."
Realist tepki: "sıra var."
Sürrealist tepki: "sallandıracaksın bunlardan ikisini kızılay'da bak bir daha yapabiliyorlar mı?"
Romantik tepki: "beyefendi galiba sırayı görmediniz."
Modern tepki: "efendim insanımız eğitimsiz. halbuki avrupa'da..."
Postmodern tepki: "sırana geç lan ayı!"
Uzlaşımcı tepki: "acelesi olmasa öne geçmezdi, üzmeyin garibi..."
Devrimci tepki: "altyapı sorunları çözülmeden halkımız sıraya geçmez. devrim olunca herkes hizaya gelecek."
Kaderci tepki: "iki dakika fazla beklesek kıyamet mi kopar? kısmetse hepimizin işi görülür."
Felsefeci (septik kuşkucu) tepki: "ön ve arka kavramları görecelidir. o tarafın ön taraf olduğuna kim karar verdi? öne geçtiğini zanneden, aslında arkaya geçmiş olabilir."
Kantçı tepki: "efendim, algılanmayan şeyler yok demektir. bakmayın o tarafa, adam yok olur."
Kötümser varoluşçu tepki: "herkes bir gün ölecek. onurlu bir şekilde bekleyin. bir gün o adam da ölecek."
İyimser varoluşcu tepki: "sıkmayın canınızı, şu anın tadını çıkarmaya çalışın. bakın ne güzel hayattasınız ve birileri önünüze geçebiliyor."
Hümanist tepki: "insanlık bir bütündür. birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için. dolayısıyla birimiz öne geçince, aslında hepimiz öne geçmiş oluyoruz."
 
Berbat Espriler :)

Adamın biri yarın ölücem demiş. yarmışlar ölmüş.
Muhahahauha.

Seni "engin" sordu, geçen gün.
- hangi engin?
- pezevengin
Hahahaa...


Oğlum hayırlı olsun. araba almışsın.
- evet aldık.
- peki niye araba aldın? kendine alsaydın ya !..


Adamın biri yerde elli bin lira bulmuş, ayaklı bin lira bulamamış.
Hohhhhoho....


A şık oldum
B şık olmadım
C hiçbiri... (bu harbi iğrenç!!)


Berber:
-"oğlum sana çok yakışıyor, gel sana güzel bir amerikan kesim yapalım!"
-"yok be hacı! bir değişiklik olsun, sen en iyisi bana bir kıbrıs rum kesimi yap..."
Ehu ehu..


Abü, duydun mu, 50 kişiyi taramışlar.
- yapma ya, nerde?
- marketin karşısındaki berberde ehüehü...


Köfteyle möfte arasında ne fark vardır?
Cevap: biri kıymadan yapılır diğeri mıymadan


Emel'in selamı var!
- hangi emel?
- html


Soru: yangın dolabını açmışlar ne olmuş?
Cevap: yang kızmış
 
ya bu avukatlar hangi hukuk fakültesinden mezun çıldırıcam bombalayın orayı ya da hocaları :)
 
hahahaha seven bir kız bu kdr salak olabilirmi ya inanmam :) Yani tamam hemen anlamıyanları oluyor ama bu kadarına ııh inanmam :D
 
Mahelle Maçları :)

Atan alır spor:
Mahalle maçları genellikle caddelerde yahut bahçelerde yapıldığı için topun
Kaçma olasılığı olan çok yer vardır. top bir yere kaçtığında topu kaçıran
Takımın karşısındaki takım hemen,
"atan alır spor." der.
Top onların sahasında auta çıkmış olduğu halde karşı takım topu almak
Zorunda kalır.

Elin avantajı olmaz:
Takımlardan biri ataktadır. defans oyuncusu topu elle keser fakat pozisyon
Devam eder ve gol olur. golü yiyen takım el var diye mızırdar. karşı takım,
"avantaj olm." der.
Hemen akabinde kaleci
"ulan elin avantajı olmaz." diye haykırır.
Bir yere varılamaz. kısır döngüdür.

