otlupeynir
Çǿκ کε√díκ طę ∂طí
Görüyorum gözlerinden düşeni
Suratın yıkık, ağlıyorsun galiba
Gözyaşların süzülüyor ıslak elbette
Açıyorum avuçlarımı gözyaşlarına
Kızgın bir taş düşüyor avuç içlerime
Alıp basıyorum o taşı yüreğime
Yüreğimin alazında o taş soğuyor
Gözlerine bakıyorum okyanus gibi
İyi ama ben okyanusta yüzemem ki
Öyle seslere basıyorsun ki perdesiz bir sazda
Duyup hissediyorum ama söyleyemiyorum ki
Çaresiz bir kızgın taş düşüyor avuç içlerime
Alıp basıyorum o taşı yüreğime
Yüreğimin alazında o taş bile soğuyor
Sabahlarım zordur benim bilirim
Yüreğim, son kullanma tarihi geçmiş bir konserve gibiyim
Seni görmemi çok görme turfanda bir sebze gibi sanki
Lakin yıkma yüzünü ve düşün de öyle söyle sözünü
Kızgın bir taş gibi alıp o yakıcı sözünü
Alıp basıyorum bir kızgın taş gibi yüreğime
Yüreğimin yangınında o taş bile soğuyor..
Cem Karaca
Suratın yıkık, ağlıyorsun galiba
Gözyaşların süzülüyor ıslak elbette
Açıyorum avuçlarımı gözyaşlarına
Kızgın bir taş düşüyor avuç içlerime
Alıp basıyorum o taşı yüreğime
Yüreğimin alazında o taş soğuyor
Gözlerine bakıyorum okyanus gibi
İyi ama ben okyanusta yüzemem ki
Öyle seslere basıyorsun ki perdesiz bir sazda
Duyup hissediyorum ama söyleyemiyorum ki
Çaresiz bir kızgın taş düşüyor avuç içlerime
Alıp basıyorum o taşı yüreğime
Yüreğimin alazında o taş bile soğuyor
Sabahlarım zordur benim bilirim
Yüreğim, son kullanma tarihi geçmiş bir konserve gibiyim
Seni görmemi çok görme turfanda bir sebze gibi sanki
Lakin yıkma yüzünü ve düşün de öyle söyle sözünü
Kızgın bir taş gibi alıp o yakıcı sözünü
Alıp basıyorum bir kızgın taş gibi yüreğime
Yüreğimin yangınında o taş bile soğuyor..
Cem Karaca