Adamın gol diyor:
Gol atılır fakat yiyen takım saymaz. hep bir ağızdan "direk ulan." diye
Anırmaktadırlar. fakat içlerinden biri, "gol abi." der. karşı takımdan bunu
Duyan biri direk atlar ve,
"ulan adamın gol diyor." diye serzenişte bulunur.
Gol sayılır, adam dövülür.

Abanma yok:
Genelde küçük çocuklar arasında yaygındır. kaleciler abanma yok derler.
Aralarından yaşça büyük olanı "lan karı mısınız." dese de abanma olmaz.

Gönül alma:
Büyüklerle küçüklerin ortak oynadığı maçta büyüklerden biri gaza gelip küçük
Bir çocuğa sert girince direk penaltı olur. nerede olursa olsun. küçük çocuk
Sevilen bi simadır ve faulü yapan abidir. penaltı kullanılır, genelde gol
Olmaz çünkü kalede bir ayı vardır ve penaltıyı atan küçük çocuktur.

Kaleci değiştin 2 penaltı:
Herhangi bir penaltı pozisyonunda kaleye hemen forvetin etkili silahlarından
Biri gecmek ister çünkü o her mevkide iyidir.buna karşılık karşı takıma
Teselli olarak ekstra bir penaltı verilir. 1+1=2.

3 kere sektirme:
Kaleci degaj kullanırken eğer yanında bir rakip forvet varsa topu 3 kere
Sektirir ve,
"açılsana ulan üç kere sektirdim iste." der,
Rakip açılır. ne keyiflerdi bunlar be. bak gözlerim dolu dolu oldu.

1'e 1 atış:
Çift penaltı sisteminde eğer birinci penaltı kaçarsa ikinci şans vardır ama
Gol olursa ikinci şans kullanılamaz. bunun mantığını hala çözebilmiş
Değilim.

Sağlık önlemleri :
Bazen top insanin pek münasip olmayan bi tarafına gelir, herkesin reaksiyonu
Aynidir:
"işe işe!."
Uygun araziye çiş edildikten sonra maça devam edilir.
Mahalle maçlarında her zaman saçı ince telli ve uzun olan kişiler vardır.
Bunlar geriden topu alip butun gucleriyle ileri kosarken kafalarini ileri
Dogru atarlar. amac gol atmak ya da rakibi çalimlamak degil, saclarin
Ruzgarda ahenkle dans etmesini saglamaktir. bu kisiler buyuyunce ümit davala
Gibi olurlar.

Top kurtarma operasyonu:
Top zirt pirt araba altina kacar. boyle durumlarda, sahadaki en celimsiz ve
En hop-zip kisi, en iri iri kisi tarafindan topu almaya gonderilir. arabanin
Altina kacan toplar tam ortasinda durur bazen, kimse yetisemez oraya. bu
Sefer tas atma ve sopayla itekleme fasli baslar. arabanin egzosuna vurulan
Birkac darbeden sonra top yuvarlana yuvarlana cikar bir taraftan; artik
Kosarak maca geri donme zamanidir.

At bakıım aabının kıllı gogsune...
Ya ne iirenc bisiiydi bu. sen takimini kurmussun, pasa pasa macini
Yapiyosun. muhtemelen yasca ve boyutca senden buyuk olan eleman damlar, bu
Gereksiz cumleyi sarfederek maca dahil olur, tadimizi tuzumuzu kacirir.

Gol dııl olm bel ustu :
Minyatur kale maclarda elle tutulmasina engel olunmak icin getirilmis bir
Cozumdur ancak bel ustu gibi kisiden kisiye degisen ve ispati zor bir kriter
Getirdigi icin nice kavgalarin cikmasina, nice baslarin yarilmasina sebep
Olmustur.

Iyi guzel de butun bu kavramlar kitabi olmadan, televizyon olmadan nasil
Herkes tarafindan bilinebiliyo? ben diyorum ki gizli bi orgut var, her
Mahalleye bi adam gonderiyo bilmem kimin amcaoglu olarak bilmem kim de
Orgutten. sonra mesela hem gol hem penalti olunca agizlara kolayca
Yerlesecek "giren gole penalti olmaz" cumlesini soyluyo, pozisyon geciyo,
Cocuk evine donuyo ama ifade baki.

Oynayacak kisi sayisinin tek olmasi ve kimsenin oyundan cikarilarak kalbinin
Kirilmak istenmemesi durumu sozkonusu olur sikca. bu durumda futbol kariyeri
En berbat durumda olan fasulyeden tabiri ile adlandirilarak birinci devre bi
Takimdan ikinci devre bi takimdan oynatilarak ufacik yureklere ve beyinlere
Adaleti yerine getirmis olma duygusu zerk edilir. aksam herkes eve gidip
Yattiginda da hep o gunku maci, varsa attigi golleri, kacirdiklarini, bir
Sonraki maclarda yapmayi planladigi hareketleri hayallenerek uykuya dalar.
Bu planlanan ama becerilemeyen hareketlere girmiyorum. ben mahalle maci
Kurallarinin nasil bilindigi sorusuna ise kalitsal diyorum.

Bazen kucukler kendi aralarinda oynarken eli torbali bi is donusu adami maca
Dalip topu kucuklerin ayagindan alir ve aptal aptal seyler yapmaya baslar.
Eger adam yetenekliyse bi iki numara yapip cocuklarin aklini alir. en
Konunda topa hizlica vurur. cocuklar topu yakalayamaz ve top uzaga gider.
Eli torbali is donusu adami yaptigi ufak hareketten mutlu bir halde evinin
Yolunu tutarken cocuklarin "hay ........., top ta .............. gitti, kim
Alcek lan topu?" dedikleri duyulur.

Elden gol olmaz :
Pasa pasa oynuyoruzdur, adamin tekinin eline carpar top, biz dikeriz topu,
Hemen bi mahalle maci oyun kurallari uzmani portler oradan bi yerden ve der
Ki, "elden gol olmaz"! ulan niye olmasin hasta misin sen? el karari
Verilmisse, bunun sonucu frikiktir. herkes de kabullenmistir elden gol
Olmayacagini, hatta baraj bile kurulmazdi bazen. ben de buyuyunce ogrendim
Elden direk kaleye cekilip gol atilabilecegini. ogrendim de ne oldu, o
Caanim frikikler geri mi geldi?

Uc adım acılmak:
"uc adim acilmak" denen olayi atlamak senelerini betonda top oynayarak,
Dizinde o cok derin olmayan ama surekli yanan yaralarla dekore eden bicok
Mahalle topcusunu uzecektir. top frikik noktasina dikilir ve rakip barajin
Ustune dogru adeta 'onnar orda diilmiscesine yurunur'. kocaman uc adim
Atilir ve baraj gogusle itmek suretiyle uzaklastirilir. adimlarin
Buyuklugunden sikayet edenler iki kere "o-ha" der.

Teknık vurmak:
Penalti vuruslarinda en bickin forvet oyuncusu sahne alacagindan kalecinin
Gozu korkar. hemen ici rahatlatilir: "korkma olm, teknik vurcam".

Kalecı duzenı:
Mahalle maclarinda rastlanan pekcok tatsiz durumdan sadece biridir
Kalecisizlik. herkes kendisini ispatlamak ve golleri yagmur edip yagdirmak
İstediginden kimse kaleye gecmeyecektir. adil duzen ilk "kalede son" diye
Bagirani kayirmaktadir. hemen arkasindan gelen "son bir", "son iki".. gibi
Cigliklarin sonunda artik son kac oldugunun bir onemi kalmayan agir kanli
Arkadas kaleye gecer. kaleci gerek iki golde bir, gerekse dakka ayriyla
Eldivenleri bir sonraki arkadasina teslim edebilir. nizam boyle emreder.

Arkadasin biri iyi orta gol getirir diye bagirir o da iyi bi orta yapmaya
Calisir ve ortasini yaptiktan sonra duser. arkadasin dizi kaniyodur ama
Farkinda değildir birisi ordan "olm dizin kaniyo" der ve olan olmustur dizi
Kaniyan cocuk aglamaya baslar.

Ee bide her zaman bağırılarak söylenen sözler vardır;
- avut be oglum avut
- kasti faul yapma lann
- direk abi direk
- valla gol diil
- abi siz cok guclu oldunuz ya -
Mithat'i bize verin, mete'yi siz alin
- ahh bacagim
- annem anneeem
- top benim oolum istedigimi oynatirim
- beste devre onda biter
- santra yapin lan santraaa
- sahsi oynama oglum pas ver
- abanma beee
- yuhhh o da kacar mi
- hakeme gozluuuk
- ortani goriyim
 
Kadın ile Erkeğin Günküğü :)

Kadının günlügü
Bugün 3 yıl bitti...
Onun karşısına gelinlikle çıktıgım günkü kadar mutluyum...
Tanrım onu ne kadar seviyorum...
Mükemmel bi erkek.. cazibeli, yakışıklı anlayışlı, sevecen her şey var...
Bugün cumartesi... bıraktım arkadaşlarıyla eglensin...
En sevdigi yemek olan pastırmalı kuru fasülye ile pilav yaptım... yemek pişti demleniyor...
Banyo yaptım. en sevdigi kıyafetimi giydim...
Yemekten sonra, şöminenin karşısına bir şişe kırmızı şarapla uzanacagız...
Eve geldi sonunda
Beni öpüşü biraz soguktu... aklı başka yerde sanki..
Aman tanrım yoksa?...
Arkadaşlarıyla ne yaptıgını sordum, agzında bişeyler geveledi..
Yemekte keyfi biraz yerine gelir gibi oldu.. ama hala dalgın.. hala uzak.. hala kabuguna çekilmiş..
Herhalde ötekini düşünüyor...
Benden genç mi acaba?...
İş yerindeki sarışın pazarlama temsilcisi olmasın sakın?..
Şöminenin karşısında şarabımızı yudumlarken dayanamadım, neyin var diye sordum..
Gülümsedi... zoraki bir gülümseme..
Yok bir şeyim diye geçiştirdi...
Belki de kilo alıyorum...
Çok mu vırvır yapıyorum...
Elini tuttum...
Elimi okşadı, ama elle hissiz, parmak uçları soguk..
Stepe mi başlasam..
Çocuk mu istesem..
Yalan, yalan, yalan!...
Bitti.. bitti..bitti.. tanrım um...
Kendimi son kez onun kollarına attım..
Aglaya aglaya uykuya dalmışım..

Erkegin günlügü
Ortada bir günlük bulunamadı...
Sadece, uykuya dalmadan önce, belli belirsiz bir serzenişi yansıtan mırıltı duyuldu:
Öff be takım yine yenildi... ama kuru fasülye güzeldi
 
Iğrennnnnnnnçççççççççççççççççççççççç Tanrim Bunlari Artik Kimse Yapmiyor Saniyordum Ya Ne Bunlar Böle!!!!!!!!!!!!!!!
Kaldirin Bunlari Burdan Siteden Zararli şeyler Bunlar
Midem Kaldirmadi Ama Itiraf Güldüm Ya Kendime Inanamiyorum
Nasil Sa Neyse Sicaklardan Galiba :)
 
Dehşet Yorum yapamıyorum

Asagıdakı "sehır efsanesı" degıl, "gerçek" :bornova
Anadolu 'dan bır fızık hocasıymıs
İzmir'in ünlü hocalarından fizikçi dehşet neşet, sınavlarda sorduğu
Garip sorularla efsaneleşmiştir. neşet bey bi keresinde sınavda,
Karmaşık bir makara sistemi sormuş ve öğrencilerden sistemin
Dengede durup durmadığını belirlemelerini
İstemiş. öğrenciler kağıtlarını formüllerle,
Rakamlarla doldurmuş. ancak hepsi sıfır
Almış. dehşet, "doğru cevap 'makara yere
Düşer' olacaktı" demiş. meğer çizimdeki
Makara tavana bağlı değilmiş.
Dehşet neşet müthiş bi fenerbahçe
Fanatiğiymiş. bi sınavda da, galatasaray-fenerbahçe maçıyla ilgili bi soru sormuş ve fenerbahçe ceza sahası civarından atılan

Bir şutla ilgili; vuruş açısı, topa vuruş hızı, kalecinin yeri ve yapabileceği haraketler gibi bilgileri vermiş. soru, bu

Topun gol olup olmayacağıymış. öğrenciler yine uğraşmışlar soruyu çözmek için.ama yine hepsi sıfır almış. sorunun yanıtı

Şöyleymiş: "rüştü ordan
Gol yemez!"
Dehşet'in bir de, kendinden 1 saniye sonra gelenlerden dahi geç kağıdı istemek gibi katı bi prensibi varmış. o lisesinin

Müdür yardımcısı da sertliğiyle efsaneleşmiş bi hocaymış. geç kağıdı almak için gidenler genelde sopa yiyip çıkarmış. bir gün

Bi öğrenci dehşet neşet'in dersine geç kalmış. sınıfın bulunduğu koridora girince dehşet'in sınıfa doğru geldiğini görmüş.

Hemen koşmaya başlamış.bi bakmış neşet hoca da depar atıyor. yarışı dehşet kazanmış ve "git geç kağıdı al!" demiş.bu efsaneyi

Egemen seven gönderdi. sağolsun, varolsun :)
Gul yanmaz: dehşet'tin dehşet sorusu
Dehşet hoca hakkında burada anlatılanlar kesinlikle doğrudur. neşet lakabıyla o kadar özdeşleşmiş bir insandır ki; çok az

Kişi onun
Soyadının ne olduğunu bilir. ben hem ortaokulda hem lisede fizik dersini neşet'ten alma şanssızlığına uğramış az sayıda

İnsandan
Biriyim. bir sınavda kepler yasalarıyla ilgili bir soru sormuştu.sınıfta bir tek baya inek bir arkadaş bu soruyu

Bilebilmişti.bu sınavdan tek sıfır alan da o oldu. çünkü o sorunun cevabı "daha o dersi işlemedik hocam" olacaktı.
Mehmet kaya: yaşayan efsane
Dehşet neşet'in eski bir öğrencisi olarak, onu efsane olarak lanse etmenizi şiddetle kınıyorum. o, olsa olsa "yaşayan efsane"

Olarak nitelendirilebilir. kendisi ayrıca sıkı bir clint eastwood hayranıdır. tahtada elinde tebeşir, fukara ingilizcesi'yle

Birtakım garip hareketler eşliğinde "this is this, this goes this" diye ders anlatması hala kulaklarımda çınlıyor. evrensel

Çekim konusunun ardından yaptığı sınavda, bir gezegenin dünyaya olan uzaklığını milimetre cinsinden
Sormuştu. sorunun verileri de kilometre, feet, inch gibi aklına nasıl eserse öyle vermişti. çevirmeleri yapacağız diye kafayı

Sıyırmıştık.
Yanıt tabii ki "bu verilerle bu soru çözülemez" gibi dehşetengiz bir şeydi.
Sertan ergur: psikopat neşet
Bir gün öğlen teneffüsünde g blok'un önünde yemek yiyodum.dehşet neşet, 5 mat b sınıfından çıktı ve beni göstererek, "gel

Bakiyim buraya" dedi. çekinerek yanına gittim. elimde de tost ve kola vardi. neşet hoca, 5 mat b sınıfını o öğlen

Cezalandırıp öğle teneffüsüne çıkarmamıştı.bana, "ye lan o tostu sınıfın önünde" dedi.tostu 45 kişinin önünde yemeye

Başladım. dehşet neşet bir yandan da, "iç, kolayı da iç" diyodu. ama esas olay sonraki cümlede patladı:"ağzını da şapırdat

Lan, canlari çeksin!"
Seçil totan: pastadan köprü
Dehşet neşet orta 2 ve orta 3'de fizik dersimize girmişti. okul nöbetçisi onun dersinde sınıfa girmeye görsün, tahtadaki

Fizik
Problemini ona çözdürürdü. çocukcağız konuyu bilmediği için çözemezdi. dehşet'in gazabına uğrayıp genelde ağlayarak sınıftan

Kaçardı. ağlattığı öğrencilerin arkasından da "sümüklüüüü!" diye bağırırdı. bir de sorduğu soruya doğru cevap veremeyen

Öğrenciye
"eylül'de gel!" şarkısınının nakaratını söylerdi. bir keresinde, dönem ödevi olarak tahtadan köprü yapmamızı istemişti.

Hepimiz tahtadan köprü yaptık. ancak annesi yemek öğretmeni olan bir arkadaşımızla ailesi zengin bir diğer arkadaşımızdan

Pastadan bir köprü
Yaptırmalarını istemişti. ödev teslim günü pastalardan birini öğretmenler odasına gönderdi, diğerini ise bizler afiyetle

Yemiştik.
Gunsil tokcan: dehşet'in kravatı
Dehşet neşet'in kulak çekiş stili de ilginçti. elleri kirlenmesin diye, öğrencinin kravatıyla çocuğun kulağını tutar, öyle

Çekerdi.
Hakan gokalp: bu soru çözülmez
Ben lise 1'deyken dehşet neşet bizim fizik hocamızdı. bir sınavda sorduğu sorunun cevabı "bu soru çözülemez" olduğu için

Sonraki
Sınavda çözemediğim sorulara "bu soru çözülemez" cevabını yazmıştım. e, haliyle fizikten geçebilmek için öbür sömestr bayaa

Bir
Çaba sarfetmem gerekmişti. vektörlerle ilgili bir şeyleri anlatırken sarfettigi "a kar vit di zpidoff dördi kilomaytir

Peravir iz goink du
Fuaaaaaaaaaaaaaar" (a car with the speed of thirty km/h is going to fuar) (izmir fuarı) cümlesi hala kulaklarimda

Yankılanıyor.
Orcun ozelmas: dehşet'in diğer sorusu
Anlatılanlar doğrudur. dehşet neşet'in sorduğu ilginç bir soru daha var: örümceğin biri arabanın ön camına ağ yapar. bu ağa

Bir sinek
Takılır ve örümcek tarafından yenir. dehşet, ağın gerilme kat sayıları, sineğin öz kütlesi, ağırlığı ve sindirim sonrası

Kaybolan kütle gibi değerleri verir ve öğrencilerden ağın gerilme eğrisini bulmalarını ister. sorunun yanıtı x= 0 (örümcek

Cama ağ yapmaz)'dır.
Alp kayıran: dehşet teknik direktör olursa
Dehşet neşet, öğle tatilinde futbol oynayanları seyrediyormuş. kalecilerden birine kızmış, kulağından yakalayıp bir kenara

Çekmiş.maç yapanlar dehşet'ten korktukları için maçı kesememiş, kalecisi olmayan takım 4 gol yemiş. bir de hocamız

Fenerbahçe'nin ancak
Kendisi takımın teknik direktörü olduğu zaman şampiyon olabileceğini iddia ederdi. takıma uygulayacağı müthiş taktiğin devre

Arası kötü oynayanları odunla dövmek olduğunu söylerdi.
Serkan gazel: dehşet'in görünmeyen yazısı
Dehşet neşet'in öğrencisi olduğum yıllarda kara tahta - tebeşirden cam gibi tahtalar ve marker diye tabir ettiğimiz

Mürekkepli kalemlere geçilmişti. sınıfta da her gün kalemlerin mürekkepleri ile ilgilenmesi
Gereken bir öğrenci vardı. neşet hocanın dersi olduğu bir gün görevli zat-ı muhterem kalemleri doldurmayı unutmuş. neşet hoca
Tahtaya yazmaya başladı ama kalemin boş olduğunu görünce durdu. sınıfta bir ölüm sessizliği oldu. biz tam kalemleri

Doldurmakla görevli arkadaş için fatiha filan okumaya hazırlanıyorduk ki, neşet hoca yazmaya devam etti. adam boş kalemle

Tahtaya görünmeyen yazılar yazdı. "bakın buraları iyi not edin", "şekilde de görüldüğü gibi" gibi
Repliklerle şovunu süsledi. hatta ara sıra bizden birini çağırıp boş tahtayı sildirdi. "şurayı iyi temizle" filan dedi.

Gülemiyorduk doğal olarak. o gün anlattığı ve bizim göremediğimiz yazılardan bayaa bi
Soru sormuştu.
Alp kayıran: balıklar neden aptaldır?
Dehşet neşet'in bence en gırgır sınav sorusu "balıklar neden aptaldır"dı. dehşet'e göre bu sorunun doğru yanıtı şu olacakmış:
Balıklar suyun içinden baktıklarından balıkçılar uzakta görünür. balıkçı nasıl olsa uzakta diye rahat rahat dolanırken ağa

Yakalanırlar.
Umut özdemir: dehşet'in garip huyları
1- sözlülerede asla soru sormaz, isimleri okur, öğrencilerin yüzlerine bakarak not verirdi.
2- lisede henüz tebeşir kullanılırken, silgi
Sorunu yaşanırdı. eğer o ders tahtanın silgisi yoksa, tahta dolduğunda sanki temizlenmiş gibi yazıların üzerini yeniden

Yazardı veya sınıf nöbetçisine tahtayı nöbetçinin ceketiyle sildirirdi.
3- eğer bir cümle yazıyorsa ve tahtanın boyu o cümleyi tamamlamaya yetmezse duvara yazmaya devam ederdi.
4- fenerbahçe'nin yenildiği haftanın ilk günü okula gelmezdi.
Berker kilinc: ın torki diziplin iz veri importinıt
Ben 89 mezunuyum. orta ikideyken sınıfımıza bir yıllığına amerika'dan bir arakadaşımız gelmişti.amerika'da büyüdüğü için

Türkçesi bozuktu. birgün bu arkadaşımız dehşet'e "sayın hocam" diye hitap edeceğine karıştırıp "hocacığım" demişti. dehşet

Muhteşem ingilizcesiyle "ın torki, diziplin iz veri importinıt" diyip bu çocuğun kulağını (tabii kravatıyla ) çekmiş ve ceza

Olarak "eylül de gel" şarkısını ezberlerleme ödevi vermişti.
Leon telyaz: kar yağarsa lise yılları boyunca neşet hoca'nın bir öğrencisi olarak anlatılanların tümünü doğruluyorum. dehşet

Neşet'in dersleri her zaman atraksyon dolu geçerdi. bütün öğrencileri sınıfın en arkasına
Toplayıp tahtaya karınca duası gibi mini minnacık yazarak ders anlatırdı. ders sonunda da "haftaya bu anlattıklarımdan sınav

Olacaksınız" der ve tahtayı sildirirdi. derste bir tek kelime not alamayan bizler diğer haftayı merakla beklerdik. bir de her

Ders yılı başında "bu yıl kar yağarsa hepinizi fizikten geçiricem" derdi. ama beni lise yıllarımda izmir'e hiç kar yağmadı.
Gözde kavalcı: tren, örümcek ve dehşet
Neşet'ten "dehşet" bir soru daha: bir tren ...m/s hızla gidiyor. bu sırada bir örümcek ...m/s hızla trenin camına tırmanıyor.

Aynı zamanda hızı ... m/s olan yağmur damlası trenin camına kaç derecelik bir acıyla gelmelidir ki; örümceğe göre hızı ...m/s

Olsun? buyrun burdan yakın.
Umut korkmaz: yangın kolunda integral sözlüsü
Ben almanca bölümünde okuyordum ama iki sene eğitsel kollarda dehşet neşet bizim kollara gelmişti. lise 2'de yangın kolunda

İken
Dehşet, kendi öğrencisi olan lise son'lara integral soruları soruyordu. bu arada sınıfa orta 1'lerden nöbetçi bir çocuk

Geldi.
Dehşet neşet çocuğu yaklaşık 5 dakika kaale almadan beklettikten sonra (sınıfa giren nöbetçilerle hiç muhatap olmazdı nöbetçi

Bir süre bekler sonra sıkılıp dışarı çıkardı) çocuğa integral sorusu sordu. çocuk tabii ki bilemedi. dehşet çocuğa " lise
 
Sona gelince bana hatırlat sana sıfır veriyim" dedi.
İrfan bekleyen: dehşet'ten hayat bilgisi
Dersin konusu elektriksel yüklerdi ve dehşet sözlü yapıyordu. tahtaya kimi kaldırsa problemi sorup, hemen akabinde "nasılsa
Bilemeyeceksin. otur yerine" diyordu. sıra sınıfımızdaki okul ikincisi arkadaşa geldi. (bu arkadaş bir yıl sonra öss-öys'de

Türkiye
İkincisi oldu.) arkadaş rahat, dehşet ne sorsa bilecek durumda. ama dehşet neşet'in sorusu şuydu "bir salata tarifi ver

Bakalım". tabii
Arkadaşımız ve bütün sınıf şoka girdi. dehşet gayet sakin bir şekilde ünlü açıklamasını yaptı: "arkadaşlar iyi salata yapmak, iyi fizik bilmekten daha yararlıdır".
Yorumsuzzz...
 
sevencloves kaşınıyon bakıyorum kızlar sizin dediğiniz gibi salak olsaydı ohoooooo :p

ayrıca kızlar erkeklerden daha zekiler bilginiz olsun sadece aptal numarasını iyi yaparlar :p :D
 
ahaha demekki aptala yatıyorlar aptal rolunu iyi oynuyorlar demek :d
 
Sevencloves' Alıntı:
ahaha demekki aptala yatıyorlar aptal rolunu iyi oynuyorlar demek :d


ee tabii işin ilginç tarafı kızların bu halini görüp gülen erkek aslında ona inanarak kendi haline gülmüş oluyo artık yorum sizin ben bukadar söliyorum :p :D
 
sevenclose verilmişti bu diyalog ve cooooook eski anlata bildimmii öleleride var naparsın bes parmagın beside bir olmuyo iştee ama genellemee yapmakkk cok buyuk hata olur.:)))))))))))))))
 
yahu ne bu kızlardan çektiğimiz iki dakka geyik yapamıyacakmıyız :p
 
MissRigaL: Ya pc`den ses gelmiyor nasıl yapıcam ?

RigaL: driver`i kurulu mu ?

MissRigaL: O ne ?

RigaL: :S sistemin tanıması için driverini kurman lazım önce.

MissRigaL:Msn`de sesli konuşma yaparken ses gitmiyor, normalde ses var.

RigaL: Öyle desene ya..

MissRigaL: Dedim ya işte daha nasıl açikliyim

RigaL: "Msn de sesli konuşma yaparken sesin gitmediğini başta söyleseydin ya" demek istedim

MissRigaL: Amaaan anla işte

RigaL:Ayarları yapmışsındır umarım.

MissRigaL: ?

RigaL: araçlar + ses/görüntü ayarlama sihirbazı`na git gerekli ayarları yap..

MissRigaL: ok ..

RigaL: Oldumu ?

RigaL: şşşt

RigaL: Ordamısın alooo :p

MissRigaL: ok yaptım..

RigaL: Ok.. deniyelim o zaman bi..

Sesli konuşma başlatılır..

MissRigaL: Sesim geliyor mu ?

RigaL: Hayır :S

MissRigaL: Şimdi geliyor mu ?

RigaL: Gelmiyooooooor ..

MissRigaL: Nasıl ya gelmesi lazım : )

RigaL: Cızırtı var çok. kapat en iyisi..

MissRigaL: ok..

RigaL: Mikrofonu doğru yere taktığınızdan emin misin ?

MissRigaL: ?

RigaL: Mikrofonu ses kartındaki kırmızı(pembe) girişe takıcaksın..

MissRigaL: Dur bakiyim..

RigaL: Ok bekliorm..

MissRigaL: Ya burda birsürü delik var, nereye takıcam kabloyu..

RigaL: Ya ses kartındaki girişe bak sen :mad:

MissRigaL: ok yaa kızma :(

RigaL: Kızmadım hadi tekrar dene.. Hoparlörü taktığın yerin altında olmalı (kırmızı
giriş)

MissRigaL: Ok ya. :(


.......
...........
................
 
Geri
Üst